TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
OTOMASYON ATÖLYESİ
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK
DERS NOTU ( V1 )
MEHMET TOSUNER
2013
1
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
ELEKTRONİK:
Elektrik ve elektronik kelimelerini çoğunlukla beraber duyarsınız.
Elektriğin neler içerdiğini bir önceki elektroteknik ünitesinde
öğrendik. Peki Elektronik ne? Elektriğin aslında atomların son
yörüngesinde dönen elektronların atomlar arası aynı yönde geçişi
ile olduğunu öğrenmiştik. Bu elektronlar farklı madde atomlarında
değişik davranışlar göstermektedir. Elektriğin, elektron bazında
kontrolünün yapıldığı dala elektronik denir. Televizyonların,
telefonların, bilgisayarların, evlerinizdeki melodili kapı zillerinin,
otomobillerin kontrol ünitelerinin ve hobi robotlarının içlerinde
elektronik elemanlarla yapılmış devreler vardır.
Çok sayıda
elektronik devre elemanı vardır. Bu elemanlardan gerek çalışma
gerekse de yapı itibari ile birbirlerine benzeyenleri olduğu gibi çok
farklı özelliklere sahip devre elemanları da bulunmaktadır. Bu
ünitede biz kullanılan en temel elektronik devre elemanlarının
çalışma prensibini, devreye nasıl bağlanacağını ve basit
kontrollerini öğreneceğiz.
Elektronik Devre Elemanları
Direnç:
Direnci bir önceki ünitede öğrenmiştik. Elektronik devrelerde direnç yandaki şekillerden herhangi
biri ile gösterilmektedir. Burada dikdörtgen gösterimde şeklin içinin boş olmasına dikkat ediniz.
Dikdörtgenin içi boyalı olması durumunda sembol bir dirence ait değil bobine ait olacaktır.
Elektronikte en temel olarak iki tip dirençten bahsedebiliriz.
Telli Dirençler:
Vatlı direnç, taş direnç diye de anılırlar. Krom-Nikel,
Nikel-Kadmiyum, Bakır-Nikel alaşımı veya direnç
değeri çok yüksel metallerin tel haline getirilerek
sarılması ve yalıtkan bir kılıf içerisine konması ile
oluşur. ( Alaşım, bir metal elementin başka metaller
ya da herhangi başka elementler ile homojen
karışımıdır. ) Burada direnç içerisinden geçirilecek
akım değerine göre telin kesiti belirlendikten sonra istenen direnç değerine göre telin uzunluğu belirlenir. Bu tip
dirençler büyük güçlü uygulamalarda kullanılırlar. Bu noktada büyük güç kavramına bir açıklama getirmek faydalı
olacaktır. Elektronikte kullanılan akım değerleri mA ve güç değerleri mW lar mertebesindedir. Elektronikte
genellikle 2W ın üzerindeki değerler büyük güç olarak kabul edilir. Bu dirençler ise 1W tan başlayarak 8, 10, 16,
25, 40, 60W gibi güçlerde yapılmaktadır. Bu güç değerleri o direncin üzerinde oluşacak ısının, dirence zarar
vermeyecek en büyük değeridir. Örneğin 20 Ω değerindeki bir direnç içerisinden 1A akım geçirildiğinde bu direnç
üzerinde ısı şeklinde ortaya çıkacak güç:
P = I 2 xR = 12 x 20 = 20W Olacaktır.
Bu durumda direncin 25W lık seçilmesi uygun olacaktır.
Bu dirençlerde içerideki tel dış kılıfla yalıtılmıştır ve dış
kılıfları ısıya dayanıklı seramik malzemeden yapılmıştır. (
Taş direnç adını da bu seramik kılıftan dolayı almıştır. )
Büyük güçlü dirençlerde ise ısının daha kolay atılarak
direnç hacminin küçültülmesi açısından direnç, tele temas
etmeyen yalıtılmış alüminyum bir kılıf içerisine de konabilir.
2
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Direncin değeri ve gücü kılıf üzerine yazılmıştır.
Karbon Dirençler:
Adından da anlaşılacağı üzere karbondan yapılmıştır. Toz
halindeki karbon ve reçinenin ısıtılarak eritilmesi yolu ile elde edilir.
¼, ½, 1, 2 W güçlerinde ve 0.1Ω - 22 MΩ aralığında standart
değerlerde imal edilirler.
Dış kılıf epoksi türevi yalıtkan bir maddeden yapılır. Karbon
dirençlerin değeri üzerlerinde bulunan renkli halkalar ile belirlenir.
Her renkli halka bant adını alır.
Direnç renk kodları şu şekilde okunur:
Bant renklerinin okunması direncin bir ucuna en yakın olan
halkadan başlanır. 4 ve 5 bantlı dirençlere dikkatlice bakıldığında
halkaların bir uca daha yakın olduğu çok net bir biçimde
görülecektir. Direnç üzerindeki her halka renginin bir sayısal
karşılığı vardır.
Renk
1. band 2. band 3. band (çarpan) 4. band (tolerans) Isıl katsayısı
0
Siyah
0
0
×10
Kahverengi
1
1
×101
±1% (F)
100 ppm
2
Kırmızı
2
2
×10
±2% (G)
50 ppm
3
Turuncu
3
3
×10
15 ppm
Sarı
4
4
×104
25 ppm
Yeşil
5
5
×105
±0.5% (D)
Mavi
6
6
×106
±0.25% (C)
Mor
7
7
×107
±0.1% (B)
8
Gri
8
8
×10
±0.05% (A)
Beyaz
9
9
×109
Altın
×0.1
±5% (J)
Gümüş
×0.01
±10% (K)
Boş
±20% (M)
MEHMET TOSUNER
3
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
4 bantlı yani üzerinde 4 rengin olduğu dirençlerde 1. halka renginin sayı değeri, 2. halka renginin sayı değeri, 3.
halka renginin çarpan değeri ve 4. halka renginin tolerans değeri alınır.
Örnek direncimizin renkleri Sarı – Mor – Kırmızı – Gri şeklinde olsun bu direncimizin değeri şu şekilde
hesaplanır.
Sarı – Mor – Kırmızı – Gümüş → Sayı – Sayı – Çarpan – Tolerans
Sarı – Mor – Kırmızı – Gümüş → Sarı ( 4 ) – Mor ( 7 ) – Kırmızı (102 = 100 ) – Gümüş ( ±10% )
Çarpanın 102 = 100 olması sayı değerinin yanına iki sıfırın atılması anlamına gelir.
Bu direncin değeri:
4700 Ω ( 4,7 KΩ) dir ve toleransı ±10% dır
Toleransı ±10% olması bu direncin değerinin 4230 ( 4700x0,9 ) - 5170 ( 4700x1,1 ) aralığında herhangi bir
değerde olabileceği gösterir.
5 bantlı yani üzerinde 5 rengin olduğu dirençlerde 1. halka renginin sayı değeri, 2. halka renginin sayı değeri, 3.
halka renginin sayı değeri, 4. halka renginin çarpan değeri ve 5. halka renginin tolerans değeri alınır.
Örnek direncimizin renkleri Mavi – Gri – Siyah – Kırmızı - Altın şeklinde olsun bu direncimizin değeri şu şekilde
hesaplanır.
Mavi – Gri – Siyah – Kırmızı – Altın → Sayı – Sayı – Sayı – Çarpan – Tolerans
Mavi – Gri – Siyah – Kırmızı – Altın → Mavi ( 6 ) – Gri ( 8 ) – Siyah ( 0 ) – Kırmızı (102 = 100 ) – Altın ( ±5% )
Bu direncin değeri:
68000 Ω ( 68 KΩ) dir ve toleransı ±5% dır
Toleransı ±5% olması bu direncin değerinin 64600 ( 68000x0,95 ) - 71400 ( 68000x1,05 ) aralığında herhangi bir
değerde olabileceği gösterir.
6 bantlı dirençler 5 bantlı dirençlerin sonuna direncin ısıl katsayısı konmuş halidir.
O
Örneğin ısıl katsayısı Kahverengi (100 ppm ) olan bir dirençte sıcaklığın her 1 C artışında direnç değeri
-6
-6
100x1.10 = 0,0001 Ω azalmaktadır. (1ppm = 10 )
Direnç üzerindeki bant sayısı artması direnç değerinin daha küçük aralıklar ile seçilebilmesine olanak
sağlamaktadır.
Örneğin 105KΩ luk bir direnci 4 renk bandı ile değerlendirmeye çalışırsak;
Kahve ( 1 ) – Siyah ( 0 ) – Sarı (104 = 10000 ) = 100 000 =100 KΩ
Kahve ( 1 ) – Kahve ( 1 ) – Sarı (104 = 10000 ) = 110 000 =110 KΩ
Gibi hatalı değerlendirmeler yapmış oluruz.
5 renk bandı ile değerlendirildiğinde;
Kahve ( 1 ) – Siyah ( 0 ) – Yeşil ( 5 ) - Turuncu (103 = 1000 ) = 105 000 =105 KΩ
Doğru değerlendirme yapılacaktır.
Direnç renk kodlarının ezberlenmesinde SoKaKTa SaYaMaM GiBi
tekerlemesinin sessiz harfleri kullanılabilir. Sessiz harfler sırası ile
bize:
“Siyah - Kahverengi - Kırmızı - Turuncu - Sarı - Yeşil - Mavi - Mor Gri – Beyaz” renklerini hatırlatmaktadır. Sayı değerleri de yine bu
sıra ile “1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6 - 7 - 8 - 9” şeklinde olmaktadır.
