Papers by Esra Arı Çokyürür
MİMARLIK PLANLAMA VE TASARIM ALANINDA ULUSLARARASI ÇALIŞMALAR-II, 2023
Üniversiteler, içinde bulundukları toplumun fertlerini çağın ilerisinde taşıma amacı ile kurulmuş... more Üniversiteler, içinde bulundukları toplumun fertlerini çağın ilerisinde taşıma amacı ile kurulmuş birer eğitim kurumudur. Ancak sadece eğitim ile sınırlı kalmaları da beklenmemektedir. Bunun yanında topluma bilgi, biri kim ile deneyimleri ile yol gösterme amacını her daim üstte tutan üniversiteler; kent ve ülke ölçeğinde her daim üst sıralara erişmeye destek sağlamaktadırlar.
Bu bağlamda misyonlarını bir adım daha ileriye taşıyarak, kent bünye sinde bulunan tüm paydaşlara pozitif yönde katkı sağlaması ana amaç olarak görülmektedir. Üniversite yerleşkesinin bulunduğu konum ve yerleşkede yer alan birimlerden bağımsız olarak düşünülmesi gereken bu amaç; öğrencilerin yanında paydaş olarak kentlileri ve üniversite ile ilişkisi bulunana tüm kurumları kapsamaktadır.
Çalışma kapsamında Konya ilinde bulunan Konya Teknik Üniversitesi yerleşkesinin genişlemesi planlanana yerleşkesi ve teknik eğitime katkı sağ lama amacı ile ilin sanayi bölgesinin kesişiminde oluşturulacak bir yerleş ke planlamıştır. Bu bağlamda öğrenci, akademisyen ve sanayi bölgesindeki paydaşları bir araya getirebilecek şekilde planlanmak istenen yerleşke için model ve yer önerileri oluşturulmuştur.
MİMARLIK PLANLAMA VE TASARIM ALANINDA ULUSLARARASI ÇALIŞMALAR-1, 2023
Şehirler tarih boyunca kültürlerin ve medeniyetlerin doğduğu, geliştiği ve yayıldığı yerler olmuş... more Şehirler tarih boyunca kültürlerin ve medeniyetlerin doğduğu, geliştiği ve yayıldığı yerler olmuştur. Medeniyetlerin çoğunlukla şehirlerde ortaya çıktığı ve şehirlerin yıkılmasıyla medeniyetlerin de çöktüğü görülmektedir. M.Ö. 3500-4000 yıllarında modern şehirlerin ortaya çıkışından bu yana geçen 6000 yılda, insanoğlunun dokunduğu her şey gibi şehirler de gelişmeye ve ilerlemeye devam etmiştir.
Bu tarihsel gelişim sürecinde ilgili yerleşim alanları; kent, polis, komün, şehir devletleri gibi isimler verilirken, kent kavramıyla birlikte medeniyet de büyük bir dönüşüm yaşadı. İlk çağlarda kurulan şehir devletleri (şehir devletleri), demokrasinin uygulandığı kurumlar olarak günümüz demokrasisinin esin kaynağı olmuştur. Kentlerin dönüşümü ile insanın dönüşümü iç içe geçmiş ve birbirini beslemiştir; Tarih boyunca kentler, kültür ve medeniyetlerin doğup geliştiği, varlıklarıyla çeşitli medeniyetleri etkileyen yerleşim birimlerinin ötesinde özelliklere sahip merkezler olmuştur. Medeniyet şehirden; şehir mahalleden; mahalle sokaktan oluşur. Şehirler, medeniyetin bir anlamda fiziki ve maddi halleridir. Mahalle bir şehri oluşturan en büyük ailesidir. Modern zaman algımızın ötesinde mahalle, sınırları doğal olan ve o sınırların mahallelilerce bilindiği-çizildiği güvenlik alanıdır. Camisi, medresesi, okulu, çeşmesi, parkı, bakkalı ile insanın ihtiyaçlarının karşılandığı ortak dünyasıdır (Akyürek,2013)
Bu çalışmada insanlığın gelişimi ile paralel biçimde ilerleyen popüler kültürün kente ve kentliye olan etkisi Konya Armağan Mahallesi örneği üzerinden incelenecektir. Çalışmanın popüler kültür etkisinde gelişen kent bölgeleri ile ilgili hazırlanacak diğer çalışmalarda yardımcı kaynak niteliğinde olması amaçlanmaktadır.
