Papers by Nurgül Certel
Toplum ve sosyal hizmet(Online)/Toplum ve sosyal hizmet, Apr 24, 2024
Women's studies international forum, May 1, 2024
FULL TEXT IS BELOW The paper delves into the complex dynamics of polygynous marriages in Turkey, ... more FULL TEXT IS BELOW The paper delves into the complex dynamics of polygynous marriages in Turkey, involving Syrian refugees and Turkish men, and the consequential impact on gender relations and violence against women. Despite Turkey's legal prohibition of polygyny since 1926, the practice persists through religious marriages (imam marriage), lacking legal recognition but culturally accepted under certain conditions. The number of cases of polygyny has increased after the forced migration from Syria. The differential legal status between Syrian and Turkish women in these marriages—Syrians often being in informal unions without legal protections—exacerbates their vulnerability to domestic violence and socio-economic disadvantages. Drawing on interviews from women in both groups across three Turkish provinces, the paper highlights the shared and distinct challenges faced by Syrian and Turkish wives in polygynous marriages. It explores the broader socio-legal context, including the effects of Syrian women's temporary protection status in Turkey, the involvement of marriage brokers, and the complex interplay of consent, coercion, and violence that underpins these marriages. Key findings underline that both groups of women are subjected to gender-based violence and exploitation within the patriarchal framework of polygyny, yet their experiences and coping strategies are shaped by their differing legal and social standings. Syrian women, often coerced into these marriages as a survival mechanism amidst migration-induced vulnerabilities, face significant legal and social precarity. Turkish women, while legally recognized through civil marriages, grapple with the socio-cultural pressures and threats to their marital and familial stability. The study employs the feminist standpoint theory approach to analyse the women's narratives, emphasizing the need to consider their diverse backgrounds, legal statuses, and the multifaceted oppressions they endure. This approach reveals the intricate patriarchal bargains that women navigate, leveraging their limited agency within a spectrum of resistance, adaptation, and complicity to patriarchal demands. Furthermore, the research critically assesses the role of family, ashiret norms, and societal expectations in sustaining polygyny and the hierarchies and tensions it fosters among women within the same household. The Syrian and Turkish women's distinct perspectives on civil marriage versus citizenship highlight the complexities of their aspirations and demands for legal and social recognition and protection. In conclusion, the paper advocates for a comprehensive understanding of polygynous marriages as a form of gender-based violence, embedded in wider socio-economic and legal inequities exacerbated by forced migration. It calls for targeted social policies and legal reforms that address the root causes of polygyny, prioritize women's rights and security, and challenge the patriarchal structures that perpetuate gender inequalities and violence in the context of migration and beyond. FULL TEXT: https://authors.elsevier.com/a/1iquO-6kqlJeb
Toplum ve Sosyal Hizmet, 2024
Koruyucu aile modeli koruma altındaki çocukların aile yanında desteklenmesi amacıyla geliştirilmi... more Koruyucu aile modeli koruma altındaki çocukların aile yanında desteklenmesi amacıyla geliştirilmiş bir bakım modelidir. Bu model, korunmaya ihtiyacı olan ve koruyucu aile yanına yerleştirilen çocuklar, koruyucu aileler, bu çocukların biyolojik aileleri ve süreçte çalışan çocuk koruma profesyonelleri tarafından şekillenmektedir. Koruyucu aile modelinde çocuğun biyolojik ailesinin koruyucu ailelik sürecini ve sonrasını etkileyen önemli bir rolü olmasına rağmen biyolojik ailelerin bu model içindeki yeri ve ailelerle yapılması gereken çalışmalar üzerinde yeterince durulan bir konu olmamıştır. Çocuklar için fiziksel ve duygusal güvenliklerini sağlayacak, istikrarlı ve kalıcı bir koruma oluşturmak için biyolojik aileleriyle profesyonel çalışma yapılması büyük öneme sahiptir. Hem koruyucu ailelik uygulamasının gelişmesi hem de çocuklar için risk oluşturacak koşulların azaltılması için biyolojik ailelerin çocuk koruma sistemi içindeki konumlarına dikkat çekilmelidir. Bu çalışmada koruyucu aile modelinin önemli bir parçası olan biyolojik ailelerle çocuğun korunma altına alındıktan sonra ailesiyle görüşme süreci ve uygun koşullar sağlandığında biyolojik ailesine dönme sürecinin detayları ve yapılması gereken çalışmalara ilişkin bir değerlendirmede bulunulmuştur.
