What do you think?
Rate this book
Karun ve Anarşist
Tarih bir ayna… Aynayı kaplayan bir dilemma…
Kutsal Hermos’un suyuna karışan altının rengi hızla kan kızılına dönüşürken; kâhinler yaklaşan büyük savaşın haberini vermiş, tekinsiz bir hava zengin Lidya diyarını sarıp sarmalamıştı. Bir cephede güçlü askerleri ve görkemli hazineleriyle Aslan Kral Krezüs —nam-ı diğer Karun; diğer cephede terk edildiği ölümü alt edip Pers diyarına hükmedecek olan Keyhüsrev.
Ve aynada sır dolu bir yansıma; tarihin öteki yüzünde devam eden karanlık…
Bir darbeye koşan Türkiye’de polis sirenleri yeri göğü inletiyor, silah sesleri sloganlara karışıyordu. Günleri ve geceleri esir alan terör, sokak çatışmaları, soygunlar, cinayetler her şehirde, her sokaktaydı. Kültür ve sanat kana bulanacaktı. Savrulan hayatlar, imkânsız aşklar…
Kim haklıydı? Ah!..
Karun ve Anarşist, tarihin akışını belirleyen hırsların ve tarihi aşan aşkların romanı. Coğrafyamızın kaderine bilgece bir bakış. İskender Pala’nın hep zevkle okunan usta kaleminden…
Kutsal Hermos’un suyuna karışan altının rengi hızla kan kızılına dönüşürken; kâhinler yaklaşan büyük savaşın haberini vermiş, tekinsiz bir hava zengin Lidya diyarını sarıp sarmalamıştı. Bir cephede güçlü askerleri ve görkemli hazineleriyle Aslan Kral Krezüs —nam-ı diğer Karun; diğer cephede terk edildiği ölümü alt edip Pers diyarına hükmedecek olan Keyhüsrev.
Ve aynada sır dolu bir yansıma; tarihin öteki yüzünde devam eden karanlık…
Bir darbeye koşan Türkiye’de polis sirenleri yeri göğü inletiyor, silah sesleri sloganlara karışıyordu. Günleri ve geceleri esir alan terör, sokak çatışmaları, soygunlar, cinayetler her şehirde, her sokaktaydı. Kültür ve sanat kana bulanacaktı. Savrulan hayatlar, imkânsız aşklar…
Kim haklıydı? Ah!..
Karun ve Anarşist, tarihin akışını belirleyen hırsların ve tarihi aşan aşkların romanı. Coğrafyamızın kaderine bilgece bir bakış. İskender Pala’nın hep zevkle okunan usta kaleminden…
320 pages, Paperback
Published January 1, 2017
About the author
İskender Pala
111 books368 followersİskender Pala (born 1958, in Turkey) is a Turkish Divan (Ottoman) Poetry Professor and author of best seller novels. He also used to write a column in the Turkish daily newspaper Zaman.
İskender Pala graduated from Istanbul University Faculty of Letters Turkish Language and Literature Department in 1979. He entered Turkish Navy as a lieutenant in 1982 and taught Turkish Literature in Naval Schools and Boğaziçi University. In 1987 he established Turkish Navy Museum Archives. He oversaw classification and restoration of many historic documents dated from the times of the Ottoman Empire. He published Encyclopedic Dictionary of Divan (Ottoman) Poetry and received Writers Union of Turkey Award in 1989. He was discharged from the Navy without any conviction during what is now called the "Postmodern coup". Later, he wrote a book about his life in Navy and his discharge, called Between Two Coups referring to military coup in 1980 and 1997 military memorandum in Turkey. He said that the reason for his discharge was his practicing İslam in his private life.
İskender Pala graduated from Istanbul University Faculty of Letters Turkish Language and Literature Department in 1979. He entered Turkish Navy as a lieutenant in 1982 and taught Turkish Literature in Naval Schools and Boğaziçi University. In 1987 he established Turkish Navy Museum Archives. He oversaw classification and restoration of many historic documents dated from the times of the Ottoman Empire. He published Encyclopedic Dictionary of Divan (Ottoman) Poetry and received Writers Union of Turkey Award in 1989. He was discharged from the Navy without any conviction during what is now called the "Postmodern coup". Later, he wrote a book about his life in Navy and his discharge, called Between Two Coups referring to military coup in 1980 and 1997 military memorandum in Turkey. He said that the reason for his discharge was his practicing İslam in his private life.
