KIRIKKALE UNIVERSITY-TURKEY
Computer Engineering
In this study, mobile communication signals accessed by users were measured and the signal strength performances of GSM networks were evaluated. Through a developed program, communication signals of three GSM networks serving in Turkey... more
In this study, mobile communication signals accessed by users were measured and the signal strength performances of GSM networks were evaluated. Through a developed program, communication signals of three GSM networks serving in Turkey were received from mobile phone and a data base was created. The assessments have been made on this data on base of a frequency analysis. Assessments of the 100 data obtained separately from each GSM network from 100 stable points through a way nearly 20 km a way from Gazi University Central Campus to Gölbaşı Campus were showed that; Network A has been the best signal strength performing with 83% well-signal ratio in 3 networks and a significant class difference among Network A and the other networks has been observed. Network A was followed by Network B and C with the ratios of 39% and 28% respectively. In terms of the stability of signal, Network C has been the most stable network. It is proved that although the companies providing mobile communication services announce their widespread coverage area, the signal strength levels accessed by users show significant differences among the networks.
- by Bünyamin Ciylan and +2
- •
- Gsm Networks, Frequency Analysis
Özel-Toplumsal olayların önceden tespit edilebilmesi veya gerçekleşen olaylarda geriye dönük araştırma yapılabilmesi için, sosyal medya verileri çok önemli bir istihbarat ortamı haline gelmiştir. Siber istihbarat günümüzde gittikçe daha... more
Özel-Toplumsal olayların önceden tespit edilebilmesi veya gerçekleşen olaylarda geriye dönük araştırma yapılabilmesi için, sosyal medya verileri çok önemli bir istihbarat ortamı haline gelmiştir. Siber istihbarat günümüzde gittikçe daha da önem kazanmaktadır. Ülkeler istihbarat kurumlarında siber istihbarat birimleri oluşturmaya başlamıştır. Gereksinimler doğrultusunda farklı program ve algoritmalar kullanılarak, sosyal medya veri yığınlarından istendik sonuçlara ulaşmak mümkündür. İstihbarat açısından çok önemli olan sosyal medya siteleri ticari, akademik veya güvenlik amaçlarıyla analiz edilebilir. Bu çalışmada Türkiye'de sosyal medya üzerinde çok tartışılan bir olay analizi gerçekleştirilmiştir. Elde edilen veriler içerisinden bilgi çıkarımı ve görselleştirme işlemleri yapılmıştır. Bazı anlamlı bilgilere ulaşılmıştır. Türkiye'de TT listesinde pek çok paylaşım reklam amaçlı yapılmaktadır. Gerçek verilere ulaşmak için öncelikle veriler içerisinde temizleme işlemi gerçekleştirilmiştir. Veriler URL'lerden ve etiketlerden temizlendiğinde daha anlamlı bilgiler ortaya çıkmıştır. Verileri analizi sırasında görülmüştür ki toplum hafızası, benzer olaylar arasında köprü kurabilmektedir. Ayrıca etiketli verilerde de yüksek merkezilik oranları göstermiştir ki bazı kullanıcılar ve twitler, pek çok farklı kullanıcı arasında köprü görevi görmektedir. Anahtar Kelimeler-Siber güvenlik, siber istihbarat, istihbarat, nodexl, sosyal medya analizi Abstract-Social Media data became very important to identify community events before or to make retrospective research on actual events. Cyber intelligence is gaining importance more today. Countries began to create cyber intelligence units in their intelligence departments. Reaching needed information from social media data stacks is possible with using different programs and algorithms in accordance with requirements. Social media sites which are very important for intelligence can be analyzed with commercial, academical or security purposes. In this study, an event which is discussed very much in Turkey on social media was analyzed. Accesing information and visualization was made on data. Some meaningful results were reached. In Turkey TT list, plenty of sharing is done for advertising purposes. First, data cleaning process was performed in the data to reach the actual data. When data was cleaned from URL's and hashtags, more meaningful information were accessed. During analysis, it has been seen that community memory is able to establish a bridge among similar events. Also high centrality of data which includes mentions showed that some users and twits are serving like bridges between a lot of different users.
- by Serkan Savaş and +1
- •
- Intelligence, Cybersecurity, Social Media Analysis, Nodexl
TÜVAKA tarafından 1990 yılında alınan kararlar ile birlikte Türkiye’de kullanılmakta olan ikincil düzey alan adı sistemi, günümüzde internet kullanıcılarının akıllarında soru işaretleri oluşturmuştur. Türkiye’de yerleşik bazı şirketler,... more
TÜVAKA tarafından 1990 yılında alınan kararlar ile birlikte Türkiye’de kullanılmakta olan ikincil düzey alan adı sistemi, günümüzde internet kullanıcılarının akıllarında soru işaretleri oluşturmuştur. Türkiye’de yerleşik bazı şirketler, uzunluğundan dolayı com.tr uzantılı adresler yerine ABD’ye ait com uzantılı adresleri tercih etmektedir. Bu durumda şirketlerin alan adlarına bakarak hangi ülkeye ait olduklarını ilk bakışta anlamak oldukça zor olmaktadır. Buradan yola çıkarak, internet alan adları ve Türkiye’de kullanılan ikincil düzey alan adı sistemi incelenmiştir. Ülkemizde de artık ülke kodu birinci derece alan adı sisteminin kullanılabilmesi ve gerektiğinde bazı kurumlara ayrıcalık tanınarak jenerik birinci derece alan adını kullanmalarını sağlamanın mümkün olduğu söylenebilir. Ülkemizde internet kullanım amaçlarını araştırmak ve alan adı algısını incelemek üzere 500 internet kullanıcısına uygulanmış ve sonuçları açıklanmıştır. Anket sonucunda yüzde 77 oranla kullanıcılar ülke kodu birinci derece alan adını tercih etmişlerdir.
