Papers by Hülya DEMİR
The Journal of Academic Social Science Studies
Sosyal Bilimler Dergisi sobider, Dec 31, 2022
21. Yüzyıl tasarım trendleri postmodernizmden ve teknolojiden etkilenerek dönüşümlerini sürdürmek... more 21. Yüzyıl tasarım trendleri postmodernizmden ve teknolojiden etkilenerek dönüşümlerini sürdürmektedir. Günümüzde postmodern grafik tasarımın bir parçası olarak kabul edilen siberpunk estetiği; distopya temalı, kurgu ortamlar için önemli bir referans kaynağı haline gelmiştir. Siberpunk, dijital evrenin ve teknolojik gelişmelerin sonucu ortaya çıkan bir bilim kurgu alt türü olarak kabul edilmektedir. Siberpunk temalarda çoğunlukla yozlaşmış bir toplumun başından geçen hikayeler ve toplumdaki insanların yaşadığı dünyanın karmaşıklığı üzerindeki siyasi ve teknoloji tabanlı etkiler işlenmektedir. Bu araştırmanın odak noktası siberpunk estetiğinin grafik tasarım üzerindeki yansımalarını inceleyerek; postmodern estetiğin geleceğinde estetik perspektiflerinin nasıl olacağı konusunda bir çerçeve sunmaktır. Günümüzde ağılıklı olarak siberpunk estetiği, teknolojinin insan hayatı üzerindeki yıkıcı etkisi ve distopik bir gelecek vizyonu ile özdeşleştirilmektedir. Postmodernizm, teknoloji ve punk kültürü ise siberpunk estetiğinin temelini oluşturmaktadır. Siberpunk estetiği, grafik tasarım alanında güçlü bir etki yaratmaya başlamıştır ve günümüzde giderek daha popüler hale gelmeye devam etmektedir. Araştırma kapsamında siberpunk estetiğinin tarihsel süreci ve özellikleri incelenerek, günümüz grafik tasarımına nasıl uyarlandığı araştırılmıştır. Görsel çözümlemeler, siberpunk film afişlerinden, video oyunlarından, kitap kapaklarından ve diğer grafik tasarım çalışmalarından seçilmiş materyaller ile gerçekleştirilmiştir. Literatür taraması ve örnek çalışmaların analizi ile bilimsel araştırma süreci tamamlanarak gelecek perspektifler için öneriler sunulmuştur.
JASS STUDIES, 2022
Art and Design on the Metaverse Network: User Interface Design (UI) and User Experience Design (UX)*
UBCAK 9. Uluslararası Bilimsel Çalışmalar Kongresi, 2022
Twitter, Instagram, Youtube, Facebook, Tiktok gibi sanal platformların tüketiciler tarafından yoğ... more Twitter, Instagram, Youtube, Facebook, Tiktok gibi sanal platformların tüketiciler tarafından yoğun kullanımı günümüzde reklamcılık sektörünün dijital alana daha fazla odaklanmasını gerektirmiştir. Yapılan reklam çalışmalarının hedef kitlesi, yaş grubu reklam kampanyalarının özel ve genel amaçları gibi birçok faktör bu mecralarda yer alan görsel seçimlerinin belirleyicisi olmaktadır. Sosyal medya reklamlarının hazırlık aşamasında düz anlam, yan anlam, mecaz, metafor gibi mesaj iletme formatlarının çözümlenmesi için göstergebilime başvurulmaktadır. Reklamın tasarımı aşamasında göstergebilim kuramının kullanılmasının mesajın başarı gücünü arttırdığını gösteren çok sayıda göstergebilimsel çözümleme çalışması mevcuttur. Sosyal medya reklamcılığı için üretilen görsellerde yer alan pozitif ve negatif kodlamaların nesnel bir şekilde analizinin yapılması için Ferdinand de Saussure'ün göstergebilim kuramı ve Roland Barhes'ın düz anlam/yan anlam metodundan faydalanan çalışma azlığı ise bu bildiri çalışmasının problemini oluşturmaktadır. Çalışmada göstergebilimsel çözümleme, düz anlam/yan anlam metodu kullanılarak basılı reklamcılıkta yeni bir söylem olmayan ancak dijital reklamcılık çalışmalarına da varlığını taşıyan ırkçılık ve cinsiyetçilik kavramlarının reklam çalışmalarında nasıl işlendiğini araştırmak amaçlanmıştır. Reklam sektörü fastfood gıda sektörü olarak sınırlandırılmış olup tüketici kitlesine ulaşmada kullandığı görsel ve mesaj seçimleri ırkçı ve cinsiyetçi bağlamda ele alınmıştır. Manipülasyonun, algı yönetiminde güçlü bir araç olmasından yola çıkarak reklamlarda yapılan ırkçı ve cinsiyetçi algı yönetiminin toplumsal yapı üzerindeki etkileri nitel araştırma yöntemi ile analiz edilmiştir.
