Academia.eduAcademia.edu

ADIYAMAN KÜLTÜRÜNDE HARFANE GELENEĞİ

2022, MÜZİK KÜLTÜRÜNE DAİR ÇEŞİTLİ GÖRÜŞLER X

Adıyaman yöresindeki geleneksel müzikli toplantılara “Harfane” denilmektedir. Harfane ritüeli, Osmanlı dönemi Ahilik Teşkilatı üyelerince, esnafların kendi aralarında yapmış oldukları toplantılar halindeyken günümüze kadar farklılaşarak gelmiştir. Harfane toplantılarının bu isimle, ne zamandan beri anıldığı bilinmemektedir. Bunun sebeplerinden birinin yazılı kaynakların yetersiz olması olduğu düşünülmektedir. Bu toplantılar sadece erkekler arasında gerçekleşmektedir. Her toplumda yapılan kültürel etkinlikler, toplumun ruhunu kültürünü benliğini yansıtır. Harfane geceleri müzikli toplantı işlevine sahiptir. Adıyaman harfane gecelerinde de ağırlıklı olarak halk müziği ezgileri kendini göstermiştir. Bu toplantılar Adıyaman yöresinin kendine has özelliklerini barındırmaktadır

MÜZİK KÜLTÜRÜNE DAİR ÇEŞİTLİ GÖRÜŞLER X Editörler: Doç. Haluk Yücel Prof. Dr. Serda Türkel Oter MÜZİK KÜLTÜRÜNE DAİR ÇEŞİTLİ GÖRÜŞLER X Editörler: Doç. Haluk Yücel, Prof. Dr. Serda Türkel Oter Genel Yayın Yönetmeni: Yusuf Ziya Aydoğan ([email protected]) Genel Yayın Koordinatörü: Yusuf Yavuz ([email protected]) Sayfa Tasarımı: Eğitim Yayınevi Grafik Birimi Kapak Tasarımı: Eğitim Yayınevi Grafik Birimi T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayıncı Sertifika No: 47830 ISBN: 978-625-8341-28-7 1. Baskı, Ekim 2022 Baskı Cilt Bulut Dijital Matbaa Sanayi Ticaret Limited Şirketi Musalla Bağları Mah. İnciköy Sok. 1/A Selçuklu / KONYA Matbaa Sertifika No: 48120 Kütüphane Kimlik Kartı MÜZİK KÜLTÜRÜNE DAİR ÇEŞİTLİ GÖRÜŞLER X Editörler: Doç. Haluk Yücel, Prof. Dr. Serda Türkel Oter 254 s., 165x240 mm Kaynakça var, dizin yok. ISBN: 978-625-8341-28-7 Copyright © Bu kitabın Türkiye’deki her türlü yayın hakkı Eğitim Yayınevi’ne aittir. Bütün hakları saklıdır. Kitabın tamamı veya bir kısmı 5846 sayılı yasanın hükümlerine göre kitabı yayımlayan firmanın ve yazarlarının önceden izni olmadan elektronik/mekanik yolla, fotokopi yoluyla ya da herhangi bir kayıt sistemi ile çoğaltılamaz, yayımlanamaz. Yayınevi Türkiye Ofis: İstanbul: Eğitim Yayınevi Tic. Ltd. Şti., Atakent mah. Yasemen sok. No: 4/B, Ümraniye, İstanbul, Türkiye Konya: Eğitim Yayınevi Tic. Ltd. Şti., Fevzi Çakmak Mah. 10721 Sok. B Blok, No: 16/B, Safakent, Karatay, Konya, Türkiye +90 332 351 92 85, +90 533 151 50 42, 0 332 502 50 42 [email protected] Yayınevi Amerika Ofis: New York: Egitim Publishing Group, Inc. P.O. Box 768/Armonk, New York, 10504-0768, United States of America [email protected] Lojistik ve Sevkiyat Merkezi: Kitapmatik Lojistik ve Sevkiyat Merkezi, Fevzi Çakmak Mah. 10721 Sok. B Blok, No: 16/B, Safakent, Karatay, Konya, Türkiye [email protected] Kitabevi Şubesi: Eğitim Kitabevi, Şükran mah. Rampalı 121, Meram, Konya, Türkiye +90 332 499 90 00 [email protected] İnternet Satış: www.kitapmatik.com.tr +90 537 512 43 00 [email protected] İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ V 20. YÜZYILIN BÜYÜK OZANI ÂŞIK MAHZUNÎ ŞERİF TÜRKÜLERİNDE ALMANYA GÖÇÜ 7 Doç. Haluk YÜCEL KLÂSİK TÜRK MÛSİKÎSİ’NDE MÂNÂ PROZODİSİ (SÂDEDDİN KAYNAK’A AİT FIRAT TÜRKÜSÜNÜN ANALİZİ ÖRNEKLEMİNDE) 19 Prof. Dr. Serda TÜRKEL OTER ADIYAMAN KÜLTÜRÜNDE HARFANE GELENEĞİ 35 Mehmet KAÇAR, Prof. Dr. Timur VURAL TÜRK MÛSİKÎSİ PERDELERİNİN İSİMLENDİRİLMESİ VE PORTE ÜZERİNDE GÖSTERİLMESİYLE İLGİLİ BAZI FİKİR VE ÖNERİLER 47 Doç. Dr. Emrah HATİPOĞLU CİNUÇEN TANRIKORUR’A AİT TERKÎBLER ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME 67 Doç. Dr. Tolga OTER TAKSİM ANALİZ ÇALIŞMALARI VE “TAKSİMDE CÜMLE” YAPILARI ÜZERİNE İNCELEME 79 Doç. Dr. Kibele Kıvılcım ÇİFTÇİ 20.YY. BESTE FORMU ÜZERİNE BİR İNCELEME 95 Dr. Öğretim Üyesi Ayşe Emsal Aksın ÇEVİK MEHMET TURAN YARAR’IN GÜFTE ARŞİVİNİN TASNİFİ 109 Dr. Öğr. Üyesi Emrah GÖKÇE ERKEK EGEMEN MUSİKİ DÜNYASINDA VAR OLMA MÜCADELESİNDE BİR KADIN: NEVESER KÖKDEŞ Dr. Öğr. Üyesi Şerife GÜVENÇOĞLU 143 MAHUR MAKAMI TARİFLERİ IŞIĞINDA KEMENÇEVİ ALEKO BACANOS’UN MAHUR TAKSİMİ 155 Öğr. Gör. Hande TAŞÇEŞME GEÇ OSMANLI’DAN TÜRKİYE CUMHURİYET’İNE GEÇİŞ SÜRECİNDE MÜZİKTE ÖNEMLİ BİR KİLOMETRETAŞI: LEYLA SAZ 161 Dr. Öğr. Şerife GÜVENÇOĞLU KEMENÇEVİ FAHİRE FERSAN’IN YAŞAMI VE SANATI 173 Öğr. Gör. Hande TAŞÇEŞME ALİ EKBER ÇİÇEK’İN KAYNAK KİŞİ OLDUĞU KIRIK HAVALARA DAİR İNCELENME 181 Öğr. Gör. Berat Talat KARAKOÇ TRT TÜRK HALK MÜZİĞİ REPERTUARINDA ARİF SAĞ’IN KAYNAK KİŞİ OLDUĞU TÜRKÜLERE DAİR EZGİSEL BİR İNCELEME 195 Öğr. Gör. Berat Talat KARAKOÇ 20. YÜZYIL SANAT AKIMLARININ PİYANO MÜZİĞİNE ETKİLERİNİN KISA DEĞERLENDİRMESİ 209 Dr. Öğr. Üyesi Aslı Ceren YILDIRIM XX. YÜZYILDA ÇELLODA VİBRATONUN EVRİMİ VE GELİŞİMİ 219 Doç. Dr. Pınar TURAN 219 PROZODİK İNCELEMELERDE METODOLOJİ Dr. Elif Nun GÖKÇE, Dr. Serkan GÜNALÇİN 233 ÖNSÖZ Kitabımızın X. sayısında “Müzikte Dönemler III” başlığıyla birbirinden değerli akademisyenlerin müzik bilimine ilişkin değerlendirmeleri ve alana katkı sağlayacağını düşündüğümüz kıymetli çalışmaları yer almaktadır. Serimizin bu sayısında yazarlarımız ağırlıklı olarak Cumhuriyet Dönemi müzik çalışmalarına mercek tutmaktadırlar. Bilimin her alanında olduğu gibi müzik alanında da özgün eserler kaleme almak uzun soluklu ve disiplinli çalışma yapmayı gerektirmektedir. Bununla birlikte ilmi bir eser ortaya çıkarmak sadece yazara ve okuyucusuna değil aynı zamanda içinde yaşadığı toplumun kültür-bilgi hazinesine de katkı sağlamak anlamına gelmektedir. Bu amaç ve hissiyatla akademisyenlerin bilgi dağarcığından süzülen yazıları, başta alanın öğrencileri olmak üzere müziğe ilgisi olan tüm okuyucularına bilgi vermeyi hedeflemektedir. Bir konuda bilgi edinirken sadece bilgiyi depolamakla yetinmeyen, farklı ve karşıt görüşlerle konuyu tartışabilenler, her zaman yeni fikirlerin doğmasını sağlayanlardır. Yeni fikirlerin doğmasına vesile olacak nice kitaplarda buluşmak dileğiyle... Editörler Doç. Haluk YÜCEL Prof. Dr. Serda TÜRKEL OTER ADIYAMAN KÜLTÜRÜNDE HARFANE GELENEĞİ1 Mehmet Kaçar2, Prof. Dr. Timur Vural3 Giriş Adıyaman yöresindeki geleneksel müzikli toplantılara “Harfane” denilmektedir. Harfane ritüeli, Osmanlı dönemi Ahilik Teşkilatı üyelerince, esnafların kendi aralarında yapmış oldukları toplantılar halindeyken günümüze kadar farklılaşarak gelmiştir. Harfane toplantılarının bu isimle, ne zamandan beri anıldığı bilinmemektedir. Bunun sebeplerinden birinin yazılı kaynakların yetersiz olması olduğu düşünülmektedir. Bu toplantılar sadece erkekler arasında gerçekleşmektedir. Her toplumda yapılan kültürel etkinlikler, toplumun ruhunu kültürünü benliğini yansıtır. Harfane geceleri müzikli toplantı işlevine sahiptir. Adıyaman harfane gecelerinde de ağırlıklı olarak halk müziği ezgileri kendini göstermiştir. Bu toplantılar Adıyaman yöresinin kendine has özelliklerini barındırmaktadır. Her toplumda olduğu gibi Türk toplumunun birçok kesiminde de dayanışma, yardımlaşma, günlük sorunları dile getirme, siyaset konuşma adı altında toplantılar, günler düzenlenmektedir. Koşuşturmakla geçen bir haftanın yorgunluğunu atmak için, esnaftan arkadaş gruplarınca düzenlenen bu toplantı, genel olarak haftanın en müsait olan gününde veya tatil olan pazar günleri düzenlenmiştir. Harfane gecelerinde esnafların sıkıntılarına kendilerince çözüm bulma, onların dertlerine, ticari sorunlarına veya ailevi sorunlarına bir nebze kendi aralarında yardım toplayarak derman olabilmek amaçlanmıştır. Bu toplantıların sade ve yalın geçmemesi için esnaflar arasında saz veya söz icra edebilen kişiler, ortamı daha da güzelleştirmek için yapabildikleri kadar yeteneklerini göstermişlerdir. Bu yemek masraflarının ise toplantılara katılan esnafların kendi aralarında, herkesin elinde olan bir malzemesini getirmesiyle karşılanmıştır. 