10. Uluslararası Bilimsel Araştırmalar Kongresi (UBAK), 2021
Günümüzde nüfusun ve yapılaşmanın hızla artması, doğal kaynakların tüketimini giderek artırmaktad... more Günümüzde nüfusun ve yapılaşmanın hızla artması, doğal kaynakların tüketimini giderek artırmaktadır. Hızlı nüfus
artışı, sanayileşme ve gelişen teknoloji birçok alanda değişikliklere yol açmaktadır. Mimarlık ve şehircilik alanında
bakıldığında, temel barınma birimi olan konutlar ve kentlerin dokusu zaman içerisinde değişimler geçirmiştir. Modern
1mimari, teknolojik imkânlar, ileri yapım teknikleri ve yenilikçi malzemeler çerçevesinde gelişmiştir. Bu gelişim bazı
olumsuz sonuçlar doğurmuş, doğal kaynak tüketimini artırmıştır. Son yıllarda yapı sektöründe sürdürülebilirlik ve ekolojik
mimari kavramları üzerinde çalışmalar yoğunlaşmıştır. Bu bağlamda, geçmişten günümüze intikal eden “vernaküler
mimarlık” örnekleri, bulunduğumuz çağda bile sürdürülebilir güncel mimari tasarımlara yol gösterici evrensel nitelikte
bilgiler sunabilmektedir. İçinde bulunduğu coğrafyanın özelliklerine ve kültürüne göre şekil almış vernaküler mimarlık,
gelenekten öğrenme yaklaşımı çerçevesinde ele alınabilecek bir bilgi edinme kaynağıdır. Çalışma kapsamında vernaküler
mimarlığa etki eden faktörler ve sürdürülebilir mimarlık ilkeleri üzerinde durulmuş, konut tasarım kriterleri ele alınmıştır.
Çalışmada yöntem olarak literatür araştırması, gözlem, fotoğraflama, ölçü alma ve sahada yapılan görüşmeler
kullanılmıştır. Çalışma alanı olarak geleneksel konut dokusunun korunduğu gözlemlenen Beyşehir Yazyurdu Köyü
seçilerek, öncelikle konut dokusu, daha sonra seçilen bir konut detaylı olarak incelenmiştir. Çalışmanın amacı vernaküler
mimaride konut tasarım ilkelerini, yerel mimari ile birlikte ele alarak çıkarımlarda bulunmak, sürdürülebilirlik noktasında
farkındalık oluşturmaktır. Sonuç olarak; örneklem alanın geleneksel konut dokusu, malzeme ve yapım tekniği bakımından
vernaküler mimarlığın özeliklerini gösterdiği, incelenen konutun tasarım yönteminin sürdürülebilir tasarım ilkeleri ile
uyuştuğu gözlemlenmiştir. Çalışma sonucunda elde edilen bulgular, geleneksel konut tasarımında iklim ve topografyanın
belirleyici olduğunu, yerel mimari anlayışının sürdürülebilir mimari tasarım ilkeleri benzer kaygılar taşıdığını
göstermiştir
AÇIK OFİSLERDE DOLAŞIM ALANI ERGONOMİSİ-KONYA ÖRNEĞİ İLE, 2018
Ofis mekânları, Endüstri Devrimi’nden bu yana hızla gelişip değişen ve son yıllarda teknolojik im... more Ofis mekânları, Endüstri Devrimi’nden bu yana hızla gelişip değişen ve son yıllarda teknolojik imkânların artması ile birlikte yalnızca çalışma alanı olmaktan çıkıp; çalışanların hayatlarının büyük kısmını geçirdiği sosyal mekânlar haline gelmişlerdir.
Yalnızca çalışma birimlerinde ibaret olmayan; yaşama, dinlenme, yeme/içme ve depolama gibi farklı eylem gruplarını da barındıran ofis mekânlarında en önemli kısım ise tüm eylem alanlarını birbirine bağlayan dolaşım alanlarıdır. Özellikle açık ofislerde birimler arası bağlantıyı sağlayan donatı, dekoratif obje veya bölücü paneller ile oluşturulmuş söz konusu alan, yalnızca birer koridor olarak algılanmamalı; belirli kural ve kriterlere bağlı kalınarak tasarımı oluşturulmalıdır.