Ratings & Reviews
Friends & Following
Create a free account to discover what your friends think of this book!
Community Reviews
Displaying 1 - 24 of 24 reviews
March 19, 2017
Lidyalıların son zamanları ve yakın geçmişte geçiyor kitap. İki farklı zamanda yaşanan benzer olaylar. .. Zaman ve mekan farklı olsa da değişmeyen tek şey insan... İhanet, iki yüzlülük, para hırsı her dönemde aynı. Kitabı çok sevdim ve hızla okudum. İskender Pala'nın kalemini ve anlatım tarzını seviyorum .
February 5, 2017
Lidya dönemindeki 3 gençle 12 eylül dönrmindeki 3 gencin kaderinin birleşmesi ve tarihin tekerrürü
May 29, 2017
Lidyalılar hakkında bilgi sahibi olmak adına harika bir kitap.
February 7, 2017
Karun ve Anarşist, geçmiş ve geleceğin buluştuğu bir kitap. İlk yüz sayfada yoğun tarih ile harmanlanmış, MÖ 500 yıllarındaki Lidyalılar anlatılıyor. Daha sonra konu 80'lerdeki Türkiye'ye, o zamanlar yaşanan darbeye geliyor. Ve sonlara doğru bu iki hikaye birleşip harika bir sona bağlanıyor.
İskender Pala'dan okuduğum ilk kitaptı. Çoğu kişi İskender Pala'yı bu kitabı ile yargılama diğer kitapları daha iyi gibi cümleler kurdu. Ama diğer kitaplarını okumadığım ve bir karşılaştırma yapamadığım için bana bu kitabı gayet güzel geldi.
İlk yüz sayfayı hem sevip hem nefret ettim. Nasıl mı oldu? Bir yandan Tarihi bilgiler çok fazla hoşuma gitti. Yabancı kelimeler fazlaydı. Googledan kelimeleri, şehirleri ve kişileri araştırmak gayet zevkliydi. Ama bir yandan da uzun uzadıya anlatımı, sayfalar arası sürekli tekrara düşmesi beni daralttı.
Kitap 1980'li yıllara gelince biraz daha keyfim yerine geldi ve sanki başka bir kitap okurmuşcasına farklı bir hikayeye giriş yaptım. Sonlara doğru iki konu birbiri ile bağlanıp, yapbozdaki parçalar yerine oturunca kitaptan daha fazla keyif aldım diyebilirim.
Bir kitabın en önemli yeri vermek istediği mesajdır. Ve bu kitabın vermek istediği mesaja bayıldım. İlk yüz sayfada bir ülkede kültürün önemli olduğunu söyleyen satırlar baya iyiydi. Aynı zamanda tarih ve sanatın karşılaştırıldığı yerler çok yerindeydi.
Ben İskender Pala'yı da bu kitabını da sevdim! İlk ama son olmayacağı kesin. Sizler daha önceden İskender Pala'nın diğer kitaplarını okuyup, sonra Karun ve Anarşist'i okuyacaksınız belki benim hissettiğim şeyleri hissedemeyebilirsiniz. Ama ben gayet memnun kaldım. Tekrara düşen sayfaların boğuculuğu yüzünden bir puan kırdım. Onun dışında mükemmel!
İskender Pala'dan okuduğum ilk kitaptı. Çoğu kişi İskender Pala'yı bu kitabı ile yargılama diğer kitapları daha iyi gibi cümleler kurdu. Ama diğer kitaplarını okumadığım ve bir karşılaştırma yapamadığım için bana bu kitabı gayet güzel geldi.
İlk yüz sayfayı hem sevip hem nefret ettim. Nasıl mı oldu? Bir yandan Tarihi bilgiler çok fazla hoşuma gitti. Yabancı kelimeler fazlaydı. Googledan kelimeleri, şehirleri ve kişileri araştırmak gayet zevkliydi. Ama bir yandan da uzun uzadıya anlatımı, sayfalar arası sürekli tekrara düşmesi beni daralttı.
Kitap 1980'li yıllara gelince biraz daha keyfim yerine geldi ve sanki başka bir kitap okurmuşcasına farklı bir hikayeye giriş yaptım. Sonlara doğru iki konu birbiri ile bağlanıp, yapbozdaki parçalar yerine oturunca kitaptan daha fazla keyif aldım diyebilirim.