- by Nurettin Topaloglu and +1
- •
- The Internet, DNS, Domain Name
Günümüz teknolojisi hızla ilerlemekte ve her geçen gün gücü de artmaktadır. Bilgisayarların bilgi saklama kapasitelerinin artmasıyla birlikte bilgi kaydı yapılan alanların sayısı da artmaktadır. Bundan dolayı eldeki verilerin analizi ve... more
Günümüz teknolojisi hızla ilerlemekte ve her geçen gün gücü de artmaktadır. Bilgisayarların bilgi
saklama kapasitelerinin artmasıyla birlikte bilgi kaydı yapılan alanların sayısı da artmaktadır. Bundan
dolayı eldeki verilerin analizi ve sonucu bu verilerden kestirme yöntemlerinin önemi karar vericiler için
gittikçe artmaktadır. Bilgisayar sistemleri ile üretilen veriler tek başlarına değersizdir, çünkü çıplak gözle
bakıldığında bir anlam ifade etmezler. Bu veriler belli bir amaç doğrultusunda işlendiği zaman bir anlam
ifade etmeye başlar. Bu yüzden büyük miktardaki verileri işleyebilen teknikleri kullanabilmek büyük
önem kazanmaktadır. Bu ham veriyi bilgiye veya anlamlı hale dönüştürme işlemleri veri madenciliği ile
yapılabilmektedir. Bu çalışmada veri madenciliğinin günümüz disiplinleri arasında geldiği noktaya
değinilmiş ve Türkiye’de veri madenciliği üzerine yapılan çalışmalar ve gerçekleştirilen uygulamalar
incelenmiştir
saklama kapasitelerinin artmasıyla birlikte bilgi kaydı yapılan alanların sayısı da artmaktadır. Bundan
dolayı eldeki verilerin analizi ve sonucu bu verilerden kestirme yöntemlerinin önemi karar vericiler için
gittikçe artmaktadır. Bilgisayar sistemleri ile üretilen veriler tek başlarına değersizdir, çünkü çıplak gözle
bakıldığında bir anlam ifade etmezler. Bu veriler belli bir amaç doğrultusunda işlendiği zaman bir anlam
ifade etmeye başlar. Bu yüzden büyük miktardaki verileri işleyebilen teknikleri kullanabilmek büyük
önem kazanmaktadır. Bu ham veriyi bilgiye veya anlamlı hale dönüştürme işlemleri veri madenciliği ile
yapılabilmektedir. Bu çalışmada veri madenciliğinin günümüz disiplinleri arasında geldiği noktaya
değinilmiş ve Türkiye’de veri madenciliği üzerine yapılan çalışmalar ve gerçekleştirilen uygulamalar
incelenmiştir
Social media usage is improving every day and new social media websites are being published one by one each day. The huge amount of data generated on social media websites is like a treasure for research and analysis. These data must be... more
Social media usage is improving every day and new
social media websites are being published one by one each day.
The huge amount of data generated on social media websites is
like a treasure for research and analysis. These data must be
processed to reach the information which is aimed. An example
application is developed in this study to intelligence on Twitter.
Nearly 150 thousand tweets data on Turkish Language are
taken from Twitter between specified dates and processed by
Turkish Zemberek-NLP (Natural Language Processing) and
the relation between data is announced. The crimes are
classified according to TUIK (Turkish Statistical Institute)
criminals’ data and keywords are defined based on these data.
Analyze based on these data was applied and results were
announced. It is seen that bomb attacks and terror events are
spoken on Twitter in Turkey mostly during study dates. Bigger
masses can be reachable by expanding keywords group and
pulse of community can be listened so, various measures can be
taken by doing necessary follows.
social media websites are being published one by one each day.
The huge amount of data generated on social media websites is
like a treasure for research and analysis. These data must be
processed to reach the information which is aimed. An example
application is developed in this study to intelligence on Twitter.
Nearly 150 thousand tweets data on Turkish Language are
taken from Twitter between specified dates and processed by
Turkish Zemberek-NLP (Natural Language Processing) and
the relation between data is announced. The crimes are
classified according to TUIK (Turkish Statistical Institute)
criminals’ data and keywords are defined based on these data.
Analyze based on these data was applied and results were
announced. It is seen that bomb attacks and terror events are
spoken on Twitter in Turkey mostly during study dates. Bigger
masses can be reachable by expanding keywords group and
pulse of community can be listened so, various measures can be
taken by doing necessary follows.
- by Serkan Savaş and +1
- •
- Intelligence, Data Analysis, Social Media, Twitter
Özet: Sosyal medya günümüzde istihbarat için büyük bir veri kaynağıdır. Bununla beraber gelecekte de veri kaynağı olmaya devam edeceği öngörülmektedir. Bu alanda gerçekleştirilecek çalışmalar, pek çok olayın teşhis ve analizinde önemli... more
Özet: Sosyal medya günümüzde istihbarat için büyük bir veri kaynağıdır. Bununla beraber gelecekte de veri kaynağı olmaya devam edeceği öngörülmektedir. Bu alanda gerçekleştirilecek çalışmalar, pek çok olayın teşhis ve analizinde önemli rol oynayacaktır. Bu çalışmada, çağımızın en önemli bilişim unsurlarından birisi olan siber güvenlik konuları arasındaki siber istihbarata yönelik inceleme yapılmıştır. İstihbarat kavramı açıklanmış, tarihsel gelişimine değinilmiştir. 21. Yüzyılın yeni istihbarat türü olan siber istihbarat konusu açıklanmıştır. Sosyal medya kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte daha da önem kazanmış bir disiplin olan büyük veri konusu açıklanmıştır. Bu alanda büyük veri analiz programları ve görselleştirme programlarına örnekler verilmiştir. Programların özellikleri açıklanmış, siber istihbarat ve sosyal medya istihbaratı potansiyellerine değinilmiştir.
Anahtar Sözcükler: Siber güvenlik, siber istihbarat, sosyal medya, sosyal medya istihbaratı, büyük veri, istihbarat.
Abstract: Social media is a big data source today and It is stipulated that it will continue being data source for intelligence in the future too. Studies which will be made on this area, will play very important role on detection and analysis of a lot of events. In this study, an investigation was made on cyber intelligence which is one of the subjects of cyber security which is one of the most important element of IT of our times. Intelligence concept was explained and its historical development was referred. Cyber intelligence which is the new intelligence type of 21 th century was explained. Big data which became more important with the widespread use of social media was explained. Big data analysis and visualiation programs were sampled in this area.Features of programs are explained and the potentials of cyber intelligence and social media intelligence were referred.
Anahtar Sözcükler: Siber güvenlik, siber istihbarat, sosyal medya, sosyal medya istihbaratı, büyük veri, istihbarat.
Abstract: Social media is a big data source today and It is stipulated that it will continue being data source for intelligence in the future too. Studies which will be made on this area, will play very important role on detection and analysis of a lot of events. In this study, an investigation was made on cyber intelligence which is one of the subjects of cyber security which is one of the most important element of IT of our times. Intelligence concept was explained and its historical development was referred. Cyber intelligence which is the new intelligence type of 21 th century was explained. Big data which became more important with the widespread use of social media was explained. Big data analysis and visualiation programs were sampled in this area.Features of programs are explained and the potentials of cyber intelligence and social media intelligence were referred.
