Papers by Ersin Demir
DergiPark (Istanbul University), Jul 15, 2019
In today's world, the intensity and diversity of information and communication technologies befor... more In today's world, the intensity and diversity of information and communication technologies before, during and after travel has increased. This creates alternatives for the supply of goods and services and information flow, provided by the stakeholders of the modern tourism industry. Hospitality industry is one of the stakeholders created alternatives by individuals, adopting the sharing economy. Within the scope of the study, CouchSurfing, one of the platforms that constitute the accommodation supply of postmodern tourism activities, has been concentrated. In this context, the general characteristics of the platform users, host, surfer and other experiences (meetings, hangouts and exchange of information and experience) were questioned. In accordance with these inquiries, a qualitative research process was followed and in-depth interviews were conducted with eight participants by taking into consideration the three up-criteria (age, gender and reference) and three sub-criteria (host, surfer and personal references). The data were interpreted by descriptive analysis. In conclusion, it was determined that participants used the platform to cultural, economic, personal motivations and to escape from traditional tourist images. Reference, profile layout and the content of the sharing request were essential for choosing the surfer while reference, age, common interests and location of the house for determining the host. First-hand advice and tips about living spaces and surroundings, and guidance were provided by the hosts. In this way, the relations between peers came out of the host-guest context and became permanent. The use of the platform in personal travels brought the participants to feel free and creative and to get more pleasure from their travels. Moreoever the travel habits of the participants changed, travel frequencies increased, and the travel times prolonged.
Gunumuz dunyasinda, bilgi ve iletisim teknolojilerinin seyahat oncesi, esnasi ve sonrasinda kulla... more Gunumuz dunyasinda, bilgi ve iletisim teknolojilerinin seyahat oncesi, esnasi ve sonrasinda kullanim yogunlugu ve cesitliligi giderek artmaktadir. Bu durum modern turizm endustrisinin geleneksel paydaslarinca saglanan mal ve hizmet tedarigi ve bilgi akisinda alternatifler olusturmaktadir. Paylasim ekonomisini benimsemis ag toplumu bireylerince alternatif yaratilan paydaslardan bir tanesi de konaklama endustrisidir. Calisma kapsaminda, postmodern turizm faaliyetlerinin konaklama arzini olusturan platformlardan olan CouchSurfing sosyal agina yogunlasilmistir. Bu baglamda, platform kullanicilarin genel ozelliklerine, konut sahibi, paylasim turisti ve diger deneyimlerine (aktivite, bulusma ve bilgi-deneyim alisverisi) yonelik sorgulamalar gerceklestirilmistir. Bu sorgulamalar dogrultusunda nitel bir arastirma sureci izlenmis ve orneklem seciminde uc ust (yas, cinsiyet ve referans) ve uc alt (konut sahibi, paylasim turisti ve kisisel referanslar) olmak uzere alti kriter gozetilerek sekiz...
Bu calismada, modern turizmin geleneksel konaklama tesisleri ile postmodern turizmin paylasim kon... more Bu calismada, modern turizmin geleneksel konaklama tesisleri ile postmodern turizmin paylasim konutlarinin cografi dagilisi ve bu dagilisin nedenleri Izmir olceginde ele alinmistir. Ilk olarak, Izmir Il Kultur ve Turizm Mudurlugu verilerinden yararlanilarak, geleneksel konaklama tesislerinin cografi dagilisi yapilmistir. Daha sonra, yasam alanlarini CouchSurfing ve Airbnb platformlarina dâhil eden yerel sakinlerin kumelendigi lokasyonlar tespit edilmistir. Bu baglamda, CouchSurfing platformu uzerinden rastgele orneklem yontemiyle belirlenen 392 kisiye cevrimici anket uygulanmis, Airbnb konutlarinin mekânsal verileri ise Airdna araciligiyla elde edilmistir. Calisma kapsaminda, modern arz unsurlarinin; deniz-kum-gunes ve maddi kultur ogeleriyle karakterize olan Cesme (96-%35), Selcuk (19-%7), Menderes (15-%5) gibi ilcelerde, postmodern arz unsurlarinin ise Karsiyaka (181-%12), Bornova (161-%11), Buca (61-%4) gibi geleneksel konaklama koridorunun disarisinda kalan ve maddi olmayan kult...
Anatolia, 2021
ABSTRACT This article contributes to the ongoing debate on the increasing professionalization and... more ABSTRACT This article contributes to the ongoing debate on the increasing professionalization and commercialization of Airbnb through multi-unit hosts who offer more than one listing. The process of professionalization brings the question of whether Airbnb is still considered as a sharing economy platform or it has already lost sharing economy ethos. To answer this question, this study focuses on Europe’s top 10 Airbnb destinations (respectively London, Paris, Rome, Copenhagen, Berlin, Lisbon, Amsterdam, Barcelona, Milan and Madrid). The descriptive analysis reveals that although Airbnb positions itself under the positive value of sharing economy, there are indications that it has become increasingly professional through commercial listings. In contrast to the original concept of sharing, the visibilities of multi-unit hosts, specialized in short-term rental business, have increased on the platform, and this situation indicates the tendency of Airbnb’s operating model from consumer-to-consumer to business-to-consumer. This change from peer producer to professional suppliers may open the door of the platform to be defined as a lodging corporation rather than a sharing economy company. This comparative study also shows that the commercialization level of Airbnb in the cities is quite different. This may be due to different regulations for the short-term rentals.
Is Airbnb no longer a sharing economy platform Evidence from Europe s top 10 Airbnb destinations, 2021
This article contributes to the ongoing debate on the increasing professionalization and commerci... more This article contributes to the ongoing debate on the increasing professionalization and commercialization of Airbnb through multi-unit hosts who offer more than one listing. The process of professionalization brings the question of whether Airbnb is still considered as a sharing economy platform or it has already lost sharing economy ethos. To answer this question, this study focuses on Europe’s top 10 Airbnb destinations (respectively London, Paris, Rome, Copenhagen, Berlin, Lisbon, Amsterdam, Barcelona, Milan and Madrid). The descriptive analysis reveals that although Airbnb positions itself under the positive value of sharing economy, there are indications that it has become increasingly Professional through commercial listings. In contrast to the original concept of sharing, the visibilities of multi-unit hosts, specialized in short-term rental business, have increased on the platform, and this situation indicates the tendency of Airbnb’s operating model from consumer-to-consumer to business-to-consumer. This change from peer producer to professional suppliers may open the door of the platform to be defined as a lodging corporation rather than a sharing economy company. This comparative study also shows that the commercialization level of Airbnb in the cities is quite different. This may be due to different regulations for the short-term rentals.
