Warcraft: Büyük Şef
Warcraft - Lord of the Clans | ||||
Yazar | Christie Golden | |||
---|---|---|---|---|
Çevirmen | Görkem Köroğlu | |||
Kapak sanatçısı | Sam Didier | |||
Ülke | Amerika Birleşik Devletleri | |||
Dil | İngilizce | |||
Türler | Fantastik, Macera | |||
Yayım | Aralık 2003 | |||
Yayımcı | Artemis Yayınları | |||
Medya türü | Basılı | |||
Sayfa | 234 | |||
ISBN | 975-8733-23-0 | |||
Warcraft serisi | ||||
|
Warcraft kitap serisinin ikinci kitabı olan Büyük Şef, Christie Golden tarafından kaleme alınmıştır. Christie Golden bilimkurgu, fantezi ve korku dallarında 18 roman ve 16 kısa öykü yazmıştır. Golden altı tane Star Trek: Voyager romanı yazmıştır. Bunlar içinde popüler Dark Matters üçlemesi de vardır. Kitap tamamen fantastik kurgu üzerine yazılmıştır.
Özet
[değiştir | kaynağı değiştir]Zamanında Gul'dan isminde bir ork, Ateş Lejyonu'na mensup iblislerle yaptığı bir anlaşmanın parçası olarak Dreanor'da yaşayan orkları örgütlemiş ve Azeroth'a sefere yönlendirmişti. Orkların çoğunluğu iblislerin kanını içerek daha da güçlenmiş, fakat güvenilir bir kaynaktan aldığı bilgi doğrultusunda Buzkurdu Kabilesi'nin şefi olan Durotan, kabilesi ile iblis kanı içmeyi reddetmiş ve öğrendiklerini en iyi dostu Orgrim Kıyametçekici ile paylaşmıştı. Orgrim de elindeki en iyi muhafızların refakati altında Durotan'ı eşi Draka ve yeni doğan oğlu ile birlikte güvenli bir yere yönlendirmişti. Fakat bu muhafızlar Gul'dan'a bağlı oldukları için Durotan'ı ve Draka'yı öldürmüş, bebeği de öylece bırakmışlardı.
Durotan'ın oğlu, hizmetkârı Tammis Foxton ile birlikte ava çıkan ve Durnholde kalesinin komutanı olan Aedelas Blackmoore isimli adam tarafından bulunur. Blackmoore, bulduğu bu ork bebeğine köle anlamına gelen Thrall ismini verir ve büyütmeleri için Tammis'in ailesine verir. Her ne kadar Foxton ailesi, bir ork bebeğine bakma konusunda istekli olmasa da Tammis'in kızı Taretha, Thrall'ı erkek kardeşi gibi benimser.
Thrall büyüyüp gelişmeye başladığında Blackmoore, onu Foxton ailesinden alır ve onun askeri eğitim almasını ve okuma yazma öğrenmesini, aynı zamanda bir gladyatör olarak yetiştirilmesini sağlar. Thrall, dövüş eğitimini aldığı çavuştan merhamet kavramını da öğrenir ve bir talim sırasında ilk defa başka bir ork görür. Bu ork, Thrall'ın gördüğünden daha kötü bir muamele görüyordur ve Thrall'a Orkça bir şeyler söyler. Thrall'ın gözü önünde öldürülen bu ork, onu kendi kimliğini aramaya yönlendirecektir.
Thrall, düzenli olarak arenaya çıkmakta ve her galibiyetiyle Blackmoore'a para kazandırmakta, dövüşler arasında da Taretha'nın ona gizlice yazdığı mektupları okumaktadır. Fakat her şey, Thrall'ın kendisinden çok daha iri yapılı bir rakibe karşı mağlup olmasıyla değişir. Blackmoore'un emriyle yoğun bir şekilde dövülen Thrall, kaçmayı düşünür ve bu düşüncesini Taretha'ya bildirir. Taretha, Thrall'ın kaçması için gereken kargaşayı Durnholde'da yangın çıkararak yaratır ve Thrall o gece Durnholde'dan kaçar.
Thrall, fazla geçmeden yakalanır ve insanların kesin zaferinden sonra orklar için kurulan iskân kamplarından birine götürülür. Orada toplanan orkların bezginliğini ve kendi mavi gözlerinin aksine kırmızı gözlere sahip olduğunu gören Thrall, oradaki orklarla konuşarak kendisine Grom Cehennemçığlığı isminde bir orkun yardım edebileceğini öğrenir. İskân kampından kolayca kaçan Thrall, Grom'un kabilesi olan Savaşşarkısı Kabilesi'ni arayıp bulur.
