Günümüzde tek tek bireylerden bütün bir topluma doğru yayılan; bireysel risklerle çevrelenmiş bir... more Günümüzde tek tek bireylerden bütün bir topluma doğru yayılan; bireysel risklerle çevrelenmiş bir toplumsal yapı, yani risk toplumu oluşmuştur. 21.yy toplumları risk toplumu olduğu kadar bilgi toplumu olarak da adlandırılmışlardır. ''Bireyin önem kazandığı bilgi toplumunda iletişim-bilişim alanındaki gelişmeler toplumsal ve ekonomik ilişkileri dönüştürmüş, hemen her alanda küreselleşme yönelimi artmıştır.''(ARSLAN, Işıl; Risk Toplumu Çalışmaları Bağlamında Çalışma İlişkileri s.2) Çoğu ülkede liberal politikaların önem kazanması, özelleştirilmelerin artması ve bunun sonucunda piyasa ekonomisinin belirleyici konuma gelmesi küreselleşmenin olumsuz yönlerini bize göstermektedir. Artan küresel rekabet baskısı karşısında yeni çalışma şekilleri ortaya çıkmıştır. Bu yeni süreksiz çalışma şekilleri(esnek/part-time) işçinin işinin geleceğine olan güvenini sarsmış ve kendi yaşamına olan bakışını olumsuz yönde etkilemiştir. Günümüz toplumunun adı ne olursa olsun bugünü oluşturan süreçlerin başlangıcı endüstri devrimi ile olmuştur ve şunu biliyoruz ki, " endüstri toplumu iş bölümünün, uzmanlaşmanın, standartlaşmanın, kentleşmenin, cemaatin gerileyişinin, sekülerizasyonun, rasyonelleşmenin, bürokratikleşmenin, sermaye birikiminin, modernleşmenin, benzeşmenin, teknolojik gelişmenin, vasıflı iş gücünün, çoğulculuğun, formel ilişkilerin, toplumsal farklılaşmanın, bireyciliğin, para egemenliğinin ve çekirdek ailenin hakimiyetinin arttığı toplumlardır.'' Endüstri toplumu kavramının yetersiz kaldığı iddialarının ortaya çıkmasıyla beraber bilgi toplumu, enformasyon toplumu ve post-endüstriyel toplumu gibi yeni kavramlar ortaya çıkmaya başlamıştır. Ancak bu yeni kavramlar kendinden öncekilerle katı bir çizgiyle ayrılmaz. Çünkü var olan yapılar eski önemini yitirdikçe ya da yeni özellikler kazandıkça dönüşürler ve yeniden anlam kazanır. Büyük dönüşümlerden biri çalışma yaşamında kendini göstermektedir. Endüstri toplumunun yerleşmesiyle çalışma, yaşamın merkezi öğesi haline gelmiştir. Toplumsal sınıf, rol ve statüler çalışma düzeni üzerinden belirlenmeye başlamıştır. Günümüzde ise bu dönüşüm akışı çalışma toplumundan boş zaman toplumuna doğru olmaktadır. Mal üretiminin yerini bilgi üretiminin almasıyla çalışma şekilleri ve beraberinde çalışanın nitelikleri değişmiştir. Bu değişim sırasında doğal olarak bireyler arası ilişkiler, toplumsal yapı ve aile yapıları da bu değişime uyum sağlamıştır. Fordist sistemin vasıfsız iş gücü yeni teknolojilerle beraber gelen Post-Fordist sistemle karşı karşıya kalmışlardır.Bu sistemde iş gücünden tasarruf sağlamak ana amaçlardan biri olmuştur. Bununla birlikte nitelikli iş gücü arayışında artış görülmüştür. " Nitelikli, inisiyatif sahibi, teknoloji bilgisine sahip beyaz yakalı işçilere olan talebin artışı, mavi yakalı, kol işçilerinin işsizlik oranlarında bir yükselme