- by Serkan Savaş and +1
- •
- Intelligence, Social Media, Sosyal Medya, Cyber Security
Özet: Veri analizi, grafik çizimleri ve özellikle de istatistiksel hesaplama için kullanılan R programlama dilinin kullanıcı sayısı her geçen gün artmaktadır. Sosyal medya sitelerinin yaygınlaşmasıyla birlikte büyük veri analizinde de... more
Özet: Veri analizi, grafik çizimleri ve özellikle de istatistiksel hesaplama için kullanılan R programlama dilinin kullanıcı sayısı her geçen gün artmaktadır. Sosyal medya sitelerinin yaygınlaşmasıyla birlikte büyük veri analizinde de sıklıkla kullanılır olmuştur. Sosyal medya sitelerinde kullanıcılar tarafından üretilen veriler, farklı amaçlardaki veri analizcileri için bir hazine niteliğindedir. Bu yapılandırılmamış verileri işleyerek içerisinden bilgi niteliği taşıyan verilere ulaşmak; veri madenciliği, büyük veri, makine öğrenmesi gibi disiplinlerin temel amaçlarından biri haline gelmiştir. Bu çalışmada sosyal medyadan veri analizi için R programlama dili kullanılarak bir örnek olay incelemesi gerçekleştirilmiştir. Elde edilen verilerle birlikte gerek sosyal medya analizinin önemi vurgulanmış, gerekse R programlama dilinin potansiyellerine örnek çalışma gerçekleştirilmiştir.
Anahtar Sözcükler: R Programlama Dili, R Studio, Sosyal Medya Analizi, Büyük Veri.
Abstract: The number of users of the R programming language used for data analysis, graphical drawing and especially statistical calculation is increasing day by day. Along with the widespread use of social media sites, it is often used in large data analysis. The data generated by users in social media sites is a treasure trove for data analysts of different purposes. By manipulating this unstructured data, it is possible to access data that carry information quality from within; has become one of the main objectives of disciplines such as data mining, large data, machine learning. In this study, a case study was conducted using the R programming language for data analysis from social media. In addition to the obtained data, the importance of social media analysis is emphasized and an example study has been carried out on the potentials in R programming language.
Anahtar Sözcükler: R Programlama Dili, R Studio, Sosyal Medya Analizi, Büyük Veri.
Abstract: The number of users of the R programming language used for data analysis, graphical drawing and especially statistical calculation is increasing day by day. Along with the widespread use of social media sites, it is often used in large data analysis. The data generated by users in social media sites is a treasure trove for data analysts of different purposes. By manipulating this unstructured data, it is possible to access data that carry information quality from within; has become one of the main objectives of disciplines such as data mining, large data, machine learning. In this study, a case study was conducted using the R programming language for data analysis from social media. In addition to the obtained data, the importance of social media analysis is emphasized and an example study has been carried out on the potentials in R programming language.
ÖZET: Bu çalışmada etkileşimli tahtalara yönelik etkileşimli S3B (Stereoskopik 3 Boyutlu) eğitim materyali ta-sarımı araştırılmıştır. Etkileşimli tahtaların özellikleri ile stereoskopik 3 boyutlu görüntüleme yöntemleri ve teknolojileri... more
ÖZET: Bu çalışmada etkileşimli tahtalara yönelik etkileşimli S3B (Stereoskopik 3 Boyutlu) eğitim materyali ta-sarımı araştırılmıştır. Etkileşimli tahtaların özellikleri ile stereoskopik 3 boyutlu görüntüleme yöntemleri ve teknolojileri incelenmiştir. Etkileşimli tahtaların içerisinde bulunan mini bilgisayar özelliklerinin S3B eğitim materyallerini çalıştırmak için gerekli donanıma sahip olduğu ama panelin S3B görüntüleme özel-liği olmadığı belirlenmiştir. Bu yüzden etkileşimli tahtalarda sadece anaglif S3B görüntüleme yönteminin uygulanabileceği tespit edilmiştir. İskelet sistemi konusunda etkileşimli anaglif S3B eğitim materyali hazır-lanmıştır. Hazırlanan etkileşimli anaglif S3B eğitim materyalinin etkileşimli tahtalarda kullanılabilirliğini ölçmek için likert tipi ölçek geliştirilmiş ve etkileşimli anaglif S3B eğitim materyali 20 uzman tarafından değerlendirilmiştir. Veriler SPSS istatistik programı ile analiz edilmiş ve sonuçlar yorumlanmıştır.
Özet: Bilgisayarla birlikte çocukların beyin gelişimleri daha da farklılaşmıştır. Farklı düşünme ve öğrenme yapıları oluşturmuşlardır. Eğer teknoloji bir dil ise, yeni neslin ana dili bilgisayarlar, oyunlar ve İnternet yani teknoloji... more
Özet: Bilgisayarla birlikte çocukların beyin gelişimleri daha da farklılaşmıştır. Farklı düşünme ve öğrenme yapıları oluşturmuşlardır. Eğer teknoloji bir dil ise, yeni neslin ana dili bilgisayarlar, oyunlar ve İnternet yani teknoloji dilidir. Farklı araştırmalar sayesinde görülmüştür ki farklı algılar beyin yapısında değişimlere sebep olabilmektedir. Teknolojik dil farkı eğitim açısından çok önemlidir çünkü eğitimciler dijital göçmen, öğrenciler ise dijital yerlidir. Günümüzde öğrenciler ve öğrenme stilleri de değişmiştir. Dijital yerliler eski yöntemlerle mi öğrenmelidir yoksa dijital göçmenler yeni yöntemleri mi öğrenmelidir tartışmaları başlamıştır. Bu çalışmada yenilikçi öğretim yöntem ve tekniklerine örnek teşkil etmesi açısından, oyun ile öğrenme çalışması gerçekleştirilmiştir. Bilişim Teknolojileri Alanı öğrencileri için bir oyun tasarlanmış ve bu oyun ile bilgisayar bileşenlerinin öğretilmesi amaçlanmıştır. Yapılan çalışmalar, tasarlanan oyunun öğrenciler üzerinde olumlu etki yarattığını göstermiştir. Ayrıca öğrenciler araçla ilgili öneriler de getirmiştir. Çalışmanın bir sonraki aşaması olarak memnuniyet ve etki analizlerinin gerçekleştirilmesi öngörülmektedir.
