Papers by Ramazan GÜNDÜZ
ARMA, 2022
Gökhöyük Bağları Mound is located in the Bağlar locality of Gökhöyük Neighborhood the district of... more Gökhöyük Bağları Mound is located in the Bağlar locality of Gökhöyük Neighborhood the district of Seydişehir in Konya province in the
South of Central Anatolia.It is understood that the mound, the heightof which is eleven meter from the lowland, is located on an area of approximately 5 hectares.
Food Sci. Technol, Campinas, 42, e104321, 2022, 2022
Heritage tourism has been cited as a progressively increasing popular tourism form globally. Arch... more Heritage tourism has been cited as a progressively increasing popular tourism form globally. Archaeological heritage is among the most significant contributors to the trend. This multidisciplinary study of archaeology, gastronomy, and tourism aims to revive past authentic culinary culture, asking: (1) can archaeological research contribute to reviving the authentic culinary culture of the prehistoric people? (2) which ancient form is preferred by today's tourists: as it actually was about 10,000 years ago or it needs manipulation in favour of modern fashion? Two archaeologist authors researched and interpreted the materials excavated in Çatalhöyük, a UNESCO Neolithic heritage site. Then, a gastronomist author re-evaluated the data to cook special dishes in line with the interpreted genuine culinary culture. The sensory analysis of the dishes was scientifically carried out by tourism experts at three different times. The results showed that foods of the past survive and the taste of prehistoric times coincides with that of today and that past culinary products are practically provided in archaeodestinations and enjoyed by masses. Moreover, it constitutes the groundwork for future empirical studies focusing on food-born increased site visitations. The study comprises both practical and theoretical implications in destination managing, servicing, and creating attractions in heritage areas.
This study is a preliminary assessment of the areas in Suğla Lake Vicinity and the archaeological... more This study is a preliminary assessment of the areas in Suğla Lake Vicinity and the archaeological artifacts found in these areas in 2020 within the scope of the Prehistoric Period Survey of the Sugla Lake Vicinity. The primary purpose of the 2020 studies is to contribute to understanding the situation of the region in the Prehistoric Period.In the first stage, defining the settlements in the region, making an archaeological inventory and determining their current status were among our initial plans. The results have enabled us to obtain new information about Prehistoric Period of the vicinity. While it was already known earlier that there were only settlements in Suberde and Gökhöyük Bağları Höyüğü in the Neolithic and/or Chalcolithic Period around Suğla Lake until recently, 6 new settlements of the Late Neolithic and/or Chalcolithic Period were identified in the region through the 2020 studies. It is predicted that these settlements may be dated to the end of the 7th millennium BC and/or the beginning of the 6th millennium BC. Since the findings show common features in these settlements, it is understood that there was a homogeneous culture in the region.
Keywords: Prehistory, Neolithic, Chalcolithic, Beyşehir-Suğla Basin, Seydişehir.
Amisos, 2020
Seydişehir ilçesi, Konya il sınırları içerisinde merkeze yaklaşık 100 km. uzaklıkta,
Küpe Dağları... more Seydişehir ilçesi, Konya il sınırları içerisinde merkeze yaklaşık 100 km. uzaklıkta,
Küpe Dağları'nın eteklerinde, Suğla Gölü’nün kenarında kurulmuştur. İlçenin
doğusunda Akören, batısında Akseki, güneyinde Bozkır, Yalıhöyük ve Ahırlı
ilçeleri yer alır. Konumu gereği birçok kültüre ev sahipliği yapmış Seydişehir
çevresindeki kültürel zenginlik araştırmacıların da ilgisini çekmiştir.
Gökhöyük Bağları Mound is located in the Bağlar locality of Gökhöyük Neighborhood the district of... more Gökhöyük Bağları Mound is located in the Bağlar locality of Gökhöyük Neighborhood the district of Seydişehir in Konya province in the South of Central Anatolia. It is understood that the mound, the height of which is eleven meter from the lowland, is located on an area of approximately 29 hectares. A large number of terracotta artifacts were unearthed during the excavations carried out between 2002 and 2005.
Arkhaia Anatolika, 2020
Bu çalışma, “2020 yılı Suğla Gölü Çevresi Prehistorik Dönem Yüzey Araştırması” nda tespit edilen ... more Bu çalışma, “2020 yılı Suğla Gölü Çevresi Prehistorik Dönem Yüzey Araştırması” nda tespit edilen yeni
bir höyük yerleşimine ait buluntuların ön değerlendirmesidir. Akkise/Yahyalı Höyük yerleşim yeri Suğla
Gölü’nün yaklaşık 1 km güneydoğusunda bulunan Konya iline bağlı Ahırlı ilçesinin, Akkise mahallesi sınırları
içerisinde yer almaktadır.