Bir kitabın en önemli yeri vermek istediği mesajdır. Ve bu kitabın vermek istediği mesaja bayıldım. İlk yüz sayfada bir ülkede kültürün önemli olduğunu söyleyen satırlar baya iyiydi. Aynı zamanda tarih ve sanatın karşılaştırıldığı yerler çok yerindeydi.
Ben İskender Pala'yı da bu kitabını da sevdim! İlk ama son olmayacağı kesin. Sizler daha önceden İskender Pala'nın diğer kitaplarını okuyup, sonra Karun ve Anarşist'i okuyacaksınız belki benim hissettiğim şeyleri hissedemeyebilirsiniz. Ama ben gayet memnun kaldım. Tekrara düşen sayfaların boğuculuğu yüzünden bir puan kırdım. Onun dışında mükemmel!
August 14, 2020
"Okuma zevkine dair ise şunları söyleyebilirim; yazarın dili gitgide sadeleştiği gibi, en rahat okunan kitabı da şahsi kanaatime göre Karun ve Anarşist’tir. Ancak, kitap boyu bir türlü peşimi bırakmayan, alışık olmadığım bir hamlık beynimi kemirip durdu. Pala’nın kitaplarında karakterler yazardan bağımsız, kendi fikirleriyle hareket ederler. Burada ise, sanki yazar bir yerde karşıma çıkıp, aslında şunu demek istiyorum, diyecekmiş gibi hissettiğimi söylemek zorundayım. Bu çok mu kötü? Yazar, çıtayı fazla yükseltmiş sadece, çakılı kadro okuyucusunu memnun etmek zor belki de.
Sonuç olarak; Krezüs’ün kaderini de okuyunca, milletlerin kaderini tayin edebilecek kudretteki herkesin bu kitabı okumasını dilemekten kendimi alamıyorum. Belki bel bağlanamayacak kadar iyi niyetli tahliller yapıp sonuçlara ulaşıyor Pala; ama insanın zihnine bir tohum ekmeyi de başarıyor. Bu bir tarihi roman belki, ama derinde çok fazla şey var. Hermos nehrinin sularını eledikçe bir çok taş bulmanız mümkün. Yeter ki, bulduğunuzun görünüşüne aldanmadan, değerini anlamadan elinizden bırakmayın!"
Yazarlarımızdan Bilgen İdil'in, İskender Pala'nın son romanını tanıttığı yazısı için buradan buyurun: https://tecahuliarif.com/2017/01/iske...
Sonuç olarak; Krezüs’ün kaderini de okuyunca, milletlerin kaderini tayin edebilecek kudretteki herkesin bu kitabı okumasını dilemekten kendimi alamıyorum. Belki bel bağlanamayacak kadar iyi niyetli tahliller yapıp sonuçlara ulaşıyor Pala; ama insanın zihnine bir tohum ekmeyi de başarıyor. Bu bir tarihi roman belki, ama derinde çok fazla şey var. Hermos nehrinin sularını eledikçe bir çok taş bulmanız mümkün. Yeter ki, bulduğunuzun görünüşüne aldanmadan, değerini anlamadan elinizden bırakmayın!"
Yazarlarımızdan Bilgen İdil'in, İskender Pala'nın son romanını tanıttığı yazısı için buradan buyurun: https://tecahuliarif.com/2017/01/iske...
December 6, 2020
Tarihte tekerrürün çok güzel bir örneği. Bunu "Ayna'daki yansıma" olarak almış kitaba. Okumam neredeyse üç ayımı aldı. Biraz sıkıcı başlasa da şu ana kadar okuduğum en şaşırtıcı eserlerinden biri olduğunu söyleyebilirim İskender Pala'nın. Yine her romanında olduğu gibi kendine hayran bırakacak nitelikte.
January 15, 2018
Hikayeler dağınık ve kurgu biraz klişe geldi. Keşke hep geçmişte kalsa, Lidyalılar döneminde devam etseydi dedim. Geçmişteki karakterlerin hikayelerinin yakın tarihe uyarlanması pek hoşuma gitmedi. Aslan Kral’ı Halludas’ı Edusa’yı okumak isterdim baştan sona.
December 28, 2020
İskender Pala'nın bütün eserlerini severek ve meraklar okurum. Bu kitapta muhteşemdi.