Abstract: Brain development of children has become more diverse with the computer. They have formed different thinking and learning structures. If technology is a language, the mother tongue of the new generation is the language of computers, games and the Internet. Different studies have shown that different perceptions can cause changes in brain structure. Technological language difference is very important in terms of education because educators are digital immigrants, students are digital native. Nowadays, students and learning styles have also changed. Digital natives should learn this with the old methods or digital immigrants should learn this new method discussions have begun. In this study, a game-learning study was conducted in order to be an example of innovative teaching methods and techniques. A game was designed for the students of Information Technologies Field and it is aimed to teach computer components with this game. Studies have shown that the designed game has a positive effect on students. In addition, the students brought suggestions about the learning material. The next stage of the study is the realization of satisfaction and impact analyzes.
Abstract: Brain development of children has become more diverse with the computer. They have formed different thinking and learning structures. If technology is a language, the mother tongue of the new generation is the language of computers, games and the Internet. Different studies have shown that different perceptions can cause changes in brain structure. Technological language difference is very important in terms of education because educators are digital immigrants, students are digital native. Nowadays, students and learning styles have also changed. Digital natives should learn this with the old methods or digital immigrants should learn this new method discussions have begun. In this study, a game-learning study was conducted in order to be an example of innovative teaching methods and techniques. A game was designed for the students of Information Technologies Field and it is aimed to teach computer components with this game. Studies have shown that the designed game has a positive effect on students. In addition, the students brought suggestions about the learning material. The next stage of the study is the realization of satisfaction and impact analyzes.
- by Serkan Savaş and +2
- •
- Bilişim Teknolojileri, Unity3d, Oyun, Dijital Yerliler
People who spend most of their daily lives in environments or labs with computer are exposed to magnetic fields in high levels. In particular, the harmful rays that computer screens transmit are adversely affecting human health. In this... more
People who spend most of their daily lives in environments or labs with computer are exposed to magnetic fields in
high levels. In particular, the harmful rays that computer screens transmit are adversely affecting human health. In this
study, firstly the negative effects of magnetic fields on human health were examined by literature review. Additionally,
whether cactus plants could reduce harmful rays of computer screens were examined and results of measurements done
were presented. ELF (very low frequency) measurements were performed by placing the cactus plants and computer
screens in various forms and environments. Similar results were obtained with repeated measurements and tests on
different (LCD, Tubular) displays, and it was concluded that the cactus plants did not minimize the magnetic field in the
environment.
high levels. In particular, the harmful rays that computer screens transmit are adversely affecting human health. In this
study, firstly the negative effects of magnetic fields on human health were examined by literature review. Additionally,
whether cactus plants could reduce harmful rays of computer screens were examined and results of measurements done
were presented. ELF (very low frequency) measurements were performed by placing the cactus plants and computer
screens in various forms and environments. Similar results were obtained with repeated measurements and tests on
different (LCD, Tubular) displays, and it was concluded that the cactus plants did not minimize the magnetic field in the
environment.
The amount and variety of data generated through social media sites has increased along with the widespread use of social media sites. In addition, the data production rate has increased in the same way. The inclusion of personal... more
The amount and variety of data generated through social media sites has increased along with the widespread use of social media sites. In addition, the data production rate has increased in the same way. The inclusion of personal information within these data makes it important to process the data and reach meaningful information within it. This process can be called intelligence and this meaningful information may be for commercial, academic, or security purposes. An example application is developed in this study for intelligence on Twitter. Crimes in Turkey are classified according to Turkish Statistical Institute criminal data and keywords are defined according to this data. A total of 150,000 tweet data in the Turkish language are collected from Twitter between specified dates and processed by Turkish Zemberek natural language processing. It is seen that 56% of the people are talking about terrorist attacks and bombing attacks on the study dates. The words "bomb," "terror," "attack," "organization", and "explode" have percentages of 24%, 12%, 8%, 6%, and 6%, respectively. Moreover, associations between words and situations are found. Correlations are important to create new subclusters like "terror" and "rape" in this study with 0.90 correlation. Bigger masses can be accessible by expanding keyword groups to have a clear picture of the real situation.
Deep learning is a machine learning sub-field that uses deep neural networks. Instead of customized algorithms for each study in this field, it is aimed to cover the wider data set of solutions based on learning the data. Deep learning is... more
Deep learning is a machine learning sub-field that uses deep neural networks. Instead of customized algorithms for each study in this field, it is aimed to cover the wider data set of solutions based on learning the data. Deep learning is a promising approach to solving artificial intelligence problems in machine learning. Nowadays, deep learning algorithms have begun to show themselves in many applications also being studied in biomedical fields. In this medical image processing study, Carotid Artery Intima Media Thickness Ultrasound images were used. Carotid Artery is a type of cardiovascular disease that can result in stroke. If stroke is not diagnosed early, it is in the first place among the disabling diseases. On the other hand, it is the third most common cause of death after cancer and heart disease. For an early diagnose, biomedical image classification performances of VGGNet architecture, which had successful results in the Imagenet competition and an original convolutional neural network model were compared in this study. 501 ultrasound images from 153 patients were used to test the models' classification performances. It is seen that VGG16, VGG19 and CNNcc models achieved rates of 93%, 90% and 89.1% respectively. These results showed that deep architectures can provide proper classification on biomedical images and this can help clinics to diagnose the disease.
Literatür araştırmaları derin öğrenme yaklaşımlarının, biyomedikal alanında da başarım sağlayacağını öngörmektedir. Bu öngörüden yola çıkarak, Karotis Arter Doppler Intima Media Thickness (IMT) ölçümlerinde Derin Öğrenme yaklaşımını... more
Literatür araştırmaları derin öğrenme yaklaşımlarının, biyomedikal alanında da başarım sağlayacağını öngörmektedir. Bu öngörüden yola çıkarak, Karotis Arter Doppler Intima Media Thickness (IMT) ölçümlerinde Derin Öğrenme yaklaşımını kullanan yeni bir sistem önerilerek uygulanacaktır. Burada amaç, literatüre özgün ve yeni bir yaklaşım kazandırmaktır.