TÜKETİM KÜLTÜRÜ: GRAFİK TASARIM VE REKLAM ENDÜSTRİSİNİN GÖRSEL VE EKOLOJİK KİRLİLİĞE ETKİLERİ, 2021
Günümüzde kapitalizm ve reklam endüstrisi iş birliği tasarımcıları, ekoloji dostu ya da düşmanı ... more Günümüzde kapitalizm ve reklam endüstrisi iş birliği tasarımcıları, ekoloji dostu ya da düşmanı tarafı seçmeye zorlamaktadır. Tasarımın pragmatist karakterinin kapitalizm nedeniyle bozulması, daha fazla tüketime odaklaması; görsel ve ekolojik bağlamda zararlı sonuçlar doğurmaktadır. Markalara, ürünlere bakışımızı, estetik algımızı belirleyen grafik tasarım ürünleri tüketim kültürünün destekleyicisi rolüne indirgenmektedir. Yerel ve küresel bağlamda grafik tasarımın reklam endüstrisi ile iş birliğinin ekonomik gerekçeleri öncelemesi; kültürel, ekolojik ve estetik problemleri doğurmuştur. İhtiyaç dışı tüketime yönelten grafik tasarım ürünleri ve bu ürünleri tanıtan reklam kampanyaları yeni bir kültür formu oluşturarak, devasa çöp yığınları meydana getirmekte, ekolojik geleceği kimyasal atıklarla tehdit etmektedir. Artan çevre kirliliğinin sorumlu taraflarından biri olarak tüketim kültürünün reklam ve tasarım süreci ile ilgili bağının tespiti bu nedenle önemlidir. Reklam endüstrisi ve grafik tasarımın kitlelerin tüketim yönelimlerini ne yönde etkilediği ve ortaya çıkardığı ekolojik zararları hakkında yapılan çalışmalar az sayıdadır. Tasarım sürecinde görsel ve ekolojik kirliliğin önüne geçilmesi için farklı disiplinlerle bağının araştırılmasına ihtiyaç vardır. Bu çalışmada grafik tasarım eğilimleri, reklam endüstrisi, tüketim kültürü, ekolojik ve görsel kirlilik arasındaki döngüsel bağ literatür taraması yapılarak incelenmiş, konuya yönelik sonuç ve çözüm önerileri nitel bir araştırma ile tespit edilmiştir.
Sanat geçmişte, günümüzde ve gelecekte sürekli yenileme ve dönüşüm çabası sergilemiştir ve sergil... more Sanat geçmişte, günümüzde ve gelecekte sürekli yenileme ve dönüşüm çabası sergilemiştir ve sergilemeye de devam edecektir. Sanatın dinamik tabiatı sanat eğitiminin de kendini devamlı yenilemesini ve geliştirmesini gerekli kılmaktadır. Günümüzde sanat eğitimi politikalarının küreselleşme yönelimi sonucu yeni sanat tanımlarının ve alanlarının ortaya çıkışı söz konusu olmaktadır. Sanatta olduğu gibi sanat eğitiminin de kendini yenilemesi gerekmektedir. Sanat pedagojisi ekonomik, politik, sanatsal ve sosyolojik küresel hedeflerin merkezi haline gelmeye başlamıştır. Birey-sanat, sanat-kültür birey-sanat-kültür temasında yeni bir pedagojik çalışma alanı olarak konformite pedagojisi karşımıza çıkmaktadır. Konformite pedagojisi batı kaynaklı bir devlet eğitim politikası olmasının yanı sıra küreselleşen kültürlerde bireylerin sanat ile olan etkileşimini bilinçli olarak ideolojik ve politik hedefler doğrultusunda içselleştirme çabası üzerine merkezlenmektedir. Sanat ve tasarım eğitimi kurumlarında sanat öğrencilerinin ve sanat eğitimcilerinin küreselleşme karşısındaki bireyselliğini ve kendi kültürel değerlerini kaybetmemesi için büyük bir desteği yeni ve postmodern bir sanat pedagojisi olan Eleştirel Sanat Pedagojisi vermektedir. Bu bildiride Konformite Pedagojisi'nin kültürel ve bireysel değerleri asimile etme ve tek tipleştirmesinde sanat ve tasarım öğrencileri ve eğitimcilerinin ne gibi olumsuz durumlar ile karşılaştıklarının tespiti yapılmaya çalışılmıştır. Bu tespitlerin ışığında konformist bireyi, eleştirel bireye dönüştürmede Eleştirel Sanat Pedagojisi’nin değişim, dönüşüm ve iyileştirme potansiyellerinin olup olmadığı ve ne gibi katkılar sağlayabileceği literatür tarama yöntemi kullanılarak incelenmiş ve sorgulanmıştır.
