BİLGİ TEKNOLOJİSİ OKUR YAZARLIĞI
Işık TUNÇEL1
“Bilgi güçtür”.
Francis Bacon
Gazetecilik mesleği, ortaya çıktığı günden bu yana çok sayıda toplumsal sorunun
varlığını keşfetmiş ve akabinde bu sorunların çözüm yollarının bulunmasında da
topluma önemli katkılar sunmuştur. Sorunların anlaşılmasından çözümüne kadar tüm
süreçlerde gazetecinin konuya olan bakış açısı, konuya hakimliği veya bilgi aktarımı
kamuoyunun vereceği refleksi direkt olarak etkilemiştir. Bu nedenledir ki gazeteci,
kamuoyunun sesi rolünün hakkını verebilmek için bilgiyi temin etme ve aktarma
süreçlerini çağa uygun ve güncel tutmak zorundadır.
Gazetecilik mesleği ve gazetecilik uygulamaları sürekli yeni çalışma alanları ile
etkileşim
halinde
olmuştur.
Tarih
boyunca
gazetecilik,
mesleği
eyleme
dönüştürebileceği bir nevi en yakın arkadaşı olan teknolojinin çeşitli etkileriyle sürekli
yeniden şekillenmiştir. Geleneksel medya olan gazete ve televizyon gibi kitle iletişim
araçlarında iletişim tek yönlüyken, teknolojinin akıl almaz hızıyla yeniden inşa edilen
medya artık bilişimin bu uçsuz bucaksız imkanlarıyla çift yönlü iletişime geçmiştir. Bu
gelişmelerin ışığında gazetecilerin büyük bir çoğunluğu haber üretim süreçlerinde
geleneksel yöntemleri geride bırakarak internet mecrasına yönelmiştir. Belki de mecbur
kalmıştır. Haber içeriğini oluşturmanın yanında kitlelerin habere ulaşma talepleri yani
kitlelerin ihtiyaç analizleri de bu süreçte doğaçlama bir şekilde belirlenmiştir. Kitleler
iletişim araçlarında yaşanan gelişmelerle haberlere çok daha hızlı ulaşabilmiş ve
gündem kavramının kitleler psikolojisindeki yansıması daha somut çıktılarla ortaya
konabilmiştir.
Gazetecilik, mesleki misyonu nedeniyle bilişim çağının ruhunu yakalamak zorunda
kalmıştır. Bu çalışmanın amacı gazetecilik mesleğinin, bilgi teknolojisi okuryazarlığını
1
Akdeniz Üniversitesi Serik GSS MYO Öğretim Görevlisi
birçok meslekten önce bileğine takıp takmadığını sebepleri ve çözüm noktalarıyla
birlikte ortaya çıkarmaktır.
Çalışmada bilgi teknolojisi okuryazarlığı ve gazeteciliği kavramları ele alınarak,
gazetecilerin bilgi temininde teknolojiyi kullanmalarının mesleğe ve kamuoyuna katkısı
ve kullanım metotlarının gazetecilik mesleğinde sürdürülebilirlik sağlayıp sağlamadığı
tartışılmıştır. Çalışmada literatür taraması metodu kullanılmış gazetecilik pratikleri bilgi
ve teknoloji okuryazarlığı bağlamında incelenmiştir.
Okuryazarlık
Çalışmaya başlarken öncelikle içerik boyunca karşımıza çıkacak okur yazarlık
kavramına değinmek uygun olacaktır. Yaşadığımız dünya, anlatılmak isteneni ya da
fark edilmesi bekleneni aktarabilmemiz için yazıların, harflerin, şekillerin kullanıldığı
binlerce sembolden oluşur. Bir tür okuma şekli olan bu semboller aracılığıyla farklı
anlatım biçimleri ediniriz. İlk çağlardan bu yana en etkili bilgi edinme metodu
okumadır. Aslında, farkına vararak veya varmadan çevremizi, kendimizi, etrafımızda
olup bitenleri ve olayları okumaktayız. Okuduklarımızı kodlamaya çalışırken ya da yine
semboller aracığıyla kendimizi ifade etmek amacıyla ise yazma eylemini
gerçekleştirmekteyiz.
İnsanlık tarihinin tozlu raflarına bakıldığında okuryazarlık kavramı, ilk insanların
iletişimi keşfederek mağara duvarlarına çizdikleri şekillere, yol kenarlarına ya da
tabletler üzerine yazdıkları yazılara kadar gitmektedir. Okuma ve yazma eylemleriyle
sınırlanamayan okuryazarlık; bir olayı, olguyu ya da nesneyi anlama, yorumlama ve
tanımlama gibi iletişim yetileriyle de tarif edilebilir (Kurt, 2010).
Okuryazarlık kavramı dünyada ilk kez Birleşmiş Milletler ’in 1990’da “uluslararası
okuryazarlık yılı” ilan etmesiyle gündeme gelmiştir. Günümüzde akademik metinlerde
okuryazarlık kavramının ifade karşılığı daha yalın bir anlatımla; bireylerin okuma ve
yazmaya olan merakını dışarıdan biri aracılığıyla değil de kendisinin belirlediği bir üst
biliş faaliyetidir. Böyle bir okuryazarlık becerisi kazanan birey, okuma yazma ile ilgili
problemlerini kendisi tespit etmeye başlamış, varsa hatalarını düzeltmiş gerekli gördüğü
düzenlemeleri yaparak kendisini denetlemeyi öğretileri arasına eklemiştir (Collins,
1994). Okuryazarlık genel olarak okuma ve yazma yetisi olarak algılansa da bilgi ve
iletişim teknolojilerindeki gelişmelerden etkilenerek dönüşüme uğramaktadır. Bu
dönüşümler ışığında tüm teknolojilerin kendine has bir okuryazarlık becerisi kazandığı
görülmektedir. Toplumların gelişmişlik kriterinin en büyük göstergesi olan
okuryazarlık, aynı zamanda bireylerin sosyal hayattaki başarısının da bir sonucu olarak
ölçümlenebilir. Bireylerin yüksek öğrenim almalarında hem de işgücüne girmeye hazır
olup olmadığını ölçmek için okuryazarlık gereklidir. İş gücü ve istihdam modellerinde
teknik uzmanlık tek başına yeterli değildir. Bireyler hangi alanda ne çalışacağını, bilgiyi
nerede bulacağını, sonra ne yapacağını bilmelidir. Çalışma hayatından önce bilme
yetisine sahip olması gereken bireyler, özellikle modern bir öğrenme ortamında
çalışmayı öğrenmeleri yani teknolojiyi yerinde kullanmak için özel bir dikkate
erişmelidir.