Teknolojik gelişmelerin doğal bir süreci olarak çocukların beyin gelişimleri farklılaşmış, bu gelişmelerin içerisine doğan bireyler farklı düşünme ve öğrenme yapıları oluşturmaya başlamışlardır. Kişilerin düşünme yapıları hayatlarındaki... more
Teknolojik gelişmelerin doğal bir süreci olarak çocukların beyin gelişimleri farklılaşmış, bu gelişmelerin içerisine doğan bireyler farklı düşünme ve öğrenme yapıları oluşturmaya başlamışlardır. Kişilerin düşünme yapıları hayatlarındaki deneyimlere bağlı olarak değişmektedir. Bu değişimlerin en büyük etkenlerinin başında çevre, kültür ve teknoloji gelmektedir. Değişimler birden bire oluşmamakta ve zamanla kendisini yapılandırmaktadır. Bunun sonucu olarak da dünyada birbirinden farklı özelliklere sahip ve farklı düşünme tarzları geliştiren kuşaklardan bahsedilmektedir. Bebek patlaması, X, Y ve Z kuşakları bunlar arasında yer almaktadır. Türkiye’de nüfusun büyük çoğunluğunu “Z ve Y Kuşakları” oluşturmaktadır. Bu iki kuşak ülkemiz nüfusunun toplamda %63’ünü kapsamaktadır. Çalışma hayatında olduğu gibi, eğitim öğretim ortamlarında da bu kuşaklar ağırlıktadır.
Kuşaklar arasında algılama, düşünme ve yaşayış gibi özelliklerde farklılıklar bulunmaktadır. Bu farklılaşma eğitim açısından da önemlidir çünkü Z kuşağı olarak adlandırılan öğrenciler teknolojiyi ana dili gibi kullanmaktadır. X kuşağı ve Y kuşağı gibi daha önceki kuşaklardan olan eğitimciler ise teknolojiyi sonradan öğrenmektedirler. Teknolojiyi yaşam sürecinde tanıyan ve gelişimlere tanıklık eden bu kuşaklar için teknoloji dili sonradan öğrenilen bir yabancı dil gibidir. Sonradan öğrenilen bir dil de beyinde farklı yere konumlanarak, aksan oluşturmaktadır.
Teknolojik gelişmeler sayesinde günümüzde öğrencilerin de öğrenme stilleri değişmiştir. Bunun sonucunda dijital yerliler olarak da adlandırılan öğrenciler eski yöntemlerle mi öğrenmelidir yoksa dijital göçmenler olarak da adlandırılan eğitimciler yeni yöntemleri mi öğrenmelidir tartışmaları başlamıştır. Beyin fonksiyonları geri gidemeyeceği için, bir başka deyişle öğrencilerin eski teknolojiye ayak uydurmaları gelişimlerine aykırı olacağı için, eğitimcilerin yeni yöntem ve teknikleri öğrenmesi ve kullanması gerekmektedir. Yeni kuşaklar yeni teknolojiye, dile ve dünyaya doğmakta ve doğal olarak da eskiye karşı direnç göstermektedirler. Bu kuşak bireylerinin düşünme tarzları, interaktif ortamlar sonucunda yeniden şekillenmektedir. Dolayısıyla eğitim öğretim ortamlarının interaktif ortamlardan bağımsız tutulmaması gerekmektedir.
Eğitim insan hayatının vazgeçilmez bir unsuru olduğu için Z kuşağı özellikleri dikkate alınarak eğitim yöntem ve teknikleri ile içerikler yeniden düzenlenmelidir. Bilişim araçlarına ulaşım ve kullanım kolaylığı göz önüne alındığında, günümüzde bu düzenlemeler için uygun ortamın bulunduğu söylenebilir. Diğer tüm alanlarda olduğu gibi, eğitim alanında da teknolojik gelişmeler sayesinde yeniden şekillenmeler gerçekleşecektir. Yeniden şekillenmede atılması gereken adımların en başında “Yerli Yazılım” gelmektedir. Bilişim araçlarının bu denli yaygınlaştığı dönemde, dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer almak için yazılım üreten bireylerin artması gerekmektedir. Bir diğer adım da eğitim içeriklerinin, “Fen, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik” alanlarında desteklenmesidir. Bu konuda iyi uygulamaların yerinde incelenmesi, eğitimleri verecek öğretmenlerin kendilerini geliştirecek ortamların oluşturulması ve öncelikle eğitici eğitimlerinin düzenlenmesi gerekmektedir. Ayrıca “Girişimcilik” Z kuşağının en etkili becerilerinden biri olmakla beraber, öğrencilerin girişimcilikleri çeşitli hibelerle desteklenmelidir. “Yapay Zekâ” çağımızın en önemli disiplinlerinden birisi haline gelmiştir. Yapay Zekâ araçlarının eğitim öğretim ortamlarına adapte edilmesi çok önemlidir. Bunlardan başka, sanayi ve endüstri dünyasında yaşanan gelişmeler yakından takip edilmeli, son gelişmeler ülkemize entegre edilmeli, ortaya çıkarılan ürünlere patentler alınmalıdır. Sanayi ve endüstride kullanılan makine ve teçhizatların yerlileştirilmesi gerekmektedir. Bu makinelere yazılımlar üretebilecek bireyler yetiştirilmelidir.
Bu çalışmada Z kuşağı öğrencilerinin eğitim öğretim faaliyetlerine çözüm önerileri sunmak amacıyla öncelikle X ve Y kuşakları anlatılmış, daha sonra Z kuşağının özellikleri açıklanmıştır. Araştırmalar hakkında bilgiler ve yaşam alanlarına yönelik istatiksel bilgiler verilmiştir. Z kuşağı öğrencilerinin yönetimine yönelik açıklamalar yapılmış ayrıca Z kuşağının öğrenme stilleriyle birlikte, yapılması gereken eğitim yatırımlarına da öneriler sunulmuştur.
Kuşaklar arasında algılama, düşünme ve yaşayış gibi özelliklerde farklılıklar bulunmaktadır. Bu farklılaşma eğitim açısından da önemlidir çünkü Z kuşağı olarak adlandırılan öğrenciler teknolojiyi ana dili gibi kullanmaktadır. X kuşağı ve Y kuşağı gibi daha önceki kuşaklardan olan eğitimciler ise teknolojiyi sonradan öğrenmektedirler. Teknolojiyi yaşam sürecinde tanıyan ve gelişimlere tanıklık eden bu kuşaklar için teknoloji dili sonradan öğrenilen bir yabancı dil gibidir. Sonradan öğrenilen bir dil de beyinde farklı yere konumlanarak, aksan oluşturmaktadır.
