Mimari Restorasyon

Risk Tanımlamaları DEĞERLENDİRME SONUÇ GİRİŞ Zeyrek Bölgesi içerisinde bulunan kültür varlıkları zaman içerisinde birçok iç ve dış etkilerden zarar görmüştür. Çoğu eser restorasyon faaliyetleri ile 2018 yılına gelmiş olsa da kimisi hasarlı bir şekilde kalmış, kimisi de yitirilmiştir. Öncelikle bölgenin yangın ve deprem geçmişi mevcuttur. Birçok kez yangına ve depreme maruz kalan Zeyrek, yangında ahşap sivil mimarlık örneklerini kaybetmiş, depremlerde ise taş ve tuğla yapılarda hasarlar meydana gelmiştir. Bölgede yer alan Molla Zeyrek Camii gibi çatılarında kurşun kaplama bulunan eserlerin kurşun kaplamaları çalınmıştır. Bu hırsızlık faaliyetlerine çözüm olarak getirilen beton kaplaması ise yapıda yeni sorunların oluşmasına yol açmıştır. Bölgenin sosyal yapısının değişmesi, ev sahiplerinin evlerini bırakması; kiraya verilen evlerde aidiyet duygusu olmamasına ve ahşap evlerin yerine betondan binalar dikilmesine sebep olmuştur. Bu durum ise dokunun zamanla kaybolmasına ortam hazırlamıştır. Ev sahiplerinden kaynaklanan sorunların yanında; geçmiş yüzyıllarda yangın riski ile birlikte var olmaya çalışan sivil mimarlık örnekleri, 21. yüzyılda belediyelerin "yenileme" faaliyetleri kapsamında uygulanan projeler tarafından yok edilme riski ile mevcut durumu korunmaya çalışılmaktadır.

Kültürel peyzaj alanları, dünyada kırsal alanlarda kısıtlı imkânlar ile ortaya çıkmış belirli bir yaşam kültürünü sunan alanlardır. Kaybolma riski altında bulunan kırsal alanlardaki tarihi yapıların için koruması çalışmaları 20. yüzyılda başlamıştır. Dünyada ve Türkiye’de kırsal mimarinin korunması ve sürdürülebilmesi için çalışmalar yapılmaktadır. İznik, tarihi kent dokusunun yanı sıra kırsal alanlarında büyük ölçüde mimari mirasa sahip bir şehirdir. Yerlilerin ve göçmenlerin oluşturduğu kozmopolit nüfus dokusu, köylerde çok çeşitli yapıların inşa edilmesine ortam hazırlamıştır. Yaşam faaliyetlerinin ve üretimin kır dokusuna yansımalarını köylerde görülmektedir. Hisardere Köyü, ahşap ve kerpiç malzeme kullanımı ile geleneksel tekniklerle inşa edilen yapılardan meydana gelmektedir. Fakat günümüzde geleneksel dokusunu kaybetmek üzere olan bir kırsal yerleşimdir. Yapılan belgeleme ve analiz çalışmalarının verimli olabilmesi için Hisardere Köyü için koruma planı hazırlanması gerekmektedir. Bu plan için oluşturulan taslak, dünyada ve Türkiye'de uygulanan örneklerden yola çıkılarak, hibelerin sağlanmasına yönelik olmuştur. "Hisardere Köyü Koruma Derneği" isimli sivil toplum kuruluşunun, köyün ekonomik, çevresel ve sosyal sürdürülebilirliğine katkı sağlaması hedeflenmiştir.

İznik'in geçmişinde birçok medeniyete şahitlik etmiş olduğu görülür. Bizans, Selçuklu ve Osmanlı için önemli bir konuma sahip olan şehir, ürettiği sanatla gündeme gelmektedir. Üretimi yapılan çiniler, İznik'ten dünyaya yayılmıştır. Çini sanatına ismini veren bu şehrin tarihi kapsamında çininin yolculuğu da ortaya koyulmaktadır.

It is aimed to carry out documentation and promotional activities in order to
evaluate and protect the villages established on the plains of Korkuteli, which is known as the
yayla of Antalya, as a cultural heritage at risk. After the literature review and observation in the
field, an oral history study was conducted with the villagers. As a result of the interviews, the
problems related to the structures were identified and possible solutions were tried to set forth.
Documentation studies consist of photographs, drawings and oral history records of the buildings
in the region. At the end of the studies, it was seen that, local, governments and relevant state
institutions are responsible and suggestions were made.