Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2017
Cumhuriyet dönemi tarih yazımında resmi ideolojinin inşasında önemli bir araç olarak kullanılan 31 Mart Olayı, “meşrutiyet karşıtı irticai bir ayaklanma” olarak sunulmuştur. Halbuki olayın bu yönü diğer özelliklerinin yanında “ihmal edilebilir” niteliktedir. 31 Mart Olayı genel olarak İttihat ve Terakki Cemiyeti politikalarından rahatsız olanların, menfaati zarar görenlerin ortaya çıkardığı bir isyan girişimi olarak görülmelidir. Bu girişimin uluslararası boyutu içerisinde de İngiltere vardır. Çünkü İngiltere Meşrutiyet döneminde İngiliz yanlısı politikalar takip eden Kamil Paşa’nın sadaretten düşmesinden zarar görmüştür. Ayrıca İngiliz modeli bir idari yapı taraftarı olan Ahrar Fırkası ve Prens Sabahaddin’in de bu tertibin içinde yer almasına neden olmuştur. Ancak, bu fırka ve kişilerin muhalefeti meşrutiyete değil, İttihad ve Terakki Cemiyeti’ne olduğu göz ardı edilmemelidir. İsyan edenlerin büyük bir kısmı, meşrutiyet denilen yönetim sistemini ortadan kaldırmayı hedeflememiştir. Bilakis meşrutiyeti korumayı düşünmüştür.
2018
31 Mart Vakası II.Meşrutiyet'in ilanından bir sene sonra İstanbul'daki Avcı Taburu askerlerinin ayaklanması ile başlayan bir isyan hareketidir. Ayasofya meydanında toplanan askerler ve halkın çeşitli kesimlerinden insanlar şeriat istediklerini ifade etmişler ve hükümetin istifa etmesini talep etmişlerdir. İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin baskıcı uygulamalarına tepki olarak ortaya çıkan bu isyan hareketi özellikle İstanbul dışında meşrutiyet rejimini ortadan kaldırma amaçlı bir hareket olarak yorumlanmıştır. Selanik'ten gelen Hareket Ordusu meşrutiyetin muhafazası ileri sürülerek İstanbul'a girmiş ve isyancılar İttihat ve Terakki Cemiyeti tarafından suçlu bulunmuştur. 31 Mart Vakası sonucunda padişah Abdülhamid tahttan indirilmiş ve böylece İttihat ve Terakki Cemiyeti Osmanlı Devleti'nde daha da etkin bir konuma gelmiştir. Bu önemli olayda Osmanlı uleması da görüşlerini dile getirmiştir. 31 Mart Vakası sürecinde Cemiyet-i İlmiye-i İslamiyye yayınladığı beyanname ve gönderdiği nasihat heyeti aracılığı ile isyanın sükunete kavuşması için gayret göstermiştir. İstanbul ulemasından tanınmış şahsiyetler vaka ile ilgili olarak görüşlerini gazeteler, dergiler ve kitaplar yoluyla açıklamışlardır. İstanbul dışından ise çeşitli ilmî cemiyetler Meclis-i Mebusan'a gönderilen telgraflar ile görüşlerini ifade etmişlerdir. 31 Mart Vakası ile ilgili olarak ulemanın yorumu muhteliftir. Ulemanın çoğunluğuna göre bu vaka meşrutiyeti ortadan kaldırmaya yönelik bir hareket değil, İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin baskıcı politikasına karşı bir tepkidir. Bununla birlikte, ulema bu vakanın İslamiyet'e aykırı bir fitne girişimi olduğunu belirtmiş ve isyan hareketini kınamıştır.
History Studies, 2011
Özet Ahmet Tevfik Paşa, uzun yıllar Avrupa'da bulunmuş, siyasi fırka ve oluşumlarla irtibatı olmayan, herkesçe tarafsızlığı ile tanınan bir devlet adamıdır. Bu makalede, 31 Mart Vakası'nın cereyan ettiği hassas bir evrede Ahmet Tevfik Paşa'nın, olayları teskin etmesi amacıyla, ilk defa sadarete getirilmesi ve sadece 21 günlük iktidarı süresince ülkenin bir kaosa sürüklenmesini engellemek adına yaptığı icraat ele alınmıştır. Abstract Ahmet Tevfik Paşa, having been to Europe for long years, not being relationship political parties and formations of them and known with his impartialty was a stateman. İn this article, at the tender age occuring 31 March İncident, designation of Ahmet Tevfik Paşa as a grand vizier for he first time so that he could aaleviate disturbance anol his actions are discussed during the reigning period only for 21 days to hinder dragging the country into chaos.
