30 Eylül 2016 Cuma

Yüksek dozda spoiler içerir





Şerefsiz Escobar Albay Carrillo'yu öldürünce dayanamadım Narcos'un son bölümünü izledim. 

Ve Escobar vurulunca bir alkış yaptım. 

Annesi, konuşmasında Narcos'u övünce annesine de güzel bir küfür ettim. 

Şimdi orada olmak vardı..



Mayıs ayında gittik Kapadokya'ya.. 
Peri bacaları falan hele gece o kadar güzel ve büyüleyiciydi ki. Sanki bir masal diyarı gibi. 4 günlük gezide yollarda olan uyku hariç başımızı yastığa koyup otelde 
 toplam sadece 9 saat uyuduk. 

Neden? 

Balona binmek için. 

İlk gün sabah 3.30-da uyandırıldık ve anlaştığımız firma gelip bizi aldı önce bir kahvaltı ikram ettiler. Sonra saat 4'den 6'ya kadar havanın uygun olması için bekledik. Türk Hava Kurumu havanın uygun olmamasından dolayı o sabah balon firmalarına balonla kalkış izni vermedi. Büyük bir hayal kırıklığıyla otele döndük. 
gün içinde takrar gezme ve eğlencelerle geçti. 
Gece otele geldiğimizde saat 1'di. Ve yine saat 3.30-da balon firması tarafından uyandırılıp aynı rutine başladık. 
Yine ikram edilen kahvaltı sonrası hava uygun olup kalkış izni alınca balonların kalkacağı vadiye götürdüler bizi. 

Sonrası muhteşem geçen 1 saatlik uçuş... 

Hava ve mali durumunuz uygun olursa bu deneyimi yaşamınızı tavsiye ederim. 








28 Eylül 2016 Çarşamba

Sunumlarım




"Sen çalışıyorsun bense seni özlüyorum" dedi kadın. 

Kadına göre özlemek daha değerliydi. Erkekler zaten hep çalışır taa ilk çağlardan beri böyle değil midir bu? Erkek avlanmak için dışarı gider kadın mağarada kalır erkek dönünceye kadar  bekler endişe ederdi. O zamanlar için özlem denen duygu daha icat edilmemişti endişe vardi kolay mı dışarısı yabani yırtıcı hayvanlarla dolu insanoğlunun elinde ise sadece balta, tüfek daha icat edilmemiş teke tek bir karşılaşmada düşmanın bir adım ilerisinde mertlik bozulmamıştı. 

Şimdi öyle mi? 

Bir bakıma öyle erkek yine dışarıda ama kadın evinde artık neredeyse sayıları Bim mağazaları ile yarışan İngilizlerin  English home adı altında ingiliz ev döşeme ürünlerini sattığı mağazalarından aldığı incik cıncıkla evi doldurmuş instagramda sunumlarım ve  kocişkomla aşk yuvamız etiketiyle paylaşırken whatsupta kisa bir "özledim " deyip gönderinin mavi tık olmasını bekliyor.





27 Eylül 2016 Salı




Merhaba,

Uzunca bir aradan sonra tekrar buraya dönmek garip geliyor. İnternetin yayın hızına kaptırmışım kendimi. Blogların ilk zamanlarındaki  -ben son çeyreğinde tanışmıştım- o sakinlik o yavaşlık yok artık. Uzun uzun yazacak kadar sakinmiş hayat sanki o zamanlar oysa bahsettiğim en fazla 10 sene öncesi. Ama şimdi bir fotoğrafla hatta bir cümleyle blog sayfalarının sunduğu uzun yazılar fırsatını unutmuşcasına çılgınlar gibi fikir belirtiyor, hayatımızdan kesitler sunuyor, ona buna çatıyoruz ya da selamlaşıyoruz.

Dilerim uzun soluklu olur. 

Sevgiler...