Teknolojik gelişmeler sayesinde günümüzde öğrencilerin de öğrenme stilleri değişmiştir. Bunun sonucunda dijital yerliler olarak da adlandırılan öğrenciler eski yöntemlerle mi öğrenmelidir yoksa dijital göçmenler olarak da adlandırılan eğitimciler yeni yöntemleri mi öğrenmelidir tartışmaları başlamıştır. Beyin fonksiyonları geri gidemeyeceği için, bir başka deyişle öğrencilerin eski teknolojiye ayak uydurmaları gelişimlerine aykırı olacağı için, eğitimcilerin yeni yöntem ve teknikleri öğrenmesi ve kullanması gerekmektedir. Yeni kuşaklar yeni teknolojiye, dile ve dünyaya doğmakta ve doğal olarak da eskiye karşı direnç göstermektedirler. Bu kuşak bireylerinin düşünme tarzları, interaktif ortamlar sonucunda yeniden şekillenmektedir. Dolayısıyla eğitim öğretim ortamlarının interaktif ortamlardan bağımsız tutulmaması gerekmektedir.
Eğitim insan hayatının vazgeçilmez bir unsuru olduğu için Z kuşağı özellikleri dikkate alınarak eğitim yöntem ve teknikleri ile içerikler yeniden düzenlenmelidir. Bilişim araçlarına ulaşım ve kullanım kolaylığı göz önüne alındığında, günümüzde bu düzenlemeler için uygun ortamın bulunduğu söylenebilir. Diğer tüm alanlarda olduğu gibi, eğitim alanında da teknolojik gelişmeler sayesinde yeniden şekillenmeler gerçekleşecektir. Yeniden şekillenmede atılması gereken adımların en başında “Yerli Yazılım” gelmektedir. Bilişim araçlarının bu denli yaygınlaştığı dönemde, dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer almak için yazılım üreten bireylerin artması gerekmektedir. Bir diğer adım da eğitim içeriklerinin, “Fen, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik” alanlarında desteklenmesidir. Bu konuda iyi uygulamaların yerinde incelenmesi, eğitimleri verecek öğretmenlerin kendilerini geliştirecek ortamların oluşturulması ve öncelikle eğitici eğitimlerinin düzenlenmesi gerekmektedir. Ayrıca “Girişimcilik” Z kuşağının en etkili becerilerinden biri olmakla beraber, öğrencilerin girişimcilikleri çeşitli hibelerle desteklenmelidir. “Yapay Zekâ” çağımızın en önemli disiplinlerinden birisi haline gelmiştir. Yapay Zekâ araçlarının eğitim öğretim ortamlarına adapte edilmesi çok önemlidir. Bunlardan başka, sanayi ve endüstri dünyasında yaşanan gelişmeler yakından takip edilmeli, son gelişmeler ülkemize entegre edilmeli, ortaya çıkarılan ürünlere patentler alınmalıdır. Sanayi ve endüstride kullanılan makine ve teçhizatların yerlileştirilmesi gerekmektedir. Bu makinelere yazılımlar üretebilecek bireyler yetiştirilmelidir.
Bu çalışmada Z kuşağı öğrencilerinin eğitim öğretim faaliyetlerine çözüm önerileri sunmak amacıyla öncelikle X ve Y kuşakları anlatılmış, daha sonra Z kuşağının özellikleri açıklanmıştır. Araştırmalar hakkında bilgiler ve yaşam alanlarına yönelik istatiksel bilgiler verilmiştir. Z kuşağı öğrencilerinin yönetimine yönelik açıklamalar yapılmış ayrıca Z kuşağının öğrenme stilleriyle birlikte, yapılması gereken eğitim yatırımlarına da öneriler sunulmuştur.
Bireysel değerlerde, geçmiş yaşantılarda, inanışlarda ve algılarda farklılıkların doğal bir sonucu olarak anlaşmazlıklar ve uzlaşmazlıklar kaçınılmaz bir durumdur. İnsanlar gündelik hayatında farklı çatışmalar yaşamaktadır. Bireysel... more
Bireysel değerlerde, geçmiş yaşantılarda, inanışlarda ve algılarda farklılıkların doğal bir sonucu olarak anlaşmazlıklar ve uzlaşmazlıklar kaçınılmaz bir durumdur. İnsanlar gündelik hayatında farklı çatışmalar yaşamaktadır. Bireysel olduğu gibi guruplar arasında da çatışmalar olabilir. Çatışma, aynı örgüt içinde aynı faaliyeti göstermekte olan iki veya daha fazla kişi ya da örgüt biriminin ümit ettiklerinin gerçekleşememesi veya potansiyel yarardan yoksun kalmış olmaları hallerinde meydana gelen, birbirine zıt olma hali ve davranışıdır. Başka bir şekilde anlatacak olursak örgütsel çatışma, kişiler ve grupların birlikte çalışma problemlerinden kaynaklanan ve normal etkinliklerin durmasına veya yeni problemlere neden olan olaylar dizisi olarak tanımlanmaktadır. Bu çatışmaların farklı sebepleri vardır.
Herhangi bir yerdeki örgüt içinde bulunan kişiler; iş, kaynak, güç ve güvenlik açısından birbirleri ile rekabeti gözlenmekte, bu da beraberinde çatışma kavramını ortaya çıkarmaktadır. Birey ihtiyaçlarını karşılamak istediğinde bir engelle karşılaştığında, aynı veya karşıt iki halden birini seçmek zorunda bulunduğunda kişilerde sıkıntı, kararsızlık ve gerginlik ortaya çıkmaktadır. Kişinin hem fizyolojik, hem de sosyo-psikolojik ihtiyaçlarını doyurmada engel olan haller çatışma yaratmaktadır. Kişinin doyum sağlamasında bir engel olarak görülmekte olan çatışma, örgütlerin verimliliğini ve etkinliğini olumsuz bir şekilde etkileyen, aynı zamanda yöneticilerin zaman ve enerjilerini önemli ölçülerde harcamalarına sebep olarak karşımıza çıkar. Çatışma, sosyal yaşamın normal bir boyutu olduğu gibi, örgütsel yaşamında bir gerçeğidir.
