bahar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
bahar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Nisan 2014 Cumartesi

Bahar gelmiş...


Ben bugün deniz sezonu açtım sayılır.
Mekan Urla..
Arkadaşımla gittik,
Gezdik, tozduk..
Fotoğraflarda biraz oynama yaptım kabul
Ama bugün de böyle olsun istedim.
Haydi bakalım bahar gelmiş 
Hatta yaz bile kapıda olabilir.
Hazırlıklı olun..


Bu arada  benim blog sayfama kolayca ulaşabiliyor musunuz?
Bir kaç değişiklik yapayım dedim,
Sanırım bişiler yaptım ben,
Ne yaptığımı da bilemiyorum?
Anlayınca yazarım sizlere..





14 Mayıs 2012 Pazartesi

Baharlık depresif hareketler


Yazıyı yazarken 
Pink Floyd'dan eşlik etti bana
Tıklayın yaslanın arkanıza ellerinizi ensenize alın 
Gözlerinizi kapatıp dinleyin derim
Alıp götürecek sizi eminim 
Tıpkı beni alıp götürdüğü gibi




Havalarda bir kararsız ki
Hani yeni gelin gibi öylemi yapsam böylemi
Ordan mı tutsam şurdan mı kaldırsam ?
Oynarken kolumu kaldırsam mı kaldırmasam mı misali..
Gün içinde 4 mevsim birden yaşamak
Kaldıramıyorum...
Bahar mısın yaz mısın hani kış olsa bile ne fayda
Bişi değil vücut dengem bozuldu
Etkileniyorum ben yapma böyle lütfen
Zaten az aklım var bana yeten onuda harcatma bana
Dışarıda fırtına kopar benim beynim etkilenir
İçimde toz duman her yer
Yine girdim çıkmaz sokaklara 
Bir kapı çalıp arka kapıdan çıkma gayretindeyim kendimi yitirmeden
Yardımcı ol bana
Hep günlük güneşlik ol
Baygın iğde kokuları, şakayıklar, güller, hanımelleri sarsın etrafı
Başım sarhoş hiç ayılmadan dolanayım ortalarda
Nasılsa kış gelince ilk sert rüzgarla gelirim kendime
O zamana kadar kim öle kim kala ?





28 Mart 2011 Pazartesi

temizlik



Bir bahar temizliği yapmam lazım aslında
Beynimde, ruhumda, bedenimde, blog sayfamda hatta evimde.
Bi takım düşüncelerim oluyor zaman zaman
Onları atlatmam lazım.
Fırtınalar kopuyor mesela bazı ruhumda 
Bazen de öyle sessiz ki ruhum uçtu mu yoksa diyecek kadar.
Bedemim de bi değişiklik yok yazın verdiğim 4 kiloyu alamadığım için
Alyansım hala olmuyor parmağıma mesela.
Blog sayfam dijitürkün insafına geldiği anlarda açıldığında
Çok kalabalık geliyor gözüme, rahatsız eden bişiler var
Değişiklik, bakım şart oldu.
Evim desen alt kat temizlendi ama yazın üst katta oturduğumuzdan
Üst kata bi temizlik gerekiyor.
İş çok hadi bakalım....


Resim : 

emsvizyon's Profile   

http://www.flickr.com/photos/14454347%40N00/

29 Mart 2010 Pazartesi

Pazartesi

Şimdi söz vermiştim kendime saatler ileri alındı yaa güneş ışığından faydalanabilmek adına erken kalkıcaktım ben sabahları. Ama nerdeeee. E kızım yatarsan saat 3'te erken kalkmak biraz zor. Sabahları Eşcağızımı işe yollarken kalkıyorum en azından ayıp olmasın diye :)- Şimdi kalkmasam hem ayıp olur hem de içim rahat etmez. - Sormayın nasıl zor dayanıyorum yolladım mı hemen tumba yatak. Neyse işte biraz daha uyuyayım biraz daha derken bir baktım saat 11,00- olmuş. Annem duysa "Kokuşmuş" derdi eminim. Kalktım, dolandım durdum ortalıklarda biraz bilgisayara baktım ama kapalı haline değil :) arkadaşım aradı bir iş için çağırdı beni 2.Kordon'a. Neyse hazırlandım önce bahçeye çıktım baktım hava açık, güneşli ceketimi çıkarttım ince ceket giydim -kötü karar- neyse otobüse bindim tam inmeme yakın bir yağmur. Alsancak Cami'nin orda. Aslında Alsancak Hocazade Camii ama genelde Alsancak camisi deriz biz. Baktım dinecek gibi değil havada serinledi attım kendimi camiye üst kata çıktım kadınlar bölümüne ohhh kimse yok oturdum sessiz sessiz birazda okudum falan kendimce, dua attim en çokta hala ortalıkta göremediğim acılar içindeki sokak köpeği iç "Rabb'im dedim senin hikmetinden, işinden sual sorulmaz. Ama en azından dilerim ki daha az acı çeksin ölücekse eğer hı nasıl olur acaba" Sonra bir uyku bastırdı ki beni. Baktım yağmurda dinmiş çıktım camiden yoksa uyuyabilirdim vallaha. Görüşmeye gittim, sandım ki beni kapılarda karşılayacaklar nerde kaldınız biz ki sizin için iş ayarladık falan :)). Neyse form doldurdum. Bir tanesinide hatıra olarak çantama atıverdim bilmem kaçıncı form hatırası olarak. Sonra da çıktım sanki yağmur yağmamış gibi sıcacık olan bahar havasını içime çeke çeke durağa geldim bindim otobüse. Eve geldiğimde beni bahçede "Açlar Ordusu" karşıladı. açlar ordusnun askerleri Tontişimle , Pontişim köpeğim. Her daim mutfak penceresinin önündeler yemek yaparken habire bana bakıyorlar. Doyursam da fark etmiyor sürekli gözleri burda.

