28 Haziran 2011 Salı

Kendim için..





Malzemeleri kutularda ne zamandır bekliyordu, en sonunda yaptım ve kullandım .) Bu aralar aynı anda birçok şeyle ilgilendiğim için hepsi yarım yarım. Bitmek üzere olanlar var, onlar da artık gelecek postta. Durmadan canım sıkılıyor diyen insanları hiç anlamamışımdır, yapmak istediğim o kadar çok şey var ki bana da zaman yetmiyor. Mesela,
fotoğrafçılık kursuna gitmek.( bu ara en çok buna taktım )
örgü örmek.
kapalıçarşıyı doyasıya gezmek.
Aşkım ve Derin'le seyahatlere çıkmak.
oturup akşama kadar takı, toka yapmak.
arka arkaya iki film seyretmek.
gündüz uykusu yapmak.
bloglarda doyasıya gezmek, herkese yorum bırakabilmek.
iki saatten daha uzun bir sürede koşturmadan alışveriş merkezini gezmek ve alışveriş yapmak.
Derin ve kendime tasarladığım kıyafetleri dikebilmek.
Hayalimdeki kitap projem için çalışabilmek.
Bütün müzeleri yeniden yeniden gezmek.
Deniz kenarında sessizce kitap okuyabilmek ve bir kitabı bitirmek.
O ayın bütün sevdiğim dergilerini alıp saatlerce okumak okumak..

****

Dönem dönem bazı blogları daha sık ziyaret ediyorum. Merakla acaba yeni postunda ne yazacak, nasıl fotoğraflar olacak diye..İşte bir süredir büyük zevkle okuduğum blog; Defneyle yaşamak . Sevgili Tuğba'nın kızı Defdef .) ile ilgili içten, samimi yazıları.
Fotoğraflar da süper, hala keşfetmediyseniz ziyaret etmenizi tavsiye ederim.
Sevdiğim bloggerlar çok fazla, onlardan da sırayla bahsedeceğim..
Herkese iyi kandiller..
Sevgiler..

19 Haziran 2011 Pazar

Babalar günü kutlu olsun!

Babacığımın, Aşkımın ve bütün babaların Babalar Gününü kutlarım.
Güzel bir pazar günü geçirmeniz dileğimle..
Sevgiler .)

13 Haziran 2011 Pazartesi

Limonlu pelte

Yaz akşamları için serinletici bir tatlı. Tarifi sevgili http://cilginmevdos.blogspot.com'dan aldım. Sadece benim tatlımın rengi sapsarı olmadı, limonla ilgili birşey mi anlamadım. Tarifi şöyle;
1 bardak limon suyu ( 4-5 tane)
1 limon kabuğu rendesi
3 bardak su
1 bardak şeker tencereye konularak orta ateşte şeker eriyene kadar kaynatılır. Diğer tarafta yarım bardak nişastayı, yarım bardak suda eriterek kaynayan karışıma katılır ve bir taşım daha kaynatıldıktan sonra kaselere boşaltılır. Soğuyunca buzdolabına kaldırılır.
Afiyet olsun..

6 Haziran 2011 Pazartesi

Bebek Şenliği

Bebek Şenliğine Cumartesi günü gittim. Geçen seneden farklı olarak yeni tasarımcılar vardı bazıları ise yoktu. Hava çok sıcaktı, saatlerce dolaştım, tam çıkmak üzereydim ki sevgili Gamzeyle (cindirelleundertheumbrella ) ile karşılaştım. Hediyesi için yüzyüze teşekkür etme fırsatı da bulmuş oldum. Fotoğraf da çektirdik ama inanılmaz kötü çıkmış, çok üzüldüm, keşke birkaç tane çektirseydim diye pişman oldum. Şenliğin en dikkatimi çeken kareleriyle sizi başbaşa bırakıyorum..
Aslı Güler: gelincikli elbiselerine bayıldım.
Ayşe Deniz Yeğin.
Bugga: Koşa koşa gittim, stil direktörü Eda'nın tasarımı" itaat et" broşunu almak istedim ama yoktu..