1 2 3 Bu çalışma 2021 yılında Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde hazırlanmış olan aynı isimli yüksek lisans tezine ait verilerin geliştirilmesi ile üretilmiştir. Müzikoloji Uzmanı, [email protected] Prof. Dr., Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Öğretim Üyesi, [email protected] 36 MÜZİK KÜLTÜRÜNE DAİR ÇEŞİTLİ GÖRÜŞLER X Adıyaman yöre kültüründe türkü yakmak ve türküleri kendi hançeresinde yorumlama geleneği, geçmişten günümüze kadar süregelen bir durumdur. Özellikle yöre sanatçılarının geleneksel sahneler olarak kullandıkları ve Şanlıurfa’da yapılagelen sıra gecelerine benzer “Harfane” toplantılarda yemek ve ikramlar ile birlikte yöre türküleri icra edilmektedir. Bu türküler topluca seslendirildiği için Adıyaman yöre insanı türkülerin birçoğunu bilir ve okur. Türkülerdeki sade ve içten anlatım yanında ses aralıklarının birbirine yakın ve çok geniş aralıklarda olmaması hafızada tutulması açısından kolaylık sağlamaktadır. Özellikle kullanılan yöre dili, anlaşılabilir ve duru bir yapıdadır(Karkın ve Doğan, 2016: 426). Yöresel müzik ve ritüel ilişkisinin ön plana çıkmış olduğu harfane geleneğinin bilimsel açıdan irdelenmesi büyük önem taşımaktadır. Bu bilimsel alt yapı müzik ve kültür özelinde şekillenmelidir. Nettl’e göre Etnomüzikolojik teoriyi özetlemek istersek “Kültür içinde bir Müzik çalışması” gibi basit bir şekilde ifade edilebilir (Stokes, 2007: 1). Kültür ve toplum aslında canlı bir organizmadır. Kendine has görevleri olan parçacıkları vardır. Toplum tarafından zaman içerisinde bu parçacıklara yüklenen anlamlar kültürü ortaya koymuştur. Aynı zamanda bu kapsamda müzik, kültürün ta kendisi halini almıştır demek yanlış olmayacaktır. Bilindiği gibi her insan topluluğunun bir müziği vardır. “Müzik evrenseldir fakat anlamı evrensel değildir. Müziğin anlamını kültürden alır ve değişik kültürler müziği farklı yorumlarlar”(Titon, 2009 :4). Bu araştırmada yöresel bir müzik kültür ritüeli olarak karşımıza çıkan harfane toplantıları incelenecektir. İlk olarak literatür tarama modeli ile bilgiler edinilmiştir. “Geleneksel araştırma modellerinde literatür taraması yol almak için sıklıkla kullanılan bir yoldur. Nicel ve nitel araştırmalarda karakteristik olarak izlenen bir model olmuştur” (Punch, 2014: 43). Bu araştırmanın verilerin daha nesnel bir şekilde toplanabilmesi için alan araştırması yapılmıştır. “Alan çalışması, araştırmacının ‘alan’ olarak tanımladığı yerde görerek, duyarak, gözlemleyerek, katılarak bilgi edinmesi ve böylece eylemlerin, sözel ifadelerin, kısaca topluluğu saran tüm olay ve olguların anlamlarına vakıf olma çabasıdır” (Karahasanoğlu, Yavuz, 2015: 59-60). Adıyaman ilinde bulunan ve harfane geleneği ile ilintili kişilerle yapılan görüşme uygulaması ile veriler elde edilmiştir. “İnsan yaşamında görüşmenin, önemli ve o kadar da eski bir yeri vardır. Görüşme, bireylerin, çeşitli konulardaki bilgi düşünce, tutum ve davranışları ile bunların olası nedenlerinin öğrenilmesinde en kestirme yol olarak kullanılagelmiştir. Birçok kimse, düşündüklerini açıklamada, sözlü anlatımı yazılı anlatıma yeğler. Bunun başlıca nedenleri arasında, yazı ile yanlış anlamların daha fazla olabileceği, ek açıklamalarda bulunma olasılığının sınırlı olması; verilen bilgilerin, belgelenmiş bir sorumluluğunun yüklenilmek istenmemesi ile görüşmenin, çoğun, daha rahat ve daha az zaman alması sayılabilir” (Karasar, 2012: 166). Alan araştırması sırasında uygulanan yarı yapılandırışmış görüşme tekniği ile elde edilen veriler araştırmanın bulgularını oluşturmuştur MÜZİK KÜLTÜRÜNE DAİR ÇEŞİTLİ GÖRÜŞLER X 37 Adıyaman İlinin Müzik Kültürü ve Harfane Adıyaman, birçok medeniyete ev sahipliği yapması nedeniyle çok zengin ve geçmişi eskilere dayanan müzik birikimine sahiptir. Arkeolojik kazı çalışmalarında eski medeniyetlere ait birçok müzik aletine rastlanmıştır. “Böylesi köklü medeniyetlerin kendilerine ait müzik özelliklerini binlerce yıllık süreçte bu yöreye aktarmış olmaları, yapılan alan araştırmalarında ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmalar neticesinde Adıyaman türkülerinde ve halk oyunlarında işlenen konuların toprağa bağlı yaşam koşullarını, insan ilişkilerindeki yapıyı ve halk inanışlarındaki ateş kültlerinin anlattığı