Other by Özge Gündem
Papers by Özge Gündem
İkonlar ve Yansımalar: Berlin , Apr 1, 2022
Mimarlık Dergisi, 2022
Bu çalışma söylem kavramı üzerinden yola çıkarak, algılanan mekânın insan belleğinde nasıl ve han... more Bu çalışma söylem kavramı üzerinden yola çıkarak, algılanan mekânın insan belleğinde nasıl ve hangi parametreler doğrultusunda kodlandığına dair olan aşamaları; geçmişe ait toplumsal travmalar üzerinden incelemektedir. Geçmiş hatıraların, ulusların kimliğini bütünleştirdiği 21. yüzyılda kimi ideolojiler hala mekân aracılığı ile vurgulanmaktadır. Zihin haritalarımızda hafıza ve anma mekânları olarak ayrışan; ölüm, savaş, soykırım, doğal afet gibi yaşanmışlıklara tanıklık eden yer ve hacimlerin mimarlık üzerinden kullanıcılarla sessiz bir diyalog kurması beklenen bir durumdur. Geçmişe referans veren hafıza ve anma mekânları, global bir fikir birliğiyle soyut değerleri ölümsüzleştirme çabasındadır.
Çalışmada; öğrenilerek hafızaya kodlanan bilgilerin, mekânı deneyimledikten sonra bellek vasıtasıyla tekrar muhakeme/ empati yaparak nasıl algılandığı incelenmiş olup; ölümü çağrıştıran yerlerin / yapıların ziyaretçilerde hatırlama, anma ve saygı duyma eylemi oluşturmasını bekleyen kolektif yaklaşımlar, günümüzde karanlık turizme hizmet eden popüler örneklerin olası söylemleri üzerinden değerlendirilmiştir.
Fourth Annual International Conference on Visual and Performing Arts
("Architecture at the 21st ... more Fourth Annual International Conference on Visual and Performing Arts
("Architecture at the 21st Century for Performing Arts" by Özge Gündem)
CPUD '18 / III. INTERNATIONAL CITY PLANNING AND URBAN DESIGN CONFERENCE Conference Proceedings, 2018
Karakoy district has always been a glorious star of Istanbul city with its multicultural and hist... more Karakoy district has always been a glorious star of Istanbul city with its multicultural and historical
structure. It is one of the places that hosts different ethnicities and crowds.
The aim of this paper is to show how the structures in Galata Harbor and its surroundings should be used
in line with the principles for the public good and how to create an organic unity with the environment
that should be an Urban Site.
Galataport Project which has been planned for the innovation of Galata Region and Cruise Port layout will
be discussed by evaluating the analysis of published reports, academic publications and legal regulations
and the data will be evaluated by observing in Galata region. This study will compare the Galataport
project (which has been shared with the public) with similar examples from the world and will examine
the possibility of destroying the urban texture with the reason of its proximity to the historical peninsula.
It is so important to create a square in such big public areas in urban planning and it must be considered
as if Karakoy coastline is the right location or not to built a harbour for cruise ships to transport. The
possibility of accumulation of thousands of people to Karakoy, one of the central districts of Istanbul will
create difficulty for the daily traffic and access to the area.
The area which should be open to the public in the Galataport project is under construction so the small
shopkeepers who continues to struggle for years in that area will have to leave the region due to the new
circumstances of this annuity cost focused spaces and building a line /set between the sea and the city for
a 1,2 km must be considered for the interaction and more.
The traces of our memory about Istanbul city express its identity and soul; so every project to be made in
this city whom is one of the most unique and cultural centers of the world should be planned with a
sensitive care and well prepared architecture.
Whatever the identity of a city is; natural and historical identity should be valid. This work is prepared
with the aim of producing a solution with a critical approach to one of the most iconic projects of Istanbul;
Galataport.