Read
August 13, 2020 Önce kitaptan bir kaç alıntı:
"Mutlu insan, yalnızca midesi doyan değil, bilakis ruhu ve gönlü doyan insandır." Solon
Ve aynada sır dolu bir yansıma; tarihin öteki yüzünde devam eden karanlık…
" Şiddet , sanatın girmediği yerlerde serpilip yayılır. "
"Altın, tıpkı insanlar gibidir ayarını bildiğin müddetçe hükmetmek de, elde etmek de kolaylaşır! Çevreni izle, insanları tanımak istiyorsan ayarlarına bak! "
"Burası Anadolu.Lidyalıların Mikra Asia'sı. Burası dinlerin,anlayışların, düşüncelerin üst üste biriktiği ülke.Ve sizinle biz, şu koğuştakiler ile bu koğuştakiler, onu paylaşamadığımız için şimdi bu hergele meydanında bir aradayız. Burada birlikte olmak yerine dışarıda birlikte olabilseydik..."
TARİH BİR AYNA
AYNAYI KAPLAYAN SANCILI BİR DİLEMMA.
Bu kitabı okurken ilk aklıma gelen "Tarih tekerrürden ibarettir." sözüydü. Ama bu ne kadar acı bir söz, tarihimizden hiç ders almıyoruz, aynı hataları tekrarlıyoruz demek. Zaman, mekan, eşya, teknoloji değişse de insan değişmiyor. Değişmiş gibi gözükse de aynı; duyguları, hırsları, aç gözlülüğü, kıskançlığı, saflığı, kötülüğü, yalanları vb. bütün doğasında olan duyguları aynı. Geçen yüzlerce yıl insanın bilgisini arttırıyor ama doğasında olan duyguları değiştirmiyor. Lidya döneminden günümüze olan olaylar, yaşanan aşklar güzel geçişlerle işlenmiş. Tarih sevenlere, Pala'nın kalemiyle tanışmak isteyenlere okumalarını tavsiye ederim .
"Mutlu insan, yalnızca midesi doyan değil, bilakis ruhu ve gönlü doyan insandır." Solon
Ve aynada sır dolu bir yansıma; tarihin öteki yüzünde devam eden karanlık…
" Şiddet , sanatın girmediği yerlerde serpilip yayılır. "
"Altın, tıpkı insanlar gibidir ayarını bildiğin müddetçe hükmetmek de, elde etmek de kolaylaşır! Çevreni izle, insanları tanımak istiyorsan ayarlarına bak! "
"Burası Anadolu.Lidyalıların Mikra Asia'sı. Burası dinlerin,anlayışların, düşüncelerin üst üste biriktiği ülke.Ve sizinle biz, şu koğuştakiler ile bu koğuştakiler, onu paylaşamadığımız için şimdi bu hergele meydanında bir aradayız. Burada birlikte olmak yerine dışarıda birlikte olabilseydik..."
TARİH BİR AYNA
AYNAYI KAPLAYAN SANCILI BİR DİLEMMA.
Bu kitabı okurken ilk aklıma gelen "Tarih tekerrürden ibarettir." sözüydü. Ama bu ne kadar acı bir söz, tarihimizden hiç ders almıyoruz, aynı hataları tekrarlıyoruz demek. Zaman, mekan, eşya, teknoloji değişse de insan değişmiyor. Değişmiş gibi gözükse de aynı; duyguları, hırsları, aç gözlülüğü, kıskançlığı, saflığı, kötülüğü, yalanları vb. bütün doğasında olan duyguları aynı. Geçen yüzlerce yıl insanın bilgisini arttırıyor ama doğasında olan duyguları değiştirmiyor. Lidya döneminden günümüze olan olaylar, yaşanan aşklar güzel geçişlerle işlenmiş. Tarih sevenlere, Pala'nın kalemiyle tanışmak isteyenlere okumalarını tavsiye ederim .
September 9, 2023
549 da Karunla baslayan hikaye 1970 lerde ayni sekilde devam edip ilmek ilmek etkiler yaratabiliyor.
3 genc ve yetenekli arkadas Karun icin is yapilmasi adina cagirilir ve farkli gorevler alirlar. Ama akillari butun sehirdeki delikanlilar gibi dostluklarindan sonra onlari amansiz bir sekilde sarmis ayni kadina duyulan asktir. Gizli yasanan olaylar, nedenleri ve kisileri degistiren planlarla örülü, gunumuzde de tesiri ayni sekilde olup masumiyetin tek gercek silah oldugunu unutmamayi gosteriyor.