Direnç renk kodlarına ait örnekler:
4 Bantlı Dirençler
Sayı – Sayı = Mor (7), Yeşil (5)
1
Çarpan = Kahverengi (10 )
Tolerans = Altın (%5)
Direnç değeri = 75x101 = 750 Ω
Sayı – Sayı = Kahverengi (1), Siyah (0)
1
Çarpan = Kahverengi (10 )
Tolerans = Gümüş (%10)
Direnç değeri = 10x101 = 100 Ω
Sayı – Sayı = Beyaz (9), Kahverengi (1)
Çarpan = Sarı (104)
Tolerans = Altın (%5)
Direnç değeri = 91x104 = 910 KΩ
MEHMET TOSUNER
4
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Sayı – Sayı = Kahverengi (1), Gri (8)
Çarpan = Kırmızı (102)
Tolerans = Altın (%5)
Direnç değeri = 18x102 = 1.8 KΩ
Sayı – Sayı = Kırmızı (2), Kırmızı (2)
Çarpan = Sarı (104)
Tolerans = Altın (%5)
Direnç değeri = 22x104 = 220 KΩ
5 Bantlı Dirençler
Sayı – Sayı - Sayı = Kahverengi (1), Siyah (0), Siyah (0)
Çarpan = Kahverengi (101)
Tolerans = Kahverengi (%1)
Direnç değeri = 100x101 = 1 KΩ
Sayı – Sayı - Sayı = Turuncu (3), Turuncu (3), Kırmızı (2)
Çarpan = Kırmızı (102)
Tolerans = Kahverengi (%1)
Direnç değeri = 332x102 = 33.2 KΩ
Sayı – Sayı - Sayı = Mavi (6), Gri (8), Kahverengi (1)
Çarpan = Turuncu (103)
Tolerans = Kahverengi (%1)
Direnç değeri = 681x103 = 681 KΩ
6 Bantlı Dirençler
Sayı – Sayı - Sayı = Kahverengi (1), Siyah (0), Siyah (0)
Çarpan = Gümüş (0.01)
Tolerans = Kırmızı (%2)
Sıcaklık katsayısı = Kahverengi (100 ppm)
-2
Direnç değeri = 100x10 = 1 Ω
Üretici şirketlere göre bazı küçük değişiklikler olsa da karbon dirençlerin standart değerleri şu şekilde verilebilir:
1R0
1R2
1R5
2R2
2R7
3R3
3R9
4R7
5R6
6R2
6R8
7R5
8R2
9R1
10R
11R
12R
13R
15R
16R
18R
20R
22R
24R
27R
30R
33R
36R
39R
43R
47R
51R
56R
62R
68R
75R
82R
91R
100R
110R
120R
130R
150R
160R
180R
200R
220R
240R
270R
300R
330R
360R
390R
430R
470R
510R
560R
620R
680R
750R
820R
910R
1k
1k1
1k2
1k3
1k5
1k6
1k8
2k0
2k2
2k4
2k7
3k
3k3
3k6
3k9
4k3
4k7
5k1
5k6
6k2
6k8
7k5
8k2
9k1
10k
11k
12k
13k
15k
16k
18k
20k
22k
24k
27k
30k
33k
36k
39k
43k
47k
51k
56k
62k
68k
75k
82k
91k
100k
110k
120k
130k
150k
160k
180k
200k
220k
240k
270k
300k
330k
360k
390k
430k
470k
510k
560k
620k
680k
750k
820k
910k
1M
5
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Karbon direnç ailesinden olan bir diğer dirençte SMD dirençtir. ( İngilizce Surface
Mount Device - Yüzeye Monte Edilebilen Eleman kelimelerinin kısaltmasıdır. ) Bu
dirençler boyutları küçük elektronik devreler için tasarlanmış tel bacakları olmayan
küçük yapıda dirençler olup elektronik devre yüzeyine direk montaj edilirler. Bu
dirençler üzerinde renk kodları olmayıp üzerindeki sayılar ile değeri bulunur.
Şekildeki direncin ilk iki sayının sayısal değeri 3. sayının ise çarpan değeri kullanılır.
Üzerinde 472 yazan bu direncin değeri:
42x102 = 42x100 Ω = 4700Ω = 4.7 KΩ dur.
SMD Direnç değerlerinin okunmasına birkaç örnek:
103 = 10 × 1,000 Ω = 10 KΩ
392 = 39 × 100 Ω = 3.9 KΩ
563 = 56 × 1,000 Ω = 56 KΩ
105 = 10 × 100,000 Ω = 1 MΩ
390 = 39 × 1 Ω = 39Ω
470 = 47 × 1 Ω = 47Ω
4R7 = 4.7Ω
Bazı SMD dirençlerde 4 sayı vardır. Bu sayıların ilk 3 tanesi sayısal değeri 4. çarpan değerini verir.
4992 = 499 x 100 = 49.9 KΩ
1623 = 162 x 1,000 = 162KΩ
0R56 (R56) = 0.56Ω
DİKKAT karıştırılmaması gereken noktalar:
330 = 33Ω dur yanlışlıkla 330Ω olarak değerlendirmeyiniz
1000 = 100Ω dur yanlışlıkla 1000 Ω olarak değerlendirmeyiniz
EIA-96 kodlama sisteminde SMD direnç değerleri şu şekilde değerlendirilir:
1%
Kod
Değer
Kod
Değer
Kod
Değer
Kod
Değer
Kod
Değer
Kod
Değer
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
100
102
105
107
110
113
115
118
121
124
127
130
133
137
140
143
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
147
150
154
158
162
165
169
174
178
182
187
191
196
200
205
210
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
215
221
226
232
237
243
249
255
261
267
274
280
287
294
301
309
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
316
324
332
340
348
357
365
374
383
392
402
412
422
432
442
453
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
464
475
487
499
511
523
536
549
562
576
590
604
619
634
649
665
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
681
698
715
732
750
768
787
806
825
845
866
887
909
931
953
976
6
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
2%
Kod Değer Kod Değer
1
100
13
330
2
110
14
360
3
120
15
390
4
130
16
430
5
150
17
470
6
160
18
510
7
180
19
560
8
200
20
620
9
220
21
680
10
240
22
750
11
270
23
820
12
300
24
910
5%
Kod Değer Kod Değer
25
100
37
330
26
110
38
360
27
120
39
390
28
130
40
430
29
150
41
470
30
160
42
510
31
180
43
560
32
200
44
620
33
220
45
680
34
240
46
750
35
270
47
820
36
300
48
910
Harf
F
E
D
C
B
A
X veya R
Y veya S
Çarpan
100000
10000
1000
100
10
1
0.1
0.01
Toleransın %1 olduğu dirençlerde ilk iki değer sayı üçüncüsü harftir ve karşılıkları ilgili tablolardan bulunur.
22A = 165Ω
68C = 49900Ω (49.9KΩ)
43E = 2740000Ω (2.74MΩ)
Toleransın %2 ve %5 olduğu dirençlerde ilk harf çarpan diğer iki değer sayıdır karşılıkları ilgili tablolardan
bulunur.
C31 = 18000Ω (18KΩ) Tolerans 5%
D18 = 510000Ω (510KΩ) Tolerans 2%
Elektronik devre şemalarında genellikle dirençlerin değerleri yanlarına yazılır veya devre üzerinde dirençlere R1,
R2, R3 gibi etiketler verilerek bu dirençlerin değerleri liste halinde devre şeması ile birlikte verilir. Şema üzerinde
güç değeri belirtilmediği sürece direnç 0,25W ( Çeyrek vat ) kullanılır.
7
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Karbon dirençlerde direnç değerinden başka direnç gücünden de
bahsedilebilir. Telli dirençler kadar büyük güçlerde imal edilmeseler de
karbon dirençler ¼, ½, 1 ve 2 vat güçlerinde imal edilirler. ( ¼ çeyrek,
½ yarım vat olarak isimlendirilir. ) Elektronik devre şekillerinde eğer
direnç güç değeri direncin yanına yazılmamış ise ¼ çeyrek vatlık
dirençler kullanılır.
Güçlerine göre direnç boyutları
Dirençleri içerisindeki maddeye göre ( Yapım şekline göre ) Telli ve karbon dirençler olarak temelde iki başlığa
ayırdık fakat dirençler diğer özellikleri ile de sınıflandırılabilirler.
Ayarlı Dirençler :
Direnç değerinin elle ( manuel olarak ) değiştirilmesi istenen
yerlerde
ayarlı
dirençler
kullanılır.
Bilgisayarınızın
hoparlörünün sesini kıstığınızda aslında ayarlı bir direncin,
direnç değerini değiştirmiş olursunuz. Ayarlı dirençlerin üç ucu
bulunur ve bu uçlardan ikisi direncin baş ve son noktalarıdır.
Üçüncü uç ise direnç üzerine temaslı ve gezebilen uçtur.
Ayarlı direncin kolunun hareketi ile bu gezer uç, direnç
üzerinde hareket eder ve bulunduğu noktanın baş veya son
uca göre direnç boyu ile orantılı olarak direnç değeri de
değişir. Gezer uç sabit bir uca yaklaştırıldığında boyu
kısalacağı için direnç değeri küçülecek, bu sabit uçtan
uzaklaştırıldıkça boyu uzayacağı için direnç değeri de
büyüyecektir.
Ayarlı dirençlerin genel sembolü
( Ra=Ayarlanan direnç değeri )
Örneğin değeri 100 Ω olan bir ayarlı direnç 0-100 Ω arasında istenen bir değere ayarlanabilmektedir. Direnç
kolunun hareketi dairesel veya doğrusal olabilir. Ayarlı dirençlerde yine telli direnç veya karbon direnç şeklinde
yapılırlar.
Telli ayarlı Direnç ( Reosta ):
Direnci yüksek bir telin ısıya dayanıklı bir zemin üzerine sarılması ve hareketli ucun bu sarımın üzerinde
ilerletilmesi ile oluşturulmuştur. Büyük akım değerine sahip devrelerde kullanılırlar.
8
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Karbon ayarlı Direnç ( Potansiyometre ve Trimpot ):
Direnç değeri karbon direnç üzerinde gezdirilen hareketli uç ile
değiştirilir. Küçük akım değerlerinde ( mA ler mertebesinde ) kullanılırlar.
Direnç değerinin çok sık değiştirilmesi istenen yerlerde ayarlı karbon
direncin ayar ucu bir mil veya sürgü kolu şeklinde dışarı çıkarılmıştır. (
Dairesel hareketle ayarlananlarda mil, lineer hareketle ayarlananlarda
sürgü kolu. ) Bu tip karbon ayarlı Dirençler Potansiyometre adını alırlar.
Çıkarılan bu uç sayesinde direnç değeri istenildiği zaman kolayca
değiştirilebilir. Ayrıca istenildiği taktirde potansiyometre ile devre
arasındaki bağlantılar iletkenler ile sağlanarak potansiyometre devreden
bağımsız olarak bulunduğu kutunun yüzeyine de montaj yapılabilir.
Potansiyometre
Potansiyometre uçlarının kablo
aracılığı ile devreye bağlanması
Potansiyometrenin kutu üzerine montajı
Ayrıca bir skala vasıtası ile ayar değeri kontrol edilebilir.
Direnç değerinin çok nadir değiştirildiği yerlerde, örneğin devrenin ilk yapılışında veya
sonradan yapılacak kalibrasyonlarda direnç değeri ayarlanan devrelerde karbon ayarlı
direnç olarak trimpot kullanılır.
Trimpot temel yapı olarak potansiyometre ile aynıdır. Fakat
trimpotta ayar trimpot üzerindeki vida yuvasıyla yapılır. Trimpot
uçları ( ayakları ) direk olarak devre üzerine bağlıdır.
( Lehimlidir. Lehimleme işleminin nasıl olduğu uygulamalar kısmında anlatılacaktır. ) Trimpotun direnç değeri;
üzerindeki yuvaya uygun bir tornavida vasıtası ile sağa sola çevrilmesi sureti ile ayarlanır. Bu çevirme sırasında
trimpotların yapılarının narin olduğu unutulmamalı ve aşırı zorlanmamalıdır.