SEFAD, 2020
In this study, a group of terracotta ceramics unearthed during the excavations at Gökhöyük Bağlar... more In this study, a group of terracotta ceramics unearthed during the excavations at Gökhöyük Bağları Höyüğü, located in the south of Central Anatolia, in the provincial borders of Konya is discussed. Due to the scratches on the inside of some of the pieces evaluated in this group and the finger-thick additions most probably added during the production stage before cooking the pots, these pots were evaluated in a separate group from other ceramics. As a result of the examinations and researches, it was realized that these ceramic pieces were terracotta pieces of churns (Turkish Yayık).
Anemurium Antik Kenti; günümüzde Mersin İli, Anamur İlçesi, Ören/Batıkent Mahallesi’nde yer almak... more Anemurium Antik Kenti; günümüzde Mersin İli, Anamur İlçesi, Ören/Batıkent Mahallesi’nde yer almaktadır. Kent, modern Anamur yerleşimine 6 km, doğusunda bulunan Mersin’e 232 km, batısındaki
Antalya’ya 260 km, güneyindeki Kıbrıs’a ise 65 km uzaklıktadır. Antik dönemde ise Dağlık Kilikya (Cilicia Tracheia/Aspera) Bölgesi’nin batı bölümünde bulunmaktaydı. Kente ait kalıntılar, Toros Dağları’nın Akdeniz’e nadiren kuzey-güney doğrultusunda uzandığı, denizden 152 m. rakıma kadar yükselen tepelik arazinin denizle buluştuğu doğu yamacında izlenebilmektedir.
Günümüzde Mersin ile Antalya illeri arasında yer alan Taşeli Platosunun
sınırları güneyde Akdeniz... more Günümüzde Mersin ile Antalya illeri arasında yer alan Taşeli Platosunun
sınırları güneyde Akdeniz’e, kuzeyde Karaman’a doğuda Mersin’e en batıda ise Bozkıra kadar uzanmaktadır. Prehistorik dönemlerden bu döneme Taşeli Platosu kıyıdan Anadolu’nun içlerine geçmek için kullanılan önemli yol güzergâhlarındandır. Ancak Prehistorik dönem insanlarının Taşeli Platosunu yalnız bir geçiş güzergahı olarak kullanmadığı plato ve çevresinde kurulan çeşitli Prehistorik dönem yerleşmelerinden anlaşılmaktadır. Bu yerleşmelerde bulunan arkeolojik eserler yerleşmeler arasında etkileşimin ve/veya kültürel ilişkilerin olduğunu düşündürmektedir. Taşeli Platonun en uç noktasında bulunan Mersin-Yumuktepe höyüğünde açığa çıkarılan seramikler üzerinde bulunan boya bezemelerin, platonun kuzeyinde Karaman İl sınırları içerisinde ki Canhasan Höyükte ve Konya İl sınırları içerisindeki Batı Çatalhöyükte görülmesi Konya Ovası ile Taşeli Platosunun arasında ilişkiyi göstermektedir.
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR ULUSLARARASI SEMPOZYUM KİTABI, 2016
Konya Ovası, orta Anadolu‘da merkezi ve jeopolitik konumuyla Anadolu‘nun en erken dönemlerinden i... more Konya Ovası, orta Anadolu‘da merkezi ve jeopolitik konumuyla Anadolu‘nun en erken dönemlerinden itibaren önemi bir bölge olmuştur.
