Papers by gülsüm songül ercan
SAGE Open, 2021
The aim of this study was to develop a scale to measure the attitudes of the university academic ... more The aim of this study was to develop a scale to measure the attitudes of the university academic and administrative staff and students toward sexual harassment and assault, and examine its psychometric properties. After the development of the item pool and examination of the content validity of the intended items, Exploratory Factor Analysis (EFA) and parallel analysis was conducted and Cronbach’s alpha reliability coefficient was calculated collecting data from 150 participants (54.7% of female and 45.3% of male) for the initial version (comprised of 12 items) of the Attitudes Toward Sexual Harassment and Assault Scale (ATSHAS). In the second phase, Confirmatory Factor Analysis (CFA) was conducted with 354 participants (54% of female and 46% of male) for the revised version (10 items) of the ATSHAS. Additionally, Cronbach’s alpha reliability coefficient was calculated with second sample. After developing the item pool, the completion of the first phase of the study took 5 months, a...
Reported speech/quotations are used to insert other voices in texts, resulting in a form of inter... more Reported speech/quotations are used to insert other voices in texts, resulting in a form of intertextuality. With this characteristic, they are a form of intertextuality. Reporting can be through direct, indirect, strategic, transformed indirect and ostensible direct quotations and these involve ideological implications since they are closely related to evaluation and assessment. In this study, different types of reported speech and their discursive functions have been studied within the framework of Critical Discourse Analysis in the op-ed articles in nine different newspapers known to be the representatives of different political ideologies. According to the findings of the study, direct quotations are the most frequently used type of reported speech and they are followed by indirect quotations in all types of ideologies. Considering type and ideology relationship, it has been found that writers of secular ideology use direct, strategical and transformed indirect quotations more f...
İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ
Politics is a social domain whose practices are discursively realized. In political discourse, po... more Politics is a social domain whose practices are discursively realized. In political discourse, politicians use argumentation strategies to justify their views or refute opposing views to persuade their voters. In this social domain, politicians as political actors try to persuade the masses to whom they address in the direction of their own opinions and ideologies. Political discourse, with this aspect, is one of the areas of Critical Discourse Analysis. Political discourse which is based on the persuasion of public, politicians often use argumentation to justify their own views or refute opposing views. Therefore, political discourse is a type of argumentative text type. In this study, the argumentation strategies were investigated using the Practical Reasoning Model (PRM) (Fairclough and Fairclough, 2012) to identify the practical reasoning structures used by the candidates of the Public and Nation Alliances in İstanbul before the 2019 Local
Dil Dergisi, 2021
Concessive relations have been defined in terms of concepts such as surprise, counter-expectation... more Concessive relations have been defined in terms of concepts such as surprise, counter-expectation, incompatibility or conflict between clauses in literature. Concession can be marked explicitly by a range of linguistic resources or expressed implicitly and perceived by the hearer based on contextual cues. In previous studies, various functions of concession including expressing a contrast, preventing potential misunderstandings, correction/repair, alignment and topic management have been reported. Traditional view on gender and language allege that women tend to seek common ground, avoid disagreement and be polite. The current view, on the other hand, claim that discourse context is determinant on such tendencies. Considering the discursive functions of concession, it can thus be presumed that women opt for concession more frequently than man do. Therefore, the aim of this study is twofold: to determine (if any) gender-based differences (i) in the marking and use of concessive resou...
INTERNATIONAL PEER-REVIEWED JOURNAL OF COMMUNICATION AND HUMANITIES RESEARCHES, 2016
Öz: Medya söylemi türü olan gazete köşe yazıları söylemi kitleleri etkileme ve/ya da ikna etme am... more Öz: Medya söylemi türü olan gazete köşe yazıları söylemi kitleleri etkileme ve/ya da ikna etme amacı taşımaktadır. Köşe yazarları dünyada olup bitenlere ilişkin bilgi verirken, olayları yorumlarken kendilerinin ve üyesi oldukları gazetenin ideolojisi çerçevesinde açık ya da örtük olarak belirli dilsel seçimler yapmakta, tutum ve yargılarını ifade etmektedir. Değerleme Kuramı çerçevesinde Tutum dizgesi, değerlendirici dilsel kaynaklar aracılığıyla yazar ya da konuşucuların öznel konumunu ifade ettiği bir ulamdır. Bu dizgenin bir alt türü olan Yargı, kişi ya da grupların düşüncelerinin, davranışlarının, sözlerinin takdir edildiği/ eleştirildiği ya da övüldüğü/onaylandığı ifadelerle ilgilidir. Bu bağlamda, köşe yazarlarının tutum ve yargılarının ortaya konmasına ilişkin kapsamlı bir çözümleme sunmaktadır. Çalışmamızın amacı, günlük gazetelerde köşe yazarlarının yeğledikleri bir Yargı türü olup olmadığını ve bunda ideolojinin olası etkisini saptamaktır. Bulgularımız, hem köşe yazıları metin türünün hem de politik ideolojinin Yargı türü seçiminde etkili olduğunu ortaya koymuştur.
