Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2020, AFETLERDE ve İNSAN ELİYLE YARATILAN TRAVMALARDA PSİKO-SOSYAL DESTEK ÇALIŞMALARI
…
16 pages
1 file
Yaşanan bir afet sırasında sosyal hizmet uzmanları ile medya arasında nasıl bir ilişki kurulacağına ilişkin çerçeveyi etik değerler ve mesleki gereklilikler oluşturmaktadır. Her afet durumu farklıdır. Farklı afet durumları, farklı konuların ve eylemlerin odakta olmasını gerektirebilir. Ancak yine de medya ile kurulacak ilişki ve verilecek mesajlar için bir çerçeve belirlemek mümkündür ve bu çerçeveyi genel hatlarıyla; hazırlık, bağlam açıklaması, eylem bilgisi, dürüst şeffaf doğrudan ve net bilgi, sosyal hizmet mesleğinin etik ilkeleri ve mesleki sınırlar oluşturmaktadır.
Istanbul University - DergiPark, 2019
Bu çalışmada, internet teknolojilerinin yayılması ve dijital araçların gelişmesiyle birlikte yeni bir kavram olarak karşımıza çıkan yeni medyanın sağlık ile ilişkisi incelenmektedir. İletişim teknolojilerinin küçülerek mobil hale gelmesiyle birlikte kullanıcılar yeni medyayı, her alanda olduğu gibi sağlık alanında da bir başvuru kaynağı olarak kullanmaktadır. Yeni medyanın kapsamında olan sosyal medya ağları, mobil uygulamalar, bloglar ve sözlükler birçok kullanıcı tarafından güvenilir kaynaklar olarak görülse de birçok kullanıcı için uygun bir başvuru kaynağı değildir. İçerik üreticilerinin, blog yazarlarının, sosyal medya fenomenlerinin, sağlık uzmanlarının ve markaların sağlıkla ilgili tavsiyelerini, fikirlerini, egzersiz ve diyet programlarını takip eden kullanıcılar kendilerine kişiselleştirilmiş bir ortam hazırlamaktadırlar. Çalışmada, kullanıcıların yeni medyayı sağlığın hangi alanları için kullandıkları ve güvenilir bulup bulmadıkları ölçülerek, katılımcıların %47,9'unun kararsız olduğu tespit edilmiştir.
International Conference on New Horizons in Education Conference (INTE), 2017
Günümüz dijital iletişim çağında teknolojik gelişmelerle birlikte yeni medyanın önemi hızla artmaktadır. Yeni medya birçok alanda etkisini göstermektedir. Bunlardan birisi de özel eğitim alanıdır. Bu araştırma, özel eğitim alan üstün zekâlı öğrencilerin yeni medyayı kullanım amaçlarını belirlemek ve sosyal medyaya ilişkin tutumlarının cinsiyet, yaş ve sınıf düzeyi değişkenlerini dikkate alarak değişkenler arasında anlamlı farklılıklar olup olmadığını tespit etmek amacıyla yapılmıştır. Rastgele örneklem ile araştırmada İzmit Bilim ve Sanat Merkezi’nde eğitim görmekte olan 100 öğrenci tercih edilmiştir. Nicel araştırma yönteminden yararlanılmıştır. Veri toplanmasında kişisel bilgi formu ve sosyal medya tutum ölçeğini içeren bir anket kullanılmıştır. Anket sonuçlarına göre üstün zekâlı öğrencilerin yeni medya kullanım sıklıklarının oldukça fazla olduğu ve sosyal medyanın kayda değer bir biçimde bilgi edinmek amacıyla kullanıldığı sonucuna ulaşılmıştır. Anahtar Kelimeler: Üstün zekâlı öğrenci, yeni medya, sosyal medya
Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2008
Küreselleşmenin ürünlerinden biri olarak küresel kültür, gitgide kendine geniş yaşam alanları da bularak yaygınlaşmaktadır. Kuşkusuz, yaygınlaşmasında kitle iletişim araçlarının rolü yadsınamaz. Küreselleşme sürecinde aktif rol oynayan medya, medya sahipliği ve küreselleşme aktörlerinin birlikteliği bağlamında hakim kültürün diğer kültürler üzerinde başat rol oynamasına imkan sağlamaktadır. Bu doğrultuda çalışma, gerek yerel, gerekse küresel kültürün medya aracılığıyla yerelliklerin aleyhine olacak şekilde küreselleştiği varsayımından hareketle sınırlandırılmaktadır. Çalışmada, küreselleşmenin aktörlerine ait kültürün diğer kültürlere medya yoluyla benimsetildiği ve yerel kültürlerin medyalar aracılığıyla küreselleşme sürecinde kendilerini ifade etme imkanı bulduğu yolundaki iki farklı sorunsalın tartışılması, bununla birlikte yaşam biçimi, tüketim tarzı olarak alımlanan kültürün medyanın yaydığı küresel kültürün hegemonyası altında nasıl şekillendiğinin ortaya konulması amaçlanmaktadır.
