Papers by kenan duman
Özet: Balkanlar, 1980'lerin ikinci yarısı itibariyle Berlin Duvarının yıkılması ve Sovyetleri Bir... more Özet: Balkanlar, 1980'lerin ikinci yarısı itibariyle Berlin Duvarının yıkılması ve Sovyetleri Birliği'nin dağılması ile küresel anlamda önemli gelişmelerin büyük etkilerinin yaşandığı bir coğrafyaya dönüşmüştür. Balkanları önemli ekonomik ve siyasi değişikliklerle karşı karşıya bırakan bu değişiklikler yeni bir bin yılın başı itibariyle önemli teknik gelişmelerle de aynı döneme denk gelmektedir. Dünya Savaşlarının ardından çoğunluğu Sovyet Bloğa yakın Balkan ülkelerinde yayıncılık politikaları da devletin medya üzerinde tekel konumda olduğu bir yapıda gelişmiştir. Medya, çoğu zaman egemen kültür ve değerleri yaymak için bir araç olarak kullanılmıştır. Balkanlarda yayıncılık sisteminin son 25 yılını analiz eden bu çalışmada karşılaştırmalı medya sistemleri yöntemi kullanılmıştır. Hallin ve Mancini'nin karşılatırmalı medya çalışması kuramının çerçevesi medya pazarlarının yapısı, devletin rolü, politik paralellik ve gazeteciliğin profosyonelleşmesidir. Çalışmada özellikle iktisadi ve hukuki belge, yasa ve raporlardan oluşan literatür taraması yapılmış ve Balkanların batısında yer alan Arnavutluk, Bosna-Hersek, Karadağ, Kosova, Makedonya, Hırvatistan, Sırbistan ve Slovenya analiz edilmiştir. Balkan ülkeleri arasında ki bu tarihsel tarama çalışması, son yirmibeş yılda dönüşen yayıncılık politikalarını Balkan ülkeleri özelinde anlamlandırabilme amacını taşımaktadır. Çalışmada Batı Balkan ülkelerinin yayıncılık politikalarının dönüşümünde özellikle Avrupa yanlısı politikaları güden iktidar yapıları ile birlikte Avrupa Birliği politikalarının baskın rol oynadığı ve medya mevzuatlarında büyük bir değişim oluştuğu ortaya çıkmıştır. Çalışmada ayrıca medya alanın serbestleşmesinin her ülke bazında kendine özgü sonuçları ortaya çıktığı görülmüştür. Abstract: By the second half of the 1980s, the Balkans turned into a geographical area where the collapse of the Berlin Wall and the disintegration of the Soviet Union led to major effects of significant global developments. These changes, which confront the Balkans with significant economic and political changes, also coincide with significant technical developments by the beginning of a new millennium. After the worlds wars, broadcasting policies in the Balkan countries, the majority of which are close to the Soviet Bloch, have also developed in a structure where the state is monopolized on the media. The media has often been used as a means to spread dominant culture and values. In this study analyzing the last 25 years of the broadcasting system in the Balkans, we used the method of comparative media systems. The framework of Hallin and Mancini's comparative media study theory is the structure of the media markets, the role of the state, the political parallelism, and the professionalism of journalism. In this study, we conducted a literature search consisting mainly of economic and legal documents, laws and reports; we analyzed Albania, Bosnia and Herzegovina, Montenegro, Kosovo, Macedonia, Croatia, Serbia and Slovenia, which are located in the western part of the Balkans. This historical screening study among the Balkan countries is aimed at making it possible to interpret the broadcasting policies that have changed in the last twenty-five years in the Balkan countries. In the study, it was found out that especially the pro-European policies and the European Union policies play a dominant role in the transformation of the broadcasting policies of the Western Balkan countries and that there's a major change in media legislation. In the study, it was also found out that the liberalization of the media field had its own consequences in both countries.
