İşi gücü çaydır paşamın bizim meloş 34 yaşına girdi:)
Bu şarkı meloşuma .....az biraz bizi anlatıyor :)
Bir zamana yolculuk var ve istediğin bir tarihe seni götürelim deseler sanırım bu ....... Abim Osman Yani bizim melşon doğduğu güne gitmek isterdim Aslında anlına yazılan kaderi değiştirmek için gitmek isterdim
Keşke elimde böyle bir şans olsaydı kesinlikle değiştirmek isterdim Belki annemin ona diktiği o siyah beyaz yakalı önlüğünü giymek nasip olurdu belki lise kıyafetlerini dikerdi gene siyah bir pantolon belkide üniversite yi Bitirdiği zamana ve kep atma törenine giderdi annem görürdü oğlunun okuduğu günleri belki hep belkiler de hep bir keşkeler de olmazdı hayat belki bu kadar acımasız ve adil olurdu kim bilir dedim ya hep bir belki ve keşke olacak dilimde yüreğimde Hiç bir zaman Rabbıma verdiği hayat sınavlarına isyan etmedim buna çok şükür deyip yoluma devam ettim evet ettim ama içimde hep kanayan bir yara oldu her zaman çok şükür ettim haline bir sakatlığı eli kolu sağlam çok şükür kendini işini kendi yapa biliyor bunlar için hep çok şükür ettik biz annemle elbet daha kötüleri var osman gibi olanlar ama çoğuda kabullenmek yada bakmak istemeyen ve bir huzur evine yada ruh ve sinir hastalıkları hastanelerine bırakıyorlar bunlarının bir çoğu sinir hastası olduğu için bakmakla güçlük çekenler aslında ama genede ne olursa olsun evladın ve sen sonu her haliyle koşulsuz kabul etmek zorundasın Ona vereceğin tek şey şefkatin ve sevginin başka hiç bir şey değil çünkü onlar sadece koşulsuz sevgi şefkat istiyorlar bunu da onlara çok görmeyin yarın ne olacağımız hiç beli değil lütfen biraz onların yerine kendinizi bir koyun ne kadar zordur ne kadar acı aslında Hiç bir anne evladı böyle zihinsel engeli olarak doğmasını yada sonradan böyle olmasını istemez elbet Biz çok şeylere savaştık annemle memlekette olsun burada yani İstanbul da olsun bir çok kendini bilmez insanlara çok savaş çok mücadele verdik gerçi uzakta aramak gerek ne gelirse en yakının dan gelir derler çok doğru başta bunu yapan benim babam hiç bir zaman Osman'ı kabullenmedi keza Osman da babama çok düşkündü bir o kadarda çok seviyordu bir insan bir baba evladına sevgisini gösteremiyorsa en yakını ne yapmaz ki geçenlerde yazmıştım Benim Kardeşim diye öz amcamın yaptıklarını gel görelim ki kadere bakın buna benzer olayın daha kötüsünü artık rahmetli amcam diyeyim ölmüş ölünün arkasından konuşulmaz kendisi o zamanlar babamla çalışıyordu o zamanlarda baya bir sıkıntılar çekmiştik Bi akşam amcam geliyor geldi işte babamla konuşuyorlar babama söyledikleri şu senin şu oğlana bir iğne yaptıralım ölsün sende kurtulursun bu böyle çekilir mi hiç diyor hasta bir çocuk vur-duralım bir iğne ölsün seni de diyor başkasıyla evlendirelim ondan sağlam bir erkek çocuğun olur diyor bunu söyleyen benim rahmetli öz amcam bir yabancı değil bu nasıl bir söylemdir nasıl bir cümledir ki ve benim babam ağzını açıp ta bir şey diyemeyen bir insandı aslında söylenecek çok söz çok cümle var hepsi boğazımda bir düğüm bir yumruk gibi içime oturuyor ne diyeyim ki ben ..... Bu gün bizim dünyam her şeyim kardeşim ağabeyim evin tosunu evin neşe kaynağı evin gülü meloşun doğum günü hoşgeldin iyi ki doğdun iyi ki varsın tosunum Her ne kadar bir birimizi arada yesek bile o kadar kadı tuzunda olur dimi ama :)) Rabbım herkesi güzel görenlerden güzel sevenlerden eylesin ...En güzeline Emanet olun ....