Paylaşım Ekonomisinin Kırsalda Yükselişi: Kırsal Turizm İçin Fırsatlar ve Riskler, 2020
ÖZET Günümüz dünyasında bilgi ve iletişim teknolojilerinin turizmle ilişkisi, seyahat öncesinden ... more ÖZET Günümüz dünyasında bilgi ve iletişim teknolojilerinin turizmle ilişkisi, seyahat öncesinden başlayarak seyahat sonrasına kadar uzanan tüm süreçte giderek yoğunlaşmakta, kullanım pratikleri çeşitlenmekte ve artmaktadır. Önceleri etkisini daha çok kentsel destinasyonlarda gösteren bu olgu, bir taraftan paylaşım ekonomisi platformlarının başarılı uygulamaları, diğer taraftan ise yerel ekonominin çıkmazlarına reçete arayışları ve değişen turist profili sonucunda kırsal alanlarda da kendine yer edinmeye başlamıştır. Kırlara giren her yenilik gibi paylaşım ekonomisinin de beraberinde fırsatlar ve riskler getirme olasılığı, bu çalışmanın konu ve amacını; paylaşım ekonomisinin turizmle simbiyotik ilişkisine ve kırsal alanlar-kırsal turizm özelinde kuramsal değerlendirmelere dayandırmıştır. Nitel içerikli bu makale, tematik derleme ve ilişkisel analiz üzerine tasarlanmış bir eylem araştırmasıdır. Alanyazından elde edilen veriler, genelden özele ve kuramdan örneklere doğru bir akış içinde bütünleştirilmiştir. Bulgulara göre; paylaşım ekonomisinin kırsalda büyümesi çeşitli boyutlarıyla katlanarak devam edecektir. Bu durum, kırsal turizm için çok sayıda sosyal ve ekonomik fırsat (atıl durumdaki yapıların yeni işlevlere kavuşması, iş ve gelir sağlaması, yerel mirasın sahiplenilmesi, dezavantajlı bölgelerde yaşayanların sosyalleşmesi vb.) yaratabileceği gibi birtakım riskleri de (yasal sorunlar, haksız rekabet, ayrımcılık vb.) getirebilecektir. Kırsal turizm, paylaşım ekonomisiyle barışık ve holistik yapıda, hizmet ve aktiviteler, örgütlenme, tanıtım ve pazarlama konularında gelenekselin dışına çıkarak yeni bir yapılanma sürecini yaşamak zorunda kalacaktır.
TESİSTEN KONUTA, TURİSTTEN MİSAFİRE: COUCHSURFING ÖRNEĞİ, 2019
Günümüz dünyasında, bilgi ve iletişim teknolojilerinin seyahat öncesi, esnası ve sonrasında kulla... more Günümüz dünyasında, bilgi ve iletişim teknolojilerinin seyahat öncesi, esnası ve sonrasında kullanım yoğunluğu ve çeşitliliği giderek artmaktadır. Bu durum modern turizm endüstrisinin geleneksel paydaşlarınca sağlanan mal ve hizmet tedariği ve bilgi akışında alternatifler oluşturmaktadır. Paylaşım ekonomisini benimsemiş ağ toplumu bireylerince alternatif yaratılan paydaşlardan bir tanesi de konaklama endüstrisidir.
Çalışma kapsamında, postmodern turizm faaliyetlerinin konaklama arzını oluşturan platformlardan olan CouchSurfing sosyal ağına yoğunlaşılmıştır. Bu bağlamda, platform kullanıcıların genel özelliklerine, konut sahibi, paylaşım turisti ve diğer deneyimlerine (aktivite, buluşma ve bilgi-deneyim alışverişi) yönelik sorgulamalar gerçekleştirilmiştir. Bu sorgulamalar doğrultusunda nitel bir araştırma süreci izlenmiş ve örneklem seçiminde üç üst (yaş, cinsiyet ve referans) ve üç alt (konut sahibi, paylaşım turisti ve kişisel referanslar) olmak üzere altı kriter gözetilerek sekiz katılımcı ile derinlemesine görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Elde edilen veriler, betimsel analiz ile yorumlanmıştır.
Sonuç olarak; katılımcıların kültürel, ekonomik, kişisel motivasyonlar ve geleneksel turist imajından kaçış amacı ile platformu kullandığı belirlenmiştir. Katılımcılar; misafir ettikleri paylaşım turistlerini seçerken en çok referans, profil düzeni ve paylaşım isteğinin içeriğine, misafir oldukları konut sahiplerini seçerken ise referans, yaş, ortak ilgi alanları ve konutun konumuna dikkat ettiğini belirtmiştir. Paylaşım konutu sahipleri, yaşam alanları ve çevresi hakkında misafirlerine tavsiye ve ipuçları vermekte ve rehberlik yapmaktadır. Böylece katılımcılar, akranları ile kurdukları ilişkilerin ev sahibi-misafir bağlamından çıktığını ve yoğunlaşarak kalıcı bir hale dönüştüğünü vurgulamaktadır. Kişisel seyahatlerde platformun kullanılması, katılımcıların daha özgür ve yaratıcı hissetmelerini ve seyahatlerinden daha fazla zevk almalarını beraberinde getirmiştir. Ayrıca katılımcıların seyahat alışkanlıklarının değiştiği, seyahat sıklıklarının arttığı ve seyahat sürelerinin uzadığı da tespit edilmiştir.
GEOGRAPHICAL DISTRIBUTION OF MODERN AND POSTMODERN ACCOMMODATION SUPPLY: A CASE STUDY OF İZMİR (TURKEY), 2019
In this study, the geographical distribution of modern accommodation facilities and postmodern sh... more In this study, the geographical distribution of modern accommodation facilities and postmodern sharing residences in Izmir are compared. First, the geographical distribution of traditional facilities was observed by using the data of Izmir Provincial Directorate of Culture and Tourism. Afterwards, the locations of local residents who included their living spaces in CouchSurfing and Airbnb were determined. In this respect, 392 CouchSurfers were selected by random sampling method and they completed an online survey. The spatial data of Airbnb residences, on the other hand, were obtained from Airdna.
According to the findings, modern supply is concentrated in districts such as Çeşme (96-35%), Selçuk (19-7%) and Menderes (15-5%) which are characterized by sea-sun-sand and material, whereas postmodern supply is concentrated in Karşıyaka (181-12%), Bornova (161-11%), and Buca (61-4%) which are outside the traditional accommodation corridor and focus on non-material culture. On the other hand, the supply of Airbnb provides accommodation in the districts such as Çeşme (339-32%), Urla (46-4%) and Karaburun (44-4%) where traditional facilities are generally concentrated. The geographical distribution of modern (69-25%) and postmodern (235-16%) supply in central Izmir shows parallelism only in Konak. When this similarity on the district is examined on a quarter levels however, it turns out that the facilities are concentrated in central and coastal quarters and adjacent quarters whereas the residences are more dispersed and are located in the outskirts.
In conclusion, the opening of residences in tourism by individuals, adopting the sharing culture, has brought about more balanced distribution of accommodation within the destination. It has provided a range of locations and prices as well as creating an alternative accommodation possibility and this situation allows post-tourists to go outside of tourist bubble and transition to areas in the back regions which are the actual residential areas.
