Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2019
…
10 pages
1 file
Kasım 1996 tarihinde Türkiye Internet projesi ile İş Bankası, Bilişim Teknolojileri Büyük Ödülü için Attila Özgit ile beraber başvuruda bulunmuştuk. Ekte o rapor sunulmaktadır. Özgür İnternet’den her gün bir adım daha uzaklaştığımız günümüzde İnternet’in Türkiye’de nereden nereye geldiği konusunda o tarihi günleri birinci elden yaşamış kişilerin yazdığı bu rapor tarihe bir not düşecektir.
Akademik Bilişim 2013, 2013
Yakın bir geçmişte ortaya çıkan etkileşimli e-kitaplar nedir? Etkileşimli e-kitaplar nasıl tanımlanabilir? Avantajları, dezavantajları ve etkileşimi sağlayan unsurlar nelerdir? Etkileşimli e-kitap devriminin bir sonraki aşaması nedir? Şimdiye kadar neler yapılmıştır ve bundan sonra yapılması gerekenler nelerdir? Bu çalışma boyunca bu sorulara yanıt aranmıştır
1989
Cocuk doganin armagani, cocuga iliskin imaj da insanoglunun yaratisidir. Her tarihsel donemde egitim etkinliklerini belirleyen temel etken doganin armaganindan cok cocuga iliskin imaj olmustur. Insanin yaratisi olan cocuk imaji cogu zaman dogru oldugu kadar yanlisi da olmustur. Yanlis imajlar dogru imajlardan daha gucludur ve daha kolaylikla yerlesir. Gecmiste oldugu gibi gunumuzde de kucuk cocuklarin egiticisi olarak gorevimiz, yalnizca doganin armaganina karsi dogru olmak degil, ayni zamanda kucuk cocuklarin saglikli bir bicimde egitilmelerini tehdit eden yanlis imajlara karsi her cagda savasmaktir.
Dünle Yarın Arasında; DÜN-YA ‘Ne İçindeyim Zamanın, Ne de Büsbütün Dışında’ Ayşe Devrim Başterzi ‘Geçmiş zaman da gelecek zaman da Bilince izin vermez pek. Bilinçli olmak zamanda olmamaktır Ama gül bahçesindeki an, İçinden rüzgar geçen kiliseyi sisin bürüdüğü an, Ancak zaman içinde hatırlanabilir; Geçmiş ve gelecekle. Zaman ancak zamanla fethedilebilir’ T.S. Eliot ‘Burnt Norton’ çev. Güçsal Pusar Uçuşk(An) Aristoteles; Fizik kitabında zamandan söz etmeye ‘zamanın birazı yok olmuştur, artık yoktur. Öteki kısmı ise var olacaktır, henüz yoktur’ diyerek başlar. Zamanın parçalılığına değindikten sonra; ‘Geçmiş ve geleceği ayırıyor gibi görünen ‘şimdikian’ acaba hep bir ve aynı mı kalıyor, yoksa hep başka hep değişik bir şey mi, bunu görmek kolay değil’ diyerek devam eder. Zaman; ‘dün, bugün ve yarın’ ya da ‘geçmiş, şimdikian, gelecek’ üçlemelerinde dolanır durur. Ve ‘an gelir’; ‘dünden sonra, yarından önce yaşam durur’. Şimdikian’ın uçuculuğu, geçiciliği, ölçülemez ve tanımlanamaz hali içinde ne yapacağını bilemez halde dolaşan insanoğlunu cezbeden ‘Carpe Diem!’ yani‘anı yaşa’, ‘anı yakala’ mottosu Horatius’tan modern zamanların reklamlarına kadar zihinlerimize uzanır. Oysaki şimdikianın üzerine geçmişin gölgesi düşmüştür. Yaptıklarımız, yaşadıklarımız şu anımızı durmaksızın belirler. Tarih ve tekerrür
Ankara Barosu Dergisi, 2021
https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/2341078
Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 2016
Değerli izleyiciler, Bretton Woods kurumlarının oluşumu, tarihçesi üzerinde gerekli ön-bilgilerin sabah oturumunda verildiğini, analizlerin yapıldığını; bunların bu oturumdaki diğer bildirilerde de sürdürüleceğini tahmin ediyorum. Ben, bu kurumlardan IMF üzerinde duracağım. Özellikle IMF'nin işlevlerinde, perspektiflerinde, üye ülkelerle ilişkilerinde zaman içinde ne gibi değişiklikler olduğuna dikkat çekmek istiyorum. Bu, elbette, çok iddialı bir gündem oluşturuyor. Kapsamlı bir tarihçeye kalkışmam mümkün değil. Bunun yerine