Okuryazar becerisi ise; bazı yazınsal sembolleri seslendirme veya anlamlandırma
şeklimizi anlatmaktadır. Ve bir başka anlamıyla okuryazarlık becerisi; yaşadığımız
dünyadaki hemen hemen her şeyi daha ayrıntılı anlama ve anlaşılana kendine dair bir
çıkarım katarak betimleme durumudur. Bir yolculuk olan okuryazarlık toplumların
deneyim ve bilgilerini birbirleriyle paylaşma, yetenekleri sürdürülebilir kılarak
yolculuğun devamında devir teslim yaparak sonraki nesillere aktarma aracıdır (Altun,
2005).
Toplumların ihtiyaçlarına ve teknolojik gelişmelere verdikleri reflekse göre değişkenlik
gösteren okuryazarlık; zamanla farklı isimler almış ve çok çeşitli hale gelmiştir.
Okuryazarlık alanları da bilgi ve iletişim teknolojilerinin etkisi ile dönüşüme uğramıştır.
Bu dönüşümle birlikte ortaya yeni tanımlar çıkmıştır. Okuryazarlık çok sayıda türe
ayrılmıştır. Aralarında sivrilen ve en popüleri olan teknoloji okuryazarlığı içerisinde
bilgisayar okuryazarlığı, dijital okuryazarlık ve internet okuryazarlığı ayrı ayrı tanımlar
bulmuştur. Eleştirel okuryazarlık, medya okuryazarlığı, görsel okuryazarlık yani kısaca
tüm alanlarda bilgi okuryazarlığı gibi çok sayıda tür de kendine yeni alanlar yaratmıştır.
Bilgi Okuryazarlığı
Bilgi okuryazarlığı kavramı ilk olarak 1974 yılında ABD’de araştırmacı Paul G.
Zurkowski tarafından tanımlanmıştır. Uzun yıllar farklı tanımlar ile konuşulan bilgi
okuryazarlığı; ilk önceleri Information Empowerment (bilgi yetkinliği), Information
Fluency (bilgi akıcılığı), Information Discovery (bilgi keşfi), Information Mapping
(bilgi haritalama/bulma), Global Informatics (küresel bilişim), Information Competence
(bilgi yeterliliği), Information Sophistication (bilgi hâkimiyeti) gibi çeşitli tanımlarla
karşımıza çıkmıştır. Zaman içinde tanımlar değişmiş, bilgi okuryazarlığı kapsamı
genişlemiştir. Kavram gelişen dünya koşullarında dönüşmeye devam etmiştir. İlk olarak
kavram kargaşasını ortadan kaldırmak adına kavramlarla ilgili daha fazla ayrıntı
belirtme ihtiyacı doğmuştur. Yalın anlatımıyla bilgi okuryazarı, yaşamda karşılaşılan
problemlere çözüm yolları arayan, bilgi kaynaklarını kullanma yetisi olan ve bunun için
gerekli tekniklere hâkim kişidir (Kurbanoğlu, 2010).
Bilgi okuryazarlığı yaşam boyu öğrenme kavramıyla ilişkilendirmiştir. Bilgiye duyulan
gereksinimin fark edilmesi ve bilgiye dayalı verilmesi gereken kararlar sayesinde bilgi
arama eylemi bilgi okuryazarlığını doğurmuştur. Dünyanın en değerli hazinesi olan bilgi
bir okuryazarlık eylemi çerçevesinde büyük miktarlarda üretilmenin yönetimini
keşfetmektedir. Bilgi okuryazarlığı, toplumların teknolojinin de etkisiyle sosyal
değişimlerini yeni bilgi ve beceriler gerektirdiği için de yaşam boyu öğrenmeyi
amaçlamaktadır (Kuhlthau, 1987).
Bilgi okuryazarı yetisine ulaşmış bireyler, bilgiye eleştirel olarak yaklaşır ve kendi
kendine öğrenerek bilgiyi etkin şekilde kullanmaktadır. Hangi bilgiyi nerede
kullanacağı konusunda kendini motive eder, çağın bilgi teknolojilerini kullanır, bilgi
okyanusunda yüzmeyi en iyi şekilde gerçekleştirir (Bruce, 1997).
Bilgi okuryazarlığının önemli bir parçası bilgi politikaları ve uygulamalarıdır. Özellikle
gazetecilik mesleği ekseninde bu uygulamaları tanımlamak gerekirse; fikri mülkiyetin
kullanımı, sosyal ve ekonomik olgular yani etik konulardır. Haber kaynağından
bilgilerin toplanması ve kullanılması; bilginin kökeni bir başka tanımıyla kaynağın
kaynağı, bilginin gerçekliği ve konuyla olan ilintisi bilgi okuryazarlığında en temel
süreçleri kapsamaktadır. Bilginin yasal bir şekilde kaydedilmesi ve arşivlenmesi kişisel
ve toplumsal alanların yönetimi ve entelektüel bir söylemin inşası bilgi okuryazarlığının
gazetecilik mesleği ile aynı paralellikte olması gerektiğini göstermektedir. Bilginin
temini, kullanım yöntemi ve paylaşımı gazetecilik gibi kamuoyunu bilgilendirmekle
görevli bir meslek için doğru okuma gerektirmektedir.
