Balık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Balık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
12 Kasım 2015 Perşembe
Şişte Hamsi Kızartma
Merhaba..
Kış mevsiminin en güzel artılarından balık. Ailece balıksever olduğumuzdan haftanın en az bir günü balığa soframızda yer veriyoruz.
Hamsi balığı bir çok kişinin ilk tercihi. Kızartması, buğulaması, pilavı, salamurası ile Karadeniz mutfağının en baskın ögelerinden. Bende dün instagramda gördüğüm şişte hamsileri yapmak istedim, eşimin işten dönüşü biraz uzayınca vakit geç oldu hamsilerin birazını ayırdım ve bugün kızımla ikimize şık ve lezzetli bir öğün hazırladım. Çocuları oldukça cezbediyor bu tip sunumlar sizde deneyin derim.
Malzemeler:
1 kg. hamsi balığı
Mantolamak için;
Mısır unu
Tuz
Kızartmak için; sıvıyağ
Çöp şiş
Yapılışı:
Hamsilerin baş kısımlarını koparılıp içini temizlenir, kılçıkları çıkarılır. İyice yıkanır.
Kılçıklarından ayrılan hamsiler rulo yapılıp çöp şişlere takılır.
Mısır unu ve tuz bir tepside harmanlanır.
Çöp şişe dizilmiş hamsiler mısır unu ile mantolanıp kızgın yağda arkalı önlü kızartılır.
Sıcak sıcak servis edilir.
Afiyet olsun..
Etiketler:
Balık,
değişik hamsi tarifleri,
hamsi
21 Ocak 2015 Çarşamba
Balık Balık ve Balık :)
Merhaba..
Her yıl yasak kalksın da balıkçılar "vira Bismillah" desinler diye gözetlerim. Bazen balık yeme isteği tavan yapar hatta bizde, alabalık filan kesmez zaten istemeye istemeye yeriz malum havuz balığı. Deniz kokan, gözleri pırıl pırıl parlayan nefis hamsiler, barunşari çinekoplar uçuşur gözümün önünde..
Bu sene bereketli başladı maşallah derken, epey zamandır balık sofrası kuramaz lduk. Balıklar hep buzhaneden balıkçımızda. Bilmiyorum şehrinizde vaziyet nedir?
Yazılarıma şöyle bir bakarken farkettim ki balık sofralarımızı hiç paylaşmamışım bu sene. Elimizde olanlarla şöyle bir göz gezdirelim..
Genelde birbirinin aynı olan sofralar kuruyorum ama her sefer benim için özel.
Çıtır hamsi tava..
Yanılmıyorsam ilk soframızdı bu bu sene..
En sevdiğim Barbun Tava..
Sonra Çinekop ve Barbun Tava bu sofrada birlikte.. Tabaklarımı annem getirmişti onları çok seviyorum.
Kırmızı kırmızı kırmızı...
Salatasız balık sofrası olur mu..
Turşularımda mis gibi, kendi ellerimle yaptım..
Balık ve fırın patates vazgeçilmezimiz..
Bu sene bir de hamsi köftesi yaptım. Elif Nisa çok sevdi..
Mavinin huzuru..
Buda sonuncu..
Bereketli sofralarımız olsun inşallah..
Etiketler:
Balık,
Sofralarım
18 Aralık 2014 Perşembe
Balık Çorbası
Merhaba..
Haziran ayında İstanbul' a gittiğimde İstanbul Büyükşehir Belediyesi' nin Sosyal Tesisleri' ni gezme imkânımız olmuştu. Florya, Haliç ve Arnavutköy tesislerinde kalite ve hizmet çok iyiydi. En güzel mekanları bu şekilde değerlendiren belediye gerçekten çok iyi bir iş yapmış ben görmeyeli :)
Arnavutköy Sosyal Tesisleri'nde tanıştım balık çorbasıyla. İlk başta "ay nasıldır ki?" diye tereddüt etsem de baktım utanmasam ikinci kaseyi isteyeceğim..
Tabi bir blogger olarak ben bu çorbayı yaparım arkadaş dedim kendi kendime. Havaların iyice soğumasını, balıkların lezzetlenmesini bekledim ve nihayet dün geçtim mutfağa..
Ben bu çorbada levrek balığını tercih ettim ama aslında kırlangıç balığı ile yapılırmış diye duydum. Beyaz etli olan her balık bu çorbaya uygun bence, ikinci sefer mezgit ile yapmayı planlıyorum.