Kentsel Kültürel Turizmde Ağ Toplumu Ve Paylaşım Kültürünün Turizm Coğrafyası Yaklaşımıyla Değerlendirilmesi: İzmir Örneği, 2017
Turizm, çağımıza ait bir sosyo kültürel ve ekonomik faaliyet olarak görülse de çok daha eskiye da... more Turizm, çağımıza ait bir sosyo kültürel ve ekonomik faaliyet olarak görülse de çok daha eskiye dayanan bir başlangıcı ve uzun bir tarihsel süreci mevcuttur. Bu nedenle, turizm faaliyetlerinin ortaya çıkışı, gelişimi, yayılışı ve çeşitlenmesi turizm literatüründe; modern öncesi, modern ve postmodern olmak üzere üç döneme ayrılarak ele alınmaktadır. Bu yüksek lisans tezinde, modern öncesi ve modern turizm dönemleri; katılan kitle, geçirilen süre, öncelikli motivasyon kaynağı ve destinasyon seçimi bağlamında irdelenerek postmodern turizm dönemine kadarki tarihsel süreç aktarılmaya çalışılmıştır. Bu çabanın ardından, postmodern turizm asıl çalışılmak istenen dönem olarak belirlenmiş, söz konusu dönemi hazırlayan önemli süreçlerden olan bilgi ve iletişim teknolojileri üzerinde durulmuş ve bu teknolojilerin turizm endüstrisine ve coğrafyasına olan yansımalarına yoğunlaşılmıştır.
Kitleselleşme ve farklılaşma süreçleriyle şekillenen modern dönemden bireyselleşme ve aynılaşmanın önem kazandığı postmodern turizme geçiş, bilgi ve iletişim teknolojilerinde meydana gelen gelişmelerle hız kazanmaktadır. Web 1.0’dan Web 2.0’a geçişle ortaya çıkan sosyal medya, ağ toplumu ve paylaşım ekonomisi gibi kavramlar, seyahatle ilişkili mal ve hizmetlerin üretildiği, paylaşıldığı ve tüketildiği alanlara dönüşmüştür. Bu dönemle birlikte paylaşım kültürünü benimsemiş ağ toplumu bireyleri üre-tüketici konumuna yükselerek geleneksel paydaşlar tarafından üretilen ve dolaşıma sokulan ulaşım, konaklama, yeme-içme ve aktivite arzını karşılayabilen bir yapıya bürünmüştür. Ağ toplumu ve paylaşım kültürünün yatay ve dikey yönde yaygınlık kazanması ve manevi kültür öğelerine duyulan ilginin giderek artması, postmodern turizm faaliyetlerinin küresel ölçekte gelişimini, çeşitlenmesini ve farklı coğrafyalara hızla yayılmasını sağlamaktadır.
Tezin amacı, bilgi ve iletişim teknolojilerindeki yeniliklerin postmodern turizm ağının oluşumu, gelişimi ve yayılmasındaki etkilerini ortaya koymaktır. Bu doğrultuda çalışma konusu, paylaşım kültürünün turizmle ilişkili unsurlarından ulaşım, yeme-içme ve aktivite genelinde ve en büyük ücretsiz oda paylaşım platformu olan CouchSurfing’in İzmir yansımaları özelinde ele alınmıştır. Nicel (398 anket) ve nitel (8 görüşme) çalışma kapsamında, çalışmanın temel amacı ve bununla ilişkili sorgulamalar gerçekleştirilmiş ve ele edilen bulgular, alt başlıklar halinde verilmiştir.
Alan çalışma neticesinde eğitim seviyesi yüksek Y kuşağı bireylerinin ağırlığını oluşturduğu, yerel ve turistin konumlarının değiştiği, paylaşım kültürünün yaşam tarzına dönüştüğü, turizmin kişisel gelişim temelli görüldüğü, sosyo-kültürel öğelerin birincil motivasyon kaynağı olduğu, akranlar arasında uzun soluklu ilişkilerin kurulduğu ve seyahatin birleştiriciliğinin ortaya çıkarıldığı yeni bir turizm ağının varlığı saptanmıştır. Bununla birlikte, postmodern turizmin konaklama ihtiyacının yerel sakinlerin konutlarında ücretsiz bir şekilde karşılanması, sürdürülebilir turizmi ve turizmde demokratikleşmeyi de beraberinde getirmektedir. Ayrıca geleneksel turizm koridorunun dışına çıkıldığı, konaklama arzının niceliksel-niteliksel olarak arttığı-çeşitlendiği de bir diğer önemli bulgudur. Örneğin İzmir’de modern turizm endüstrisinin konaklama arzı, 2017 itibariyle 265 tesis ve 50.486 yatak kapasitesinden oluşmaktayken, Temmuz 2017’de paylaşım konutlarının sayısı 27.711, yatak kapasitesi ise 55.442 ile 83.133 arasındadır. Modern ve postmodern turizmin konaklama arzının mekânsal dağılımı yapıldığında geleneksel konaklamaların deniz-kum-güneş ve kültürün iç çekirdeği ağırlıklı kıyı-kitle ilişkili destinasyonlarda (%67 diğer, %33 merkez ilçeler), paylaşım konutlarının ise yerel odaklı gerçek yaşam alanlarında (%92 merkez, %8 diğer ilçeler) yoğunlaştığı tespit edilmiştir.
The development of ICT led to the emergence of the terms “network society” and “sharing economy” ... more The development of ICT led to the emergence of the terms “network society” and “sharing economy” and to their rapid spread around the globe. The rising importance of networking and the fact that sharing economy is used more and more by individuals as part of their daily lives gradually increases the effect of the aforementioned changes on traditional lines of business. Undoubtedly, tourism tops the list among the sectors which are being affected the most by these changes. The tasks of modern tourism industry are now being carried out by locals and tourists using social media platforms. These new movements are called “postmodern tourism” and there are significant differences in terms of traditional stakeholders, destinations, local people and tourists.
This study focuses on CouchSurfing which supplies the accommodation aspect of postmodern tourism and its reflection on Antalya, Turkey’s biggest tourism destination on its southern shoreline. An online survey was utilized as means of quantitative research. As a result, it was determined that the accommodation aspect of postmodern tourism is supplied by well-educated individuals between 18-34 years of age. Their primary motives are cultural and personal. Shared residences are centered in the downtown area, which is outside the mainstream accommodation corridor.
Conference Presentations by Ersin Demir
Özet
Amacı: Bu çalışmada, gönüllü turizm kavramı, bireyselleşme ve aynılaşma süreçlerinin önem ka... more Özet
Amacı: Bu çalışmada, gönüllü turizm kavramı, bireyselleşme ve aynılaşma süreçlerinin önem kazandığı postmodern yapının turizm coğrafyasına yansımasına bir örnek olarak ele alınmıştır. Postmodern turizmin yeni bir formu olarak değerlendirilen ve 2000’li yılların başlarında uluslararası literatüre giren bu yeni çalışma konusuyla ülkemiz turizm literatürüne güncel ve özgün bir çalışma ile katkıda bulunulması hedeflenmiştir.
Araştırma Yöntemi: Çalışma amacına yönelik araştırmacılarca belirlenen parametrelerden oluşan çizelge kapsamında önde gelen gönüllü turizm platformlarından biri olan Workaway’in Türkiye gönüllü listelerine (435 profil) ve bu listelerde gönüllü turist olarak tatillerini geçirenlere (382 profil) yönelik kullanıcı içerik analizi uygulanmıştır. Elde edilen veriler frekans analiziyle değerlendirilmiş ve oluşturulan tablolar aracılığıyla yorumlanmıştır.