Günseli Türkay'ın ayakkabıları.
Tuvana Büyükçınar



Nazlı Çetiner'in markası Mandalinarossa: Rengarenk trikoları çocuklar ve bizim için :)


Güray'ın elemeği göznuru: Herşey elişi, merak edenler incelesin diye fotoğrafladım..


Tamamen elde örülen Zuzucan bebekleri.
Deniz Doğruyol my paper art: En çok ilgimi çeken stand oldu. Çok tatlı bir kız Deniz, kağıt sanatını üç buçuk yıl önce kendi kendine öğrenmiş ve gerçekten çok başarılı bir tasarımcı. Kağıdı kumla karıştırarak da tasarımlar yapıyor. Sahaflardan eski pulları, gazete ve dergileri topluyor ve bunları tasarımların da kullanıyor. Kişiye ve mekana özel tasarımlar yapıyor. Mesela müzisyen İskender Paydaş'ın stüdyosuna müzik geçmişi ve fotoğraflarından oluşan bir tablo tasarlamış. Siz hayal ediyorsunuz, Deniz tasarlıyor. ister aydınlatma, ister sehpa yada masa.. İlginizi çektiyse internet adresi: www.denizdogruyol.com

Boz sisters: Ayşegül, Filiz, Aslı ve İrem. 4 kız kardeşin tasarımı saç aksesuarları.

2 Haziran 2011 Perşembe

Evim'den..

Bu akşam yemek sonrası, balkonda yaptığımız kahve keyfi ve okumamı bekleyen gıcır gıcır dergim :)) Sizi bilmem ama dergilerimi benden önce biri açıp okursa gıcık olurum. İlk defa ben açmalıyım, sizde de varmı böyle şeyler?
Cindrella under the umbrella'nın blogunda yaptığı çekilişte, Angels Never Die'dan bir kıyafet kazanmıştım. Dün geldi. Çok şık bir bulüz. Özellikle elişçiliği ve detaylarına bayıldım. Sevgili Gamze'ye ve Angels Never Die'a çok çok teşekkürler. Yeni cicimi ilk fırsatta giyip sizinle de paylaşırım.
Evimizin tadilat ve boya işleride sonunda bitti. Bütün ev komple boyandı. Salonun bir bölümü ve banyo'yu kağıt kaplattık. Kağıtları almamız ise tam bir maceraydı. Saatlerce İMÇ'de dükkan dükkan dolaşıp, onlarca katoloğ içinden bir türlü seçemedik. Aslında daha önceden kağıt kullanmadığımız için hangi desen duvarda nasıl durur bir türlü hayal edemedik. Satanların zevkine bakarsanız en büyük desenler, en renklileri hatta simlileri seçersen duvarda çok güzel patlarmış vs. vs. Gösterdikleri kağıtları gördükçe acaba hatamı yapıyoruz, badana mı kalsa diye de düşünmedik değil. Neyse günün sonunda sade ve istediğimiz gibi birşeyler seçebildik. Kağıtlar ithal ve vinil malzemeden. Banyoda kağıt kullanışlı olurmu diye düşünüyorduk ama dediklerine göre su döküp fırçayla yıkasan bile birşey olmazmış. Öyle de yıkamayacağıma göre, sorun yaşamam herhalde.
Şimdi sırada koltukların kumaşlarının değişmesi var. Onun içinde İMÇ'ye gideceğiz ve kimbilir kaç saat gezeceğiz :(
Banyo'nun daha önce alt kısım seramik, üstü boyaydı. Duvarkağıdı çok yakıştı, biz çok beğendik.


Salonumuzun eski hali, mevcut kapıyı iptal ettik böylece salonda bir duvar kazanmış olduk. Salonun eski kapısının yanından kapı açtık. Yemek odasının bulunduğu bölümde karşılıklı iki duvarımız bordo boyalıydı, beyaz duvar kağıdı kaplattık, çok ferah oldu.
+






Hepinizin Berat kandili kutlu olsun.
Sevgiler,
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

ShareThis