bu aralar çok gerginim her duyduğum olay beni daha da geriyor niyeyse kahramanlarda hep erkek..son zamanlarda biri magazinsel biri de oldukça ciddi iki haberle karşılaştım..
ilk paylaşacağım magazinsel olanı;türkiye'de magazinin şöyle bir misyonu var.. toplumun içindeki bireylerin gerçek düşüncelerini bize iletebiliyor..özetle: demet akalın denilen bence kafası birazcık az çalışan arkadaş ibrahim tatlıses'in uçağını kiralamış.. ve "leş gibiydi" demiş.. i.tatlıses denilen doğal yaşam elemanı da "demet benim nasıl iyi bir "binici" olduğumu bilir" demiş?
olayın özü de şöyleymiş d.akalın istanbul'a ilk geldiği dönem bu dağ insanıyla beraber olmuş,muhtemelen ünlü olmak için kullanmış,sonra da nasılsa artık dost olarak devam etmişler hayatlarına bugüne gelmişler.. burada tartıştığm bu kadının namusu değil,bizden ahlaklı olabilir,dünyanın en ahlaksız kadını da olabilir.. burada anlatmaya çalıştığım i.tatlıses'e benzer erkeklerin ne kadar da sığ seviyede yaşadıkları..
i. tatlıses denilen doğal yaşam insanının yaptığını,yapabilecek bir kadın tanımıyorum. yani kendisine kırıcı sözler söyleyen bir erkeğe "vakti zamanında benimle yatarken böyle demiyordun yavrum" demez hiçbir kadın.. hayır hayır toplumsal baskı yüzünden değil sadece bu kadar beyinsiz olmadığı için demez.. çünkü lan yatıp kalkmamızın ne alakası var bu konuyla diye düşünür.. erkeler (bu dağ insanı türünde olanlar) bir kadınla birlikte olmayı ona zarar vermek,binmek,kullanmak,onu küçük düşürebilecek ayrıntılara sahip olmak olarak düşünürler.. köşeye sıkışınca tek meziyetleri becerileri işe yarayan tek uzuvlarını ortaya koyar .."bakııııın benimmmmmmm cinsel organım var,şu kadını da bindimmm,helal olsun değil mi bana,tam erkeğim haaaa".. derler..eee sonra? ne oldu yani "bindin" sonuç ? hem binmek ne demek?
cinsellliği,kadın erkek ilişkilerini en ufak bir tartışmada ortaya dökmek zekamla ezemediğimi belaltından vururum mantığıdır..zaten elde edemediği kadına o..pu der bu tip erkekler ama ilginçtir hemen elde ettiklerinde de o..pu derler.. bir erkek bir kadınla tartışıyorsa o kadına ilk hakaret kötü kadın olduğudur,çünkü bir kadının kötü kadın olması böyle onursuz bir adamın iki dudağındaki "bindim" lafındadır.. insan hiç düşünmez mi? benim de kız evladım var,yarın bir gün kocasından boşansa kocası da eski karısı için "çok bindim ona " dese? ne olur,bu nasıl bir pislik düzeyidir?
ama yok erkekleri böyle yetiştiren hep bir grup beyinsiz anneler var.. yazın teyzemi ziyarete gitmiştim oraya gelen bir kadın çocuğunu severken " kızlara nasıl k.yacaksın oğluşum diye soruyor oğluna, el kadar bebe de öğretilen el haraketiyle cevap veriyor! işte böyle k.yacağım diyor, anne de gülmekten ölüyordu.. bir kadın,erkek çocuğunu neden böyle yetiştirir sizce? donmuş kalmış,o sinirle herkesin içinde kadını yerin dibine sokmuştum,teyzem de çok sinirlenmiş hemen ortamı terketmiştik.. böyle anneler oldukça bu adamlar da olacaktır..
ikinci konuda : bir yasa tasarısı önerisi..
öneriye göre evlilik yaşı 14'e düşürülecek.. eğer 14 yaşında bir kıza tecavüz edilirse bu kamu davası olmayıp,isteğe bağlı dava olacak.. ve yine 14 yaşında kıza tecavüz eden adam evleneceğim derse suçlu sayılmayacak!!!! yani kendisine tecavüz edilen kızımız artık olarak evlilik işkencesine maruz kalıyor.. o zaman herkes hoşlandığı gözüne kestirdiği elde edemediği kapatması yapacağı ergen kıza tecavüz etsin! tecavüz eden evlilikle ödüllendiriliyor adeta..kabus gibi..bana tecavüzcüsüyle evlenmek isteyen bir kadın gösterin? bu nasıl bir psikolojik yıkımdır..
14 yaşında bir kızın bir erkekle isteyerek veya istemeyerek beraber olduğunu hangi değerlendirme yöntemi değerlendirebilir? bu yaşlarda ilişki isteyerek bile olsa çoğu kez tecavüz kabul edilmelidir,zira akıl henüz istenilen,mantıklı kararlar alabilecek seviyeye gelmemiştir..
ayrıca; eşine tecavüz eden erkeğe uygulanan hapis süresi 7 yıldan bir yıla inecek.. bu tasarıyla tecavüze uğramış 14 yaşındaki birey anne-babası eğer şikayette bulunmazsa kendisi bireysel olarak henüz değerlendirme yapamadığı için şikayette bulunamayacak.. yani anne-baba duyulmasın edilmesin diye düşünürsü kamu davasından da çıkan durum oldukça meşru hale gelecek..
gerekçe de cinsel birliktelik yaşının 14'lü yaşlara düşmesi.. yani diyelim ki 10 yaşına düştü bu sefer 10 yaşındakiler mi evlenecek. bu yaşın 14'lü yaşlara düşmesi zaten sosyal devlet kapsamındadır.. bunu engellemek devletin asli görevidir.. engellemek yerine neden düzenlenmeye gidiliyor anlamış değilim.. milletin işi gücü yok sübyancı pislikleri koruma yasaları üzerine mi çalışıyorlar? bu yasa kimi koruyor.. tecavüzcüyü !
kuralların zalimin yanında olduğu başka bir ülke var mı Allah aşkına?