Thesis Chapters by Iraz Aslı Temiz Yaman
Conference Presentations by Iraz Aslı Temiz Yaman
YKM Final Epipaleolitik Akeramik Neolitik? (Magara Kazilariyla Anadolu Prehistoryasi) Yaman, I.A., Doğan, U., 2022
Anadolu ve Yakin Cevresi Prehistoryasi Arastirmalari Calistayi Ankara Haci Bayram Veli Universitesi 6-8 Aralik 2018, 2018
Society For American Archaeology: 83rd Annual Meeting, 2018
Kece Cave is located in Kahramanmaras—Elbistan Province in Turkey. The first excavation was carri... more Kece Cave is located in Kahramanmaras—Elbistan Province in Turkey. The first excavation was carried out in 2015 and since that year, it has been continued by excavation team that includes different university experts. According to preliminary reports, first excavations were realized on terraces in front of the cave and inside. Preliminary findings have been remarkable. Although during the last season excavation, most amazing findings than before were obtained in the terrace excavation area and around of the cave. Especially, chipped stone tools concerning with the Paleolithic Age were found by archaeologists. Meanwhile, the area was settled from Early Bronze Age to Roman period. The area and the cave has exhibited significant archaeological reference point with these characteristics.
2nd International Symposium on Innovative Approaches in Scientific Studies , 2018
Geçmişteki tartışmalara rağmen, antik DNA çalışma alanı, yakın dönemde meydana gelen metodolojik ... more Geçmişteki tartışmalara rağmen, antik DNA çalışma alanı, yakın dönemde meydana gelen metodolojik gelişmeler nedeniyle artık daha güvenilir bir araştırma alanı olarak görülmektedir. Son zamanlarda yapılan bir dizi büyük ölçekli araştırma, eski DNA örneklerinin moleküler analizlerinin, gelişimsel sürecin ayrıntılarını incelemek ve gelişim kalıplarını yeniden yapılandırmak için yaygın olarak kullanılan modelleri ve varsayımları test etmek, popülasyon genetiği ve paleoekolojik değişiklikleri analiz etmek gibi alanlarda kullanımı için gerçek potansiyelini ortaya çıkarmıştır. Yeni nesil dizileme gibi DNA teknolojilerindeki son gelişmeler, arkeolojik ve paleontolojik kalıntılardan DNA bilgilerinin elde edilmesini ve zaman içinde geriye dönüş yapılmasını destekleyerek, soyu tükenmiş organizmalar ile bunların çağdaş akrabaları arasındaki genetik ilişkileri incelemeyi mümkün kılmaktadır. Yeni nesil dizileme metodolojileri ile elde edilen DNA dizi bilgileri, klasik metodolojilerin teknik kısıtlamalarının ortadan kaldırılmasını sağlayarak, arkeolojik kalıntılara ait sonuçların güvenilirliğini arttırmaktadır. Yeni nesil dizileme teknolojisinin, arkeolojik çalışmalarda antik DNA analizi verilerinin kullanımına yeni bir yaklaşım getireceği ve önemli katkı sağlayacağı açıktır. • Ermanno Rizzi , Martina Lari , Elena Gigli , Gianluca De Bellis and David Caramelli: Ancient DNA studies: new perspectives on old samples Genetics Selection Evolution, 2012, 44:21. • Thomas RH, Schaffner W, Wilson AC, Pääbo S: DNA phylogeny of the extinct marsupial wolf. Nature. 1989, 340: 465-467. • Cooper A, Poinar HN: Ancient DNA: Do it right or not at all. Science. 