Örgüt için farklı tanımlar bulunmaktadır. “Örgüt iş ve işler bölümü yapılarak, bir otorite ve sorumluluk hiyerarşisi içinde ortak ve açık bir amacın gerçekleştirilmesi için bir grup insanın faaliyetlerinin ussal eşgüdümüdür” ve “Belirli bir amaç doğrultusunda düzenlenmiş harekete hazır bir yapı” tanımlamaları, bu tanımlardan bazılarıdır. Örgütsel çatışma kavramıyla belirtilmek istenen, genellikle, birden çok şahsın taraf olduğu uyuşmazlık, anlaşmazlık ve farklılık gibi durumlardır. Gerek kişilerin, gerekse örgütün gerilim yaşamasına sebep olan ve birçok etkileyici seçeneğin kişide ve örgüt yöneticilerinde kararsızlığa neden olduğu örgütsel çatışmalar, iyi yönetilmediğinde örgütsel eylemlerin etkinliğini ve randımanını sağlamada büyük bir engel teşkil etmektedir. Okullar da birer sosyal örgüt olduğu için çatışma kaçınılmazdır.
Mesleki ve teknik eğitimin amacına bakıldığında üretici insan yetiştirmek, bireyleri meslekle yüz yüze getirerek uyum sağlamayı amaçlar. İş, birey ve eğitim sürekli etkileşim halindedir. İşin içeriği sabit değil değişen teknoloji ile uyumlu olmak zorundadır. İş yaşamındaki değişiklikler meslek eğitimini de doğrudan etkilemekte, bu durum ise mesleki ve teknik eğitim sisteminin dinamik bir yapıda olmasını gerektirmektedir.
Ülkemizde nitelikli ara elemana ihtiyaç her geçen gün daha da artmaktadır. Ara elaman ihtiyacını karşılayan okullar genellikle Mesleki ve Teknik Anadolu Liseleridir. Mezunlarda mesleki yeterliliği sağlayacak en büyük faktör ise meslek dersi öğretmenleridir. Meslek öğretmenlerinin çatışma durumunda gösterecekleri davranış şekli okulun verimliliğini ortaya çıkarmada etkin rol oynayacaktır. Bununla ilgili var olan durumun ortaya çıkarılması, araştırılması gereken bir problemdir.
Bu çalışmanın amacı Mesleki ve Teknik Anadolu Liselerinde çalışan meslek dersi öğretmenlerinin kimlerle, hangi konu ve nedenlerle çatışma yaşadıkları, kişisel değişkenler açısından ele alınıp yorumlanmasına ve kişisel değişkenler ile çatışma yönetim stratejileri arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Bu amaçla bildiride öncelikle çatışmanın özellikleri, nedenleri, önemi, türleri, örgütsel çatışmanın yönetsel değerlendirilmesi ile olumlu ve olumsuz yönleri incelenmiş daha sonra örgütsel çatışma yönetimi, azaltılması ve çözümleme yöntemleri açıklanmıştır. Çalışma sonrasında forumdan alınacak dönütler ile birlikte, belirlenecek bir örneklem uzayında analiz işlemleri gerçekleştirilecek ve çalışma genişletilerek bir makale hazırlanacaktır.
Herhangi bir yerdeki örgüt içinde bulunan kişiler; iş, kaynak, güç ve güvenlik açısından birbirleri ile rekabeti gözlenmekte, bu da beraberinde çatışma kavramını ortaya çıkarmaktadır. Birey ihtiyaçlarını karşılamak istediğinde bir engelle karşılaştığında, aynı veya karşıt iki halden birini seçmek zorunda bulunduğunda kişilerde sıkıntı, kararsızlık ve gerginlik ortaya çıkmaktadır. Kişinin hem fizyolojik, hem de sosyo-psikolojik ihtiyaçlarını doyurmada engel olan haller çatışma yaratmaktadır. Kişinin doyum sağlamasında bir engel olarak görülmekte olan çatışma, örgütlerin verimliliğini ve etkinliğini olumsuz bir şekilde etkileyen, aynı zamanda yöneticilerin zaman ve enerjilerini önemli ölçülerde harcamalarına sebep olarak karşımıza çıkar. Çatışma, sosyal yaşamın normal bir boyutu olduğu gibi, örgütsel yaşamında bir gerçeğidir.
Örgüt için farklı tanımlar bulunmaktadır. “Örgüt iş ve işler bölümü yapılarak, bir otorite ve sorumluluk hiyerarşisi içinde ortak ve açık bir amacın gerçekleştirilmesi için bir grup insanın faaliyetlerinin ussal eşgüdümüdür” ve “Belirli bir amaç doğrultusunda düzenlenmiş harekete hazır bir yapı” tanımlamaları, bu tanımlardan bazılarıdır. Örgütsel çatışma kavramıyla belirtilmek istenen, genellikle, birden çok şahsın taraf olduğu uyuşmazlık, anlaşmazlık ve farklılık gibi durumlardır. Gerek kişilerin, gerekse örgütün gerilim yaşamasına sebep olan ve birçok etkileyici seçeneğin kişide ve örgüt yöneticilerinde kararsızlığa neden olduğu örgütsel çatışmalar, iyi yönetilmediğinde örgütsel eylemlerin etkinliğini ve randımanını sağlamada büyük bir engel teşkil etmektedir. Okullar da birer sosyal örgüt olduğu için çatışma kaçınılmazdır.
Mesleki ve teknik eğitimin amacına bakıldığında üretici insan yetiştirmek, bireyleri meslekle yüz yüze getirerek uyum sağlamayı amaçlar. İş, birey ve eğitim sürekli etkileşim halindedir. İşin içeriği sabit değil değişen teknoloji ile uyumlu olmak zorundadır. İş yaşamındaki değişiklikler meslek eğitimini de doğrudan etkilemekte, bu durum ise mesleki ve teknik eğitim sisteminin dinamik bir yapıda olmasını gerektirmektedir.
Ülkemizde nitelikli ara elemana ihtiyaç her geçen gün daha da artmaktadır. Ara elaman ihtiyacını karşılayan okullar genellikle Mesleki ve Teknik Anadolu Liseleridir. Mezunlarda mesleki yeterliliği sağlayacak en büyük faktör ise meslek dersi öğretmenleridir. Meslek öğretmenlerinin çatışma durumunda gösterecekleri davranış şekli okulun verimliliğini ortaya çıkarmada etkin rol oynayacaktır. Bununla ilgili var olan durumun ortaya çıkarılması, araştırılması gereken bir problemdir.