Devre şemasında verilen ayarlı direncin potansiyometre mi
yoksa trimpot mu olduğunu sembollerinden ayırırız.
Potansiyometre sembolü
Trimpot sembolü
9
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Potansiyometrelerde ve trimpotlarda çoğunlukla hareket miktarı ile direnç
değerinin değişimi doğru orantılıdır. Bu tip ayarlı dirençlere lineer denir.
Fakat ses amfileri gibi bazı devrelerde bu orantının logaritmik ( üstel )
olması istenebilir bu tip ayarlı dirençlere ise logaritmik adı verilir.
Bazı devrelerde potansiyometre veya trimpotun aynı anda iki farklı devre parçasında ayarlama
yapması istenir. Bu devrelerde aynı ayar milinden hareket alan üst üste iki ayarlı direnç kullanılır
ki bu tip potansiyometre veya trimpotlara da stero denir.
Foto Direnç :
Üzerine düşen ışık şiddeti ile direnci değişen elemandır. Foto dirençlerin devre üzerinde
gösteriminde iki farklı sembol kullanılabilir. Bu sembollerin her ikisi de foto direnç
anlamına gelmektedir. Foto direncin, direnç değeri ışık şiddeti ile ters orantılıdır. Foto
direnç karanlık ortamda iken direnci en büyük değerdedir ( MΩ mertebesinde ). Foto
direncin üzerine düşen ışık miktarı arttıkça direnci en küçük değerine düşer ( Ω
mertebesine ). Foto dirençler CdS (kadmiyum sülfür), CdSe (kadmiyum selinür) gibi
ışığa duyarlı maddelerden yapılırlar.
Yandaki grafikte bir foto direncin değerinin ışıkla nasıl
değiştiği görülmektedir.
10
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Bu elemanlar LDR ( Light Dependet Resistance ) veya göz olarak da
isimlendirilirler. Hava karardığında otomatik yanan sokak lambaları gibi
ışığa duyarlı elektronik devrelerde kullanılırlar. Apartmanların merdiven
boşluklarında kullanılan lambaları örnek verebiliriz.
Foto direnç eleman
Aşağıdaki resimde ışık kaynağı olan ledden çıkan ışık LDR üzerine düşmekte ve LDR nin direncinin küçük
olmasını sağlamaktadır. Eğer bu ışık bir nedenle kesilecek olursa LDR ışık alamayacak ve direnç değeri
yükselecektir.
Yine benzer şekilde ledden çıkan ışık parlak bir cisimden yansıtıldığında LDR üzerine düşerek LDR nin
direncinin küçük olmasını sağlamaktadır. Eğer bu cisim mat olacak olursa yansıyan ışık miktarı azalacak ve LDR
nin direncinin büyümesi sağlanacaktır.
Her iki sistemde de LDR nin bağlı olduğu elektronik devre ile istenilen işlem yaptırılabilmektedir.
11
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Her üretici şirket için ürün kodları farklı olsa da genel
olarak LDR direnç değerlerini şu şekilde verebiliriz:
Aydınlık
Karanlık direnç değeri
( 10 Lüks ışık değeri
( MΩ )
için ) direnç değeri
( KΩ )
5-10
0.5
10-20
1
20-30
2
30-50
3
50-100
5
100-200
10
Aydınlatma araçlarına göre ışık şiddetleri
Aydınlatma aracı
Işık şiddeti ( Lüks )
Ay ışığı
0.1
60W ampul
50
Floresan aydınlatma
500
Parlak güneş ışığı
30.000
Termistör:
Bulunduğu ortamın sıcaklığı ile direnci değişen devre elemanıdır.
Oksitlenmiş manganez, nikel, bakır veya kobaltın karışımından yapılır.
NTC ve PTC olmak üzere iki tipi vardır.
NTC: Negatif sıcaklık katsayılı dirençtir yani ısısı arttıkça direnç değeri
düşer.
NTC nin sembolü
PTC: Pozitif sıcaklık katsayılı dirençtir yari ısısı arttıkça direnç değeri de
artar.
PTC nin sembolü
Elektrik motorlarının ısı artışına bağlı
korunmasında termistörler kullanılır
NTC ve PTC nin ısıyla direnç değerinin değişimi.
12
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Termistörler, elektronik termostatlar gibi
sıcaklığa bağlı çalışan devrelerde
kullanılırlar.
VARİSTÖR:
Uçlarına uygulanan voltaj değerine bağlı olarak, direnci
değişen elemandır ( Voltage Dependent Resistor ).
Yapısı, esasta, silikon karpit veya titanyum oksit gibi
maddelerin, çoğunlukta disk biçiminde preslenmemesi
suretiyle elde edilir. Bağlantı terminalleri, diske
bağlanarak, dışı plastik malzeme ile kaplanır. Gerilim
değeri çalışma voltajını geçtiğinde direnci hızlı bir
şekilde düşerek akım çekmeye başlar.
Genellikle elektronik sistemlerin girişine paralel
takılarak aşırı gerilimlerde devreye girmesi ve gerilimin
daha da yükselmemesi amaçlanır.
Etiket tip 1 : Katalog numarası üzerinde yazılıdır. Varistör
kataloglarından ilgili numara seçilerek, elektriksel ve fiziksel değerler
elde edilir.
Etiket tip 2 : Üzerinde renkli bantlar vardır. Direnç renk kod’unda
olduğu gibi her renk bir rakamı gösterir. Örneğin : Turuncu = 3, Kahve
= 1, Siyah = 0'dır. Bant renkleri yukarıdan aşağıya;
turuncu+kahve+siyah ise, bu varistör ilgili kataloglardan 310 tipi olarak
bulunarak, elektriksel ve fiziksel özellikleri elde edilir.
Varistör, devreye, iki yönde de bağlanabilir. Diğer bir ifade ile her iki
yönde aynı elektriksel özellikleri gösterir.
Bağlı olduğu devrede uçlarına gelen yüksek voltaj pikleri varistör üzerinden geçirilerek yok edilmeye çalışılır. Bu
akım geçişi varistörü ısıtır. Bu piklerin sayısının artması yada yüksek değerli olması durumunda varistör bu ısıya
dayanamaz ve delinir. Delinmesi durumunda çoğunlukla kısa devre olur ve sigortayı attırır.
13
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Kondansatörler:
Elektroteknik ünitesinde kondansatörlerin elektrik enerjisini ( Elektrik yüklerini ) depo eden devre elemanları
olduklarını görmüştük. Elektronikte de kondansatörler elektrik yüklerinin depolanması ve depolanan enerjinin
kullanılması, şarj ve deşarj sürelerinden yararlanılarak zaman gecikmesi oluşturulması gibi birçok işlemin
yapılmasında kullanılırlar.
Kondansatörleri gerilim polaritelerine göre kutuplu ve kutupsuz diye ikiye ayırabiliriz. Kutuplu kondansatörlerde
+ ve – yüklenecek levhalar bellidir ve kondansatörün devreye bağlanması sırasında bu polariteye uygun
bağlanması gerekmektedir. Ters polaritede bağlanması durumunda ise kondansatör zarar görecektir. Bu
nedenle kutuplu kondansatörler sadece doğru akım devrelerinde kullanılabilirler. Kutupsuz kondansatörlerde ise
herhangi bir polarite bulunmaz bu nedenle kutupsuz kondansatörler hem doğru hem de alternatif akımda
kullanılabilirler.
Kutuplu kondansatör sembolü
( Bu sembollerin herhangi biri ile gösterilir )
Kutupsuz kondansatör sembolü
Kutuplu kondansatörün üzerinde genellikle – bacağı
gösteren bir işaret bulunur ve bu işaretin gösterdiği
bacak devre üzerinde kaynağın – ucuna bağlanır.
Kutupsuz kondansatörlerde ise böyle bir işaret yoktur.
Kondansatörlerin kapasite, gerilim gibi değerleri
kondansatör üzerinde yazılı olabileceği gibi küçük
kondansatörlerde yüzey küçük olduğu için kodlanmıştır.
Kutuplu kondansatör
Kutupsuz
kondansatör
Şekildeki kondansatörün kapasitesinin 470µF ve çalışma geriliminin 25V olduğu üzerinde
yazmaktadır.
Bu şekildeki kondansatörde ise kondansatör kapasite değeri sayılar ile kodlanmıştır. Bu
kodlamanın okunmasına ait örnekler aşağıda verilmiştir.
102 : 1000 pF : 1nF
5p6 : 5,6 pF
68p : 68 pF
393 : 39000 pF : 39 nF
621 : 620 pF
1n8 : 1,8 nF
470n : 470nF : 0,47 μF
.033 : 0,033 μF
p68 : 0,68 pF
n22 : 0.22 nF : 220 pF
14
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
0.1p
0p1
8.2p
8p2
470p
470 veya 471
10n
103
0.22p 0p22
10p
10 veya 10p
560p
560 veya 561
22n
223
0.47p 0p47
22p
22 veya 22p
820p
820 veya 821
47n
473
1.0p
1p0
47p
47 veya 47p
1,000p (1n)
102
100n 104
2.2p
2p2
56p
56 veya 56p
2200p (2n2)
222
220n 224
4.7p
4p7
100p 100 veya 101
4700p (4n7)
472
470n 474
5.6p
5p6
220p 220 veya 221
8200p (8n2)
822
1u
Tölerans Kod
±5%
J
±20%
M
Tölerans Kod
±10%
K
±2%
Üzerinde renk kodları olan kutupsuz
kondansatörlerin okunması:
Okuma kondansatörün üstünden altına doğru
yapılır. En alt gövde rengi çalışma gerilimini verir,
kırmızı 250V, sarı 400V
G
Tölerans Kod
±1%
F
±0.5%
Renk
D
105
Tölerans Kod
±0.25%
C
±0.1%
B
1. sayı
2. sayı
3. çarpan
4. tolerans
Siyah
0
0
x1
± 20%
Kahverengi
1
1
x10
± 1%
Kırmızı
2
2
x100
± 2%
Turuncu
3
3
x1,000
± 3%
Sarı
4
4
x10,000
± 4%
Yeşil
5
5
± 5%
Mavi
6
6
x100,000
x1,000,00
0
Mor
7
7
Gri
8
8
x0.01
+80%,-20%
Beyaz
9
9
x0.1
± 10%
Altın
x0.1
± 5%
Gümüş
x0.01
± 10%
Dirençlerde olduğu gibi kondansatörlerinde kapasite değerinin
değiştirilmesi ( Ayarlanması ) istenebilir. Bu durumda devrede
kapasiteleri değişen ayarlı diğer adı ile varyabl kondansatörler
kullanılır.