ÖZET: Medya, geçmişten günümüze bilgilendirme işlevi çerçevesinde kamuoyunun farkındalığını artır... more ÖZET: Medya, geçmişten günümüze bilgilendirme işlevi çerçevesinde kamuoyunun farkındalığını artırmak konusunda önemli görevlerden birine sahiptir. Yazılı basınla başlayan bu görev teknolojinin gelişmesi ile radyo ve televizyon alanı ile devam etmiştir. 1980 sonrası uydu ve kablo teknolojisiyle televizyon dünyası tematik kanallarla tanışırken Türkiye'de de 1990'lı yılların son döneminde belli bir kitleyi hedefleyen tematik televizyon kanalları kurulmuştur. Genel olarak haber televizyonlarından kamusal hizmet sorumluluğu ile topluma olumlu sosyal davranışları özendiren programlarına daha fazla yer vermesi beklenmektedir.
Teknolojik gelişmeler sonucu toplumsal yaşamın içinde giderek birbirinin içine geçerek hareket ed... more Teknolojik gelişmeler sonucu toplumsal yaşamın içinde giderek birbirinin içine geçerek hareket eden bir ağlar dünyasında yaşıyoruz. 1969 yılı itibariyle askeri, 1980 sonrası önce iş, ardından ev yaşamının parçası olan internet insanoğlunun bilgiye ulaşımında daha kolay bir aracı olarak ortaya çıkmış ardından bu iletişim biçimi kitle iletişim araçlarının sınırlılıklarla karşılaştığı bilginin takası ve hızlılığı konusunda önemli bir ivme aracı olarak görev almaya talip olmuştur. İnternetin ilk dönemine baktığımızda daha çok statik yapıda olan ve etkileşim bakımından kısıtlı bir yapıya sahip bir ilk dönem yapılanması karşımıza çıkar. İlk dönem web sitelerinde kullanıcıların tek etkileşim aracı elektronik posta gönderebilmektir. 1989 yılında Tim Bernars Lee’nin html işaretleme dili “www” bilgi paylaşım sistemini kurması ile başlayan ve 2004 yılına kadar devam eden birinci nesil internet yayıncılığı dönemi Web 1.0 olarak anılır. (Eldeniz, 2010: 20) 2004 yılında kullanıcıların daha fazla paylaşım, etkileşim yapmalarını sağlayacak olan yapı oluşturuldu. Bu interaktif iletişime dayalı, bilginin çok hızlı bir şekilde paylaşımını mümkün kılan yeni web yapılanması Web.2,0 olarak adlandırılmıştır. İnternet alanı, teknik olarak Web 1,0’da Web 2,0’a geçerken ve ardıl gelişmelerinde daha çok hız alanına gelişmeler yaşarken bu hız ivmesine paralel olarak etkileşimi daha çok arttırıcı yazılım gelişmelerinde tarihine tanıklık etmiştir. Web.2.0 ile birlikte iletişimin ve paylaşımın çok daha kolay ve hızlı bir şekilde gerçekleşmesini sağlayan wikiler, bloglar ve sosyal paylaşım ağları ortaya çıkmıştır.