Küresel etkileşimler ve teknoloji tabanlı yenilikler var olan kültürel yapıları değiştirmekte yad... more Küresel etkileşimler ve teknoloji tabanlı yenilikler var olan kültürel yapıları değiştirmekte yada yeni kültürel yapılar inşa etmektedir.Kültürün kapsamına giren ve kültürel yapılanmaların dinamiği olan sanat eğitimi ve sanat öğretim yöntemleri de modern toplumun kültürel, ekonomik ve yaşam biçimlerindeki hızlı değişikliklerine uyum sağlama ve kendini yenileme eğilimleri içine girmektedir. Sanat eğitimindeki modernden postmoderne doğru oluşan değişim çabaları sanat eğitiminin felsefesinde kültür temelli yeni düzenlemelere gidilmesine zemin hazırlamaktadır. Yeni oluşturulacak olan yüksek öğretime yönelik dünya genelini kapsayan sanat eğitimi yapılanmaları, eski ve yeni sanat eğitimi paradigmalarının arasında bir köprü görevi sağlayacak nitelikleri haiz olmalıdır. Kültürel değişimlerin eğitsel politikalara yansıması sonucu, küreselleşmenin de etkisiyle kültürler arası keskin sınırların belirsizleşmeye başlaması ve kültürel direnç mekanizmalarının teknolojik etkileşimler sonucu tepkilerini yumuşatması yeni kültür tanımlarının yapılmasına olanak sağlamıştır. Çağdaş kültür tanımlamalarında çok-kültürlülük, çok-kültürcülük ve çoklu-kültür gibi postmodern yeni kültür kalıplarının tesirleri ortaya çıkmaktadır. Yeni kültür kalıpları genel sanat eğitimi anlayışlarının temellerini yeniden sorgulama ve sorun teşkil eden müfredat/içerik biçimlerini gözden geçirme sorununu gündeme getirmektedir. Bu araştırmada kültürel değişimlerdeki hız ekseninde sanat eğitimi paradigmalarının yeni kültürel potansiyeller ile olan uyum ve direnç karakterlerinin tespitleri ve bu tespitler doğrultusunda görsel sanatlar eğitimine yönelik önerilerin literatür tarama yöntemi kullanılarak saptanması amaçlanmaktadır. Sanat eğitimi kapsamı dünya genelinde ele alınmış ve ayrıca yüksek öğretime yönelik sanat eğitimi müfredatının içeriklerine çok kültürlü ve çoklu-kültürel eğitim eğilimlerinin eklenmesinin eğitimin uzlaşım karakterine katkı sağlayacağı düşünülmüştür. Anahtar Sözcükler: Çokkültürlülük, Çokkültürcülük, Çoklu-kültür, Eleştirel Sanat Pedagojisi. Giriş 20. yüzyılın ortalarından itibaren geliĢtirilmeye çalıĢılan eğitim paradigmaları, küreselleĢmenin imkanlarının ortaya koyduğu yaklaĢımlar, artan kültür tanımları ile sanat eğitimi güçlü yapılanmalar kuramama ve müfredatta kültürel konumlandırma ve sınıflandırma yapılmasının zorlaĢması gibi kaoslarla karĢı karĢıya kalmaktadır. Özellikle kültür ve sanat alanında da yaĢanan bu kaosların sancıları 21. yüzyılda artmaya devam etmekte, bugünün kültürü geçmiĢin kültürünün aktarımı olarak günümüze ulaĢmamakta, kültürün aktarılması yerini daha parçalı daha günlük yaĢama uyarlanmıĢ çoklu-kültür kalıplarına bıraktığını görmekteyiz. Bu haliyle kültür değiĢmekte, dönüĢmekte ve yeni biçimler almaktadır. KüreselleĢmenin etkisi ile yerel kültürler ve evrensel kültürel yapılanmalar i Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, [email protected]
