Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2018, Çocuk Üzerine Araştırmalar (KİTABI İÇİNDE)
…
23 pages
1 file
Düşünen Şehir Dergisi, 2024
M odern kent kadim şehir karşılaştırması farklı alanlarda işin uzmanları tarafından tartışılan bir kavram olarak güncelliğini koruyor. Şehir; bir mekân olarak insanoğlunun dünyadaki tarihinin dünü, bugünü ve belki yarını olacak. Zira şehrin gelecekte neye dönüşeceği bir muamma. Dünün kadim şehirleri, bugünün modern kentleri, yarının megalopolisleri ya da nekropolisleri mi olacak yoksa insanoğlu üreteceği yerleşim alanlarıyla yeni bir tarih mi yazacak? Bunu bize zaman gösterecek ancak gerçek ve değişmeyecek olan ise insanın dünya hayatında huzur ve güvenliğini
2019
Kent, gelisen ve degisen dinamik bir yasam mekânidir. Insandan etkilendigi kadar insani etkiler de. Tarih icerisinde farkli bicimlere burunen, farkli yonleriyle dikkat ceken kentler, gunumuzde en buyuk kirilma noktalarindan birini yasamaktadir. Yarattigi yeni yasam tarzina uyum saglayabilmeleri icin, yasam alani sundugu insanlarin davranislarini etkileyen, onlari kentlilestirerek degistiren yerlerdir. Kentlilesme sosyal bir olgu olarak insanlari kentin sundugu davranislari ozumsemeye, kent hayatinin getirdiklerini kabul etmeye itmistir. Kentler, kisilikte bolunmelere, farkli sosyal gruplara katilim sonucu kazanilan farkli rollere, guvensizlik duygusuna, karmasaya ve hiza, para ekonomisinin niteliksizlestirdigi ve degersizlestirdigi yasama, dogaldan, yabandan kopmaya neden olmus ve sokaklarini sizoid karakterlerle doldurmaya baslamistir. Toplumdan, toplumsal birlikten kacan, diger insanlarla iletisim kurmaktan cekinen ve cogu zaman bunu istese de imkân bulamayan kentli insanlar bir n...
İnönü Üniversitesi Sanat ve Tasarım Dergisi, 2017
Today, the concept of art is as diverse as ever, and exhibits different expressions through different interpretations. It is possible to encounter new methods in every area from painting to literature, from architecture to opera. Thanks to its rhetoric ability, kitsch products move beyond the art field and sprawl on cities through space usage, advertising panels, urban furniture, sculptures and other plastic objects through the urban landscape. This situation, which can lead to the loss of the identity, structure and spirit of the city, usually arises from the erroneous preferences of the city administration on the city scale. In this study, the definition of kitsch, its impact on the design and use of public spaces in the city are discussed. The contradictions created by the designs or altered uses were assessed on the level of satisfaction of the public and on the suitability of the landscape architecture to the occupational discipline. These evaluations were carried out through various applications in Ankara.
1996
Kentler sadece insanların kollektif bir biçimde anlamlar üretme ve dünyadaki yerlerini tanımlama süreçleriyle ilgilendikleri yerler oldukları takdirde vardırlar.
A Holistic Framework fro Urban Identity), …, 2011
Günümüzde endüstrileşme, küreselleşme ve teknolojik gelişmelerle birlikte köklü değişimler yaşayan dünya kentlerinin gitgide birbirine benzer hale gelmesiyle yaşanan kentsel kimlik sorunu, duyarlı siyasi liderlerin, profesyonellerin ve kentsel tasarımcıların başlıca endişelerinden birini oluşturmaktadır. Bu bağlamda, kentsel kimliğe ulaşmanın yollarının belirlenebilmesi için estetik bir yüzeyselliğe indirgenmeden, kavramın ayrıntılı bir analizinin yapılması gerekmektedir. Bu nedenle, bu çalışmada, bütüncül bir bakış açısının öneminin bilincinde ve yazarın dünyanın farklı ülkelerinden kentlerde yaptığı gözlem ve incelemelere dayalı olarak, güçlü kimliğe sahip ayrımsanabilir yerlerin yaratılması ya da desteklenebilmesini kolaylaştıran ögelere yoğunlaşılmakta ve bir yer ile bütünleşmenin, fiziksel çevre ögeleri kadar sosyal çevrenin karakteristiklerine bağlı olduğu savlanmaktadır. Bu çevresel bütün kapsamında, yoğunluk, cadde/sokak ve meydanları içeren kamusal alan, kentsel işlevlerin örüntüsü, bina ve kamusal alan ilişkileri, semtler ve anıtlar, kentsel kimlik analizinin ögeleri olarak tartışılmakta ve "kentsel yaşam"a odaklanmanın gereğine dikkat çekilmektedir.
