Serkan Savaş
Doç. Dr., Kırıkkale Üniversitesi | Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi | Bilgisayar Mühendisliği Bölümü
Assoc. Prof. Dr. at Kırıkkale University | Faculty of Engineering and Architecture | Department of Computer Engineering
Assoc. Prof. Dr. at Kırıkkale University | Faculty of Engineering and Architecture | Department of Computer Engineering
less
InterestsView All (12)
Uploads
Papers by Serkan Savaş
Herhangi bir yerdeki örgüt içinde bulunan kişiler; iş, kaynak, güç ve güvenlik açısından birbirleri ile rekabeti gözlenmekte, bu da beraberinde çatışma kavramını ortaya çıkarmaktadır. Birey ihtiyaçlarını karşılamak istediğinde bir engelle karşılaştığında, aynı veya karşıt iki halden birini seçmek zorunda bulunduğunda kişilerde sıkıntı, kararsızlık ve gerginlik ortaya çıkmaktadır. Kişinin hem fizyolojik, hem de sosyo-psikolojik ihtiyaçlarını doyurmada engel olan haller çatışma yaratmaktadır. Kişinin doyum sağlamasında bir engel olarak görülmekte olan çatışma, örgütlerin verimliliğini ve etkinliğini olumsuz bir şekilde etkileyen, aynı zamanda yöneticilerin zaman ve enerjilerini önemli ölçülerde harcamalarına sebep olarak karşımıza çıkar. Çatışma, sosyal yaşamın normal bir boyutu olduğu gibi, örgütsel yaşamında bir gerçeğidir.
Örgüt için farklı tanımlar bulunmaktadır. “Örgüt iş ve işler bölümü yapılarak, bir otorite ve sorumluluk hiyerarşisi içinde ortak ve açık bir amacın gerçekleştirilmesi için bir grup insanın faaliyetlerinin ussal eşgüdümüdür” ve “Belirli bir amaç doğrultusunda düzenlenmiş harekete hazır bir yapı” tanımlamaları, bu tanımlardan bazılarıdır. Örgütsel çatışma kavramıyla belirtilmek istenen, genellikle, birden çok şahsın taraf olduğu uyuşmazlık, anlaşmazlık ve farklılık gibi durumlardır. Gerek kişilerin, gerekse örgütün gerilim yaşamasına sebep olan ve birçok etkileyici seçeneğin kişide ve örgüt yöneticilerinde kararsızlığa neden olduğu örgütsel çatışmalar, iyi yönetilmediğinde örgütsel eylemlerin etkinliğini ve randımanını sağlamada büyük bir engel teşkil etmektedir. Okullar da birer sosyal örgüt olduğu için çatışma kaçınılmazdır.
Mesleki ve teknik eğitimin amacına bakıldığında üretici insan yetiştirmek, bireyleri meslekle yüz yüze getirerek uyum sağlamayı amaçlar. İş, birey ve eğitim sürekli etkileşim halindedir. İşin içeriği sabit değil değişen teknoloji ile uyumlu olmak zorundadır. İş yaşamındaki değişiklikler meslek eğitimini de doğrudan etkilemekte, bu durum ise mesleki ve teknik eğitim sisteminin dinamik bir yapıda olmasını gerektirmektedir.
Ülkemizde nitelikli ara elemana ihtiyaç her geçen gün daha da artmaktadır. Ara elaman ihtiyacını karşılayan okullar genellikle Mesleki ve Teknik Anadolu Liseleridir. Mezunlarda mesleki yeterliliği sağlayacak en büyük faktör ise meslek dersi öğretmenleridir. Meslek öğretmenlerinin çatışma durumunda gösterecekleri davranış şekli okulun verimliliğini ortaya çıkarmada etkin rol oynayacaktır. Bununla ilgili var olan durumun ortaya çıkarılması, araştırılması gereken bir problemdir.
Bu çalışmanın amacı Mesleki ve Teknik Anadolu Liselerinde çalışan meslek dersi öğretmenlerinin kimlerle, hangi konu ve nedenlerle çatışma yaşadıkları, kişisel değişkenler açısından ele alınıp yorumlanmasına ve kişisel değişkenler ile çatışma yönetim stratejileri arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Bu amaçla bildiride öncelikle çatışmanın özellikleri, nedenleri, önemi, türleri, örgütsel çatışmanın yönetsel değerlendirilmesi ile olumlu ve olumsuz yönleri incelenmiş daha sonra örgütsel çatışma yönetimi, azaltılması ve çözümleme yöntemleri açıklanmıştır. Çalışma sonrasında forumdan alınacak dönütler ile birlikte, belirlenecek bir örneklem uzayında analiz işlemleri gerçekleştirilecek ve çalışma genişletilerek bir makale hazırlanacaktır.
