Papers by Ondokuz Mayıs Üniversitesi İnsan Bilimleri Dergisi
Prizrenli Şem'î'nin gazellerinde dinî şahıslar, öne çıkan, en çok bilinen yönleriyle ele alınmışt... more Prizrenli Şem'î'nin gazellerinde dinî şahıslar, öne çıkan, en çok bilinen yönleriyle ele alınmıştır. Divan' da, Hz. Muhammed (s.a.s.) adına iki gazel bulunmaktadır. Bu gazeller na't niteliği taşımaktadır. Şem'î, bu gazellerinde özgün söyleyişe ve hayal zenginliğine ulaşmayı başarmıştır. Hz. Muhammed' e yazdığı gazelinde O'nu iki ayrı kişi olarak tahayyül etmiş ve O'nun özelliklerini bu iki kişi üzerinden dile getirerek özgün bir eser sunmuştur. Dinî şahıslar, birçok beyitte sevgili ile bağlantılı şekilde zikredilmiştir. Dinî şahıslardan bazen isimleriyle bazen de bilindik unvanlarıyla bahsedilmiştir. Bu beyitlerde Şem'î, edebi açıdan değerli örnekler sunmuştur. Bu makalede Prizrenli Şem'î'nin gazellerinde dini şahısların ne şekilde ele alındığı ve hangi yönlerine vurgu yapıldığı belirlenmeye çalışılacaktır.
İslâm' da çocuk eğitimi doğumla, hatta evlilik öncesi dönemde başlamaktadır. Çünkü Hz. Peygamber'... more İslâm' da çocuk eğitimi doğumla, hatta evlilik öncesi dönemde başlamaktadır. Çünkü Hz. Peygamber'in de dikkat çektiği gibi çocuğun inancı ebeveyninin itikâdına göre şekil almaktadır. Bu tespit aslında çocukluk döneminde eğitimin ne kadar önemli olduğunu da ortaya koymaktadır. Şayet çocukluk yaşında bireye gerekli itikâdî ve amelî alt yapı verilmez ve gereken önlemler alınmazsa ileri yaşlarda telafisi imkânsız durumlar ortaya çıkabilmektedir. Bu makalede ailenin önemine, ebeveyn olmaya ve çocuğun İslâmî değerler skalasında nerede durduğuna kısaca değinilmektedir. Fakat çalışmamızın asıl amacı itikâdî, amelî açıdan tufûliyet çağının ne kadar önemli olduğuna dikkat çekmektir. İnanç alanında titiz olunduğu kadar ayrıca muamelatta ve günlük yaşama dair meselelerde de özenli olunması gerektiğine vurgu yapılmaktadır. Zira modern dönemde yaşayan Müslüman ebeveynler, hem iyi bir Müslüman yetiştirmek istemekte hem de günümüz modernite algısından geri kalmamaya çalışmaktadır. Bu ise çocuk eğitimini İslâm ve modernizm arasına sıkıştırmakta, inançta Müslüman olan ebeveyni günlük hayatta modern olmaya itmekte ve ebeveyn bu ikilemde ciddi bir düalizm yaşamaktadır.
Yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti kadrolarının önemli hedefleri içerisinde İstanbul' da turizm faa... more Yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti kadrolarının önemli hedefleri içerisinde İstanbul' da turizm faaliyetlerini canlandırmak, ülkeye Batılı turist çekmek de yer almıştır. Bu hedefi gerçekleştirmek üzere yapılan önemli işlerden birisi de bu çalışmaya konu olan Yıldız Belediye Gazinosu'nun açılması ve işletilmeye başlanmasıdır. Bu çalışmada ilk olarak Yıldız Sarayı'nın geçirdiği dönüşüme kısaca değinilmiştir. İkinci olarak 26 Eylül 1926' da açılan 12 Eylül 1927' de kapanan Yıldız İstanbul Belediye Gazinosu'nun kısa süren serüveni üzerinde durulmuştur. Çalışmada, ayrıca, II. Abdülhamid'le özdeşleşen Yıldız Saray'ında Şale Köşkü'nde açılan gazinonun turizmi geliştirme hedefini gerçekleştirmede başarılı olup olmadığı açıklanmaya çalışılmıştır. Çalışmanın kaynakları 1926 yılında basılmış "İstanbul Belediye Gazinosu" başlıklı risale, Şehremaneti Mecmuası, dönemin gazeteleri, arşiv belgeleri ve çeşitli telif eserlerdir. Bu çalışmanın başlıca amacı Türk turizm faaliyetlerinin başlaması kapsamında Yıldız' da Belediye Gazinosu açma girişiminin tanıtılmasıdır. Bu çalışma, özelde, İstanbul genelde Türkiye Cumhuriyeti'nde turist sayısını artırma çabalarını içeren bilimsel çalışmalara mütevazı bir katkı sunmaktadır.
Yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti kadrolarının önemli hedefleri içerisinde İstanbul' da turizm faa... more Yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti kadrolarının önemli hedefleri içerisinde İstanbul' da turizm faaliyetlerini canlandırmak, ülkeye Batılı turist çekmek de yer almıştır. Bu hedefi gerçekleştirmek üzere yapılan önemli işlerden birisi de bu çalışmaya konu olan Yıldız Belediye Gazinosu'nun açılması ve işletilmeye başlanmasıdır. Bu çalışmada ilk olarak Yıldız Sarayı'nın geçirdiği dönüşüme kısaca değinilmiştir. İkinci olarak 26 Eylül 1926' da açılan 12 Eylül 1927' de kapanan Yıldız İstanbul Belediye Gazinosu'nun kısa süren serüveni üzerinde durulmuştur. Çalışmada, ayrıca, II. Abdülhamid'le özdeşleşen Yıldız Saray'ında Şale Köşkü'nde açılan gazinonun turizmi geliştirme hedefini gerçekleştirmede başarılı olup olmadığı açıklanmaya çalışılmıştır. Çalışmanın kaynakları 1926 yılında basılmış "İstanbul Belediye Gazinosu" başlıklı risale, Şehremaneti Mecmuası, dönemin gazeteleri, arşiv belgeleri ve çeşitli telif eserlerdir. Bu çalışmanın başlıca amacı Türk turizm faaliyetlerinin başlaması kapsamında Yıldız' da Belediye Gazinosu açma girişiminin tanıtılmasıdır. Bu çalışma, özelde, İstanbul genelde Türkiye Cumhuriyeti'nde turist sayısını artırma çabalarını içeren bilimsel çalışmalara mütevazı bir katkı sunmaktadır.
Metafizik ilk kullanımda "fizikötesi" ya da "fizik dışında" düşüncesiyle özdeşleşir. Felsefede Ta... more Metafizik ilk kullanımda "fizikötesi" ya da "fizik dışında" düşüncesiyle özdeşleşir. Felsefede Tanrıbilim, varlık bilimle anlamdaştır. Aynı zamanda din, metafizik ve mistisizm kavramlarının birbiriyle yakından ilişkili olmalarının yanı sıra felsefe ve sanat ile de sıkı bir ilişki içinde olduğu da söylenilebilir. Her ne kadar bu üç kavram birbiriyle ilişkili olsa da amaçları ya da amaca varma yolları tamamen olmasa da kısmen birbirinden farklıdır. Metafizik mutlak hakikati araştırırken varlıkların özü olan ruh, hayat, madde ve Allah'ın varlığını konu ederken akıl yardımıyla Allah hakkında bilgi edinebileceğine inanan bir disiplindir. Bu üç kavramın arasında mistisizm kaynağını dinden aldığı için sanatla daha yakından ilgilenmektedir. Mistisizm özellikle de şiir sanatı ile ilişkilidir. Çünkü şiir kökeni itibarıyla dinle bağlantılıdır. Cumhuriyet sonrası Türk edebiyatında Necip Fazıl Kısakürek ile Sezai Karakoç başka birçok şaire göre metafizik temaları daha fazla ele alan şairlerdir. Şiirlerindeki metafizik temalar yardımıyla insanın manevî çerçevesini anlama ve anlatma adına önemli eserler üretmişlerdir. Bu iki şairin şiirlerinin çoğu, insanın var oluş sorunsalı üzerinedir. Metafizik tema olarak da daha çok ölüm, ruh, ruhun ölümsüzlüğü, hakikat, arayış gibi kavramlar şiirlerinin ana konu ve temalarını oluşturmuştur. Bu iki şaire göre insanın özü öte dünyaya aittir ve insan dünya hayatında kendini bir yabancı ya da misafir olarak görmelidir. İnsan fiilleriyle, niyetleriyle, dualarıyla fizikötesi ȃlemdeki özüne ulaşmanın yollarını aramalıdır.