görülmektedir.” (Karkın ve Doğan, 2004; 163). Adıyaman iline ait “Geleneksel müzik fasılları Harfane Gecelerinde, düğün öncesi Oturak Âlemlerinde, düğünden sonraki Güveği Sahresi denilen gecelerde yapılırdı. Müzik ustaları kışın evlerde, yazın bağ ve bahçelerde veya Hacı Ahmedin Düzü, Aynalı Kavak, Pirin, Abuzer Gaffar Çayı denilen mesire yerlerinde bir araya gelir yeme içme faslından sonra şarkı, türkü, gazel ve hoyratlarla kendileri coşar, dinleyenleri de coştururlardı” (Yağınlı, 2013: 20). Komşu illerde sıra gecesi adı ile bilinen harfane diğer ağızlarıyla harfana, herifhane ve arifane; sözlükte “Esnafça kendi masraflarını hissesine düşeni vermek suretiyle ortak yapılan eğlence”(Yağınlı, 2013: 211) demektir. Bir başka söylenişe göre de harfane etkinliği sadece erkeklere açık olduğu için, yörede erkek kelimesinin yerine herif kelimesi yaygın olarak kullanıldığı için herif ve hane kelimelerinin birleşmesiyle harfane sözcüğü türetilmiştir. Bilal Sürgeç, harfane gecelerini anlattığı yazısında, Adıyaman halkının bilgin kişi olarak kabul ettiği Kazım Yardımcı’nın şu sözlerini söylemiştir; “Harfhane geceleri Urfa’da sıra Geceleri, Elazığ’da Kürsü Başılarının Adıyaman’daki adıdır. Harfiyane doğru olan adıdır. Hak her şeyin kolayını söyler. Bundan dolayı Harfhane geceleri denmiştir.” (Sürgeç, 2013: 30-31). Turhan ve Akbıyık’a göre harfane geleneği Osmanlı Devleti’ndeki Ahilik Teşkilatı döneminde ortaya çıkmıştır” (Turhan ve Akbıyık, 2012: 12). Harfane geleneği Adıyaman kültüründe önemli bir yere sahiptir. Yöre geleneğinde var olan, zaman geçtikçe unutulmaya yüz tutmuş ve değişimlere uğramış birçok örf, adet ve geleneklerin ara ara yapılan harfane toplantıları sayesinde bir nebze de olsa unutulması engellenmiştir. Bu ve buna benzer toplantılar kültürel değerlerin unutulmaması ve geleceğe aktarılması açısından yöre kültürü için önemlidir. Yapılan harfane ritüellerinde Adıyaman yöresine ait halk ezgilerin söylenmesi, yöreye ait yiyeceklerin yenmesi, yöreye ait oyunların oynanması, eğlencelerin yapılması Adıyaman’ın kültürel değerlerine sahip çıktığını göstermektedir. “Halk kültüründe önemli bir yere sahip olan “Harfane” ve yurdun diğer yörelerindeki “Sıra Gezmeleri” 2010 yılında UNESCO tarafından somut olmayan kültürel miras kapsamında, dünyada korunması gereken kültürel miras olarak kabul edilmiştir. Bu kapsamda bakanlıkça çeşitli etkinlikler düzenlenmiş, belgesel film çekilmiştir.” (Turhan ve Akbıyık, 2012: 21). MÜZİK KÜLTÜRÜNE DAİR ÇEŞİTLİ GÖRÜŞLER X 38 BULGULAR VE YORUMLAR Harfane Toplantılarının Amaçları; Osmanlı Devleti’ndeki ahilik teşkilatından bu yana esnafların birlik olma, destek olma, eğlenme gibi istekleri ortaya çıkmıştır. Hafta boyunca çalışan esnaf, haftanın yorgunluğunu atmak için kendilerine bir uğraş, bir eğlence, bir sohbet ortamı kurmak, kendi aralarında birbirlerine ellerinden geldiğince yardım düzenlemek isterler ve bu amaç doğrultusunda her hafta bir esnafın evinde toplanırlardı. (KK1, KK2, KK7, KK8) Adıyaman’da görev yaptığı sırada Harfane gecesi düzenleyen Bilal Sürgeç katıldığı bu geceler için şu sözleri söylemiştir; “Bazıları bu geceyi kuru bir müzik gecesi sanıyor. Hayır asla. Harfhane gecesinde müzik de var, felsefe de var, kelam da var, bir adap ve bir saygı var. Bu gecede en büyük değer Kazım Yardımcı’ ya verilirdi. En başta o oturur. Açış konuşmasını o yapar müzisyenleri bir ara kendi hallerine bırakır sonra fikir içerikli bir konuşma yapardı. Dinleyiciler sıkılmazlar konuşmasına geçici bir ara koyup tekrar gazeller ve kasideler okunurdu”(Sürgeç, 2013: 28). Bu tespitler ışığında harfane geleneğinin, müzikli eğlence, iletişim, dayanışmanın yanı sıra yapılan edebi ve fikri konuşmalar ile kültürel aktarımı amaçladığı değerlendirilmektedir. Çalgılar; Adıyaman yöresinde kullanılan sazlar; Cümbüş, tambur, keman, kaval, bağlama, çeşitli ritim sazları, halay yöresinin karakteristik çalgıları davul-zurna, Adıyaman halk müziğinde önemli yer tutar. Elazığ, Diyarbakır, Şanlıurfa yöre