Bulgular: Çalışmadan elde edilen bulgular, Workaway Türkiye profili ve gönüllü turistler olmak üzere iki başlıkta verilmeye çalışılmıştır. Türkiye’den sisteme dâhil olan 435 profilin 206’sı (%47) ailelere, 130’u (%30) çeşitli işletmelere, 83’ü (%19) bireysel kişilere, 14’ü (%3) topluluklara ve 2’si (%1) sivil toplum örgütlerine aittir. Gönüllü listelerinin Türkiye dağılımı yapıldığında; Muğla (119-%27), İstanbul (88-%19), Antalya (78-%18), İzmir (55-%13), Nevşehir (18-%4) ve Ankara (14-%3) ilk sıralarda yer almıştır. Toplam 435 profilin 203’ü (%47) en az bir gönüllü turist misafir etmiş ve toplamda misafir edilen gönüllü turist sayısı en az 1.389 olarak tespit edilmiştir. Gönüllü turistlerin 365’i (%81) 18-34 yaş aralığındaki Y kuşağı bireylerinden oluşmaktadır. Gönüllü turistlerin geldikleri kıtalara bakıldığında Avrupa (226-%50) ve Kuzey Amerika (73-%16) ilk iki sırayı paylaşmaktadır.
Sonuç ve Öneriler: Bu çalışma, platformu kullanan kişilere yönelik kullanıcı içerik analizi şeklinde yürütülmüştür. Gönüllü turizmin farklı yönleriyle derinlemesine anlaşılması sonraki süreçlerde gönüllülük platformlarını kullanan kişilerle yapılacak kapsamlı araştırmalarla mümkün olacaktır.
Anahtar Kelimeler: postmodern turizm, gönüllü turizm, ağ toplumu, paylaşım ekonomisi Workaway.
Özet Turizm ekonomiden, çevreden ve sosyo-kültürel yapıdan etkilenen/etkileyen önemli bir olgudur... more Özet Turizm ekonomiden, çevreden ve sosyo-kültürel yapıdan etkilenen/etkileyen önemli bir olgudur. Bu ilişkiler doğrultusunda turizmin, modern anlamda ilk ortaya çıktığı günden bugüne yaşanan birçok olaydan etkilenerek farklı paradigmal değişimler yaşadığı bilinmektedir. Turizm-teknoloji ilişkileri son yirmi yılda daha fazla konuşulmaya başlamış, postmodern turizm dönemine geçişte başrolü oynamıştır. Özellikle internet ve internet tabanlı teknolojiler yerel halk ve turistler tarafından turizm faaliyetlerinde yoğun ve yaratıcı bir şekilde kullanılmaya başlarken bu durum modern turizm faaliyetlerinden postmodern turizm faaliyetlerine bir diğer deyişle klasik-geleneksel turizm endüstrisinden yeni turizm ağına geçişi beraberinde getirmiştir.
Amaç: Çalışmada turizmin değişimini, teknoloji ile ilişkilerini sistematik ve kapsamlı bir şekilde irdelemek bu süreçte kültür, kültürel miras ve kültürel turizmin nasıl etkilendiğini ortaya koymak amaçlanmaktadır. Kültürel turizmin seçilmesindeki en temel gerekçelerden birini turizmin 3. kuşağı olarak değerlendirilen, turizm-yaratıcılık-kültür ilişkilerinden doğan yaratıcı turizmin kültürel turizme tepki olarak ortaya çıkışı ve bu durumun kültürel turizmin evrilmesine neden olması oluşturmaktadır. Öte yandan kültürel turizmin temel özelliklerinden kaynaklanan, diğer turistik çekiciliklerle kıyaslama olanağı sunmayan yapısı önemli bir rekabet avantajı yaratmaktadır. Özellikle kültür-kültür mirası-kültürel turizm ilişkileri öncelikle kültürün kendi içinde değişen-dönüşen anlamları, toplumsal değişmeler, uzakları yakın yapan teknolojiler, ulusal-ulus aşırı koruma ve planlama yaklaşımları, turizmin değişen uygulama ve içerikleri, kültürel turizm-teknoloji ilişkilerinin mekana yansımaları da konuya ilginin artmasına neden olmuştur.
Yöntem: Bu bağlamda turizm olgusunun, farklı dönemler itibariyle yaşadığı değişimler analitik yöntemle incelenmeye çalışılmıştır. Çalışmada mevcut ulusal ve uluslararası turizm literatüründen yararlanılarak turizm paradigmasının ve kültürel turizmin süreç içinde geçirdiği değişim, teknoloji ile ilişkilendirilerek ele alınmaya çalışılmıştır. Ancak turizmin ve kültürün dinamik ve çok boyutlu olması, ekonomik, teknolojik, siyasal, bilimsel ve toplumsal değişimlerden etkilenmesi konunun kurgulanmasında bir takım sıkıntılara neden olmuştur. Turizm coğrafyası perspektifi ile ele alınan çalışmada yalnızca teknolojiyi soyutlayıp anlatmak çok ta kolay olmamıştır. Bu nedenle bildiride teknolojinin yoğun kullanıldığı, teknoloji ile doğrudan ilişkilerin somut olarak görüldüğü gelişmelerden söz edilmeye çalışılmıştır.
Bulgular: Teknolojik gelişmeler, tüm üretim biçimlerini ve toplumu etkilediği gibi turizmi arz ve talep açısından da şekillendirmektedir. Özellikle internet ve internet teknolojileri, Web1.0 -Web2.0’ın gelişmesi, akıllı telefon uygulamaları, sosyal medya ilişkileri turizmi ve kültürel turizmi içerik ve uygulama olarak değiştirmeye başlamıştır. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de bu değişimleri görmek mümkündür. Turizm evrilirken kültürel turizm de geleneksel (tarihi yerler-müzeler-örenyerleri ziyareti) yapısından sıyrılarak yerel kültür ürünlerini deneyimleme istekleri ile karşımıza çıkmaya başlamıştır. Bu durum yeni turizm eğilimlerinin dikkate alınarak turizm stratejilerinin geliştirilmesini zorunlu kılmaktadır.
Anahtar kelimeler: Post modern turizm, kültürel turizm, kültür, teknoloji, turizm coğrafyası.
Papers- Makaleler by Ersin Demir
Anatolia, 2023
This article focuses on the evaluation of the temporal and spatial effects of
COVID-19 on Airbnb’... more This article focuses on the evaluation of the temporal and spatial effects of
COVID-19 on Airbnb’s supply and demand in 40 cities from 17 European
countries in four regions. In terms of supply, hosts followed a wait-and-see
strategy by the availability was set to 0 in the first pandemic wave, and
with the second wave, the sharing activities were completely terminated
by closing profiles. Hosts with entire homes and multiple listings were
more willing to use calendars actively and more reluctant to close profiles
than hosts with private rooms and single listings. Moreover, especially in
the second half of 2020, listings in Northern, Western, and Eastern Europe
suffered significant losses, while hosts in Southern Europe more actively
used calendars. Airbnb demand was even more adversely affected, and
the demand preferences were directed towards entire homes, where
social distance might have been easier and better maintained between
peers, and multiple listings, that might have been more professionally
managed due to commercial concerns. Considering the dependence of
entire homes and multiple listings hosts on income from sharing activities,
it is thought that they may have been more affected by potential income
losses than hosts with private rooms and single listings.