Duyuyoruz, izliyoruz, biliyoruz ki tavuk eti zararlı, sentetik yollarla yetiştiriliyor çünkü. Ama balık öylemi mis gibi en katkısızı, en el değmemişi. Tabi bu deniz balıkları için geçerli, üretim çiftlikleri için değil.
Malzemeler:
1 adet deniz levreği
6 su bardağı su
2 adet soğan
1 adet patates
1 adet havuç
1 tutam maydonoz
2 diş sarmısak
Tuz, karabiber
4 çorba kaşığı zeytinyağ
2 çorba kaşığı un
1 limonun suyu
2 adet yumurta sarısı
Yapılışı:
6 su bardağı su tencereye alınıp kaynatılır. Temizlenip yıkanmış balık ve bir adet soğan kaynayan suda haşlanır.
Havuç, patates ve kalan bir soğan küp küp doğranır. Maydonozlar ince ince kıyılır.
Haşlanan balık ve soğan kevgirle sudan alınır. Balık suyu süzgeçten geçirilerek başka bir tencereye alınır.
Balık etleri derisi ve kılçığından ayrılıp didilir. Bir kenarda bekletilir.
Havuç, patates ve soğan ocakta kaynayan balık suyuna eklenir, Sebzeler yumuşayana kadar pişirilir.
Yumuşayan sebzelerin üzerine un hafif sulandırılıp eklenir ve bir taşım kaynadıktan sonra balık etleri ve maydonozlar eklenip koyulaşana kadar kaynatılır. Gerekirse su ilavesi yapılır.
Çorba suyundan bir bardak kadar alınıp bir kaseye boşaltılır üzerine yumurta sarıları ve yarım limon suyu eklenip çırpılır. Hızlıca çorbaya eklenir. 10-15 dk. daha kaynatılır.
Zeytinyağ, kalan yarım limon suyu ve karabiber karıştırılıp çorbanın üzerine gezdirilir. Karıştırılıp sıcak sıcak servis yapılır.
Afiyet olsun..
3 Aralık 2014 Çarşamba
Hamsi Köftesi
Biliyorum bir irkildiniz şöyle ama atın kafanızdan negatif düşünceleri :)
Söylemezseniz içinde balık olduğunu anlamaz hiç kimse emin olabilirsiniz..
Balık yemeyen çocuklar, büyükler için enfes bir tarif bence hamsi köftesi, sadece sevmeyenler için değil tavuk köftesinden hamburger yiyenler için de güzel bir alternatif olabilir bence. Ev hamburgerlerinin tadı bambaşka..
Bugün köftesini anlatalım da bir gün hamburgerini de yaparız inşallah..
Malzemeler:
1 kg. hamsi balığı
1,5 su bardağı mısır unu
3 dilim ekmeğin içi
Yarım demet maydonoz
1 adet soğan
Tuz, karabiber
Kızartmak için:
Sıvıyağ
Yapılışı:
Hamsi balıkları güzelce ayıklanıp kılçıkları da çıkartılır yıkanıp bir kenarda suyu süzdürülür.
Derin bir kap içine ıslatılıp suyu iyice sıkılmış ekmek içi, rendelenmiş soğan, mısır unu, ince ince kıyılmış maydonoz, tuz ve karabiber eklenir.
Hamsiler robotta çekilip karışıma eklenir ve iyice yoğrulur. Mısır unu sayesinde çok çabuk toparlanacaktır köfte harcınız.
Elde edilen köfte harcı buzdolabında yarım saat kadar dinlendirilip, ceviz büyüklüğünde parçalar koparılarak yuvarlak şekillendirilir.
Sıvıyağda arkalı önlü kızartılıp servis edilir.
Afiyet olsun..
11 Kasım 2014 Salı
Köyde Balık Keyfi
Merhaba..
Annemler buraya geldiklerinde ister istemez kayboluyorum hem hasret gidermek, hem köy havası almak benimkisi..
Kızım köyde öylesine mutlu ki, koşuyor, atlıyor, zıplıyor, yoruluyor, acıkıyor herşeyi olduğu gibi yaşıyor..Anneanne ve dedesine olan sevgisi apayrı bir konu zaten, ufak ufak şımartılmak, nazını geçirmek bacak kadar boyuyla hoşuna gidiyor :)
Köyde olduğumuz günlerin üçüncüsünde babam kahvaltıdan sonra "kalkın gidiyoruz" dedi, biz bakıştık, anlamaya çalıştık. "İnebolu' ya balık almaya yahu" dedi :) Bir taşla vurduğum kaçıncı kuştu bilmiyorum ama birde deniz havası alacaktık ohh ne iyi gelecekti..