Abstract: Brain development of children has become more diverse with the computer. They have formed different thinking and learning structures. If technology is a language, the mother tongue of the new generation is the language of computers, games and the Internet. Different studies have shown that different perceptions can cause changes in brain structure. Technological language difference is very important in terms of education because educators are digital immigrants, students are digital native. Nowadays, students and learning styles have also changed. Digital natives should learn this with the old methods or digital immigrants should learn this new method discussions have begun. In this study, a game-learning study was conducted in order to be an example of innovative teaching methods and techniques. A game was designed for the students of Information Technologies Field and it is aimed to teach computer components with this game. Studies have shown that the designed game has a positive effect on students. In addition, the students brought suggestions about the learning material. The next stage of the study is the realization of satisfaction and impact analyzes.
Anahtar Sözcükler: R Programlama Dili, R Studio, Sosyal Medya Analizi, Büyük Veri.
Abstract: The number of users of the R programming language used for data analysis, graphical drawing and especially statistical calculation is increasing day by day. Along with the widespread use of social media sites, it is often used in large data analysis. The data generated by users in social media sites is a treasure trove for data analysts of different purposes. By manipulating this unstructured data, it is possible to access data that carry information quality from within; has become one of the main objectives of disciplines such as data mining, large data, machine learning. In this study, a case study was conducted using the R programming language for data analysis from social media. In addition to the obtained data, the importance of social media analysis is emphasized and an example study has been carried out on the potentials in R programming language.
Anahtar Sözcükler: Siber güvenlik, siber istihbarat, sosyal medya, sosyal medya istihbaratı, büyük veri, istihbarat.
Abstract: Social media is a big data source today and It is stipulated that it will continue being data source for intelligence in the future too. Studies which will be made on this area, will play very important role on detection and analysis of a lot of events. In this study, an investigation was made on cyber intelligence which is one of the subjects of cyber security which is one of the most important element of IT of our times. Intelligence concept was explained and its historical development was referred. Cyber intelligence which is the new intelligence type of 21 th century was explained. Big data which became more important with the widespread use of social media was explained. Big data analysis and visualiation programs were sampled in this area.Features of programs are explained and the potentials of cyber intelligence and social media intelligence were referred.
social media websites are being published one by one each day.
The huge amount of data generated on social media websites is
like a treasure for research and analysis. These data must be
processed to reach the information which is aimed. An example
application is developed in this study to intelligence on Twitter.
Nearly 150 thousand tweets data on Turkish Language are
taken from Twitter between specified dates and processed by
Turkish Zemberek-NLP (Natural Language Processing) and
the relation between data is announced. The crimes are
classified according to TUIK (Turkish Statistical Institute)
criminals’ data and keywords are defined based on these data.
Analyze based on these data was applied and results were
announced. It is seen that bomb attacks and terror events are
spoken on Twitter in Turkey mostly during study dates. Bigger
masses can be reachable by expanding keywords group and
pulse of community can be listened so, various measures can be
taken by doing necessary follows.
Sosyal medya sitelerinin hayatımıza girdiği günlerden beri pek çok değişiklik getirdikleri kesin. Hatta artık sosyal medya, hayatın ta kendisi haline geldi. Bizler sosyal medya paylaşımlarının birer üreticisi durumundayız. İşte bu paylaşımlar arasında insanlar artık neyin doğru neyin yanlış olduğunu ayırt edemez oldu. Ne kadar bilinçli olunursa o kadar iyi sosyal medya okuryazarlığı oluşur. Bir de bu işin güvenlik boyutu var. Sosyal medya ne kadar bilinçli kullanılırsa o kadar güvenli bir ortam olur. Çünkü her yerde her an çok büyük boyutlarda veri paylaşımı var ve artık veri devrimi yaşanıyor. Peki, ya siz…
Veri devrimine hazır mısınız?
