Göktuğ Halis
In 1976 Zonguldak (Turkey) was born.
He worked on:
- Beliefs and practices in primitive cultures,
- The unconscious basis of religious thought,
- Medieval Christian military orders,
- Archeology of modern pre-scientific practices such as magic and alchemy
- Philosophy of Religion
Graduation and Diploma:
- Anadolu University Philosophy Department (Honors Degree) -2014
- Istanbul University Journalism Department-1999
Published Books
- Superstition, Ritual and Myth in Anatolia- 2020
- Göbeklitepe Symbolism - Analysis of Meanings From the Stone Age to Today - 2019
- Two Sources of Religion: Symbolism of Magic and Shaman- 2018
- GÖBEKLİTEPE from the Symbolic and Comparative Mythology Perspective - 2016
- Historical and Religious Bases of Popular Mysticism - 2010-
- The Fall of the Knights Templar: Trial Process and Executions - 2008-
- History and Speculation - 2006
1976 yılında Zonguldak'ta doğdu.
Mezuniyet ve Diploma
- Anadolu Üniversitesi Felsefe-Onur Diploması-2014
- İstanbul Üniversitesi Gazetecilik- 1999
Çalıştığı konular:
- İlkel kültürlerde inanç ve uygulamalar
- Ortaçağ Hıristiyan Askeri Tarikatları
- Dini Düşüncenin Bilinç Dışı Temelleri
- Din Felsefesi
- Büyü ve Simya Gibi Modern Bilim Öncesi Disiplinlerin Arkeolojisi
Yayımlanmış Kitapları
- Anadolu'da Batıl İnanış, Ritüel ve Mit - 2020
- Göbeklitepe Sembolizmi -2019
- Dinin İki Kaynağı: Büyü ve Şaman Sembolizmi 2018
- Simgebilim ve Karşılaştırmalı Mitoloji Perspektifinden Göbeklitepe Tapınakları 2016
- Popüler Gizemciliğin Tarihsel Temelleri 2010
- Tapınak Şövalyelerinin Düşüşü: Yargılanma ve İnfazlar 2008
- Tarih ve Spekülasyon: 2006
He worked on:
- Beliefs and practices in primitive cultures,
- The unconscious basis of religious thought,
- Medieval Christian military orders,
- Archeology of modern pre-scientific practices such as magic and alchemy
- Philosophy of Religion
Graduation and Diploma:
- Anadolu University Philosophy Department (Honors Degree) -2014
- Istanbul University Journalism Department-1999
Published Books
- Superstition, Ritual and Myth in Anatolia- 2020
- Göbeklitepe Symbolism - Analysis of Meanings From the Stone Age to Today - 2019
- Two Sources of Religion: Symbolism of Magic and Shaman- 2018
- GÖBEKLİTEPE from the Symbolic and Comparative Mythology Perspective - 2016
- Historical and Religious Bases of Popular Mysticism - 2010-
- The Fall of the Knights Templar: Trial Process and Executions - 2008-
- History and Speculation - 2006
1976 yılında Zonguldak'ta doğdu.
Mezuniyet ve Diploma
- Anadolu Üniversitesi Felsefe-Onur Diploması-2014
- İstanbul Üniversitesi Gazetecilik- 1999
Çalıştığı konular:
- İlkel kültürlerde inanç ve uygulamalar
- Ortaçağ Hıristiyan Askeri Tarikatları
- Dini Düşüncenin Bilinç Dışı Temelleri
- Din Felsefesi
- Büyü ve Simya Gibi Modern Bilim Öncesi Disiplinlerin Arkeolojisi
Yayımlanmış Kitapları
- Anadolu'da Batıl İnanış, Ritüel ve Mit - 2020
- Göbeklitepe Sembolizmi -2019
- Dinin İki Kaynağı: Büyü ve Şaman Sembolizmi 2018
- Simgebilim ve Karşılaştırmalı Mitoloji Perspektifinden Göbeklitepe Tapınakları 2016
- Popüler Gizemciliğin Tarihsel Temelleri 2010
- Tapınak Şövalyelerinin Düşüşü: Yargılanma ve İnfazlar 2008
- Tarih ve Spekülasyon: 2006
less
Uploads
Papers by Göktuğ Halis
.