Bu çalışmada çalışma alanlarında ergonomiden, ofis mekânlarının tarihsel gelişimi ile sınıflandırılmasından ve ofis mekânlarına etkiyen ergonomik kriterlerden bahsedilmiştir. Konya ilinde seçilen farklı iş kolu ve sayıda kişiyi barındıran açık ofis mekânlarında dolaşım alanı ergonomisi incelenmiştir. Bu inceleme sonucunda iş kolu ve istihdam farketmeden tüm açık ofis mekanlarında kullanılan materyal, aydınlatma ve her türlü donatı ile çevrelenmiş olan dolaşım alanlarının yalnızca koridor olarak algılanmaması; sosyal ve gerekli durumlarda mesleki aktivitelerin de gerçekleştirildiği mekanlar oldukları tespit edilmiştir.
Mobil mekan kavramı kapsamında taşınabilir mekan organizasyonu, 2019
İnsanlık tarihinin başlangıcından bu yana barınma en önemli ihtiyaçlardan biri olmuştur. Kişi ve ... more İnsanlık tarihinin başlangıcından bu yana barınma en önemli ihtiyaçlardan biri olmuştur. Kişi ve topluluklar yaşamak için farklı alternatifler geliştirmiş; coğrafi konum, iklim, yaşam standardı gibi kriterler göre farklı materyal ve formlarda barınma mekânları oluşturmuşlardır. Başlarda mağara, ağaç kovuğu gibi doğal objeler akabinde de hayvan derisi ve bitkilerden üretilen materyallerden oluşturulan çadırlarda barınılmıştır. Bu şekilde yaşayan göçebe ve yarı göçebe topluluklardan bu yana hareket ederek yaşam devam etmiştir. Zamanla dönem imkân ve gereksinimleri sebebi ile yerleşik düzene geçen ve akabinde ayak uyduran birey ve toplumlar bile sonrasında meslek, seyahat ya da kişisel ihtiyaçlar sebebi ile hareket halinde olmayı arzu etmişlerdir. Modern ve yerleşik toplumların başlarda kendilerinden farklı gördükleri ancak bir yandan da öykünmeye devam ettikleri 'çingene arabaları' ile başlayıp imkânlar doğrultusunda gelişen ve değişen mobil konaklama sağlayan karavan tipi araçlar ve farklı ihtiyaçlar sebebi ile hayatlarını mobil mekânlarda geçiren kullanıcılar günümüz dünyasında giderek artmakta ve dikkat çeken bir yaşam tarzını oluşturmaktadırlar. Bu çalışma kapsamında mobil yaşam ve karavan kültüründen bahsedilmiş, karavan tipi mobil araçların teknik özellikleri hakkında bilgi verilmiş ve ülkemiz mevzuatına göre tasarlanıp inşa edilmiş ticari araçlardan dönüştürülmüş mobil mekânlar ile ülkemiz ve dünyada hizmet veren karavan parkları; yerleşim planlaması, iç mekân donatı tefrişatı, yaşamsal aktivitelerin şekillenişi kriterlerine göre analiz edilmiştir. Analiz sonuçlarında; küçük alanlarda tam zamanlı yaşamaya yönelik birimler olan karavanların tasarım sürecinin de diğer tüm yaşama alanlarının tasarımları kadar önem arz ettiği görülmüştür. Ayrıca aynı nitelikli tasarım ihtiyacı karavanların konaklayacağı parkların tasarımı için de önem arz ettiği de tespit edilmiştir. Anahtar kelimeler: İç Mekân Tasarımı, Mobil Mekân, Karavan, Karavan Kültürü, Karavan Parkı
Uploads
Papers by Esra Arı Çokyürür
Bu bağlamda misyonlarını bir adım daha ileriye taşıyarak, kent bünye sinde bulunan tüm paydaşlara pozitif yönde katkı sağlaması ana amaç olarak görülmektedir. Üniversite yerleşkesinin bulunduğu konum ve yerleşkede yer alan birimlerden bağımsız olarak düşünülmesi gereken bu amaç; öğrencilerin yanında paydaş olarak kentlileri ve üniversite ile ilişkisi bulunana tüm kurumları kapsamaktadır.