müziklerinin icrasında da kullanılan “incesaz” diye tabir edilen çalgılar da Adıyaman yöre müziğinde geçmişten günümüze kadar kullanılmaktadır. Yörede bulunan çalgıların çeşitliliği bu müzik kültürüne zenginlik ve ahenk katmaktadır” (Turhan ve Akbıyık, 2012: 28). Harfane eğlencelerinde kullanılan müzik enstrümanları da aynılarıdır. Kaynak kişilere göre harfane toplantılarında kullanılan çalgıların “ilki bağlamadır. Daha sonra tambur(tambura)4, cümbüş, cura, keman, kaval, ud, vurmalı çalgılar gibi geceye renk katan çalgılar kullanılır” (KK1, … ,KK10). Bu müzik aletlerine ilave olarak, yöre halkı tarafından bilinen ve kaynak kişilerden alınan bilgilere göre, kasası cümbüşe benzeyen fakat sap- klavye kısmı bağlama perdelerine benzeyen bir çalgı daha çalınırdı. Bu çalgı yörede ‘sazbüş’ olarak bilinir ve çalınırdı (KK1, … , KK11). İcra Edilen Eserler; Harfane toplantılarında öncelikle yöreye ait uzun havalar, hoyratlar, gazeller; daha sonra ise Adıyaman yöresine ait türküler seslendirilirdi. Bunlardan bazıları; Bugün Ben Yari Gördüm (hoyrat), Gözlerin Ceylana Benzer (uzun hava), 4 Tambura: [dambır, dambıra, dambura,dambure, dıngır, dıngıra, tamdıra, tongur, tongura] Bağlama ailesinin veya bağlama tipli çalgılarının yaygın olanlarından, telli-tezeneli halk çalgısıdır. Türkçe yazılışı ve söylenişi “tambur” olmakla birlikte, Arapça “tanbur”dan geldiği sanılan bu çalgının, Türkler’in İslam kültürüyle tanışmasından sonra, Türkler ve Yakın Doğu’da İslam kültürünün etkisi altına giren halklar arasında yaygınlaştığı kabul edilir. (Duygulu, 2014, s. 413) MÜZİK KÜLTÜRÜNE DAİR ÇEŞİTLİ GÖRÜŞLER X 39 Adıyaman Divanı ( Bir Peri Gördüm), Havalar Ayaz Gelin Hanım, Gel Gülüm Gel Canım, Kaleden Kaleye Şahin Uçurdum, Eyvanına Vardım Eyvanı Çamur ( Türkmen Gelini), Dere Boyu Saz Olur, Gölbaşına Vardım Gülleri Çoktur, Bir Mektup Yazdırdım Durnalar Dizi Dizi, Ay Doğar Aşar Gider gibi parçalardır. Bununla birlikte çevre illerin yöresel parçaları ve ülkenin sevilen yöresel parçaları bu gecede seslendirilirdi. Daha çok Gaziantep, Diyarbakır, Malatya, Elazığ, Şanlıurfa yörelerinden etkilenilmiş baskın olarak o yörelerden eserler seslendirilmiştir. Bu gecede sadece türküler değil, katılımcıların isteğiyle ara ara ilahiler de seslendirilirdi. Gecenin ilerleyen saatlerinde ortamın eğlencesine uygun bir şekilde hareketli parçalar eşliğinde gece devam ederdi ( KK1, … , KK14). İcra Edilen Bazı Eserlere Ait Müzikal Özellikler; a. Bir Peri Gördüm Oturmuş Kuşe-i Meyhanede; • Yerinde (Dügâh perdesinde) Hüseyni beşlisine Hüseyni perdesinde Uşşak dörtlüsünün eklenmesiyle oluşmuştur. • Ses dizisinin beşinci derecesi olan Mi güçlü (durak) sesine sahiptir. • Alterasyon olarak Si bemol 2 ve Fa diyez değiştirici işaretine sahiptir. • La-tiz La ses aralığında, sekiz ses genişliğine sahiptir. • 4/4’lük ölçülerden oluşmuştur. • Bu türkü her dörtlük nota için 80 metronom değeri ile icra edilmektedir. b. Havalar ayaz gelin hanım (Kına havası) türküsü; • Dügah karar sesi üzerine bir hüseyni beşlisinin gelmesiyle oluşmuştur. • Ses dizisinin beşinci derecesi olan Mi güçlü (durak) sesine sahiptir. • Alterasyon olarak Si bemol iki değiştirici işaretine sahiptir. • La-Sol ses aralığında, yedi ses genişliğine sahiptir. • 4/4’lük ölçülerden oluşmuştur. • Bu türkü her dörtlük nota için 116 metronom değeri ile icra edilmektedir c. Gel gülüm gel canım (Vur davulcu) türküsü; • Dügah karar sesi üzerine bir uşşak dörtlüsünün gelmesiyle oluşmuştur. • Ses dizisinin dördüncü derecesi olan Re güçlü (durak) sesine sahiptir. • Alterasyon olarak Si bemol iki değiştirici işaretine sahiptir. • La-Re ses aralığında, beş ses genişliğine sahiptir. • 4/4’lük ölçülerden oluşmuştur. • Bu türkü her dörtlük nota için 100 metronom değeri ile icra edilmektedir. d. Kaleden Kaleye Şahin Uçurdum türküsü; • Dügah karar sesi üzerine bir uşşak dörtlüsünün gelmesiyle oluşmuştur. • Ses dizisinin dördüncü derecesi olan Re güçlü (durak) sesine sahiptir. MÜZİK KÜLTÜRÜNE DAİR ÇEŞİTLİ GÖRÜŞLER X 