Argumentum, 2016
Drug addiction in children is an important issue in terms of the reasons for and the results of s... more Drug addiction in children is an important issue in terms of the reasons for and the results of starting to use drugs as well as intervention methods. Drug addicted children need to be assessed in their own system and studies point to decreased age of addiction. Apparently, the vast majority of studies on drug addiction are based on psychiatric studies. However, it needs to be evaluated from a different perspective that takes into account the complexity and diversity of children's experiences of taking drugs and being addicted. In this study drug addiction in children and intervention system for addicted children in Turkey will be evaluated via literature review. The purpose of this paper is to understand the measures implemented towards addicted children in the light of information about Turkey's intervention system.
Toplum ve Sosyal Hizmet, 2022
This study aims to understand how the discourse of marriage with Syrian women
after the Syrian m... more This study aims to understand how the discourse of marriage with Syrian women
after the Syrian migration is handled in the media and to address the social work
practices to be carried out in this direction. In the study, content analysis was
carried out with a qualitative research design. The research data consists of 139
written news that appeared on internet news portals in local (48 news) and
national (91 news) newspapers. The data were analyzed in ATLAS.ti qualitative
data analysis program.
The findings of the study were discussed under three main themes denoting that,
firstly, many of the gender-based problems faced by Syrian women and the
violence they are exposed to are named by the media as marriage. The
representation of men, Turkish and Syrian women, are biased; Syrian women are
stigmatized as a threat to men and family. Thirdly, the media does not refer to
Syrian women as news sources and hence subordinates them. The study
deciphered five discursive maneuvers in the masculine discourse of the media
that marginalizes immigrant women. For increasing the sensitivity and advocacy
capacity of social workers working with immigrants, it is essential to see the
discriminatory media discourse towards Syrian women because media plays an
active role in shaping the public's perspective and prejudices.
Toplum ve Sosyal Hizmet, 2019
Bu araştırmanın amacı, koruyucu ailelerin koruyucu aile sistemi ve sürecine ilişkin değerlendirme... more Bu araştırmanın amacı, koruyucu ailelerin koruyucu aile sistemi ve sürecine ilişkin değerlendirmelerinden yola çıkarak bu modelde yaşanan sorunları ve sürecin tüm yönlerini koruyucu aile sistemi içerisindeki unsurları göz önünde bulundurarak anlamaktır. Bu bilgiler ışığında koruyucu aile modelinin geliştirilmesi için sosyal politika ve sosyal hizmetlerin geliştirilmesine yönelik önerilerde bulunulmaktadır.
Niteliksel araştırma modeliyle tasarlanan araştırmada, yarı yapılandırılmış görüşme formu aracılığıyla Denizli ve İstanbul Koruyucu Aile Derneklerine bağlı 26 koruyucu ebeveyn ile görüşmeler yapılmıştır. Denizli Koruyucu Aile Derneğine üye olan 13 koruyucu ebeveyn, İstanbul Koruyucu Aile Derneğine üye olan 13 koruyucu ebeveyn ile yapılan görüşmeler kuramsal bilgiler temelinde analiz edilerek yorumlanmıştır.
Araştırma sonuçları; koruyucu aile olma motivasyonu, bilgilendirme ve eğitim, uyum süreci, biyolojik aile ve koruyucu ailelerin sisteme ve sürece ilişkin genel değerlendirmeleri temaları altında yorumlanmıştır.
Books by Nurgül Certel
Social Policies in Southern European Countries After the Recession, 2020
This chapter provides a brief history of the Greek welfare state and analyses the structural chan... more This chapter provides a brief history of the Greek welfare state and analyses the structural changes after the 2008 economic recession on three criteria (a) decommodification, (b) social stratification (c)main supplier of social services. The analyses describe three phases after the recession (a) 2007-2010, the phase of acknowledgement, (b) 2010-2012, the bailout loans and austerity measures and (c) 2012-2014: the attempt to control the public sector and more austerity measures.