Düştük yola..
Sonbaharın her rengini taşıyan ormanların içinden geçtik..
Oraya gelince yine içim ezildi, ahhhhh Ersizlerdere.. İstiklâl Savaşına bütün erkeklerini yolladığı için adı Ersizlerdere olan bu köy her defasında yüreğimi sızlatıyor..
Dağların arasından deniz göründüğünde yerimi aldım film başlayacak sanki :)
Sonra indik mis kokulu sahillere, Karadeniz pek bir mahsundu o gün, rızkını sularında arayanlara bereketli bir gün yaşatıyordu..
Biraz daha ileriye gidip Evrenye (Gemiciler) Köyüne geldik, burada köylüler olta ile yakaladıkları taptaze balıkları satıyorlar çünkü..
Evrenye Merkez Camii yanında küçük bir bakkal dükkanına gönderdiler bizi kahvehaneden, gittik tatlı bir abla vardı dükkanda balık için geldik deyince çıkardı leğendeki palamutları ve çinekopları..
"2 tane palamut var 10 ar lira,
Çinekopta 2 kilo kadar 7,5 tan vereyim" dedi, bu kadar taze bu kadar güzel balıklar bu fiyata.. Aldık hepsini malum balık hastasıyız..
O gün İnebolu' da pazar da vardı pazara da uğrayıp geldik tekrar köye..
Annemle balıkları temizlerken biz babam da yaktı ocağı hemen..
Kiremit ocakta balığın tadı başka azizim :)
Palamutlar dilim dilim..
Çinekoplar bütün bütün yerlerini aldılar ocakta..
Salata masanın tam ortasında..,
Rabbime bin şükür bu nasıl güzellik..
Akşama soba üstünde Kestane şahane idi..
Huzur, bereket ve mutluluğunuz daim olsun..
Etiketler:
Balık,
Kalpkurabiye Geziyor
30 Aralık 2013 Pazartesi
Palamut Tava, Barbun Tava ve Balık Sofraları
Merhaba
2013 yılının son pazartesi günüde tek dileğim 2014 ve sonrasındaki yıllarda sendromsuz pazartesiler yaşayalım :) Evdesin canım ne sendromu demeyin kocanız sendrom yaşıyorsa otomatik olarak bulaşıyor bu sendrom :)
Bir de bloğumda daha çok paylaşım yapayım istiyorum tabii...
Neyse gelelim balık mevzusuna, malum üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkede yaşayınca ister istemez balık seven bir millet olup çıkıyoruz. Ucuz pahalı demeden bütçemize göre tatmaya, çoluk çocuğumuza yedirmeye çalışıyoruz. En katkısız en yalın ve en vitaminli gıdalardan çünkü..
Bende sizlerle bugün sezon başından bu yana biriktirdiğim fotoğrafları paylamak istedim..
İşte barbun tava.. En sevdiğim balıklardan.. Temizlenip güzelce yıkanmış olan barbunları mısır ununa bulayıp tavada sıvıyağ ile arkalı önlü kızartıyoruz, sıcacıkken afiyetle tüketiyoruz..
Ve palamut. O bir yana diğer tüm deniz canlıları bir yana.. Kimileri soda ile marine ediyormuş ama bence yalın hali en güzeli temizlenmiş, dilimlenmiş palamutları mısır ununa bulayıp tavada arkalı önlü kızartıyoruz. Üzerine bol limon sıkarak sıcak sıcak tüketiyoruz..
Bu sofram benim için bugüne kadar kurduğum en güzel balık sofrası.. Papatyamın eli değdi çünkü.. Benim için aldığı balık şeklinde servis tabakları ve hazırladığı tül örtü, peçetelikleri ile zerafetini konuşturdu canım kardeşim.. Renk getirdi soframa.. Balığımız ise hamsi.. Daha evvel paylaştığım ikiz hamsiler bu kez..
Bu sofrada da mezgit tava yapmıştım palamut ve barbun ile aynı mantıkta :) Burada ise marin temalı amerikan servisleri kendim yaptım bu yüzden özel benim için :) Malum dikiş öğrenmeye başladım :)
Ve son soframız.. Gümüşhane' den Kastamonu' ya taşınıp yeni evimize yerleşip kurduğumuz ilk balık soframız.. Başrolde yine barbun var..
Rabbimize hamd olsun,verdiği nimetlere sonsuz şükürler olsun..