Selçuk Ün. Sos. Bil. Ens. Der.; (40): 130-145, 2018
Antik Çağ'da "Philomelion" olarak adlandırılan Akşehir, Strabon'a göre antik dönemde Phrygia Paro... more Antik Çağ'da "Philomelion" olarak adlandırılan Akşehir, Strabon'a göre antik dönemde Phrygia Paroreia (Strabon XII, 62, 190) bölgesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Tarihi boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Akşehir oldukça köklü ve zengin bir kültüre sahiptir. Söz konusu kültürlere ait ele geçen arkeolojik materyaller, burada yaşamış toplumların sosyal, teknolojik durumlarını anlamakta ve bu toplumların varlığına dair önemli kanıtlar sunmaktadırlar. Bu sebepten bölge tarihinin daha iyi anlaşılabilmesi adına Akşehir Müzesi koleksiyonunda bulunan arkeolojik eserlerin incelenmesi ve yayınlanarak bilim dünyasına tanıtılması büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmanın amacı da çeşitli yollarla müzeye kazandırılan, takı/süs eşyaları grubu içerisinde değerlendirilen metal bilezikleri inceleyerek öncelikle tarihlendirmelerini yaparak kentin kültür tarihine yönelik yapılacak araştırmalara bir nebzede olsa katkı sağlamaktır. İnsanoğlu yaşam sürdüğü her dönemde bilezik, küpe, kolye, halhal vb. takıları farklı amaçlarla severek kullanılmıştır. Bu süs eşyaları bazen ritüel, bazen de dünyevi amaçlar için tercih edilmiştir. Bununla birlikte kullanılan objeler zamanla her iki amaca da hizmet eder olmuştur. Önceleri tılsım, büyü, uğur gibi kavramların etkisiyle başlayan süs eşyası takma geleneği dönem dönem bu anlamlarının yanı sıra, mezar hediyesi, tanrılara sunu, imtiyaz göstergesi, zenginlik ifadesi ve güzel görünmek gibi amaçlar içinde kullanılmıştır. Bu çalışmada müze envanterine kayıtlı sağlam halde bulunan on üç adet bilezik ele alınmış olup, bunlardan on bir adedi bronzdan, ikisi de pirinç malzemeden üretilmiştir. Bu bileziklerin yapımında genelde döküm tekniği, detayların işlenmesinde de kazıma tekniği kullanılmıştır. Bazı eserlerin baş kısımları ise dövme tekniği ile oluşturulmuştur. Çalışmaya konu olan bilezikler, form ve süslemelerine göre iki farklı grup altında incelenmiştir. Eser grubu içinde tespit edilen formlar; şerit-bant kesitli kilitlenebilir bilezikler, uçları birleşen bilezikler ve uçları açık hayvan başlı bileziklerdir. Bu bileziklerden sekiz adedi bezemeli ve halka uçları açıktır. Bunların dışında kalan beş bilezik ise bezemesiz ve halka uçları kapalıdır. Yapılan incelemeler Akşehir Müzesi bilezik koleksiyonunun Orta Demir Çağı'ndan Bizans Dönemi'ne kadar olan geniş bir zaman aralığına ait örneklerden oluştuğunu ortaya koymuştur.
Serap YAYLALIYA Armağan Kitabı, 2019
Konya ili Seydişehir İlçesi Gökhöyük Bağları Höyüğü’nde yapılan kurtarma kazılarında ortaya çıkar... more Konya ili Seydişehir İlçesi Gökhöyük Bağları Höyüğü’nde yapılan kurtarma kazılarında ortaya çıkarılan Akhaimenid kaseler bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır.
The subject of this study is the Achaemenid bowls uncovered during the salvage excavations at Gökhöyük Bağları Höyük in the southwest of the Konya Plain.
Sayı 46 by Ramazan GÜNDÜZ
Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, 2021
Dünya nüfusunun yarısını oluşturan kadınlar, dünyanın neredeyse tamamında
toplumsal cinsiyet kalı... more Dünya nüfusunun yarısını oluşturan kadınlar, dünyanın neredeyse tamamında
toplumsal cinsiyet kalıplarına bağlı ayrımcılıklarla, baskılarla mücadele etmektedir. Bu
baskıların en yoğun olduğu unsurlardan biri ise görünüşleri üzerine oluşmuş beklentilerdir.
Dergi kapaklarına yakışır incecik fizikler ve bu “mükemmel” bedenleri süsleyen uzun saçlar
en genel güzellik kalıpları olarak karşımıza çıkmaktadır. Uzun saç ve kadın binlerce yıl
içerisinde öyle özdeşleştirilmiştir ki kadının kısa saçlı olması ya da erkeğin uzun saçlı olması
doğal olmayan bir görünüm olarak görülmüştür. Neş’e Erdok, Disiplin ve Ceza isimli
serisinde, kadının saçı ile ilgili toplumun söz söylemesi üzerine durmuştur. Sanatçı, tarihsel
ve dini kökenleri bulunan, kadınların saçları üzerinden cezalandırılmaları temasını
kendisine temel almıştır. Disiplin ve Ceza ismini verdiği serisinde yer alan eserlerinde
kadınların bedenlerine teklifsizce uzanan ellerin, kadınların bedenlerine müdahalelerini
konu etmiştir. Çalışmamızda öncelikle saç, saç kesme ile cezalandırmanın tarihsel ve dini
kökenleri üzerinde durulmuştur. Seriyi oluşturan altı resim dış ve iç yapıları ile tek tek
incelenmiştir. Sonuç olarak ise bu resimler ile topluma hissettirilmek istenen mesajlar
üzerinde durulmuştur.