Reform ya da yeni bir din… İkisi arasında bir fark yoktur. Önemli olan eski dinin manevi ihtiyaçları karşılayamaması ve yozlaşmanın yarattığı tahribata karşı onarıcı önlemi, yeni okuma yöntemleriyle ortaya çıkmasıdır.
.
Kurucu kişilerin sözlerinden alıntılar ve onun yaşamına öykünme hali ve politik yaşamın gerilimli koşulları orada burada kutsal nitelikli kişilerin belirmesiyle sonuçlanmıştır. Tüm dünyada Gnostisizm olarak bilinen ekol Ortaçağ Batı dünyasında yaygın bir yayılım gösterdi. Kitlesel bir desteği arkasına alan bu okullar çok kısa sürede Avrupa'da etkili olmaya başlamıştı. Tüm bu bölüm boyunca sosyal boyutunu temsili Kilise'nin 'kurucu kişilere' ve onların ideolojisine karşıt konumlanışına alternatifi olarak, bizzat 'kurucu ilkelere dönüşü' vaaz eden kişi ve topluluklar arasındaki gerilime bakacağız. Bunun için anahtar kurum olarak Engizisyonun sosyal bağlamdaki uçlaşmanın yarattığı canavarı nasıl temsil ettiğini göreceğiz. Diğer taraftan dinin bireysel boyutunun Ortaçağ Batı dünyasındaki ifadesi, Gnostisizm ve gnostik önderler merkezinde kurulan alternatif düzenin Şamanist toplumlarla ilişkisini kurma olacağımız olacak.
(...)
Neresinden bakarsak bakalım yargıladığımız doku insanın “kendini aşan üstün güçlerle” arasında bir bağ bulunduğu ve onları ikna edebileceği yönündeki “sihirsel düşünüş” evresine aittir. Doğanın unsurları (göller, tepeler, denizler, akarsular, gökyüzü, ormanlar vb) ve bu unsurlarda cisimleşen can güçleri (doğanın ruhları), ölmüş kişiler ve ataların ruhları, toplumun bir arada tutulduğu ve bağlılık durumlarının , yaşamın faniliği karşısında aşkın bir güven duygusu aşılayan ritüeller, insanın içinde bulduğu ve gördüğü, en nihayetinde Şamanizm ile belirgin hale gelen bir seviyeye ulaşan Tanrı ya da Tanrılar ile ilişkili olma hali bu zenginliğin yalnızca görünür kısımlarını temsil etmektedir.
Drafts by Göktuğ Halis
Yararlanılan kaynakça sayfa altlarında değerlendirilmiştir.
Bu makaledeki amacımız, zaten sürdürülmüş olan bu tip incelemelerin tekrarını vermek, Umberto Eco’nun deyimiyle “zaten yazılmış olan metin ya da kitapları” yeniden yazmak değildir. Burada asal hedef, 2018 yılında yayımlanan “Dinin İki Kaynağı: Büyü ve Şaman Sembolizmi” isimli kitapta ayrıntılarıyla ortaya koyulan özgün tezlerin Hıristiyanlık dinine uygulanabilirliğini sınamaktır. Bu yapı insanın ilk inanç biçimlerinden modern dinlere uzanan arkaik kalıpların tekrarlandığı yerel ve kültürel kalıpların deşifre edilmesidir.
Bu analizde İsa’ya ilişkin tarihsel çarpıklıklara ilişkin birikimden yararlanacağız elbette.. Zira bugüne dek ulaşan İsa’nın ‘kurgusal’ niteliğinin bir diğer deyişle yeni bir din vaaz eden-kurucu ata-olarak Nasıralı Marangoz mitolojisinin bizzat Paulus tarafından oluşturulduğu iddialarına değinmeden çok az ilerleyebiliriz. Bu etki öylesine büyüktür ki Hıristiyanlık tarihi açısından “orijinal İsa öğretisi’ ve ‘Paulusçu İsa öğretisi’ gibi iki inceleme alanı oluşturmuştur.