Bu kondansatörde plakanın biri sabit diğeri hareketlidir.
Hareketli plakalar sabit plakaların tam üzerine getirilebilir veya
üzerinden kaydırılabilir. Plakalar üst üste iken kapasite en
büyüktür. Plakalar kaydırıldıkça kapasitede küçülecektir.
Ayarlı kondansatör sembolü
( Bu sembollerin herhangi biri ile gösterilir )
Kondansatörlerin devre üzerinde kullanılması sırasında kondansatör üzerinde yazan gerilimin devre geriliminden
büyük olması gereğidir. Aksi taktirde kondansatör dayanabileceği gerilimden daha yüksek bir gerilime maruz
kalacak ve plakalar arası elektron geçişi diğer adı ile delinme meydana gelecektir.
15
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Yarı İletken :
Elektrik akımını kolay ileten atomlara iletken, iletmeyen ( Zor ileten ) atomlara yalıtkan demekteyiz. Birde elektrik
iletkenliği açısından ne tam bir iletken nede tam bir yalıtkan olan atomlar vardır. Bu atomlar ise yarı iletken
olarak nitelendirilirler. Silisyum (si), germanyum (ge) ve karbon (ca) atomlarını buna örnek olarak gösterebiliriz.
Bu yarı iletken atomlarının ortak özelliği son yörüngesinde 4 adet valans elektronu bulunmasıdır. Silisyum
elektronik devre elemanlarında en çok kullanılan yarı iletkendir.
Bu atomlar son yörüngesindeki 4 er
adet valans elektronlarını ortak
kullanacak şekilde kovelant bağ
oluştururlar.
Bu tip bir bağda atomlar arası
elektron hareketini sağlamak
(Elektrik akımı geçirmek) oldukça
güçtür.
Saf silisyum kovelant bağ içerisine
5 valans elektronuna sahip arsenik
(As), fosfor (P), bizmut (Bi) gibi
atomlar karıştırılacak olursa 4
valans elektronu, silisyumun 4
valans elektronu ile kovalent bağ
oluşturur. Fakat 1 valans elektronu
açıkta kalır. Bu açıkta kalan
elektron iletkenliği artırır. Açıkta
kalan bu elektrona serbest elektron
denir. Bu tip maddelere N tipi
madde adı verilir.
16
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Saf silisyum kovelant bağ içerisine
3
valans
elektronuna
sahip
alüminyum (Al), bor (B) ve galyum
(Ga) gibi atomlar karıştırılacak
olursa
3
valans
elektronu,
silisyumun 3 valans elektronu ile
ortak kovalent bağ oluşturur. Fakat
silisyumun 1 valans elektronu ortak
valans bağı oluşturamaz. Bu
durumda 1 elektron noksanlığı
meydana gelir. Buna “boşluk” veya
“delik=hole” denir. Bu tip elektron
almaya meyilli maddelere ise P tipi
madde denir.
Diyot :
Üzerlerinden tek yönde akım geçiren devre elemanıdır. P ve N maddelerinin birleştirilmesinden oluşur.
P ve N tipi maddelerin birleştirilmesi :
P ve N maddesi şekildeki gibi birleştirildiğinde birleşim ( Jonksiyon ) noktasında N maddesindeki serbest
elektronlar, P maddesinde fazla olan oyukları (boşluk=delik) doldurur. Birleşim noktasında oluşan bu yeni ve nötr
kovelan bağ diğer elektronların olukları doldurmasını önleyen bir gerilim Seddi denen bölge oluşturur. Bu
bölgenin geçilebilmesi için germanyum dan oluşan PN maddeye 0,3V silisyumdan oluşan PN maddeye 0,7V luk
bir gerilim uygulanması gerekmektedir.
17
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Doğru polarite:
Kaynağın negatif ucu N maddesine ( Katot olarak
adlandırılır ), pozitif ucu ise P maddesine ( Anot
olarak adlandırılır ) bağlanır. Kaynağın – polaritesi
N maddedeki serbest elektronları birleşim (
jonksiyon ) bölgesine doğru iter. Yine benzer
şekilde kaynağın + polaritesi P maddedeki oyukları
birleşim bölgesine iter. Uygulanan gerilim yeterli
seviyeye ulaşınca; N bölgesindeki elektronların ve
P bölgesindeki oyukların engel bölgesini aşmasını
sağlar. N bölgesinden ayrılan elektronların yerine
kaynağın – polaritesi tarafından devamlı elektron
sağlanır.
Ters polarite:
Kaynağın negatif ucu P maddesine ( Anot olarak adlandırılır ),
pozitif ucu ise N maddesine ( Katot olarak adlandırılır ) bağlanır.
Ters polaritede kaynağın negatif ucu, P maddedeki boşlukları
kendine doğru çeker. Pozitif ucu ise N maddedeki elektronları
kendine doğru çeker ve arada yalıtkan ( nötr ) bölge genişler.
Ters polaritede diyot içerisinden bir elektron geçişi gerçekleşmez.
PN maddelerin yönüne göre diyot sembolü
PN maddesi
Diyot sembolü ( Bu sembollerin herhangi biri ile gösterilir )
Diyotlar doğru polaritede ( Anot + / Katot - ) elektrik
akımını geçiren, ters polaritede ( Anot - / Katot + )
elektrik akımını geçirmeyen devre elemanlarıdır.
18
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Çalışma gerilimleri, akımları gibi parametrelere bağlı olarak çok farklı kılıf ( gövde ) yapısında diyot
bulunmaktadır.
En çok kullanılan 1N4000 serisi diyotun anot + ve katot – bacakları
yandaki şekilde verilmiştir.
19
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Ölçü aleti ile diyotun sağlamlık kontrolü:
Bir diyotun sağlam olup olmadığını anlamak için ölçü aleti ile aşağıdaki ölçümler yapılmalıdır.
Ölçü aleti Ω kademesinde en küçük değere yada ölçü aletinin özelliklerine göre diyot - buzzer kademesine alınır.
Dijital ölçü aletlerinde:
Dijital ölçü aletinin V-Ω ucu içerisindeki pilin + , COM ucu ise – polaritesine bağlıdır. Bu nedenle V-Ω ucuna bağlı
kırmızı prop diyotun anot, COM ucuna bağlı siyah prop diyotun katot ucuna bağlandığında diyot doğru polaritede
olduğu için ölçü aleti çok küçük bir direnç değeri ( Teorik olarak 0 Ω ) gösterir.
Uçlar değiştirildiğinde ise V-Ω ucuna bağlı kırmızı prop diyotun katot, COM ucuna bağlı siyah prop diyotun anot
ucuna bağlandığında diyot ters polaritede olduğu için açık devre .0L gösterir.
Analog ölçü aletlerinde durum tersidir: Analog ölçü aletinin V-Ω ucuna bağlı kırmızı prop diyotun anot, COM
ucuna bağlı siyah prop diyotun katot ucuna bağlandığında ölçü aleti çok büyük direnç ( Teorik olarak sonsuz )
gösterir. Uçlar değiştirildiğinde ise V-Ω ucuna bağlı kırmızı prop diyotun katot, COM ucuna bağlı siyah prop
diyotun anot ucuna bağlandığında ölçü aleti çok küçük bir direnç değeri ( Teorik olarak 0 Ω ) gösterir.
Yukarıdaki bilgi biraz kafa karıştırıcıdır. Bakımcılar diyotun sağlamlık kontrolünü yaparken ölçü aletinin iki ucu
arasında diyotun iki ucunu değiştirerek ölçüm yaparlar. Ölçümün birinde yüksek direnç diğerinde düşük direnç
okunursa diyot sağlamdır. Eğer her iki ölçümde düşük sayılabilecek direnç değeri ( MΩ dan küçük ) yada her iki
ölçümde de yüksek sayılabilecek direnç değeri okunuyorsa diyot arızalıdır. Eğer diyotun üzeri kirlenmiş yada
silinmiş ise anot-katot uçlarını bulmak için yukarıdaki bilgi kullanılabilir
20
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Serbest Döngü Diyotu:
Kontaktör-röle, selenoid, motor gibi yüklerin transistör, triyak,
tristör gibi yarı iletken elemanlar ile anahtarlandığı devrelerde
serbest döngü diyotları kullanılır.
Bir bobinde meydana gelen ters indüksiyon geriliminin değeri;
V = - L(
di
) dir
dt
ve akımdaki değişim ne kadar büyük olursa ( anahtarlama ne
kadar hızlı olursa ) indüksiyon gerilimi o oranda yüksek olacaktır.
Bobin devresinde kullanılan yarı iletken anahtarlama elemanı
kesime gittiğinde bobin üzerindeki bu enerji yarı iletken
anahtarlama elemanı üzerinden geçişini sürdürmek isteyecek
ayrıca oluşan ters indüksiyon gerilimi yarı iletken eleman yalıtım
geriliminin üzerine çıktığında delinmesine yani arızalanmasına
neden olacaktır.
Bu sorunu çözmek için endüktif yüklere kaynağa ters polaritede bağlanmış serbest döngü Diyotları kullanılır.
Şekildeki devrede Transistör ( Yarı iletken anahtarlama elemanı ) iletimdeyken DC kaynak endüktif yük ( Bobin +
Direnç ) üzerinden akım geçirir fakat Diyotdan ters polaritede olduğu için bir akım geçişi olmaz. Transistör
kesime gittiğinde bobin üzerindeki enerji serbest döngü Diyodu üzerinden kısa devre olarak yine bobin üzerinde
harcanacaktır.
Karl Ferdinand Braun ( 1850 – 1918 )
Nobel Fizik Ödülü sahibi, Alman mucit ve fizikçi. Braun, radyo ve televizyon teknolojisinin gelişmesine
önemli katkılarda bulundu ve Guglielmo Marconi ile 1909 Nobel Fizik Ödülü'nü paylaştı. 1897'de katot
ışınlı tüpü ve katot ışınlı tüp osiloskobunu icat etti. Yüz yıl sonra yani günümüzde, CRT teknolojisi
yavaş yavaş televizyon ve bilgisayar ekranlarında düz ekran teknolojisi (LCD, LED, Plazma gibi) ile
yer değiştirdi. Radyonun gelişim sürecinde, telsiz telgraf ile de uğraştı. 1898'lerde, Kristal diyot
doğrultucuyu icat etti.