Bir diğer adı enformasyon okuryazarlığı; bilgiye ihtiyaç duyulduğunu fark etme ve
bilginin bulunduğu yeri saptama, değerlendirme ve ihtiyaç duyulan enformasyonu etkili
olarak kullanma yeteneğidir. Farklı kaynaklarda enformasyon okuryazarlığı için;
bilgiye ulaşma, bilgiyi kullanma, konu üzerine öğrenmeyi artırarak var olan, problemi
giderme ve yeni bilgi üretme yeteneği olarak tanımlanır. Toplumlara ve bilimsel
çalışmalar için hem formal hem de informal olarak yaşam boyu öğrenme için temel
oluşturur (Yalvaç,2001). Gazetecilik mesleğinin en önemli kavramları arasında yer alan
tarafsızlık ve güvenilirlik kavramlarını değerlendirme becerisine sahip olan bilgi
okuryazarı; bilgiyi etkin bir şekilde yönetir. Demokratik ve özgürlükçü bir dünya için
bilginin değerinin farkında olan bilgi okuryazarı; hangi kaynaktan elde etmiş olursa
olsun bilginin sentezini yapar ve düzenler. Bu bilgiyle kamuoyunun hangi sorununa
çözüm aranacağını hangi grubun ihtiyaçlarını karşılayacağını belirleyerek uygun bir
formatta söz konusu kitleye ulaştırır (Kurbanoğlu, 2010).
Bilgi okuryazarlığı tüm okuryazarlık türlerini kapsamasının yanında bilgi ve iletişim
teknolojilerinden de bu yönü nedeniyle en fazla etkilenen tür olma özelliği de
taşımaktadır. Bilgi okuryazarlığı yetisi kazanımı için bireylerin çeşitli süreçlerden
geçmesi gerekmektedir. Bu süreçler; var olan bilgiyi tarif edebilme, bilgi kazanımı ya
da bir başka deyişle bilgi temini, kullanımı yöntemi ve paylaşma aşamaları diyebiliriz
(Scans, 1991). Bahsedilen aşamalarla birlikte bilgi ve iletişim teknolojilerindeki (BİT)
yeniliklerden etkilenen okuryazarlık, bu gelişmelerle birlikte her teknolojinin kendine
özgü okuryazarlık becerisinin gelişmesine zemin hazırlamaktadır. Artık yeni dünya
düzeninde bilgi
edinme bilgi
okuryazarlığı
deneyimiyle
işlenerek bilmeye
dönüşmektedir. Bilgi okuryazarlığı, var olan bir problemin çözüm yollarının arandığı,
keşfedildiği ve uygulama aşamasına geçilerek bilginin etkili bir biçimde
kullanılmasıdır. Bilgi okuryazarı bireyler, bilgiyi etkin bir şekilde kullanır. Bilgiye
eleştirel bir perspektiften bakan bireyler, kendisini motive ederek başta öze ait daha
sonra sosyal ve mesleki problemleri ortadan kaldıracak bilgiye erişirler. Bilgiyi ne
şekilde ve nasıl kullanacağını keşfedebilen okur yazarın bilgisayar kullanma
becerilerinde de üstünlüğü vardır (Rader,1991).
Eisenberg ve Johnson (2002), bilgi okuryazarlığını altı aşamaya ayırmaktadır. Bireyler
ihtiyaçlarını analiz ederek imkanları doğrultusunda veriye nasıl erişebileceğini bularak
yani bilgi kaynağını bularak ilk aşamayı tamamlar. İkinci olarak da hangi bilginin
problemin çözümü için gerekli olduğunu o bilgiyi tanımlayarak yapar. Bilgi
kaynaklarının kullanılması ile bilgiyi alır ve gerekli yerlere iletir. Son aşama ise çözüm
adına ulaşan bilginin değerlendirilmesi sürecidir. Bu süreçte, kritik nokta ihtiyacın
belirlenmesidir. Bilimin birçok alanında problemin varlığını ve çözümüne ulaşmak için
ihtiyaç analizi tekniği kullanılmaktadır. İhtiyaç analizi bilgi ve teknolojilerde meydana
gelen gelişmeler ile ihtiyacın anlık veya bir periyot dahilinde belirlenmesini
sağlamaktadır. Bu kilit aşamanın başarı ile sonuçlanması biraz da bilgiye ulaşmak için
tercih edilen teknolojilerin veriyi bulmayı kolaylaştırma yetisine bağlıdır.
Bilgi Teknolojisi Okuryazarlığı
Çağımızın gereği olan bilgi toplumu niteliğine ancak teknolojinin eğitimde daha etkin
kullanılmasıyla erişileceği açıkça görülmektedir. Teknoloji kavramı tanımlandığında
akla ilk gelen araçlar hiç şüphesiz bilgisayar ve internettir. Dünyanın neresinde olursa
olsun tüm insanlar, internet aracılığıyla hazır olan ya da keşfedilen bilgiyi anlama,
aktarma ve saklamak istemektedir. Bu araçlar sayesinde toplumlar birbirleriyle kolay
erişim gibi isteklerini karşılamaya başlamıştır. İnternet ve akabinde teknoloji dünyayı
hakimiyeti altına alan dev bir güç, sonsuz bir ağdır. İnternet en yalın anlamıyla; sanal
bir kütüphane, dev bir alışveriş merkezi, dünyanın en büyük üniversitesi ya da sınırları
olmayan bir okyanus olarak tanımlanabilir. Tanımların ışığında yapılmış birçok
araştırmada da görüldüğü üzere; bilgi teknolojisi özellikle de internet, sadece eğitimde
değil birçok alanda muazzam imkânlar sunmaktadır. Dijital mecralarda sosyal
hayatlarını planlayan ve yöneten toplumlar, günümüzde artık tamamen yaşam
standartlarını,
sağlık
problemlerini
çözmekte,
hobilerini
gerçekleştirmektedir
Aggarwal, 2000).