Conference Presentations by Nurgül Certel
WORLD CHILDREN CONFERENCE-IV, 2023
Bir Savaş Silahı Olarak Cinsel Şiddet, 2018
Bu çalışmada savaşın en çok tekerrür eden ve ciddi bir insan hakları ihlali olarak cinsel şiddet ... more Bu çalışmada savaşın en çok tekerrür eden ve ciddi bir insan hakları ihlali olarak cinsel şiddet incelenecektir. Bir insanlık suçu olarak kabul edilen savaş ortamında cinsel şiddet zorla evlenmeler, genital mutilasyon,
tecavüzler, cinsel işkenceler, cinsel kölelik, zorlanmış hamilelikler, gibi formlarda olmaktadır (Wood, 2014).Cinsel şiddet ve savaş dönemlerinde cinsel şiddet yeni bir konu olmamakla birlikte “etnik bir temizliğin” silahı olarak sistematikleşen cinsel şiddetin ayrışan unsurlarının ve cinsel şiddetin özellikle savaş dönemlerinde neden bir silaha dönüştürüldüğü tartışılması gerekmektedir. Burada dikkate değer nokta savaşta cinsel şiddetin
maskülen özellikler ile etnisitenin inşasının kesiştiği noktadır. Bu bağlamda insan hakları ve uluslararası mekanizmalar ölçeğinde savaş sürecindeki cinsel şiddetin özellikle ataerkil düşünce yapısı odağında irdelenmesi
önem taşımaktadır. Toplumsal ve politik boyutları ile ele alınması gereken bu konunun eril iktidara uyumlu erkekliğin kurumsal olarak inşası bakımından değerlendirilmesinde önem vardır. Bu kapsamda neden cinsel şiddet savaşın önemli bir silahı haline dönüşmüştür sorusunu sormak önem arz etmekle birlikte cinsel şiddetin yaratacağı uzun dönemli ve yoğun etkisi göz önünde bulundurularak cinsiyet, uluslararası politikalar, ulusal kimlik, ataerkil normlar üzerine inşa edilmiş sosyal normlara zarar verme amaçları bağlamından bu soru cevaplanmaya çalışılmalıdır. Böylece cinsiyet odağında yaratılmaya çalışılan toplumsal düzenleri sarsma aracı olarak cinsel şiddetin kullanılmasının boyutları görülebilecektir.
Uploads
Papers by Nurgül Certel
after the Syrian migration is handled in the media and to address the social work
practices to be carried out in this direction. In the study, content analysis was
carried out with a qualitative research design. The research data consists of 139
written news that appeared on internet news portals in local (48 news) and
national (91 news) newspapers. The data were analyzed in ATLAS.ti qualitative
data analysis program.
The findings of the study were discussed under three main themes denoting that,
firstly, many of the gender-based problems faced by Syrian women and the
violence they are exposed to are named by the media as marriage. The
representation of men, Turkish and Syrian women, are biased; Syrian women are
stigmatized as a threat to men and family. Thirdly, the media does not refer to
Syrian women as news sources and hence subordinates them. The study
deciphered five discursive maneuvers in the masculine discourse of the media
that marginalizes immigrant women. For increasing the sensitivity and advocacy
capacity of social workers working with immigrants, it is essential to see the
discriminatory media discourse towards Syrian women because media plays an
active role in shaping the public's perspective and prejudices.
Niteliksel araştırma modeliyle tasarlanan araştırmada, yarı yapılandırılmış görüşme formu aracılığıyla Denizli ve İstanbul Koruyucu Aile Derneklerine bağlı 26 koruyucu ebeveyn ile görüşmeler yapılmıştır. Denizli Koruyucu Aile Derneğine üye olan 13 koruyucu ebeveyn, İstanbul Koruyucu Aile Derneğine üye olan 13 koruyucu ebeveyn ile yapılan görüşmeler kuramsal bilgiler temelinde analiz edilerek yorumlanmıştır.
Araştırma sonuçları; koruyucu aile olma motivasyonu, bilgilendirme ve eğitim, uyum süreci, biyolojik aile ve koruyucu ailelerin sisteme ve sürece ilişkin genel değerlendirmeleri temaları altında yorumlanmıştır.
