Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
Kün Edebiyat ve Kültür Arastirmalari Dergisi
…
5 pages
1 file
Dr. Berna Kolot, Türk dünyası destanları üzerinden çalışma yaptığı Türk KültüründeKurt adlı yapıtında Türk kültüründe kutsal hayvanlardan olan “kurt”u ele almıştır. Kurt motifi bu zamana kadar birçok kitap, tez, makale, bildiri gibi çalışmalarda doğrudan veya dolaylı olarak bahsedilmiştir. Buna istinaden doğrudan kurt başlıklı çalışmalar da yayımlanmıştır. Fakat destan, masal, efsane vb. halk edebiyatı ürünleri içerisinde tespit edilen kurt-bozkurt motifine dair daha özele indirgenmiş kapsamlı bir çalışma yapılmamıştır. Bu gerekçeyle Kolot, Türk boylarının Türkiye Türkçesine aktarılmış destanlarından erişebildiği her türlü kitap, tez, makale ve bildiri yayımlarını tarayarak bu destan metinlerinde yer alan ana kahraman, yardımcı kahraman ya da üçüncü dereceden kahramanlardan biri olan kurdun olay örgüsü içerisindeki varlığının nedeni, hangi şekillerde görüldüğü, görevleri okuyucuya sunularak ayrıntılı şekilde tespit ve tahlil edilmeye çalışmıştır (16). Çalışmanın hedefleri arasında k...
Prof. Dr. Hidayet Kemal BAYATLI Hatıra Kitabı, 2019
Kültürel olarak yayılan ve toplumların hayal güçlerinin etkileri ile zaman içinde biçim değiştiren alegorik anlatımlı halk hikayelerine söylence (mit) demekteyiz. Kadim uygarlıkların kültürel varlıklarını devam ettiren bu gelenek günümüzde bir bilim dalı olarak Söylencebilim / Efsanebilim (Mitoloji) altında incelenmektedir. Nitekim insanoğlunun tarih boyunca birbiri ile etkileşmesinden dolayı bu söylenceler birbirlerinden motifler almış, iç içe geçmiş ve bazen de tamamen karakterleri aynı kalarak sadece kılıf değiştirmiştir.
Tarih İncelemeleri Dergisi, 2021
Öz Hayvanlar, yaşamı paylaştığı insan ile sözsüz bir iletişim kurarak onun anlam dünyasında çeşitli özellikler yüklenir. Bu bağlamda Hitit metinleri de hayvanlara ve onlara atfedilen özelliklere sıkça yer vererek insanın kendi gerçekliğiyle tanımlayamadığı duyguları hayvanların doğası üzerinden aktarır. Hititler için hayvancılık yalnızca ekonomik bir faaliyet değildir. Hem evcilleştirilmiş hem de yabani hayvanların taşıdıkları anlam, kültürün şekillenmesinde de etkili olmuştur. Onlar için hayvanlar kimi zaman besin kaynağı kimi zaman çeşitli tanrıların yeryüzündeki temsilcisi kimi zaman da arkaik duygulara tercüman olan aracılardır. Bu nedenle metinlerin hayvan sembolizmi açısından değerlendirilmesi Hitit kültürüne dair çıkarımlar yapmamıza olanak sağlar. Bu çalışma, Hitit metinlerinde geçen yabani hayvanlar arasında yer alan ve genellikle UR.BAR.RA Sümerogramıyla yazılan kurdun sembolik ve sembolik olmayan kullanımları ile dini metinlerde geçen görevlilerden kurt adamların (LÚ.MEŠ UR.BAR.RA) Hitit kültündeki yerini incelemeyi amaçlamaktadır. Animals use a nonverbal communication, and they are assigned many various features in the semantic world of humans. Hittite texts often mention animals as well as their characteristics and use various expressions or similes that allow them to convey the emotions or describe particular situations. For the Hittites, husbandry was not just an economic activity. The meanings ascribed to both domesticated and wild animals have also been effective in shaping their culture. Animals were not only a source of food but also many gods were conceived in form of specific animals. Therefore, it is possible to single out some inferences about the Hittite culture by examining the texts in terms of animal symbolism. This study aims to investigate the symbolic and non-symbolic expressions of the wolf (UR.BAR.RA) in the texts and the place of the Wolf-men (LÚ.MEŠUR.BAR.RA) in Hittite cult.