Sir John Ambrose Fleming ( 1849-1945)
İngiliz elektrik mühendisi ve fizikçi. 1904 yılında ilk vakum tüpü diyotu icat
etmiştir. Tüpler çeşitli boyutlarda metal, cam veya seramik kapsüllü
elemanlardır. Tüplerin içindeki hava genellikle boşaltılmıştır. Bu sebepten
tüplere boşluk (vakum) tüpü de denilir. Tüplerin yaygın olarak kullanıldığı
dönemde, radyo alıcılarındaki cam tüplerin görünüşleri kullanıcılar tarafından
lambaya benzetilmişti. Bu sebepten halk arasında tüpler, lamba olarak da bilinir. Diyotun iki
terminali anot ve katottur. Katot ısıtıcı ile ısıtılır. Isınmış olan katottan anoda bir elektron akışı
olması için katoda bir negatif gerilim uygulamak yeterlidir. Buna karşılık aynı gerilim
ısıtılmamış olan anoda uygulandığında hiçbir elektron akışı olmaz. Bu sebepten, devreye
alternatif akım uygulandığında, katottan anoda sadece dalganın negatif olduğu süre içinde
elektron akışı olur.
Doğrultma devreleri :
Elektro teknik ünitesinde zamana bağlı olarak yönü değişen akıma alternatif akım. Zamana bağlı olarak yönü
değişmeyen akıma doğru akım adını vermiştik. Özel elektronik devreler ile doğru akım alternatif akıma, alternatif
akım doğru akıma dönüştürülebilir. Alternatif akımı, doğru akıma dönüştüren devrelere doğrultma devreleri adı
verilir. Alternatif akım tam periyodu doğru akıma çevriliyorsa tam dalga, yarım periyodu doğru akıma çevriliyorsa
yarım dalga doğrultma yapılmış denir.
Hatırlatma: Alternatif akımda bir periyodun ilk yarısında ( + alternans ) akım kaynağın bir ucundan çıkıp yük
üzerinden geçtikten sonra kaynağın diğer ucuna ulaşır. İkinci yarısında ise ( - alternans ) akımın kaynaktan
çıktığı uç değişir, yani az önce dönüş yaptığı uçtan çıkar ve yüke gider. Kaynağın o an için akımın çıktığı ucu +
polarite ile gösterilir.
21
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Yarım Dalga Doğrultma Devresi:
Yarım dalga doğrultma devresinde seri bağlanmış bir adet diyot bulunur. Girişin + alternansında diyotun anot
ucuna kaynağın + ucu, katot ucuna kaynağın – ucu ( Direnç üzerinden ) geleceği için diyot doğru polaritede
olacak ve iletime geçerek üzerinden akım geçişine müsaade edecektir. Yani + alternans diyot çıkışındaki direnç
üzerine uygulanmış olacaktır.
– alternansta ise busefer kaynağın polaritesi değişecek ve diyotun anot ucuna kaynağın – ucu, katot ucuna
kaynağın + ucu ( Direnç üzerinden ) geleceği için diyot ters polaritede olacak ve kesime gidecektir. Yani
üzerinden akım geçişine müsaade etmeyecektir. Bu durumda – alternans diyot çıkışındaki direnç üzerine
uygulanamayacaktır.
Yarım dalga doğrultma devrelerinde giriş alternatif gerilimin sadece yarım periyodu ( + alternans ) çıkışa
aktarılacaktır.
Şekilden de görüleceği gibi çıkış gerilimi yön değiştirmediği için doğru akım olarak kabul edilse de tam bir doğru
gerilimden oldukça uzaktır. Yarım dalga doğrultma devreleri bu kötü çıkış geriliminden dolayı pratik olarak
kullanılmazlar.
Bir fazlı yarım dalga doğrultma devresinde çıkış geriliminin değeri;
Vor =
Vm
P
Vef =
Vm
2
220V 50Hz yarım dalga doğrultucunun çıkışındaki ortalama gerilim:
Vm = Vef x1,41 = 220 x1,41 = 310V
Vor =
Vm 310
=
= 98,7V
P
P
22
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Tam dalga doğrultma devresi :
Tam dalga doğrultma devresi dört adet diyot ile yapılır. Girişin + alternansında D1 ve D2 diyotları doğru
polaritede oldukları için iletime geçeceklerdir. Bu diyotların iletine geçmesi ile direnç üzerinden yönü yukarıdan
aşağıda doğru olan bir akım geçecektir. D1 ve D2 diyotlarının doğru polaritede oldukları + alternansta, D3 ve D4
diyotları ters polaritede olacakları için kesimde olacaklar ve üzerlerinden herhangi bir akım geçişine müsaade
etmeyeceklerdir.
Girişin - alternansında bu sefer D3 ve D4 diyotları doğru polaritede oldukları için iletime geçeceklerdir. Bu
diyotların iletine geçmesi ile direnç üzerinden yönü yine yukarıdan aşağıda doğru olan bir akım geçecektir. D3 ve
D4 diyotlarının doğru polaritede oldukları – alternansta, D1 ve D2 diyotları ters polaritede olacakları için kesimde
olacaklar ve üzerlerinden herhangi bir akım geçişine müsaade etmeyeceklerdir.
Girişin + ve – alternanslarında diyotlar çift olarak devreye girerek çıkışa akım aktarmaktalar. Burada dikkat
edilmesi gereken nokta her iki alternanstada çıkıştaki direnç üzerinden geçen akımın hep aynı yönde (
Yukarıdan aşağıya ) oluşudur. Dirençten geçen akımın yön değiştirmemesi nedeni ile çıkış gerilimine doğru bir
gerilimdir diyebiliriz.
Tam dalga doğrultmada elde edilen gerilim yarım dalga gerilime göre çok daha doğru gerilime yakındır.
Tam dalga doğrultmada kullanılan dört adet diyotun yandaki şekilde
verilen bağlantı yapısına köprü diyot adı verilir.
Köprü diyot yapmak için dört adet ayrı ayrı diyot kullanılabileceği gibi bu
bağlantının aynı kılıf içerisinde yapıldığı ve dışarıya sadece bağlantı
uçlarının çıkarıldığı köprü diyot adındaki elemanlarda kullanılabilir.
23
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Yandaki resimde dört adet ayrı diyottan yapılmış köprü diyot görülmektedir.
Yukarıdaki resimde ise tek bir kılıf içerisinde toplanmış köprü diyot ve
diyotların kılıf içerisindeki bağlantıları gözükmektedir.
Bir fazlı tam dalga doğrultma devresinde çıkış geriliminin değeri;
Vor =
2Vm
P
Vef =
Vm
2
220V 50Hz yarım dalga doğrultucunun çıkışındaki ortalama gerilim:
Vm = Vef x1,41 = 220 x1,41 = 310V
Vor =
2Vm 2 x 310
=
= 197,4V
P
P
DOĞRULTMA DEVRELERİNDE FİLTRELEME:
Çıkış gerilimini doğru gerilime yaklaştırmak için doğrultma devrelerinde diyotlardan başka filtre elemanları
kullanılır. Bu filtre elemanlarından en basit ve en çok kullanılanı kondansatördür. Şekildeki devrede çıkıştaki
yüke paralel olarak bir adet kutuplu kondansatör bağlanmıştır. + alternasta diyot iletime geçecek ve yük
üzerinden akım geçirecektir. Aynı zamanda kondansatörün üst ucu + alt ucu – olacak şekilde kaynak gerilimi
değerinde şarj olacaktır. – alternansta diyot kesime gittiğinde kondansatör üzerinde şarj olan gerilim yük
üzerinden deşarj olacaktır. ( Diyot kesimde olduğu için bu gerilim kaynak yönünde gidemeyecektir. ) Bu sayede
diyot kesime gitse dahi aynı yönde yük üzerinden kondansatör bir miktar daha akım geçişini sürdürecektir.
Kondansatörün kapasite değeri büyüdükçe depolayacağı enerji miktarı artacak buda çıkıştaki yük üzerinden
geçireceği akım miktarı arttıracaktır.Yani kondansatör kapasite değeri büyüdükçe çıkıştan alınacak gerilim doğru
akıma daha fazla benzetecektir.
Tam dalga doğrultma devresinde ise filtrelemenin çıkışı çok daha düzgün bir doğru akıma yaklaştırdığı çok daha
net bir şekilde görülebilmektedir.
24
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Yukarıda yapılan hesaplamalar doğrultucunun çıkışında filtreleme yapılmadığı durumlar içindir. En basit hali ile
çıkışa bağlanacak bir kondansatör bu değerleri değiştirecektir. Çıkışta alınacak gerilimin değeri kondansatörün
kapasitesine ve yükün değerine göre değişecektir. Bu nedenle doğrultucu çıkışlarının boşta ölçümü hatalı
sonuçlar gösterecektir. Örneğin yarım dalga filtre olarak yüksek kapasiteli bir kondansatörün kullanıldığı
doğrultucunun çıkışından yük olmadan voltmetre ile ölçümde Maksimum değere yakın bir değer okunacaktır.
Çünkü kondansatör yarım periyotta çıkış alınca gerilimin tepe değeri ile şarj olacak ve çıkışta yük olmadığından
deşarj olamayacak ve bu maksimum gerilim değerini koruyacaktır.
Efektif değeri 220V olan bir şebekede bir fazlı yarım dalga yada tam dalga yüksek kapasiteli kondansatör ile
filtrelenmiş doğrultucu çıkışında boşta ( Yük olmadan ) 220x1,41=310V a yakın bir değer ölçmek mümkündür.
Bu nedenle diyotlu ve filtreli doğrultucuların çıkışlarında anma yükünde yada bu yüke yakın değerlerde ölçüm
yapılmalıdır.
ÜÇ FAZLI DOĞRULTMA DEVRELERİ :
3 FAZLI YARIM DALGA DOĞRULTMA
Üç fazlı yarım dalga doğrultma devresinde çıkış
geriliminin değeri;
Vor =
3 3Vm
2P
Vef = 0,84Vm
Fazlar arası gerilim 380V 50Hz 3 fazlı yarım dalga doğrultucunun çıkışındaki ortalama gerilim:
V fn =
V ff
3
=
380
= 220V
3
Vm = Vef x1,41 = 220 x1,41 = 310V
Vor =
3x 3 x 310
= 256V
2P
3 FAZLI TAM DALGA DOĞRULTMA
Üç fazlı tam dalga doğrultma devresinde çıkış
geriliminin değeri;
Vor =
3Vm
P
Vef = 1,655Vm
25
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Fazlar arası gerilim 380V 50Hz 3 fazlı tam dalga doğrultucunun çıkışındaki ortalama gerilim:
V fn =
V ff
3
=
380
= 220V
3
Vm = Vef x1,41 = 220x1,41 = 310V
Vor =
3x 310
= 296V
P
3 fazlı tam dalga doğrultucunun çıkışından elde edilecek gerilimin grafiği şekildeki gibidir. Tam dalga
doğrultmada eksi alternans diyotlar vasıtası ile artı altennansa taşındığı için elde edilen doğru gerilim artı ve eksi
alternanslardaki gerilimleri toplamı olacaktır.
Bu durumda doğru gerilim tepe değeri olarak
3Vm
seviyesini görecektir.
