Harranu, Carhai gibi isimler ile anılan Harran, Müslümanlar tarafından fethedildikten sonra el-Cezîre bölgesinin bir parçası olan Diyâr-ı Mudar'ın merkezi oldu. Geçmişte müteaddit medeniyetlere ev sahipliği yapan Harran, Bizans-Sasani çekişmeleri esnasında birçok Arap kabilesinin göçüne sahne oldu. Özellikle Arap Yarımadası'ndan Bizans ve Sasani topraklarına yönelik yapılan saldırıları önlemek için sınır bölgelerinde kurulan devletlerin Arap asıllı olması bu göç hareketliliğini daha da artırdı. Hz. Ömer döneminde Iyad b. Ganm tarafından 19 yılında sulh ile fethedilen Harran bu dönemlerde Şam'dan gönderilen valiler tarafından yönetildi. Özellikle Emeviler ile birlikte Harran ve çevresine Arap Kays kabilesinin kesif göç hareketleri artış gösterdi. Söz konusu bu gelişmelerin bir sonucu olarak da Emevilerin son halifesi II. Mervan döneminde Harran 127-132 (744-750) yılları arasında Emevilere başkentlik yaptı. Emevilerin 132 (750) yılında yıkılmalarından sonra Abbasîlerin hâkimiyeti altına giren el-Cezîre bölgesi özellikle Emevi taraftarlarının ve Haricîlerin yoğun bir şekilde faaliyet yürüttüğü bölgelerden biri oldu. Emevi taraftarlarının yoğun olarak meskûn oldukları Harran da bu özelliğinden dolayı Abbasi yönetimine karşı isyan eden gruplar için önemli bir merkez vazifesi görmekteydi. Durum bu minval üzere iken Harran Suriye ve el-Cezîre bölgesine doğru yayılmacı bir politika izleyen Türk asıllı komutan Ahmed b. Tolun tarafından fethedildi. Ahmed b. Tolun ve Abbâsîler arasında yaşanan çekişmelerin sebep olduğu kaostan dolayı Suriye ve el-Cezîre bölgesinde oluşan otorite boşluğundan istifade eden Hamdânî Emîri Seyfüddevle 325 (937) yılında Harran'ı ele geçirmeyi başardı. Hamdânîlerin Harran hâkimiyeti 381 (991) yılında Haleb Hamdânî Emîri Sa'duddevle'nin vefatına kadar sürdü. Bu tarihten sonra Harran daha önce Hamdânîlerin tayin ettiği Vessâb b. Sâbık en-Numeyrî adlı valinin kontrolü altına girdiğinden Harran'da Numeyrîler adında yeni bir emirlik kurulmuş oldu. Abstract Harran, called as Harranu and Carhai, was the center of Diyar-ı Mudar, a part of al-Djazirah region after being conquered by Muslims. In the past, Harran was home to various civilizations, and during the Byzantine-Sassanid conflicts, became the scene of migration of many Arab tribes. The fact that the Arab states were established in the border regions to prevent attacks on the Byzantine and Sassanid territories, especially from the Arabian Peninsula, furthered this immigration mobility. During the time of Hz. Omer, Harran conquered by Iyad b. Ganm in 19 (640) in a peaceful way, was governed by the governors who were sent from Damascus during these periods. Especially with the Umayyads, the movements of the Arab Kaysid tribe's intensive emigration to Harran and its surroundings increased. As a result of these developments, during of II Marwan the last caliph of the Umayyads, Harran was the capital of Umayyad's between the years 127-132 (744-750). The al-Djazirah region, which fell under the domination of the Abbasids after the collapse of the Umayyads in 132 (750) years, was one of the regions where the Umayyad supporters and the Kharijites acted intensively. Because of this feature, Harran, Umayyad supporters of which were heavily occupied, saw an important central position for the rebellious groups against the Abbasid rule. Harran was conquered by Ahmed b. Tolun, who is one of the Turkish-born commanders and followed the expansionist policy towards Syria and al-Djazirah region. The Emir of Hamdanids Sayf al-dawla who benefited from the space of authority formed in Syria and al-Djazirah region because of the rage caused by the rivalry between Tolunids and Abbasids, succeeded to capture Harran in 325 (937). The Hamdanids' Harran domination continued in the year 381 (991) until the death of Sa'udddevle the emir of Aleppo Hamdanids. After this date, new emirate was established in Harran in the name of Numayrids, since it was under the control of Vessab b. Sabık al-Numayri, who was the governor of the city and had previously been appointed by the Hamdanids,