Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2019, MEVLEVİ SANCAKLARI
…
4 pages
1 file
Mevlevi Sancak
2023
20. yy. öncesi İstanbul’unu anlatan Batılılara ait bazı metin ve resimlerde, kimi zaman yazar veya çizeri tarafından kendisine derviş hatta Mevlevî dervişi tanımı verilen; yaya veya bir atı çeker hâlde, hayır amacıyla su dağıtan bir saka tipi karşımıza çıkmaktadır. Sikkeye çok benzeyen baş kıyafetiyle bu saka tipi, başkaca baş kıyafetleri taşıyan diğer sakalardan ayrılmaktadır. 01.01.2023
evlevîlik, özgür düşünceye, sanata ve sanatçıya sonsuz bir hoşgörü ortamı hazırlayarak, Allah'a, Peygambere ve Hazret-i Mevlâna'ya gönülden baglananlann bir arada bulunduğu, adeta bir sanat yuvası olmuştur. Mevlevîlerin veya Mevlevi tarikatının, Türk sosyal hayatında özel bir yeri vardır. Mevlevîlerin arasında çeşitli sanat dallarında birçok tanınmış kimselerin yetiştiğini görmekteyiz. MevHevî Tekkeleri, devrinin birer sanat akademisi gibiydiler. • sanatlan ile meşgul bazı dervişler, eğer "Dede" iseler, kendilerine ayrılan odalarda Hüsn-ü hat (güzel yazı) ve fildişi oyma işlerini meraklılanna belirli günlerde ögretiyoriardı. Hat Sanatına Mesnevilerin önemli katkılarda bulunduklannı görmekteyiz. Bu tarikatın yayılmaya başla dığı XIV. yüzyılda, İslâm dünyasında hat sanatı oldukça ileriydi. Mevlevi Hattatlar, Fatih devrine kadar, "Selçuk nesihi" denilen yazıyı kullanmışlardır. Fatih devrinden sonra, diğer hat türleri ile eserler vermişlerdir. Her çeşit yazıda başanlı olan Mevlevi Hattatlar, daha çok "ta lik" yazmışlardır. Sülüs, nesih, kufi ve bunların "ce/rieri daha sonra gelmektedir. Mevlevi Hattatların yazdığı hadar, onların dervişliklerinin yanı sıra, kabına sığmayan sanatçı ruhlarını ortaya koymaktadır. Mevlevi zerafetini yansıtan bu hatlar, şüphesiz "Çile çıkarıp, sabır sınavından geçen "De de" 1er için oldukça kolay yazılmıştır. Hattatlar, isimlerinin sonlarına"£/ Met;/ew"ünvanı yerleştira-ek Mevlevi olmanın gururunu ifade etmişlerdir. Mevlevi hattatlar, Mevlevi şairleri gibi Mevlevilik ile ilgili konuları işlemişlerdir. Mevlâna'nm isminin, bir Mevlevi Sikkesi şeklinde istiflenmesi adet haline gelmişti. XIV. yüzyılda, Konya'da birçok Mevlevi hattat tarafından "Mesnevi" nin yazıldığı bilinmektedir. Bu ge lenek, daha sonraki yüzyıllarda da devam etmiştir. Mcvlevî hattatlann yüzyıllara göre dağılımını vermek istiyonım.
ABSTRACT Atabey Cemaleddin Ferruh had built a hospital (Darüssifa) in 1235 in Cankırı, and a madrasah (Darülhadis – known today as Tas Mescit) adjacent to this from its north in 1242. The north wall of the Darüssifa is also the south wall of the Darülhadis. This case implies the idea that when the Darülhadis was built, the Darüssifa was out of use because of an unknown reason. In 1892 with the appointment of Mustafa Nuri Dede to the Mevlevihane of Cankırı it has opened and a house for the sheikh, semahane, stable and kitchen was built in the place of the Darüssifa, the Darülhadis was used a masjid just like before. The administration of the Mevlevihane had used the foundation incomes of the Darüşşifa and the Darülhadis but these incomes have been transferred to the treasury in 1916 after an investigation result showing that this Mevlevihane had no relation with these two foundations. The history of Mawlawiyah in Cankırı is complicated. Even though there is a record in 1430 about the Mevlevihane of Kasim Bey of the Candaroglu, there are no information about Mawlawiyah in the chater of wakfs of the two zaviye built by Kasım Bey. There isn’t any relation determined to Kasim Bey about the Darüssifa and Darülhadis. No information dating earlier than 1892 about the relation between these two buildings and the Mevlevihane were found. The base walls of the octagonal semahane and wall bases of which we think belongs to the Darüssifa have been revealed with the excavation. Key words: Darüssifa (Hospital), darülhadis (madrasah), Mawlawihouse (tekkeh), excavation, repair
ÖZ 1925 yılında tekke ve dergahların kapatılmasına yönelik kabul edilen kanunla tüm tarikatlar gibi; Mevlevilik tarikatı da başta Konya' daki Mevlana Dergahı olmak üzere bütün Mevlevihaneler kapatılmış; çelebilik, şeyhlik, dervişlik ve dedelik gibi bütün Mevlevi unvanları ve faaliyetleri yasaklanmıştır. Ne yazık ki bu tarihten sonra kapatılan tarikat yapılarına gereken önem verilmemiş ve yok olmaya mahkûm bırakılmışlardır. Bu araştırmada bu yapıların mimari mekânsal özellikleri araştırılmış ve bu bağlamda diğer tarikat yapılarından farklı olan noktaları ortaya konmuştur. Özellikle, derviş adayının hem ruhen hem de bilgi ve görgü olarak olgunlaştırıldığı yer olmasından; hem de 1001 günlük çilenin çekildiği mekân olmasından dolayı Mevlevilikte önemli bir yere sahip olan Matbah-ı Şerifler üzerinde durulmuştur.