Bunlardan ilki olasılıkla İsa’nın bir Yahudi dini reformcusu olarak görülmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Bu haliyle döneminde sıklıkla görülen Peygamberlerden yalnızca biridir İsa. Ancak Paulusçu tablo, onu ‘kadim ve mitolojik’ motiflerle yeniden oluşturur. Bu halde Yahudi toplumu içinde bayağılaşan bir mertebe olarak peygamberlikten daha fazlasına ihtiyaç vardır. Paulusçu İsa öğretisi, yeni bir din kurucusuna ancak Tanrı gibi olma-Tanrı olma-Tanrı ile ilişkiye geçebilme gibi niteliklerin arkaik ilk örneği olarak Şaman gibi davranarak erişebilebileceği yönünde bir katkı ile biçimlendi. Bu doku, İsa’ya atfedilecek arkaik simgelerin evrensel bir kurtarıcı mitolojisinin yeniden şekillenmesine olanak tanıyacaktır. Bu sayede İsa “Horus”. Buddha ya da “Orpheus” gibi figürlerle eşleşebilir hale gelecektir.
Diğer taraftan İsa’nın din kurucusu olarak yeni bir din için olmazsa olmaz olan coşkunluk veren ilksel niteliklerinin kurumsallaşma ile birlikte ehlileştirilmiş olacağını göreceğiz.. Sosyal dinin oluşturduğu bu baskı mekanizmasının ve Roma Kilisesinin kurumsallaşmasında Paulusçu ideoloji etkin bir rol oynamıştır. Bununla birlikte kurgusal İsa’nın yaratıcısı olarak Paulus’u dinin gerçek kurucusu olarak kabul edeceksek, bizzat kendisine biçtiği ‘kutsal rollere’ de değinmemiz gerekmektedir. Tüm bu makale boyunca Paulus’un bizzat kendisinin de Tanrı ile ilişkili ve Tanrı’dan görev alan kişi profiline dikkat çekme olacağı bulacağız. Son bölümde ise Kilise’nin Hıristiyanlığın merkezi kutsalı olarak İsa ve sözlerini nasıl çarpıttığını göreceğiz. Böylece mitolojik İsa figürü ‘sosyal dinin’ parçası olarak bozulmuş olacaktır.
Bu dönüşüm aynı zamanda ilkel Tanrı motifinin türevi olarak Şaman’ın Peygambere dönüşümü sürecine ilişkin gerilimlerin de izlenmesi açısından yararlılıklar sunmaktadır. Tekvin Kitabı’nın ayrıntılı analizinde yazıcılar sınıfının “peygamber” olmadan önce açık seçik “şaman” nitelikler sergileyen mitolojik kahramanların dönüşümü izlemek de mümkün olacak.
ABSTRACT This article is intended to analyze the faith elements that are able to be pursue from primitive societies to the Modern Monotheistic religions. In some cases this path follows a clear and direct way, but sometimes it is ciphered because of the different appearances it has gain with local and cultural pressure. Despite these difficulties, correlations have been established with careful work that goes on about 1 year. This study aims to show to the Jewish-Christian system that some sacred items which have found a place for themselves inside the legal boundaries of the three major modern Monotheistic faith systems can be traced back to the archaic world. This will present a critical perspective on the dogma that describes the faith of "prehistoric communities" as "primitive" and will allow the common values that exists in all religions to come into prominence. Kaynaklar ve metot hakkında Bu makalede Kutsal Kitap külliyatının yanı sıra, etnografya ve simgebilim verileri ile paralel olarak psikiyatri alanındaki çalışmalarından yararlanılmıştır. Yararlanılan kaynaklar sayfa altlarında ve bö-lüm sonunda açık biçimde belirtilmiştir. Diğer taraftan bu kaynaklar dışında yüz yüze görüşmeler sürdürülmüştür. Yüz yüze görüşmeler ve kaynak kişiler hakkında-İlkel dünya ayinleri ile günümüzde dahi sürdürülen "büyü" ayini karşılaştırması için bir nazar ayi-nine-sürdürenlerin izniyle-tanıklık edilmiştir(Temmuz 2018 tarihli görüşme. Kaynak kişiler. A.A.