2000, 289: 1139. • Montgomery Slatkin and Fernando Racimo, Ancient DNA and human history, PNAS June 7, 2016 113 (23) 6380-6387. Şekil 1. Antik DNA çalışmalarında 9 altın kural Şekil 2. Antik DNA çalışmalarında kullanılabilecek dizileme stratejilerinin gelişimi Antik DNA çalışmaları, aDNA'daki miktarın azlığı, kontaminasyon ve degredasyon nedeniyle oldukça zahmetli ve dikkatli uygulanan analiz süreci gerektirmektedir. Yapılacak küçük hatalar bile sonuçları olumsuz etkileyeceği için her aşamada oldukça dikkatli interdisipliner çalışmaya ihtiyaç vardır. Arkeoloji alanında yapılan çalışmalara genetik yaklaşımlar, yeni nesil dizileme teknolojilerinin de gelişimi ile kazılardan elde edilen en ufak kalıntıdan bile çok ayrıntılı bilgi elde edilebilmesini mümkün kılmıştır. Bu çalışma alanı, arkeolojik kazılardan çıkarılan buluntular için fen bilimlerinin verileriyle, arkeologların bilgilerinin birlikte değerlendirebilmesini sağlayacak, bu sayede buluntulara ait birçok soru işaretini cevaplamak mümkün olacaktır. • Antik DNA çalışmaları, yirmi sekiz yıl önce, 19. yüzyılda soyu tükenmiş bir quagga ve bir Mısır mumyasından DNA materyalinin çıkarımı ve dizilenmesi ile başlamıştır. Bu çalışmalar, küçük boyutta DNA dizilerini çoğaltmak için bakteriyel klonlamayı kullanmış ve ekstrakte edilen genetik materyalin kaynağının esas olarak mikrobik veya fungal olduğu gösterilmiştir. Genel olarak, endojen DNA'nın, mitokondriyal DNA (mtDNA) gibi, kısa ve hasarlı çok kopyalı lokusların çok düşük konsantrasyonlarının kompozisyonlarından oluştuğu gösterilmiştir. Birkaç yıl sonra, polimeraz zincir reaksiyonunun (PZR) gelişmesi ile, mevcut olan sadece tek bir kopyadan bile, antik DNA moleküllerinin hızla çoğaltılması, çeşitlendirilmesi ve incelenmesi mümkün kılınmıştır. Bununla birlikte, PZR'ın birkaç kopya üzerinden dahi çoğaltım gerçekleştirebilmesi nedeniyle PZR üstün bir güce sahiptir ve bu modern DNA kontaminasyonunu çok önemli bir sorun haline gelmiştir. Bu sebeple, milyonlarca yıl boyunca bitkilerde ve dinozor kemiklerinde tespit edilen DNA dizilerinin farklı kaynaklardan geldiği iddiaları da dahil olmak üzere antik DNA hakkındaki en abartılı raporların çoğu tartışmalıdır ve aslında pek çok risk göz ardı edilmiştir. • Antik DNA çalışmaları, bu alana özgü teknik sorunlarla uğraşmak zorundadır. İlk zorluk, bir çalışma yapmak için yeterli miktarlarda özgün DNA dizilerinin üretilmesidir. Bu zorluk post mortem DNA degradasyon sürecinin bir sonucudur. Bu süreç yanlış kodlama lezyonlarına neden olarak, potansiyel sekans hatalarına veya DNA molekülünün fiziksel tahribatıyla sonuçlanabilir, ki bu durum ekzojen kirletici sekansların tercihli amplifikasyonu riskini arttırır. Bu konuyu çözümlemek için araştırmacılar tarafından, antik DNA verilerinin kalitesini ve sonuçların güvenilirliğini sağlamak için bir dizi kılavuz hazırlanmıştır. Yıllar geçtikçe, bu kılavuz aşamalı olarak daha detaylı ve kapsamlı bir gereksinim listesi haline gelmiş ve Cooper ve Poinar'ın " Antik DNA: Bu işi doğru yapmak ya da hiç yapmamak " başlıklı dokuz " altın kriteri " ile sonuçlanmıştır, bu çalışma alanında en çok atıf yapılan yayınlardandır (Şekil 1). Özellikle, yazarlar, dokuz kritere tamamen uyulmadığında, sonuçların güvenilirliği ve özgünlüğünün belirsizliğini koruduklarını ileri sürmüştür. Son birkaç yılda, yeni nesil dizileme teknolojilerinin ortaya çıkışıyla (Şekil 2), antik DNA alanında yeni bir dönem yaşanmaya başlamıştır. Bir zamanlar imkansız olarak görülen pek çok şey şu anda mümkün kılınmıştır, örneğin Homo neanderthalensis gibi soyu tükenmiş organizmaların genomlarının hazırlanması ya da arkaik Homo sapiens örneklerinde kontaminant DNA'yı endojen DNA'dan ayırt etme gerçekleştirilebilir durumdadır. • Bununla birlikte, Antik DNA alanında yapılacak çalışmaların sadece DNA uzmanlarının değil; arkeologların, antropologların, diş hekimlerinin, çevre bilimcilerinin ve diğer pek çok bilim dalının bir arada bulunması gereken bir ekip tarafından yapılması gerekmektedir. Örnekler ile ilk karşılaşıldığı andan itibaren üzerinde farklı çalışmaların yapılabileceği düşünülerek, örneğe uygun yaklaşılması büyük önem taşımaktadır.