Mevlâna Jalal al-Din al-Rumi, one of the most important Islamic intellectual, is a wise who has his self intelligence system. That intellect system has been subject of various kind of researches. Though his ideas that have world-wide spread effects, his ideas as regards philosophy have not been searched in detail. In this study, Rumi's thoughts as regards philosphy and the background of that thoughts are discussed.As Jalal al-Din al-Rumi interested in philosophical subjects, he also closely interested in philosophy and he has made critical evaluations about that discipline. It was understood that his thoughts as regards philosophy are as a result of his approach for intellect-love-inspiration notions and to ascertain these notions in his thought world degree, firstly his ideas on human philosophy and epistomology was handled.Jalal al-Din al-Rumi does not recuse intellects and its harvest philosophy, categorically. According to him, intellect (especially in everyday life) is a extremely valuable entity, but insufficient in the way of reaching truth. Thus, in the process of truth seeking, love and revelation should be chosen. Because of philosophy, as one of the external science, takes intellect as a base, it neither satisfies human for reaching truth, nor contributes spiritual development for human. Moreover, philosophy is far from satisfying real humanitarian necessities, with its peculiar elementary doubt it is a confidential negation and is hazardous for faith.
Today the structural musical analysis studies on Turkish makam music generally encompass a detailed description of the elements such as pitch, çeşni, makam, prose, poetic meter and form. These analyses, which prefer a more descriptive and illustrative approach to the work, do not make any aesthetic assessment based on the interaction of such structural elements and how this interaction network contributes to the total musical effect of the work itself. In addition to this, while some of the analyses seem to involve the relationship between lyrics and music, these investigations are usually about the compatibility of poetic meter with the usûl (rhythm) and how these rhythmic elements are used within the makam. There is little to say about how the lyrics, in terms of their literal and symbolic meanings are reflected on the musical structure, and there are no studies on the semantic relations between the words and music. However, Turkish makam music, throughout its history has been an art form that has developed together with its literature.
JOURNAL OF ACADEMIC SOCIAL RESOURCES, 2021
H.Z. Mevlana’nın vefatından sonra oğlu Sultan Veled tarafından babasının fikir ve düşünce dünyasını insanlığa anlatmak, sevgi ve hoşgörü temelli bir yaşam biçimi oluşturmak amacıyla Mevlevilik kurulmuştur. Özünü tasavvuf ve H.Z. Mevlana’nın düşünce yapısından alan Mevlevilik bir takım kural, disiplin, adap ve usul çerçevesi içerisinde şekillenmiştir. Mevlevilik için dergâha başvuran “Can” adının verildiği kişiler 1001 gün boyunca “Çile” denilen eğitim mekanizmasında ham bir şekilde geldikleri dergâhta nefis terbiyesi ve hizmet temelli sıkıntı ve eziyetler ile imtihan oldukları, pişip olgunlaşarak Mevlevi, Derviş ünvanını aldıkları bu yolda mutfak önemli bir aşama ve eğitim merkezi olarak görüldüğü için Mevlevilikte çok değerli bir yeri vardır. Mevlana’nın mutfağa ayrı bir önem vermesinden doğan Mevlevi Mutfak Kültüründe mutfakta sanatın yanında Mevlevi anlayışı da öğretilirdi. Bu bakımdan Mevlevi “değerli, şerefli” anlamlarına gelen “şerif” sıfatıyla birlikte kullanılarak “Matbah-ı Şerif” adıyla anılmıştır. Mevlevilikte mutfağa verilen önem ve ona atfedilen anlamlardan dolayı yemek bir ritüel haline dönüşmüştür. Bu bakımda birçok yiyecek ve içeceklerin tüketimi Mevleviliğin teorik ve felsefi boyutunu ifade eden bir simge halini almıştır. Çalışmada Mevlevilik kavramı ve Nasıl Mevlevi olunacağı ile ilgili bazı bilgiler verilmiş, Mevlevi mutfak kültürü ve Mevlevi mutfak kültüründeki bazı ritüeller ifade edilmeye çalışılmıştır.
Ephemerides Theologicae Lovanienses, 2001
Život umjetnosti : Journal for Modern and Contemporary Art and Architecture, 2022
Revista Outubro, 2019
Publishing house «KUBiK», 416 pp., ISBN 978-5-91818-973-3, 2024
tugas manajemen mutu terpadu, 2024
Journal of Libyan Studies, 2017
Avances en Psicología, 2016
Health Affairs, 2008
Nursing in critical care, 2019
Shodh Sanchar Bulletin, 2020
Sustainable Agriculture Research, 2012
Acta Scientific Gastrointestinal Disorders, 2021
IEEE Transactions on Image Processing, 1996