Çalışma kapsamında Konya ilinde bulunan Konya Teknik Üniversitesi yerleşkesinin genişlemesi planlanana yerleşkesi ve teknik eğitime katkı sağ lama amacı ile ilin sanayi bölgesinin kesişiminde oluşturulacak bir yerleş ke planlamıştır. Bu bağlamda öğrenci, akademisyen ve sanayi bölgesindeki paydaşları bir araya getirebilecek şekilde planlanmak istenen yerleşke için model ve yer önerileri oluşturulmuştur.
Bu tarihsel gelişim sürecinde ilgili yerleşim alanları; kent, polis, komün, şehir devletleri gibi isimler verilirken, kent kavramıyla birlikte medeniyet de büyük bir dönüşüm yaşadı. İlk çağlarda kurulan şehir devletleri (şehir devletleri), demokrasinin uygulandığı kurumlar olarak günümüz demokrasisinin esin kaynağı olmuştur. Kentlerin dönüşümü ile insanın dönüşümü iç içe geçmiş ve birbirini beslemiştir; Tarih boyunca kentler, kültür ve medeniyetlerin doğup geliştiği, varlıklarıyla çeşitli medeniyetleri etkileyen yerleşim birimlerinin ötesinde özelliklere sahip merkezler olmuştur. Medeniyet şehirden; şehir mahalleden; mahalle sokaktan oluşur. Şehirler, medeniyetin bir anlamda fiziki ve maddi halleridir. Mahalle bir şehri oluşturan en büyük ailesidir. Modern zaman algımızın ötesinde mahalle, sınırları doğal olan ve o sınırların mahallelilerce bilindiği-çizildiği güvenlik alanıdır. Camisi, medresesi, okulu, çeşmesi, parkı, bakkalı ile insanın ihtiyaçlarının karşılandığı ortak dünyasıdır (Akyürek,2013)
Bu çalışmada insanlığın gelişimi ile paralel biçimde ilerleyen popüler kültürün kente ve kentliye olan etkisi Konya Armağan Mahallesi örneği üzerinden incelenecektir. Çalışmanın popüler kültür etkisinde gelişen kent bölgeleri ile ilgili hazırlanacak diğer çalışmalarda yardımcı kaynak niteliğinde olması amaçlanmaktadır.
artışı, sanayileşme ve gelişen teknoloji birçok alanda değişikliklere yol açmaktadır. Mimarlık ve şehircilik alanında
bakıldığında, temel barınma birimi olan konutlar ve kentlerin dokusu zaman içerisinde değişimler geçirmiştir. Modern
1mimari, teknolojik imkânlar, ileri yapım teknikleri ve yenilikçi malzemeler çerçevesinde gelişmiştir. Bu gelişim bazı
olumsuz sonuçlar doğurmuş, doğal kaynak tüketimini artırmıştır. Son yıllarda yapı sektöründe sürdürülebilirlik ve ekolojik
mimari kavramları üzerinde çalışmalar yoğunlaşmıştır. Bu bağlamda, geçmişten günümüze intikal eden “vernaküler
mimarlık” örnekleri, bulunduğumuz çağda bile sürdürülebilir güncel mimari tasarımlara yol gösterici evrensel nitelikte
bilgiler sunabilmektedir. İçinde bulunduğu coğrafyanın özelliklerine ve kültürüne göre şekil almış vernaküler mimarlık,
gelenekten öğrenme yaklaşımı çerçevesinde ele alınabilecek bir bilgi edinme kaynağıdır. Çalışma kapsamında vernaküler
mimarlığa etki eden faktörler ve sürdürülebilir mimarlık ilkeleri üzerinde durulmuş, konut tasarım kriterleri ele alınmıştır.