Fazlar arası gerilim 380V 50Hz 3 fazlı tam dalga
doğrultucunun çıkışında
3Vm = 3 x 310 = 536V
tepe değerine ulaşılacaktır. Bu doğrultucunun çıkışında
kullanılacak filtreleme kondansatörleri bu değere uygun
olmalıdır. Ayrıca yüksek değerli filtreleme kondansatör
kullanılması durumunda üç fazlı doğrultucuların
çıkışında girişten daha büyük gerilim değerleri elde
etmek mümkün olmaktadır.
En çok kullanılan diyotlar ve bu diyotlara ait
akım gerilim değerleri tabloda verilmiştir.
Bu tablodaki değerlerin okunmasına ait bir örnek
verecek olursak; 1N4001 diyotunun üzerinden
devamlı olarak geçirebileceği akım değeri 1A
dir. Bu diyotun çalışacağı gerilim değeri 50 V tur.
Eğer bu diyot doğrultma devresinde kullanılacak
olursa doğrultulacak gerilimin maksimum
değerinin 50V u aşmaması gerekmektedir.
U ef = U m x0,707 = 50 x0,707 @ 35V
(Maksimum ve efektif değer ile detaylı bilgi için
elektroteknik ünitesine bakınız.) Yani 1N4001
diyotu ile en fazla 35 V lu alternatif akım
doğrultulabilmektedir. Bu değerlerin üzerindeki
akım ve gerilim değerlerinde ise diyot
arızalanabilmektedir. Diyot arızalanmalarında
diyot ya her iki polaritede de açık devre veya
kısa devre olmaktadır.
26
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Zener Diyot:
Doğru polaritede normal diyorlar gibi iletime geçerler ve üzerlerinden akım geçişine müsaade ederler. Ters
polaritede ise zener gerilimine kadar üzerinden akım geçişine müsaade etmezler. Zener geriliminden daha
büyük gerilimlerde ise ters polaritede iletime geçerek üzerinden akım geçirirler. Zener diyotlar elektronik
devrelerde bu özelliliğinden dolayı zener gerilim değerinde gerilimi sabitlemek ( regüle etmek ) için kullanılırlar.
Zener diyotlar gerilim sabitleyeceği devreye ters polaritede bağlanırlar.
Zener diyot sembolü ( Bu sembollerin herhangi biri ile gösterilir )
Zener diyot
Bu diyotların zener gerilimleri silisyum içerisine kayılan diğer katkı maddesinin miktarı ile ayarlanır.
Şekildeki devrede köprü diyot çıkışına ters polaritede bağlanan zener diyot zener gerilimi olan 5V un üzerindeki
gerilim değerlerinde iletime geçerek çıkış gerilimini 5V değerinde sabit tutmuştur.
Giriş gerilimi 9-12,2 V aralığında değişen bir
devrede 33Ω luk direnç üzerinde 6,2V sabit
tutmak için gerekli zeneri hesaplayalım. Öncelikle
9V da zener olmadan çıkışta 6,2V elde
edebilmek için seri bağlanması gereken direnç
değerini hesaplayalım.
U rs = 9 - 6,2 = 2,8V
I=
6,2
= 0,188 A
33
Rs =
2,8
= 14,89 = 15W
0,188
15Ω giriş gerilimi 9V olduğu sürece çıkışta 6,2V gerilim sağlayacak ve zener devreye girmeyecektir. Gerilimin
12,2V a yükseldiğinde
U s = 12,2 - 6,2 = 6V
I=
6
= 0,4 A
15
0,4A in 0,188A IRL üzerinden geçeceği için
I z = 0,4 - 0,188 = 0,212 A = 212mA
27
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Diyak:
Diyak ters seri bağlı bir çift zenerden oluşmuştur diyebiliriz. Diyak kırılma gerilimine kadar
üzerinden akım geçirmez. Kırılma geriliminin (24-36V) üzerindeki gerilimlerde kırılma geriliminin
yaklaşık %80 ini tutarak çıkış verir diyağın tekrar kesime gidebilmesi için giriş geriliminin, diyakın
kırılma geriliminin %80 inin altına düşmesi gerekir.
Diyakın sağlamlık kontrolü:
Diyakın ölçü aleti ile sağlamlık kontrolünde ölçü aleti her iki yönde yüksek direnç gösterecektir. ( Teorik olarak
sonsuz )
Foto Diyot:
Foto diyot kılıfları PN birleşim noktası dışarıdan ışık alacak şekilde şeffaf yapılmıştır. Foto diyot doğru polarite
bağlandığında normal diyotlar gibi üzerinden akım geçişine müsaade eder. Ters polaritede ise PN birleşim
yüzeyine düşen ışık miktarı ile orantılı akım geçirirler.
Foto diyot sembolü ( Bu sembollerin herhangi biri ile gösterilir )
Foto diyot
Foto diyot karanlık ortamda ters polaritede üzerinden akım geçişine
müsaade etmez. Işık miktarı arttıkça diyot üzerinden geçen akımda
bunla orantılı olarak artar.
Foto diyotlar foto dirençler gibi ışığa bağlı çalışan
devrelerde kullanılırlar. Buna örnek olarak çizgi izleyen
robotları verebiliriz. Robot çizgi üzerinde gittiği sürece
siyah çizgi ışık kaynağı olan ledden çıkan ışıkları foto
diyota yansıtmayacak ve foto diyot üzerinden geçen
akım miktarı küçük olacaktır. Robot çizgi üzerinden
beyaz zemine çıktığında ise ledin ışıkları foto diyota
yansıyacak ve diyottan geçen akım miktarını
arttıracaktır.
Buna bağlı olarak ilgili elektronik devre robotun tekrar çizgi üzerine dönmesini sağlayacaktır.
28
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Led Diyot:
LED "Light Emitting Diode", Işık Yayan Diyot kelimelerinin
kısaltmasıdır. Ledler ters polaritede üzerlerinden akım geçişine
müsaade etmezken, doğru polaritede akım geçişine müsaade
ederler ve bu akım geçişi sırasında led etrafına ışık yayar. Doğru
polaritede enerji seviyeleri farklı elektron ve oyuklar birleşebilmek
için enerjilerinin bir kısmını vermek zorundadırlar. Elektronlar bu
enerjilerini ısı ve ışık biçiminde ortama verirler. Eğer diyot şeffaf
bir plastik kılıfla kaplanırsa elektron oyuk birleşimi sırasında
harcanan enerji ışık şeklinde ortama yayılır. Ledin rengini
belirleyen yarıiletken madde içerisine katılan galyum, arsenit,
alüminyum, fosfat, indiyum, nitrit gibi kimyasal maddelerdir.
Led diyot sembolü
( Bu sembollerin herhangi
biri ile gösterilir )
Ledler çok farklı kılıflarda üretilebilirler
Yuvarlak led kılıfları 10-8-5-2mm çaplarında imal edilirler. Bunlar
içerisinde en çok kullanılan led kılıfı 5mm olanıdır.
Ayrıca son zamanlarda ledler şeritler halinde üretilerek dekoratif
aydınlatmalar içinde kullanılmaktadır.
29
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Ledin bacaklarından hangisinin anot, hangisinin katot olduğunu bulabilmek
için aşağıdaki noktalara dikkat edilir;
Anot uzun bacak – Katot kısa bacak.
Katot bacak tarafında kılıfta çentik var – Anot tarafında yok.
Anot bayrağı küçük – Katot bayrağı büyük.
Renklerine göre ledlerin çalışma gerilim aralıkları şu şekildedir:
Kırmızı 1.63 ~ 2.03 V
Yeşil 1.9 ~ 4.0 V
Sarı 2.10 ~ 2.18 V
Turuncu 2.03 ~ 2.10 V
Mavi 2.48 ~ 3.7 V
Menekşe 2.76 ~ 4.0 V
Mor 2.48 ~ 3.7 V
Beyaz = 3.5 V
Morötesi (Ultraviyole ) 3.1 ~ 4.4 V
Pratikte kabul edilen gerilim ve akım değerleri ise ;
Kırmızı LED : ~1,8V - 15mA
Sarı LED : ~2V - 15mA
Yeşil LED : ~2,2V - 15mA
Mavi LED : ~3V - 30mA
Beyaz LED : ~3V - 30mA
Bu gerilim değerlerinin üzerine çıkıldığında ise led bozulmaktadır. Devre gerilimimizin led geriliminden büyük
olduğu durumlarda ledin önüne bir seri direnç bağlanarak led geriliminin üzerindeki gerilimin bu direnç üzerinde
düşmesi sağlanır.
Seri direnç bağlantısına ait örnekler:
Kırmızı ledin 12V doğru akım devresine bağlanabilmesi için
seri direncini hesaplayınız.
Kırmızı ledin çalışma gerilimi 1,8V ve çalışma akımı 15mA
dir.
Direnç üzerinde düşecek gerilimin değeri =12 - 1,8 = 10,2 V
Direnç içerisinden geçecek akım 15 mA ( 15.10-3 ) olacağına
göre direncin değeri = 10,2 / 15.10-3 = 680 Ω
-3
Direnç üzerindeki güç sarfiyatı = U x I = 10,2 x 15.10 =
0,153W çeyrek watlık ( 0,25W ) direnç yeterli olacaktır.
Yeşil ledin 220V alternatif akım devresine bağlanabilmesi için
seri direncini hesaplayınız.
Yeşil ledin çalışma gerilimi 2,2V ve çalışma akımı 15mA dir.
220V efektif değerdir bu gerilimin maksimum değeri = 220 x
1,41 = 310,2V
Direnç üzerinde düşecek gerilimin değeri 310,2 – 2,2 = 308V
Direnç içerisinden geçecek akım 15 mA ( 15.10-3 ) olacağına
göre direncin değeri = 308 / 15.10-3 = 20533Ω bu dirence en
yakın standart direnç değeri 21K Ω
Direnç üzerindeki güç sarfiyatı = U x I = 308 x 15.10-3 =
4,62W standart olan 5W direnç yeterli olacaktır.
30
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Çok renkli diyot :
Aynı kılıf içerisine birbirinden farklı renkteki ledlerin yerleştirilmesi ile oluşurlar. Ortak anot
veya ortak katotlu olabilirler. İstenilen renge ait ledler tek tek yakılabileceği gibi aynı anda
birden fazla led yakılarak karışım renkleri elde edilebilir.
1 nolu bacak Mavi
2 nolu bacak Yeşil
3 nolu bacak Anot
4 nolu bacak Kırmızı
Yedi parçalı gösterge ( seven segment displey ) :
Sayısal elektronik uygulamalarında rakamları göstermek için kullanılırlar. 0-9 a kadar
olan sayıları göstermek için yedi parça ledden oluşur. Displey kılıf içerisinde ledler
ortak anotlu veya ortak katotlu bağlanabilirler.