2018
Medyanin en onemli islevi gundem takibidir. Ilk olarak gazeteler, sonrasinda radyo, televizyon, internet ve mevcut durumda sosyal medya bireylerin yasamlarina etki etmistir. Medya kisa sure icinde bireylerin gunluk rutinlerinden biri olmustur ve gundem takibinin yapildigi bir mecra olmasina ek olarak gundemi belirleme islevi de kazanmistir. Şubat 2004’de Facebook ile baslayan, Mart 2006’da Twitter ile devam eden ve sonrasinda Instagram ile ilginin doruga ulastigi sosyal medya kullanimi, bireylerin sosyal yasamlarinda koklu bir degisime neden olmustur. Sosyolojik ya da psikolojik sebeplerle topluma entegre olamayan bireyler, sosyal medya ile birlikte sanal bir toplumun aktif fertleri olma sansi yakalamislardir. Basta sosyal medya olmak uzere, medya kullanimi sosyal yasamin vazgecilmez bir unsuru haline gelmistir. Aktif medya kullaniminin ozel hayat olgusunu yok ettigi gorulmektedir. Bu sebeple bu calismada medya bagimlisi bireyin, is ve aile hayati dahil olmak uzere tum yasaminda med...
2019
Arap dunyasinda Kamusal Alan, kritik seslerin giderek daha fazla siyasi ve sosyal tartismalara katildigi hizli ve istikrarli bir donusum gecirmektedir. Sosyal medya bu sureci yogunlastirmis ve bir sekilde bu kadar etkilesimi mevcut yapilarina dâhil edemeyen televizyon ve gazetelerin onune gecmistir. Facebook bu surecte ozellikle etkin olmustur ve suphesiz Arap ayaklanmalari sosyal medya aglari tarafindan daha da guclendirilmistir. Ote yandan, El Cezire ve El Arabiya gibi uydu kanallarinin etkisi kuruluslarinin ardindan ilk kez kabul edilmistir. Sosyal medya kullaniminin yayginlasmasiyla birlikte yazili ve elektronik medya, sosyal medya aglari araciligiyla butunlestirilmis, etkilesim, geri bildirim ve izleyiciler arasi iletisim gibi degerler kazandirilmistir ki bu onceden herhangi bir yazili ve elektronik medyada mumkun olmayan bir olgudur. El Cezire, El Arabiya, Şarkul Avsat, El Hayat ve cok sayida uluslararasi Arap haber kurulusu da siber-alanda aktif faaliyet gostermis ancak hicbi...
Antropoloji, 2021
Emrullah Şeker 1* DEĞERLENDİRME MAKALESİ / REVIEW ARTICLE Atalarımızın sözcükleri birleştirmesine neden olan şey ne idi? Öz Bu makale dilbilgisi ontojenezine evrimsel bir yaklaşım getirmekte ve soyoluşta cinsel davranışlar ile zihinsel dilsel mekanizmalar arasında bir ilişki kurmaktadır. Çalışmada, ilk olarak, dil evrimi ve adaptasyonların doğası ile ilgili evrimsel görüşlerin bir özeti sunuldmuş ve ardından bunlar cinsel seçilim açısından bütüncül bir şekilde tartışılmıştır. Daha sonra, dilbilgisinin ontojenezinde eski çağlardan beri bulunduğu düşünülen atasal dilsel özellikleri açıklamak için üretken, hiyerarşik, cinsiyetli, birleşimli ve yinelemeli yapılar tartışılmıştır. Son olarak, filojenezde hangi zihinsel mekanizmaların tekrarlandığını belirlemek için üretkenlik, sembolizm, hiyerarşi, cinsiyet, birleşim ve yineleme gibi dilbilgisel özellikler ontojenezde ve filojenezde diğer üreyici, hiyerarşik, cinsel, birleşimli ve yinelemeli deneyimlerle ilişkilendirilmiştir. Sonuç olarak, insanın zihinsel ve dilsel evrimindeki çeşitli gelişmelerin kaynağı olan sembolik düşünce dilbilgisel ontojenezde yüz yüze cinsel deneyimle elde edilen cinsel hazzın bir yan etkisi olarak değerlendirilmiştir. Başka bir deyişle, yüz yüze çiftleşme sembolik düşüncenin ve dilin öncülü olarak gösterilmiştir. Buradan yola çıkarak dilbilgisi yapıları ontojenezindeki üretkenlik, sembolizm, hiyerarşi, cinsiyet, birleşim ve yinelemenin filojenezde dilbilgisinin çiftleşme kalıplarının, özellikle de yüz yüze çiftleşme deneyiminin, daha önceki evrimsel aşamalarına gerileme olduğu sonucuna varılmıştır.
