Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
Türkiye'de medya ve siyaset ilişkisi [The relationship between media and politics in Turkey], 2007
Siyasetin kamuoyu desteğine olan ihtiyacı, sahip olduğu toplumu etkileme gücüyle medyayı yönetenler nazarında önemli ve vazgeçilmez kılıyor. Bu sebeple medya sadece demokratik ülkelerde değil, otoriter yönetimlerde de halkın desteğini kazanmak veya halkı yönlendirmek amacıyla kullanılan bir güç oldu. Türk medyası hem dünyadaki gelişmelerden etkilenmesi hem de siyasi, sosyal ve ekonomik gelişimi itibarıyla kendine has bir yapıya sahip. Türkiye’de medya-siyaset ilişkisi Türk siyasi tarihinden, demokrasi ve özgürlük mücadelelerinden bağımsız düşünülemez. Kitap bu açıdan medya ekseninde Türkiye'deki siyasi tarihin kısa bir özetini de sunmakta.
iksad publishing house, 2020
AVRUPA BİRLİĞİ VE TÜRKİYE'DE MEDYA POLİTİKALARI Türkiye'nin Uyum Süreci ve Televizyon Yayıncılığı Üzerine Bir Araştırma İkinci Dünya Savaşının getirdiği yıkımın ardından başlayan Avrupa Birliği'nin bütünleşme süreci ekonomik entegrasyonla ivme kazanmış ve ekonomi temelli politikalardan hareketle siyasi ve kültürel birlik sağlanmaya çalışılmıştır. Bugün Avrupa Birliği, bir yandan üye ülkeler arasında ekonomik, siyasi ve kültürel iş birliğini derinleştirmeye çalışırken bir yandan da geleceğine yön verecek bir kararın arifesinde bulunmaktadır. Türkiye’nin üyeliği, Avrupa Birliği’nin bugüne kadar karşılaştığı en zor genişleme hareketlerinden biri, belki de birincisidir. 1959 yılında Türkiye’nin Avrupa Ekonomik Topluluğu’na tam üyelik başvurusuyla başlayan Türkiye - Avrupa Birliği ilişkileri yarım asrı aşan bir süredir devam etmekte, 2004 yılından beri Türkiye resmen aday statüsü tanınmış bir ülke olarak AB ile üyelik müzakerelerini yürütmektedir. Bu müzakereler 35 fasıl altında aday ülkenin AB müktesebatına uyumunu içermektedir. Araştırmanın konusu olan Avrupa Birliği’nin görsel-işitsel politikasına uyum müzakereleri, Bilgi Toplumu ve Medya Faslı altında yürütülmektedir. Avrupa Birliği literatüründe medya politikaları yerine görsel-işitsel politikalar ifadesinin daha sık kullanılması nedeniyle çalışma içerisinde de söz konusu politikalar ve düzenlemeler bu ifade ile anılmaktadır. AB’nin görsel-işitsel politikasına uyum çerçevesinde Türkiye bir dizi yasal düzenleme gerçekleştirmiştir. Yapılan yasal değişiklikler ile ilgili literatürel çalışmalar olmakla birlikte, yasa ile uygulamayı karşılaştıran, yapılan değişikliklerin televizyon sektörü üzerindeki etkilerini araştıran, aynı zamanda sektörden düzenleme ve uygulamalarla ilgili bir geri i bildirim almayı hedefleyen bir araştırma yürütülmemiştir. Çalışmanın önemi, hem Türk görsel-işitsel politikasının AB’ye uyum sürecindeki tüm yasal düzenlemeleri incelemesinden hem de bu düzenlemelerin uygulanması ile ilgili olarak sektörü analiz eden ilk çalışma olmasından kaynaklanmaktadır. Çalışma kapsamında, Avrupa Birliği görsel-işitsel politikasına uyum sürecinde televizyon yayıncılığı alanında yapılan yasal değişiklikler ve bu değişikliklerin televizyon yayıncılığı sektörüne olan etkisi incelenmektedir.
Türkiye'de Kitle İletişimi Dün Bugün Yarın, 2017
Siyasal İletişim ve Medya Çalışmaları, 2023
Copyright © Bu kitabın Türkiye'deki her türlü yayın hakkı Eğitim Yayınevi'ne aittir. Bütün hakları saklıdır. Kitabın tamamı veya bir kısmı 5846 sayılı yasanın hükümlerine göre kitabı yayımlayan firmanın ve yazarlarının önceden izni olmadan elektronik/mekanik yolla, fotokopi yoluyla ya da herhangi bir kayıt sistemi ile çoğaltılamaz, yayımlanamaz.
