Courage has received considerable attention in recent years. However, courage research has been l... more Courage has received considerable attention in recent years. However, courage research has been limited due to a lack of appropriate measurement tools for adolescents. In this field, there is a measurement tool for courage from an Adlerian perspective for adults, but it is lacking for adolescents. Therefore, the present study aimed to examine the psychometric properties of the Adlerian Courage Scale – Adolescents Form within an adolescent sample in Türkiye. The scale was administered to 618 Turkish adolescents aged between 14-18. The confirmatory factor analysis results indicated that the scale's one-dimensional structure was confirmed with high factor loadings for the items. Additionally, the internal reliability coefficient (α = .93) and test-retest reliability score (.95) illustrated that the items of the scale were reliable. Overall, considering reliability and validity results, the findings suggested that Adlerian Courage Scale – Adolescent Form is a valid and reliable meas...
Öz: Ergenlik döneminde yaşamla ilgili temel gelişimsel görevlerden biri kimlik gelişimidir. Çoğu ... more Öz: Ergenlik döneminde yaşamla ilgili temel gelişimsel görevlerden biri kimlik gelişimidir. Çoğu ergen sürekli bir kimlik duygusu oluşturmak için büyük çaba harcar. Kimlik gelişimi hem bireylerin ruh sağlıkları hem de yetişkinliğe geçiş açısından çok önemlidir. Sağlıklı bir kimlik süreci deneyimleyen ergenler genç yetişkinlik sürecine daha kolay geçmekte ve yetişkinliğin gerektirdiği rolleri daha kolay biçimde ortaya koymaktadırlar. Kimlik, evlenme, meslek seçimi gibi konularda bireylere yol gösterici olur. Sosyo-kültürel değişimler sonucunda hem bireyler tarafından kimliğin yapılandırılışı hem de kimlik gelişiminin kuramsal olarak ele alınışı değişmiştir. Bu derleme çalışmasının amacı kimlik gelişimi literatüründe yaşanan bu değişimi ve Luyckx ve arkadaşları (2008a) tarafından ortaya konulan Beş Boyutlu Kimlik Biçimlenmesi Modelini incelemektir. Küreselleşmenin, postmodern kültürün ve elektronik iletişim araçlarının etkisiyle kimlik gelişiminin yapılandırma biçimi değişmiştir. Bu değişimlerin sonucunda seçeneklerin araştırılması sürecinin her zaman olumlu sonuçlar ortaya çıkarmayacağı görülmüştür. Seçeneklerin saplantılı araştırılması sürekli kimlik duygusunu engelleyen bir süreç olarak görülmüştür. Kuramsal açıdan ise kimlik gelişimi hakkındaki çalışmaların kimlik statülerinden çok kimlik sürecine odaklanmaya başladığı görülmüştür. Beş Boyutlu Kimlik Biçimlenmesi Modeli ergenlik döneminde kimlik gelişiminin daha doğru biçimde incelenmesini sağlamaktadır. Sonuç olarak Beş Boyutlu Kimlik Biçimlenmesi Modeli eğitim kurumlarında ve kliniklerde çalışan uzmanların ergenlerin kimlik gelişimini doğru biçimde değerlendirmelerine katkı sağlayacaktır.
... Şeyda AKSEL (Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü, Prof.Dr.) ... Neşe EROL (A... more ... Şeyda AKSEL (Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü, Prof.Dr.) ... Neşe EROL (Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Prof.Dr.) ... Page 34. 34Yasemin E. SEVERGE (Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi) ...
Akdeniz kadın çalışmaları ve toplumsal cinsiyet dergisi, May 31, 2023
Öne Çıkanlar: • Kendini nesneleştirme ile vücut algısı ve depresyon arasında ilişki vardır. • Kad... more Öne Çıkanlar: • Kendini nesneleştirme ile vücut algısı ve depresyon arasında ilişki vardır. • Kadınların hem bilişsel hem de davranışsal yönden kendini nesneleştirmelerinin ölçülmesi önemlidir. • Kendini Nesneleştirme İnanç ve Davranışları Ölçeği dış görünüş odaklılığını belirlemektedir. Öz: Kendini nesneleştirme, kadın araştırmalarında oldukça sık çalışılan bir kavramdır. Bu çalışmada, Kendini Nesneleştirme İnanç ve Davranışları Ölçeğinin (KNİDÖ) Türkçeye uyarlanması ve psikometrik özelliklerinin incelenmesini amaçlanmaktadır. Ölçek 14 maddeden ve iki alt boyuttan (başkalarının bakış açısı, benlik olarak beden) oluşmaktadır. Araştırmanın katılımcıları 309 (Ort = 21.79, SS = 1.95) genç kadından oluşmaktadır. Ölçeğin ölçüt geçerliğini belirlemek amacıyla Vücut Algısı Ölçeği ile Beck Depresyon Envanteri kullanılmıştır. Yapı geçerliliği doğrulayıcı faktör analizi ile yapılarak iki faktörlü yapı doğrulanmıştır. Ölçeğin ölçüt geçerliği analizi sonucuna göre, Vücut Algısı Ölçeği ve Beck Depresyon Envanteri ile ilişkili bulunmuştur. Ölçeğin güvenirliğini değerlendirmek amacıyla ise test-tekrar test, yapı güvenirlik, iki yarı güvenilirlik ve iç tutarlılık katsayıları incelenmiş ve iç tutarlılık katsayısı .89, yapı güvenirlik .92, iki yarı güvenirlik .74 ve test-tekrar test katsayısı .76 olarak bulunmuştur. Bulgulara göre KNİDÖ'nün Türkçe versiyonu genç kadınlar için geçerli ve güvenilir bir araçtır. Bulgular ölçek geçerlik ve güvenirlik alanyazını ile kadın araştırmaları alanyazını kapsamında tartışılmaktadır.