Savaşşarkısı Kabilesi'nin önde gelen savaşçıları, Thrall'ı Orkça bilmediği için kabullenmezler ve ona kötü davranırlar. Fakat Grom geldiğinde bu savaşçıları azarlar ve Thrall'a sahip çıkar. Thrall'ın ork dilini ve kültürünü öğrenmesinde yardımcı olan Grom, tutsak orkları kurtarma planından bahseder ve Thrall, ona yardım etmeyi kabul eder. Thrall, Grom'dan da kendi kabilesi olan Buzkurdu Kabilesi'nin dağlarda yaşadığını öğrenir ve sert kışa rağmen kabilesini bulmaya koyulur.
Thrall, sert kıştan dolayı donar ama kendi kabilesi onu bulur. Durotan öldüğünden beri kabileye şeflik eden Drek'thar isimli yaşlı ork şamanı, Thrall'a eski şef Durotan'ın oğlu olduğunu söyledikten sonra kabilede kendi yerini edinmesi için bir şans verir.
Bu süreçte Thrall, alenen köle muamelesi görmektedir fakat kendi kabilesi ile olduğu için katlanmakta, akşamları da Drek'thar'dan şamanizm ve elementler hakkında öyküler dinlemektedir. Ama en sonunda Uthul isminde bir orkun kendisine hakaret etmesiyle Thrall, Uthul ile dövüşür ve kendisine şans verenlere el kaldırdığı için gitmek istediğini söyler. Fakat bu olanlar, Drek'thar tarafından hazırlanmış bir testtir: Thrall hem alçakgönüllü hem de gururlu olduğunu göstermiştir ve şaman olmaya hazırdır.
Thrall, Drek'thar'ın öğretileri doğrultusunda şaman olarak kendini kabul ettirir ve kabilede Karşarkısı isminde bir dişi kurt, Thrall'ın yoldaşı olur. Gün geçtikçe Thrall, kabile tarafından daha çok sevilmekte ve güçlenmektedir.
Bahara doğru yabancı bir ork, Buzkurdu Kabilesi'ni ziyaret eder. Fakat sohbet sırasında kabileye hakaret eden ve Grom hakkında da aşağılayıcı konuşan bu yabancıyla Thrall düello yapar ve onu yener. Bu yabancı, Güruh'un Savaş Şefi olan Orgrim Kıyametçekici'dir ve Thrall hakkında söylentilerin doğruluğunu öğrenmek için Thrall'ı kışkırtmıştır. Thrall'ı yardımcısı yapan Orgrim, iskân kamplarındaki orkları kurtarmak için orkları örgütler.
İlk üç kampta Thrall, şaman güçlerini kullanarak kamplardaki orklara ilham verir ve bu orklar kolayca kaçarlar. Dördüncü kampta insanlar muhafız sayısını artırmalarına rağmen başarısız olurlar. Beşinci kampta ise kurtarma esnasında çıkan muharebede Orgrim ağır yaralanır, ölmeden önce Thrall'ı savaş şefi ilan eder. Muharebe sırasında Blackmoore'un emri altında olan Langston isminde bir adamı yakalayan Thrall, ondan her şeyi öğrenir: Thrall kaçtıktan sonra Blackmoore, neredeyse tüm kaynaklarını Thrall'ın bulunması için kullanmaktadır. Çünkü Blackmoore'un asıl amacı, Thrall'ın çok bilgili, güçlü, akıllı ama Blackmoore'un kontrolünde olmasını sağlamak, bu sayede orklardan bir ordu kurmak ve bu orduyla kralı devirip kendisi kral olmaktır.
Thrall, kampları teker teker kurtarmak yerine iskân sistemini tamamen bitirmek ve tüm orkları bir anda kurtarmak için Durnholde'a saldırmaya karar verir. Ancak Durnholde'da yaşayan masum insanların, özellikle kendisine iyi davranan çavuşun ve Taretha'nın ölmesini istemez. Taretha'ya mektup gönderten Thrall, bir gece vakti en iyi adamlarını yanına alıp Taretha ile gizlice buluşur. Taretha'ya plânlarını anlatır ve kaçmalarını tavsiye eder, ancak Taretha'nın gidecek yeri yoktur çünkü Blackmoore zorla onu metresi yapmıştır ve onun Thrall ile görüştüğünden habersizdir. Taretha geri döndüğünde Blackmoore, her şeyden haberi olduğunu ve Taretha'yı cezalandıracağını söyler.
Ertesi sabah Thrall, Blackmoore'dan tüm orkları kan dökülmeden serbest bırakmasını ister. Blackmoore'un cevabı, Taretha'nın kesilmiş kafası olur, bunun üzerine savaş başlar. Thrall'ın şaman güçleriyle orklar hızlı bir şekilde üstünlük sahibi olurlar ve Thrall, Blackmoore ile savaşıp onu öldürür. Kalan insanları yakalatır ve çavuşun önderliğinde Durnholde'u terk etmelerine izin verir, sonra da şaman güçleriyle Durnholde'u yerle bir eder. Thrall evini ve kaderini bulmuştur: Kendisi artık Güruh'un Savaş Şefidir.