22 Ocak 2011 Cumartesi

Bakiye hep sıfır...





Sen kalk süslen püslen tak takıştır 
Çık dışarıya sokakta hava at 
"Gezmeye gidiyom"  diye 
Kapı önünde çömeşmiş, yemeni kenarı yapan varoş karılarına, 
Sonra da otobüse bin 
Kentkartın ötsün! 
Bişi değil bide o cadaloz karı bağrınsın otobüste 
"BAKİYENİZ YETERSİZDİR" diye...
Süklüm püklüm geri döndüm eve sokağın diğer ucundan...









Bir hayalin peşinde



Dün (Perşembe) belkide evvelki gün demeliyim aslında Kemeraltı'na indim.
Konak Pier'e uğradım Remzi Kitabevine. Kitapların kokusu ve dünyası arasında dolaşmak çok hoşuma gidiyor. Almak istediğim kitaplar vardı ne yazık ki üçünü de bulamadım. Yokmuş ellerinde... 
Kitaplar şunlardı,
Sardunya'nın sayfasında görüp bir bölümünü okuduğum ve pek etkilendiğim
Etgar Keret'in Tanrı olmak isteyen otobüs şoförü kitabı
Sonraa bir tavsiye üstüne okumaya niyetlendiğim
Amen Maalouf'un Semerkant'ı ki
Orada görünce hatırladım ki Afrikalı Leo adlı kitabını okumuşum ben
Ama çok oluyor 1997 belki...
Bir de yine bi tavsiye üzerine Emrah Serbes Erken kaybedenler 
Elim boş döndüm...
Yolda sözleşsek olmaz eltimle karşılaştım. Dolandık çarşıda sonrada akşama onlara gittim. Eşimde geldi kitaplıklarını karıştırdım biraz neler var neler yok diye,
Efendi kitabı vardı yarıya kadar okumuştum çok fazla isim ve daldan dala atlanılan konulara dayanamayınca bırakmıştım. Sonra Kelebek vardı hani ilkokuldayken okuduğum çok eskiydi hatta ilk 15 sayfası yoktu tekrar alıp okumayı düşünüyorum. Bir iki kitap önerdi yeğenim ama beni sarmadı Alacakaranlık vari konuları olan. Bir de Olasılıksız'ı okumamı istedi bakalım dedim. Abimin kitapları arasında bi kitap dikkatimi çekti izin isteyip aldım onu okuyorum şimdi. Sadun Boro'nun Bir hayalin peşinde kitabı. 1952 yılında Ling adlı teknenin sahibiyle yaptığı Atlantik okyanusunu geçişini anlatıyor. O zamanlar Cumhuriyet Gazetesinde yayınlanmış işte o yazıları içeren bi kitap...