Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
…
11 pages
1 file
Şemsîler / Harranîler, yerleşim merkezi olan Harran’a nispetle komşuları tarafından Harranîler adını alan dini bir topluluktur. XIII. Yüzyılda, Moğollar tarafından büyük bir bozguna uğrayıncaya kadar, ay tanrısı Sin liderliğindeki yıldız ve gezegen kültüne dayalı paganist dini yapısını devam ettirmişlerdir. Harranîlerle ilgili kaynakları üç grup altında toplamak mümkündür: Bunlardan birincisi; “Beş Sır Kitabı” ve “Baba’nın Kitabı”, isimli yazılı kaynaklardır. Bu eserlerde Harranîlerin inançları, ibadetleri ve yaşam tarzları ile ilgili ilk elden bilgiler mevcuttur. İkinci kaynak, Harran ve civarındaki arkeolojik bulgulardır. Üçüncüsü ise, gayrimüslim ve İslam bilginlerinin kaleme aldığı eserlerdir. Şemsiler / Harranîler olarak bilinen dine mensup olanların vatanlarının Mardin ve civarı olduğu kabul edilmektedir. Günümüzdeki sayılarının yaklaşık 20 bin civarında olduğu tahmin edilen Şemsiler; İran, Tokat, Merzifon gibi bölgelere dağılmışlardır. Bu çalışmada, bu din mensuplarınca kutsal olarak kabul edilen kitaplardan yararlanılacak, bu konuda yazılan başka eserler tetkik edilecektir. Burada, genel bir değerlendirme yapılması ve tasviri birtakım bilgilere ulaşılması hedeflenmektedir.
Tarihin en büyük imparatorluklarından birini kurmuş olan Roma İmparatorluğu denilince akla ilk gelen şeylerden biri de lejyonlardır. Lejyonlar Roma’nın büyümesinde en önemli etkenlerden biri olmuştur. Disiplini, cesareti ve sadakatiyle düşmanlarında haklı bir saygı ve korku yaratan lejyonlar aynı zamanda sosyal ve kültürel anlamda da önemli işler başarmışlardır. Öyle ki lejyonların yaptığı kimi köprüler, yollar yüzyıllar geçse de hala kullanılmaktadır. Tarihteki neredeyse bütün uygarlıklara beşiklik yapmış olan Anadolu da lejyonların bulunduğu yerlerden biri olmuştur. Lejyonların varlığı kimi zaman Anadolu’nun tarihini zenginleştirmekle birlikte kültürel, sosyal anlamda Anadolu’ya renk vermiş, kimi zaman da savaşın acı yönünden kaynaklı karanlık zamanlarda yaşatmıştır. Buna rağmen lejyonların Anadolu’daki varlığı tarihimiz açısından, coğrafyamızın tarihi açısından önemli ve değerli olmakla birlikte, tarihsel olarak incelenmesi de dikkat ve ilgi çekicidir.
ruvrNIAVA rvNVS iIA I[oroExuv c1,,(r.lr;1r1tcx ull,N!lc)V JIIE a^ v,\VxlHVs^ r.'inas' N C'IACI b^VJ u u>l-IE' n-I? ONf 17g u r.{e.'-tlH' NV)I-IV lrtlltlal,{ utlNO LIITEC UEN)VI lllrn8 NIHVS vgufl^vv t?pE 'N UV]I{YAV]UIZVH VNIAVA ruV]IZVA
Tarih Araştırmaları Dergisi XXIV/37. s. 87-98, 2005
lt was a priviLege to serı'e in Roıııaıı legions. At Least theoretically, the cities and villages( commUlıities) of the Roman proviııces that did not have franchise, were not capable of being a source of legionary ımtill the Caraealla period .. But principle of this franclıise could be negLected after Augustus. The reeruits of Anatolian origin for Roman Legions realised in this cOlıdition. The franchise was granted for a so/dier, w/lo was from provincia/ towns and eomlllUlıities that were not given franchise, wheıı he included to oııe Romaıı legion or discharged from it. So he had Roman name. In this paper, cOlUidering the laek of Tıırkish publicatioııs about Rol/um legiOlıs and their to coll/ıections of Aııatolia, it is questioned the Anato/ian • Doç. Dr .. Ege Üniversitesi. Edehiyat Fakültesi. Tarih Bölümü öğretim üyesi.
lt was a priviLege to serı'e in Roıııaıı legions. At Least theoretically, the cities and villages( commUlıities) of the Roman proviııces that did not have franchise, were not capable of being a source of legionary ımtill the Caraealla period .. But principle of this franclıise could be negLected after Augustus. The reeruits of Anatolian origin for Roman Legions realised in this cOlıdition. The franchise was granted for a so/dier, w/lo was from provincia/ towns and eomlllUlıities that were not given franchise, wheıı he included to oııe Romaıı legion or discharged from it. So he had Roman name. In this paper, cOlUidering the laek of Tıırkish publicatioııs about Rol/um legiOlıs and their to coll/ıections of Aııatolia, it is questioned the Anato/ian • Doç. Dr .. Ege Üniversitesi. Edehiyat Fakültesi. Tarih Bölümü öğretim üyesi.