.
Reform ya da yeni bir din… İkisi arasında bir fark yoktur. Önemli olan eski dinin manevi ihtiyaçları karşılayamaması ve yozlaşmanın yarattığı tahribata karşı onarıcı önlemi, yeni okuma yöntemleriyle ortaya çıkmasıdır.
.
Kurucu kişilerin sözlerinden alıntılar ve onun yaşamına öykünme hali ve politik yaşamın gerilimli koşulları orada burada kutsal nitelikli kişilerin belirmesiyle sonuçlanmıştır. Tüm dünyada Gnostisizm olarak bilinen ekol Ortaçağ Batı dünyasında yaygın bir yayılım gösterdi. Kitlesel bir desteği arkasına alan bu okullar çok kısa sürede Avrupa'da etkili olmaya başlamıştı. Tüm bu bölüm boyunca sosyal boyutunu temsili Kilise'nin 'kurucu kişilere' ve onların ideolojisine karşıt konumlanışına alternatifi olarak, bizzat 'kurucu ilkelere dönüşü' vaaz eden kişi ve topluluklar arasındaki gerilime bakacağız. Bunun için anahtar kurum olarak Engizisyonun sosyal bağlamdaki uçlaşmanın yarattığı canavarı nasıl temsil ettiğini göreceğiz. Diğer taraftan dinin bireysel boyutunun Ortaçağ Batı dünyasındaki ifadesi, Gnostisizm ve gnostik önderler merkezinde kurulan alternatif düzenin Şamanist toplumlarla ilişkisini kurma olacağımız olacak.
(...)
Neresinden bakarsak bakalım yargıladığımız doku insanın “kendini aşan üstün güçlerle” arasında bir bağ bulunduğu ve onları ikna edebileceği yönündeki “sihirsel düşünüş” evresine aittir. Doğanın unsurları (göller, tepeler, denizler, akarsular, gökyüzü, ormanlar vb) ve bu unsurlarda cisimleşen can güçleri (doğanın ruhları), ölmüş kişiler ve ataların ruhları, toplumun bir arada tutulduğu ve bağlılık durumlarının , yaşamın faniliği karşısında aşkın bir güven duygusu aşılayan ritüeller, insanın içinde bulduğu ve gördüğü, en nihayetinde Şamanizm ile belirgin hale gelen bir seviyeye ulaşan Tanrı ya da Tanrılar ile ilişkili olma hali bu zenginliğin yalnızca görünür kısımlarını temsil etmektedir.
Yararlanılan kaynakça sayfa altlarında değerlendirilmiştir.
Bu makaledeki amacımız, zaten sürdürülmüş olan bu tip incelemelerin tekrarını vermek, Umberto Eco’nun deyimiyle “zaten yazılmış olan metin ya da kitapları” yeniden yazmak değildir. Burada asal hedef, 2018 yılında yayımlanan “Dinin İki Kaynağı: Büyü ve Şaman Sembolizmi” isimli kitapta ayrıntılarıyla ortaya koyulan özgün tezlerin Hıristiyanlık dinine uygulanabilirliğini sınamaktır. Bu yapı insanın ilk inanç biçimlerinden modern dinlere uzanan arkaik kalıpların tekrarlandığı yerel ve kültürel kalıpların deşifre edilmesidir.
Bu analizde İsa’ya ilişkin tarihsel çarpıklıklara ilişkin birikimden yararlanacağız elbette.. Zira bugüne dek ulaşan İsa’nın ‘kurgusal’ niteliğinin bir diğer deyişle yeni bir din vaaz eden-kurucu ata-olarak Nasıralı Marangoz mitolojisinin bizzat Paulus tarafından oluşturulduğu iddialarına değinmeden çok az ilerleyebiliriz. Bu etki öylesine büyüktür ki Hıristiyanlık tarihi açısından “orijinal İsa öğretisi’ ve ‘Paulusçu İsa öğretisi’ gibi iki inceleme alanı oluşturmuştur.