Öz Küreselleşme ve teknoloji etkisinde günlük yaşam deneyimlerinin içine dijitallik her geçen gün... more Öz Küreselleşme ve teknoloji etkisinde günlük yaşam deneyimlerinin içine dijitallik her geçen gün daha çok temas etmekte ve böylece sanal gerçeklikler biçiminde sanatsal üretimlere elektronik kaynaklar sirayet etmektedir. 21. yüzyılın etkileşimli, sanal ağ tabanlı, simule edilen, hiper-metinsel, hiper-ortamsal ve dijital sanat üretimleri çağın yeni sanatsal iletişim biçimleri olarak yer edinmektedir. Sanatta kurgunun, sanal gerçeklik kavramlarının ve izleyici etkileşiminin ön plana çıkması 1990'lı yıllardan itibaren yeni medya ve yeni medya üreticileri ile sağlanmaktadır. Yeni medya sanatı olarak adlandırılan sanatta; siyasi, bilimsel, sosyo-kültürel, ekonomik, toplumsal ve benzeri olmak üzere birçok alanın imaları barınmaktadır. Bilgisayarların işlem gücü olmaksızın manuel olarak gerçekleşmesi imkânsız olan, dijital olması mecburi, zamandan mekândan bağımsız olarak gerçekleşebilen, etkileşimin ön planda olduğu, zamandan ve mekândan tasarrufun sağlandığı, sanat ürünlerinin sonsuza kadar saklanmasının mümkün olduğu çok kapsamlı bir yeni sanat alanının yeni medya sanatının varlığı söz konusudur. Yeni medya eksenli bilim sanat ve teknoloji üçlüsünün kesişim noktasında ise sanatta Plug-in olgusu ortaya çıkmaktadır. "Takılabilir", "eklenti" anlamlarına gelen Plug-in kelimesi dünya genelinde sanat çalışmaları içinde post-modern sanat bağlamında yeni medya sanatı içinde yeni bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Dahası Plug-in uygulamaları sanatçı-izleyici arasındaki sanal dil kodlarının çözümlenmesinde farklı yorumsal yelpazeler sunmaktadır. Sanatın alımlayıcısı olan izleyici, sanatı üreten yorumlayıcı ve üreticiyi-izleyici bir araya getiren göndericinin arasındaki bu karşılıklı sanal etkileşim düzeyinin dilsel kodlarının çözümünde yeni medya sanatının ve Plug-in olgusunun kuramsal temellerin net olmaması, tarihsel bağlamda kuramsal bir düzene net çizgilerle dayandırılamaması etkileşimde kullanılan dilin çözümlenmesini daha da karmaşık hale getirmektedir. Günümüze kadar olan sanatsal üretim süreçlerinde izleyicinin edilgen halinin Plug-in olgusu ile etken hale gelmeye başlaması, hazır bulunuşluk düzeyi ile doğru orantılı olarak izleyicinin etkenliğinin etkileşim potansiyelini değiştirmesi konunun çözümlenmesini önemli kılmaktadır. Bu bildiride yeni medya sanatının ve son yıllarda varlık gösteren Plug-in olgusunun genel hatları ile dünya çapındaki yeri ve Türkiye'deki kuramsal paradigmasının, pratiğinin üretici ve izleyici bağlamında analizi literatür tarama yöntemi kullanılarak incelenmiştir. Üretici ve izleyici arasındaki iletişimsel ve yorumsal konularda karşılaşılabilecek problem durumlarının ve çözüm önerilerinin tespitinin yapılması amaçlanmıştır.. Anahtar sözcükler: Yeni medya sanatı, plug-in, sanal gerçeklik
Hazırladığım Yüksek Lisans tezinde proje aşamasından sonuçlanmasına kadar olan süreçte bilimsel e... more Hazırladığım Yüksek Lisans tezinde proje aşamasından sonuçlanmasına kadar olan süreçte bilimsel etiğe ve akademik kurallara özenle riayet ettiğimi, tez içindeki tüm bilgileri bilimsel ahlak ve gelenek çerçevesinde elde ettiğimi, tez yazım kurallarına uygun olarak hazırladığım bu çalışmamda doğrudan veya dolaylı olarak yaptığım her alıntıya kaynak gösterdiğimi ve yararlandığım eserlerin kaynakçada gösterilenlerden oluştuğunu taahhüt ederim.