ISPEC 11th İnternational Conference on Engineering and Natural Sciences, 2021
Uygarlık tarihi kronolojik bir sıra ile incelendiğinde, doğal taş kullanımının insanoğlunun yaşamında, önemli yer tuttuğu göze çarpan bir gerçektir (Bradley, 1998). Doğal taş kullanımı İ.Ö. 600 yıllarında binaların, anıtların yapımında, eski Yunanistan'da önce ahşap kolonların yerine geçen sütunlarda kullanılmış, daha sonra (İ.Ö. 480) kiriş amaçlı kullanımları da giderek yaygınlaşmıştır. Anadolu'da Türk-Selçuk-Osmanlı kültürü egemen olurken, doğal taş Avrupa'dan farklı, fakat en az oradakiler kadar yoğun ve ustaca kullanıldığı gözlenmektedir (Vardar, 1990).Kayseri il merkezinde bir çok tarihi taş anıt bulunmaktadır. Bu anıtlar şehir merkezinde olmalarından dolayı hem insan kaynaklı hemde çevresel diğer faktörlerden dolayı yıllar içerisinde çeşitli tahribatlara maruz kalmışlardır. Kayserinin coğrafi konumundan dolayı ve karasal iklimde bulunmasından dolayı taş anıtların maruz kaldığı bozulmalar fiziksel, kimyasal ve biyolojik bozulmalar olabilmektedir. İnsan kaynaklı faktörlerde taş anıtların yıllar içerisinde bozulmasında hem direk hemde indirek olarak etki etmektedir.Kimi zaman insan kaynaklı faktörler fiziksel,kimyasal veya biyolojik bozulmaların daha da hızlanmasına sebep olabilmektedir. Bu çalışma amacılığı ile Kayseri şehir merkezinde çalışan anıtlar Kayseri Kalesi Sur Duvarları, Zeynel Abidin Türbesi ve Mahperi Hunat Hatun Kümbeti'dir. Tüm bu anıtlar konum olarak bir birlerine yakın yerlerdedir ve hemen hemen bozulma türleri aynıdır. Şehir merkezinde olmalarından dolayı ve Kayseri il merkezinde olmalarından dolayı yoğun olarak hava kirliliğinden ve araçların eksoz gazlarından çıkan korbondioksit tabanlı kimyasal bozulmalardan yoğun olarak etkilenmişlerdir. Anıtlardan incelenmesi için parçalar alınmamıştır. Sadece gözlemsel olarak incelemelerde bulunulmuştır. Daha detaylı labratuvar çalışmaları detaylı analizler için gereklidir. Bu çalışmadan elde edilecek sonuçlar bu anıtlarda ileride yapılabilecek restorasyon çalışmaları için bir ön çalışma veya ön rapor niteleiğinde olacaktır.
Gaziantep University Journal of Social Sciences
Sosyal medya iletişim çağının yaygın bir şekilde kullandığı bir araç olarak karşımıza çıkmaktadır. Bireylerin özgürce görüşlerini paylaştıkları ve kendilerini rahatça ifade ettikleri bu yeni sanal dünya ayrıca şahsi, kurumsal ve kamusal olmak üzere birçok farklı hedeflerde kullanılmaktadır. Sosyal Medya sayesinde, geçmişte kurulan sosyal ilişkiler ve günümüze kadar yüz yüze yürütülen ilişkiler artık yerini yeni kurulan sanal ilişkilere bırakmıştır. Bu yeni dijital dünya aynı zamanda bireylerin günlük hayatta pek sergilemediği kaba ve hiçbir sorumluluk almadığı agresif davranışları rahatça sergilemelerine olanak sağlamaktadır. Sosyal medya bağımlılığı ve saldırganlık arasındaki korelasyon, dünya genelinde ve ülkemizde yaygın bir şekilde kendini gösterebilmektedir. Ruhsal erozyon diyebileceğimiz ve genellikle sosyal medya bağımlılığı ile ortaya çıkan, depresyon, asosyallik, duygusal boşluk vb. durumlar, saldırganlığı tetikler özellikteki durumlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Çalışman...
