Toplumsal Tarih Dergisi

THE SEA BATTLE OF NAVARINO AND OTTOMAN NAVY-1827

The naval Battle of Navarino, in terms of its subsequent results, is evaluated as one of the worst disasters experienced by the Ottoman Fleet in 19th Century. The battle began with a sudden offensive of the combined British, French ands Russian naval force to combined Ottoman-Egyptian armada anchored at Navarino Bay on 20 October 1827. After approximately a three and half hours engagement almost all Ottoman warships at the Bay were destroyed by fire. Moreover, having lost a great number of skilled navy personnel, Ottoman Turks described this battle an unlawful ambush, a disaster, an unfortunate day, and beginning of a Crusade. The aim clearly given priority by the Allied Powers of this unexpected offensive, thereupon they has not lost even a single ship, was to remove the obstacles for the foundation of a free Greek State. The second important target of the Powers was that they had a consensus to break the constantly rising power in the Mediterranean of Muhammad Ali Pasha, the ruler of Egypt, spreading his penetration through the Aegean Sea and Peloponnese as a result of Greek Uprising. This article deals with the reasons and results of the Battle of Nevarino alongside with the process of war and the damage inflicted on the Ottoman Fleet aftermath and all the attempts made in order to replace the losses by exploiting the primary sources.

İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nin Pendik Höyük Kazıları'na dair dönemin Müzeler müdürü Zeynep Kızıltan'la yaptığım röportaj ve hazırladığım haber. | News article and the interview  made with Zeynep Kızıltan, manager of the Museums at that time, about the archaeological excavations carried out by Istanbul Archaeological Museums in Pendik, Istanbul.

ÖZ: Ömer Seyfettin Mesrutiyet döneminin önemli yazarlarındandır.
Ömer Seyfettin’in hikâyelerinde yirminci yüzyılın baslarında Balkan
coğrafyasında çıkan siyasî ve etnik çatısmalar önemli bir yer tutar. Bu yazıda
Balkan coğrafyasındaki Türklerin durumunun, Balkan kavimleriyle
Türklerin birbirleriyle iliskilerinin, savas ve çatısmalar sonrasında bu coğrafyanın
demografik yapısı ve görümündeki değisimin Ömer Seyfettin’in
hikâyelerine nasıl yansıdığı incelenmistir.
Anahtar Kelimeler: Ömer Seyfettin, hikâye, Balkan, siyaset, çatısma,
bakıs, savas, halk, milliyetçilik
The Reflections of the XX Century Political and Ethnic Clashes in
Balkans on Omar Seyfiddin’s Stories
ABSTRACT: Ömer Seyfettin is one of the majör writers of the
Constitutional Monarchy period in Ottoman Empire. Generally in his
tales some of the political and ethnical clashes, which had taken place in
Balkan War at the beginning of 20th century, were narrated. In this article,
it is studied how some important regional-historical changes reflected to
Ömer Seyfettin’s tales like; the situation of Balkan Turkish population
during the war, the relationship between Turkish and the other Balkan nations,
demographical frame at the region.
Key Words: Ömer Seyfettin,Balkan, tale, politics, clash, point of
view, war, nation, society, nationalism

Prof. Dr. Cemal Kafadar'ın Orient-Institut'ta düzenlenen ''Kötülüğün ve Fesadın Tarihine Karşılaştırmalı Bir Bakış'' başlıklı semineri. | A seminar at Orient-Institut, by Prof. Cemal Kafadar on the Comparative History of Evil and Corruption.

Özet
Rumeli’nin kaybı Türk şiirinde önemli bir yer tutar. Asırlarca Türklerin hâkimiyetinde kalan bu toprakların kısa sürede elden çıkmasının halkı nasıl sarstığı Rıza Tevfik, Mehmet Akif, Aka Gündüz, Arif Nihat vb. şairler tarafından şiirlerde ele alınmıştır. Özellikle Balkan Savaşları esnasında ülkeyi yönetenlerin ihmalkârlığı ve beceriksizliği bu toprakların kaybedilmesini hızlandırmasını şairler de sert bir üslupla eleştirmiştir. Bu hususu işleyen şiirlerde dramatik bir üslûp kendisini hissettirmektedir. Yahya Kemâl, Arif Nihat, Orhan Şaik, Halide Nusret vd. şairler Rumeli’nin kaybının üzerinden uzun yıllar geçse de Türk halkının -özellikle Rumeli kökenli şairlerin- bu topraklara özleminin devam ettiğini ifade etmişlerdir.
Anahtar Kelimeler: Şiir, Rumeli, kayıp, özlem, dram, Balkan Savaşı.

Abstract
Rumelia loss has an important place in Turkish poetry. For centuries the people of the Turks under the control of how the emergence of this land as soon as possible by hand shaken Rıza Tevfik, Mehmet Akif, Aka Gündüz, Arif Nihat and so on. poems by poets are discussed. Negligence and incompetence during the Balkan wars, especially those who lead the country to accelerate the loss of this land in a harsh manner criticized poets.  Itself felt in a dramatic style poems processing this matter. Yahya Kemal, Arif Nihat, Orhan Şaik, Halide Nusret et al.  over the loss of poets long after many years -in Rumelia origin of the Turkish people especially poets- have expressed continued longing for this land.
Key Words: Poetry, Rumeli, loss, longing, drama, the Balkan War.