2013 yılının son pazartesi günüde tek dileğim 2014 ve sonrasındaki yıllarda sendromsuz pazartesiler yaşayalım :) Evdesin canım ne sendromu demeyin kocanız sendrom yaşıyorsa otomatik olarak bulaşıyor bu sendrom :)
Bir de bloğumda daha çok paylaşım yapayım istiyorum tabii...
Neyse gelelim balık mevzusuna, malum üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkede yaşayınca ister istemez balık seven bir millet olup çıkıyoruz. Ucuz pahalı demeden bütçemize göre tatmaya, çoluk çocuğumuza yedirmeye çalışıyoruz. En katkısız en yalın ve en vitaminli gıdalardan çünkü..
Bende sizlerle bugün sezon başından bu yana biriktirdiğim fotoğrafları paylamak istedim..
İşte barbun tava.. En sevdiğim balıklardan.. Temizlenip güzelce yıkanmış olan barbunları mısır ununa bulayıp tavada sıvıyağ ile arkalı önlü kızartıyoruz, sıcacıkken afiyetle tüketiyoruz..
Ve palamut. O bir yana diğer tüm deniz canlıları bir yana.. Kimileri soda ile marine ediyormuş ama bence yalın hali en güzeli temizlenmiş, dilimlenmiş palamutları mısır ununa bulayıp tavada arkalı önlü kızartıyoruz. Üzerine bol limon sıkarak sıcak sıcak tüketiyoruz..
Bu sofram benim için bugüne kadar kurduğum en güzel balık sofrası.. Papatyamın eli değdi çünkü.. Benim için aldığı balık şeklinde servis tabakları ve hazırladığı tül örtü, peçetelikleri ile zerafetini konuşturdu canım kardeşim.. Renk getirdi soframa.. Balığımız ise hamsi.. Daha evvel paylaştığım ikiz hamsiler bu kez..
Bu sofrada da mezgit tava yapmıştım palamut ve barbun ile aynı mantıkta :) Burada ise marin temalı amerikan servisleri kendim yaptım bu yüzden özel benim için :) Malum dikiş öğrenmeye başladım :)
Ve son soframız.. Gümüşhane' den Kastamonu' ya taşınıp yeni evimize yerleşip kurduğumuz ilk balık soframız.. Başrolde yine barbun var..
Rabbimize hamd olsun,verdiği nimetlere sonsuz şükürler olsun..
Etiketler:
Balık,
Sofralarım
9 Eylül 2013 Pazartesi
Yılın İlk Balık Sofra(ları)
Merhaba :)
Yepyeni bir haftanın serin sabahından günaydın tüm takipçilerime :)
Aile olmak, bir arada olmak, bir bütün olmak ne güzel şey. Hamd olsun..
Kurulmuş bereketli sofralarda buluşmak, muhabbet etmek, gülüşmek.. Allah eksikliğini göstermesin..
Bu yılın balık siftahını eşimle birlikte yapmıştık, ama ailece toplanıp yaptığımız balık şöleni çok daha bereketli ve eğlenceli oldu :)
Sofram İçin;
Kiremitte İstavrit ve Hamsi Balığı
Fırında Baharatlı Patates
Porsiyonluk mısır ekmeği (aynı tarifi porsiyonluk olarak uyguladım)
Soğan piyazı
ve Domates Salatası yaptım.. Tabii balık sofrasının vazgeçilmezi turşuları unutmamalı :)
Bu sofrada eşimle balık soframız, nefis fırın palamut :)
Rabbim evlerimizin bereketini artırsın, daha güzel sofralarda buluşmak duasıyla..
Etiketler:
Balık,
Sofralarım
4 Temmuz 2013 Perşembe
Kekik Soslu Alabalık, Fırında Patates ile
Merhabalar..
Haftanın sonuna doğru yaklaşırken, diş sancılarıyla dolu günler geçiriyoruz.. Düzensiz uykular, yenmeyen yemekler ve beni en çok üzen diş ağrıları minicik bedenini yormakta bebeğimin..
Önce üst çenesindeki dişleri çıkardı, şimdi sıra alt çenede ama alt çene daha çok hırpaladı sanırım onu.. Bir an evvel çıksınlar da kurtulsun inşallah..(âmiin..)
Bugün sizlerle birkaç hafta önce pişirdiğim alabalığım ve fırın patatesimi paylaşacağım.. Havalar ısınsa da balıktan geçemeyenler için..
