Günaydınlar, mutlu Pazartesiler;
Geçen Pazardan kalan Alaçatı fonlu bu postumu sanki o günü tekrar yaşıyormuşcasına sizlerle paylaşıyorum.
Biz İzmir de pek bahar yaşayamayız. Çünkü mevsim geçişi dediğimiz kavram Kış ve Yaz arasında yaşanır baharlar çoğunlukla atlanır. Ama son 2 haftadır yaşadığımız muhteşem havlar sayesinde bahar özlemimizi kısmende olsa gideriyoruz.
Bende bayılarak baharlık kombinimi paylaşabiliyorum. Daha renkli olması gerektiğine canı gönülden katılsam da kırmızı loafer renk katma işlemini tek başına sahiplenmiş durumdalar. Hayatımda giydiğim en rahat ayakkabılar arasında yer alan loafer rengine ayrı vuruldum.Herhangi bir Mudo kendilerine rastlarsanız atlamayın derim. Hem rengi hem de rahatlığıyşa kalbime taht kuran kırmızı loafer postun baş tacı olarak benden kocaman kalpler alıyor:) Kombinimi bir diğer önemli parçası kesinlikle kadife baskılı taytım. Düz siyah taytlar yerine böyle kendinden desenli olanlara biraz daha ilgili olduğum doğrudur.
Sizinde vazgeçemediğiniz kilit parçalarınız var mı? Onlarla olacağınız mutlu haftalar dilerim:)
Sevgiler
Alaçatı sokaklarında yürüyüp bu kapıyı görmemek görüp bayılmamamak mümkün değil. Bu nedenle kendisi postumuzunda konuğu olmaktan geri kalmadı.