Bu araştırma üniversite öğrencilerinin metaforlar aracılığıyla "duygusal ihmal" konusunu nasıl ka... more Bu araştırma üniversite öğrencilerinin metaforlar aracılığıyla "duygusal ihmal" konusunu nasıl kavramsallaştırdıklarını ortaya koymak amacıyla. 2021-2022 eğitim öğretim yılı güz dönemi içinde bir vakıf üniversitesinin farklı bölüm, program ve sınıflarında öğrenim gören, ulaşılabilir örnekleme yoluyla, gönüllü katılım sağlayan öğrencileri ile gerçekleşmiştir. Araştırmaya katılan öğrencilerin görüşleri araştırmacıların geliştirdiği açık uçlu sorudan oluşan bir anket formu ile çevrimiçi uygulamalarla toplanmış, veriler içerik analizi ile nitel olarak değerlendirmeye alınmıştır. Araştırmada elde edilen bulgulara göre; metaforlar insan, hayvan, bitki, cansız varlıklar, eylem/süreç kategorilerine ayrılmıştır. Öğrencilerin metafor benzetmelerinde "öksüz/yalnız/karanlıkta kalan çocuk", "terk edilen evcil hayvan", "sulanmayan/kurumuş bitki", "terk edilmiş köy", "duvar", "deniz" metaforlarını daha çok kullandıkları dikkat çekmektedir. Öğrencilerin duygusal ihmali anlatan metafor benzetmelerini kategorilere ayırmanın ötesinde, bu benzetmelerin nedenlerine de bakılmış, metaforları seçme nedenleri; "yeterli ilgi ve sevgi göstermeme", "çocuğun temel ihtiyaçlarının karşılanmaması", "reddedilme/dışlama/yok sayma/görmezden gelme", "yalnız bırakılma", "destek olmama/yeteneklerin desteklenmemesi", "yoksunluk,/eksiklik/engellenme", "duygusal ve fiziksel istismara eşlik eden duygusal ihmal", "korku/tedirginlik, karşı koyamama/çaresizlik" ve "tutarsızlık" temaları altında toplanmıştır. Sonuçlar incelendiğinde üniversite öğrencilerinin duygusal ihmali metaforlara benzetme nedenlerinin alanyazın ile benzerlik gösterdiği görülmektedir. Üniversite öğrencilerinin duygusal ihmal kavramını nasıl tanımladıkları ve anlamlandırdıklarına ilişkin bir bakış açısı sunan bu çalışma gelecek araştırmalar için bir temel oluşturma niteliği taşımaktadır. İhmal, duygusal ihmal, metafor, üniversite öğrencileri.
DOAJ (DOAJ: Directory of Open Access Journals), Oct 1, 2013
Bu calismada, siyasal ve toplumsal katilima etki ettigi dusunulen etmenlerin belirlenerek bir olc... more Bu calismada, siyasal ve toplumsal katilima etki ettigi dusunulen etmenlerin belirlenerek bir olcek gelistirilmesi hedeflenmistir. Flanagan, Syvertsen ve Stout (2007) tarafindan gelistirilen olcme aracindaki kulturel ogeler ayiklanip, kulture ozgu yeni maddeler yazilarak olcek uyarlanmistir. Olcek, universite ogrencisi olan toplam 550 katilimciya (% 51,5’i kadin, % 48.5’i erkek) uygulanmistir. Olcegin uyarlama calismasinda acimlayici ve dogrulayici faktor analizi ve guvenirlik analizleri yapilmistir. Bu calismada alanyazinda siyasal ve toplumsal katilima etki edecegi kabul edilen 16 etmen belirlenmis ve bu etmenleri kapsayacak 145 maddelik bir olcek gelistirilmistir. Olcegin guvenirlik calismasi icin ic tutarlilik katsayisi ile olcegin guvenirligi hesaplanmistir. Sonuclar, alt olceklerin ic tutarliliginin yeterli olduguna ve alt olceklerin yuksek guvenirlik duzeyine sahip olduguna isaret etmektedir.
Bu çalışmanın amacı, ergenlikte önemli bir gelişimsel özellik olan duygusal özerkliği ölçmek için... more Bu çalışmanın amacı, ergenlikte önemli bir gelişimsel özellik olan duygusal özerkliği ölçmek için Steinberg & Silverberg (1986) tarafından geliştirilen Duygusal Özerklik Ölçeği'nin (Emotional Autonomy Scale) Türkçeye uyarlanmasıdır. Özgün formu İngilizce olan ölçek, toplam 20 maddeden oluşmaktadır. Özgün ölçek hem alanda hem de dilde uzman olan altı öğretim elemanı tarafından Türkçeye çevrilmiştir. Ayrıca, ölçeğin geri çevirisi iki alan uzmanı tarafından yapılmıştır. Daha sonra, ölçeğin özgün ve Türkçe formu uzman görüşüne sunulmuş ve onlardan gelen öneriler doğrultusunda gerekli düzenlemeler yapılarak son form oluşturulmuştur. DÖÖ'nün Türkçe versiyonu Ankara'da 8., 9., 10. ve 11. sınıflara devam eden toplam 720 öğrenciye uygulanmıştır. Özgün çalışmadaki 4 faktörlü yapının test edildiği pilot çalışmada, faktörlerin orijinal faktör desenine uygun bir biçimde dağılmadığı gözlenmiştir. Türk ergen örnekleminde ana-babayı birey olarak görme alt boyutunun düşük yük değerlerine sahip olduğu belirlenmiş olduğundan bu çalışmada DÖÖ' nün üç faktörlü yapısı doğrulayıcı faktör analizi yöntemiyle test edilmiştir. Araştırma sonuçları, DÖÖ' nün üç faktörlü yapısının doğrulandığını ve ergenlerin duygusal özerklik düzeylerini ölçmede kullanılabileceğini ortaya koymaktadır.