Öz 23 Temmuz 1908'de İkinci Meşrutiyet'in ilan edilmesi Osmanlı İmparatorluğu'nun her yerinde olduğu gibi Diyarbakır'da da sevinçle karşılanmıştır. Meşrutiyet'in ilanında etkin bir rol oynayan İttihat ve Terakki Cemiyeti imparatorluğun en önemli bir siyasi gücü haline gelmiştir. 13 Nisan 1909 (31 Mart Vak'ası)'da İstanbul'da meydana gelen olayların Diyarbakır'da da yansımaları olmuştur. 31 Mart Vak'ası ile ilgili haberler Diyarbakır'da duyulduktan hemen sonra İttihat ve Terakki karşıtı çevreler bu fırsatı kullanarak harekete geçmiştir. Bu olayların alt yapısının oluşturulmasında Diyarbakır eşrafından Hacı Niyazi Efendi'nin çok büyük etkisi olmuştur. Bir Cuma günü, namazdan sonra gösteriler düzenlenmiştir. İttihat ve Terakki idaresine karşı olanlar "Şeriat isteriz" sözü ile harekete geçirilmiştir. Hacı Niyaz Efendi ve beraberindeki kişiler bir takım mektuplar göndererek bölgede toplumsal bir kalkışmaya zemin hazırlamaya çalışmışlardır. Ancak bu mektupların söz konusu vilayetlerde herhangi etkisi olmamıştır. Elazığ'dan Naim Paşa hemen Diyarbakır'a gönderilerek vilayette asayiş sağlanmıştır. Olaylara iştirak edenlerin önde gelenleri İstanbul Divan-ı Harbi Örfi'de yargılanmış ve çeşitli cezalara çarptırılmıştır. Abstract The proclamation of the Second Constitutional Monarchy on 23 July 1908 was joyfully welcomed in Diyarbakır like allparts of the Ottoman Empires. Playing an active role in theproclamation of the Contitutionalism, The Commitee of Unionand Progress has become the most important political force. April 13, 1909 (31 March Incidents) has also been a reflection of events that occured in Istanbul to Diyarbakır. Shortly after the news on 31 March Incident heard in Diyarbakır, Opposing Cirles, using this opportunity, have taken action against the Union and Progress. Master Hajı Niyazi, one of the honorable and rich people in Diyarbakır, has been a great influence in order to form the infrastructure of the seevents. One Friday, demonstrations were arranged after prayer. Those who were against the administration of Union and Progress were on move by Word " We want Sharia". Master Hajı Niyazi and his people tried to prepare the ground for a socialuprising in the region by sending a number of letters. However, these letters did not have any impact in these provinces. Naim Pasha from Elazıg was immiadiately and he has achieved peace there. The prominent of those in volved in the events have been tried and sentenced to various penalties in Istanbul Court-Martial.
Öz 23 Temmuz 1908’de İkinci Meşrutiyet’in ilan edilmesi Osmanlı İmparatorluğu’nun her yerinde olduğu gibi Diyarbakır’da da sevinçle karşılanmıştır. Meşrutiyet’in ilanında etkin bir rol oynayan İttihat ve Terakki Cemiyeti imparatorluğun en önemli bir siyasi gücü haline gelmiştir. 13 Nisan 1909 (31 Mart Vak’ası)’da İstanbul’da meydana gelen olayların Diyarbakır’da da yansımaları olmuştur. 31 Mart Vak’ası ile ilgili haberler Diyarbakır’da duyulduktan hemen sonra İttihat ve Terakki karşıtı çevreler bu fırsatı kullanarak harekete geçmiştir. Bu olayların alt yapısının oluşturulmasında Diyarbakır eşrafından Hacı Niyazi Efendi’nin çok büyük etkisi olmuştur. Bir Cuma günü, namazdan sonra gösteriler düzenlenmiştir. İttihat ve Terakki idaresine karşı olanlar “Şeriat isteriz” sözü ile harekete geçirilmiştir. Hacı Niyaz Efendi ve beraberindeki kişiler bir takım mektuplar göndererek bölgede toplumsal bir kalkışmaya zemin hazırlamaya çalışmışlardır. Ancak bu mektupların söz konusu vilayetlerde herhangi etkisi olmamıştır. Elazığ’dan Naim Paşa hemen Diyarbakır’a gönderilerek vilayette asayiş sağlanmıştır. Olaylara iştirak edenlerin önde gelenleri İstanbul Divan-ı Harbi Örfi’de yargılanmış ve çeşitli cezalara çarptırılmıştır.