Bu çalışmanın amacı Mesleki ve Teknik Anadolu Liselerinde çalışan meslek dersi öğretmenlerinin kimlerle, hangi konu ve nedenlerle çatışma yaşadıkları, kişisel değişkenler açısından ele alınıp yorumlanmasına ve kişisel değişkenler ile çatışma yönetim stratejileri arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Bu amaçla bildiride öncelikle çatışmanın özellikleri, nedenleri, önemi, türleri, örgütsel çatışmanın yönetsel değerlendirilmesi ile olumlu ve olumsuz yönleri incelenmiş daha sonra örgütsel çatışma yönetimi, azaltılması ve çözümleme yöntemleri açıklanmıştır. Çalışma sonrasında forumdan alınacak dönütler ile birlikte, belirlenecek bir örneklem uzayında analiz işlemleri gerçekleştirilecek ve çalışma genişletilerek bir makale hazırlanacaktır.
Artificial intelligence can be defined as a set of techniques that enable computers to imitate human behavior. The concept of artificial intelligence, which started to be used in the 1950s, has been used in many stages of life today, with... more
Artificial intelligence can be defined as a set of techniques that enable computers to imitate human behavior. The concept of artificial intelligence, which started to be used in the 1950s, has been used in many stages of life today, with more important developments every day. It has active applications in many areas from finance to health, from automotive to production, and from sports to education. Simultaneous transfer of innovations and developments in technological fields to education and training environments directly affects the educational, and development levels of the countries. The most basic requirement in creating artificial intelligence algorithms is to provide a sufficient amount of data. In this process in education; It will be possible to collect data from many education stakeholders such as students, teachers, parents, school employees, administrators, and employers. These data, which are gathered comprehensively, will both provide the opportunity to make policies based on data in general for education policies and will form the basis of the software to be developed with artificial intelligence regarding the learning process and patterns. In this study, the concept of artificial intelligence and its usage areas are explained; moreover, its application areas in education and training are explained with its advantages. Artificial intelligence strategies in our country were discussed and suggestions were made for their applications in education.
Gunumuz teknolojisi hizla ilerlemekte ve her gecen gun gucu de artmaktadir. Bilgisayarlarin bilgi saklama kapasitelerinin artmasiyla birlikte bilgi kaydi yapilan alanlarin sayisi da artmaktadir. Bundan dolayi eldeki verilerin analizi ve... more
Gunumuz teknolojisi hizla ilerlemekte ve her gecen gun gucu de artmaktadir. Bilgisayarlarin bilgi saklama kapasitelerinin artmasiyla birlikte bilgi kaydi yapilan alanlarin sayisi da artmaktadir. Bundan dolayi eldeki verilerin analizi ve sonucu bu verilerden kestirme yontemlerinin onemi karar vericiler icin gittikce artmaktadir. Bilgisayar sistemleri ile uretilen veriler tek baslarina degersizdir, cunku ciplak gozle bakildiginda bir anlam ifade etmezler. Bu veriler belli bir amac dogrultusunda islendigi zaman bir anlam ifade etmeye baslar. Bu yuzden buyuk miktardaki verileri isleyebilen teknikleri kullanabilmek buyuk onem kazanmaktadir. Bu ham veriyi bilgiye veya anlamli hale donusturme islemleri veri madenciligi ile yapilabilmektedir. Bu calismada veri madenciliginin gunumuz disiplinleri arasinda geldigi noktaya deginilmis ve Turkiye’de veri madenciligi uzerine yapilan calismalar ve gerceklestirilen uygulamalar incelenmistir
- by Serkan Savaş
- •
- Art
Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4 In this study, mobile communication signals accessed by users were measured and the signal strength performances of GSM networks were evaluated. Communication... more
Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4 In this study, mobile communication signals accessed by users were measured and the signal strength performances of GSM networks were evaluated. Communication signals of three GSM networks serving in Turkey were received from mobile phone through a developed program, a data base was created and the assessments have been made on this data on base of a frequency analysis. Assessments of the 100 data obtained separately for each GSM network from 100 stable points through the nearly 20 km a way between Gazi University Central Campus and Golbasi Campus were showed that; Network A has been the best signal strength performing with 83% well-signal ratio in 3 networks and a significant class difference between Network A and the other networks have emerged. Network A was followed by Network B and C with the radios of 39% and 28%. In terms of the stability of signal, Network C has been the most stable network. It is prov...
Günümüzde bilgisayarlar, oyun sektörü, internet gibi teknolojik etkenler ile çevre, aile, arkadaşlar gibi unsurların etkisiyle çocukların algılama ve düşünme tarzlarında farklılaşmalar gerçekleşmektedir. Hızla gelişen teknoloji, bu... more
Günümüzde bilgisayarlar, oyun sektörü, internet gibi teknolojik etkenler ile çevre, aile, arkadaşlar gibi unsurların etkisiyle çocukların algılama ve düşünme tarzlarında farklılaşmalar gerçekleşmektedir. Hızla gelişen teknoloji, bu unsurlar içerisinde en baskın ve en etkin olanıdır. Bu nedenle eğitim öğretim ortamlarında teknolojiden faydalanmak artık kaçınılmaz olmuştur. Farklı araştırmalarda dijital yerliler olarak da adlandırılan günümüz öğrencilerine, klasik öğretim yöntem ve teknikleri artık yetersiz kalmaktadır. Yenilikçi öğretim yöntem ve tekniklerinin eğitim öğretim faaliyetlerine aktarılması ve kullanılması önem arz etmektedir. Bu kapsamda bu araştırmada örnek bir uygulama teşkil etmesi amacıyla Mesleki ve Teknik Anadolu Liselerinin Bilişim Teknolojileri Alanlarında kullanılmak üzere bir oyun ile öğrenme dijital materyali tasarlanmıştır. Çalışmada ayrıca dijital materyal hazırlama araçları hakkında bilgiler verilmiştir. Bu çalışmayla birlikte dijital oyun teknolojilerini eğitim öğretim alanlarına uygulayan çalışmaların da yaygınlaşması ve alana katkı sağlanması amaçlanmıştır.
In the 21st century, developments in ICT such as artificial intelligence (AI), the internet, and big data gave the production sector a completely different look. Industry 4.0. Digital technologies have become used in all areas of life.... more
In the 21st century, developments in ICT such as artificial intelligence (AI), the internet, and big data gave the production sector a completely different look. Industry 4.0. Digital technologies have become used in all areas of life. Production in the factories has become editable without the human factor. In this section, the relationship between AI and production/consumption, and even from where supply/demand relations bring societies and where they lead them are mentioned.