Bireylerin kitle içerisine karıştıktan sonra verdikleri kolektif tepkiler çok geniş bir alanın ve... more Bireylerin kitle içerisine karıştıktan sonra verdikleri kolektif tepkiler çok geniş bir alanın ve disiplinler arası yaklaşımların konusudur. Gustave Le Bon’un kitle psikolojisine açıklık getiren çalışmaları bu anlamda önemli bir yerde tutmaktadır. Le Bon kitle ile ilgili çalışmalarında ‘kalabalık’ kavramına yer vermiş ve bu durumun kendine özgü bir gerçekliği barındırdığını belirtmiştir. Le Bon bireylerin kitle içerisine karıştıktan sonra daha önce kendilerinde rastlanmayan bazı özellikler kazandığı görüşünü savunur. Bu özellikler arasında kalabalık içerisinde bireyin kitlenin gücünü de bünyesinde hissederek farklı bir güce sahip olma duygusuna kapıldığı ve duygu ve davranışların bulaşıcı bir şekilde kitleden bireye geçtiği düşüncesi yer alır. Le Bon’un buradan yola çıkarak kavramsallaştırdığı ‘sosyal bulaşma’ kavramı, topluluk içerisinde hâkim olan fikrin, bireylere aktarılması ve bunun neticesinde kolektif eylemin ortaya çıkmasını anlatır. Le Bon, sosyal bulaşmanın özellikle linç gibi bir anlamda bireylerdeki şiddet eğiliminin kolektif yapıda tezahürüne açıklık getirir. Le Bon, Sosyal bulaşma ile bireylerdeki şiddete yönelik eğilimi tek başlarına eyleme geçirmeyeceklerini ya da geçiremeyecekleri görüşünü savunur. Son dönemde yeni bir kamusal alan olarak kabul edilen sosyal medya platformlarında sosyal bulaşma kavramı farklı bir anlamda yeniden karşımıza çıkmaktadır. Özellikle kamuoyu tarafından bilinen kişiler tarafından oluşturulan içerikler sosyal ağlarda çok hızlı bir şekilde yayılırken bu kişilere ait kimi görüşlerin bazı kesimler tarafından tepki çekebilmesi durumu bu kişilere yönelik bir infial oluşturmasına ve sonunda sosyal medyada ‘dijital linç’ olarak tanımlanacak bir duruma dönüşmesine neden olabilmektedir. Bu çalışmada, sosyal bulaşmanın sosyal medyadaki yansıması olarak kabul ettiğimiz ‘dijital linç’ olgusu kavramsallaştırılarak içerik analizi yöntemi ile değerlendirilecektir. Bu amaçla, küresel bir mikroblog platformu olan twitter üzerinden Türkiye’de sosyal medya ortamında ‘dijital linç’ vakalarının hangi boyutta olduğu tespit edilerek, bu durumun gerçekleşme oranı incelenecektir. Bu amaçla çalışmanın sorunsalının sınanması için Twitter da en çok yer alan konu başlıkları 01.05.2015-30.05.2015 tarihleri arasında bir aylık dönemde incelenecektir.
THE REFLECTION OF GUSTAVE LE BON'S SOCIAL CONTAGION THEORY ON NEW MEDIA: DIGITAL LYNCH CONCEPT AND TWITTER CONTENT ANALYSIS
Abstract
The collective responses of individuals that they give after joining the crowd* are the subject of a very large field* and interdisciplinary approach. Gustave Le Bon's studies clarifying the Crowd psychology holds an important place in this regard. Le Bon included "crowd" concept in his works related to mass and stated that it hosts a distinctive reality. Le Bon argues that individuals gain some features that they don't have when they join the crowd. The notion of having a different power by feeling the power of the mass in the crowd and the notion that emotion and behaviours pass from crowd to individual in a contagious way are among these features. The "social contagion" concept that Le Bon has conceptualized by starting from this tells the transfer of a dominant idea that is in a society to the individuals and emergence of the collective action as a result of it. Le Bon clarifies the manifestation of violent tendencies in individuals in a collective manner especially in the sense of lynching of social contagion. Le Bon argues that they won't or they can't put into action the violence tendency caused by social contagion on dividuals alone. Once again the concept of social contagion emerges in a different way on the social media platforms which have been accepted a new public space recently. The contents created by people especially known by public spread in social network rapidly and some views of these can get reactions of some. And eventually it can cause this to be a situation that can be called "digital lynching" against these people at social media by causing public resentment. In this study "digital lynching" concept that we accept as a reflection of social contagion at social media will be evaluated conceptually by content analysis method. For this purpose, via Twitter which is a global social media microblogging platform, the possibility of this situation will be analyzed by determining at what scale "digital lynching" cases are at social media in Turkey. For this purpose, in order to test the problematic of the study, top titles of Twitter between the dates 01.05.2015 and 30.05.2015 will be examined in one month period.