The objective of this study was to adaptate the Self Concealment Scale (SCS) developed by Larson ... more The objective of this study was to adaptate the Self Concealment Scale (SCS) developed by Larson and Chastain (1990) to Turkish adolescents. The original scale is in English and consists of 10 items. Firstly, the original scale was translated into Turkish by six experts from the field and retranslated by two experts. Also, the original and Turkish forms of the scale were handed to the experts in the field of measurement and evaluation and the last form of the scale was carried out in the light of their opinions. The Turkish version of the SCS was administrated to 370 students (aged 14-18 years), attending 8 th , 9 th , 10 th and 11 th grades in Ankara, Turkey. Findings regarding the construct validity of the scale were rather consistent with the original scale's one factor structure. The Cronbach Alpha internal consistency of the scale was 0.86 for this sample.
Öz: Ergenlik döneminde bireyler bağımsız olmak için çaba harcamakta ve kendi yaşamları ile ilgili... more Öz: Ergenlik döneminde bireyler bağımsız olmak için çaba harcamakta ve kendi yaşamları ile ilgili kararları kendileri almak istemektedirler. Bu bağımsızlık arayışı ve gereksinimi genel olarak "özerklik" olarak adlandırılmaktadır. Bu derleme çalışmasının amacı ergenlik döneminde özerkliğin gelişimini anlamak için bu konudaki alanyazını incelemektir. Psikolojideki ilgili alan yazının incelenmesi sonucunda özerklik kavramının çeşitli şekillerde ele alındığı görülmektedir. Özerklik gelişimi "aileden ayrışma" anlamından "kendi kendini yönetme" kavramına doğru bir değişim yaşamıştır. Başkalarından bağımsız olma anlamına gelen ayrışma sağlıklı bir gelişim için ön koşul olarak görülürken, kendi kendini yönetme bakış açısı özerkliği temel bir gereksinim olarak görmekte ve özerkliğin başkaları ile ilişkileri sürdürerek sağlıklı bir şekilde gelişeceğini ileri sürmektedir. Birçok çalışma özerk olma ve aile ile yakın ilişkileri sürdürmenin ergenlerin iyi oluşları üzerinde olumlu etkisinin olduğunu göstermektedir. Ergenlikte özerkliği ortaya çıkaran etmenlerin ve özerkliğin sonuçlarının anlaşılması psikologlara, psikolojik danışmanlara ve eğitimcilere ergenleri daha iyi anlamalarında ve onlara yönelik hazırlayacakları, sağlıklı gelişimlerini destekleyici programların planlanmasında yardımcı olabilecektir.
The purpose of this study was to determine the level of body image satisfaction in Turkish adoles... more The purpose of this study was to determine the level of body image satisfaction in Turkish adolescents and whether it varied according to age, sex, socioeconomic status, early versus late sexual maturation, participation in physical activities, and frequency of exposure to information about body development and appearance in the mass media. Subjects were 269 female and 286 male secondary school students, aged 11-18. They were administered the Body Image Satisfaction Questionnaire. Results indicated that males were more satisfied with their bodies than were females, early-maturing males and late-maturing females had higher levels of body image satisfaction, and participants in physical activities were more satisfied with their bodies than were nonparticipants.
ABSTRACTIn the present study, we tested whether the five identity statuses of the original Meeus–... more ABSTRACTIn the present study, we tested whether the five identity statuses of the original Meeus–Crocetti model could be extracted in a Turkish sample. Their three‐factor model of identity was used to examine identity formation. Participants were 1201 (59.6% females) youth aged between 12 and 24 years (Mage = 17.53 years, SDage = 3.25). Findings revealed that the five identity statuses extracted in previous studies (Crocetti, Rubini, Luyckx, & Meeus, 2008; Crocetti, Schwartz, Fermani, Klimstra, & Meeus, 2012) also emerged in a sample of Turkish adolescents and emerging adults. Findings indicated that gender and age affected the distribution of the individuals among the five identity statuses. Furthermore, individuals in the five identity statuses represented distinct profiles according to personality and self characteristics, problem behaviors and well‐being, and interpersonal and group relationships. Finally, the status × age interactions indicated that the searching moratorium status became more problematic with age. Implications and suggestions for future research are also discussed.
... Şeyda AKSEL (Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü, Prof.Dr.) ... Neşe EROL (A... more ... Şeyda AKSEL (Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü, Prof.Dr.) ... Neşe EROL (Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Prof.Dr.) ... Page 34. 34Yasemin E. SEVERGE (Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi) ...
HIVIAIDS bugün bütün dünyanın en önemli sağlık sorunları arasında yer almaktadır. Günümüzde hala ... more HIVIAIDS bugün bütün dünyanın en önemli sağlık sorunları arasında yer almaktadır. Günümüzde hala ölüm cül olma özelliğini taşıyan bu hastalığın tek çaresinin eğitim olduğuna inanılmaktadır. Gelişmiş ülkeler eğitim çabalarına bağlı olarak hastalığın yayılımını durdurmayı başarmıştır. Ancak gelişmekte olan ülkeler arasında hastalığın yayılımı artmaktadır. Ergenler ise bazı riskli cinsel davranışları, kondom kullanımında isteksizlik, damar içi ilaç kullanımının artması ve kişisel söylence olarak ifade edilen başlarına kötü şeyler gelmeyeceği yolundaki gelişimsel özellikleri nedeniyle AIDS ile karşılaşmada önemli bir risk grubu olmaktadır. Kitle ileti şim araçlarında HIVIAIDS hastalarının sıradışı bireyler olarak sunulması ergenlerin gelişimsel bir özelliği olan "benim başıma gelmez" düşüncesini pekiştirmiş ve sorunu başkalarının ya da başkalarına ait olarak görmelerine neden olan bir "öteki imgesi" yaratmıştır. Ergenlere yönelik AIDS eğitiminin amacı ergenlerin kendilerini korumalarını sağlayarak, onları AIDS ile karşılaştırmamaktır. Ergenlere yönelik eğitim çabaları öncelikle ergenlerin AIDS konusundaki bilgilerini saptamayı hedeflemektedir. Bu konudaki araştırmalar er genlerin AIDS'den haberdar olduklarını, ancak bazı noktalarda önemli bilgi eksikliklerinin bulunduğunu göstermiştir. Bir yandan ergenlere yönelik eğitim programının içeriğinin nasıl olması gerekliliği tartışılırken, öte yandan eğitimin değerlendirilmesinin gerekliliği üzerinde durulmuştur. Eğitimin değerlendirmesinin eğitim öncesi ve sonrası bilgi düzeyinin artışı olarak değil, sağlıklı, sorumlu cinsel davranışların kazanılıp kazanılmadığının belirlenmesinin daha önemli olduğu düşünülmektedir. Bu derlemede dünyadan ergenlere yönelik AIDS eğitimi konusunda örnekler sunulmakta ve uygulamaya yönelik bazı öneriler getirilmektedir.