Uploads
Papers by Ersin Demir
Çalışma kapsamında, postmodern turizm faaliyetlerinin konaklama arzını oluşturan platformlardan olan CouchSurfing sosyal ağına yoğunlaşılmıştır. Bu bağlamda, platform kullanıcıların genel özelliklerine, konut sahibi, paylaşım turisti ve diğer deneyimlerine (aktivite, buluşma ve bilgi-deneyim alışverişi) yönelik sorgulamalar gerçekleştirilmiştir. Bu sorgulamalar doğrultusunda nitel bir araştırma süreci izlenmiş ve örneklem seçiminde üç üst (yaş, cinsiyet ve referans) ve üç alt (konut sahibi, paylaşım turisti ve kişisel referanslar) olmak üzere altı kriter gözetilerek sekiz katılımcı ile derinlemesine görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Elde edilen veriler, betimsel analiz ile yorumlanmıştır.
Sonuç olarak; katılımcıların kültürel, ekonomik, kişisel motivasyonlar ve geleneksel turist imajından kaçış amacı ile platformu kullandığı belirlenmiştir. Katılımcılar; misafir ettikleri paylaşım turistlerini seçerken en çok referans, profil düzeni ve paylaşım isteğinin içeriğine, misafir oldukları konut sahiplerini seçerken ise referans, yaş, ortak ilgi alanları ve konutun konumuna dikkat ettiğini belirtmiştir. Paylaşım konutu sahipleri, yaşam alanları ve çevresi hakkında misafirlerine tavsiye ve ipuçları vermekte ve rehberlik yapmaktadır. Böylece katılımcılar, akranları ile kurdukları ilişkilerin ev sahibi-misafir bağlamından çıktığını ve yoğunlaşarak kalıcı bir hale dönüştüğünü vurgulamaktadır. Kişisel seyahatlerde platformun kullanılması, katılımcıların daha özgür ve yaratıcı hissetmelerini ve seyahatlerinden daha fazla zevk almalarını beraberinde getirmiştir. Ayrıca katılımcıların seyahat alışkanlıklarının değiştiği, seyahat sıklıklarının arttığı ve seyahat sürelerinin uzadığı da tespit edilmiştir.
According to the findings, modern supply is concentrated in districts such as Çeşme (96-35%), Selçuk (19-7%) and Menderes (15-5%) which are characterized by sea-sun-sand and material, whereas postmodern supply is concentrated in Karşıyaka (181-12%), Bornova (161-11%), and Buca (61-4%) which are outside the traditional accommodation corridor and focus on non-material culture. On the other hand, the supply of Airbnb provides accommodation in the districts such as Çeşme (339-32%), Urla (46-4%) and Karaburun (44-4%) where traditional facilities are generally concentrated. The geographical distribution of modern (69-25%) and postmodern (235-16%) supply in central Izmir shows parallelism only in Konak. When this similarity on the district is examined on a quarter levels however, it turns out that the facilities are concentrated in central and coastal quarters and adjacent quarters whereas the residences are more dispersed and are located in the outskirts.
In conclusion, the opening of residences in tourism by individuals, adopting the sharing culture, has brought about more balanced distribution of accommodation within the destination. It has provided a range of locations and prices as well as creating an alternative accommodation possibility and this situation allows post-tourists to go outside of tourist bubble and transition to areas in the back regions which are the actual residential areas.
Kitleselleşme ve farklılaşma süreçleriyle şekillenen modern dönemden bireyselleşme ve aynılaşmanın önem kazandığı postmodern turizme geçiş, bilgi ve iletişim teknolojilerinde meydana gelen gelişmelerle hız kazanmaktadır. Web 1.0’dan Web 2.0’a geçişle ortaya çıkan sosyal medya, ağ toplumu ve paylaşım ekonomisi gibi kavramlar, seyahatle ilişkili mal ve hizmetlerin üretildiği, paylaşıldığı ve tüketildiği alanlara dönüşmüştür. Bu dönemle birlikte paylaşım kültürünü benimsemiş ağ toplumu bireyleri üre-tüketici konumuna yükselerek geleneksel paydaşlar tarafından üretilen ve dolaşıma sokulan ulaşım, konaklama, yeme-içme ve aktivite arzını karşılayabilen bir yapıya bürünmüştür. Ağ toplumu ve paylaşım kültürünün yatay ve dikey yönde yaygınlık kazanması ve manevi kültür öğelerine duyulan ilginin giderek artması, postmodern turizm faaliyetlerinin küresel ölçekte gelişimini, çeşitlenmesini ve farklı coğrafyalara hızla yayılmasını sağlamaktadır.
Tezin amacı, bilgi ve iletişim teknolojilerindeki yeniliklerin postmodern turizm ağının oluşumu, gelişimi ve yayılmasındaki etkilerini ortaya koymaktır. Bu doğrultuda çalışma konusu, paylaşım kültürünün turizmle ilişkili unsurlarından ulaşım, yeme-içme ve aktivite genelinde ve en büyük ücretsiz oda paylaşım platformu olan CouchSurfing’in İzmir yansımaları özelinde ele alınmıştır. Nicel (398 anket) ve nitel (8 görüşme) çalışma kapsamında, çalışmanın temel amacı ve bununla ilişkili sorgulamalar gerçekleştirilmiş ve ele edilen bulgular, alt başlıklar halinde verilmiştir.
Alan çalışma neticesinde eğitim seviyesi yüksek Y kuşağı bireylerinin ağırlığını oluşturduğu, yerel ve turistin konumlarının değiştiği, paylaşım kültürünün yaşam tarzına dönüştüğü, turizmin kişisel gelişim temelli görüldüğü, sosyo-kültürel öğelerin birincil motivasyon kaynağı olduğu, akranlar arasında uzun soluklu ilişkilerin kurulduğu ve seyahatin birleştiriciliğinin ortaya çıkarıldığı yeni bir turizm ağının varlığı saptanmıştır. Bununla birlikte, postmodern turizmin konaklama ihtiyacının yerel sakinlerin konutlarında ücretsiz bir şekilde karşılanması, sürdürülebilir turizmi ve turizmde demokratikleşmeyi de beraberinde getirmektedir. Ayrıca geleneksel turizm koridorunun dışına çıkıldığı, konaklama arzının niceliksel-niteliksel olarak arttığı-çeşitlendiği de bir diğer önemli bulgudur. Örneğin İzmir’de modern turizm endüstrisinin konaklama arzı, 2017 itibariyle 265 tesis ve 50.486 yatak kapasitesinden oluşmaktayken, Temmuz 2017’de paylaşım konutlarının sayısı 27.711, yatak kapasitesi ise 55.442 ile 83.133 arasındadır. Modern ve postmodern turizmin konaklama arzının mekânsal dağılımı yapıldığında geleneksel konaklamaların deniz-kum-güneş ve kültürün iç çekirdeği ağırlıklı kıyı-kitle ilişkili destinasyonlarda (%67 diğer, %33 merkez ilçeler), paylaşım konutlarının ise yerel odaklı gerçek yaşam alanlarında (%92 merkez, %8 diğer ilçeler) yoğunlaştığı tespit edilmiştir.
This study focuses on CouchSurfing which supplies the accommodation aspect of postmodern tourism and its reflection on Antalya, Turkey’s biggest tourism destination on its southern shoreline. An online survey was utilized as means of quantitative research. As a result, it was determined that the accommodation aspect of postmodern tourism is supplied by well-educated individuals between 18-34 years of age. Their primary motives are cultural and personal. Shared residences are centered in the downtown area, which is outside the mainstream accommodation corridor.