Bir sistem bütünlüğü ve disiplinel duruşuyla karakterize olmanın önemine ve sürekliliğine inanan ... more Bir sistem bütünlüğü ve disiplinel duruşuyla karakterize olmanın önemine ve sürekliliğine inanan bir sanatın, sanat eğitimsel izdüşümler açısından postmodernizm ile sıkıntılı bir görüntü sergilemektedir. Sanat eğitiminde postmodernist bakışın çoklu eksenleri ile kaotik sorunsalları içine çok az dahil edilen sanat eğitimcisi (klasik adıyla öğretmen), özellikle disiplinel vurgular ile yeterince temaslandırılmamaktadır.
21. yüzyıl, enerji ya da politik egemenlik savaşları yerine kültür savaşlarını getirecek niyetler... more 21. yüzyıl, enerji ya da politik egemenlik savaşları yerine kültür savaşlarını getirecek niyetleri besleyen gereksinimleri yaratmaya şimdiden başlamış görünmektedir. Kültür ile sanat arasındaki bağın kopmasına katkı yapan yeni kültür üreticilerinin karşısına çıkacak bir pedagojik yapının her zamankinden daha fazla eleştirel ve sanatsal kılınması kaçınılmazdır. Merkezsiz kültür ile çok merkezli politika etkileşimlerinin karakterize ettiği postmodern koşullar, temsil biçimlerindeki egemenliğin garantör görüldüğü ve otoritesini güç ile sağladığı popüler ve görsel kültür odaklı pedagojik motivasyonları ön plana çıkarmaktadır. Kültürel, sanatsal ve pedagojik eleştirelliğin kamusal istikrarsızlığını ortadan kaldırmada etkili olacak bir sanat eğitimi kurgusunun mutlak biçimde kültür üreticilerini yeniden tanımlaması ve yönlendirmesi gerekmektedir. Eleştirel pedagojinin sanat eğitimi ile oluşturacağı bileşkenin görüntüsü, müfredat yapılanmalarında sanatçıların, yazarların, halk entelektüellerinin yanında özellikle ve öncelikle sanat eğitimcilerini ve sanat öğrencilerini içermek durumundadır. Sonuç olarak eleştirel sanat pedagojisi;
Thesis Chapters by Hülya DEMİR
This doctoral dissertation focuses on the determination of how multicultural education approaches... more This doctoral dissertation focuses on the determination of how multicultural education approaches in art education can offer a new art education structure in the context of critical art pedagogy, which has the potential to be a new art education model, and cultural conformism conception, which influences art education. In scope, more and more cultures have focused on the effect of multi-cultural production through art, and the relationship with conformism has been examined at this focal point. From the conclusion that conformism takes place on an upper title of culture anda art, it has emerged that a critical art education has to analyze this relation network in this context. It has been established that the relationship between cultural reasons of multiculturalism and the pedagogical reasons of critical arts pedagogy can not be examined in the context of the multicultural new approach and conformist orientations, and from these findings it can be seen that the cultural conformism is complex and variable on cultural production and distribution effect has led to the emergence of a new discourse in art education called multi-culture. When the relation between multi-culture and art is examined, it has been pointed out with the study of this thesis that the conformism has a negative effect on the dynamic and original nature of artistic ideas and production process and that critical pedagogy is included in art education for solution of this problem.
Books by Hülya DEMİR
Özgür Yayın-Dağıtım Co. Ltd., 2023
Alanında uzman 8 akademisyenin birlikteliği ile ortaya çıkarılmış, grafik tasarım üzerine güncel ... more Alanında uzman 8 akademisyenin birlikteliği ile ortaya çıkarılmış, grafik tasarım üzerine güncel araştırmaların yer aldığı, 8 yeni araştırma konusu ile akademisyenler ve lisansüstü eğitim alan öğrenciler için bir kaynak niteliğinde hazırlanmış bir kitaptır.
Uploads
Papers by Hülya DEMİR
Thesis Chapters by Hülya DEMİR
Books by Hülya DEMİR