Mersin Universitesi Egitim Fakultesi Dergisi, 2014
Özet: Zorbalık okullarda giderek yaygınlaşan ve tüm dünyada sorun haline gelen bir olgudur. Yapılan çalışmalar, zorbalık ile çeşitli kişisel, ailevi ve sosyal değişkenlerin ilişkili olduğunu göstermekte. Dolayısıyla bu çalışmada, farklı zorbalık konumunda olma ile (zorba, kurban ve zorba/kurban) empatik eğilim ve yaşam doyumu arasındaki ilişkilerin incelemesi amaç olarak belirlenmiştir. Araştırmanın örneklemini Diyarbakır merkezindeki ilköğretim okullarının 6, 7 ve 8. sınıflarına devam eden, %45,7'si kız, %54,3'ü erkek olmak üzere toplam 277 öğrenci oluşturmuştur. Analizler sonucunda; kurban konumundaki öğrencilerin bilişsel empatik eğilim, duygusal empatik eğilim ve toplam empatik eğilim değişkenleri bağlamında zorba öğrenciler ile zorba/kurban öğrencilerden daha fazla empatik eğilime sahip olduğu; zorba öğrenciler ile zorba/kurban öğrenciler arasında bilişsel empatik eğilim, duygusal empatik eğilim ve toplam empatik eğilim değişkenleri bağlamında anlamlı bir farkın olmadığı bulunmuştur. Zorba/kurban konumundaki öğrencilerin, alan yazınla uyumlu bir şekilde diğer öğrencilere nazaran algılanan yaşam boyu bağlamında daha dezavantajlı bir durumda olduğu; zorba öğrencilerin ise daha avantajlı durumda olduğu bulunmuştur. Diğer taraftan, empatik eğilim ve yaşam doyumu üzerinde cinsiyetin anlamlı bir etkisinin olmadığı bulunmuştur. Elde edilen bulgular mevcut alan yazın bağlamında tartışılmış ve öneriler sunulmuştur.
Ekonomi İşletme Siyaset ve Uluslararası İlişkiler Dergisi, 2021
Mali durumu bozulmuş sermaye şirketleri ve kooperatiflerin mali yapısının yeniden düzeltilmesi ve ekonomiye kazandırılması amacıyla kullanılmakta olan iflasın ertelenmesi kurumu, 15.03.2018 tarih ve 30361 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 7101 sayılı İcra ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunla birlikte uygulamadan kaldırılmıştır. İflasın ertelenmesi kurumunun kaldırılmasıyla birlikte, hukuk sistemimizde yer alan ancak neredeyse hiç başvurulmayan konkordato kurumu yapısal değişikliklerle birlikte daha etkin hale getirilerek kullanılmaya başlanmıştır. Konkordato kurumunun, mahkeme tarafından tasdiki konusunda borçlu ve alacaklıların belirli kurallar kapsamında anlaşmaları gerekmekte olup, söz konusu anlaşmanın kesin mühlet sürecinde gerçekleşmesi, kesin mühleti önemli hale getirmektedir. Kesin mühletin mahkeme tarafından onaylanmasıyla birlikte, meydana gelebilecek hüküm ve sonuçları tüm taraflar açısından bağlayıcıdır. Kanunda, konkordatonun sonuçlarını düzenleyen birden fazla madde bulunmaktadır. Konkordatonun sonuçları ile ilgili hükümler farklı maddelerle düzenlenmiş haldedir. Bu çalışmada, konkordatonun sonuçları ayrı ayrı başlıklar halinde, farklı durum ve taraflar bakımından incelenmiştir. Çalışmada öncelikle, konkordato süreci ayrıntılı bir şekilde incelenerek, konkordato kurumunda yer alan geçici ve kesin mühlet hukuki yönden ele alınmıştır. Daha sonra ise, konkordato kurumunda kesin mühletin alacaklı, borçlu ve sözleşmeler açısından sonuçları değerlendirilmiştir. Kesin mühletin tüm taraflar açısından sonuçlarının değerlendirildiği bu çalışmanın alan yazınına katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
Treballs d'Arqueologia, 2019
Novel: A Forum on Fiction, 1998
2001
Revista de Direito Bancário e do Mercado de Capitais, 2021
Cognitive Science, 2015
Lo de una Academia de Letras 'iba' en serio, Ideal, Granada, 31 de agosto de 2023.
Cadmo - Revista de História Antiga, 2023
Rural and Remote Health, 2015
American Journal of Hypertension, 2013
Antimicrobial Agents and Chemotherapy, 2009
Proceedings of the Nutrition Society, 2020
European Journal of Endocrinology, 2019
GANEC SWARA, 2019
Jurnal Ekonomi, Manajemen, Akuntansi dan Keuangan
Interventions in Gynaecology and Women’s Healthcare, 2018