Kuşaklar arasında algılama, düşünme ve yaşayış gibi özelliklerde farklılıklar bulunmaktadır. Bu farklılaşma eğitim açısından da önemlidir çünkü Z kuşağı olarak adlandırılan öğrenciler teknolojiyi ana dili gibi kullanmaktadır. X kuşağı ve Y kuşağı gibi daha önceki kuşaklardan olan eğitimciler ise teknolojiyi sonradan öğrenmektedirler. Teknolojiyi yaşam sürecinde tanıyan ve gelişimlere tanıklık eden bu kuşaklar için teknoloji dili sonradan öğrenilen bir yabancı dil gibidir. Sonradan öğrenilen bir dil de beyinde farklı yere konumlanarak, aksan oluşturmaktadır.
Teknolojik gelişmeler sayesinde günümüzde öğrencilerin de öğrenme stilleri değişmiştir. Bunun sonucunda dijital yerliler olarak da adlandırılan öğrenciler eski yöntemlerle mi öğrenmelidir yoksa dijital göçmenler olarak da adlandırılan eğitimciler yeni yöntemleri mi öğrenmelidir tartışmaları başlamıştır. Beyin fonksiyonları geri gidemeyeceği için, bir başka deyişle öğrencilerin eski teknolojiye ayak uydurmaları gelişimlerine aykırı olacağı için, eğitimcilerin yeni yöntem ve teknikleri öğrenmesi ve kullanması gerekmektedir. Yeni kuşaklar yeni teknolojiye, dile ve dünyaya doğmakta ve doğal olarak da eskiye karşı direnç göstermektedirler. Bu kuşak bireylerinin düşünme tarzları, interaktif ortamlar sonucunda yeniden şekillenmektedir. Dolayısıyla eğitim öğretim ortamlarının interaktif ortamlardan bağımsız tutulmaması gerekmektedir.
Eğitim insan hayatının vazgeçilmez bir unsuru olduğu için Z kuşağı özellikleri dikkate alınarak eğitim yöntem ve teknikleri ile içerikler yeniden düzenlenmelidir. Bilişim araçlarına ulaşım ve kullanım kolaylığı göz önüne alındığında, günümüzde bu düzenlemeler için uygun ortamın bulunduğu söylenebilir. Diğer tüm alanlarda olduğu gibi, eğitim alanında da teknolojik gelişmeler sayesinde yeniden şekillenmeler gerçekleşecektir. Yeniden şekillenmede atılması gereken adımların en başında “Yerli Yazılım” gelmektedir. Bilişim araçlarının bu denli yaygınlaştığı dönemde, dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer almak için yazılım üreten bireylerin artması gerekmektedir. Bir diğer adım da eğitim içeriklerinin, “Fen, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik” alanlarında desteklenmesidir. Bu konuda iyi uygulamaların yerinde incelenmesi, eğitimleri verecek öğretmenlerin kendilerini geliştirecek ortamların oluşturulması ve öncelikle eğitici eğitimlerinin düzenlenmesi gerekmektedir. Ayrıca “Girişimcilik” Z kuşağının en etkili becerilerinden biri olmakla beraber, öğrencilerin girişimcilikleri çeşitli hibelerle desteklenmelidir. “Yapay Zekâ” çağımızın en önemli disiplinlerinden birisi haline gelmiştir. Yapay Zekâ araçlarının eğitim öğretim ortamlarına adapte edilmesi çok önemlidir. Bunlardan başka, sanayi ve endüstri dünyasında yaşanan gelişmeler yakından takip edilmeli, son gelişmeler ülkemize entegre edilmeli, ortaya çıkarılan ürünlere patentler alınmalıdır. Sanayi ve endüstride kullanılan makine ve teçhizatların yerlileştirilmesi gerekmektedir. Bu makinelere yazılımlar üretebilecek bireyler yetiştirilmelidir.
Bu çalışmada Z kuşağı öğrencilerinin eğitim öğretim faaliyetlerine çözüm önerileri sunmak amacıyla öncelikle X ve Y kuşakları anlatılmış, daha sonra Z kuşağının özellikleri açıklanmıştır. Araştırmalar hakkında bilgiler ve yaşam alanlarına yönelik istatiksel bilgiler verilmiştir. Z kuşağı öğrencilerinin yönetimine yönelik açıklamalar yapılmış ayrıca Z kuşağının öğrenme stilleriyle birlikte, yapılması gereken eğitim yatırımlarına da öneriler sunulmuştur.