Bu kitapta yer alan makaleler bir zamanlar Anadolu’nun ve Trakya’nın neredeyse her ilinde yaşamış olan Türk Yahudi toplumlarından bazılarının hikâyeleridir. Artık Türkiye’de Yahudi toplumlarına sadece İstanbul’da, İzmir’de, Antakya’da rastlanmakta. Ankara, Edirne, Adana gibi şehirlerde ise sadece birkaç kişi veya birkaç aile mevcut. Bu derlemede yer alan makaleler İzmir, Mardin, Adana, Diyarbakır, Edirne, Antakya, Mersin, Van, Tokat ve İstanbul, Kuzguncuk’taki Yahudi toplumlarının yaşamlarını, anıların eşliğinde anlatmakta. Böylece bu kitap artık çoktan tarihe karışmış olan hayat tarzları, âdetler ve geleneklerden hafızalarda kalmış olan demleri bir araya getirmekte.
Although there are many clinical studies exploring the frequency and causes of rickets in Turkey, the status of this disease in the ancient populations has not attracted sufficient attention. This study intended to investigate the status of rickets in ancient Anatolia. A comprehensive literature review on the previous studies describing the health conditions of ancient Anatolian populations has shown that, out of dozens of settlements, rickets had been investigated in only eight settlements, alongside other diseases. On the basis of the evidence obtained from the Tasmasor (Erzurum) settlement, where the highest frequency of the disease was recorded, and from the Karagündüz (Van), Topaklı (Nevşehir), İkiztepe (Samsun), İznik (Bursa), and Allianoi (İzmir) populations, the skeletal remains of which bore witness to the existence of the disease, it is understood that ancient Anatolian populations suffered from rickets just as their modern counterparts. With the modern clinical studies, it has been possible to arrive at the conclusion that the geographical conditions of the ancient populations and the cultural patterns were influential on the occurrence of rickets. It is also concluded that specific cultural patterns and diet with poor calcium and vitamin D played a significant role in the frequency and the healing process of the disease in ancient populations.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Dergisi, 2008
Although there are many clinical studies exploring the frequency and causes of rickets in Turkey, the status of this disease in the ancient populations has not attracted sufficient attention. This study intended to investigate the status of rickets in ancient Anatolia. A comprehensive literature review on the previous studies describing the health conditions of ancient Anatolian populations has shown that, out of dozens of settlements, rickets had been investigated in only eight settlements, alongside other diseases. On the basis of the evidence obtained from the Tasmasor (Erzurum) settlement, where the highest frequency of the disease was recorded, and from the Karagündüz (Van), Topaklı (Nevşehir), İkiztepe (Samsun), İznik (Bursa), and Allianoi (İzmir) populations, the skeletal remains of which bore witness to the existence of the disease, it is understood that ancient Anatolian populations suffered from rickets just as their modern counterparts. With the modern clinical studies, it has been possible to arrive at the conclusion that the geographical conditions of the ancient populations and the cultural patterns were influential on the occurrence of rickets. It is also concluded that specific cultural patterns and diet with poor calcium and vitamin D played a significant role in the frequency and the healing process of the disease in ancient populations.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
medieval worlds comparative and interdisciplinary studies, 2020
Acta Palaeontologica Polonica
Diez Anos De Conferencias Academicas Jose Maria Cagigal 2000 Isbn 84 95322 48 X Pags 167 185, 2000
Mémoire de PFE, 2024
Image & Narrative, 2015
International Journal of Cancer Research & Therapy, 2021
Journal of Applied Meteorology and Climatology
Proceedings of the Institution of Mechanical Engineers, Part A: Journal of Power and Energy, 2019
ECGBL 2019 Proceedings, 2019
Jurnal Kajian Budaya dan Humaniora
International Journal of Applied Business and International Management
Cancer Chemotherapy and Pharmacology, 1995
CITTÀ CHE SI ADATTANO? ADAPTIVE CITIES? edited by Rosa Tamborrino, 2024
Annals of the New York Academy of Sciences, 1997
The Paris-Imola Illuminated "Inferno", 2024
International Journal of Economics and Financial Issues, 2015
2016 IEEE International Conference on Cloud Computing Technology and Science (CloudCom), 2016
INFORMS Journal on Computing, 2010