Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
''ÂLİM'', Kayseri Ansiklopedisi, Kayseri Büyükşehir Belediyesi, C.1, s.115, 2015.
…
6 pages
1 file
UBAK 3. ULUSLARARASI BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR KONGRESİ, 2018
ÖZET: Kırım Tatar kültür ve medeniyeti üzerine çalışırken gazete ve dergiler göz ardı edilmemesi gereken unsurlar olarak karşımıza çıkarlar. Bu alanda özellikle İsmail Gaspıralı ve Onun Rusya'daki Türklerin hatta zaman içinde Rusya sınırları dışında yaşayan Türklerin de yayın hayatına kazandırdığı Tercüman gazetesi ayrı bir öneme sahiptir. Tercüman okuyucuya sadece gündemi takip etmesini sağlayan haberler sunmakla kalmamıştır. Türk ve İslam kimliği ve bilincinin korunması esasında dil, eğitim, kültür, kadınların sosyal hayata kazandırılması odaklı batılılaşma fikirleri de Tercüman vasıtasıyla yaygın hale gelmiştir. Bu amaç doğrultusunda Tercüman'a ek olarak ve Rusya'daki Türklerin yayın hayatında ilk kadın dergisi Âlem-i Nisvân (Hanımlar Dünyası) ve yine ilk çocuk dergisi olan Âlem-i Sıbyân (Çocuklar Dünyası)'ın çıkarıldığını görmekteyiz.
Kitaplarınızda okuduğum kadarıyla siz evrime inanıyor ve dinle bağdaştırıyorsunuz? Evet. Tekâmül (Evrim) görüşü, türlerin yaratılması inancına aykırı değildir. Bugün evrim artık nazariye olmaktan çıkmıştır. Dinî kitaplara aykırı da değildir, bilimsel bir meseledir. Ben 200’e yakın fennî ve dinî delil gösterebilirim. Bilakis böylece Allah sisteminin ekonomik işleyişini, sanatını ve gücünü gösterir. Kâinat mana üretmek için yaratılmış; bu da ancak evrim fiiliyle mümkündür. Evrim hiçbir şeyin birden bire olmaması demektir. Hayatın en büyük karakteri yavaş yavaş olmasıdır. Yaratılıştaki evrime dikkat edersek, bunun bir plan ve program olduğunu anlarız. Mesela, benim avucumda bir yumurta, kırk sene kalsa civciv olamaz. Fakat Allah’ın bir avucu olan ekolojik ortamda saniyede kırk milyon civciv çıkıyor. Hocalar ikisini birbirine karıştırmamalı. Ancak ispatlanmış olsaydı teori denmezdi. Hala ispatlanmamış bir kuram bu. Aksi halde hala tartışılmazdı. Üstelik evrim lehine getirilen deliller kadar aleyhine de hala pek çok delil var. Sadece teorik olarak, salt aklen veya mantıken mümkün görünüyor? Olgularla doğrulanmış değil? Bu teoriyi şimdiki haliyle kabul etmek bilimsel bir yaklaşım değil, olsa olsa bir inançtır. Bence Evrim “iki kere ikinin dört etmesi” gibi kesindir. Bir şeyin var olabilmesi için evrim sürecinden geçmesi lazım. Evrim sürecinden geçmeyen hiçbir maddi varlık yoktur. Bir de varlık Diyalektik sürece muhtaçtır. Gelişme ve evrim zıtların birlikte deviniminden ortaya çıkar. Sistemin kuralıdır bu. Bugün yerinde sayan hiçbir hücre, hiçbir atom, hiçbir varlık yok. Evrime göre her şey sürekli yenilenir. Mesela, atomun planı, projesi ilm-i ilahiden, enerjisi kudret-i ilahiden gelir. Kudret zaten enerji demek.. Sürekli hareket ve gelişme içinde olması da, ilâhi iradeden geliyor. Dinin de temeli irade sıfatıdır ki, insan ancak din ile gerçek âdem olmuştur, evrimini tamamlamıştır. Demek ki, âdemiyet bu gelişme ve kalkınma sürecinin tümü demektir. Her şey sürekli yenilenme ve gelişme halindeyken ve her şey sürekli başka bir şeye dönüşmekteyken, canlılar için de bu geçerlidir. Her şey giderek mükemmele doğru gidiyor. Karşı çıkanlar dini duygularını koruma psikozu içindedirler. Veya hastadırlar veya siyasi amaçları elvermiyor. Bugün İslam Âleminde bir problem var. Bir yanda Kur’anın açıklanması gereken iki binin üzerinde müteşâbih ayeti var; öte yanda bilime dayanarak bunlara yorum getirilmiyor. Böyle olunca hurafeler kendilerine yer buluyorlar. İslam Âlemi evrimleşmekten geri kalıyor. Evet, İslam Âlemi, bilimi İslam’ın ilk yüzyıllarındaki gibi yakalarsa, uyanışa geçer. Demek din ve bilim temeli üzerine bir edebiyat basamağı kurmak lazım ki, gerçek âdem olalım. Anarşizmden, manevi yamyamlıktan kurtulalım.