kuşbakışı bir gezinti yapacağım. Önce, kuruluş tarihiyle günümüz arasında IMF'nin işlevlerinde meydana gelen değişimlere ana çizgileriyle değineceğim. Bu gezintinin büyük bölümü, 1970'li yılların sonunu izleyen otuz yıllık bir zaman diliminde Üçüncü Dünya ülkelerinde uygulanan IMF programlarının bazı ortak özellikleriyle ilgili olacak. Bu çok kapsamlı konuyu da burada sistematik olarak incelemem mümkün değil. Birkaç kritik soru üzerinde odaklaşan değinmelerin konuya en azından ışık tutacağını umuyorum. ABD'de patlak veren ve özellikle emperyalist metropolleri ilgilendiren 2007-2008 krizi sonrasında IMF'ye yeni görevler verildi. Son olarak da bu yeniliğin, IMF'ye egemen olan iktisat düşüncesinde ve uygulamalarda herhangi bir değişime yol açıp açmadığını gözden geçireceğim. ANA SÖZLEŞMENİN "UYUYAN" MADDELERİ Önceki bildirilerde tartışıldığını biliyorum; ama yine de kısaca tekrarlayayım: Bretton Woods Konferansı, dünya ekonomisinin işleyiş kurallarını ABD hegemonyasının sürekli olacağı varsayımına göre oluşturdu. İlk olarak doların dünya parası olması kararlaştırıldı. Dolar altına, diğer ulusal paralar da sabit kurlarla dolara bağlanmaktaydı. Böylece belirlenen döviz kurlarında istikrarı ve ödemeler dengesi sorunlarını izleyecek kurum IMF oldu. Bu iki hedef birbiriyle ilgilidir. Sermaye hareketleri ulus devletler tarafından denetlenebilir; bu nedenle dış denge sorunları, dış ticaret açık ve fazlaları biçiminde ortaya çıkar. Sabit kurlar rejimi, dış ticaret dengesini etkilemeyi hedefleyen rekabetçi devalüasyonları önler. Kurlardaki değişiklikler, ancak IMF'nin onayı ile yapılabilir. Bu IMF: Dün ve Bugün BORATAV
2018
Bu çalışmanın amacı; ulusal değerlerin modern dünyanın siyasal unsurları ile ilişkisinde kutsallığı yeniden tanımlamaktır. Bu bağlamda siyasal bir unsura dönüşen seküler kutsallığın, din-siyaset ilişkisindeki işlevselliği değerlendirilmiştir. Din ile siyaset, kutsallık üzerinden oluşturmaya çalıştıkları seküler modern devlet olgusu bu çalışmada sosyolojik boyutta değerlendirilmiştir. Din ile siyaset arasındaki toplumsal değişimi ve dönüşümü uluslaşma sürecinde derinden etkileyen sekülerleşme, geçmişten günümüze yaratılan kutsallara ve ritüellere uluslaşma sürecinde yönetim erklerine ilham kaynağı olmuştur. Uluslaşma sürecinde dinin tamamen ortadan kaldırılması ya da toplum nezdinde önemsizleştirilmesi girişimleri, yeni ulusal değerlere yüklenen kutsallık aidiyetiyle sağlanmaya çalışılarak ulusal değerler ile seküler kutsallar oluşturulmuştur. Fransız Devrimi sonrası uluslaşma sürecinde yoğunlaşan ilahi kutsalların yerine ulusal değerlerin kutsanmasına dönüşüm, siyasal otoritenin toplumu yönlendirmede önemli mekanizması konumundaki ulusal kültüre ait ritüeller yönetim erklerinin din ile uzlaşması sürecidir. Dini yaratan toplum; (Durkheim) dinin devlet organizmasında siyaset ile olan ilişkisiyle modernleşme sürecine girerek sekülerleşme boyutunda ivme kazanmıştır. Dinin, siyaset ile kazandığı yeni işlevi ulusal değerlerle bütünleşmiştir. Ulus devletlerin kuruluş sürecinde seküler değerlerin dinsel ritüellermişçesine kutsanması toplumda incelenmesi gereken yeni bir sosyolojik olgu ortaya koymuştur. Günümüz dünyasının etkin gücü internet aracılığıyla sanal dünyadaki paylaşımlar dinsel grupların çeşitlenmesine, ortak eylem yapabilmesine ya da çatışmasında neden olabilmektedir. Bu durum din-siyaset ilişkisini ulusların ötesine taşıyan yeni bir durum ortaya koyduğu gibi yeni araştırmalara da konu oluşturmaktadır.