3 genc ve yetenekli arkadas Karun icin is yapilmasi adina cagirilir ve farkli gorevler alirlar. Ama akillari butun sehirdeki delikanlilar gibi dostluklarindan sonra onlari amansiz bir sekilde sarmis ayni kadina duyulan asktir. Gizli yasanan olaylar, nedenleri ve kisileri degistiren planlarla örülü, gunumuzde de tesiri ayni sekilde olup masumiyetin tek gercek silah oldugunu unutmamayi gosteriyor.
Read
November 14, 2020Kitabı genel olarak beğendim ama yanlı yazılmış bu sebepten bazı noktalarında tarafsızlığa gölge düşürdüğü kanısındayım. Sağ ve sol görüşlerin birleşmesi ve önemli olanın insan olması düşüncesini belirtilmiş kitapta, bu da çok kitabın en güzel tarafıydı bence. Sadullah'ın Kamuran hanıma yazdığı mektup ana düşünceyi güzel vurgulamış
April 6, 2018
Coğrafyamızın tarihi objelerini güzellikle kullanan yazar yine başarılı bir eser ortaya koymuş. Ege bölgemizin zengin tarihini işlerken 80 lerede göz kırpmış. Gerçekten başarılı bir hikaye içine eklenmiş güzel bir tarihi roman.
February 15, 2019
Kitabı yazma sürecinde büyük bir tarih araştırması yapmış yazarımız. Yaşadığımız toprakların tarihine, kültür birikimine vurgu yapmış. Bir taraftan da Anadolu tarihinin bilincine varmamıza, sahip çıkmamıza dikkat çekmiş.
Bunları da bize etkileyici bir kurguyla anlatıyor tabi ki.
Bunları da bize etkileyici bir kurguyla anlatıyor tabi ki.
October 16, 2018
Yazarın "Şah ve Sultan" ve "Efsane" kitaplarını çok beğenmiştim, konu ve dönem olarak fazla beklentiye kapıldım sanırım. Klişe bir kurgu olmuş bence.
April 4, 2019
bnn
This entire review has been hidden because of spoilers.
March 27, 2020
Mükemmel
This entire review has been hidden because of spoilers.
February 4, 2021
Basit bir kurgu. Turgut Özal güzellemesi. Bir yere bağlanmayan son...
Read
September 20, 2021Olmuyor. İkinci denemem ama yine bitiremiyorum.
February 25, 2017
İskender hoca yine tarihimizin iki farklı dönemine, Lidyalılardan ve ülkemizin en karanlık dönemlerinden olan Sağ-Sol çatışmalarının ortasına uzanan güzel bir kitap yazmış.
Kufu'nun yayından çıkan ok ile, Ufuk'un tabancasından çıkan kurşuna bağlayıp günümüze güzel bir geçiş yapmasını da beğendim.
Kitaptaki tarihi şahsiyetler haricindeki karakter isimlerini seçerken de değişik bir yola başvurmuş.
Halludas-Sadullah, Mehte-Ethem, Kufu-Ufuk gibi isimlerin tersten yazıp Lidyalı-Frigyalı karakterler oluşturmuş.
Kufu'nun yayından çıkan ok ile, Ufuk'un tabancasından çıkan kurşuna bağlayıp günümüze güzel bir geçiş yapmasını da beğendim.
Kitaptaki tarihi şahsiyetler haricindeki karakter isimlerini seçerken de değişik bir yola başvurmuş.
Halludas-Sadullah, Mehte-Ethem, Kufu-Ufuk gibi isimlerin tersten yazıp Lidyalı-Frigyalı karakterler oluşturmuş.
This entire review has been hidden because of spoilers.
January 18, 2017
Doğup büyüdüğüm Aliağa, kuzeyinde Bergama doğusunda Manisa güneyinde Efes olan medeniyetlerin beşiği diyebileceğimiz bir coğrafyaya tekabül ediyor. Bu nedenle olsa gerek çocukluğumdan itibaren gerek efsaneler gerekse antik şehirler ve hükmedenleri hakkında bilgiler duyuyordum. Tabi içlerinde en ilgi çekici olan da Karun ve onun hazineleriydi.
Kitap Lidya kralı Krezüs nam-ı diğer Karun'un sınırına dayanan Pers hükümdarı Keyhüsrev ile mücadelesi ile başlıyor. Tabi bir yandan 3 yakın arkadaş ve aşık oldukları Edusa'nın hikayesi de bizlere eşlik ediyor. Krezüs'ün arkasına aldığı bütün mal varlıkları ve büyük ordusunun verdiği güven, bir bilgenin kendisine ülkeyi ayakta tutacak yegane mirasın "kültür" olduğu vurgusunu anlayamayacak kadar gözlerini kör etmiştir. Diğer yandan bilgenin mutluluğu onun için yeniden tanımlayacak sözleri de, bilgeye karşı amansız bir hiddet hissi de uyandırmıştır.