belief, which includes so many rituals, this study focuses on the most basic rituals of Zoroastri... more belief, which includes so many rituals, this study focuses on the most basic rituals of Zoroastrianism and how the rituals in which all parts of the society are performed. This study was written by scanning the studies in Turkish and English literatüre.
Bu çalışma COVID-19 salgını koşullarında hazırlanmıştır. Özü itibarıyla "Avrupa İnsan Hakları Mah... more Bu çalışma COVID-19 salgını koşullarında hazırlanmıştır. Özü itibarıyla "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararları Işığında ve Yaşam Hakkı Bakımından Devletin Pozitif Yükümlülükleri" başlıklı doktora tezimin ilgili kısmına dayanmakta olan çalışma, kaynakça yönünden gereğince zenginleştirilememiş, konu bakımından yeterince genişletilememiş/derinleştirilememiş ise bir nedeni de bu olsa gerektir.
deals with the demographic structure of Bafra district between 1834/1835-1845 (H.1250-1261). The ... more deals with the demographic structure of Bafra district between 1834/1835-1845 (H.1250-1261). The main source of the article is the Muslim book numbered 990 registered in the Ottoman Archive Population Registers catalogue. This tahrir register contains the details on Muslim male population resided in eleven neighborhoods and eighty-three villages in Bafra district. As a method, the data obtained in the tahrir numbered 990 were classified under various headings, and the information obtained was visually supported with tables and graphics to express it more clearly. By evaluating these demographic data, an idea will be gained about the social and cultural structure of Bafra in the first half of the 19th century. In addition, it will be possible to position the region within the wide geography of the Ottoman Empire in terms of the military resources needed by the state.
Uploads
Papers by Ondokuz Mayıs Üniversitesi İnsan Bilimleri Dergisi
Olayların zirve noktası “1915 Tehcir Kararı” olarak kabul edilmekle birlikte tarih sahnesine “Ermeni Sorunu” olarak adını yazdıran bu durum karşısında Osmanlı’ya yönelik propaganda çalışmaları tüm gücüyle ivme kazanmıştır. 1. Dünya Savaşı’nın patlak vermesiyle birlikte Ermeniler bu süreci istedikleri doğrultuda kullanma olanağına sahip olmuştur. Büyük Devletlerin de desteğini alan Ermeniler Osmanlı Devleti’ne yaptıkları ve ona karşı sergiledikleri propaganda faaliyetleri ile önemli ölçüde zarar vermiştir. Bu propaganda araçlarının en dikkat çekeni ise ABD’de yayımlanan The Armenian Herald Dergisi’dir. Dergide yoğun olarak “mazlum Ermeni, zalim Türk” imajı çizilmeye çalışılmıştır. Derginin bu imaj çalışması günümüze kadar süren ve muhtemel sürmesi beklenen sözde Ermeni sorununun bitmeyecek olan tartışmalarının fitilini ateşlemiştir.
Anahtar Sözcükler: Propaganda, TAH, Parti, İsyan, Tehcir,