Conference Presentations by Ersin Demir
Amacı: Bu çalışmada, gönüllü turizm kavramı, bireyselleşme ve aynılaşma süreçlerinin önem kazandığı postmodern yapının turizm coğrafyasına yansımasına bir örnek olarak ele alınmıştır. Postmodern turizmin yeni bir formu olarak değerlendirilen ve 2000’li yılların başlarında uluslararası literatüre giren bu yeni çalışma konusuyla ülkemiz turizm literatürüne güncel ve özgün bir çalışma ile katkıda bulunulması hedeflenmiştir.
Araştırma Yöntemi: Çalışma amacına yönelik araştırmacılarca belirlenen parametrelerden oluşan çizelge kapsamında önde gelen gönüllü turizm platformlarından biri olan Workaway’in Türkiye gönüllü listelerine (435 profil) ve bu listelerde gönüllü turist olarak tatillerini geçirenlere (382 profil) yönelik kullanıcı içerik analizi uygulanmıştır. Elde edilen veriler frekans analiziyle değerlendirilmiş ve oluşturulan tablolar aracılığıyla yorumlanmıştır.
Bulgular: Çalışmadan elde edilen bulgular, Workaway Türkiye profili ve gönüllü turistler olmak üzere iki başlıkta verilmeye çalışılmıştır. Türkiye’den sisteme dâhil olan 435 profilin 206’sı (%47) ailelere, 130’u (%30) çeşitli işletmelere, 83’ü (%19) bireysel kişilere, 14’ü (%3) topluluklara ve 2’si (%1) sivil toplum örgütlerine aittir. Gönüllü listelerinin Türkiye dağılımı yapıldığında; Muğla (119-%27), İstanbul (88-%19), Antalya (78-%18), İzmir (55-%13), Nevşehir (18-%4) ve Ankara (14-%3) ilk sıralarda yer almıştır. Toplam 435 profilin 203’ü (%47) en az bir gönüllü turist misafir etmiş ve toplamda misafir edilen gönüllü turist sayısı en az 1.389 olarak tespit edilmiştir. Gönüllü turistlerin 365’i (%81) 18-34 yaş aralığındaki Y kuşağı bireylerinden oluşmaktadır. Gönüllü turistlerin geldikleri kıtalara bakıldığında Avrupa (226-%50) ve Kuzey Amerika (73-%16) ilk iki sırayı paylaşmaktadır.
Sonuç ve Öneriler: Bu çalışma, platformu kullanan kişilere yönelik kullanıcı içerik analizi şeklinde yürütülmüştür. Gönüllü turizmin farklı yönleriyle derinlemesine anlaşılması sonraki süreçlerde gönüllülük platformlarını kullanan kişilerle yapılacak kapsamlı araştırmalarla mümkün olacaktır.
Anahtar Kelimeler: postmodern turizm, gönüllü turizm, ağ toplumu, paylaşım ekonomisi Workaway.
Amaç: Çalışmada turizmin değişimini, teknoloji ile ilişkilerini sistematik ve kapsamlı bir şekilde irdelemek bu süreçte kültür, kültürel miras ve kültürel turizmin nasıl etkilendiğini ortaya koymak amaçlanmaktadır. Kültürel turizmin seçilmesindeki en temel gerekçelerden birini turizmin 3. kuşağı olarak değerlendirilen, turizm-yaratıcılık-kültür ilişkilerinden doğan yaratıcı turizmin kültürel turizme tepki olarak ortaya çıkışı ve bu durumun kültürel turizmin evrilmesine neden olması oluşturmaktadır. Öte yandan kültürel turizmin temel özelliklerinden kaynaklanan, diğer turistik çekiciliklerle kıyaslama olanağı sunmayan yapısı önemli bir rekabet avantajı yaratmaktadır. Özellikle kültür-kültür mirası-kültürel turizm ilişkileri öncelikle kültürün kendi içinde değişen-dönüşen anlamları, toplumsal değişmeler, uzakları yakın yapan teknolojiler, ulusal-ulus aşırı koruma ve planlama yaklaşımları, turizmin değişen uygulama ve içerikleri, kültürel turizm-teknoloji ilişkilerinin mekana yansımaları da konuya ilginin artmasına neden olmuştur.
Yöntem: Bu bağlamda turizm olgusunun, farklı dönemler itibariyle yaşadığı değişimler analitik yöntemle incelenmeye çalışılmıştır. Çalışmada mevcut ulusal ve uluslararası turizm literatüründen yararlanılarak turizm paradigmasının ve kültürel turizmin süreç içinde geçirdiği değişim, teknoloji ile ilişkilendirilerek ele alınmaya çalışılmıştır. Ancak turizmin ve kültürün dinamik ve çok boyutlu olması, ekonomik, teknolojik, siyasal, bilimsel ve toplumsal değişimlerden etkilenmesi konunun kurgulanmasında bir takım sıkıntılara neden olmuştur. Turizm coğrafyası perspektifi ile ele alınan çalışmada yalnızca teknolojiyi soyutlayıp anlatmak çok ta kolay olmamıştır. Bu nedenle bildiride teknolojinin yoğun kullanıldığı, teknoloji ile doğrudan ilişkilerin somut olarak görüldüğü gelişmelerden söz edilmeye çalışılmıştır.
Bulgular: Teknolojik gelişmeler, tüm üretim biçimlerini ve toplumu etkilediği gibi turizmi arz ve talep açısından da şekillendirmektedir. Özellikle internet ve internet teknolojileri, Web1.0 -Web2.0’ın gelişmesi, akıllı telefon uygulamaları, sosyal medya ilişkileri turizmi ve kültürel turizmi içerik ve uygulama olarak değiştirmeye başlamıştır. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de bu değişimleri görmek mümkündür. Turizm evrilirken kültürel turizm de geleneksel (tarihi yerler-müzeler-örenyerleri ziyareti) yapısından sıyrılarak yerel kültür ürünlerini deneyimleme istekleri ile karşımıza çıkmaya başlamıştır. Bu durum yeni turizm eğilimlerinin dikkate alınarak turizm stratejilerinin geliştirilmesini zorunlu kılmaktadır.
Anahtar kelimeler: Post modern turizm, kültürel turizm, kültür, teknoloji, turizm coğrafyası.
Papers- Makaleler by Ersin Demir
COVID-19 on Airbnb’s supply and demand in 40 cities from 17 European
countries in four regions. In terms of supply, hosts followed a wait-and-see
strategy by the availability was set to 0 in the first pandemic wave, and
with the second wave, the sharing activities were completely terminated
by closing profiles. Hosts with entire homes and multiple listings were
more willing to use calendars actively and more reluctant to close profiles
than hosts with private rooms and single listings. Moreover, especially in
the second half of 2020, listings in Northern, Western, and Eastern Europe
suffered significant losses, while hosts in Southern Europe more actively
used calendars. Airbnb demand was even more adversely affected, and
the demand preferences were directed towards entire homes, where
social distance might have been easier and better maintained between
peers, and multiple listings, that might have been more professionally
managed due to commercial concerns. Considering the dependence of
entire homes and multiple listings hosts on income from sharing activities,
it is thought that they may have been more affected by potential income
losses than hosts with private rooms and single listings.