Genel TÜRK Tarihi " Kurt ağzı bağlama " inancı, Türk dünyasında ortak bir dinî uygulamadır. Makalede Anadolu, Uluğ Türkistan, Ortadoğu, Önasya, Kafkasya ve Balkanlar Türk dünyasında Bozkır medeniyetinin uzantısı olabileceği düşünülen bu inançla ilgili derlenen malzemeler incelenmektedir. Yapılan inceleme sonucu, bu inancın sadece Türk mitolojisinin bir ürünü değil, aynı zamanda Türk halk inançlarında da sıklıkla rastlanan bir motif olduğu görülmektedir. Kurt Ağzı bağlama inancı Anadolu'nun hemen hemen bütün yörelerinde yaygındır. Bu inanç Bozkır medeniyetinin bir uzantısı olabilir. Anadolu halk kültürü ile ilgili monografi çalışmalarında muhakkak kurt ağzı bağlama inanç ve uygulamasına dair bilgi vardır. Biz inceleme imkanı bulduğumuz, Uluğ Türkistan, Ortadoğu, Önasya, Kafkasya ve Balkanlar Türk Dünyası'nda bu konuya dair bilgiler derledik. Evvelce kurt içerikli tespitlerimizi iki ayrı incelememizde ele almış bu arada kurt ağzı bağlama ile ilgili tespitlerimizi de yazılarımıza almıştık. Bu defa yeni bulduğumuz malzemelerle genelde kurt ile ilgili incelememizi derinleştirirken özelde kurt ağzı bağlama inancı üzerinde duracağız. Bu kararımıza kurt ağzı bağlama dinî pratiği itibariyle karşımıza her defasında farklı uygulamaların çıkmış olması ve bu malzemenin tahminlerin üzerinde inanç yüklü oluşu yol açmıştır.
Journal of Turkish Studies, 2014
İnsanoğlu yaratılışı gereği ihtiyaçlarına mahkûm olan ve onları karşılamadan yaşayamayan bir varlıktır. Yeme, içme, uyuma, duyma, görme, dinleme, konuşma, anlatma, gülme bu ihtiyaçlardan bazılarıdır. İşte diğer tüm ihtiyaçları gibi anlatma, dinleme ve inanma ihtiyaçları da insanlığın tarihi itibariyle her zaman ve zeminde var olmuştur. İnsanoğlu bu ihtiyaçlarını gidermek için çağlara göre farklı araçlar ve yollarla çeşitli eylemlere başvurmuştur. * Bu makale Crosscheck sistemi tarafından taranmış ve bu sistem sonuçlarına göre orijinal bir makale olduğu tespit edilmiştir.
Türk Destanlarında Alp Tipi - Ayşenur Köse , 2021
Bu makalede üzerinde duracağımız konu Türk destanlarında alp tipi örnekleri ve bu kişilerin özellikleridir. Bunu yaparken Evrim Aksoy'un Dede Korkut Kitabındaki Tipler Üzerine Bir İnceleme isimli yüksek lisans tezi ve Mehmet Kaplan'ın Türk Edebiyatı Araştırmaları 3 kitabı esas kaynaklar olarak belirlenmiştir. Destanlarda, halk hikayelerinde, mesnevilerde ve masallarda karşımıza çıkan tipler genel olarak belli bir zamanı kapsayan, toplum için belirleyici role sahip karakterlerdir. Bu tipler sayesinde bir toplumun kültürünü, geleneklerini, benimsediği kuralları, sevdiği ve sevmediği karakterleri öğrenmekteyiz. 'Örnek' manasına gelen tip kelimesi edebi anlamda; "düşünüş, davranış, mizaç, eylem ve işlev yönleriyle diğerlerinden farklı kişi" şeklinde
Bugün çok geniş bir coğrafyaya yayılmış olan Türkler, gelenek göreneklerini, kültürlerini ve inançlarını bu yeni coğrafyalara götürmüş, çok küçük değişikliklerle eski inançlarını muhafaza etmeyi başarmışlardır. Her milletin kendine ait kültür kodları vardır. Bu kodlar, ait oldukları milletle diğer milletler arasında farklılıkları ortaya koyar. Türkleri diğer milletlerden ayıran kültür kodlarının başında atalar kültü ve buna bağlı olarak kurt (bozkurt) kültü gelir. Atalar kültü ve kurt (bozkurt) kültü Türk inanç sisteminde çok önemli bir yere sahiptir. Bazen atalar kültüyle kurt (bozkurt) kültü karışmış ve aynı kökte birleşmiştir. İslamiyet'ten önceki Oğuz Kağan, Türeyiş, Ergenekon, Bozkurt gibi Türk destanlarında kahramanından sonra en önemli motif "bozkurt"tur. Atalar kültüyle aynı kökten gelen kurt kültü günümüz Anadolu coğrafyasında canlı bir şekilde yaşamaktadır. Bu çalışmada kökeni MÖ önceki asırlara dayanan kurt ve atalar kültü ile Safranbolu'da bulunan Kurt Dede Türbesi çevresinde oluşan kurt ve atalar kültü incelenecektir.