Malzemeler:
4 adet alabalık
2 diş sarmısak
1 çorba kaşığı kekik
1 çay bardağı zeytinyağı
Tane karabiber
1 soğan
1 adomates
Tuz, kırmızı toz biber
Fırın patates için;
2 adet iri patates
Ketçap, mayonez
Tuz, karabiber, kekik, reyhan, kimyon, kırmızı pul biber
Yapılışı:
Alabalıklar yıkanıp bir kenarda süzdürülür.
Kekikli sos için; zeytinyağı bir kaba alınıp içine, kekik, rendelenmiş sarmısak, tuz ve tane karabiberler eklenip harmanlanır. Bir fırça yardımı ile balıkların üzerine sürülür. Balıkların üstü streç ile kaplanıp buzdolabında bir saat dinlendirilir. Aslında dinlenme süresi uzadıkça daha güzel oluyor..Tercihen sabahtan soslayabilirsiniz..
Fırın patates için; patatesler soyulup dilimlenir. Sıvıyağ, ketçap, mayonez, kekik, reyhan, tuz, karabiber, kırmızı pul biber ve kimyon ile sos hazırlanıp tüm patatesler bu sos ile kaplanır. Fırın poşetine yerleştirilip tepsiye alınır.
Dinlenen balıklar fırın poşetine alınıp üzerine birer adet soğan ve domates ay ay doğranıp serilir poşetin ağzı kapatılıp patatesin yanına yerleştirilir.
Hem patates hem balık aynı tepsi içinde önceden ısıtılmış 200 derecelik fırında pişirilir.
Salata eşliğinde sıcak sıcak servis edilir.
Afiyet olsun ..
Etiketler:
Aperatifler,
Balık
17 Şubat 2013 Pazar
Fırında Sebzeli Somon
Merhabalarr :)
Tas sancıları ile dolu ve de çok yorulduğum bir haftasonunun ardından, güzel bir hafta olmasını diliyorum hepimiz için..
Annemlere yakın olunca annemin yaptığı melemenlikler ve közlenmiş biberler ne çok işime yaradı bu kış:) Özellikle de balıklarda.. Hem doğumdan sonra kendimi toplamak istediğim, hemde kızartmadan pek hoşlanmadığım için bol bol fırınladım balıkları bu kış..Dolayısı ile bol bol domates soslardan ve biberlerden kullandım:) Bu tarifte o nefiss köz biberler var :) Ellerine sağlık annemm:)
Nefis bir balık olan somon ile bu haftaya merhaba :)
Malzemeler:
2 kişilik
6 dilim somon
2 adet patates
1 çay bardağı donmuş bezelye
1 çay bardağı donmuş mısır
4 adet közlenmiş kırmızı biber
2 adet domates
2 adet soğan
1 tutam maydonoz
Tuz, Karabiber
Kuru reyhan
Zeytinyağ
Yapılışı:
Balıklar güzelce yıkanıp bir kenara alınır.
Sağanlar piyazlık doğranıp bir kaba alınır, patatesler dilimlenir, donmuş bezelye ve mısırlar, közlenmiş biberler, dilimlenmiş domatesler,kıyılmış maydonoz, zeytinyağ ve baharatlar soğanların üzerine eklenip harmanlanır ve karışım balıklarda içine eklenerek yarım saat dinlendirilir.
Balıklar sebzeleri ile birlikte fırın poşetine doldurulup ağzı kapatılır..
Önceden ısıtılmış 200 derece fırında pişirilir..
Afiyet bal şeker olsun :)
Etiketler:
Balık
17 Ocak 2013 Perşembe
Balık Sofrası
Merhabalar...
Sağlık dolu mutlu günler dilerim herkese..
Birkaç hafta evvel eşimin hastanedeki iş arkadaşlarını ağırladığımız balık soframızı vakti gecmeden paylaşayım istedim :)
Mevsimin en nefis balıkları, sarıkanat, çinekop ve istavritten karma yaptığımız taş ızgaramızda pişirdiğimiz bu soframızın detayları aşağıda...
Olmazsa olmaz salatamız, Kuruyemişli Mevsim Salatası
Bir Diğer salatamız Bulgurlu, Mor Havuçlu Salata
Balıklarımız
ve Tatlımız Çilekli Rondo Tatlısı...
Soframın diğer detayları, zeytinyağlı yaprak sarma, turp salatası ve soğan piyazı...
Bereketli ve muhabbetli sofralarda buluşmak dilegi ile..
Etiketler:
Balık,
Sofralarım
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)