Bilgisayar okuryazarlığı kavramı, çok sayıda temel becerinin bir bileşeni olarak
tanımlanmaktadır. Bireylerin toplumda konumlanmalarını sağlayan çeşitli becerilerin
bir toplamı da denilebilir. Okuma ve yazma ile başlayan bu iletişim becerileri, eleştirel
düşüncenin kapılarını açar, analitik düşünmeye teşvik eder ve insan becerilerini tazeler.
Bilgi ve iletişim teknolojisi (BİT) okuryazarlığı yukarıda bahsedilen okuryazarlık
türlerinde kitlelerin öncelik verdiği dördüncü okuryazarlık olarak anılmaktadır. BİT'in
özellikle basın sektöründe daha iyi anlaşılmasının ve daha etkili bir sonuca kavuşması
adına makale, bilgi ve iletişim teknolojisi okuryazarlığı tanımları üzerine inşa edilmiştir.
Okuryazarlık burada yetenek ve yaratıcılık kavramlarıyla anlamlandırılmıştır.
Bilgisayar kullanıcılarının bilgiyi iletişim becerileriyle birleştirerek öz-farkındalık ve
amaçlı niyet çerçevesinde yeni beceriler ve bilgi üretme yeteneği de denilebilir. Ayrışan
okuryazarlık kavramları içerisinde son yıllarda adından en fazla söz ettiren ve
araştırmacıların ilgi odağı haline gelen ise bilgi teknolojisi okuryazarlığı olmuştur.
Bilgi teknolojisi okuryazarlığı bilgiye ulaşmanın en yalın metotlarını öğretir. Yol
gösterici özelliği sayesinde bilginin üretilmesi, gerçekten ihtiyaç olunan yerde
sunulması ve paylaşılması bu farkındalık sayesinde anlamlıdır. İnsanlar için bilgi
beslenme kadar değerlidir. Yaşam boyu tüketilmesi gereken gıdalardan bir tanesi de
öğrenme ve yeni bilgi kazanımlarıdır. Bilginin üretimiyle birlikte paylaşımı için de
çeşitli araçlara gereksinim vardır. Sürdürülebilir bir öğrenim için ikinci bir okuryazarlık
türü keşfedilmiştir. Teknoloji okuryazarlığı adı verilen bu tür, teknolojinin hızına
yetişilemeyen bir dönemde bilgi ve teknolojinin geçerlilik süresini kısaltarak zamanın
değerinin farkındalığını ortaya çıkarmıştır. Toplumların gelişmesinde en büyük devrimi
teknoloji okuryazarlığı yapmıştır. İnsanın farkındalığının ve keşfetme özelliğinin
sınırlarının üstüne çıkmasında en büyük katkı teknoloji yazarlığıdır. Kendine özgü bir
okuryazarlık türü olmasının yanı sıra farklı okur yazarlık alanlarıyla da ilişkili olan ya
da olması zorunlu olan bir kavramdır. Dolayısıyla bilimsel birçok çalışmada olduğu gibi
iletişim becerileri üzerine yapılan eğitimlerde de teorik ve pratikte sık sık değişim ve
devinime ihtiyaç duyulmuştur. İletişim becerileri kitle iletişim araçlarıyla diğer tüm
alanların da gelişimini sağlamaktadır. Kitle iletişim araçlarının bireyselleştiği
günümüzde bilgi toplumu olma yolunda ciddi adımlar atılmıştır. Hızla değişen eğitim
sisteminde özellikle iletişim bilimleri öğrencilerinin ve medya mensuplarının durağan
olmayan
bilgiye
erişimi
ve
bu
bilgiyi
günlük
yaşantılarının
pratiğine
eklemleyebilecekleri araçlar da değişim ve dönüşüme uğramıştır. Bu dönüşümle
uyumluluk ve niteliğinin arttırılması adına çeşitli stratejiler geliştirilmiştir. Bilgi
teknolojisi okur yazarlığı da böyle bir ihtiyacın sonucu olarak ortaya çıkmış, üzerine
yüklenen
misyonun
tasarımı
ve
bunun
pratiğe
dökülmesi
zamanla
farklı
konumlandırmaları beraberinde getirmiştir. Teknoloji okuryazarlığının eş zamanlı bir
ilerleme içerisinde olduğu okuryazarlık alanı bilgi teknolojisi okuryazarlığıdır. Bilgi
toplumlarının temelini oluşturan teknoloji; bilgiyi süzgecinden geçirmeyi ve bir okur
yazarlık becerisi halinde sunmayı öğrenmeye başlamıştır.
Teknolojik yeterlilik bir diğer adıyla teknoloji becerilerine yatkınlık, ilk okul
çağlarından başlayarak tüm eğitim alanlarında eş güdümlü olarak planlanmıştır. Bilgi
toplumu olabilmenin öncülünün teknolojiye yakınlık olduğu da zamanla kabul edilmiş,
teknolojiye uzak kalan bireylerin bilime bir o kadar da toplumsal yaşama uzak kaldığı
da fark edilerek aradaki açık erken yaşlarda verilen eğitimlerle kapatılmaya çalışılmıştır.
Bu farkındalıkla birlikte bilginin etkinliği bilgisayar tabanlı aramanın giderek daha
merkezi hale gelmesiyle doğru orantılı ilerlemiştir. Bir bilgiyi bulmak için nasıl bir
arama yönteminin tercih edilmesi gerektiği, araştırmanın nasıl yapıldığı büyük önem
taşımaktadır. Giderek teknolojik olan toplumda dijitalleşen arama materyallerinin
kullanımı da artmaktadır. Bilgi teknolojisi kavramı belgelerin de dijitalleşmeye
başlaması ve bu alanda destekleyici alt yapının oluşmasıyla yaygın olarak kullanılan
kavramlar arasında yerini almıştır (Lync, 1998).