International Academic Studies on Social and Education Sciences , 2020
Tasarım Kuram, 2015
Istanbul’daki performans sanatlari yapilarinin dunyadaki orneklerle karsilastirildiklari zaman sa... more Istanbul’daki performans sanatlari yapilarinin dunyadaki orneklerle karsilastirildiklari zaman sahip olduklari teknik donanimin yetersiz oldugu gozlemlenmektedir. Ziyaretciler ve sanatcilar tarafindan siklikla dile getirilen bu durum; mimari platformda henuz rekabet gerektirmeyen ve maliyetli yapi turleri olan opera, tiyatro binalari ve konser salonlarinin, Istanbul sehrinde sanatsal etkinliklerin sahnelenecegi mekânlardan cok, kamusal alan, konut veya alisveris merkezi gibi yapilarin insa edilmesi nedeni ile geri planda kalmasindan kaynaklanmaktadir. Muzik ve mekân kavramlarinin tarihsel gelisim sureci ve iliskisi kapsaminda ele alinan bu calismada; Istanbul’daki “muzik mekânlari”nin nasil daha islevsel ve dunya standartlarina yakin bir konuma getirilebilecekleri; Avrupa, Amerika ve ozellikle Japonya’nin baskenti Tokyo’da bulunan sahnelerin / salonlarin genel ozellikleri incelenerek, ulkemizdeki salonlara ornek teskil edecek tasarim kriterlerininin belirlenmesi ve mevcut probleme cozum onerileri sunabilmesi hedeflenmistir. Tokyo ve Istanbul’da incelenen performans sanatlari binalari uzerinden yapilan karsilastirmalar sonrasinda, Istanbul’da bulunan binalarin mekânsal hacimlerinin kapasiteleri ve teknik verilerinin ortalamalarin altinda kaldigi gozler onune serilerek, bu yapi turlerinin insasini arttirarak mekânsal gelisimlerini saglayacak, topluma sanat bilinci katarak insanlari bu yapi turlerini daha sik kullanmaya tesvik edecek oneriler sonuc bolumunde sunulmustur.
Mimarlıkta Kontrast Estetiği, Yapı Dergisi 465 sf:40-47, 2021
Bu çalışmanın amacı, tarihi yapıları yeniden işlevlendirme doğrultusunda uygulanan ve farklı yönt... more Bu çalışmanın amacı, tarihi yapıları yeniden işlevlendirme doğrultusunda uygulanan ve farklı yöntemler üzerinden ortaya çıkan mimari kontrastın estetik ve işlevsel açıdan incelenmesidir. Kent hafızasında nirengi noktası oluşturan kimi kamusal mekânlar; yangın, deprem, savaş veya başka sebeplerden dolayı kullanılamaz ya da günümüz şartlarında fonksiyon açısından yetersiz hale gelmiştir. Bu çalışmada eski yapıları yeniden canlandırmak üzere kullanılan yeniden işlevlendirme, yenileme, eklemlenme ve kısmi koruma olarak tanımlanan dört farklı renovasyon yöntemi; tanımları yapılarak Türkiye ve dünyadan örnekler üzerinden incelenerek değerlendirilmiştir.
Modern çağın gerektirdiği popüler mimari unsurları tarihi yapılarla bir araya getiren bu yaklaşımlar; kent ve toplum hafızasında yeni imgeler oluşturmakta zorlanırken aynı zamanda oldukça eleştirilmektedirler. Dönüşüm projeleri kentsel silueti bozmamalı ama aynı zamanda çağdaş mimarlık unsurlarına uygun olmalıdır. Bu anlamda “bağlam”, içinde bulunulan mimarlık kültürünü ve coğrafyayı oldukça iyi anlamaya ve araştırmaya yönelik bir biçimde ele alınmalıdır. Çevredeki yapılar tarafından benimsenerek kentin doğal atmosferini bozmaması gereken “yenilenen / dönüştürülen tarihi yapı” eğer cephede yarattığı zıtlık varsa uyumsuzluk içinde uyumu yakalamalı ve karşıtlığın biçimsel estetiğini yansıtmalıdır.
