Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2022, Türkiye'de Devlet ve Cemaatler
…
11 pages
1 file
İslami cemaatler, Türkiye’de hemen herkesin peşin hükümlere sahip olduğu bir konu. Cemaatler, çoğu zaman kişinin ideolojik konumlanmasına göre olumlu veya olumsuz olacak şekilde tek boyutuyla ele alınan yapılar. “Türkiye’de Devlet ve Cemaatler”, tarafsızlığa mümkün olduğunca sadık kalmaya çalışarak, bu meseleye yeni bir bakış açısı getirerek onu tüm boyutlarıyla kavrama iddiasında. Pierre Bourdieu’nün kavramsal çerçevesi, Türkiye İslamcılığını kapsamlı biçimde anlamak için kullanılıyor. Türkiye’de cemaatlerin, Bourdieucü anlamda bir alan teşkil ettiği ve bu alanın devlet (bürokratik alan) ile olan ilişkisi çerçevesinde dönüşüm geçirdiği kitabın temel argümanı. Dönüşüm tarihsel açıdan ele alınırken aynı zamanda alanda geçerli olan farklı sermaye türlerinin birbirine nispetle kıymetinin nasıl değiştiği de irdelenmekte. Bu anlamda sıklıkla kullanılan “İslamcılığın iktidar ve para ile imtihanı” söylemi, kitabın teorik bir zemine oturtmaya çalıştığı başlıca vakalardan biri. “Laiklik Sözleşmesi” eserin en akılda kalıcı ve sansasyonel bulgusu. Cumhuriyet tarihinin belli bir aralığında cemaatler alanının aktörleri ile bürokratik alan arasında zımnî bir sözleşmenin kabul edildiği iddiasını taşımakta. Özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Türkiye İslamcılığını anlayabilmek adına oldukça işlevsel bir kavramsallaştırma olmaya aday bir iddia. Cemaatler alanındaki pek çok dönüşüm, Laiklik Sözleşmesi çerçevesinde aydınlığa kavuşturulabilir yahut belli İslamcı refleksler, bu kavram ışığında daha iyi anlaşılabilir. 21. yüzyıldan itibaren ise cemaatler alanı, Laiklik Sözleşmesine açık biçimde meydan okuyan bir İslam anlayışı ile sınanmakta: Selefilik. Ancak selefi grupların zamanla sözleşme sınırlarına doğru daha makul bir pozisyona mı çekileceği yoksa Türkiye’de devlet ile cemaatler arasında kurulan dengenin bir krize doğru mu sürüklendiği sorusunun cevabı için beklemek gerekecek.
Bu makale Creative Commons Attribution-NonCommercial License altında lisanslanmıştır. Bu makale en az iki hakem tarafından incelenmiş, iThenticate yazılımı ile taranmış, araştırma yayın ve etiğine aykırılık edilmemiştir. Araştırma & Yayın Etiği This article was reviewed by at least two referees, a similarity report was obtained using iThenticate, and compliance with research/publication ethics was confirmed.
Türkiye Din Eğitimi Araştırmaları Dergisi, 2017
This study aims at investigating two distinct concepts, that is the modern concept of civil society on the one hand, and the concept of jamāʽah (religious community) which constitutes religious structures on the other, their manifestations and structural states in social life, in the context of today's Turkey. After determining the character of the relation of these two concepts and its direction, one other chief objective of this study is to propose a solution in regard to some of the existing socio-cultural, socioeconomic and religious challenges of the religious communities present in Turkey today, and ultimately to try to assess their future evolution. Also, the cases of civil society and religious community, as an important factor in citizen/society-state interactions, will be explained in the light of all of their conceptual, cultural, political, social and historical aspects. As a final outcome of this study, it has been concluded that existing religious communities and groups are harbouring some serious problems within their organization, and that the possibility of the conflict between the interests of different religious communities should be taken into account, especially because of its potential negative impact on the society as a whole.
Din, Diyanet ve Cemaat üzerine yapılan tartışmalara katkı olan bir çalışmadır...
Journal of Analytic Divinity, 2020
Osmanlı Devleti’nin gerek kuruluş ve gerekse de yükselme dönemlerinde bazı hak ve ödeneklerle devlet tarafından desteklenen tarikatlar, özellikle Osmanlı Devleti’nin modernleşme dönemlerinde yoğun bir denetime tabi tutulmuştur. Tarikat faaliyetlerine yönelik olarak Osmanlı Devleti, Tanzimat öncesinde önemli düzenlemeler yapmış ve Evkaf Nezareti’nin oluşturulması ile başlayarak Tanzimat dönemi ile devam eden bu zaman diliminde tarikatlar önemli bazı ayrıcalıklarını bir süreliğine kaybetmiştir. 19. yüzyılla birlikte değişen dünya şartları ve Osmanlı Devleti’nin bu yeni durum ve şartlara uyum sağlama çabası içerisinde, tarikat ve onların faaliyet merkezleri olan tekkeler devlet tarafından eski rahat ve bir bakıma özerk konumlarını kaybetmişlerdir. Modernleşmenin veya dönüşümün her alanda kendini gösterdiği bu yüzyılda, devletin tekkelere bakışında da birtakım değişimler söz konusu olmuştur. Dolayısıyla bu yüzyılda çıkarılan fermanlarla faaliyet alanları kısıtlanan tekkeler, daha fazla devlet kontrolüne girmiştir. Tarikatların devlet kontrolü altına girdiğinin önemli ve bir başka göstergesi de Meclis-i Meşayih’in açılmış olmasıdır. Bir yandan bürokratik ve toplumsal hayatta Batılılaşma yaklaşımları devam ederken diğer yandan Şeyhülislamlık tarafından kontrol edilen tekkeler, 1866 tarihinde Şeyhülislamlık’ın bir alt dalı olarak kurulan Meclis-i Meşayih kurumunun yönetimi altına girmiştir.