30. Yılında Türk Cumhuriyetleri Ulusal Politika, 2021
SİYASAL İLETİŞİMDE MEDYANIN HABER ÜRETİM PRATİKLERİ VE LİDER GÖRSEL TERCİHLERİ, 2022
Görsel kültürün etkisinin önemli ölçüde arttığı günümüz dünya- sında, imgelerin merkezde bulunduğu, ‘göz merkezli’ olarak tanım- lanabilecek toplumların oluştuğu söylenebilir. Dolayısıyla yaşamın her alanında ve sosyal-fen bilimlerinin tüm alt disiplinlerinde görsel kültürün varlığının ve imgelerin kullanımının çok önemli olduğunu ifade etmeliyiz. Siyasal iletişimin ana hedefi; hedef kitle olan seçmenin ikna edile- rek kendi siyasal partileri yönünde tercih kullanmalarını sağlamaktır. Siyasal iletişim perspektifi açısından değerlendirdiğimizde kitle ileti- şim araçlarının gündemi belirleme ve yönlendirme gücünün olduğu ve bu gücün siyasal aktörler tarafından önemli ölçüde kullanıldığı ortadadır. Bu noktada kitle iletişim araçlarının haber üretim ve su- num biçimleri süresince kullandıkları görsel unsurların ve imgelerin ideolojik anlamda bilinçli bir tercihin ürünleri olduğu görülmektedir.Siyasal iletişim çerçevesinde kitle iletişim araçlarının kullandığı görsellerle toplumsal algının şekillendirilmesi süreci arasında para- lellik olduğunu söyleyebiliriz. Çalışmamız özellikle hem geleneksel medya kanallarında hem de sosyal medya haber portallarında, siyasal parti liderlerinin görsel kullanımları analiz edilmesi üzerine yoğun- laşacaktır. Çalışmamız kapsamında ideolojik olarak farklı taraflarda yer aldığını varsaydığımız Sözcü Gazetesinin ve Yeni Akit Gazetesinin internet haber sitelerinde “AKP ve CHP” liderlerinin fotoğraf seçim tercihleri gösterge bilimsel açıdan analize tabi tutulacaktır.
the Journal of Academic Social Sciences
Ulus devletlerin büyük bölümünün kurucu miti, homojen bir ulus yaratma ve mevcut topraklar ile iktidarı bu yolla koruma kaygısı olarak ortaya çıkmaktadır. Sözü edilen koruma ve/veya korunma pratikleri dâhilinde en çok öne çıkan olgu ise; ulus devlet misyonu çerçevesinde, ulusal-milli değerlerimizi üzerinden tanımladığımız uluslararası ötekilerimiz ve bu ötekilere dair, ulusal tüm araçlarla aldığımız önlem ile ürettiğimiz pratiklerdir. Medya ise, toplumları inandırmada çağın en büyük gücü olarak ön plana çıkmaktadır. Bu bağlamda, çalışmanın temel kaygısı da, 'dördüncü güçten birinci güce' uzanan bir sıfatlandırma çerçevesinde tartışmalara konu olan medyanın, ulusal ve uluslararası kaygı ile çıkarlar ekseninde nasıl ve ne ölçüde işlevsel hale gelebildiğini, Türkiye'de belirginleşen bir örnek olay üzerinden ortaya koyabilmeye yönelmiştir. Söz konusu yaklaşım; belirli olaylar, konular ve muhataplar üzerinden belirginleşen örneklerle ortaya konulabilmektedir.
Atılım Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2016
Türkiye'nin medya sisteminde son on yılda belirginleşen otoriteryen yapı siyasal ve toplumsal sistemin genel yapısı içerisinde, bu sistemin bir parçası olarak değerlendirilmelidir. Bu değerlendirme için, medya sistemi çalışmalarına kaynaklık eden Dört Teori geleneğinin dışına çıkılarak, basının gelişimini tarihsel olarak incelemek bu incelemeyle birlikte basın sisteminin biçimlenmesinde etkili olan siyasal, toplumsal ve iktisadi gelişmelere de odaklanmak gerekmektedir. Siyasal sistemin anlaşılmasını ve kavranmasını gerekli kılan bu tarz bir çözümleme için Hallin ve Manci'nin medya sistemleri ayrımlaştırmasında kullandıkları yaklaşım uygun çerçeveyi sunmaktadır. Hallin ve Mancini'nin medya sistemi modellerinden kutuplaşmış çoğulcu model Türkiye'nin 1980-2002 arası dönemin medya sistemi ile önemli ölçüde uyumlu olmakla birlikte, son on yıldaki otoriterleşme eğilimini açıklamakta yetersiz kalabilmektedir. Bu makalede Türkiye'nin medya sisteminin genel özelliklerini açıklayabilecek diğer normatif yaklaşımlar olan gelişmekte olan ülke sistemleri, çağdaş otoriter sistemler de incelenecektir. Bu sayede medya sisteminin otoriter modele doğru yöneliminin yapısal özelliklerine anlaşılmaya çalışılacaktır.
Outsider, 2024
Heliyon, 2024
Rihlah Review: Jurnal Pendidikan Islam, 2023
IEEE Transactions on Automation Science and Engineering, 2012
Journal of Modern Transportation, 2011
JEKIN - Jurnal Teknik Informatika
The Journal of Physical Chemistry, 2020
PLOS Neglected Tropical Diseases, 2015
Nature communications, 2015