İstanbul’da bulunan Devlet Tiyatroları Üsküdar Tekel Sahneleri, Beyazıt Devlet Kütüphanesi ve Bükreş’teki Romanya Mimarlar Birliği Binası ile Novotel bu çalışmada detaylıca analiz edilmiştir. Buna göre çeşitli tüzüklerin incelenmesinin ardından; yenilenen mevcut eski yapıların; tarihi değerleri ve kültürel geçmişin anısını yok sayıp saymadıkları, yeni işleve uygun mekânsal hacimlerin yeterli ve fonksiyonel olup olmadığı ya da görsel açıdan çevresi ile uyum / kontrast estetiği sağlayıp sağlamadığı gibi sorular üzerinden incelenen yapılar; mimarlıkta tarihi yapıları yeniden işlevlendirmede kontrast estetiği üzerine eleştirel bir yaklaşım ortaya çıkartmaktadır.
CONTRAST AESTHETICS IN ARCHITECTURE
An Evaluation on Contrast Aesthetics in Re-Use of Historical Buildings
The aim of this study is to examine the architectural contrast which is formed by the different methods of the re-use of historical buildings in the context of aesthetics and function.
Some of the historical public spaces such as landmarks of the cities have become unfunctional in terms of todays circumstances or fall into disuse because of the fires, earthquakes or other reasons such as the bombings during wars.
In this study, four different renovation methods which are re-use, renovation, adaptive reuse and partial protection are defined and analysed by the examples from around Turkey and the world. These new approaches whom combine the popular architectural elements with historical buildings are criticized a lot becasue it is difficult to create new images of the historical buildings in the cognitive memory of the city and society.
Renovation projects must be suitable for the norms of contemporary architecture and also should not disrupt the urban silhouette of the city. In this sense, “context” should be handled in a way to understand and research the geography and the architectural culture of the historical area. The “renovated / transformed historical buildings”, should not disturb the surrounding structures and not corrupt the natural atmosphere of the city indeed they need to
catch the harmony in disparity and reflect the formal aesthetics of contrast if there is one.
State Theatres of Uskudar Tekel Stages, Beyazıt State Library of Istanbul, The Union of Romanian Architects Building and Novotel of Bucharest are the structures which have been analysed in detail in this study. Accordingly, after the examination of various architectural charters; these renovated buildings are examined through questions such as whether they ignore the historical values and the memory of the cultural past or not, whether the new volumes designed for the new functions are sufficient and functional enough or not and is there a contrast aesthetics between the old and the new building…The answers provide us to criticize the harmony of the re-used / renovated historical buildings in the context of aesthetics.
The creative work of artists such as Federico Babina (Italian illustrator) convinces us that our ... more The creative work of artists such as Federico Babina (Italian illustrator) convinces us that our imaginative power can always go beyond borders at the present day while there is no field of art that architecture does not interact with. The sketches of Babina subsumes iconic characters, famous musicians, artists, directors, movies, architects or more by portraying and identifying them with architectural spaces and structures from another point of view. How would a house reminding Andy Warhol's art be? What type of a building would you draw for Le Corbusier to live in? What would Marilyn Monroe's place look like if she was alive nowadays? These questions are answered by Babina's series of work which are named archist, archidesign, archilife and more. In this project; he brings out the data of his unique perception about these icons which he collected in his cognitive map and commits them into paper then translates to a piece of art. The aim of this paper is to resolve whether the popular symbols and icons in peoples brains are coded similar or not by analysing how Federico Babina's sketches of famous artists or art objects turn into spatial and architectural places. The works of Babina show us that the relation of art and architecture is a matter of fact which may be formalized any time and different diciplines can be visualised by interpenetration so we can express the perception of our own easily. To be able to solve the keywords of his perception will prove that if we are looking at the icons we created as a society, from the same perspective or not.