Türkiye’de Göçmen Kapsayıcılığı Sorundan Fırsata Dönüşüm Önerileri, 2019
Kentler, yabancıyla karşılaşmanın ve farklı olana tahammülün sergilendiği ve farklı sosyal sınıflardan oluşan bir yapıyı temsil etmektedir. Elbette ki, kent mekânları, yabancıya tahammülün azaldığı, yabancının sürekli endişe kaynağı olarak görüldüğü ve nihai olarak da çatışma ortamlarının oluştuğu bir alan olmamalıdır. Göçmenlerin yerel halkla karşılaşma mekânlarının uyum amaçlı ele alınması gereği, bu çalışmanın temel motivasyonudur. Çalışma yöntemi; gruplar arası tehdit ve gruplar arası temas teorilerine yönelik yapılmış çalışmaların irdelenmesi ve bu perspektiften karşılaşma mekânlarına yönelik önerilerin sıralanması şeklindedir. Mekânda var olan farklı grupların birbirlerini algılaması ve bu algıların çatışmaya dönmeden, grupların birbirlerine temas edecekleri fırsatlar yaratılarak, toplumsal uyumun yakalanması önemli, ancak bir o kadar da zorlu bir süreçtir. Çok boyutlu, çok aktörlü ve katılımcı uyum politikalarının uygulanması; farklı grupların eşit düzeyde, uzun süreli ve çoklu temas kurulabileceği fiziki ve sosyal alanların oluşmasıyla mümkündür. Suriyeli sığınmacılar meselesinin kentlerde, karşılaşma ve uyum açısından ele alınması, çocuk mekânları öncelikli olarak yapılabilir. Çünkü çocuklar toplumun üçte birini ve sığınmacı nüfusun yarısını oluşturmaktadır. Sokak düzeyinden başlayarak, çocuk oyun alanları, eğitim mekânları, meydanlar ve ticari akslar, toplumsal uyum odaklı tasarım için ele alınabilir.
Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2015
Hızla küreselleşen dünyada, ulusal kalıtın tespiti ve kültürel değerlerin sürekliliğinin sağlanması için koruma değil, yayma politikaları uygulanmalıdır. Kültür ürünlerinin sürekliliği, ancak yerelden ulusala, ulusaldan küresele kazandırılarak sağlanabilir. Bu açıdan kentlerin imgeleri belirlenmeli ve var olan tarihî, coğrafî ve kültürel birikimleri tespit edilerek değerlendirilmelidir. Amasya ve Kütahya gibi "Şehzadeler şehri" olarak anılan kentlerden Manisa, tarihî olduğu kadar coğrafî ve kültürel yapısı bakımından da büyük bir zenginliğe sahiptir. Manisa; tarihî mekânları, coğrafî özellikleri, yetiştirdiği şahsiyetler, meşhur yemek ve yiyecekleri, yaşam biçimleri ve gelenek ve görenekleri ile kent kültürü oluşmuş ve imgelere sahip kentlerdendir. Dünya üzerinde parayı ilk olarak kullanan Lidyalıların başkenti Sardes, Philadelphia ve Aigai antik kentleri gibi tarihî bir mirasa ev sahipliği
lnternational Journal of Geography and Geography Education
Kent algısı kent gerçekliğinin farklı toplum kesimleri üzerindeki göreli bir yansımasıdır. Bu algı kentin statüsü açısından önem taşımakta ve ayrıca yaşam kalitesinin biçimlenmesinde de etkili olmaktadır. Kentte yaşayan nitelikli bir kesim olan üniversite öğrencilerinin bu yöndeki algıları incelenmeye değer bir konudur. Bu çalışma söz konusu sebeplere dayanarak Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi öğrencilerinin kent algısını yaşam kalitesi bakımından ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bu kapsamda kentin gelişimine ve kentsel yaşamda memnuniyetin yaygınlaşmasına dair göstergelerin de ortaya konulması hedeflenmektedir. Bu çalışmada nicel yöntem ve buna uygun olarak anket tekniği kullanılmıştır. Çalışmamızın kapsam ve içeriğini basit tesadüfi örneklem tekniğiyle seçtiğimiz, Üniversite'nin merkez kampüsündeki 476 öğrenciden oluşan örneklem üzerinden elde ettiğimiz anket verileri oluşturmaktadır. Ayrıca katılımcı gözlem ve sohbet tarzı görüşmelerle de çalışma desteklenmiştir. Çalışmanın bulgularına göre, kente dair algılarını incelediğimiz üniversite öğrencileri kenti doğal-coğrafi bir mekân olarak olumlu bulurken, fiziki alt ve üstyapı konusunda olumsuz ve çekinceli tutum takınmaktadırlar. Kentin kendilerine sunduğu hizmet ve imkânları da sınırlı ve yetersiz görmektedirler. Gerek üniversitedeki gerekse kentteki eğitim, kültür ve sanatla ilgili aktiviteler konusunda benzer bir tutum sergilemektedirler. Buna karşın öğrencilerin, kentin kendilerine sağladığını düşündükleri özgür ortamdan önemli ölçüde memnuniyet duydukları görülmektedir. Sonuç olarak, öğrenciler mezun olduktan sonra Tekirdağ'ı yaşayabilecekleri ve ileride mesleklerini yapabilecekleri bir kent olarak görme noktasında kararsız kalmaktadırlar.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Zenodo (CERN European Organization for Nuclear Research), 2021
La Razón (Spain), 2022
Asia Pacific Journal of Management, 2024
Enciclopedia reprezentanților scrisului istoric românesc, 2022
Theoretical Issues in Ergonomics Science
The Oxford Handbook of the Jewish Diaspora, 2021
Organization Studies, 2024
FrancoAngeli srl eBooks, 2023
Enriching Teaching and Learning Environments With Contemporary Technologies, 2020
Veterinary Research, 2014
Breast Cancer Research and Treatment, 2011
Revista Brasileira De Orientacao Profissional, 2013
Food and Feed Research, 2014
Carolina Digital Repository (University of North Carolina at Chapel Hill), 2001
Seminar Nasional Teknik dan Manajemen Industri, 2021
The Annals of Family Medicine, 2011