Bilgi teknolojisi okuryazarlığı, günümüz yaşamının temelini oluşturan teknoloji
altyapısı; bir teknolojinin sağladığı araçları ve etkileşimlerini anlama bu altyapı ile
yasal, sosyal, kalkınmasını şekillendiren ekonomik ve kamu politikası konuları altyapı
ve teknolojilerin kullanımıdır. Bilgi dünyası birçok amaca hizmet eder. Bilgi
okuryazarlığı ise içerik ve iletişim: yazma, bilgi bulma ve organizasyon, araştırma süreci
ve bilgi analizi, ölçme ve değerlendirme gibi vasıfları içerir. Bilgi okuryazarı haberden
sanata, eğitimden siyasete, ticaretten sportif aktivitelere kadar pek çok konuda bilgiyi
doğru ve gerekli haliyle analiz etmelidir. Günümüzde temel eğitimin içerisinde
konumlanan bilgi okuryazarlığı, zamanla (ticari belgeler, edebi eserler vb.) kişisel
zevkler ve meraka göre şekil almaktadır (Lync, 1998).
Teske ve Etheridge (2010), bilgi ve iletişim teknolojisi okuryazarlığını kapsayan beceri
alanlarını şöyle sıralamıştır: Tanımlama, erişme veya ulaşım, ölçme ve değerlendirme,
kontrol etme, tamamlama ya da birleştirme, yaratma veya üretme, iletişim kurma veya
haberleştirme. İlk olarak tanımlama yetisinden bahsetmek gerekirse; bu beceri alanında,
bireyler anlama ve anlama yeteneklerini sergiler. Bilgi için elektronik aramayı
kolaylaştırmak için bir bilgi sorununun kapsamını açıklar ve bu süreçte açık, yalın ve
güncel bir araştırma yaparlar. Daha sonraki beceri olan erişme veya ulaşım sırasında ise
bireyler bilgiye ulaşacakları veri tabanlarını, web sitelerini ya da tartışma gruplarını
veya diğer bilgi kaynaklarına erişir. İhtiyacın belirlenmiş olması araştırmacı ya da bili
teknolojisi okuryazarı için çok önemlidir çünkü hangi tür kaynakların en yararlı bilgiyi
sağlayabileceğine karar vermek durumunda oldukları aşamadır. Özellikle gazeteciler
için çok kritik bir beceri olan üçüncü beceri de ölçme ve değerlendirmedir. Bu beceri
alanında, bireyler bir veri tabanının nesnelliğini, güncelliğini ve sorun veya ihtiyaç
dahilindeki bilgileri içerip içermediğini değerlendirirler. Bu değerlendirme ışığında
daha sonraki araştırmalar için bu kaynağın sürdürülebilirliği de gözlemlenmektedir.
Bilgilerin kontrol edildiği bir sonraki beceri aşaması ise çoğunlukla kurum veya
kuruluşlarda yönetici pozisyonunda olanların öncelik verdiği kazanımlar arasındadır.
Özellikle personel bilgilerini bir organizasyon şemasına yerleştirme yetisi sahibi olunur.
Birleştirmek veya tamamlama becerisiyle, sentezlemek, özetlemek, karşılaştırmak için
dijital araçları kullanan bilgi teknolojisi okuryazarları gönderilen bilgileri yorumlama
ve temsil etme yeteneğine de erişirler. Birden fazla kaynaktan gelen farklı bilgileri
raporlama, veri haline getirme, karşılaştırma ve bir akademik veya spor turnuvasından
sonuçları dijital ortamlarda yeniden tasarlama veya oluşturma yetisi kazanılır. Son
olarak çalışmanın ana sorunsalı olan haber üreticilerinin bilgi teknolojisi okuryazarlığı
becerisine sahip olup olmadığını tespit edebilecek aşamayı tanımlamakta fayda olacak.
Belirli bir kitleye göre uyarlanmış bilgileri etkili bir dijital formatta yayma becerisi, yani
bilgi aracılığıyla iletişim kurmak veya bilgiyi haberleştirme becerisidir. Bir belgeyi
belirli bir grup için daha kullanışlı hale getirmek bir diğer anlatımla bir belgeyi
biçimlendirme yetisi kazanımı gazetecilik mesleğini çağa uygun koşullarda icra etmenin
kapılarını açmaktadır.
Bilgi okuryazarlığı temel eğitimin bir parçası olarak kabul edilen bilgi teknolojisi
okuryazarlığı konusunda iki genel bakış açısı vardır. Birincisi bilgiyi elde etmek için
kullanılan araçlara karşı yeteneği vurgular. Yani temel internet kullanımı, elektronik
posta gönderimi ve web tarayıcılarını etkin kullanabilme durumudur. İkinci perspektif
ise bu süreçlerin nasıl gerçekleştiğini anlamaya odaklanır.
Bilgi teknolojisi okuryazarlığı, toplumlara bir dizi rota sunarak sadece kariyer
fırsatlarını değil, aynı zamanda kişinin toplumda konumlanmasına da büyük katkı
sağlamaktadır. Bilgisayarı etkin bir şekilde kullanmak geleneksel olarak tanımlanan
birçok olgunun yeniden üretimini geleceğe daha efektif bir şekilde taşınmasını
getirecektir. İnsanlar bilgi kaynaklarının ve teknolojik ve ekonomik yapılarla nasıl
eşleştirildiklerini ve bu kaynakların birbiriyle nasıl ilişkili olduğu fark edecektir. Bir
nevi zihinsel rehberlik hizmeti veren bilgi teknolojisi okuryazarlığı, internetteki
belgeler, özel veri tabanları, kütüphane koleksiyonlarının ihtiyaca göre ne şekilde
kullanılacağını öğretir (Lync, 1998). Gazetecinin kamuoyunu bilgilendirme sürecinde
hem zaman tasarrufu adına hem de bilginin anlaşılır hale gelmesi ile fayda ilişkisini
beslemesinde bir rehber görevi üstlenir.