Bunlardan ilki olasılıkla İsa’nın bir Yahudi dini reformcusu olarak görülmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Bu haliyle döneminde sıklıkla görülen Peygamberlerden yalnızca biridir İsa. Ancak Paulusçu tablo, onu ‘kadim ve mitolojik’ motiflerle yeniden oluşturur. Bu halde Yahudi toplumu içinde bayağılaşan bir mertebe olarak peygamberlikten daha fazlasına ihtiyaç vardır. Paulusçu İsa öğretisi, yeni bir din kurucusuna ancak Tanrı gibi olma-Tanrı olma-Tanrı ile ilişkiye geçebilme gibi niteliklerin arkaik ilk örneği olarak Şaman gibi davranarak erişebilebileceği yönünde bir katkı ile biçimlendi. Bu doku, İsa’ya atfedilecek arkaik simgelerin evrensel bir kurtarıcı mitolojisinin yeniden şekillenmesine olanak tanıyacaktır. Bu sayede İsa “Horus”. Buddha ya da “Orpheus” gibi figürlerle eşleşebilir hale gelecektir.
Diğer taraftan İsa’nın din kurucusu olarak yeni bir din için olmazsa olmaz olan coşkunluk veren ilksel niteliklerinin kurumsallaşma ile birlikte ehlileştirilmiş olacağını göreceğiz.. Sosyal dinin oluşturduğu bu baskı mekanizmasının ve Roma Kilisesinin kurumsallaşmasında Paulusçu ideoloji etkin bir rol oynamıştır. Bununla birlikte kurgusal İsa’nın yaratıcısı olarak Paulus’u dinin gerçek kurucusu olarak kabul edeceksek, bizzat kendisine biçtiği ‘kutsal rollere’ de değinmemiz gerekmektedir. Tüm bu makale boyunca Paulus’un bizzat kendisinin de Tanrı ile ilişkili ve Tanrı’dan görev alan kişi profiline dikkat çekme olacağı bulacağız. Son bölümde ise Kilise’nin Hıristiyanlığın merkezi kutsalı olarak İsa ve sözlerini nasıl çarpıttığını göreceğiz. Böylece mitolojik İsa figürü ‘sosyal dinin’ parçası olarak bozulmuş olacaktır.
Bu dönüşüm aynı zamanda ilkel Tanrı motifinin türevi olarak Şaman’ın Peygambere dönüşümü sürecine ilişkin gerilimlerin de izlenmesi açısından yararlılıklar sunmaktadır. Tekvin Kitabı’nın ayrıntılı analizinde yazıcılar sınıfının “peygamber” olmadan önce açık seçik “şaman” nitelikler sergileyen mitolojik kahramanların dönüşümü izlemek de mümkün olacak.
ABSTRACT This article is intended to analyze the faith elements that are able to be pursue from primitive societies to the Modern Monotheistic religions. In some cases this path follows a clear and direct way, but sometimes it is ciphered because of the different appearances it has gain with local and cultural pressure. Despite these difficulties, correlations have been established with careful work that goes on about 1 year. This study aims to show to the Jewish-Christian system that some sacred items which have found a place for themselves inside the legal boundaries of the three major modern Monotheistic faith systems can be traced back to the archaic world. This will present a critical perspective on the dogma that describes the faith of "prehistoric communities" as "primitive" and will allow the common values that exists in all religions to come into prominence. Kaynaklar ve metot hakkında Bu makalede Kutsal Kitap külliyatının yanı sıra, etnografya ve simgebilim verileri ile paralel olarak psikiyatri alanındaki çalışmalarından yararlanılmıştır. Yararlanılan kaynaklar sayfa altlarında ve bö-lüm sonunda açık biçimde belirtilmiştir. Diğer taraftan bu kaynaklar dışında yüz yüze görüşmeler sürdürülmüştür. Yüz yüze görüşmeler ve kaynak kişiler hakkında-İlkel dünya ayinleri ile günümüzde dahi sürdürülen "büyü" ayini karşılaştırması için bir nazar ayi-nine-sürdürenlerin izniyle-tanıklık edilmiştir(Temmuz 2018 tarihli görüşme. Kaynak kişiler. A.A.