Çalışmada yöntem olarak literatür araştırması, gözlem, fotoğraflama, ölçü alma ve sahada yapılan görüşmeler
kullanılmıştır. Çalışma alanı olarak geleneksel konut dokusunun korunduğu gözlemlenen Beyşehir Yazyurdu Köyü
seçilerek, öncelikle konut dokusu, daha sonra seçilen bir konut detaylı olarak incelenmiştir. Çalışmanın amacı vernaküler
mimaride konut tasarım ilkelerini, yerel mimari ile birlikte ele alarak çıkarımlarda bulunmak, sürdürülebilirlik noktasında
farkındalık oluşturmaktır. Sonuç olarak; örneklem alanın geleneksel konut dokusu, malzeme ve yapım tekniği bakımından
vernaküler mimarlığın özeliklerini gösterdiği, incelenen konutun tasarım yönteminin sürdürülebilir tasarım ilkeleri ile
uyuştuğu gözlemlenmiştir. Çalışma sonucunda elde edilen bulgular, geleneksel konut tasarımında iklim ve topografyanın
belirleyici olduğunu, yerel mimari anlayışının sürdürülebilir mimari tasarım ilkeleri benzer kaygılar taşıdığını
göstermiştir
Yalnızca çalışma birimlerinde ibaret olmayan; yaşama, dinlenme, yeme/içme ve depolama gibi farklı eylem gruplarını da barındıran ofis mekânlarında en önemli kısım ise tüm eylem alanlarını birbirine bağlayan dolaşım alanlarıdır. Özellikle açık ofislerde birimler arası bağlantıyı sağlayan donatı, dekoratif obje veya bölücü paneller ile oluşturulmuş söz konusu alan, yalnızca birer koridor olarak algılanmamalı; belirli kural ve kriterlere bağlı kalınarak tasarımı oluşturulmalıdır.
Bu çalışmada çalışma alanlarında ergonomiden, ofis mekânlarının tarihsel gelişimi ile sınıflandırılmasından ve ofis mekânlarına etkiyen ergonomik kriterlerden bahsedilmiştir. Konya ilinde seçilen farklı iş kolu ve sayıda kişiyi barındıran açık ofis mekânlarında dolaşım alanı ergonomisi incelenmiştir. Bu inceleme sonucunda iş kolu ve istihdam farketmeden tüm açık ofis mekanlarında kullanılan materyal, aydınlatma ve her türlü donatı ile çevrelenmiş olan dolaşım alanlarının yalnızca koridor olarak algılanmaması; sosyal ve gerekli durumlarda mesleki aktivitelerin de gerçekleştirildiği mekanlar oldukları tespit edilmiştir.
Bu bağlamda misyonlarını bir adım daha ileriye taşıyarak, kent bünye sinde bulunan tüm paydaşlara pozitif yönde katkı sağlaması ana amaç olarak görülmektedir. Üniversite yerleşkesinin bulunduğu konum ve yerleşkede yer alan birimlerden bağımsız olarak düşünülmesi gereken bu amaç; öğrencilerin yanında paydaş olarak kentlileri ve üniversite ile ilişkisi bulunana tüm kurumları kapsamaktadır.
Çalışma kapsamında Konya ilinde bulunan Konya Teknik Üniversitesi yerleşkesinin genişlemesi planlanana yerleşkesi ve teknik eğitime katkı sağ lama amacı ile ilin sanayi bölgesinin kesişiminde oluşturulacak bir yerleş ke planlamıştır. Bu bağlamda öğrenci, akademisyen ve sanayi bölgesindeki paydaşları bir araya getirebilecek şekilde planlanmak istenen yerleşke için model ve yer önerileri oluşturulmuştur.
Bu tarihsel gelişim sürecinde ilgili yerleşim alanları; kent, polis, komün, şehir devletleri gibi isimler verilirken, kent kavramıyla birlikte medeniyet de büyük bir dönüşüm yaşadı. İlk çağlarda kurulan şehir devletleri (şehir devletleri), demokrasinin uygulandığı kurumlar olarak günümüz demokrasisinin esin kaynağı olmuştur. Kentlerin dönüşümü ile insanın dönüşümü iç içe geçmiş ve birbirini beslemiştir; Tarih boyunca kentler, kültür ve medeniyetlerin doğup geliştiği, varlıklarıyla çeşitli medeniyetleri etkileyen yerleşim birimlerinin ötesinde özelliklere sahip merkezler olmuştur. Medeniyet şehirden; şehir mahalleden; mahalle sokaktan oluşur. Şehirler, medeniyetin bir anlamda fiziki ve maddi halleridir. Mahalle bir şehri oluşturan en büyük ailesidir. Modern zaman algımızın ötesinde mahalle, sınırları doğal olan ve o sınırların mahallelilerce bilindiği-çizildiği güvenlik alanıdır. Camisi, medresesi, okulu, çeşmesi, parkı, bakkalı ile insanın ihtiyaçlarının karşılandığı ortak dünyasıdır (Akyürek,2013)
Bu çalışmada insanlığın gelişimi ile paralel biçimde ilerleyen popüler kültürün kente ve kentliye olan etkisi Konya Armağan Mahallesi örneği üzerinden incelenecektir. Çalışmanın popüler kültür etkisinde gelişen kent bölgeleri ile ilgili hazırlanacak diğer çalışmalarda yardımcı kaynak niteliğinde olması amaçlanmaktadır.