Uploads
Papers by Ramazan GÜNDÜZ
South of Central Anatolia.It is understood that the mound, the heightof which is eleven meter from the lowland, is located on an area of approximately 5 hectares.
Keywords: Prehistory, Neolithic, Chalcolithic, Beyşehir-Suğla Basin, Seydişehir.
Küpe Dağları'nın eteklerinde, Suğla Gölü’nün kenarında kurulmuştur. İlçenin
doğusunda Akören, batısında Akseki, güneyinde Bozkır, Yalıhöyük ve Ahırlı
ilçeleri yer alır. Konumu gereği birçok kültüre ev sahipliği yapmış Seydişehir
çevresindeki kültürel zenginlik araştırmacıların da ilgisini çekmiştir.
bir höyük yerleşimine ait buluntuların ön değerlendirmesidir. Akkise/Yahyalı Höyük yerleşim yeri Suğla
Gölü’nün yaklaşık 1 km güneydoğusunda bulunan Konya iline bağlı Ahırlı ilçesinin, Akkise mahallesi sınırları
içerisinde yer almaktadır.
Antalya’ya 260 km, güneyindeki Kıbrıs’a ise 65 km uzaklıktadır. Antik dönemde ise Dağlık Kilikya (Cilicia Tracheia/Aspera) Bölgesi’nin batı bölümünde bulunmaktaydı. Kente ait kalıntılar, Toros Dağları’nın Akdeniz’e nadiren kuzey-güney doğrultusunda uzandığı, denizden 152 m. rakıma kadar yükselen tepelik arazinin denizle buluştuğu doğu yamacında izlenebilmektedir.
sınırları güneyde Akdeniz’e, kuzeyde Karaman’a doğuda Mersin’e en batıda ise Bozkıra kadar uzanmaktadır. Prehistorik dönemlerden bu döneme Taşeli Platosu kıyıdan Anadolu’nun içlerine geçmek için kullanılan önemli yol güzergâhlarındandır. Ancak Prehistorik dönem insanlarının Taşeli Platosunu yalnız bir geçiş güzergahı olarak kullanmadığı plato ve çevresinde kurulan çeşitli Prehistorik dönem yerleşmelerinden anlaşılmaktadır. Bu yerleşmelerde bulunan arkeolojik eserler yerleşmeler arasında etkileşimin ve/veya kültürel ilişkilerin olduğunu düşündürmektedir. Taşeli Platonun en uç noktasında bulunan Mersin-Yumuktepe höyüğünde açığa çıkarılan seramikler üzerinde bulunan boya bezemelerin, platonun kuzeyinde Karaman İl sınırları içerisinde ki Canhasan Höyükte ve Konya İl sınırları içerisindeki Batı Çatalhöyükte görülmesi Konya Ovası ile Taşeli Platosunun arasında ilişkiyi göstermektedir.
The subject of this study is the Achaemenid bowls uncovered during the salvage excavations at Gökhöyük Bağları Höyük in the southwest of the Konya Plain.
Sayı 46 by Ramazan GÜNDÜZ
toplumsal cinsiyet kalıplarına bağlı ayrımcılıklarla, baskılarla mücadele etmektedir. Bu
baskıların en yoğun olduğu unsurlardan biri ise görünüşleri üzerine oluşmuş beklentilerdir.
Dergi kapaklarına yakışır incecik fizikler ve bu “mükemmel” bedenleri süsleyen uzun saçlar
en genel güzellik kalıpları olarak karşımıza çıkmaktadır. Uzun saç ve kadın binlerce yıl
içerisinde öyle özdeşleştirilmiştir ki kadının kısa saçlı olması ya da erkeğin uzun saçlı olması
doğal olmayan bir görünüm olarak görülmüştür. Neş’e Erdok, Disiplin ve Ceza isimli
serisinde, kadının saçı ile ilgili toplumun söz söylemesi üzerine durmuştur. Sanatçı, tarihsel
ve dini kökenleri bulunan, kadınların saçları üzerinden cezalandırılmaları temasını
kendisine temel almıştır. Disiplin ve Ceza ismini verdiği serisinde yer alan eserlerinde
kadınların bedenlerine teklifsizce uzanan ellerin, kadınların bedenlerine müdahalelerini
konu etmiştir. Çalışmamızda öncelikle saç, saç kesme ile cezalandırmanın tarihsel ve dini
kökenleri üzerinde durulmuştur. Seriyi oluşturan altı resim dış ve iç yapıları ile tek tek
incelenmiştir. Sonuç olarak ise bu resimler ile topluma hissettirilmek istenen mesajlar
üzerinde durulmuştur.