The aim of this special issue is to shed light in the dark side of identity formation in adolesce... more The aim of this special issue is to shed light in the dark side of identity formation in adolescence and emerging adulthood, that is, to provide some understanding in what exactly can go wrong in identity development. After summarizing the recent developments in identity development literature, in this introduction the main findings of all thirteen empirical papers are summarized into three overarching themes: (1) lack of identity integration as a risk factor, (2) reconsideration of commitment as a sign of identity uncertainty, and (3) ruminative exploration as another risk factor undermining healthy identity development. Finally, given that all papers in this special issue are based on conference presentations at the 14th Biennial Conference of the European Association for Research on Adolescence (EARA), some more information on that conference is included in this introduction.
Bu çalışmada lise öğrencilerinin okul iklimi algılarının ölçülmesi ve okul ikliminin demografik d... more Bu çalışmada lise öğrencilerinin okul iklimi algılarının ölçülmesi ve okul ikliminin demografik değişkenler açısından incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma 12 ilden 6094 (2859 erkek, 3235 kız) lise öğrencisi ile gerçekleştirilmiştir. Veriler Okul İklimi Ölçeği (OİÖ)-Lise Formu ve Kişisel Bilgi Formu ile toplanmıştır. Öncelikle betimsel istatistikler ortaya konmuştur. Ardından Anadolu Lisesi öğrencilerinin okul iklimi algılarında il, yaş, cinsiyet, sınıf düzeyi, okul seçimi, anne-baba eğitim düzeyi gibi demografik değişkenleri açısından Varyans Analizi (ANOVA) ve t testi kullanılarak anlamlı farklılık olup olmadığı incelenmiştir. Araştırma sonucunda okul iklimi puanlarının cinsiyete ve sınıf düzeyine göre anlamlı farklılık gösterdiği belirlenmiştir. Kız öğrencilerin erkek öğrencilere göre; 9. sınıf öğrencilerinin 10. ve 11. sınıf öğrencilerine göre olumlu okul iklimi algısına sahip olduğu bulunmuştur. Ebeveyn eğitim düzeyi değişkeni açısından ise ebeveyni üniversite mezunu olan öğrencilerin ebeveyni daha düşük eğitim düzeyinde olan (ilkokul, ortaokul ve lise) öğrencilere göre olumsuz okul iklimi algısına sahip oldukları belirlenmiştir. Öğrencilerin okul seçimi durumuna göre, okulunu isteyerek seçen öğrencilerin istemeyerek seçen öğrencilere göre olumlu okul iklimi algısına sahip olduğu bulunmuştur. Araştırma bulguları ilgili alanyazın kapsamında tartışılmış ve öneriler sunulmuştur.
Bu çalışmanın amacı son zamanlarda literatürde giderek daha fazla yer alan helikopter anababalık ... more Bu çalışmanın amacı son zamanlarda literatürde giderek daha fazla yer alan helikopter anababalık olgusunun nedenlerini ve gençler üzerindeki etkilerini kavramsal yapı içerisinde incelemektir. Bu çalışmada helikopter anababalığın kavramsal olarak tanımlanması ve helikopter anababalığın nedenleri, içinde bulunduğumuz tarihsel dönem ve kuşak kavramları değerlendirilerek ele alınmakta ve helikopter anababalığın sonuçlarına ilişkin araştırmalar farklı psikolojik boyutlarda (özerklik, kaygı, öz-yeterlik vb.) paylaşılmaktadır. Literatürde helikopter anababalık davranışlarının çocuklarının gelişimi açısından çoğunlukla olumsuz sonuçlar ortaya koyduğu görülmektedir. Helikopter anababaların çocuklarının akademik, sosyal ve kişisel yaşantılarına aşırı ilgileri ve müdahaleleri çocuklarının yaşama karşı hazırlıksız olmasına neden olmakta ve farklı olumsuz psikososyal sonuçları da beraberinde getirebilmektedir.
Ergenlik, yetiskinlik ve yaslilik yasamin en karmasik ve sarsici donemleridir. Ancak yasam sureci... more Ergenlik, yetiskinlik ve yaslilik yasamin en karmasik ve sarsici donemleridir. Ancak yasam surecinin bu en uzun ve en karmasik bolumune iliskin sahip oldugumuz gorgul bilgi miktari, yasamin ilk on yilina ait bilgiden oldukca azdir. Olgunlukta -ozellikle genc yetiskinlik ve orta yaslardaki gelisime iliskin- kesfedecegimiz cok sey vardir. Belki yetiskinligi goreli olarak duragan bir donem olarak gorduklerinden, arastirmacilar 30 larda, 40 larda ve 50 lerdeki gelisimi arastirmak icin az zaman harcamaktadir. B oylece, uretkenliklerinin ve toplumsal etkilerinin dorugundaki kisilerin olgunlugu konusunda yasamin diger donemlerindeki kisilere gore daha az sey bilmekteyiz. Bu bolumde, ergenlik, yetiskinlik ve ileri yas konusunda bildiklerimizi tartisarak, gercekleri soylemlerden ayirmaya calisacagiz.