Bilgi Teknolojisi Okuryazarlığı ve Medya
İletişim bilimleri artık teknolojik alt yapıları olan kitle iletişim araçlarının artırılması
konusunda araştırma ağını genişletmiş durumda. Teknolojinin olumlu etkileri ve
fırsatları, tehditleri veya güçsüz yanlarına göre çok daha öne çıkmış durumda. Bilgi
teknolojisi okuryazarı bireyin öncelikle teknolojiye erişim sağlanan bilgisayarın
özelliklerini, donanımını ve kullanılabilirliğini öğrenmesi gerekir. İnsanlar sosyal
yaşam içindeki bireysel rollerini bu araçlar sayesinde gerçekleştirir. Çalışmada özellikle
kamuyu bilgilendirme görevi olan gazetecilerin bilgi teknolojisi okur yazarlığı
bağlamında teknolojik gelişmelerde becerileri kavramsal olarak tartışılmıştır. Bu
bağlamda birbirini etkileyen ve tetikleyen diğer okur yazarlık türleri de tanımlanmış
aralarındaki fark ve etkileşim yalın bir şekilde anlatılmaya çalışılmıştır. Gazetecilerin
günlük rutinleri içerisinde haber üretim süreçlerinde teknolojiye olan yakınlıkları
bilgiye ulaşım konusunda farklı farklı yetkinlikler kazanmalarını tetikleyeceği
gözlemlenmiştir. Gazetecilerin merak ettiği birçok sorunun cevabına ulaşabileceği en
temel okur yazarlık internet okuryazarlığıdır. Bilgiye götürecek metodun nasıl
seçileceği, hangi kaynağın nasıl kullanılacağı yeni bilgi içeriklerine ulaşmak amacıyla
dijital araçların kullanılması becerilerini kapsayan bilgi okuryazarlığı türü de haber
içeriklerinin yeniden inşasına kapı açmaktadır (Bawden, 2001).
Habercinin ya da bilgi toplayıcısının teknolojik alt yapıya hâkim olması bu anlamda
farkındalık kazanması, var olan sistemleri tanımasıdır. Tabi bu yüzeysel bir tanımayla
da olabilir daha ayrıntılı bir analitik bakış, bir mühendislik seviyesi ile de
gerçekleşebilir.
Medya sektörünü yakından ilgilendiren ikinci bir okuryazarlık türü de dijital
okuryazarlıktır. Dijital okuryazarlık hem okuyucu hem de yazar tarafından bakıldığında;
sınırsız bir yelpaze sunan gerçek dünyadaki bilgilerin, elektronik araçlar ve elektronik
iletişim ağı sayesinde elde edilerek tanımlanması, yorumlanması ve kullanılması
becerisidir. Bu kapsamda dijital okuryazar bireyin özelliklerinden kısaca bahsedecek
olursak; elektronik bir araç ile bambaşka kaynaklardan gelen bilgilere sahip olunur.
Kazanılan bu verileri zihin duyusal ve bilişsel becerilerini eşit oranda harekete geçirerek
algılar. Teknolojinin sunduğu programlarla zihinsel beceri gerektiren problemleri
çözüme kavuşturan kişi dijital okuryazarlık yetisine sahiptir denilebilir. Analitik ve
eleştirel değerlendirme yetisi de yine dijital okuryazarların nitelikleri arasındadır. Dijital
okuryazarlığın ortaya çıkışıyla bilgi iletişim teknolojilerinin gelişiminin yanında
bilginin anlatım dili ve verinin paylaşım rotası da yeniliklere kapı açmıştır. İlk
zamanlarda yazılı olarak sunulan veriler, 21.yüzyılda seçilen en konforlu ve inovatif bir
bağlantı üzerinden ışık hızında ve çok pratik bir şekilde hedef kitleleriyle paylaşılmaya
başlanmıştır. Teknolojik araçlar ve internet ağları üzerinden bilgiye erişim çoğunlukla
ücretsiz bir şekilde kolaylaştırmıştır. Veri paylaşımında sınırsız bir dünyanın yaratılması
internet okuryazarlığı ya da dijital okuryazarlık ile ilgili çalışmaların ortaya çıkışına da
yol açmıştır. Elektronik araçların hızlı gelişimi ve değişimi, bu araçları kullanacak
kitlelerin de merak reflekslerini harekete geçirmiş ve kullanıcı sayıları büyük kitlelere
ulaşmıştır. Böylece bilgi teknolojisi okuryazarlığı yaşam boyu sürdürülecek bir aktivite
haline gelmiştir.
Elektronik aletlerin teknoloji takip eden kullanım alanları, birçok bilim alanı ve kültürel
değeri de etkilemiş, toplumlar kendi verilerini gözden geçirerek dijital çağda yeni bir
okuryazarlık kavramının ortaya çıkmasına yol açmışlardır. Teknolojiyi bilinçli kullanan
ve günlük yaşantısını teknoloji ekseninde şekillendirebilen bireyler teknoloji okuryazarı
olarak tanımlanabilir. Hangi sektörde hangi eğitim alanında olursa olsun kendi alanıyla
ilgili teknolojik gelişmeleri takip eden, işin de pratiğe döken ve bu pratikle daha önceki
deneyimlerini örnek olabilmesi adına teknolojiyi kullanarak dönüştürebilen bireyler
teknoloji okur yazarı olarak ifade edilmektedir. (Wang, 2003). Yani özellikle bilginin
keşfedilmesi ve kullanımı süreçlerinde yeniliklere açık olmak, yaşanan gelişmelere
uyum sağlama ve bu gelişmeleri uzmanlık alanında bir beceri haline getiren kişiler
teknoloji okur yazarı sayılabilmektedir. Teknoloji okuryazarı bir bireyin; teknolojik
araçların temel işlevlerini anlayabilme, teknolojik araçları kullanıp yönetebilme,
teknolojik tasarımlara yönelik eleştirel yaklaşım geliştirebilme, kişisel, sosyal ve
çevresel amaçlar için teknolojiyi kullanabilme ve teknolojiye uyum sağlayabilme
yeterliklerine sahip olması gerekmektedir (Kurt, 2010).