40 • Alterasyon olarak Si bemol iki değiştirici işaretine sahiptir. • La-sol ses aralığında, yedi ses genişliğine sahiptir. • 4/4’lük ölçülerden oluşmuştur. • Bu türkü her dörtlük nota için 100 metronom değeri ile icra edilmektedir. e. Eyvanına Vardım Eyvanı Çamur türküsü; • Dügah karar sesi üzerine bir hicaz dörtlüsünün gelmesiyle oluşmuştur. • Ses dizisinin dördüncü derecesi olan Re güçlü (durak) sesine sahiptir. • Alterasyon olarak Si bemol, Do diyez ve Fa diyez değiştirici işaretine sahiptir. • La-sol ses aralığında, yedi ses genişliğine sahiptir. • 4/4’lük ölçülerden oluşmuştur. • Bu türkü her dörtlük nota için 112 metronom değeri ile icra edilmektedir. f. Gölbaşına Vardım Gülleri Çoktur türküsü; • Dügah karar sesi üzerine bir uşşak dörtlüsünün gelmesiyle oluşmuştur. • Ses dizisinin dördüncü derecesi olan Re güçlü (durak) sesine sahiptir. • Alterasyon olarak Si bemol iki değiştirici işaretine sahiptir. • Fa#-Mi ses aralığında, yedi ses genişliğine sahiptir. • 4/4’lük ölçülerden oluşmuştur. • Bu türkü her dörtlük nota için 110 metronom değeri ile icra edilmektedir. g. Ay doğar aşar gider türküsü; • Dügah karar sesi üzerine bir uşşak dörtlüsünün gelmesiyle oluşmuştur. • Ses dizisinin dördüncü derecesi olan Re güçlü (durak) sesine sahiptir. • Alterasyon olarak Si bemol iki değiştirici işaretine sahiptir. • La-Sol ses aralığında, yedi ses genişliğine sahiptir. • 4/4’lük ölçülerden oluşmuştur. • Bu türkü her dörtlük nota için 70 metronom değeri ile icra edilmektedir h. Bir mektup yazdırdım türküsü; • Dügah karar sesi üzerine bir hüseyni beşlisinin gelmesiyle oluşmuştur. • Ses dizisinin beşinci derecesi olan Mi güçlü (durak) sesine sahiptir. • Alterasyon olarak Si bemol iki değiştirici işaretine sahiptir. • La-Sol ses aralığında, yedi ses genişliğine sahiptir. • 4/4’lük ölçülerden oluşmuştur. • Bu türkü her dörtlük nota için 70 metronom değeri ile icra edilmektedir. MÜZİK KÜLTÜRÜNE DAİR ÇEŞİTLİ GÖRÜŞLER X 41 ı. Dere boyu saz olur türküsü; • Dügah karar sesi üzerine bir uşşak dörtlüsünün gelmesiyle oluşmuştur. • Ses dizisinin dördüncü derecesi olan Re güçlü (durak) sesine sahiptir. • Alterasyon olarak Si bemol iki değiştirici işaretine sahiptir. • La-Re ses aralığında, dört ses genişliğine sahiptir. • 12/8’lik ölçülerden oluşmuştur. • Bu türkü her sekizlik nota için 80 metronom değeri ile icra edilmektedir i. Durnalar dizi dizi (Dilan) türküsü; • Dügah karar sesi üzerine bir uşşak dörtlüsünün gelmesiyle oluşmuştur. • Ses dizisinin dördüncü derecesi olan Re güçlü (durak) sesine sahiptir. • Alterasyon olarak Si bemol iki değiştirici işaretine sahiptir. • La-Re ses aralığında, dört ses genişliğine sahiptir. • 4/4’lük ölçülerden oluşmuştur. • Bu türkü her dörtlük nota için 112 metronom değeri ile icra edilmektedir İncelediğimiz on adet türkünün genel müzikal analizi şu şekildedir. Şarkı adı Güçlü sesi Karar sesi Ton/ makam durumu Ölçü Metronom sayısı değeri Ses aralığı Bir Peri Gördüm Oturmuş Kuşe-i Meyhanede Mi La Hüseyni 4/4 Andante 8’li Havalar Ayaz Gelin Hanım Mi La Hüseyni 4/4 Moderato 7’li Gel Gülüm Gel Canım (Vur davulcu) Re La Uşşak 4/4 Andante 5’li Kaleden Kaleye Şahin Uçurdum Re La Uşşak 4/4 Andante 7’li Eyvanına Vardım Eyvanı Çamur Re La Hicaz 4/4 Moderato 7’li Gölbaşına Vardım Gülleri Çoktur Re La Uşşak 2/4 Moderato 7’li Ay Doğar Aşar Gider Re La Uşşak 4/4 Adagio 7’li Bir Mektup Yazdırdım Mi La Hüseyni 4/4 Adagio 7’li Dere Boyu Saz Olur Re La Uşşak 12/8 Andante 4’lü Durnalar Dizi Dizi Re La Uşşak 4/4 Moderato 4’lü İncelenen türkülerin genel müzikal analizi değerlendirildiğinde; - Altı türkünün Türk müziğine ait Uşşak makamı dizisinde bestelendiği görülmektedir. - Üç türkünün Türk müziğine ait Hüseyni makamı dizisinde bestelendiği görülmektedir. - Bir türkünün ise Türk müziğine ait Hicaz makamı dizisinde bestelendiği görülmektedir. MÜZİK KÜLTÜRÜNE DAİR ÇEŞİTLİ GÖRÜŞLER X 42 - Tempo değerleri dikkate alındığında Andante, Moderato ve Adagio arasında değişkenlik gösteren tempo değerleri