Conference Presentations by Özge Gündem
AEGEAN SUMMIT 4TH INTERNATIONAL APPLIED SCIENCES CONGRESS, 2022
Uploads
Other by Özge Gündem
Papers by Özge Gündem
Çalışmada; öğrenilerek hafızaya kodlanan bilgilerin, mekânı deneyimledikten sonra bellek vasıtasıyla tekrar muhakeme/ empati yaparak nasıl algılandığı incelenmiş olup; ölümü çağrıştıran yerlerin / yapıların ziyaretçilerde hatırlama, anma ve saygı duyma eylemi oluşturmasını bekleyen kolektif yaklaşımlar, günümüzde karanlık turizme hizmet eden popüler örneklerin olası söylemleri üzerinden değerlendirilmiştir.
("Architecture at the 21st Century for Performing Arts" by Özge Gündem)
structure. It is one of the places that hosts different ethnicities and crowds.
The aim of this paper is to show how the structures in Galata Harbor and its surroundings should be used
in line with the principles for the public good and how to create an organic unity with the environment
that should be an Urban Site.
Galataport Project which has been planned for the innovation of Galata Region and Cruise Port layout will
be discussed by evaluating the analysis of published reports, academic publications and legal regulations
and the data will be evaluated by observing in Galata region. This study will compare the Galataport
project (which has been shared with the public) with similar examples from the world and will examine
the possibility of destroying the urban texture with the reason of its proximity to the historical peninsula.
It is so important to create a square in such big public areas in urban planning and it must be considered
as if Karakoy coastline is the right location or not to built a harbour for cruise ships to transport. The
possibility of accumulation of thousands of people to Karakoy, one of the central districts of Istanbul will
create difficulty for the daily traffic and access to the area.
The area which should be open to the public in the Galataport project is under construction so the small
shopkeepers who continues to struggle for years in that area will have to leave the region due to the new
circumstances of this annuity cost focused spaces and building a line /set between the sea and the city for
a 1,2 km must be considered for the interaction and more.
The traces of our memory about Istanbul city express its identity and soul; so every project to be made in
this city whom is one of the most unique and cultural centers of the world should be planned with a
sensitive care and well prepared architecture.
Whatever the identity of a city is; natural and historical identity should be valid. This work is prepared
with the aim of producing a solution with a critical approach to one of the most iconic projects of Istanbul;
Galataport.
Modern çağın gerektirdiği popüler mimari unsurları tarihi yapılarla bir araya getiren bu yaklaşımlar; kent ve toplum hafızasında yeni imgeler oluşturmakta zorlanırken aynı zamanda oldukça eleştirilmektedirler. Dönüşüm projeleri kentsel silueti bozmamalı ama aynı zamanda çağdaş mimarlık unsurlarına uygun olmalıdır. Bu anlamda “bağlam”, içinde bulunulan mimarlık kültürünü ve coğrafyayı oldukça iyi anlamaya ve araştırmaya yönelik bir biçimde ele alınmalıdır. Çevredeki yapılar tarafından benimsenerek kentin doğal atmosferini bozmaması gereken “yenilenen / dönüştürülen tarihi yapı” eğer cephede yarattığı zıtlık varsa uyumsuzluk içinde uyumu yakalamalı ve karşıtlığın biçimsel estetiğini yansıtmalıdır.
İstanbul’da bulunan Devlet Tiyatroları Üsküdar Tekel Sahneleri, Beyazıt Devlet Kütüphanesi ve Bükreş’teki Romanya Mimarlar Birliği Binası ile Novotel bu çalışmada detaylıca analiz edilmiştir. Buna göre çeşitli tüzüklerin incelenmesinin ardından; yenilenen mevcut eski yapıların; tarihi değerleri ve kültürel geçmişin anısını yok sayıp saymadıkları, yeni işleve uygun mekânsal hacimlerin yeterli ve fonksiyonel olup olmadığı ya da görsel açıdan çevresi ile uyum / kontrast estetiği sağlayıp sağlamadığı gibi sorular üzerinden incelenen yapılar; mimarlıkta tarihi yapıları yeniden işlevlendirmede kontrast estetiği üzerine eleştirel bir yaklaşım ortaya çıkartmaktadır.