Teknoloji okuryazarlığının bilgisayar kullanmasını bilen bireylerden çok başka
anlamları da içerdiğini 1990’lı yılların başında fark eden toplumlar, psikoloji,
mühendislik veya mimari gibi sosyal ve beşerî bilimlerde de çok boyutlu bir
anlamlandırmaya gitmiştir. Bilgi ve iletişim teknolojisi okuryazarlığı bir diğer tanımıyla
teknoloji okuryazarlığı kısaca bilgi toplama, bu bilgiyi inceleme ve öz çıktılarıyla
raporlama becerisi olan kişidir (Leu ve Kinzer, 2000). Prensky (2001), 1982 ve 2002
yıllarında doğan bireylerin bilgiyi diğer nesillerden farklı olarak düşünmekte ve
işlemekte olduğunu söylemiştir. Ona göre, “y” kuşağı olarak tanımlanan bu insanlar,
internetin dijital dilini kendi ana dilleri gibi okumakta ve yazmaktadır. Bilgisayar
oyunlarına olan yetenekleri, film ve video çekim ve kurgularına olan merakları kayda
değecek orandadır. Bir nevi şimdiye kadar teknoloji kullanımında en yetenekli nesil
olarak tanımlanmışlardır.
Teknolojinin sunduğu olanaklar sayesinde farklı kavramlarla kendine yeni
konumlandırmalar bulan gazetecilik mesleği ise; bilgisayar destekli habercilik, görsel
tasarımlarla birleşen gazetecilik ve dijital fotoğraf gazeteciliği gibi isimlerle
çeşitlendirilen yeni çalışma alanlarıyla sürdürülebilirliğini sağlamıştır (Powers, 2012).
Gazetecilik sektörü, teknolojik gelişmelerden en hızlı etkilenen alanların başında
gelmektedir. Özellikle internet teknolojisinde yaşanan gelişmeler, yeni medya ortamı,
sosyal ağlar ve bu ortamlarda oluşan büyük miktardaki verinin incelenmesi ve
anlamlandırılması gazetecilik mesleğinin ve bu alanda çalışan araştırmacıların son
dönemdeki gündemini oluşturmaktadır.
Gazetecilik mesleğini icra edenlerde olmazsa olmaz yeterliliklerden biri de teknoloji
bilgi ve pratiğidir. Bu pratik keşfetme ve merak duygularının beslenmesi ile ortaya
çıkmaktadır. Her ne kadar teknolojiye yakın olmak mesleğin gerekliliklerinden biri de
olsa hala bir tercih halindedir. Alınan eğitimin içeriğinin yanında bu ve benzeri
eğitimleri de almak gazeteci için gerekli bir çıktı olarak görünmektedir.
Okuma, yazma ve aritmetik beceriler, standartlaştırılmış değerlendirmeler yoluyla
ölçülür ve genel olarak skolastik yetenek veya eğitime hazırlık göstergeleri olarak kabul
edilir. Bilgi ve iletişim teknolojisi günümüzde giderek daha kritik bir noktaya gelmiştir.
Bilgi işlem ve internet becerilerinden yoksun olanlar haber üretim süreçlerinde diğer
yayın kuruluşlarında göre yapan meslektaşlarından açık ara geride kalmıştır. Haberin
güncelliğini koruyarak doğru kanaldan aktarılması için kullanılan iletişim araçları da
bilgi teknolojisi okuryazarlığı bağlamında çağa ayak uydurmalıdır.
Sonuç Olarak
İnsanların hayatın her alanında başarılı olmaları, bilgiyi işlevsel kullanmaları ve
teknolojiyi bu bilgiyi paylaşırken nasıl yönettikleriyle doğru orantılıdır. Dünyada bilgi
ve teknoloji okuryazarlığını destekleyen altyapı, ağ yöneticileri, web gibi pozisyonları
doldurmak için teknik personel ihtiyacı hala yeterli değildir. Birçok sektör yöneticisi, eticaret geliştiricileri ve güvenlik uzmanları bu alanda eğitimleri öncelik olarak sunmakta
çalıştığı ya da çalışacağı personeline bilgi teknolojisi okuryazarlığı yetilerini
kazandırarak işe başlamayı hedeflemektedirler. Üniversiteler bu amaç doğrultusunda
belki de en önemli lokomotif görevini üstlenmektedir. Dünya genelinde bilgi teknolojisi
çalışanları endüstri talebi ve bu üretimin ihtiyaçlarını karışlamada yetersiz kalmıştır.
Son derece teknik bir alan olmasının yanında BT çalışanlarını eğitmedeki zorluklar
Türkiye’de de benzer şekilde devam etmektedir (West & Bogumil, 2001). Artan
teknoloji kullanımıyla, bilgisayar bilimleri ve bilişim sistemleri mezunlarının sayısı aynı
paralellikte
ilerlemediğinden
sektörel
anlamda
da
eğitim
aynı
hızda
gerçekleşememektedir. İletişim alanında yaşanan gelişmeler, çok sayıda okuryazarlık
türünün aynı derecede gelişmesini ve bu becerilerin artmasını zorunlu kılmıştır. Bilgi
teknolojisi okuryazarlığı kamuoyunu aydınlatma ve doğru bilgi aktarmakla sorumlu
gazeteciler için de kaçınılmaz bir yeterlilik olmalıdır. Merak veya özel bir eğitim
dahilinde bilgi teknolojisi okuryazarlığı yetisine sahip olan gazetecilerin haber üretim
süreçlerinde dijital platformlardan daha fazla yararlanacağı düşünülmektedir.