artışı, sanayileşme ve gelişen teknoloji birçok alanda değişikliklere yol açmaktadır. Mimarlık ve şehircilik alanında
bakıldığında, temel barınma birimi olan konutlar ve kentlerin dokusu zaman içerisinde değişimler geçirmiştir. Modern
1mimari, teknolojik imkânlar, ileri yapım teknikleri ve yenilikçi malzemeler çerçevesinde gelişmiştir. Bu gelişim bazı
olumsuz sonuçlar doğurmuş, doğal kaynak tüketimini artırmıştır. Son yıllarda yapı sektöründe sürdürülebilirlik ve ekolojik
mimari kavramları üzerinde çalışmalar yoğunlaşmıştır. Bu bağlamda, geçmişten günümüze intikal eden “vernaküler
mimarlık” örnekleri, bulunduğumuz çağda bile sürdürülebilir güncel mimari tasarımlara yol gösterici evrensel nitelikte
bilgiler sunabilmektedir. İçinde bulunduğu coğrafyanın özelliklerine ve kültürüne göre şekil almış vernaküler mimarlık,
gelenekten öğrenme yaklaşımı çerçevesinde ele alınabilecek bir bilgi edinme kaynağıdır. Çalışma kapsamında vernaküler
mimarlığa etki eden faktörler ve sürdürülebilir mimarlık ilkeleri üzerinde durulmuş, konut tasarım kriterleri ele alınmıştır.
Çalışmada yöntem olarak literatür araştırması, gözlem, fotoğraflama, ölçü alma ve sahada yapılan görüşmeler
kullanılmıştır. Çalışma alanı olarak geleneksel konut dokusunun korunduğu gözlemlenen Beyşehir Yazyurdu Köyü
seçilerek, öncelikle konut dokusu, daha sonra seçilen bir konut detaylı olarak incelenmiştir. Çalışmanın amacı vernaküler
mimaride konut tasarım ilkelerini, yerel mimari ile birlikte ele alarak çıkarımlarda bulunmak, sürdürülebilirlik noktasında
farkındalık oluşturmaktır. Sonuç olarak; örneklem alanın geleneksel konut dokusu, malzeme ve yapım tekniği bakımından
vernaküler mimarlığın özeliklerini gösterdiği, incelenen konutun tasarım yönteminin sürdürülebilir tasarım ilkeleri ile
uyuştuğu gözlemlenmiştir. Çalışma sonucunda elde edilen bulgular, geleneksel konut tasarımında iklim ve topografyanın
belirleyici olduğunu, yerel mimari anlayışının sürdürülebilir mimari tasarım ilkeleri benzer kaygılar taşıdığını
göstermiştir
Yalnızca çalışma birimlerinde ibaret olmayan; yaşama, dinlenme, yeme/içme ve depolama gibi farklı eylem gruplarını da barındıran ofis mekânlarında en önemli kısım ise tüm eylem alanlarını birbirine bağlayan dolaşım alanlarıdır. Özellikle açık ofislerde birimler arası bağlantıyı sağlayan donatı, dekoratif obje veya bölücü paneller ile oluşturulmuş söz konusu alan, yalnızca birer koridor olarak algılanmamalı; belirli kural ve kriterlere bağlı kalınarak tasarımı oluşturulmalıdır.
Bu çalışmada çalışma alanlarında ergonomiden, ofis mekânlarının tarihsel gelişimi ile sınıflandırılmasından ve ofis mekânlarına etkiyen ergonomik kriterlerden bahsedilmiştir. Konya ilinde seçilen farklı iş kolu ve sayıda kişiyi barındıran açık ofis mekânlarında dolaşım alanı ergonomisi incelenmiştir. Bu inceleme sonucunda iş kolu ve istihdam farketmeden tüm açık ofis mekanlarında kullanılan materyal, aydınlatma ve her türlü donatı ile çevrelenmiş olan dolaşım alanlarının yalnızca koridor olarak algılanmaması; sosyal ve gerekli durumlarda mesleki aktivitelerin de gerçekleştirildiği mekanlar oldukları tespit edilmiştir.