CONTRAST AESTHETICS IN ARCHITECTURE
An Evaluation on Contrast Aesthetics in Re-Use of Historical Buildings
The aim of this study is to examine the architectural contrast which is formed by the different methods of the re-use of historical buildings in the context of aesthetics and function.
Some of the historical public spaces such as landmarks of the cities have become unfunctional in terms of todays circumstances or fall into disuse because of the fires, earthquakes or other reasons such as the bombings during wars.
In this study, four different renovation methods which are re-use, renovation, adaptive reuse and partial protection are defined and analysed by the examples from around Turkey and the world. These new approaches whom combine the popular architectural elements with historical buildings are criticized a lot becasue it is difficult to create new images of the historical buildings in the cognitive memory of the city and society.
Renovation projects must be suitable for the norms of contemporary architecture and also should not disrupt the urban silhouette of the city. In this sense, “context” should be handled in a way to understand and research the geography and the architectural culture of the historical area. The “renovated / transformed historical buildings”, should not disturb the surrounding structures and not corrupt the natural atmosphere of the city indeed they need to
catch the harmony in disparity and reflect the formal aesthetics of contrast if there is one.
State Theatres of Uskudar Tekel Stages, Beyazıt State Library of Istanbul, The Union of Romanian Architects Building and Novotel of Bucharest are the structures which have been analysed in detail in this study. Accordingly, after the examination of various architectural charters; these renovated buildings are examined through questions such as whether they ignore the historical values and the memory of the cultural past or not, whether the new volumes designed for the new functions are sufficient and functional enough or not and is there a contrast aesthetics between the old and the new building…The answers provide us to criticize the harmony of the re-used / renovated historical buildings in the context of aesthetics.
Conference Presentations by Özge Gündem
Çalışmada; öğrenilerek hafızaya kodlanan bilgilerin, mekânı deneyimledikten sonra bellek vasıtasıyla tekrar muhakeme/ empati yaparak nasıl algılandığı incelenmiş olup; ölümü çağrıştıran yerlerin / yapıların ziyaretçilerde hatırlama, anma ve saygı duyma eylemi oluşturmasını bekleyen kolektif yaklaşımlar, günümüzde karanlık turizme hizmet eden popüler örneklerin olası söylemleri üzerinden değerlendirilmiştir.
("Architecture at the 21st Century for Performing Arts" by Özge Gündem)
structure. It is one of the places that hosts different ethnicities and crowds.
The aim of this paper is to show how the structures in Galata Harbor and its surroundings should be used
in line with the principles for the public good and how to create an organic unity with the environment
that should be an Urban Site.
Galataport Project which has been planned for the innovation of Galata Region and Cruise Port layout will
be discussed by evaluating the analysis of published reports, academic publications and legal regulations
and the data will be evaluated by observing in Galata region. This study will compare the Galataport
project (which has been shared with the public) with similar examples from the world and will examine
the possibility of destroying the urban texture with the reason of its proximity to the historical peninsula.
It is so important to create a square in such big public areas in urban planning and it must be considered
as if Karakoy coastline is the right location or not to built a harbour for cruise ships to transport. The
possibility of accumulation of thousands of people to Karakoy, one of the central districts of Istanbul will
create difficulty for the daily traffic and access to the area.
The area which should be open to the public in the Galataport project is under construction so the small
shopkeepers who continues to struggle for years in that area will have to leave the region due to the new
circumstances of this annuity cost focused spaces and building a line /set between the sea and the city for
a 1,2 km must be considered for the interaction and more.