KEBİKEÇ İnsan Bilimleri İçin Kaynak Araştırmaları Dergisi , 2011
İçindekiler: Kudret Emiroğlu: Sunuş Servet Erdem: "...Şu Tehlikeli Araç...": Araba Sevdası'nın Dil Durumları Katerina Dalakoura - Çev.: Gülsün Aivali-Aksoy: İstanbul'da Yayınlanan Kadın Dergilerinde Eğitim Tartışmaları Ş. Alpaslan Yasa: Türkçeyi Geliştirme Stratejisi Olarak Tercüme Gökhan Kaya: II. Meşrutiyet Dönemi Demokratları: Osmanlı Demokrat Fırkası (Fırka-i İbad) Markus Koller - Çev.: Faruk Yaslıçimen: Bir Miladın Şahidi: Bosna Hersek'te İsviçreli Bir Doktor Josef Koetschet (1830-1898) Kudret Emiroğlu: Keyif Kimde Olur? Ümit Uzmay: Türkiye'de Eroin Kaçakçılığı ve Politikaları Üzerine Cengiz Erdinç'le Söyleşi Murat Koraltürk: Cumhuriyet'in İlk Yıllarında Ekonomide Milliyetçi Bir Tepki: Cuma Tatili Hamdi Özdiş: Lazistan'da Müskiratın Men'ine Dair: Hopa'da İçki Yasağı Aytül Tamer: Basın ve İktidar İlişkileri: Birinci Meclis'in Men-i Müskirat Kanunu Üzerine Tartışmalar Turan Tanyer: "Ankara'da yalnız ve yalnız Süreyya Var" Esra Yakut: Tanzimat Dönemi'nden Önce Osmanlı Hukuku'nda Evlilik Dışı İlişkilere Verilen Cezalar Kemal Yakut - Aydın Yetkin: II. Meşrutiyet Dönemi'nde Toplumsal Ahlak Bunalımı: Fuhuş Meselesi Aydın Akın: Denize Dökülen Diller G. Beril Teksoy: Türkiye'de Avrupa Algılaması: Demokrat Parti Döneminden Günümüze Yayınlanan Avrupa Tarih Kitapları (1950-2010)
Eskiyeni 31. Sayı, 2015
Editörden From the Editor İnsan tahayyül eden bir varlıktır. Tahayyülde bulunma insanın toplumsal varlığı ve yaşamının ayrılmaz bir parçasıdır. İnsan tahayyül sayesindedir ki, diğer varoluş tarzlarından farklı olarak kendi potansiyelini kültürel ve toplumsal katmanlarda en üst düzeyde ortaya koyabilmektedir. Tasavvurlar insandaki potansiyelin bu düzeylerde sonuçlar çıkartmasının hem sebebi he de sonuçları olarak değerlendirilebilirler. İnsanın tahayyülü, dolayısıyla tasavvuratı bu bakımdan en üst düzeylerde belli alanlarda temayüz ediyor olagelmiştir. Din, felsefe, sanat ve bilim bu noktada temel kategoriler arasın- da yer alıyor görünmektedir. Bununla birlikte dinin hem onu olumlayan çoğu kesimi ile, ona karşı mesafeli duran ya da reddeden kesimlerin uzlaştıkları bir nokta, dinin insani düşünce ve bilgi üretimi ile ilişkisi hususunu görmezden gelişleridir. Tabii birincisi itibariyle bu bir tenzih yönelimlilikten fazlasıyla nasiplenen bir arkaplandan, ikincisi itibariyle de illüzyon, yanlış bilinçlilik vb. teşhisleri içerisinde barındıran bir indirgemeci- likten kaynaklanmaktadır. Ne var ki, her iki yönelim de aslında insan tasavvuratını oldukça hafife almakta birleşmiş bulunmaktadırlar. İÇİNDEKİLER/CONTENTS Editörden From the Editor 5 Araştırma/Research Articles