2020
Amac: Tuketim olgusu caglardan beri insanin yaninda duran, insanla var olan bir kavramdir. Buna ragmen tuketimin akademik anlamda incelenmesi Sanayi Devrimi sonrasina rastlamaktadir. Mevcut calisma tuketim kavramina sosyolojik acidan kronolojik bir bakis sunma ve akademide nasil ele alindigini aciklama amacindadir. Tasarim/metodoloji/yaklasim: Ilgili konuda yer alan kaynaklardan literatur taramasi yapilmistir. Bulgular: Tuketimin, Sanayi Devrimi, 2. Dunya Savasi, internetin ortaya cikisi gibi toplumu donusturen donemlerden gecip pratiginin nasil degistigi incelenmistir. Tuketim eyleminin barindirdigi semboller ve bu sembollerin sosyologlar tarafindan nasil yorumlandigi tartisilmistir. Birinci kisim, tuketim sosyolojisi alaninda ilk calismalarin yapildigi Marx, Weber, Durkheim ve Veblen’in onculugunu yaptigi doneme denk gelmektedir.Bahsi gecen sosyologlarin calismalari ampirik acidan desteklenmese de tuketim sosyolojisinin dusunsel temelleri bu donemde atilmistir.Ikinci kisimda, 2.Du...
2016
Bilindigi uzere toplumun en kucuk birimini aile kurumu olusturmaktadir. Ayni zamanda aile; insanligin bir arada yasamasiyla birlikte, bu bir arada yasanmisligi kurumsal hale getiren bir birim olarak tanimlanmaktadir. Aile; toplumlarin temelini olustururken cesitli fonksiyonlara sahip oldugu gibi kendi icinde bazi sorunlari da barindirabilmektedir. Buna gore, geleneksel toplumlardan modern topluma gecis ile birlikte toplumda yasanan bir takim degisim ve donusumler aile kurumuna da yansimis ve boylelikle aile ici iliskilerde yeni algilar ve yeni yasam bicimleri ortaya cikarmistir. Soz konusu bu donusumler aile ici iliskilerin bozulmasina ve iletisim catismalarina sebep olmustur. Ornegin; aile birligi algisinin ve evlilik yapisinin degismesi, esler arasi iletisim sorunlari, bosanma, aile fertlerindeki madde bagimliliklari, ebeveynlerin yaslanmasi sonucu ortaya cikan problemler, ergenlik donemindeki sorunlar, ebeveyn-cocuk arasindaki iletisimsizlik, vb. sorunlar; ailede meydana gelen pr...
International Journal of Pavement Engineering, 2014
Alluvium, 2021
Color-Terms in Social and Cultural Context in Ancient Rome, 2013
Feminist Legal Studies, 2011
Religious Studies 51(2) (2015): 165-181.
XVII Curso de Especialización FEDNA “Avances en …, 2001
Indonesian Treasury Review: Jurnal Perbendaharaan, Keuangan Negara dan Kebijakan Publik
The Journal of Imperial and Commonwealth History, 2010
Cuestiones de Filosofía, 2019
Membranes, 2021
Nuclear Sciences Scientific Journal
REVISTA HISTÓRIA EM CURSO, 2024
International Journal of Evaluation and Research in Education (IJERE), 2023