I.Uluslararasi Aksaray Sempozyumu (Tarih, Kültür, Din, Medeniyet), 2016
“Muskara’dan Nevsehir’e” II. Uluslararasi Nevsehir Tarih ve Kültür Sempozyumu , 2016
34.Uluslararasi Arastirma Sonuclari Sempozyumu, 2016
32.Uluslararasi Arkeometri Sempozyumu, 2016
Papers by Iraz Aslı Temiz Yaman
ANMED News Bulletin on Archaeology from Mediterranean Anatolia , 2022
Landscape Archaeology Neyi İfade Etmelidir?, 2020
Kazı Sonuçları Toplantısı_41_2, 2020
Araştırma Sonuçları Toplantısı_37_2, 2020
Journal of Anthropology and Archaeology, 2016
So far, many settlement areas of the Paleolithic Age have been discovered in Turkey. While absolu... more So far, many settlement areas of the Paleolithic Age have been discovered in Turkey. While absolute dating results were obtained for some of the settlement areas in question as a result of detailed studies, these could not be obtained for some others. The most significant defect of Turkey in terms of the Paleolithic Age is that it failed to create a chronological table for this Age so far. Although there are small-scale, independent experiments, there is not any detailed table showing the whole Paleolithic chronology. Starting from this, it is very important to place the Paleolithic sites in Turkey into a chronology table. In this study, it was attempted to create an synthetic stratigraphic model considering not only periodically but also the chipped stone tool culture. This chronological table created in sequences following one another, which can occur in any excavation area, provides us the general Paleolithic image of Turkey.
Books by Iraz Aslı Temiz Yaman
Direkli Magarası Kazıları 2019 2020, 2022
2019-2020 YILI YÜZEY ARAŞTIRMALARI, 2022
Kapadokya Hafıza Kimlik ve Kültürel Miras (Arkeoloji ve Sanat Yayınları), 2019
Kapadokya görünen ve bilinenden fazlasını benliğinde barındıran, tarihsel sürecin her aşamasında ... more Kapadokya görünen ve bilinenden fazlasını benliğinde barındıran, tarihsel sürecin her aşamasında kendine özgü ve farklı bir kimliği olduğunu ortaya koymuş önemli bir bölgedir. Hangi dönem ele alınırsa alınsın bölgenin en önemli yapısı, içinde bulunduğu dönemin Kapadokyası olmasıdır. Yani kendine has dokusu ve kimliği kemikleşmiştir ve her yeni dönemde, o dönemin yapısını kendi yerelinde yaşamıştır. Bu, bölgenin tıpkı bir canlı ya da insanda olduğu gibi sağlam ve sert karakterli bir yapı sergilediğini göstermesi açısından önemlidir.
Uploads
Thesis Chapters by Iraz Aslı Temiz Yaman
Conference Presentations by Iraz Aslı Temiz Yaman
Papers by Iraz Aslı Temiz Yaman
Books by Iraz Aslı Temiz Yaman