South of Central Anatolia.It is understood that the mound, the heightof which is eleven meter from the lowland, is located on an area of approximately 5 hectares.
Keywords: Prehistory, Neolithic, Chalcolithic, Beyşehir-Suğla Basin, Seydişehir.
Küpe Dağları'nın eteklerinde, Suğla Gölü’nün kenarında kurulmuştur. İlçenin
doğusunda Akören, batısında Akseki, güneyinde Bozkır, Yalıhöyük ve Ahırlı
ilçeleri yer alır. Konumu gereği birçok kültüre ev sahipliği yapmış Seydişehir
çevresindeki kültürel zenginlik araştırmacıların da ilgisini çekmiştir.
bir höyük yerleşimine ait buluntuların ön değerlendirmesidir. Akkise/Yahyalı Höyük yerleşim yeri Suğla
Gölü’nün yaklaşık 1 km güneydoğusunda bulunan Konya iline bağlı Ahırlı ilçesinin, Akkise mahallesi sınırları
içerisinde yer almaktadır.
Antalya’ya 260 km, güneyindeki Kıbrıs’a ise 65 km uzaklıktadır. Antik dönemde ise Dağlık Kilikya (Cilicia Tracheia/Aspera) Bölgesi’nin batı bölümünde bulunmaktaydı. Kente ait kalıntılar, Toros Dağları’nın Akdeniz’e nadiren kuzey-güney doğrultusunda uzandığı, denizden 152 m. rakıma kadar yükselen tepelik arazinin denizle buluştuğu doğu yamacında izlenebilmektedir.
sınırları güneyde Akdeniz’e, kuzeyde Karaman’a doğuda Mersin’e en batıda ise Bozkıra kadar uzanmaktadır. Prehistorik dönemlerden bu döneme Taşeli Platosu kıyıdan Anadolu’nun içlerine geçmek için kullanılan önemli yol güzergâhlarındandır. Ancak Prehistorik dönem insanlarının Taşeli Platosunu yalnız bir geçiş güzergahı olarak kullanmadığı plato ve çevresinde kurulan çeşitli Prehistorik dönem yerleşmelerinden anlaşılmaktadır. Bu yerleşmelerde bulunan arkeolojik eserler yerleşmeler arasında etkileşimin ve/veya kültürel ilişkilerin olduğunu düşündürmektedir. Taşeli Platonun en uç noktasında bulunan Mersin-Yumuktepe höyüğünde açığa çıkarılan seramikler üzerinde bulunan boya bezemelerin, platonun kuzeyinde Karaman İl sınırları içerisinde ki Canhasan Höyükte ve Konya İl sınırları içerisindeki Batı Çatalhöyükte görülmesi Konya Ovası ile Taşeli Platosunun arasında ilişkiyi göstermektedir.
The subject of this study is the Achaemenid bowls uncovered during the salvage excavations at Gökhöyük Bağları Höyük in the southwest of the Konya Plain.
toplumsal cinsiyet kalıplarına bağlı ayrımcılıklarla, baskılarla mücadele etmektedir. Bu
baskıların en yoğun olduğu unsurlardan biri ise görünüşleri üzerine oluşmuş beklentilerdir.
Dergi kapaklarına yakışır incecik fizikler ve bu “mükemmel” bedenleri süsleyen uzun saçlar
en genel güzellik kalıpları olarak karşımıza çıkmaktadır. Uzun saç ve kadın binlerce yıl
içerisinde öyle özdeşleştirilmiştir ki kadının kısa saçlı olması ya da erkeğin uzun saçlı olması
doğal olmayan bir görünüm olarak görülmüştür. Neş’e Erdok, Disiplin ve Ceza isimli
serisinde, kadının saçı ile ilgili toplumun söz söylemesi üzerine durmuştur. Sanatçı, tarihsel
ve dini kökenleri bulunan, kadınların saçları üzerinden cezalandırılmaları temasını
kendisine temel almıştır. Disiplin ve Ceza ismini verdiği serisinde yer alan eserlerinde
kadınların bedenlerine teklifsizce uzanan ellerin, kadınların bedenlerine müdahalelerini
konu etmiştir. Çalışmamızda öncelikle saç, saç kesme ile cezalandırmanın tarihsel ve dini
kökenleri üzerinde durulmuştur. Seriyi oluşturan altı resim dış ve iç yapıları ile tek tek
incelenmiştir. Sonuç olarak ise bu resimler ile topluma hissettirilmek istenen mesajlar
üzerinde durulmuştur.