Kızılötesi (infrared) led:
Gözle görülemeyen dalga boyunda ışık yayan led diyotlardır. Galyum arsenikten yapılmıştır. Televizyon
kumandası ve gece görüşlü kameralarını kullanım alanlarına örnek verebiliriz.
31
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Transistörler:
Transistör elektrik sinyallerinin yükselten veya elektronik olarak anahtarlama ( aç-kapa ) yapan devre elemanıdır.
Çeşitli yapıda transistörler bulunmaktadır. BJT (Bipolar Jonksiyon Transistör), FET, MOSFET, UJT.. gibi. Bu
transistörler içerisinde en çok kullanılanı BJT dir.
BJT (Bipolar Jonksiyon Transistör - Çift kutuplu yüzey birleşimli transistör ):
BJT ler P ve N maddelerinin PNP veya NPN şeklinde dizilimi ile yapılırlar. Her P ve N maddeden dışarıya
bacaklar çıkarılmıştır ve bu bacaklar emiter, kollektör, beyz olarak isimlendirilirler. Transistörler doğru polaritede
bağlandıklarında beyzden uygulanan akımla orantılı olarak emiter – kolektör arasından akım geçirirler. Beyz
akımı ile emiter – kolektör akımları arasındaki orana beta akım kazanç katsayısı ( β ) adı verilir.
Beyz bacağı transistorün kontrol bacağıdır.
PN maddelerinin iki farklı dizilimi aynı zamanda bu transistörlerin
tipini de vermektedir.
NPN transistörler:
Bu transistörlerin kolektör ucuna +, emiter ucuna
– ve beyz ucuna + polarite uygulandığında
transistör iletime geçerek kollektör-emiter uçları
arasında akım geçirir. ( IC = β x IB )
PNP transistörler:
Bu transistörlerin kolektör ucuna -, emiter ucuna
+ ve beyz ucuna - polarite uygulandığında
transistör iletime geçerek emiter-kollektör uçları
arasında akım geçirir. ( IC = β x IB )
32
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Transistörün çalışma bölgeleri; kesim, doyum ve aktif bölge olarak adlandırılır. Kesim bölgesinde transistörün
beyz bacağına herhangi bir polarite uygulanmaz ve beyz akımı 0 dır. Bu durumda transistör doğru polaritede
bağlansa dahi iletime geçmez ve üzerinden akım geçirmez. ( IC = β x IB = β x 0 = 0 ). Aktif bölge transistörün
yükselteç olarak kullanıldığı bölgedir ve beyz akımını beta akım kazanç katsayısı ( β ) kadar yükseltilerek
emiter–kollektör bacakları arasından akım geçirilir. Bir noktadan sonra beyz akımı attırılsa da emiter-kollektör
akımında bir artış olmaz bu nokta transistorün doyum noktasıdır ve transistörün emiter-kollektör bacakları bu
noktadan sonra kapalı anahtarmış gibi davranır.
Transistör kesimde
Transistör doyumda
Transistörlerin kesim ve doyum noktaları kullanılarak transistörler elektronik anahtarlama elemanı olarak
kullanılırlar.
Şekildeki devrede transistörün bacağına uygulanan
küçük bir kare dalga gerilim ile bir ledin flaşör olarak
yanıp sönmesi sağlanmıştır.
Bu devrede başka bir devreden alınan 5V luk küçük bir
gerilim ile transistör doyuma götürülmüş ve bacaklarına
bağlı olan 12V luk röle çalıştırılmıştır.
Transistör aktif bölgede çalışırken beyzine
uygulanan giriş sinyalini yükselterek
çıkışına vermektedir.
33
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Örnek : Beta akım kazanç katsayısı ( β ) 200 olan bir transistörde beyz akımı 100μA olması durumunda
kolektörden geçen akımın değeri ne olacaktır.
IC = β x IB = 200 x 100 = 20000μA = 20mA
Transistörler plastik ve metal çok çeşitli kılıflarda imal edilirler. Küçük akımlı transistörler plastik kılıflarda
yapılırken transistörün akım değeri büyüdükçe kılıf metal olarak yapılır. Ayrıca bu kılıflar üzerlerindeki ısıyı
atmaları için alüminyum soğutuculara monte edilirler.
Transistör kataloglarında transistörlerin tipi, akım, gerilim, beta akım kazanç katsayısı değerleri ve bacak isimleri
verilir. Aşağıda örnek olarak çeşitli transistörlerin bacak isimlendirmeleri verilmiştir.
BC237
BD139
2N3772
Transistörün sağlamlık kontrolü:
Transistörün ölçü aleti ile sağlamlık kontrolünde ezberden uzak ve en anlaşılır şekli ile diyot eş değer devresi
üzerinden diyot sağlamlık kontrolü yapıyormuşuz gibi düşünebiliriz.
34
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Örnek PNP transistör ölçümü
Emiter –Kollektör arası her iki türlü ölçümde yüksek direnç gösterecektir.
DARLİNGTON BAĞLANTI
Darlington bağlantı aynı tür iki ya da üç BJT'nin birbirlerini sürmesi ile oluşturulan
elektronik devre yapısıdır. Sidney Darlington tarafından 1953 yılında Bell
Laboratuvarı'nda tasarlanmıştır. 1. transistörün emetör ucu, 2. transistörün beyz
ucuna; 1. transistörün kolektör ucu, 2. transistörün kolektör ucuna bağlanır. Bu
bağlantıda amaç yüksek akım kazanç katsayısı elde ederek küçük beyz akımları ile
büyük emiter-kollektör akımlarını kontrol etmektir. Darlington bağlantıda akım
kazancı, yaklaşık olarak her iki transistörün akım kazançları çarpımına eşittir.
Örneğin 1. transistörün akım kazancı β1 = 50, 2. transistörün akım kazancı β2 = 80
ise Darlington bağlantının akım kazancı yaklaşık olarak β ~= β1 x β2 = 50 x 80 =
4000 'dir. Darlington bağlantı iki transistörü ayrı ayrı kullanarak yapılabileceği gibi, tek
kılıf içerisinde hazır olarak sunulan darlington transitörlerde mevcuttur.
William Bradford Shockley ( 1910 – 1989 )
ABD'li fizikçi ve mucittir. Shockley, John Bardeen ve Walter Houser Brattain ile birlikte transistörü icat
etmiş ve 1956 Nobel Fizik Ödülü'nü kazanmalarını sağlamıştır. Shockley'in 1950-1960'larda yeni bir
transistör tasarımını ticarileştirme girişimleri Kaliforniya'daki Silikon Vadisi'nin, elektronik yeniliklerin
yuvası haline gelmesine yol açmıştır.
Foto transistör:
Foto transistörlerin beyz - kollektörün birleşim noktası dışarıdan ışık alacak şekilde şeffaf yapılmıştır. Kollektör
ile emiter arasından geçen akım bu birleşim yüzeyine düşen ışık şiddeti ile orantılı olarak değişmektedir. Foto
transistörlerde geçen akım miktarı beta akım kazanç katsayısı ile orantılı yükseldiği için akım değerleri foto
diyotlara oranla çok daha yüksektir bu ise foto transistörlere bir avantaj sağlar. Foto transistörlerde beyz ucu
üçüncü bacak olarak dışarıya çıkarılabilir bu durumda ışık alan mercek kapatılarak normal bir transistörmüş gibi
kullanılabilir. Ama genellikle beyz ucu dışarıya çıkarılmadan iki bacaklı olarak imal edilirler ve kollektör-emiter
akım kontrolü ışık şiddeti ile yapılır. Elektronik ev cihazlarının bir çoğunda alıcı olarak foto transistör
kullanılmaktadır. Bu cihazların kontrolünde diğer ışık kaynakları ile karışmaması için kızılötesi ( infrared ) led ve
foto transistör kullanılmaktadır.
Foto transistör sembolü
İki bacaklı foto transistör
Üç bacaklı foto transistör
35
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Tristör ( SCR – Silikon Kontrollü Doğrultucu – Silicon Control Rectifier ) :
Kontrollü bir diyottur diyebiliriz. Doğru polarmada yani Anod bacağına “+” Katod
bacağına “-“ polarite bir gerilim verildiğinde iletime geçmek için Gate bacağından
“+“ polaritede tetikleme gerilimi uygulanmasını bekler. Doğru polarite altında
tetikleme verildiğinde iletime geçer ve kapalı bir anahtar gibi davranır. Bir kez
iletime gittikten sonra Gate bacağından tetikleme gerilimi kesilse de iletimde
kalmayı sürdürür. Kesime
götürebilmek için üzerinden geçen akımın kesilmesi veya ters polaritede gerilim uygulanması gerekir. Ters
polaritede ( Anot “-“ ve Katod “+” ) Gate bacağından tetikleme gerilimi verilse de iletime geçirilemez.
.
Tristörün sağlamlık kontrolü:
Tristörün ölçü aleti ile sağlamlık kontrolünde; Dijital ölçü aletinin V-Ω
ucuna bağlı kırmızı prop tristörün gate, COM ucuna bağlı siyah prop
tristörün Katot ucuna bağlandığında ölçü aleti çok küçük bir direnç
değeri ( Teorik olarak 0 Ω ) gösterir. Bunun dışındaki tüm ölçümlerde
ölçü aleti çok büyük direnç ( Teorik olarak sonsuz ) gösterir.
Triyak :
Her iki polaritede de iletime geçebilen devre elemanıdır. İletime geçmesi için Gate
bacağından A2 bacağına uygulanan gerilimle aynı polaritede bir tetikleme geriliminin
verilmesi yeterlidir. Aynı polaritede kaldığı sürece tetikleme gerilimi kesilsede iletimde
kalmayı sürdürür. Ters polaritede bir gerilim uygulandığında kesime gider ve iletime
gitmek için tekrar Gate bacağından tetikleme gerilimi bekler. Bu çalışması ile Triyak ters
paralel bağlı iki Tristöre benzetilebilir.
Triyakın sağlamlık kontrolü:
Triyakın sağlamlık kontrolünde A1-Gate uçları arasında ölçü aleti her iki yönde ölçümde düşük direnç ( Teorik
olarak 0 Ω ), diğer tüm ölçümlerde yüksek direnç gösterecektir. ( Teorik olarak sonsuz )
Triyakla yapılan basit dimmer devresi:
Bu devrede ayarlı direnç (
Potansiyometre ) ile triyakın iletim açısı
yani triyakın periyotun hangi noktasında
devreye gireceği ayarlanmaktadır.
Triyakın iletimde olma zamanı büyütüp
küçültülerek kontrol edilen gerilimin
ortalama değeri yükseltilip
küçültülebilmektedir.