Milli Folklor, 2023
Kültür, dil, sanat ve tarih açısından büyük bir önemi haiz olan ve son derece kıymetli bir rol üstlenen destanlar, bir milletin asalet ve yüceliğinin aynası konumundadır. Büyük bir destan külliyatı vücuda getiren Türklerin dünya görüşleri, hayata bakış açıları, gelenek ve görenekleri gibi birçok husus hakkında bilgi bu metinlerde yer almaktadır. Türk boylarının destanlarında hayvan motifleri ve hayvanlar etrafında oluşturulan değer yargıları önemli bir yer işgal eder. Doğayla iç içe yaşayan ve doğayı müşahede edip, tabiatta var olan canlıları yaşamının bir parçası hâline getiren Türkler için yaşanılan mekân dâhilindeki her unsur, bu doğrultuda anlam kazanmış, onların yaşam şekillerine yön vermiştir. Onların hayvanlarla olan münasebetleri, mimariden, giyim kuşama, ticaretten halk edebiyatına, hemen hemen her alanda etkisini göstermiştir. Bu bağlamda Türklerin dinî ve toplumsal hayatına damga vuran, mit, efsane ve destanlarda özel bir yer işgal eden en mühim hayvanlardan biri de kurttur. Mitik inançlar bağlamında kurt, kutsal bir hüviyette dikkatlere sunulmuştur. Kurt, Türklerin tasavvurunda tanrısal, değerli, ulaşılamaz, yol gösteren, her bir parçası yahut uzvu mistik bir anlam ifade eden, iyileştirici bir güce sahip gibi birçok anlama sahiptir. Yapılan inceleme ve araştırmalarda genel olarak kurdun kutsiyetine işaret edilmiş ve dikkatler bunun üzerinden verilmiştir. Fakat Türklerin değişen toplumsal hayatı ve değer yargıları kurtlara olan bu bakış açısını değiştirmiş ve dönüştürmüştür. Destanlarda, kurdun değersel bir dönüşüm geçirdiği, eski Türklerde ona atfedilen önem ve kutsiyetin büyük bir değişime uğradığı görülmüştür. Ortaya çıkan kurt algısı, eski dönemlerde kutsal olarak kabul edilen, kurt olgusundan oldukça farklı olduğu saptanmıştır. Bu değersel dönüşümün sebepleri arasında yerleşik hayata geçiş, farklı coğrafyalara göç, çeşitli kültür ve medeniyetlerle kurulan iletişim ve değişen din algısı sayılabilir. Türk boylarından seçilen destanlarda ortaya çıkan kurt algısı, kurdun değersel dönüşümü etrafında incelenecektir. Oğuz Kağan Destanı-Türeyiş Efsanesi ve Altay, Kırgız, Hakas, Nogay, Tıva, Kazak ve Sagay destanları örneklem olarak seçilmiştir. Çalışmada metin/içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Anlatılardaki kurt motifi çeşitli açılardan değerlendirilmiş, toplumun kurda bakış açısındaki değişim yorumlanmaya çalışılmıştır. Eski Türk düşünce dünyasında tanrı ile irtibatlı, ulaşılmaz veya dokunulmaz olduğu düşünülen, mitik inançlar doğrultusunda büyük bir kıymeti haiz olan kurt, değersel bir dönüşümle metinlerde yer almıştır. Kutsal kurt motifi zamanla yerini farklı bir kurt algısına bırakmış, mezkûr hayvanın artık sıradanlaştığı görülmüştür. Bu çerçevede ilk önce kurdun Eski Türk dinî, toplumsal ve kültürel hayatındaki yeri ve önemi aktarılacak daha sonra destanlarda yer alan kurt olgusu okurun dikkatine sunulacaktır. Böylece kurdun uğradığı değersel dönüşüm; avcılık, yeraltı ile ilişkisi, menfi olaylarda benzetme unsuru, kötü ruhlarla bağlantısı, vahşi doğanın parçası ve huzuru bozan hayvan olguları etrafında irdelenecektir.
