Bu gün size çok etkilendiğim bir kitapla geldim.
Kelebekler Zamanı/ Julia Alvarez
Kelebekler Zamanı 1930- 1961 yılları arasında Dominik Cumhuriyeti'nde başkanlık yapan
Rafael Trujillo'nun diktatör rejimine karşı çıkan
dört kız kardeşin mücadelesini anlatıyor.
Gerçek olaylar, gerçek kahramanlar.
Sadece hikaye kurgu.
Mirabal Kardeşler...
Patria, Minerva, Maria Teresa( Mate)
Dördüncü kız kardeş Dede.
Dominik halkının onlara verdiği isimleriyle 'Kelebekler'.
Yazar hikayeyi hayatta kalan Dede ve diğer üç kız kardeşin günlüklerinden yola çıkarak
onların ağzından anlatıyor.
Bence bu anlatım şekli hikayeyi daha da derinleştirmiş.
Öyle ki okurken birilerinin günlüklerini gizlice okuyormuşsunuz ,
öğrenmemeniz gereken şeyleri öğreniyormuşsunuz hissine kapılıyorsunuz.
Merak galip geliyor, hikaye akıp gidiyor.
Yaşanan olaylar sizi içine çekiyor.
Aslında kızların konforlu bir hayatı var.
Rejime ayak uydursalar, olanlara kör kalsalar, gül gibi geçinip gidecekler
ama onlar diğer kelebeklerin de uçmasını istiyor.
Hayatları pahasına özgürlük adına mücadeye devam ediyorlar.
Birçok kez hapsedilip birçok işkenceye maruz kalıyorlar.
Bütün bunları kendi ağızlarından dinlemek oldukça sarsıcı.
Okurların Kimi Patria'yı, kimi Minerva'yı okumayı sevmiş.
Ben en çok Maria Teresa (Mate)'yı okumayı sevdim.
İçlerinde en küçük, en naif, en kötü işkenceye maruz kalan o.
Canım Mate ❤
Katledildiklerinde en büyüğü 36 en küçüğü 25 yaşında.
Ev hapsindeyken resmi izinli olarak hapisteki kocalarını ziyaret etmek için yola çıktıkları gün,
25 kasım 1960 günü
hain bir suikasta kurban gidiyorlar.
Dede kız kardeşlerinin katledildiği gün onlarla olmadığı için hayatta kalmayı başarıyor.
Kelebekler özgürlük yolunda elde ettikleri başarıyı hiçbir zaman göremiyor ancak
gelecekti kız kardeşlerinin yollarını açmayı başarıyorlar.
Birleşmiş milletler 25 kasım gününü kadına yönelik şiddetle mücadele günü ilan ediyor.
Bir de filmi varmış ben izlemedim ama olur ya izlersek diyr onu da buraya eklemiş olayım.
"Tropico de Sangre"
Sevgiyle