Yazarın saat 00:26- notu; Ne yazık ki hasta sokak köpeğine tekrar bakmaya gittiğimde kalbinin durmuş olduğunu anladım. Eşimle onu boş bir arsaya götürüp gömdük. En azından acıları son buldu tek avuntum bu :(

27 Mart 2010 Cumartesi

Beni bu güzel havalar mahvetti



Beni bu güzel havalar mahvetti,
Böyle havada istifa ettim
Evkaftaki memuriyetimden.
Tütüne böyle havada alıştım,
Böyle havada aşık oldum;
Eve ekmekle tuz götürmeyi
Böyle havalarda unuttum;
Şiir yazma hastalığım
Hep böyle havalarda nüksetti;
Beni bu güzel havalar mahvetti.

Orhan Veli Kanık





Resim : İbrahim Çallı

13 Nisan 2009 Pazartesi

Pazar günü


Dün üye olduğumuz http://www.petarkadas.com/ tarafından düzenlenen İzmir Kordon'da Bahara Merhaba etkinliğimiz vardı. Daha önce de böyle buluşmalara katılmıştık.Herkes petleriyle geliyor. Tanışmalar oluyor petlerimiz de kaynaşıyor güzel bir gün geçiriyor-duk. Ama dünkü buluşmamız resmen felaket oldu. http://www.temizmama.com/ ve birkaç üyelenin girişimiyle reklam ve vakit geçirme amaçlı petlerimiz arasında yarışma düzenlendi. İşte çoğu kişi yarışmaya odaklandığı için pet sahipleri olarak pek kaynaşma yaşayamadık. Biz gittiğimiz her buluşmada olduğu gibi önce biraz bekleyip daha sonra da köpeğimiz Lucky'i saldık. Aman Allah'ım bizimki ortalıkta kimseyi takmadan, diğer köpeklere aldırmadan burnunu gömdü çimenlere genlerinden gelen avcı ruhuyla dolanıp durdu.


Gerçekten Lucky bazen o kadar çok kokluyor ki ortalığı diyorum ki o zaman bizim köpek ya arama köpeği olmalı ya da defineci. Belki bişeyler bulabiliriz bu sayede.


Daha sonra etkinlikten ayrıldık ve kordon'da yürüdük. Lucky bizden 10 mt. uzakta bizde arkasında.Her taraf cıvıl cıvıldı. Çimenlere oturan yaşlı, genç, çocuklu gruplar bir yanda ise Fenerbahçe - Galatasaray maçı öncesi maç havasına giren ve tezahüratlar yapan taraftarlar. çok güzeldi. ( hangi takımı başta yazdığımdan anlaşılmıştır tuttuğum takım)





29 Mart 2009 Pazar

Biraz şükretmek



Çevremde sürekli olarak sızlanan, değil eli ayağı tuttuğu nefes alabildiği için bile şükretmeyen kişilerle yaşamım zindan olur benim. Eğer bir suç işlerde beni hapishane yerine böyle kişilerle yaşamaya mecbur bırakırlarsa çok fazla dayanabileceğimi sanmam. Ne yazık ki çevrem böyle insanlarla dolu. Evet herkesin yaşam derdi, geçim sıkıntısı var. Ama önemli olanın şükretmek, teşekkür etmekten geçtiğine inanırım ben. İşte böyle insanlarla muhatap olmamak adına hergün üç yaşındaki köpeğimiz Lucky ile bir saat yürüyüş yapıyoruz.
Kimi zaman dar sokaklardan geçiyoruz kimi zaman da sonsuz gibi gelen yeşillikler içinde kayboluyoruz. İlk başta sokağa çıktığında deli fişek gibi koşan Lucky bir süre sonra yorulduğundan dolayı yavaşlıyoruz.
Ve fark ediyorum ki bahar geldi. Toprak uyanıyor içinde sakladığı tohumları dışarı veriyor artık. Gökyüzünden geçen bulutlara bakıyorum sanki gülümsüyorlar. Kuşlar bile başka ötüyorlar. Ben papatya toplarken Lucky'de çevremde dolanıyor.
Bu kadar bir yürüyüş bile beni nasıl mutlu ediyor.