The Journal of Academic Social Science Studies, 2016
Metaphor is the use of a word to refer to something other than its denotative meaning to suggest ... more Metaphor is the use of a word to refer to something other than its denotative meaning to suggest some resemblance or make a connection between the two things. Lakoff & Johnson (2003) argue that metaphors, a cultural phenomenon, dominate our conceptual system which controls our thoughts, perceptions and actions and explain this case within the framework of 'Conceptual Metaphor Theory' and classify metaphors in three types, i.e. structural, orientational and ontological. Metaphor is a type figurative language used frequently in short stories (Shaw, 2014); however it has not been studied under the theory of 'Conceptual Metaphor' (Lakoff & Johnson, 2003). Thus, in order to find out how the theory works in short stories, metaphor is studied in two different short stories on the relationship of human beings and nature and aimed to reveal how the relationship between human beings and nature is encoded via metaphors. To this end, Carnations and Tomato Juice (Sait Faik Abasıyanık) and The Story of a Forest (Sabahattin Ali) have been selected. The findings of the analysis of the stories in our database show that the most frequently preferred type of metaphor is ontological whereas the least is structural one. However, there is a difference in both the frequency of the type of the metaphor used. In The Story of a Forest other than preference to use the ontological metaphor of personification of all the type of conceptual metaphors, the most salient difference is in the conceptualization of nature. In Carnations and Tomato Juice, via the concept of NATURE IS IN CONFLICT WITH HUMAN, the fight between the human and nature and in The Story of a Forest however, with NATURE IS HUMAN conceptual metaphor the connection between them is constructed. In line with these findings, it can be argued that the theory of Conceptual Metaphor is a powerful tool to reveal the message to be conveyed in the story.
Dilbilim Araştırmaları Dergisi, 2015
Deyimler, asıl anlamları dışında kullanılarak bir duygu, düşünce ya da durum anlatan, anlatım özg... more Deyimler, asıl anlamları dışında kullanılarak bir duygu, düşünce ya da durum anlatan, anlatım özgünlüğü olan ve bir kültürün zenginliklerini gösteren kalıplaşmış yapılardır. Bu çalışmada deyim sözlüklerinde deyimlerin nasıl ulamlaştırılması gerektiği tartışılmakta ve sonuç olarak alfabetik sıralanışa göre sunuma alternatif olabilecek edimbilimsel bir strateji önerisi yapılmaktadır. Çalışmanın veritabanını Türkiye'de en çok satılan 3 deyim sözlüğünde yer alan içinde "erkek" sözcüğünün geçtiği ve içinde "erkek" sözcüğü kullanılmadığı halde "erkek"e gönderimde bulunan Türkçe deyimler oluşturmaktadır. Araştırmanın sonucunda, önceki çalışmalardaki sözdizimsel ve anlambilimsel deyim sınıflandırmalarının deyimlerin ulamlaştırılmasına ilişkin kapsamlı bir veri sağlayamadıkları; bu nedenle, deyim sözlüklerinin edimbilimsel ölçütler dikkate alınarak yeniden düzenlenmesi gerektiği saptanmıştır. Bu sonuç, hem Türkçenin anadil ve yabancı dil olarak öğretilmesi için ders materyallerinin geliştirilmesine katkı sağlayacak hem de kültür ve düşünce dünyasının birer yansıması olan deyimlerin kavramsal ulamlarının ortaya konması, günümüzde çok çalışılmaya başlanan anlambilimsel ağ araştırmalarını da kapsayan bilgisayarlı dilbilim çalışmaları için Türkçenin kavram haritasının çıkartılması için bir başlangıç olacaktır.
Uluslararası Yonetim Iktisat Ve Isletme Dergisi, Apr 16, 2012
Erisebilirlik Kurami insan dilinin, ozellikle de gonderimsel dizgenin, insan bellegiyle nasil etk... more Erisebilirlik Kurami insan dilinin, ozellikle de gonderimsel dizgenin, insan bellegiyle nasil etkilesimde bulundugunu betimlemeyi amaclayan bir kuramdir. Ariel (1990, 2001) tarafindan gelistirilen bu kuram, farkli zihinsel erisebilirlik durumlarini kodlayan gonderimsel anlatimlarin islemsel cozumlemesini ortaya koymaktadir. Bu noktada Ariel, kendi aralarinda dusukten yuksege dogru ilerleyen erisebilirlik belirticilerinden olusan bir erisebilirlik belirticisi olcegi onermekte ve soz konusu belirticilerin yardimiyla dilsel gonderimlerin bilissel yonunu aciklamaktadir. Bu calismada da, Ariel’in erisebilirlik hiyerarsisinin gazete spor makalelerinde ‘yandaslik’ belirlemesinin yapilmasinda bir olcut olarak alinip alinamayacagi sorgulanmakta; metin ureticisinin ‘bizlestirme’ ve ‘otekilestirme’ tutumunun farkli dilsel bicimlerle nasil kurgulandigi arastirilmaktadir.