2020
In this study, the relations of cult and religious communities with society, politics and trade are analyzed. The subject of the study is the relationship between religion and politics in general, cults and religious communities and politics in particular. emerging social change in Turkey in recent years has been functionless for all kinds of relationships. This conjuncture of change forces all institutions to change. cults and religious communities, as a religious institution, is going through this process of change. Change inevitably creates two hybrid types: the first type that eliminates patriarchal relations, unites wisdom and science, puts distance to politics and trade, is located in the civil public sphere, and accepts the identity of the ummah and society in the public sphere. The second type, which is traditional in preserving patriarchal relations and commitment, lustful towards trade and politics, micro-nationalist when it emerges in the public sphere. The subject of the...
Kayseri Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2021
Osmanlı Devleti'nin son zamanlarına kadar mevcudiyetini kendiliğinden ve neredeyse mensuplarından habersizce sürdürmekte olan bir olgu olarak değerlendirilen Türk-İslam Sentezi, 19. yüzyılın sonlarında devletin beka sorunu çerçevesinde bilinçli bir kimlik seçimi ve vurgusu olarak ortaya çıkmaya başlamıştır. O zamandan beri Türk fikir ve siyaseti üzerinde etkisini gösteren Türk-İslam Sentezcileri, doğrudan veya dolaylı biçimde devlet yönetiminde az ya da çok yer almaya devam etmişlerdir. Günümüzde ise "Cumhur İttifakı", Türk-İslam Sentezinin özgün bir örneği olarak devleti fiilen yönetmektedir. Devlet politikalarını, din-devlet ilişkilerini, hukuk üretimi ve uygulamalarını kurumsal birikim ve hatta teamüllerden ziyade devleti yönetenlerin kişisel tercihlerinin belirlediği Türkiye ve benzeri "doğu" toplumlarında, devlet idarecilerinin bu konulardaki genel kabullerinin ve görüşlerinin kökenlerini incelemek ve araştırmak bundan dolayı büyük önem taşımaktadır. Türk-İslam Sentezcileri, devlet olgusunu, insanlar için sosyolojik ve hukuki açıdan gerekli olan bir kurumdan daha çok, kutsal bir varlık olarak değerlendirdikleri için, sözünü ettiğimiz inceleme ve araştırma Türkiye özelinde daha üst bir düzeyde öneme sahiptir. İşte bu çalışmada Türk-İslam Sentezinin belki de en merkezi kavramlarından biri olan devlet olgusu, dinsel açıdan ve özellikle Türk-İslam Sentezcilerinin dine bakışları doğrultusunda incelenmiştir.
Tarih Kritik Dergisi, 2020
Eserin yazarı Prof. Dr. Metin Heper, Bilkent Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekanı ve Türkiye Bilimler Akademisi Kurucu ve Konsey üyesidir. Yazarın siyaset bilimi alanında çeşitli kitapları ve makaleleri bulunmaktadır. İncelenen eserin özgün metni 1985 yılında İngilizce yazılmış ve Türkçeye çevirisinin altıncı baskısı olup 264 sayfadan oluşmaktadır. İçeriği içindekiler, kitabın Türkçe ve İngilizce basımının önsözü, giriş ve sonuç dâhil yedi bölümden oluşmaktadır. Eserde aşkın devlet geleneğinin Türk siyasetini nasıl etkilediği incelenmiştir. Kitap III. Selim’den başlayarak 12 Eylül darbesine kadar geçen dönemin devlet anlayışını ortaya koymaya çalışmaktadır.
Economic and Political Weekly, 2024
BMJ Open, 2021
2007
The American journal of Islamic social sciences, 1991
Zeitschrift für Evangelische Ethik, 2006
Juniohttps://doi.org/10.61286/edcitsa.vi.45 , 2024
in Environment and Infrastructures: Challenges, Knowledge and Innovation from the Early Modern Period to the Present, edited by G. Bonan, and K. Occhi, 1–11. Berlin: De Gruyter, 2023
Journal of Applied Psychology, 2005
Vi Congresso Internacional De Ensino De Matematica 2013, 2013
Sensors (Basel, Switzerland), 2014
Prosiding Seminar Nasional Official Statistics, 2022
Proceedings of the 5th symposium on Applied perception in graphics and visualization, 2008
Pharmacotherapy, 2009
Bulletin of Electrical Engineering and Informatics, 2022