Key words: internet, new media, social contagion, digital lynching, twitter
Books by kenan duman
Gazeteciler, çevre sorunlarına dikkati çekmek, halkı çevre sorunları karşısında bilgilendirmek ve... more Gazeteciler, çevre sorunlarına dikkati çekmek, halkı çevre sorunları karşısında bilgilendirmek ve kamuoyunun farkındalığını artırmak konusunda önemli görevlerden birine sahiptir. Bu görev çevresel konularda kamu anlayışının oluşması için önemlidir. Önceleri medyada genellikle felaket senaryoları şeklinde kendini gösteren çevre konulu haberler, günümüzde çevre sorunlarının insanların gündelik hayatını etkilemesi nedeniyle çevre haberleri hem uyarıcı hem de soruna çözüm bulunması noktasında kamuoyunu harekete geçirtmeye yönelik olarak medyada yer almaktadır. 1960’lardan itibaren çevre haberciliği bir gazetecilik dalı olarak ortaya çıkmıştır. Çevre haberciliği için özel muhabir kadroları oluşturup, özel sayfalar yapılmaktadır. Çevre sorunlarının artışıyla beraber medya, ekonomi, kültür - sanat, sağlık, spor gibi çevreyi de yeni bir tema olarak görmeye başlamıştır. Çeşitli ülkelerde görev yapan çevre gazeteciler Society of Environment Journalism (SEJ), Internatıonal Federatıon Of Envıronmental Journalısts (IFEJ) isimli sivil toplum kuruluşları ile bir arada örgütlenirken, Türkiye‟de de Turizm ve Çevre Gazetecileri Derneği (TURÇEV) ile çevre konusunda haber yapan gazeteciler bir araya gelmişlerdir. Bu çalışmada, dünyadaki ve Türkiye‟deki çevre gazeteciliği çalışmalarının hangi boyutta olduğu saptanarak, Çevre gazeteciliği yapan gazetecilerin örgütlenmesi üzerinde durulacaktır. Bu amaçla geçmişten günümüze çevre gazeteciliği incelenerek, örgütlenme çabaları konusunda ki tespitlere yer verilmiştir.
Televizyon kanallarının çoğalması ile bireye ait alanlarla topluma ait alanlar arasındaki sınır g... more Televizyon kanallarının çoğalması ile bireye ait alanlarla topluma ait alanlar arasındaki sınır gittikçe ortadan kalkmış, özel yaşam kavramının sınırları belirsizleşmiştir. Özel alan ihlallerinin çok kez yaşandığı talk showların birçoğunun altında yatan amaç, birtakım gizli kalmış gerçekleri açığa çıkartmaktır. Bunun en etkili yollarından biri konukların itiraflar da bulunarak bireysel ve özel hayata ilişkin yaşadıklarını ya da duygularını açığa çıkarmaktır. Sıradan insanların özel yaşamlarıyla kamusallaşmaları ve bunu itiraf yoluyla yapmaları arzu edilen bir “gerçeğin” ifşası onları izleyici topluluğu karşısında çoğunlukla yaralanabilir bir konuma taşımaktadır. Ayrıca talk Show da sıradan ve dışlanmış kişilerin yaşanmış deneyimlerinden ve özel gündelik yaşamlarına ilişkin daha önce konuşamadıkları dertlerinden bahsetmeleri ve bunu öyküleştirmeleri ile de mahremiyet ortadan kaldırılabilir.
Türkiye'de Yerel Basın
Yerel basın demokratik yaşam ve eğitim için önem taşıyor, ancak Türkiye’de bu
beklentilere yanıt ... more Yerel basın demokratik yaşam ve eğitim için önem taşıyor, ancak Türkiye’de bu
beklentilere yanıt verebilecek durumda mı? Bugün için tabloya bakıldığında
gün geçtikçe yerel basının ciddi kan kaybına uğradığını söylemek olasıdır. Yerel
basının özellikle seçim dönemlerinde hatırlanması ve seçim dönemlerinde
özellikle gazetelerin, dergilerinin sayısının artması çok anlamlıdır. Öte yandan
yerel basının özellikle sanayi ve ekonomik güç taşıyan yerlerde daha yaygınlık
kazanması ve hayat bulması da üzerinde düşünülmesi gereken bir durumdur.