Courage has received considerable attention in recent years. However, courage research has been l... more Courage has received considerable attention in recent years. However, courage research has been limited due to a lack of appropriate measurement tools for adolescents. In this field, there is a measurement tool for courage from an Adlerian perspective for adults, but it is lacking for adolescents. Therefore, the present study aimed to examine the psychometric properties of the Adlerian Courage Scale – Adolescents Form within an adolescent sample in Türkiye. The scale was administered to 618 Turkish adolescents aged between 14-18. The confirmatory factor analysis results indicated that the scale's one-dimensional structure was confirmed with high factor loadings for the items. Additionally, the internal reliability coefficient (α = .93) and test-retest reliability score (.95) illustrated that the items of the scale were reliable. Overall, considering reliability and validity results, the findings suggested that Adlerian Courage Scale – Adolescent Form is a valid and reliable meas...
Öz: Ergenlik döneminde yaşamla ilgili temel gelişimsel görevlerden biri kimlik gelişimidir. Çoğu ... more Öz: Ergenlik döneminde yaşamla ilgili temel gelişimsel görevlerden biri kimlik gelişimidir. Çoğu ergen sürekli bir kimlik duygusu oluşturmak için büyük çaba harcar. Kimlik gelişimi hem bireylerin ruh sağlıkları hem de yetişkinliğe geçiş açısından çok önemlidir. Sağlıklı bir kimlik süreci deneyimleyen ergenler genç yetişkinlik sürecine daha kolay geçmekte ve yetişkinliğin gerektirdiği rolleri daha kolay biçimde ortaya koymaktadırlar. Kimlik, evlenme, meslek seçimi gibi konularda bireylere yol gösterici olur. Sosyo-kültürel değişimler sonucunda hem bireyler tarafından kimliğin yapılandırılışı hem de kimlik gelişiminin kuramsal olarak ele alınışı değişmiştir. Bu derleme çalışmasının amacı kimlik gelişimi literatüründe yaşanan bu değişimi ve Luyckx ve arkadaşları (2008a) tarafından ortaya konulan Beş Boyutlu Kimlik Biçimlenmesi Modelini incelemektir. Küreselleşmenin, postmodern kültürün ve elektronik iletişim araçlarının etkisiyle kimlik gelişiminin yapılandırma biçimi değişmiştir. Bu değişimlerin sonucunda seçeneklerin araştırılması sürecinin her zaman olumlu sonuçlar ortaya çıkarmayacağı görülmüştür. Seçeneklerin saplantılı araştırılması sürekli kimlik duygusunu engelleyen bir süreç olarak görülmüştür. Kuramsal açıdan ise kimlik gelişimi hakkındaki çalışmaların kimlik statülerinden çok kimlik sürecine odaklanmaya başladığı görülmüştür. Beş Boyutlu Kimlik Biçimlenmesi Modeli ergenlik döneminde kimlik gelişiminin daha doğru biçimde incelenmesini sağlamaktadır. Sonuç olarak Beş Boyutlu Kimlik Biçimlenmesi Modeli eğitim kurumlarında ve kliniklerde çalışan uzmanların ergenlerin kimlik gelişimini doğru biçimde değerlendirmelerine katkı sağlayacaktır.
... Şeyda AKSEL (Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü, Prof.Dr.) ... Neşe EROL (A... more ... Şeyda AKSEL (Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü, Prof.Dr.) ... Neşe EROL (Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Prof.Dr.) ... Page 34. 34Yasemin E. SEVERGE (Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi) ...
Akdeniz kadın çalışmaları ve toplumsal cinsiyet dergisi, May 31, 2023
Öne Çıkanlar: • Kendini nesneleştirme ile vücut algısı ve depresyon arasında ilişki vardır. • Kad... more Öne Çıkanlar: • Kendini nesneleştirme ile vücut algısı ve depresyon arasında ilişki vardır. • Kadınların hem bilişsel hem de davranışsal yönden kendini nesneleştirmelerinin ölçülmesi önemlidir. • Kendini Nesneleştirme İnanç ve Davranışları Ölçeği dış görünüş odaklılığını belirlemektedir. Öz: Kendini nesneleştirme, kadın araştırmalarında oldukça sık çalışılan bir kavramdır. Bu çalışmada, Kendini Nesneleştirme İnanç ve Davranışları Ölçeğinin (KNİDÖ) Türkçeye uyarlanması ve psikometrik özelliklerinin incelenmesini amaçlanmaktadır. Ölçek 14 maddeden ve iki alt boyuttan (başkalarının bakış açısı, benlik olarak beden) oluşmaktadır. Araştırmanın katılımcıları 309 (Ort = 21.79, SS = 1.95) genç kadından oluşmaktadır. Ölçeğin ölçüt geçerliğini belirlemek amacıyla Vücut Algısı Ölçeği ile Beck Depresyon Envanteri kullanılmıştır. Yapı geçerliliği doğrulayıcı faktör analizi ile yapılarak iki faktörlü yapı doğrulanmıştır. Ölçeğin ölçüt geçerliği analizi sonucuna göre, Vücut Algısı Ölçeği ve Beck Depresyon Envanteri ile ilişkili bulunmuştur. Ölçeğin güvenirliğini değerlendirmek amacıyla ise test-tekrar test, yapı güvenirlik, iki yarı güvenilirlik ve iç tutarlılık katsayıları incelenmiş ve iç tutarlılık katsayısı .89, yapı güvenirlik .92, iki yarı güvenirlik .74 ve test-tekrar test katsayısı .76 olarak bulunmuştur. Bulgulara göre KNİDÖ'nün Türkçe versiyonu genç kadınlar için geçerli ve güvenilir bir araçtır. Bulgular ölçek geçerlik ve güvenirlik alanyazını ile kadın araştırmaları alanyazını kapsamında tartışılmaktadır.