Günümüzde tek tek bireylerden bütün bir topluma doğru yayılan; bireysel risklerle çevrelenmiş bir... more Günümüzde tek tek bireylerden bütün bir topluma doğru yayılan; bireysel risklerle çevrelenmiş bir toplumsal yapı, yani risk toplumu oluşmuştur. 21.yy toplumları risk toplumu olduğu kadar bilgi toplumu olarak da adlandırılmışlardır. ''Bireyin önem kazandığı bilgi toplumunda iletişim-bilişim alanındaki gelişmeler toplumsal ve ekonomik ilişkileri dönüştürmüş, hemen her alanda küreselleşme yönelimi artmıştır.''(ARSLAN, Işıl; Risk Toplumu Çalışmaları Bağlamında Çalışma İlişkileri s.2) Çoğu ülkede liberal politikaların önem kazanması, özelleştirilmelerin artması ve bunun sonucunda piyasa ekonomisinin belirleyici konuma gelmesi küreselleşmenin olumsuz yönlerini bize göstermektedir. Artan küresel rekabet baskısı karşısında yeni çalışma şekilleri ortaya çıkmıştır. Bu yeni süreksiz çalışma şekilleri(esnek/part-time) işçinin işinin geleceğine olan güvenini sarsmış ve kendi yaşamına olan bakışını olumsuz yönde etkilemiştir. Günümüz toplumunun adı ne olursa olsun bugünü oluşturan süreçlerin başlangıcı endüstri devrimi ile olmuştur ve şunu biliyoruz ki, " endüstri toplumu iş bölümünün, uzmanlaşmanın, standartlaşmanın, kentleşmenin, cemaatin gerileyişinin, sekülerizasyonun, rasyonelleşmenin, bürokratikleşmenin, sermaye birikiminin, modernleşmenin, benzeşmenin, teknolojik gelişmenin, vasıflı iş gücünün, çoğulculuğun, formel ilişkilerin, toplumsal farklılaşmanın, bireyciliğin, para egemenliğinin ve çekirdek ailenin hakimiyetinin arttığı toplumlardır.'' Endüstri toplumu kavramının yetersiz kaldığı iddialarının ortaya çıkmasıyla beraber bilgi toplumu, enformasyon toplumu ve post-endüstriyel toplumu gibi yeni kavramlar ortaya çıkmaya başlamıştır. Ancak bu yeni kavramlar kendinden öncekilerle katı bir çizgiyle ayrılmaz. Çünkü var olan yapılar eski önemini yitirdikçe ya da yeni özellikler kazandıkça dönüşürler ve yeniden anlam kazanır. Büyük dönüşümlerden biri çalışma yaşamında kendini göstermektedir. Endüstri toplumunun yerleşmesiyle çalışma, yaşamın merkezi öğesi haline gelmiştir. Toplumsal sınıf, rol ve statüler çalışma düzeni üzerinden belirlenmeye başlamıştır. Günümüzde ise bu dönüşüm akışı çalışma toplumundan boş zaman toplumuna doğru olmaktadır. Mal üretiminin yerini bilgi üretiminin almasıyla çalışma şekilleri ve beraberinde çalışanın nitelikleri değişmiştir. Bu değişim sırasında doğal olarak bireyler arası ilişkiler, toplumsal yapı ve aile yapıları da bu değişime uyum sağlamıştır. Fordist sistemin vasıfsız iş gücü yeni teknolojilerle beraber gelen Post-Fordist sistemle karşı karşıya kalmışlardır.Bu sistemde iş gücünden tasarruf sağlamak ana amaçlardan biri olmuştur. Bununla birlikte nitelikli iş gücü arayışında artış görülmüştür. " Nitelikli, inisiyatif sahibi, teknoloji bilgisine sahip beyaz yakalı işçilere olan talebin artışı, mavi yakalı, kol işçilerinin işsizlik oranlarında bir yükselme
Uploads
Papers by Mervenur Ataş