Uluslararası veri merkezlerine ulaşılabilirlik sağlamak ve teknolojinin hızında haber
üretimi sektörün de ivme kazanmasına buna paralel olarak istihdam ve iş modellerinin
de güncellenebileceği ihtimalini göstermektedir.
Veriyi haberleştirmek, birçok farklı alanda bilgi ve beceri uzmanlığı gerektirmektedir.
Veri toplama, doğrulama, görselleştirme ve bir hikâye olarak sunma kapsamlı bir eğitim
ile mümkündür. Özellikle geleceğin gazetecilerinin yetiştiği iletişim fakültelerinde
veriye ulaşma üzerine derslerin artması hem veri gazeteciliği adına hem de bilgi
teknolojisi okuryazarlığı bağlamında olumlu çıktıları beraberinde getirebilir. Internet ve
sosyal medya tarafından her şeyin bilgiye dönüştüğü bu çağda özellikle iletişim
fakültelerinde, müfredatlarını yeniden düzenlenmesi ve bilgi teknolojisi okuryazarlığı,
veri okuryazarlığı, dijital okur yazarlık gibi derslere tüm bölümler için yer verilmelidir.
İletişim fakültelerinde ve iletişim eğitimi veren tüm kurumlarda dijital okuryazarlık
kapsamında bilgi teknolojisi okuryazarlığı zorunlu bir ders olmalıdır. Bu dersler
geleceğin iletişimcilerinin bilgi çağının petrolü olarak tanımlanan verinin değerini fark
etmeleri adına önemli bir ışık sunacaktır. Bu çalışmanın sonuçlarına dayanarak, bilgi
teknolojisi okuryazarlığının her alanında medya çalışanları üzerinde yeterlik düzeyinin
iyileştirilmesi gerektiği sonucuna varılabilir. Sanayi Devrimi Endüstri 4.0 çağında,
çalışma kapsamındaki gazetecilerin, bilgi ve iletişim teknolojilerini anlama ve kullanma
konusunda yeterlilikleri nispeten düşüktür. İstisnalar kaideyi bozmazsa da sektör
bileşenleri ve teknoloji kullanımı değerlendirildiğinde gazetecilik mesleğini icra
edenlerin bilgi teknolojisi okuryazarı altın bileziğini takmalarının henüz erken olduğu
söylenebilir.
Kaynakça
Aggarwal, Anıl. (2000). Web-based learning and teaching technologies: opportunities and
challenges. Hershey-USA: Idea Group Publishing.
Alpan, G. (2008). Görsel okuryazarlık ve öğretim teknolojisi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim
Fakültesi Dergisi, 5(2), 74-102.
Altun, A. (2005). Gelişen teknolojiler ve yeni okuryazarlıklar. Ankara: Anı Yayınları.
Bawden, D. (2001). Information and digital literacies: A review of concepts. Journal of
Documentation, 2, 218-59.
Bruce, C. (1997). Seven faces of information literacy in higher education. 5 Haziran 2022 tarihinde
http://sky.fit.qut.edu.au/~bruce/il/faces.jsp adresinden erişildi.
Collins, N. D. (1994). Metacognition and reading to learn, Eric Clearinghouse on Reading English
and Commmunication Bloomington IN.
Eisenberg, M.B. ve Johnson, D. (2002). Learning and teaching ınformation technology computer
skills ın context. Syracuse. New York: ERIC Clearinghouse on Information Resources.
Kellner, D. (2001), New technologies/new literacies:reconstructing education fort he nwe
millenium. International Journal of Technology and Design Education, S. 11, s. 67-81.
Kuhlthau, C. C. (1987). Information skills for an information society: a review of research.
Syracuse, NY: ERIC Clearinghouse on Information Resources (ED 297740).
Leu, D. J. & Kinzer, C. K. (2000). The convergence of literacy instruction with networked
technologies for information and communication. Reading Research Quarterly, 35(1), 108-127.
Lynch Clifford (1998). Information Literacy and Information Technology Literacy: New
Components in the Curriculum for a Digital Culture. Coalition for Networked Information.
Kurbanoğlu, S.S. (2010). Bilgi Okuryazarlığı: Kavramsal Bir Anali, Türk Kütüphaneciliği Dergisi,
24 (4), 723-747).
Kurt, A.A. (2010). Okuryazarlıkta dönüşümler. H.F. Odabaşı, (Ed.), Bilgi ve iletişim teknolojileri
ışığında dönüşümler içinde (s.81-118). Eskişehir: Nobel Yayınları.
Odabaşı, H.F. (2000). Toplumsal etkiler ve teknoloji okur yazarlığı. Bilişim Teknolojileri Işığında
Eğitim (BTIE) Konferansı Bildiriler Kitabı, 1-5. Ankara: Meteksan.
Prensky, M. (2001). Digital natives, digital immigrants. Part 1. On The Horizon, 5, 1–6.
Rader, H. B. (1991b). Information literacy: a revolution in the library. RQ, 31(1), 25-28.
Scans, (1991). What work requires of schools: a report of america 2000. The Secretary’s
Commission
on
Achieving
Necessary
Skills.
6
Ocak
2014
tarihinde
http://wdr.doleta.gov/SCANS/whatwork/whatwork.pdf. adresinden edinilmiştir.
Teske, Boris and Etheridge, Brian, Information and Communication Technology Literacy among
First-Year Honors and Non-Honors Students: An Assessment (2010). Journal of the National
Collegiate Honors Council --Online Archive. 290.
Yalvaç, Mesut. (2001). Web’de enformasyon okuryazarlığı, Bilgi DünyasıYayınları, 56.
Wang, K. (2003). The development of benchmarks and the selection of appropriate methods to
assess technological literacy portion of the natural science and living technology curriculum as
required by The 2000 National Curriculum Guidelines of the Republic Of China (Taiwan).
Yayınlanmamış doktora tezi. The Ohio State University. Ohio.
West, L., & Bogumil, W. (2001). Immigration and the global IT work force. Communications of
the ACM, 44(7), 34–38.