Bu araştırma üniversite öğrencilerinin metaforlar aracılığıyla "duygusal ihmal" konusunu nasıl ka... more Bu araştırma üniversite öğrencilerinin metaforlar aracılığıyla "duygusal ihmal" konusunu nasıl kavramsallaştırdıklarını ortaya koymak amacıyla. 2021-2022 eğitim öğretim yılı güz dönemi içinde bir vakıf üniversitesinin farklı bölüm, program ve sınıflarında öğrenim gören, ulaşılabilir örnekleme yoluyla, gönüllü katılım sağlayan öğrencileri ile gerçekleşmiştir. Araştırmaya katılan öğrencilerin görüşleri araştırmacıların geliştirdiği açık uçlu sorudan oluşan bir anket formu ile çevrimiçi uygulamalarla toplanmış, veriler içerik analizi ile nitel olarak değerlendirmeye alınmıştır. Araştırmada elde edilen bulgulara göre; metaforlar insan, hayvan, bitki, cansız varlıklar, eylem/süreç kategorilerine ayrılmıştır. Öğrencilerin metafor benzetmelerinde "öksüz/yalnız/karanlıkta kalan çocuk", "terk edilen evcil hayvan", "sulanmayan/kurumuş bitki", "terk edilmiş köy", "duvar", "deniz" metaforlarını daha çok kullandıkları dikkat çekmektedir. Öğrencilerin duygusal ihmali anlatan metafor benzetmelerini kategorilere ayırmanın ötesinde, bu benzetmelerin nedenlerine de bakılmış, metaforları seçme nedenleri; "yeterli ilgi ve sevgi göstermeme", "çocuğun temel ihtiyaçlarının karşılanmaması", "reddedilme/dışlama/yok sayma/görmezden gelme", "yalnız bırakılma", "destek olmama/yeteneklerin desteklenmemesi", "yoksunluk,/eksiklik/engellenme", "duygusal ve fiziksel istismara eşlik eden duygusal ihmal", "korku/tedirginlik, karşı koyamama/çaresizlik" ve "tutarsızlık" temaları altında toplanmıştır. Sonuçlar incelendiğinde üniversite öğrencilerinin duygusal ihmali metaforlara benzetme nedenlerinin alanyazın ile benzerlik gösterdiği görülmektedir. Üniversite öğrencilerinin duygusal ihmal kavramını nasıl tanımladıkları ve anlamlandırdıklarına ilişkin bir bakış açısı sunan bu çalışma gelecek araştırmalar için bir temel oluşturma niteliği taşımaktadır. İhmal, duygusal ihmal, metafor, üniversite öğrencileri.
DOAJ (DOAJ: Directory of Open Access Journals), Oct 1, 2013
Bu calismada, siyasal ve toplumsal katilima etki ettigi dusunulen etmenlerin belirlenerek bir olc... more Bu calismada, siyasal ve toplumsal katilima etki ettigi dusunulen etmenlerin belirlenerek bir olcek gelistirilmesi hedeflenmistir. Flanagan, Syvertsen ve Stout (2007) tarafindan gelistirilen olcme aracindaki kulturel ogeler ayiklanip, kulture ozgu yeni maddeler yazilarak olcek uyarlanmistir. Olcek, universite ogrencisi olan toplam 550 katilimciya (% 51,5’i kadin, % 48.5’i erkek) uygulanmistir. Olcegin uyarlama calismasinda acimlayici ve dogrulayici faktor analizi ve guvenirlik analizleri yapilmistir. Bu calismada alanyazinda siyasal ve toplumsal katilima etki edecegi kabul edilen 16 etmen belirlenmis ve bu etmenleri kapsayacak 145 maddelik bir olcek gelistirilmistir. Olcegin guvenirlik calismasi icin ic tutarlilik katsayisi ile olcegin guvenirligi hesaplanmistir. Sonuclar, alt olceklerin ic tutarliliginin yeterli olduguna ve alt olceklerin yuksek guvenirlik duzeyine sahip olduguna isaret etmektedir.
Bu çalışmanın amacı, ergenlikte önemli bir gelişimsel özellik olan duygusal özerkliği ölçmek için... more Bu çalışmanın amacı, ergenlikte önemli bir gelişimsel özellik olan duygusal özerkliği ölçmek için Steinberg & Silverberg (1986) tarafından geliştirilen Duygusal Özerklik Ölçeği'nin (Emotional Autonomy Scale) Türkçeye uyarlanmasıdır. Özgün formu İngilizce olan ölçek, toplam 20 maddeden oluşmaktadır. Özgün ölçek hem alanda hem de dilde uzman olan altı öğretim elemanı tarafından Türkçeye çevrilmiştir. Ayrıca, ölçeğin geri çevirisi iki alan uzmanı tarafından yapılmıştır. Daha sonra, ölçeğin özgün ve Türkçe formu uzman görüşüne sunulmuş ve onlardan gelen öneriler doğrultusunda gerekli düzenlemeler yapılarak son form oluşturulmuştur. DÖÖ'nün Türkçe versiyonu Ankara'da 8., 9., 10. ve 11. sınıflara devam eden toplam 720 öğrenciye uygulanmıştır. Özgün çalışmadaki 4 faktörlü yapının test edildiği pilot çalışmada, faktörlerin orijinal faktör desenine uygun bir biçimde dağılmadığı gözlenmiştir. Türk ergen örnekleminde ana-babayı birey olarak görme alt boyutunun düşük yük değerlerine sahip olduğu belirlenmiş olduğundan bu çalışmada DÖÖ' nün üç faktörlü yapısı doğrulayıcı faktör analizi yöntemiyle test edilmiştir. Araştırma sonuçları, DÖÖ' nün üç faktörlü yapısının doğrulandığını ve ergenlerin duygusal özerklik düzeylerini ölçmede kullanılabileceğini ortaya koymaktadır.