Çalışma kapsamında, postmodern turizm faaliyetlerinin konaklama arzını oluşturan platformlardan olan CouchSurfing sosyal ağına yoğunlaşılmıştır. Bu bağlamda, platform kullanıcıların genel özelliklerine, konut sahibi, paylaşım turisti ve diğer deneyimlerine (aktivite, buluşma ve bilgi-deneyim alışverişi) yönelik sorgulamalar gerçekleştirilmiştir. Bu sorgulamalar doğrultusunda nitel bir araştırma süreci izlenmiş ve örneklem seçiminde üç üst (yaş, cinsiyet ve referans) ve üç alt (konut sahibi, paylaşım turisti ve kişisel referanslar) olmak üzere altı kriter gözetilerek sekiz katılımcı ile derinlemesine görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Elde edilen veriler, betimsel analiz ile yorumlanmıştır.
Sonuç olarak; katılımcıların kültürel, ekonomik, kişisel motivasyonlar ve geleneksel turist imajından kaçış amacı ile platformu kullandığı belirlenmiştir. Katılımcılar; misafir ettikleri paylaşım turistlerini seçerken en çok referans, profil düzeni ve paylaşım isteğinin içeriğine, misafir oldukları konut sahiplerini seçerken ise referans, yaş, ortak ilgi alanları ve konutun konumuna dikkat ettiğini belirtmiştir. Paylaşım konutu sahipleri, yaşam alanları ve çevresi hakkında misafirlerine tavsiye ve ipuçları vermekte ve rehberlik yapmaktadır. Böylece katılımcılar, akranları ile kurdukları ilişkilerin ev sahibi-misafir bağlamından çıktığını ve yoğunlaşarak kalıcı bir hale dönüştüğünü vurgulamaktadır. Kişisel seyahatlerde platformun kullanılması, katılımcıların daha özgür ve yaratıcı hissetmelerini ve seyahatlerinden daha fazla zevk almalarını beraberinde getirmiştir. Ayrıca katılımcıların seyahat alışkanlıklarının değiştiği, seyahat sıklıklarının arttığı ve seyahat sürelerinin uzadığı da tespit edilmiştir.
According to the findings, modern supply is concentrated in districts such as Çeşme (96-35%), Selçuk (19-7%) and Menderes (15-5%) which are characterized by sea-sun-sand and material, whereas postmodern supply is concentrated in Karşıyaka (181-12%), Bornova (161-11%), and Buca (61-4%) which are outside the traditional accommodation corridor and focus on non-material culture. On the other hand, the supply of Airbnb provides accommodation in the districts such as Çeşme (339-32%), Urla (46-4%) and Karaburun (44-4%) where traditional facilities are generally concentrated. The geographical distribution of modern (69-25%) and postmodern (235-16%) supply in central Izmir shows parallelism only in Konak. When this similarity on the district is examined on a quarter levels however, it turns out that the facilities are concentrated in central and coastal quarters and adjacent quarters whereas the residences are more dispersed and are located in the outskirts.
In conclusion, the opening of residences in tourism by individuals, adopting the sharing culture, has brought about more balanced distribution of accommodation within the destination. It has provided a range of locations and prices as well as creating an alternative accommodation possibility and this situation allows post-tourists to go outside of tourist bubble and transition to areas in the back regions which are the actual residential areas.
Kitleselleşme ve farklılaşma süreçleriyle şekillenen modern dönemden bireyselleşme ve aynılaşmanın önem kazandığı postmodern turizme geçiş, bilgi ve iletişim teknolojilerinde meydana gelen gelişmelerle hız kazanmaktadır. Web 1.0’dan Web 2.0’a geçişle ortaya çıkan sosyal medya, ağ toplumu ve paylaşım ekonomisi gibi kavramlar, seyahatle ilişkili mal ve hizmetlerin üretildiği, paylaşıldığı ve tüketildiği alanlara dönüşmüştür. Bu dönemle birlikte paylaşım kültürünü benimsemiş ağ toplumu bireyleri üre-tüketici konumuna yükselerek geleneksel paydaşlar tarafından üretilen ve dolaşıma sokulan ulaşım, konaklama, yeme-içme ve aktivite arzını karşılayabilen bir yapıya bürünmüştür. Ağ toplumu ve paylaşım kültürünün yatay ve dikey yönde yaygınlık kazanması ve manevi kültür öğelerine duyulan ilginin giderek artması, postmodern turizm faaliyetlerinin küresel ölçekte gelişimini, çeşitlenmesini ve farklı coğrafyalara hızla yayılmasını sağlamaktadır.
Tezin amacı, bilgi ve iletişim teknolojilerindeki yeniliklerin postmodern turizm ağının oluşumu, gelişimi ve yayılmasındaki etkilerini ortaya koymaktır. Bu doğrultuda çalışma konusu, paylaşım kültürünün turizmle ilişkili unsurlarından ulaşım, yeme-içme ve aktivite genelinde ve en büyük ücretsiz oda paylaşım platformu olan CouchSurfing’in İzmir yansımaları özelinde ele alınmıştır. Nicel (398 anket) ve nitel (8 görüşme) çalışma kapsamında, çalışmanın temel amacı ve bununla ilişkili sorgulamalar gerçekleştirilmiş ve ele edilen bulgular, alt başlıklar halinde verilmiştir.
Alan çalışma neticesinde eğitim seviyesi yüksek Y kuşağı bireylerinin ağırlığını oluşturduğu, yerel ve turistin konumlarının değiştiği, paylaşım kültürünün yaşam tarzına dönüştüğü, turizmin kişisel gelişim temelli görüldüğü, sosyo-kültürel öğelerin birincil motivasyon kaynağı olduğu, akranlar arasında uzun soluklu ilişkilerin kurulduğu ve seyahatin birleştiriciliğinin ortaya çıkarıldığı yeni bir turizm ağının varlığı saptanmıştır. Bununla birlikte, postmodern turizmin konaklama ihtiyacının yerel sakinlerin konutlarında ücretsiz bir şekilde karşılanması, sürdürülebilir turizmi ve turizmde demokratikleşmeyi de beraberinde getirmektedir. Ayrıca geleneksel turizm koridorunun dışına çıkıldığı, konaklama arzının niceliksel-niteliksel olarak arttığı-çeşitlendiği de bir diğer önemli bulgudur. Örneğin İzmir’de modern turizm endüstrisinin konaklama arzı, 2017 itibariyle 265 tesis ve 50.486 yatak kapasitesinden oluşmaktayken, Temmuz 2017’de paylaşım konutlarının sayısı 27.711, yatak kapasitesi ise 55.442 ile 83.133 arasındadır. Modern ve postmodern turizmin konaklama arzının mekânsal dağılımı yapıldığında geleneksel konaklamaların deniz-kum-güneş ve kültürün iç çekirdeği ağırlıklı kıyı-kitle ilişkili destinasyonlarda (%67 diğer, %33 merkez ilçeler), paylaşım konutlarının ise yerel odaklı gerçek yaşam alanlarında (%92 merkez, %8 diğer ilçeler) yoğunlaştığı tespit edilmiştir.
This study focuses on CouchSurfing which supplies the accommodation aspect of postmodern tourism and its reflection on Antalya, Turkey’s biggest tourism destination on its southern shoreline. An online survey was utilized as means of quantitative research. As a result, it was determined that the accommodation aspect of postmodern tourism is supplied by well-educated individuals between 18-34 years of age. Their primary motives are cultural and personal. Shared residences are centered in the downtown area, which is outside the mainstream accommodation corridor.