The traces of our memory about Istanbul city express its identity and soul; so every project to be made in
this city whom is one of the most unique and cultural centers of the world should be planned with a
sensitive care and well prepared architecture.
Whatever the identity of a city is; natural and historical identity should be valid. This work is prepared
with the aim of producing a solution with a critical approach to one of the most iconic projects of Istanbul;
Galataport.
Modern çağın gerektirdiği popüler mimari unsurları tarihi yapılarla bir araya getiren bu yaklaşımlar; kent ve toplum hafızasında yeni imgeler oluşturmakta zorlanırken aynı zamanda oldukça eleştirilmektedirler. Dönüşüm projeleri kentsel silueti bozmamalı ama aynı zamanda çağdaş mimarlık unsurlarına uygun olmalıdır. Bu anlamda “bağlam”, içinde bulunulan mimarlık kültürünü ve coğrafyayı oldukça iyi anlamaya ve araştırmaya yönelik bir biçimde ele alınmalıdır. Çevredeki yapılar tarafından benimsenerek kentin doğal atmosferini bozmaması gereken “yenilenen / dönüştürülen tarihi yapı” eğer cephede yarattığı zıtlık varsa uyumsuzluk içinde uyumu yakalamalı ve karşıtlığın biçimsel estetiğini yansıtmalıdır.
İstanbul’da bulunan Devlet Tiyatroları Üsküdar Tekel Sahneleri, Beyazıt Devlet Kütüphanesi ve Bükreş’teki Romanya Mimarlar Birliği Binası ile Novotel bu çalışmada detaylıca analiz edilmiştir. Buna göre çeşitli tüzüklerin incelenmesinin ardından; yenilenen mevcut eski yapıların; tarihi değerleri ve kültürel geçmişin anısını yok sayıp saymadıkları, yeni işleve uygun mekânsal hacimlerin yeterli ve fonksiyonel olup olmadığı ya da görsel açıdan çevresi ile uyum / kontrast estetiği sağlayıp sağlamadığı gibi sorular üzerinden incelenen yapılar; mimarlıkta tarihi yapıları yeniden işlevlendirmede kontrast estetiği üzerine eleştirel bir yaklaşım ortaya çıkartmaktadır.
CONTRAST AESTHETICS IN ARCHITECTURE
An Evaluation on Contrast Aesthetics in Re-Use of Historical Buildings
The aim of this study is to examine the architectural contrast which is formed by the different methods of the re-use of historical buildings in the context of aesthetics and function.
Some of the historical public spaces such as landmarks of the cities have become unfunctional in terms of todays circumstances or fall into disuse because of the fires, earthquakes or other reasons such as the bombings during wars.
In this study, four different renovation methods which are re-use, renovation, adaptive reuse and partial protection are defined and analysed by the examples from around Turkey and the world. These new approaches whom combine the popular architectural elements with historical buildings are criticized a lot becasue it is difficult to create new images of the historical buildings in the cognitive memory of the city and society.
Renovation projects must be suitable for the norms of contemporary architecture and also should not disrupt the urban silhouette of the city. In this sense, “context” should be handled in a way to understand and research the geography and the architectural culture of the historical area. The “renovated / transformed historical buildings”, should not disturb the surrounding structures and not corrupt the natural atmosphere of the city indeed they need to
catch the harmony in disparity and reflect the formal aesthetics of contrast if there is one.
State Theatres of Uskudar Tekel Stages, Beyazıt State Library of Istanbul, The Union of Romanian Architects Building and Novotel of Bucharest are the structures which have been analysed in detail in this study. Accordingly, after the examination of various architectural charters; these renovated buildings are examined through questions such as whether they ignore the historical values and the memory of the cultural past or not, whether the new volumes designed for the new functions are sufficient and functional enough or not and is there a contrast aesthetics between the old and the new building…The answers provide us to criticize the harmony of the re-used / renovated historical buildings in the context of aesthetics.