“Yerel basın geleneği” can çekişiyor demek çok iddialı ve yersiz bir tespit olmasa
gerekir. Oysa Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik ve toplumsal durum,
yerel basına duyulan ihtiyacı en üst düzeylere taşımaktadır. Buna yanıt verecek
bir yapılanmanın bulunmayışı, Türkiye’nin demokratik ve çağdaş yaşamı için
ciddi zaaflar doğuracak niteliktedir.
“Türkiye’de Yerel Basın Uygulamaları” adlı çalışma, bu tabloya karşı akademik
duyarlılıkla yaklaşma gerekliliğinin doğurduğu bir sonuçtur. Türkiye’nin “fazilet
adaları”na olan ihtiyacı her zamankinden biraz daha fazladır. Bu kitap Türkiye’de
yerel basın konusunda bir nebze de olsa bir ilgi yaratırsa, akademik amacıyla
birlikte üstlendiği kamusal görevi de başarıyla yerine getirmiş olacaktır.
Conference Presentations by kenan duman
Oyunlaştırma oyun unsurlarının ve oyun mekanizmalarını kullanarak oyun olmayan ilgili alanlarda p... more Oyunlaştırma oyun unsurlarının ve oyun mekanizmalarını kullanarak oyun olmayan ilgili alanlarda problemi çözmek anlamına gelmektedir. Bu yöntemin en önemli amacı uygulamada olan platforma katılımı ve teşviki artırmaktır. Oyunlaştırma yöntemi aynı zamanda kullanıcıları daha fazla paylaşıma teşvik etmek ya da etkin kullanıcıları tespit etmek için de kullanabilir. Oyunlaştırmanın başarılı olması için motivasyon arttırıcı etkili bir oyun mekaniği ve dinamiğine ihtiyaç bulunmaktadır. Kısa zaman içerisinde küresel anlamda başta eğitim, otomotiv, finans, turizm, sağlık ve pazarlama gibi birçok dalda çok sayıda başarılı oyunlaştırma uygulamaları oluşturulmuştur. 2010 yılı sonrası şirketler için önemi fark edilen bu kavram, ticari olduğu kadar sosyal sorumluluk projeleri içinde sorunların çözümünde hedeflere ulaşmada ve etkililiği arttırmak için kullanılmaya başlanmıştır. Her oyunlaştırma projesinde olduğu gibi sosyal sorumluluk ile ilgili projelerde de oyunlaştırmanın oluşturacağı duygusal etkiler arasında en önemlilerinden biri oyuncunun proje ile arasında iyi bir duygusal bağ kurulmasıdır. Bu sayede kullanıcı uzun süre proje içerisinde oyun motivasyonu ile kalır. Bu çalışmada, çevre bilincinin gelişmesi için mobil platformlarının ne kadar etkili olduğunu gösteren örnek çalışma; Amerika Birleşik Devletleri'nde geri dönüşümlü materyallerin toplanmasını çeşitli hediye oyunları ile motive etmeyi amaçlayan Recyclebank Projesi'nin oyun mekaniği ve dinamiği mantığı üzerinden incelenecektir. Çalışmada, Recyclebank projesinin ele alınmasının nedeni projenin yerel anlamda başarısıdır. Recyclebank projesinde platforma üye olanlar yerel geri dönüşüm olanaklarını görüntülerlerken daha sonra bu olanakları kullanarak puanlar kazanıyor ve kazandıkları puanları maddi indirim olarak geri kazanmaktadır. Bu bağlamda bu çalışmada, oyunlaştırma tabanlı sosyal sorumluluk platformlarının çevresel ve kültürel bilinç oluşturmadaki önemine oyun bileşenleri, mekaniği ve dinamiği bağlamında değinilmektedir. Abstract Gamification means to solve a problem in the related fields which are not game by using game elements and mechanisms. The most important goal of this method is to increase the participation and encouragement to the application that is carried out. Gamification method can also be used to encourage users to share more or detect active users. In order for gamification to be successful, there's a need of an effective, motivation booster game mechanic and xdynamic.Globally, there have been numerous gamification applications in many fields especially education, automotive, finance, tourism, health and marketing in a short period of time. This concept, the importance of which was recognized by companies after 2010, has started to be used for solving the problems, achieving the goals and increasing the impact as well as being used for commercial. As it is in every gamification Project, also in the projects related to social responsibility, one of the most important emotional effects that gamification creates is to establish an emotional tie between player and Project. Thanks to this, users stay in the Project with the game motivation for a long time. In this example work that shows how important mobile platforms are for the development of environmental awareness; it is going to be analyzed on the basis of game mechanic and dynamic logic of Recyclebank Project which aims at motivating the collecting of recylable materials in
