17 Ekim 2010 Pazar

21.ay

Miniğim, tatlım, canım,

Bu ay hem sen hem de ben değiştim canım. Anne kelimesinin sabırla eş anlamlı olduğunu zaten bilirdim ama kendimde o gücü nedense göremezdim. Tezcanlı Özlem oldu, sabır küpü Özlem. Bazen kendime ben bile şaşırıyorum.

Bu ay iyice baba kızı oldun Nil. Babaya evde rahat yok. TJ nereye, Nil oraya. Sadece beni değil, onu da değiştirdin ya, benim yapamadığımı tatlı kızım yaptı. Bizi dürterek kaldırıyorsun, hadi bakalım ailecek saklambaç oynama vakti ya da kovalamaç ya da benim uydurduğum senin çok eğlendiğin oyunlar.

Annelik bir de yaratıcılık demekmiş. Abuk sabuk eskiden saçma gelecek durumlarda komik çözümlerle krizleri aşmayı öğreniyorum. Mesela birkaç gün önce yine sen bir 'terible two' krizi yaşamak üzere iken tam kendini yere atmıştın ki, ben düşüverdim ve düştüm Nill diye bağırdım. O kadar hoşuna gitti ki gülme krizine girdin. Şimdi düştümm diye kendimi yere atıyorum, sen de hop benim üzerime:)

Artık herşeyi anlıyorsun! Ah bir de derdini anlatabilsen. Birşeyler mırıldanıyorsun.Genelde anlasam da arada nedemek istediğini çözemiyorum. Hemen Nil, bu mu şu mu diye sorsam da bazen geç kalıyorum. Sen yaygarayı basıyorsun, bağırdıkça bağırasın geliyor. Minik bir sorun büyüyür, büyüyor. Sabırsız Minik diyorum sana. Sonra aniden geliyorsun yanıma, sarılıyorsun, öpüveriyorsun. Ah Nil diyorum sanki 10 dakika önce bir kriz yaşanmamış gibi hayat devam ediyor....
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...