Amacı: Bu çalışmada, gönüllü turizm kavramı, bireyselleşme ve aynılaşma süreçlerinin önem kazandığı postmodern yapının turizm coğrafyasına yansımasına bir örnek olarak ele alınmıştır. Postmodern turizmin yeni bir formu olarak değerlendirilen ve 2000’li yılların başlarında uluslararası literatüre giren bu yeni çalışma konusuyla ülkemiz turizm literatürüne güncel ve özgün bir çalışma ile katkıda bulunulması hedeflenmiştir.
Araştırma Yöntemi: Çalışma amacına yönelik araştırmacılarca belirlenen parametrelerden oluşan çizelge kapsamında önde gelen gönüllü turizm platformlarından biri olan Workaway’in Türkiye gönüllü listelerine (435 profil) ve bu listelerde gönüllü turist olarak tatillerini geçirenlere (382 profil) yönelik kullanıcı içerik analizi uygulanmıştır. Elde edilen veriler frekans analiziyle değerlendirilmiş ve oluşturulan tablolar aracılığıyla yorumlanmıştır.
Bulgular: Çalışmadan elde edilen bulgular, Workaway Türkiye profili ve gönüllü turistler olmak üzere iki başlıkta verilmeye çalışılmıştır. Türkiye’den sisteme dâhil olan 435 profilin 206’sı (%47) ailelere, 130’u (%30) çeşitli işletmelere, 83’ü (%19) bireysel kişilere, 14’ü (%3) topluluklara ve 2’si (%1) sivil toplum örgütlerine aittir. Gönüllü listelerinin Türkiye dağılımı yapıldığında; Muğla (119-%27), İstanbul (88-%19), Antalya (78-%18), İzmir (55-%13), Nevşehir (18-%4) ve Ankara (14-%3) ilk sıralarda yer almıştır. Toplam 435 profilin 203’ü (%47) en az bir gönüllü turist misafir etmiş ve toplamda misafir edilen gönüllü turist sayısı en az 1.389 olarak tespit edilmiştir. Gönüllü turistlerin 365’i (%81) 18-34 yaş aralığındaki Y kuşağı bireylerinden oluşmaktadır. Gönüllü turistlerin geldikleri kıtalara bakıldığında Avrupa (226-%50) ve Kuzey Amerika (73-%16) ilk iki sırayı paylaşmaktadır.
Sonuç ve Öneriler: Bu çalışma, platformu kullanan kişilere yönelik kullanıcı içerik analizi şeklinde yürütülmüştür. Gönüllü turizmin farklı yönleriyle derinlemesine anlaşılması sonraki süreçlerde gönüllülük platformlarını kullanan kişilerle yapılacak kapsamlı araştırmalarla mümkün olacaktır.
Anahtar Kelimeler: postmodern turizm, gönüllü turizm, ağ toplumu, paylaşım ekonomisi Workaway.
Amaç: Çalışmada turizmin değişimini, teknoloji ile ilişkilerini sistematik ve kapsamlı bir şekilde irdelemek bu süreçte kültür, kültürel miras ve kültürel turizmin nasıl etkilendiğini ortaya koymak amaçlanmaktadır. Kültürel turizmin seçilmesindeki en temel gerekçelerden birini turizmin 3. kuşağı olarak değerlendirilen, turizm-yaratıcılık-kültür ilişkilerinden doğan yaratıcı turizmin kültürel turizme tepki olarak ortaya çıkışı ve bu durumun kültürel turizmin evrilmesine neden olması oluşturmaktadır. Öte yandan kültürel turizmin temel özelliklerinden kaynaklanan, diğer turistik çekiciliklerle kıyaslama olanağı sunmayan yapısı önemli bir rekabet avantajı yaratmaktadır. Özellikle kültür-kültür mirası-kültürel turizm ilişkileri öncelikle kültürün kendi içinde değişen-dönüşen anlamları, toplumsal değişmeler, uzakları yakın yapan teknolojiler, ulusal-ulus aşırı koruma ve planlama yaklaşımları, turizmin değişen uygulama ve içerikleri, kültürel turizm-teknoloji ilişkilerinin mekana yansımaları da konuya ilginin artmasına neden olmuştur.
Yöntem: Bu bağlamda turizm olgusunun, farklı dönemler itibariyle yaşadığı değişimler analitik yöntemle incelenmeye çalışılmıştır. Çalışmada mevcut ulusal ve uluslararası turizm literatüründen yararlanılarak turizm paradigmasının ve kültürel turizmin süreç içinde geçirdiği değişim, teknoloji ile ilişkilendirilerek ele alınmaya çalışılmıştır. Ancak turizmin ve kültürün dinamik ve çok boyutlu olması, ekonomik, teknolojik, siyasal, bilimsel ve toplumsal değişimlerden etkilenmesi konunun kurgulanmasında bir takım sıkıntılara neden olmuştur. Turizm coğrafyası perspektifi ile ele alınan çalışmada yalnızca teknolojiyi soyutlayıp anlatmak çok ta kolay olmamıştır. Bu nedenle bildiride teknolojinin yoğun kullanıldığı, teknoloji ile doğrudan ilişkilerin somut olarak görüldüğü gelişmelerden söz edilmeye çalışılmıştır.
Bulgular: Teknolojik gelişmeler, tüm üretim biçimlerini ve toplumu etkilediği gibi turizmi arz ve talep açısından da şekillendirmektedir. Özellikle internet ve internet teknolojileri, Web1.0 -Web2.0’ın gelişmesi, akıllı telefon uygulamaları, sosyal medya ilişkileri turizmi ve kültürel turizmi içerik ve uygulama olarak değiştirmeye başlamıştır. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de bu değişimleri görmek mümkündür. Turizm evrilirken kültürel turizm de geleneksel (tarihi yerler-müzeler-örenyerleri ziyareti) yapısından sıyrılarak yerel kültür ürünlerini deneyimleme istekleri ile karşımıza çıkmaya başlamıştır. Bu durum yeni turizm eğilimlerinin dikkate alınarak turizm stratejilerinin geliştirilmesini zorunlu kılmaktadır.
Anahtar kelimeler: Post modern turizm, kültürel turizm, kültür, teknoloji, turizm coğrafyası.
COVID-19 on Airbnb’s supply and demand in 40 cities from 17 European
countries in four regions. In terms of supply, hosts followed a wait-and-see
strategy by the availability was set to 0 in the first pandemic wave, and
with the second wave, the sharing activities were completely terminated
by closing profiles. Hosts with entire homes and multiple listings were
more willing to use calendars actively and more reluctant to close profiles
than hosts with private rooms and single listings. Moreover, especially in
the second half of 2020, listings in Northern, Western, and Eastern Europe
suffered significant losses, while hosts in Southern Europe more actively
used calendars. Airbnb demand was even more adversely affected, and
the demand preferences were directed towards entire homes, where
social distance might have been easier and better maintained between
peers, and multiple listings, that might have been more professionally
managed due to commercial concerns. Considering the dependence of
entire homes and multiple listings hosts on income from sharing activities,
it is thought that they may have been more affected by potential income
losses than hosts with private rooms and single listings.