Müfit Selim SARUHAN Tanrı ve Ahlâk Kabuller ve Önyargılar God and Ethics. Assumptions and Prejudices 7 Mahmut AY Kelam’da Adalet, Kudret ve Hikmet Bağlamında Tanrı Tasavvurları The Images of God in the Context of Justice Power and Wisdom in Muslim Theology 25 Bülent AKOT Bazı Mutasavvıfların Tanrı/İlâh Anlayışı ve Muhâsibî’nin “er-Riâye” Adlı Eseri Bağlamın- da Allah’ın Hakları Some Sufi’s Understandings of God and Allah’s Rights in Muhasibi’s “Riâye” 51 Ömer GÜLEN Tanrı Kavramının “Kutsallaşması” The God as a “Sacred” 75 Hasan TÜRKMEN Fahreddîn Râzî’nin Nefs Kavramı ve Mahiyetine Yönelik Yaklaşımı Approach of Fakr al-Dîn al-Râzî to the Concept and Nature of The Nafs 95 Faruk GÖRGÜLÜ Eş’arî’nin İrade Konusunda Yorumladığı Bazı Ayetlere Bütüncül Bir Bakış A Holistic Approach to Some Koranic Comments of al-Ash’ari on Will. 129 Tahkik/Edition Critique Ali BENLİ Muhammed el-Medenî et-Trabzûnî ve Risâle f î Beyâni’l-Ezdâd’ı Muhammad al-Madani al-Trabzuni and his Risalah fi Bayan al-Azdad 147 Deneme/Essays Gürbüz DENİZ Kıble Dağı Qibla Mountain 173
AK Parti'nin 31 Mart 2019 Mahalli İdareler seçimlerinin ardından şehirlerimizi yönetme anlayışımızın özünü, milletimize vereceğimiz sözlerin çerçevesini oluşturan manifestomuzu sizlerle paylaşmak üzere huzurlarınızda bulunuyorum. Bu seçimlerde illerine, ilçelerine, beldelerine, hizmet etmek üzere belediye başkanlığına aday olan AK Partili ve Cumhur İttifakı mensubu arkadaşlarımızın her birine başarılar diliyorum. Önümüzdeki seçimlerde milletimizin tercihini yine hizmet siyasetinden yana kullanarak AK Parti'yi sandıktan açık ara birinci parti olarak çıkartacağına inanıyorum. Milli iradenin üstünlüğüne yürekten bağlı bir parti olarak, 31 Mart seçimlerinde ortaya çıkacak sonucun, ülkemize ve milletimize şimdiden hayırlı olmasını Allah'tan temenni ediyorum. Şimdi manifesto metnimize geçiyorum.
Thesis for the award of MSc in Aviation Management, 0
Berkeley Journal of Religion and Theology, 2017
Charla de Ignacio Cirac - Computacion Cuantica Resumen, 2018
GreeSE Paper No. 183 Hellenic Observatory Papers on Greece and Southeast Europe, 2023
Mesned ilahiyat araştırmaları dergisi, 2019
https://www.ijrrjournal.com/IJRR_Vol.6_Issue.11_Nov2019/Abstract_IJRR0038.html, 2019
Journal of Biological Education, 2007
ARTMargings Online, 2021
International Journal for Research in Applied Science and Engineering Technology
Colloids and Surfaces B: Biointerfaces, 2018
Gobernanza local, pueblos indígenas e industrias extractivas. Transformaciones y continuidades en América Latina, 2015
Energy Storage Materials, 2019
ATRAT: Jurnal Seni Rupa, 2018
2014
Journal of Advances in Social Science and Humanities, 2020