Türkler ve Kurtlar, 2021
Türklerin en eski tarihleri hakkındaki kitaplarda, alışıldığı üzere, Türkler ve kurtlar arasında tarih öncesi bir akrabalık olduğuna, Türklerin atalarını dişi bir kurda götürdüklerine, en eski savaş sancak direklerinin üzerinde altın kurt başlarının bulunduğuna dair ifadeler vardır. Bunların hepsi ilkel Türklerin totemik inançlarının olduğunu ve kurdun onların totemi olduğunu gösterir. Eski Türk edebiyatında (terimi olabilecek en geniş anlamında kullanarak) bunu destekleyecek hiçbir şeyin bulunmaması bu ifadedeki en garip şeydir; bu iddia tamamen yabancı tanığa ve aşağıda tartışacağım, nispeten daha geç döneme ait bir metne dayanmaktadır. Türk dillerinde ‘kurt’a karşılık gelen iki sözcük bulunur, bunlardan bilinen en eski biçimler böri ve kurttur. Clauson, makalesinde dil verileri, efsaneler ve metinlerden yola çıkarak Türklerde kurt toteminin yerini tartışıyor.
2020
A wolf is a living being that has been able to maintain its existence among Turks from ancient times to the present day. It has been entrusted with roles such as protection, treatment, the fulfillment of wishes and demands, and brings blessing and happiness. Whereas the Turks who live in different regions gave the same importance and belief into it, and at the same level, show us the extent of his great and important place in their intellectual system and beliefs. As the Turks believe and think that they have been originated from the wolf and have preserved this belief over many ages and different countries have established and narrated a different story about the wolves, they still maintain its existence in different fields according to what was reached in different studies. Iraqi Turkmen separated from the Turkish culture physically during the fall of the Ottoman Empire, but the Turkmen are one of the Turkish societies that have been able to preserve their culture, intellectual system, values, customs, traditions, national identity and all that carries the national identity elements that they inherited from their ancestors; as the geography in Iraq ruled over the Turkmen living with different nationalities and societies. Living together with these nationalities and societies has not socially and culturally weakened them. In contrast, having a rich and rooted culture enabled them to influence these nationalities and societies. In this study, the topic of the wolf is addressed in the folklore of Turkmen in Khanaqin, Diyala Governorate. Sixty-one proverbs, three children's games, and sixty-three beliefs are collected from oral sources and were grouped and dealt with separately. The texts of the proverbs that we have collected are written down by preserving the accent of Khanaqin's Turkmen. On the side of each text, the proverb is written in the modern Turkish language as well. In conclusion, the results that we have reached are evaluated based on the material covered and studied.
M. Hengky Angguna Almansyah
Journal of Language and Politics, 2021
Postępy Psychiatrii i Neurologii, 2019
Revista TransVersos, 2023
Radovi Instituta za povijest umjetnosti 11, 1987
La mujer en el folklore musical asturiano: homenaje a Rogelia Gayo, 2014
Éducation et sociétés, 2009
Archives of General Psychiatry, 2000
SSRN Electronic Journal
European Journal of Business and Management, 2014
Correspondencias & Análisis, 2018
Benha Medical Journal, 2021
Revista de Estudios e Investigación en Psicología y Educación, 2015
Journal of Surgical Research, 2014
Environmental Nanotechnology, Monitoring and Management, 2018
Nova Science Publishers eBooks, 2009