The objective of this study was to adaptate the Self Concealment Scale (SCS) developed by Larson ... more The objective of this study was to adaptate the Self Concealment Scale (SCS) developed by Larson and Chastain (1990) to Turkish adolescents. The original scale is in English and consists of 10 items. Firstly, the original scale was translated into Turkish by six experts from the field and retranslated by two experts. Also, the original and Turkish forms of the scale were handed to the experts in the field of measurement and evaluation and the last form of the scale was carried out in the light of their opinions. The Turkish version of the SCS was administrated to 370 students (aged 14-18 years), attending 8 th , 9 th , 10 th and 11 th grades in Ankara, Turkey. Findings regarding the construct validity of the scale were rather consistent with the original scale's one factor structure. The Cronbach Alpha internal consistency of the scale was 0.86 for this sample.
Öz: Ergenlik döneminde bireyler bağımsız olmak için çaba harcamakta ve kendi yaşamları ile ilgili... more Öz: Ergenlik döneminde bireyler bağımsız olmak için çaba harcamakta ve kendi yaşamları ile ilgili kararları kendileri almak istemektedirler. Bu bağımsızlık arayışı ve gereksinimi genel olarak "özerklik" olarak adlandırılmaktadır. Bu derleme çalışmasının amacı ergenlik döneminde özerkliğin gelişimini anlamak için bu konudaki alanyazını incelemektir. Psikolojideki ilgili alan yazının incelenmesi sonucunda özerklik kavramının çeşitli şekillerde ele alındığı görülmektedir. Özerklik gelişimi "aileden ayrışma" anlamından "kendi kendini yönetme" kavramına doğru bir değişim yaşamıştır. Başkalarından bağımsız olma anlamına gelen ayrışma sağlıklı bir gelişim için ön koşul olarak görülürken, kendi kendini yönetme bakış açısı özerkliği temel bir gereksinim olarak görmekte ve özerkliğin başkaları ile ilişkileri sürdürerek sağlıklı bir şekilde gelişeceğini ileri sürmektedir. Birçok çalışma özerk olma ve aile ile yakın ilişkileri sürdürmenin ergenlerin iyi oluşları üzerinde olumlu etkisinin olduğunu göstermektedir. Ergenlikte özerkliği ortaya çıkaran etmenlerin ve özerkliğin sonuçlarının anlaşılması psikologlara, psikolojik danışmanlara ve eğitimcilere ergenleri daha iyi anlamalarında ve onlara yönelik hazırlayacakları, sağlıklı gelişimlerini destekleyici programların planlanmasında yardımcı olabilecektir.
The purpose of this study was to determine the level of body image satisfaction in Turkish adoles... more The purpose of this study was to determine the level of body image satisfaction in Turkish adolescents and whether it varied according to age, sex, socioeconomic status, early versus late sexual maturation, participation in physical activities, and frequency of exposure to information about body development and appearance in the mass media. Subjects were 269 female and 286 male secondary school students, aged 11-18. They were administered the Body Image Satisfaction Questionnaire. Results indicated that males were more satisfied with their bodies than were females, early-maturing males and late-maturing females had higher levels of body image satisfaction, and participants in physical activities were more satisfied with their bodies than were nonparticipants.
ABSTRACTIn the present study, we tested whether the five identity statuses of the original Meeus–... more ABSTRACTIn the present study, we tested whether the five identity statuses of the original Meeus–Crocetti model could be extracted in a Turkish sample. Their three‐factor model of identity was used to examine identity formation. Participants were 1201 (59.6% females) youth aged between 12 and 24 years (Mage = 17.53 years, SDage = 3.25). Findings revealed that the five identity statuses extracted in previous studies (Crocetti, Rubini, Luyckx, & Meeus, 2008; Crocetti, Schwartz, Fermani, Klimstra, & Meeus, 2012) also emerged in a sample of Turkish adolescents and emerging adults. Findings indicated that gender and age affected the distribution of the individuals among the five identity statuses. Furthermore, individuals in the five identity statuses represented distinct profiles according to personality and self characteristics, problem behaviors and well‐being, and interpersonal and group relationships. Finally, the status × age interactions indicated that the searching moratorium status became more problematic with age. Implications and suggestions for future research are also discussed.
... Şeyda AKSEL (Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü, Prof.Dr.) ... Neşe EROL (A... more ... Şeyda AKSEL (Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü, Prof.Dr.) ... Neşe EROL (Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Prof.Dr.) ... Page 34. 34Yasemin E. SEVERGE (Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi) ...
HIVIAIDS bugün bütün dünyanın en önemli sağlık sorunları arasında yer almaktadır. Günümüzde hala ... more HIVIAIDS bugün bütün dünyanın en önemli sağlık sorunları arasında yer almaktadır. Günümüzde hala ölüm cül olma özelliğini taşıyan bu hastalığın tek çaresinin eğitim olduğuna inanılmaktadır. Gelişmiş ülkeler eğitim çabalarına bağlı olarak hastalığın yayılımını durdurmayı başarmıştır. Ancak gelişmekte olan ülkeler arasında hastalığın yayılımı artmaktadır. Ergenler ise bazı riskli cinsel davranışları, kondom kullanımında isteksizlik, damar içi ilaç kullanımının artması ve kişisel söylence olarak ifade edilen başlarına kötü şeyler gelmeyeceği yolundaki gelişimsel özellikleri nedeniyle AIDS ile karşılaşmada önemli bir risk grubu olmaktadır. Kitle ileti şim araçlarında HIVIAIDS hastalarının sıradışı bireyler olarak sunulması ergenlerin gelişimsel bir özelliği olan "benim başıma gelmez" düşüncesini pekiştirmiş ve sorunu başkalarının ya da başkalarına ait olarak görmelerine neden olan bir "öteki imgesi" yaratmıştır. Ergenlere yönelik AIDS eğitiminin amacı ergenlerin kendilerini korumalarını sağlayarak, onları AIDS ile karşılaştırmamaktır. Ergenlere yönelik eğitim çabaları öncelikle ergenlerin AIDS konusundaki bilgilerini saptamayı hedeflemektedir. Bu konudaki araştırmalar er genlerin AIDS'den haberdar olduklarını, ancak bazı noktalarda önemli bilgi eksikliklerinin bulunduğunu göstermiştir. Bir yandan ergenlere yönelik eğitim programının içeriğinin nasıl olması gerekliliği tartışılırken, öte yandan eğitimin değerlendirilmesinin gerekliliği üzerinde durulmuştur. Eğitimin değerlendirmesinin eğitim öncesi ve sonrası bilgi düzeyinin artışı olarak değil, sağlıklı, sorumlu cinsel davranışların kazanılıp kazanılmadığının belirlenmesinin daha önemli olduğu düşünülmektedir. Bu derlemede dünyadan ergenlere yönelik AIDS eğitimi konusunda örnekler sunulmakta ve uygulamaya yönelik bazı öneriler getirilmektedir.