Books by Nurgül Certel
Conference Presentations by Nurgül Certel
tecavüzler, cinsel işkenceler, cinsel kölelik, zorlanmış hamilelikler, gibi formlarda olmaktadır (Wood, 2014).Cinsel şiddet ve savaş dönemlerinde cinsel şiddet yeni bir konu olmamakla birlikte “etnik bir temizliğin” silahı olarak sistematikleşen cinsel şiddetin ayrışan unsurlarının ve cinsel şiddetin özellikle savaş dönemlerinde neden bir silaha dönüştürüldüğü tartışılması gerekmektedir. Burada dikkate değer nokta savaşta cinsel şiddetin
maskülen özellikler ile etnisitenin inşasının kesiştiği noktadır. Bu bağlamda insan hakları ve uluslararası mekanizmalar ölçeğinde savaş sürecindeki cinsel şiddetin özellikle ataerkil düşünce yapısı odağında irdelenmesi
önem taşımaktadır. Toplumsal ve politik boyutları ile ele alınması gereken bu konunun eril iktidara uyumlu erkekliğin kurumsal olarak inşası bakımından değerlendirilmesinde önem vardır. Bu kapsamda neden cinsel şiddet savaşın önemli bir silahı haline dönüşmüştür sorusunu sormak önem arz etmekle birlikte cinsel şiddetin yaratacağı uzun dönemli ve yoğun etkisi göz önünde bulundurularak cinsiyet, uluslararası politikalar, ulusal kimlik, ataerkil normlar üzerine inşa edilmiş sosyal normlara zarar verme amaçları bağlamından bu soru cevaplanmaya çalışılmalıdır. Böylece cinsiyet odağında yaratılmaya çalışılan toplumsal düzenleri sarsma aracı olarak cinsel şiddetin kullanılmasının boyutları görülebilecektir.
after the Syrian migration is handled in the media and to address the social work
practices to be carried out in this direction. In the study, content analysis was
carried out with a qualitative research design. The research data consists of 139
written news that appeared on internet news portals in local (48 news) and
national (91 news) newspapers. The data were analyzed in ATLAS.ti qualitative
data analysis program.
The findings of the study were discussed under three main themes denoting that,
firstly, many of the gender-based problems faced by Syrian women and the
violence they are exposed to are named by the media as marriage. The
representation of men, Turkish and Syrian women, are biased; Syrian women are
stigmatized as a threat to men and family. Thirdly, the media does not refer to
Syrian women as news sources and hence subordinates them. The study
deciphered five discursive maneuvers in the masculine discourse of the media
that marginalizes immigrant women. For increasing the sensitivity and advocacy
capacity of social workers working with immigrants, it is essential to see the
discriminatory media discourse towards Syrian women because media plays an
active role in shaping the public's perspective and prejudices.
Niteliksel araştırma modeliyle tasarlanan araştırmada, yarı yapılandırılmış görüşme formu aracılığıyla Denizli ve İstanbul Koruyucu Aile Derneklerine bağlı 26 koruyucu ebeveyn ile görüşmeler yapılmıştır. Denizli Koruyucu Aile Derneğine üye olan 13 koruyucu ebeveyn, İstanbul Koruyucu Aile Derneğine üye olan 13 koruyucu ebeveyn ile yapılan görüşmeler kuramsal bilgiler temelinde analiz edilerek yorumlanmıştır.
Araştırma sonuçları; koruyucu aile olma motivasyonu, bilgilendirme ve eğitim, uyum süreci, biyolojik aile ve koruyucu ailelerin sisteme ve sürece ilişkin genel değerlendirmeleri temaları altında yorumlanmıştır.
tecavüzler, cinsel işkenceler, cinsel kölelik, zorlanmış hamilelikler, gibi formlarda olmaktadır (Wood, 2014).Cinsel şiddet ve savaş dönemlerinde cinsel şiddet yeni bir konu olmamakla birlikte “etnik bir temizliğin” silahı olarak sistematikleşen cinsel şiddetin ayrışan unsurlarının ve cinsel şiddetin özellikle savaş dönemlerinde neden bir silaha dönüştürüldüğü tartışılması gerekmektedir. Burada dikkate değer nokta savaşta cinsel şiddetin
maskülen özellikler ile etnisitenin inşasının kesiştiği noktadır. Bu bağlamda insan hakları ve uluslararası mekanizmalar ölçeğinde savaş sürecindeki cinsel şiddetin özellikle ataerkil düşünce yapısı odağında irdelenmesi
önem taşımaktadır. Toplumsal ve politik boyutları ile ele alınması gereken bu konunun eril iktidara uyumlu erkekliğin kurumsal olarak inşası bakımından değerlendirilmesinde önem vardır. Bu kapsamda neden cinsel şiddet savaşın önemli bir silahı haline dönüşmüştür sorusunu sormak önem arz etmekle birlikte cinsel şiddetin yaratacağı uzun dönemli ve yoğun etkisi göz önünde bulundurularak cinsiyet, uluslararası politikalar, ulusal kimlik, ataerkil normlar üzerine inşa edilmiş sosyal normlara zarar verme amaçları bağlamından bu soru cevaplanmaya çalışılmalıdır. Böylece cinsiyet odağında yaratılmaya çalışılan toplumsal düzenleri sarsma aracı olarak cinsel şiddetin kullanılmasının boyutları görülebilecektir.