Uploads
Papers by kenan duman
THE REFLECTION OF GUSTAVE LE BON'S SOCIAL CONTAGION THEORY ON NEW MEDIA: DIGITAL LYNCH CONCEPT AND TWITTER CONTENT ANALYSIS
Abstract
The collective responses of individuals that they give after joining the crowd* are the subject of a very large field* and interdisciplinary approach. Gustave Le Bon's studies clarifying the Crowd psychology holds an important place in this regard. Le Bon included "crowd" concept in his works related to mass and stated that it hosts a distinctive reality. Le Bon argues that individuals gain some features that they don't have when they join the crowd. The notion of having a different power by feeling the power of the mass in the crowd and the notion that emotion and behaviours pass from crowd to individual in a contagious way are among these features. The "social contagion" concept that Le Bon has conceptualized by starting from this tells the transfer of a dominant idea that is in a society to the individuals and emergence of the collective action as a result of it. Le Bon clarifies the manifestation of violent tendencies in individuals in a collective manner especially in the sense of lynching of social contagion. Le Bon argues that they won't or they can't put into action the violence tendency caused by social contagion on dividuals alone. Once again the concept of social contagion emerges in a different way on the social media platforms which have been accepted a new public space recently. The contents created by people especially known by public spread in social network rapidly and some views of these can get reactions of some. And eventually it can cause this to be a situation that can be called "digital lynching" against these people at social media by causing public resentment. In this study "digital lynching" concept that we accept as a reflection of social contagion at social media will be evaluated conceptually by content analysis method. For this purpose, via Twitter which is a global social media microblogging platform, the possibility of this situation will be analyzed by determining at what scale "digital lynching" cases are at social media in Turkey. For this purpose, in order to test the problematic of the study, top titles of Twitter between the dates 01.05.2015 and 30.05.2015 will be examined in one month period.
Key words: internet, new media, social contagion, digital lynching, twitter
Books by kenan duman
beklentilere yanıt verebilecek durumda mı? Bugün için tabloya bakıldığında
gün geçtikçe yerel basının ciddi kan kaybına uğradığını söylemek olasıdır. Yerel
basının özellikle seçim dönemlerinde hatırlanması ve seçim dönemlerinde
özellikle gazetelerin, dergilerinin sayısının artması çok anlamlıdır. Öte yandan
yerel basının özellikle sanayi ve ekonomik güç taşıyan yerlerde daha yaygınlık
kazanması ve hayat bulması da üzerinde düşünülmesi gereken bir durumdur.
“Yerel basın geleneği” can çekişiyor demek çok iddialı ve yersiz bir tespit olmasa
gerekir. Oysa Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik ve toplumsal durum,
yerel basına duyulan ihtiyacı en üst düzeylere taşımaktadır. Buna yanıt verecek
bir yapılanmanın bulunmayışı, Türkiye’nin demokratik ve çağdaş yaşamı için
ciddi zaaflar doğuracak niteliktedir.