mevcuttur. - Eserlerde kullanılan ses aralıkları ise 4’lü ve 8’li ses aralığı arasında değişkenlik göstermektedir. - İncelenen eserler Türk Halk Müziği formunda en sık kullanılan makamlardan oluşmaktadır. Harfane Geleneğinde Yemek; Harfane öncelikle dayanışma yardımlaşma toplantısı olduğu için yenecek yemeğin malzemeleri gelen misafirler tarafından karşılanırdı. Herkes evinde olan bir malzemeyi getirir, misafir gidilen evin kadınları bu malzemelerle yemek hazırlar. Adıyaman’ın atıştırmalık yöresel yemeği olan Çiğköfte yapılır ikram edilir. “Yemek çeşidi olarak, sohbetin bir bölümünde Etli Küfde (çiğ köfte) ikram edilir, isteğe ve katılan kişilerin zevkine göre Kelle Yemeği yapılır yenirdi. Tatlı olarak; Kedeyif (kadayıf), Paklava (Baklava), Sedırazam Sucuğu, Tene Helvası, Topah Helvası, Şıllik ve atıştırmalık olarak Leblebi, Ceviz, Bastık (Pestil), Kesme, Kuru üzüm gibi tatlılardan her ev sahibi kendi imkanları ölçüsünde ikramda bulunur.” (KK1- …- KK14) Bu toplantılarda Adıyaman’a ait yöresel yemeklerin ve tatlıların yenmesi, o yörenin yemek kültürünün korunmasını ve devamlılığını sağlamıştır. Yeni neslin ile unutulmaya yüz tutmuş örf, adet, gelenek, göreneklerimiz, yapılan bu küçük çaplı toplantılarda bir nebze olsun kendini ayakta tutmaya çalışmaktadır. Harfane toplantılarında bir yandan yemek ikramı yapılırken bir yandan da hafif hafif müziğe devam edilir. Bir görev paylaşımı olduğu için yemeği yapanlar, dağıtanlar, müzik yapanlar ayrı kişilerdir. O gün için ağır yemek seçilmişse eğer topluca herkes aynı şeyle uğraşır, işin daha çabuk bitmesi sağlanırdı (KK1- … KK14). Yemek ikramının yapıldığı vakitlerde, müziğin devam etmesi ortamdaki kişilerin dikkatini dağıtabilir veya olumsuz bir durum yaratabilecektir. Bu yüzden yemek ikramı yapılırken veya yemek yenilirken müziğin yapılmaması tercih edilmiştir (KK1- … -K14). Harfane Geleneğinde Oyun; Adıyaman halkı, geçmişten gelen, birçok kişi tarafından bilinen bazı oyunların dışında çok fazla oyun kültürüne sahip değildir. Erkeklerin kendi aralarında toplandığı vakitlerde kalıplaşmış birkaç oyun oynanırdı. Günümüzde yapılan toplantılarda bu oyunlar artık oynanmamakta ve bu oyunların isimleri bile neredeyse hatırlanmamaktadır. Bu oyunları hatırlayanlar ve nasıl olduğunu bilenler ise halk içinde yaşça büyük kişilerdir (KK1, KK2, KK3, KK4, KK7, KK8, KK9). MÜZİK KÜLTÜRÜNE DAİR ÇEŞİTLİ GÖRÜŞLER X 43 Harfane oturmalarında “Muhabbet koyulaştıkça arada sesi güzel olan kişiler tarafından gazeller ve maniler söylenir, yanık türküler, uzun havalar ve şiirler okunur; ‘Yüzük Oyunu’ ve ‘Yoh Dememe’ oyunu gibi oyunlar oynanır, hikâye ve masallar anlatılır. Hikâye ve masal anlatımına ise ‘Heket Söleme’ denilir” (Yağınlı, 2013: 211). Söz konusu adı geçen oyunlardan ‘yüzük oyunu’ şu şekilde oynanır; Harfaneye iştirak eden kişi sayısınca boş kahve fincanı bir tabağın içine ters çevrilmiş ve içlerinden bir tanesinin içine yüzük konulmuş şekilde getirilir, sırayla herkes bir fincanı açar. Kimin fincanının altında yüzük bulunursa o kişiye o gecenin masraflarından karşılama cezası verilir. Birkaç defa tekrar eden bu oyunda iki kere arka arkaya bu yüzüğü bulan kişi gecenin en şanssızı olup ceza ile birlikte oyun dışı kalır. Ayrıca, daha oyunun başında ilk fincan kaldırıldığında hemen yüzüğü bulan kişi de gecenin en şanssızlarından olurdu ve bu duruma “güldeste” denilmesinin yanında bu kişiye iki kat ceza kesilirdi. ‘Yoh dememe’ oyunu ise şu şekilde oynanır; Harfane toplantısına katılan kişiler birbirlerine değişik ve karışık sorular sorarlar, bu sorulara karşılık olarak ‘evet’, ‘he’ gibi cevaplar verilebilir ama bunların yerine ‘yoh’ derse o kişiye gecenin masraflarından karşılama cezası kesilir (Yağınlı, 2013: 211). SONUÇLAR Tarih boyunca toplumlar örf, adet ve gelenekleriyle iç içe yaşamışlar ve bu yaşayışlarını kültürel farklılıkların getirdiği özelliklerle devam ettirmişlerdir. Her toplum kendisinden önceki toplumlarda veya nesillerinde var olan gelenekleri, görgüleri, kuralları