16 Ekim 2014 Perşembe

Bölüm 1: Sokak çocuğu yoktur; Sokaklar çocuk doğurmaz!!!

     Soğuktu... Üstümde kat kat kıyafet, başımda yün bere, elimde eldivenler, ayağımda botlar hızlı hızlı ilerliyordum soğuktan kaçar gibi. Yolu kısaltmak için karanlık bir yola sapmıştım ki karşıma küçük bir çocuk çıktı. Elleri cebinde üstü başı toz içindeydi. "Eldivenleri ver" dedi kocaman bir adam edasıyla. Önce bir şaşırdım. Ne yapacağımı ve ne diyeceğimi bilemedim. Karşılıklı kısa bir an birbirimize baktık. Sırtında ince bir penye, paçası kısa gelen bir pantolon, tabanı koptu kopacak bir ayakkabı.. Elleri soğuktan morarmış, kulakları kızarmıştı. Ama ben kat kat kıyafetler içinde titrerken o dimdik duruyordu. Yine de üşüyor olmalı diye düşündüm. ''Tamam eldivenleri vereceğim ama sende benimle çorbacıya geleceksin.'' dedim. ''Olmaz'' dedi daha ben sözümü tamamlamaya fırsat bulamadan. Oysa karşı çıkacağı hiç aklıma gelmemişti. ''Neden?'' diye sormuş bulundum o şaşkınlıkla. '' Olmaz da o yüzden. Ver şu eldivenleri de gideyim. Sabaha kadar bekleyemem seni'' dedi. ''Benimle gelmezsen eldivenleri vermem'' dedim. '' Eldivenleri vermezsen bu sokaktan çıkamazsın '' dedi. Benim onu şikayet edebileceğimi mi düşünmüştü acaba? '' Yalnız bu sokaklar çok tehlikeli bana eşlik edebileceğini düşünmüştüm.'' dedim. Beni 9-10 yaşlarındaki bir çocuğun koruyabileceğini düşündüğüm için söylemiştim tabi ki. Sadece onu ikna etmeye çalışıyordum. '' Korumam gereken yeterince insan var zaten'' dedi. Şaşkınlığım o an bir kat daha arttı. '' Nasıl yani?'' dedim. Sinirlendi birden. '' Bırak şimdi nasılını. Çok soru sordun. Ver şu eldivenleri başımı belaya sokmadan'' diye bağırdı. O sırada çöp tenekesi yıkıldı ve küçük bir kızın sesi duyuldu. ''Abiii''

     5-6 yaşlarında altın sarısı saçları birbirine girmiş, üstünde kirli montu, ayağına iki numara büyük gelen abisininkinden biraz daha iyi durumda olan ayakkabısıyla ve ağlamaklı sesiyle bir kız çıktı ortaya. Abisi çıkıştı hemen '' Ben sana orda kal demedim mi?'' diye. Kız aynı ağlamaklı ses tonuyla cevap verdi '' Abi fare vardı'' Küçük kızın parmakları soğuktan morarmış, burnu ve kulakları kıpkırmızı olmuştu. Eğer -18 dereceki bu geceyi sokakta geçirirse soğuktan donacağından habersiz gördüğü küçük fareden korkuyordu. Abisi kızın ellerinden tuttu. '' Sana eldiven buldum İpek'' dedi alçak sesle ama sokak o kadar sessizdi ki ben her şeyi çok net duyabiliyordum. '' Bu gece ellerin üşümeyecek'' Esen soğuk rüzgardan mı yoksa bu küçük iki çocuğun konuşmasından mı bilmem gözlerim dolmuştu ama o bir damla yaş yanağımdan aşağıya düşmeden donup kalacağını bildiğimden akmalarına izin vermedim.


5 yorum: