Hızımı alamayıp bir tane daha diktiğim battaniyeyi paylaşma bahanesi ile hem bir önceki yazımda yer verdiğim frixion kalemini, hem de kapitone maceramı anlatmak, bu arada da bu güzel nevresimlik kumaşları Çıkrıkçılar Yokuşu'nda Başçılar Mefruşat'tan aldığımı (No:80), bu yokuşta başka hiç bir dükkanda bu kumaşların bulunmadığını belirtmek istedim.
Öncelikli uyarım şu ki, silinebilir tükenmez kalem olarak bilinmesine rağmen, Ankara'nın ünlü hobi-craft mağazasında, ütüyle, buharla, silgisi ile kaybolan kalem olarak satılan (ya da ben o kısmına denk geldim) bu kalemin yazdıkları maalesef kaybolmuyor, sadece görünmez oluyor. Nasıl mı? Burada yazdığı gibi -20 derecede (başka bir sitede -10 derecede) görünür hale geliyor. Korka korka çizip, ütü ile çıktığını görünce pek sevinmiştim. Bu (ayıcıklı) battaniye de çok sevdiğim bir büyüğümün, meslekdaşım olan kızına bebek hediyesi olacaktı, olamaz artık.
Bebek battaniyelerine, daha yumuşak olması olması için elyaf ile kapitone yapıyordum, Singer makinemin kapitone ayağını kullanarak. Ancak önceki yazımdaki, bir katı pamuklu düz kumaş, bir katı flannel (bebe pazen), arasında elyaftan oluşan katmanları kapitone ayağı ile dikerken çok zorlandım. Pfaff makinemin kapitone ayağı olmamasına rağmen, son iki battaniyeyi, yürüyen ayaklar sayesinde, çok rahat diktim. Hatta son battaniyede makinemin yorganlama desenlerinden olan dalgalı dikişi de kullanınca, tabii kalemle çizmeden, tam istediğim gibi sonuca ulaştım.