36
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Mosfet :
Alan etkili anahtarlama elemanı olarak da anılırlar. Bunun anlamı şudur; BJT ‘lerin
iletime geçmesi için Base bacağına uygulanan tetikleme geriliminin çekmiş olduğu
IB tetikleme akımı kontrol devresinden çekmektedir. Mosfetlerde ise Gate bacağına
tetikleme gerilimi uygulandığında kontrol devresinden çekeceği akım ihmal
edilebilecek kadar çok küçüktür. Bu nedenle kontrol Gate bacağından çekilen
akımla
değil Gate bacağına uygulanan gerilimle yapılır. Bu avantajının yanı sıra Drain – Source bacakları arasındaki
gerilim düşümü BJT ye göre daha büyüktür. Bu nedenle kontrol ettiği devrede Mosfetin üzerindeki güç
harcaması da büyük olmaktadır. 1980 ‘lerden sonra BJT lerin yerini alan Mosfet ‘ler 700 V u aşmayan birkaç Kw
gücündeki ( Düşük ve orta güç ) devrelerde kullanılırlar.
.
GTO :
Kontrol edilebilir Tristör olarak tanımlayabiliriz. Tristör den farklı olarak eğer Gate
ucuna ters potansiyelde bir gerilim uygulanırsa ( Ters yönde Gate akımı geçirilirse )
GTO ‘nun Anod - Katod uçları doğru polarmada olsa dahi kesime götürülebilir. Bu
avantajının yanı sıra iletimde Tristör ‘de Anod – Katod bacakları arasında 1.5V lar
civarında olan gerilim düşümü GTO ‘da 3V ları geçmektedir. Bu ise GTO ‘nun
kontrol
ettiği devrede kendi üzerindeki güç harcamasının Tristör ‘den daha fazla olmasına neden olur. GTO 3KV ve 2KA
e kadar büyük güç değerlerinde imal edilebilir.
.
IGBT :
BJT ve Mosfet üstün yanlarının alındığı düşük güç sarfiyatına ve alan etkili kontrole
sahip hibrit bir elemandır. 1990 ‘larda geliştirilen IGBT ‘ler yüksek güç değerlerinde
imal edilebilirler.
Optokuplör ( Optik Yalıtıcı ) :
İki elektronik devre arasında elektriksel izolasyonu sağlar. Bazı durumlarda birbirlerinin çalışmalarını etkileyen
fakat iki farklı gerilim seviyesine sahip iki devre arasında elektriksel bir bağın olmaması istenir bu gibi durumlarda
optokuplörler kullanılırlar. Bu durumu bir örnekle açıklamaya çalışalım; Bir devrede 5V luk doğru gerilimle 220V
luk alternatif gerilimde çalışan bir alıcıyı kumanda etmemiz gereksin. Alternatif gerilimde çalışan yükün
kontrolünü triyakla yaptığımızda triyakın iletime geçmesi için 5V doğru gerilimi kullandığımızda triyakta oluşan
bazı gerilim dalgalanmaları veya arızalarda 5V luk devremizde zarar görecektir. Bu nedenle iki farklı gerilimi
birbirine elektriksel olarak karıştırmadan yükün kontrolünü optokuplör ile yapmamız gerekir. Optokuplör bize ışık
ile iletim yapmamızı sağlar. Optokuplörde iki adet eleman vardır bunlardan birincisi ışık kaynağı olarak leddir.
İkincisi ise ışığa duyarlı foto diyot, foto transistör, foto tristör, foto triyak elemanlarından herhangi biri olabilir.
Birinci devreye bağlı led yandığında ikinci devreye bağlı foto eleman iletime geçecek ve istenen işlemi
gerçekleştirecektir.
Foto diyot - led
Foto transistör - led
Foto tristör - led
Foto triyak - led
Optokuplörler kılıf olarak iki tipte yapılırlar bunlardan birincisi kapalı ( entegre ) tip ikincisi ise açık ( yarık ) tiptir.
Kapalı tip optokuplörlerde led ve optik eleman aynı kılıf içerisinde ve dışarıdan ışık alamayacak şekildedir.
37
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
Aşağıda 5V luk devre optokuplör aracılığı ile 36V luk elektrik
motoruna kumanda etmiştir.
Aşağıda optokuplörlerin kapalı kılıf
içerisindeki yerleşim ve bacak bağlantılarına
örnekler verilmiştir.
Açık ( yarık ) tip optokuplörlerde led ve optik eleman arasında kılıf yarılmıştır. Ledin ışığının optik elemana
ulaşması bu yarıl içerisine giren cisimler tarafından kesilebilmektedir. Diğer ışık kaynaklarının çalışmayı
etkilememesi için kızılötesi (infrared) led ve foto eleman kullanılmaktadır.
Bu tip optokuplörler U optokuplör, çatal izolatör gibi çeşitli
isimlerle de bilinmektedir.
Açık ( yarık ) tip optokuplörlere en bilinen örneği toplu
farelerin içerisinden verebiliriz. Fare imleci bilgisayar
ekranında yukarı aşağı ve sağa sola olmak üzere iki eksende
hareket etmektedir. Fare içerisindeki top birbirine dik duran iki
ayrı ruloyu hareketi sırasında döndürmektedir. Rulo
uçlarındaki yarıklı diskler led ve optik eleman arasından ışığı
kesip-vererek sinyal üretmektedir. Bu sinyali ise biz bilgisayar
ekranında farenin hareketi olarak görmekteyiz.
38
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
KONTROLLÜ DOĞRULTMA DEVRELERİ:
BİR FAZLI KONTROLLÜ DOĞRULTUCULAR:
Çıkış geriliminin ayarlanması istenen yerlerde diyotlarla yapılan doğrultma isteneni vermeyecektir. Ayarlı bir DC
çıkış, gerilimin periyot içerisinde yüke uygulama süresiyle elde edilir bunun içinde doğrultma işlemi kapı kontrollü
bir yarı iletken eleman ile yapılmalıdır.
Bu iş için en uygun olanı düşük fiyatı ve iletimde üzerindeki güç sarfiyatının az olması nedeni ile Tristör (SCR)
dür. Tristörü kesime götürme zorluğu alternatif akımın diğer alternansa geçmesi ile ortadan kalkmaktadır.
Şekildeki devrede tek Tristör ile yarım dalga kontrollü bir doğrultma yapılmıştır. Buradaki α açısı Tristörün
tetiklenme açısı olup bu açının büyütülüp küçültülmesi ile bir altarnans içerisindeki DC akımın ortalama değeri
ayarlanabilmektedir.
Eğer tam dalga kontrollü bir doğrultucu kullanılacak olursa elde edilen DC akım biraz daha düzelecektir. Bu
devrede de diyotla yapılan tam dalga doğrultmada olduğu gibi AC akımın “+” alternansında T1-T4 ve “–”
alternansında T2-T3 tristörleri verilen α açısı ile iletime geçerek doğrultma işlemini gerçekleştirecektir.
O
O
α açısının 0 ve 180 arasında değiştirerek en büyük ve en küçük DC çıkış gerilimini ayarlamak mümkün
olacaktır. Şekilde 45O ve 135O ler için çıkış DC akım dalga şekli gözükmektedir.
39
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
ÜÇ FAZLI KONTROLLÜ DOĞRULTUCULAR:
Eğer üç fazlı sistemlerde tam dalga doğrultma yapılacak olur ise bir periyot içerisinde bütün fazlara ait altı adet
“+” alternans elde edilecek bu ise çıkış dalga şeklinin daha düzgün olmasını sağlayacaktır. Şekildeki devrede α
O
O
O
açısının 0 – 30 – 60 olması durumunda elde edilecek çıkış gerilimleri verilmiştir. Ortalama Vdc gerilimi kesik
düz çizgiler ile gösterilmiştir.
Gerilim Regülatör Entegreleri:
Elektrikte regülasyon sabit değerde tutma anlamında kullanılmıştır. Gerilim Regülatörleri gerilim değerini sabit
tutan devrelerdir. Alternatif akımı köprü diyotlar ve çıkışına bağladığımız filtre kondansatörü ile doğrultmuştuk.
Bu doğrultma devresi yük değişimlerinden ve gerilim dalgalanmalarından etkilenerek bunu çıkışına yansıtır ve
çıkış gerilimi belirli değer aralıklarında değişerek sabit kalmaz. Hassas elektronik devrelerin besleme
gerilimlerinin devamlı sabit kalması istenir. Bu gibi durumlarda kendi içerisinde transistör, zener gibi elektronik
elemanları bulunduran ve sadece bağlantı bacakları dışarıya çıkarılmış entegre regülatör elemanları kullanılır.
Bu entegreleri 3 kısma ayırabiliriz.
1. Sabit Regülatörler
2. Ayarlanabilir Regülatörler
1- Sabit Regülatörler : Girişine verilen doğru gerilimi sabit polaritede çıkışına verirler. En çok kullanılanları 78
serisi entegrelerdir. +5V ile +24V arasında pozitif çıkış gerilimi verirler. Giriş çıkış toprak ( Şase ) olmak üzere üç
adet bağlantı uçları bulunur. Aşağıda bu seri entegrelerin gerilim değerleri verilmiştir. 78XX serisi entegrenin
çıkış akımı 1A, 78LXX serisi entegrenin çıkış akımı 100mA, 78MXX serisi entegrenin çıkış akımı 500mA, 78SXX
serisi entegrenin çıkış akımı 2A, 78HXX serisi entegrenin çıkış akımı 5A 'dir.
Gerilim
Regülatörü
Giriş Gerilim Aralığı (V)
min.
mak.
Çıkış Gerilimi
(V)
7805
6,4
9,6
5
7806
7,3
10,3
6
7808
9,6
12
8
7810
11
13,4
10
7812
13,1
15,2
12
7815
15,2
17,3
15
7818
17,5
19,5
18
7824
21,9
23,7
24
78 Serisi entegrenin bacakları
Metal bağlantı noktası aynı zamanda toprak ucuna
bağlıdır.
40
MEHMET TOSUNER
TEMEL ANALOG ELEKTRONİK DERS NOTU
2- Ayarlanabilir Regülatörler : Girişine verilen doğru gerilim değerine kadar
çıkışından ayarlanabilir gerilim alınır. En çok kullanılanları LM serisi entegrelerdir.
1,2 – 32V arasında ayarlanabilen çıkış gerilimi verirler. Giriş çıkış ayar olmak üzere
üç adet bağlantı uçları bulunur.
Entegre isimleri ve bu entegrelerden alınabilecek akım değerleri şu şekildedir.
LM317T 1 A
LM317K 1.5 A
LM338 5 A
LM350 3A
Bacak bağlantıları
LM317T 1 A
LM317K
Kaynaklar:
Otomasyon Atölyesi Ders Notları – www.kumanda.org
Mersin Üniversitesi Ders Notları
41
MEHMET TOSUNER