Büyük bir ihtimalle metinleri Hadice Turhan Sultan tarafından seçilmiş ve Hattat Halid-i Erzurumî'nin talebesi Teknecizade (Şehrî) İbrahim tarafından yazılmış yazılarıyla Yeni Cami, arkasında köklü bir mimari-yazı geleneğini temsil etmektedir. Caminin kubbe ve kapı yazıları metinsel olarak Osmanlı hanedan camilerinin tipik yazı örneklerindendir. Caminin çini yazıları, malzeme olarak, hanedan kadınlarının inşa ettirdiği camilerin bir devamıdır. Bütün bunlarla beraber, döneminin zihin dünyasını yansıtan yazılarının bazı özellikleri, camiyi bu köklü mimari-yazı geleneği içerisinde özel bir konuma taşımaktadır.

Yıldız Teknik Üniversitesi'nde düzenlenen ''Osmanlı ve Cumhuriyet Tarihi Araştırmaları'' sempozyumu. | A symposium named ''Historical Research on Ottoman and Republican History'' which was carried out by several lecturers and organized by Yıldız Technical University.

Sakıp Sabancı Müzesi'nin düzenlediği ''Şehzade'nin Sıra Dışı Dünyası: Abdülmecid Efendi'' sergisinden izlenimler. | Impressions from the exhibiton called ''The Prince's Extraordinary World: Abdülmecid Efendi'', organized by Sakıp Sabancı Museum.

İstanbul Araştırmaları Enstitüsü'nde düzenlenen ''18. yy'dan Günümüze Haliç Kıyılarında Yapılaşma ve Değişim'' semineri. | A seminar named ''Changes and Constructions Along the Shores of Golden Horn since 18th Century'', organized by Institute of Istanbul Studies.

Salt Beyoğlu'nun yeni sergisi İmparatorluklar Arasında Sınırlar Ötesinde, Köpe Ailesi üyelerinin hayatlarından ve tanıklıklarından yola çıkarak oluşturuldu. 1800'lerde başlayan ailenin hikayesi geniş kapsamlı anı arşivi sayesinde ilk kez bu sergi ile ortaya çıkıyor.
(Salt Beyoğlu's new exhibition, Beyond Borders Among Empires, was created based on the lives and testimonies of the members of the Köpe Family. The story of the family, which started in the 1800s, emerges for the first time with this exhibition, thanks to its extensive memory archive.)

Orient-Institut'ta düzenlenen, Sorbonne Üniversitesi'nden Ceyda Bakbaşa ve İstanbul Kültür Üniversitesi'nden Evrim Töre'nin ''Haliç Dönüşürken Kamusal Mekânlar'' başlıklı semineri. | A seminar named ''Transformation of Golden Horn and Public Buildings'' at Orient-Institut, by Ceyda Bakbaşa from Sorbonne University and Evrim Töre from Istanbul Kültür University.

Balkan bozgunu ciddi bir şekilde ele alan en erken eserlerden birisi tanınmış yayıncı İbrahim Hilmi [Çığıraçan] Bey tarafından 1913 yılında neşredilmiş olan “Balkan Harbinde Neden Münhezim Olduk” adlı mütevazı hacimli eserdir. Eserde toplum ve Silahlı Kuvvetler özellikle insan kalitesi yönüyle ağır bir eleştiriye tabî tutulmuştur. Eserin yazarı olarak (elif) harfi rumûzu gösterilmiştir. Literatürde kitap yazarının İbrahim Hilmi Beyin kendisi olduğu, Kurmay Binbaşı Asım [Gündüz] olduğu veya bilinmeyen birisi olduğu şeklinde iddialar mevcuttur. Yapılan incelemede eserin Kurmay Binbaşı Ali İhsan [Sabis] tarafından yazıldığı saptanmıştır. Balkan harbinin yüzüncü yılında anılan eserin Latin harflerine aktarılarak yazarı Ali İhsan Sabis’in adıyla yayınlanacağı bildirilmektedir.

Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi'ndeki, İtalyan arkeologların Türkiye'deki Doğu Roma İmparatorluğu mirasını keşfine dair bilgiler içeren ''Yitik İmparatorluğu Resmetmek'' sergisinden izlenimler. | Impressions from the exhibition named ''Picturing the Lost Empire'', which is about the discoveries of Eastern Roman Empire heritage in Turkey by Italian archaeologists and organized by ANAMED of Koç University.

Kültür Bilincini Geliştirme Vakfı tarafından düzenlenen ve sanat tarihçisi Hayri Fehmi Yılmaz ile tarihçi-yazar Necdet Sakaoğlu'nun konuşmacı olduğu ''Ad, Ün, Eser Bırakan Hanedan Kadınları'' başlıklı semineri. | A seminar on ''Dynasty Women with Fame, Works and Name'', organized by Foundation for Developing Cultural Conscience in which art historian Hayri Fehmi Yılmaz and historian-writer Necdet Sakaoğlu were speakers.