: Dative Shifting means the replacement of the indirect object by the direct object and double ob... more : Dative Shifting means the replacement of the indirect object by the direct object and double object constructions refer to the usage of the two objects with the verb In such constructions whether the object is the direct or the indirect one can be determined by observing the case marking they take in different grammatical constructions and the regular patterning in relation to the case of the either objects can be defined Thus rules pertaining to the direct and indirect object can be established The purpose of this study is to test the validity of Rude’s 1997 approach on the dative shifting and ditransitive constructions which is assumed to work for Turkish grammar using the database from the natural interactional context By this way it is also aimed to confirm the previous studies on the ditransitive constructions conducted on the Turkish object which have revealed that the Turkish indirect object mostly marked with either ‘ y I’ dative case marker or no case marking at all Key Words: Dative Shifting Double Object Constructions Indirect Object Direct Object
Abstract: Crossword puzzles, considered as a sub-category of square puzzles, are a type of popula... more Abstract: Crossword puzzles, considered as a sub-category of square puzzles, are a type of popular word games which we come across as an indispensible element of almost all newspapers and magazines. The discourse of crossword puzzles differs from other types of word games with the special use of language which involves the use of cognitive skills such as intelligence, logic, attention and memory. The basic function of language in interpersonal communication is the transmission of information. However, in the discourse of crossword puzzles, communication is realized through a deliberate use of subtle linguistic elements; i.e. the communication of crosswords is transparent; but the language is opaque (Parameswaran, 2006). In crossword puzzles, one is expected to do the puzzle by making use of the clues and filling in the required number of squares. The clues might involve anagrams, allusions, lexical clues, etc. A previous study on the discourse of crosswords reveals that direct quest...
Idioms are linguistic elements generally consisting of more than one word formed to express a par... more Idioms are linguistic elements generally consisting of more than one word formed to express a particular situation, a concept and an emotion. Idioms which are frequently used in daily life are generally investigated upon their syntactic, semantic and pragmatic properties in the literature in Turkey; however, their discursive functions are neglected. In this study, idioms are studied in terms of their discursive functions in the context of argumentative discourse formed of confrontation, opening, argumentation and concluding stages. The reason for this selection is the existence of studies asserting idioms are one of the linguistic devices used frequently in argumentative discourse. The database contains three different political debate programs broadcast on three different TV channels. In the light of the information given, the purpose of this study is to identify the frequency of idioms and their discursive functions in debate programs; establish on which state of argumentative discourse idiom use is more frequent and what discursive function is of higher preference. The findings reveal idioms are frequently used linguistic items in Turkish argumentative discourse in line with the literature. Idioms are used to fulfill different discursive functions. These functions are (i) opening up a new topic, (ii) summarizing and closing off a discourse or part of it; (iii) signaling problem-solution patterns; (iv) evaluating and expressing positive/negative judgment; (v) protecting face. In Turkish argumentative discourse idioms are often used on the argumentation stage and the most frequently used function is evaluating and expressing positive/negative judgment. Another finding is that the topic of the argumentation is of importance in the frequency of idiom use. Özet Deyimler, belli bir durumu, bir kavramı, bir duyguyu dile getirmek amacıyla genellikle birden çok sözcükten kurulmuş ögelerdir. Günlük hayatta sıklıkla kullanılan deyimler, Türkçe alanyazında genellikle sözdizimsel, anlambilimsel ve edimbilimsel yönleriyle ele alınmış; ancak söylemsel işlevleri göz ardı edilmiştir. Bu çalışmada deyimlerin söylemsel işlevleri yüzleşme, açılış, tartışma ve sonuçlandırma aşamalarından oluşan tartışma söylemi bağlamında incelenmektedir. Bunun nedeni deyimlerin tartışma söyleminde sıkça kullanılan dilsel düzeneklerden biri olduğunu gösteren araştırmaların bulunmasıdır. Veri tabanı olarak üç farklı TV kanalında yayınlanan üç farklı politik tartışma programı belirlenmiştir. Bu bilgiler ışığında çalışmanın amacı, tartışma programlarında deyimlerin sıklığını ve söylemsel işlevlerini belirlemek; deyimlerin tartışma söyleminin hangi aşamasında daha yoğun kullanıldığını saptamak ve söz konusu söylemde yeğlenen deyim işlev(ler)ini ortaya koymaktır. Araştırmanın bulguları, alanyazındaki saptamalarla koşut olarak, Türkçe tartışma söyleminde de deyimlerin sıkça kullanılan bir dilsel olgu olduğunu göstermiştir. Deyimler farklı söylemsel işlevleri yerine getirecek biçimde kullanılmaktadır. Bu işlevler; (i) yeni konu açma; (ii) söylemin bir bölümünü ya da tamamını özetleme ve sonlandırma; (iii) sorun-çözüm örüntüsünü işaret etme; (iv) değerlendirme ve olumlu/olumsuz yargıda bulunma; (v) saygınlığı/yüzü koruma işlevleridir. Türkçe tartışma söyleminde deyimler yoğunlukla tartışma aşamasında kullanılmaktadır. Belirlenen deyim işlevlerinden tartışma söyleminde en sık olarak kullanılanın
Uploads
Papers by gülsüm songül ercan