The aim of this special issue is to shed light in the dark side of identity formation in adolesce... more The aim of this special issue is to shed light in the dark side of identity formation in adolescence and emerging adulthood, that is, to provide some understanding in what exactly can go wrong in identity development. After summarizing the recent developments in identity development literature, in this introduction the main findings of all thirteen empirical papers are summarized into three overarching themes: (1) lack of identity integration as a risk factor, (2) reconsideration of commitment as a sign of identity uncertainty, and (3) ruminative exploration as another risk factor undermining healthy identity development. Finally, given that all papers in this special issue are based on conference presentations at the 14th Biennial Conference of the European Association for Research on Adolescence (EARA), some more information on that conference is included in this introduction.
Bu çalışmada lise öğrencilerinin okul iklimi algılarının ölçülmesi ve okul ikliminin demografik d... more Bu çalışmada lise öğrencilerinin okul iklimi algılarının ölçülmesi ve okul ikliminin demografik değişkenler açısından incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma 12 ilden 6094 (2859 erkek, 3235 kız) lise öğrencisi ile gerçekleştirilmiştir. Veriler Okul İklimi Ölçeği (OİÖ)-Lise Formu ve Kişisel Bilgi Formu ile toplanmıştır. Öncelikle betimsel istatistikler ortaya konmuştur. Ardından Anadolu Lisesi öğrencilerinin okul iklimi algılarında il, yaş, cinsiyet, sınıf düzeyi, okul seçimi, anne-baba eğitim düzeyi gibi demografik değişkenleri açısından Varyans Analizi (ANOVA) ve t testi kullanılarak anlamlı farklılık olup olmadığı incelenmiştir. Araştırma sonucunda okul iklimi puanlarının cinsiyete ve sınıf düzeyine göre anlamlı farklılık gösterdiği belirlenmiştir. Kız öğrencilerin erkek öğrencilere göre; 9. sınıf öğrencilerinin 10. ve 11. sınıf öğrencilerine göre olumlu okul iklimi algısına sahip olduğu bulunmuştur. Ebeveyn eğitim düzeyi değişkeni açısından ise ebeveyni üniversite mezunu olan öğrencilerin ebeveyni daha düşük eğitim düzeyinde olan (ilkokul, ortaokul ve lise) öğrencilere göre olumsuz okul iklimi algısına sahip oldukları belirlenmiştir. Öğrencilerin okul seçimi durumuna göre, okulunu isteyerek seçen öğrencilerin istemeyerek seçen öğrencilere göre olumlu okul iklimi algısına sahip olduğu bulunmuştur. Araştırma bulguları ilgili alanyazın kapsamında tartışılmış ve öneriler sunulmuştur.
Bu çalışmanın amacı son zamanlarda literatürde giderek daha fazla yer alan helikopter anababalık ... more Bu çalışmanın amacı son zamanlarda literatürde giderek daha fazla yer alan helikopter anababalık olgusunun nedenlerini ve gençler üzerindeki etkilerini kavramsal yapı içerisinde incelemektir. Bu çalışmada helikopter anababalığın kavramsal olarak tanımlanması ve helikopter anababalığın nedenleri, içinde bulunduğumuz tarihsel dönem ve kuşak kavramları değerlendirilerek ele alınmakta ve helikopter anababalığın sonuçlarına ilişkin araştırmalar farklı psikolojik boyutlarda (özerklik, kaygı, öz-yeterlik vb.) paylaşılmaktadır. Literatürde helikopter anababalık davranışlarının çocuklarının gelişimi açısından çoğunlukla olumsuz sonuçlar ortaya koyduğu görülmektedir. Helikopter anababaların çocuklarının akademik, sosyal ve kişisel yaşantılarına aşırı ilgileri ve müdahaleleri çocuklarının yaşama karşı hazırlıksız olmasına neden olmakta ve farklı olumsuz psikososyal sonuçları da beraberinde getirebilmektedir.
Ergenlik, yetiskinlik ve yaslilik yasamin en karmasik ve sarsici donemleridir. Ancak yasam sureci... more Ergenlik, yetiskinlik ve yaslilik yasamin en karmasik ve sarsici donemleridir. Ancak yasam surecinin bu en uzun ve en karmasik bolumune iliskin sahip oldugumuz gorgul bilgi miktari, yasamin ilk on yilina ait bilgiden oldukca azdir. Olgunlukta -ozellikle genc yetiskinlik ve orta yaslardaki gelisime iliskin- kesfedecegimiz cok sey vardir. Belki yetiskinligi goreli olarak duragan bir donem olarak gorduklerinden, arastirmacilar 30 larda, 40 larda ve 50 lerdeki gelisimi arastirmak icin az zaman harcamaktadir. B oylece, uretkenliklerinin ve toplumsal etkilerinin dorugundaki kisilerin olgunlugu konusunda yasamin diger donemlerindeki kisilere gore daha az sey bilmekteyiz. Bu bolumde, ergenlik, yetiskinlik ve ileri yas konusunda bildiklerimizi tartisarak, gercekleri soylemlerden ayirmaya calisacagiz.
Uploads
Papers by figen cok