“Türkiye’de Yerel Basın Uygulamaları” adlı çalışma, bu tabloya karşı akademik
duyarlılıkla yaklaşma gerekliliğinin doğurduğu bir sonuçtur. Türkiye’nin “fazilet
adaları”na olan ihtiyacı her zamankinden biraz daha fazladır. Bu kitap Türkiye’de
yerel basın konusunda bir nebze de olsa bir ilgi yaratırsa, akademik amacıyla
birlikte üstlendiği kamusal görevi de başarıyla yerine getirmiş olacaktır.
Conference Presentations by kenan duman
THE REFLECTION OF GUSTAVE LE BON'S SOCIAL CONTAGION THEORY ON NEW MEDIA: DIGITAL LYNCH CONCEPT AND TWITTER CONTENT ANALYSIS
Abstract
The collective responses of individuals that they give after joining the crowd* are the subject of a very large field* and interdisciplinary approach. Gustave Le Bon's studies clarifying the Crowd psychology holds an important place in this regard. Le Bon included "crowd" concept in his works related to mass and stated that it hosts a distinctive reality. Le Bon argues that individuals gain some features that they don't have when they join the crowd. The notion of having a different power by feeling the power of the mass in the crowd and the notion that emotion and behaviours pass from crowd to individual in a contagious way are among these features. The "social contagion" concept that Le Bon has conceptualized by starting from this tells the transfer of a dominant idea that is in a society to the individuals and emergence of the collective action as a result of it. Le Bon clarifies the manifestation of violent tendencies in individuals in a collective manner especially in the sense of lynching of social contagion. Le Bon argues that they won't or they can't put into action the violence tendency caused by social contagion on dividuals alone. Once again the concept of social contagion emerges in a different way on the social media platforms which have been accepted a new public space recently. The contents created by people especially known by public spread in social network rapidly and some views of these can get reactions of some. And eventually it can cause this to be a situation that can be called "digital lynching" against these people at social media by causing public resentment. In this study "digital lynching" concept that we accept as a reflection of social contagion at social media will be evaluated conceptually by content analysis method. For this purpose, via Twitter which is a global social media microblogging platform, the possibility of this situation will be analyzed by determining at what scale "digital lynching" cases are at social media in Turkey. For this purpose, in order to test the problematic of the study, top titles of Twitter between the dates 01.05.2015 and 30.05.2015 will be examined in one month period.
Key words: internet, new media, social contagion, digital lynching, twitter
beklentilere yanıt verebilecek durumda mı? Bugün için tabloya bakıldığında
gün geçtikçe yerel basının ciddi kan kaybına uğradığını söylemek olasıdır. Yerel
basının özellikle seçim dönemlerinde hatırlanması ve seçim dönemlerinde
özellikle gazetelerin, dergilerinin sayısının artması çok anlamlıdır. Öte yandan
yerel basının özellikle sanayi ve ekonomik güç taşıyan yerlerde daha yaygınlık
kazanması ve hayat bulması da üzerinde düşünülmesi gereken bir durumdur.
“Yerel basın geleneği” can çekişiyor demek çok iddialı ve yersiz bir tespit olmasa
gerekir. Oysa Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik ve toplumsal durum,
yerel basına duyulan ihtiyacı en üst düzeylere taşımaktadır. Buna yanıt verecek
bir yapılanmanın bulunmayışı, Türkiye’nin demokratik ve çağdaş yaşamı için
ciddi zaaflar doğuracak niteliktedir.
“Türkiye’de Yerel Basın Uygulamaları” adlı çalışma, bu tabloya karşı akademik
duyarlılıkla yaklaşma gerekliliğinin doğurduğu bir sonuçtur. Türkiye’nin “fazilet
adaları”na olan ihtiyacı her zamankinden biraz daha fazladır. Bu kitap Türkiye’de
yerel basın konusunda bir nebze de olsa bir ilgi yaratırsa, akademik amacıyla
birlikte üstlendiği kamusal görevi de başarıyla yerine getirmiş olacaktır.