Gelgelelim, tarih tekerrürlerden ibaret deriz ya işte milattan önce 6.yüzyıla dair okuduklarımız, kitapta 20.yüzyılda geçen başka bir hikayeye tanıklık ediyoruz. Bu iki hikayede yazar gerçekten güzel bir bütünlük yakalamış.
Olaylar heyecanlandırıcı fakat kitaptaki 6. ve 20. yüzyıllar arası geçişleri pek beğenmedim. Diğer yandan 2 taraflı ilerleyen hikayeyi bazı yerlerde gereksiz tekrarlandığını düşünüyorum. Sanki okuyucu geri zekalı yerine konuyormuş hissi uyandırdı bende. Bunun dışında kitaptaki görselleri de kimi zaman yersiz buldum. Ayrıca kitabın vurgu yaptığı çok fazla sosyal konu var. Bunlara ne kadar yerinde ve yeterlilikte mesajlar verilmiş orası tartışılır.
Yine de Karun ve Anarşist'i her gencin okuması gereken bir kitap olduğu düşüncesindeyim. İyi okumalar.
Kitap Lidya kralı Krezüs nam-ı diğer Karun'un sınırına dayanan Pers hükümdarı Keyhüsrev ile mücadelesi ile başlıyor. Tabi bir yandan 3 yakın arkadaş ve aşık oldukları Edusa'nın hikayesi de bizlere eşlik ediyor. Krezüs'ün arkasına aldığı bütün mal varlıkları ve büyük ordusunun verdiği güven, bir bilgenin kendisine ülkeyi ayakta tutacak yegane mirasın "kültür" olduğu vurgusunu anlayamayacak kadar gözlerini kör etmiştir. Diğer yandan bilgenin mutluluğu onun için yeniden tanımlayacak sözleri de, bilgeye karşı amansız bir hiddet hissi de uyandırmıştır.
Gelgelelim, tarih tekerrürlerden ibaret deriz ya işte milattan önce 6.yüzyıla dair okuduklarımız, kitapta 20.yüzyılda geçen başka bir hikayeye tanıklık ediyoruz. Bu iki hikayede yazar gerçekten güzel bir bütünlük yakalamış.
Olaylar heyecanlandırıcı fakat kitaptaki 6. ve 20. yüzyıllar arası geçişleri pek beğenmedim. Diğer yandan 2 taraflı ilerleyen hikayeyi bazı yerlerde gereksiz tekrarlandığını düşünüyorum. Sanki okuyucu geri zekalı yerine konuyormuş hissi uyandırdı bende. Bunun dışında kitaptaki görselleri de kimi zaman yersiz buldum. Ayrıca kitabın vurgu yaptığı çok fazla sosyal konu var. Bunlara ne kadar yerinde ve yeterlilikte mesajlar verilmiş orası tartışılır.
Yine de Karun ve Anarşist'i her gencin okuması gereken bir kitap olduğu düşüncesindeyim. İyi okumalar.
September 13, 2019
Lidyalılar hakkında çeşitli bilgiler öğrenebileceğiniz bir kitap, severek okudum. Tarihte yaşanan olayların günümüzde tekrarlandığına dikkat çekiyor. Fakat ben daha çok Lidya okumak isterdim.
February 6, 2017
İlk bölümü sabırla biraz atlayarak okudum. İkinci bölümden sonra kurgu güzel oldu ve kitabın başarılı yönlerinden birisinin kurgusu olduğunu söyleyebilirim. Özellikle 12 Eylül sürecini yaşamayan nesil için bilgiler ve tahliller güzeldi. Toplumda kültürün önemi, farklılıklara rağmen birlikte olabilmek, sanata ve tarihe sahip çıkmak kitapta verilen mesajlardan bazıları..Ve tabi insanın değişmeyen yönleri iyilik, kötülük, hırs, ihanet, aşk..
February 5, 2017
Bir daha İskender Pala okumamaya bana karar verdirtmiş kitap olmuştur kendileri.
Bravo...
Bravo...
Read
November 4, 2017Koyun çoban için değildir sayın bakan,belki çoban koyun içindir.
Displaying 1 - 24 of 24 reviews