Düşünen Şehir, 2020
Bu yazı, ortaçağ şehir surlarına siyasi tarih yazını içinde "güç/iktidar" söylemi üzerinden yapılan yaklaşımları eleştirirken, surların kozmolojik anlam içeriğine Selçuklu Dönemi üzerinden eğilir.
Adalete erişim, özellikle 1960lardan sonra, hukuku toplumsal gerçeklik ile bir arada düşünen ve hukukun gerçek hayattaki izdüşümlerinin peşine düşen hukuki gerçekçilik akımının 1 bir uzantısı olarak ortaya çıkan bir akımdır. 2 1960'ların toplumsal ve siyasal çalkantıların yoğun olarak yaşandığı bir dönem olması itibarıyla, uyuşmazlıkların da arttığı ve çeşitlendiği, bu anlamda da hukukun daha fazla alana müdahale etmeye başladığı öne sürülmüştür. Hem mahkemelere götürülen uyuşmazlıkların artması hem de hukuktan derman beklenilen durumların çeşitlenmesi sonucunda yargı mekanizmaları üzerinde oluşan baskı kaçınılmaz olarak işleyişte aksaklıkları ve süreçten ve sonuçtan memnuniyetsizlikleri de beraberinde getirmeye başlar. Adalete erişim akımı, bu tatminsizliklerin yanı sıra, hukukun işleyişinin "sistemin girdileri" üzerinden değil, aynı zamanda "sistemin çıktıları" üzerinden de değerlendirilmesi gerekliliği üzerinde durmaktadır. Burada sistemin girdileri, "soyut bir şekilde ilan edilen" haklar ve yetkiler iken, sistemin çıktıları ise hak sahiplerinin bu haklardan etkin şekilde yararlanmasını ifade etmektedir. 3 Bu bağlamda, en azından kâğıt üzerinde eşit dağıtılan hakların, herkes tarafından eşit etkinlikte kullanılamıyor olmasının sebebinin, salt hukuk sisteminin yetersizlikleri olmadığı, sosyal devletin de, özelikle de toplumda dezavantajlı konumda olan gruplara karşı yükümlülüklerini yerine getirmekteki başarısızlığından ötürü, bu kesimlerin adalete erişimde yaşadıkları eşitsizlik hallerinden sorumlu olduğu öne sürülmüştür.
Kınalızade Ali Efendi'nin, Devlet, Aile ve Birey Ahlakı üzerine eseri hakkında özet ve değerlendirme
International Journal of Environmental Research and Public Health
College Literature, 2009
Kipus: Revista Andina de Letras y Estudios Culturales, 2024
Journal of Communication Disorders, 2012
Cochrane Database of Systematic Reviews. Cochrane Library, 2017
Pensamiento y Cultura, 2012
APPARECIDO JUNIOR, J. A.. Consensualidade administrativa e a eficiente gestão democrática das cidades. In: Marcelo Manhães de Almeida; Wilson Levy. (Org.). Temas Fundamentais de Direito Imobiliário e Urbanístico. 1ed.São Paulo: Quartier Latin , p. 71-90, 2017
Revista Científica General José María Córdova, 2013
Experimental Brain Research, 1993
International Journal of Bilingual Education and Bilingualism, 2017
Jurnal Cendikia Muda, 2021
Construction and Building Materials, 2016
The Journal of Neuroscience, 2000
Anticancer research, 2013
2013
Journal of Applied Polymer Science, 2004