birbirlerine aktararak varlıklarını sürdürmüşlerdir. Toplumların gelenek yapılarındaki sanatsal faaliyetler, eğlence faaliyetleri ve buna benzer birçok faaliyet, bu toplumların yaşamlarıyla ayrı düşünülemeyeceği gibi, geçmişten günümüze ve geleceğe toplumlar arasında bir köprü görevi görmektedir. Adıyaman tarihine bakıldığında, Adıyaman ili uzun bir tarihi geçmişe ve bu geçmişin biriktirdiği geniş bir kültüre sahiptir. Adıyaman’ın müzik kültürüne bakıldığında ise geçmişten günümüze süregelen bir geleneğin izleri görülmektedir ve bu müzik kültürü Adıyaman toplumunun yaşam şartlarına bağlı olarak toplumdan bağımsız olmaksızın kendini yaşatmaya devam etmektedir. “Günümüzde icra edilen pek çok müzik türünün belli müzik geleneklerine dayandığını daha ilk bakışta fark edebiliriz. Bu gelenekler müziğin öğretim, aktarım ve icrasının nasıl olacağını belirlemekle kalmaz müzikle dinleyici kitlesi arasındaki ilişkileri ve inşa edilen anlam dünyasını da şekillendirir. Müzik geleneklerine atıf yapmaksızın ve onlardan faydalanmaksızın müzikle ilişki kurmak hemen hemen imkansızdır” (Ayas, 2015: 209). 44 MÜZİK KÜLTÜRÜNE DAİR ÇEŞİTLİ GÖRÜŞLER X Ayas’ın da dediği gibi Adıyaman ilinin müzik geleneği de geçmişte ortaya çıkan belli bir müzik geleneğine dayanmaktadır. Bu müzik geleneği Adıyaman toplumu tarafından benimsenmiş ve geçmişten günümüze değişimlere uğramışsa da gelenekten kopmamıştır. Adıyaman halkı bu geleneği birbirlerinden devralarak sürdürmeye devam etmektedir. Adıyaman’da geçmişten günümüze kadar ulaşmış bir müzikli toplantı olan Harfane toplantıları, Adıyaman toplumu için önemli bir yere sahiptir. Adıyaman halkı örf, adet ve geleneklerini devam ettirebilme çabası içinde bu toplantıları geçmişten geldiği gibi geleceğe aktarmaya çalışmaktadır. Düzenlenen bu toplantılarda bestelenip seslendirilen türküler, ağıtlar, gazeller halkın acılarını, özlemlerini, sevinçlerini yansıtmaktadır. Yöreye ait türkülerin bu toplantılarda söylenmesi yoluyla yeni nesillere de gelenek aktarımı sağlanabilecektir. Bir yandan halk bu toplantılarda yöreye ait beste çalışmaları da yaparak Adıyaman’ın müzik kültürüne katkı sağlamaya çalışmaktadır. (KK1KK2-KK3-KK4) Yardımseverliğiyle de bilinen Anadolu insanı bu toplantılarda da kendini belli etmektedir. Günümüzde Harfane toplantıları daha çok eğlence amaçlı yapılsa da, bu toplantıların gelenekte var olmasındaki ilk amaç esnaflar arasında yardımlaşma çabasıdır. Bu çaba doğrultusunda halk arasındaki sosyal bağlar daha da kuvvetlenmiş ve bu davranışlar Harfane toplantıları sayesinde yeni nesillere örnek teşkil etmiştir. MÜZİK KÜLTÜRÜNE DAİR ÇEŞİTLİ GÖRÜŞLER X KAYNAKÇA 45 Ayas, G. (2015). Müzik Sosyolojisi. İstanbul: Doğu Kitapevi-127, Sosyologca Kitaplar Dizisi -57 Duygulu, M. (2014). Türk Halk Müziği Sözlüğü. Ankara. Pan Yayıncılık Karahasanoğlu, S.- Yavuz, E. D. (2015). Müzikte Araştırma Yöntemleri(1.Baskı). İstanbul: GTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Yayınları: 7. Karasar, N. (2012). Bilimsel Araştırma Yöntemi(23.Baskı). Ankara: Nobel Akademik Yayıncılık Karkın, M. ve Doğan M. S. (2016) Adıyaman Yöresi Türkülerinin Müzikal Analizleri Üzerine Bir Araştırma, Adıyaman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Yıl 8, Sayı 22 Punch, K. F. (2014) Sosyal Araştırmalara Girişi. Ankara: Siyasal Kitabevi. Stokes, M. (2007) Ethnomusicology, IV: Contemporary theoretical issues, Oxfort Uni Press. Sürgeç, B, (2006). Adıyaman’da Bir On Yıl. Ankara. Anahtar Yayınları Sürgeç, B, (2013). Üçüncü Bin Yılın Başında Adıyaman’da Bir Filozof Kazım Yardımcı. Ankara. Anahtar Yayınları Titon, J. T. (2009) “The Music Culture as a World of Music”, Worlds Music An Introduction to the music of the world’s peoples Shorter Versions, Thirth Edition, Schirmer Cengage Learning, USA Turhan, S. – Akbıyık, A. (2012). Adıyaman Türküleri Ve Oyun Havaları. Ankara. Adıyaman Belediyesi Kültür Yayını Yağınlı, A.A. (2013). Adıyaman Merkez Ağzı Ve Kültürü. Adıyaman: Adıyaman Belediyesi Kültür Yayını