This study investigates the perceptions of patient communication and medical service quality in r... more This study investigates the perceptions of patient communication and medical service quality in relation to the demographic and occupational characteristics of medical staff working in Alanya. A significant relationship was found between perceptions of patient communication and the field of expertise of the staff and the foreign language they speak. This indicates that, in medical tourism contexts, the patient communication perceptions of medical staff affect first-hand perceptions of health service quality. To increase health service quality and patient communication motivation, it is recommended that revenues from patients or insurance companies be distributed to all staff involved with medical tourists. Furthermore, apart from doctors and nurses, staff believe health service quality and communication are low. Therefore, it is recommended to provide in-service training for this area.
MEDİKAL TURİZMDE BREAST LİFT AMELİYATI YAPAN KLİNİKLERİN WHATCLİNİC İLE İNCELENMESİ: ANTALYA ÖRNEĞİ, 2024
Giriş: Estetik cerrahi işlemler dünya genelinde son yıllarda hızlı bir artış göstermiştir. Bu art... more Giriş: Estetik cerrahi işlemler dünya genelinde son yıllarda hızlı bir artış göstermiştir. Bu artışta sosyal
medya kullanımının etkisini gösteren birçok çalışma mevcuttur. Yapılan çalışmalarda bu işlemleri
yaptırmak için özellikle kadınların uzun seyahatleri göze aldıkları belirlenmiştir. Amerikan Plastik
Cerrahlar Derneğinin raporuna göre 2022 yılında 1.498.361 bireye estetik cerrahi işlem yapılmıştır. Bu
sayı pandemi öncesinde (2019) ise 1.225.228’dir. Yine aynı rapora göre en çok yapılan ilk beş estetik
cerrahi işlem sırasıyla Liposuction, Breast Augmentation, Abdominoplasty, Breast Lift, Eyelid
Surgery’dır. Amaç: Bu çalışmanın amacı Antalya’da Breast Lift ameliyatı yapan sağlık kurumlarının
beğeni düzeylerini, ameliyat ücretlerini ve takipçi sayılarını ortaya çıkarmaktır. Yöntem: Çalışmanın
amacını gerçekleştirmek için birçok farklı kliniğe ve tedaviye yorum yapılması nedeniyle Whatclinic
sitesindeki veriler incelenmiştir. Çalışmada nitel veri yöntemlerinden gömülü teori tercih edildi. Nitel
araştırma yöntemlerinden birisi olan gömülü teoride öncelikle veri toplama yöntemine karar verilir
ardından elde edilen veriler düzenlenerek gömülü olan henüz literatürde ifade edilmemiş veya gün
yüzüne çıkmamış veriler yorumlanmaktadır. Bulgular: Çalışmada öncelikle 15.10.2023 tarihinde
whatclinic sitesinin popüler tedaviler kısmına “Breast Lift”, lokasyon kısmına “Türkiye” yazılarak
Türkiye’de bu ameliyatı yapan tüm klinikler listelendi. Arama sonucunda toplam 498 klinik olduğu
belirlendi. Daha sonra Türkiye altında bulunan Antalya destinasyonu seçildiğinde klinik sayısı 43’e
düştü. Kliniklerin takipçi sayıları incelendiğinde en yüksek 8.240 en düşük ise 3 olduğu görüldü.
Kliniklerin beğeni puanlarına bakıldığında ise en yüksek 10 en düşük ise 5.7 olduğu görüldü. Yine
Breast Lift fiyatları incelendiğinde en yüksek fiyatın 152.317 TL, en düşük fiyatın ise 50.035 TL olduğu
tespit edildi. Ancak 43 klinikten 18 tanesinin hiçbir ameliyat için fiyat aralığı girmediği diğerlerinin ise
yaptıkları tüm ameliyatlar için fiyat aralığı belirttikleri tespit edildi. Tüm kliniklere yapılan yorum
sayısının ise 837 olduğu tespit edildi. Sonuç: Whatclinic sitesi üzerinden medikal turistler ücretsiz
olarak sağlık kurumlarını incelemektedirler. Bu nedenle Türkiye’de sağlık turizmi yapan tüm sağlık
kurumlarının bu siteye üye olması ve iletişim bilgilerini, yaptıkları tedavileri ve fiyat bilgilerini siteye
yüklemeleri önerilebilir.
AN ANALYSIS OF CLINICS PERFORMING GASTRIC SLEEVE SURGERY IN MEDICAL TOURISM WITH WHATCLİNİC: THE CASE OF TÜRKİYE, 2024
Obesity is emerging as a serious public health problem in both developed and developing countries... more Obesity is emerging as a serious public health problem in both developed and developing countries. It
is characterized by the accumulation of excess fat in the human body at a level that is detrimental to
health. Individuals' weight is shaped by a number of factors, such as poor eating habits, environmental factors, genetic predisposition and various psychological causes. The worldwide obesity rate tripled
from 1980 to 2018. By 2035, obesity (Body Mass Index ≥30kg/m²) is projected to affect the health of
2 billion adults, children and young people. For this reason, many obese individuals are traveling to
receive more cost-effective and quality healthcare services in order to regain their health. Türkiye is
one of the countries where obese individuals travel the most for bariatric metabolic surgery. The most
common type of bariatric netabolic surgery worldwide is gastric sleeve. Therefore, the aim of this
study is to determine the average prices of clinics that perform gastric sleeve surgery in Türkiye. In
order to realize the aim of the study, the data on the Whatclinic website were analyzed due to the
comments on many different clinics and treatments. Grounded theory, one of the qualitative data
methods, was preferred in the study. In grounded theory, which is one of the qualitative research
methods, firstly, the data collection method is decided, then the data obtained are organized and the
embedded data that have not yet been expressed in the literature or have not come to light are
interpreted. In the study, first of all, on 15.01.2024, "Gastric Sleeve" was entered in the popular
treatments section of the whatclinic website, "Türkiye" was entered in the location section and all
clinics performing this surgery in Türkiye were listed. As a result of the search, a total of 353 clinics
were found. Then, provinces were selected one by one in the location section and price comparison
was made. In the study findings, it was determined that the clinics that are members of the Whatclinic
website are located in Istanbul, Ankara, Antalya, Muğla, İzmir, Aydın, Eskişehir and Tekirdağ. It was
determined that only 329 clinics shared the price range of gastric sleeve surgery among these clinics. It
was determined that the highest price of the surgery was in Izmir (₺189,647) and the lowest price was
in Tekirdağ (₺74,210). When the world average prices were compared, it was determined that the
highest price was in Switzerland with 614,200 Turkish Liras and the lowest price was in Egypt with
92,130 Turkish Liras. The average price in Türkiye was 119,769 Turkish Liras. As a result of the
study, it is seen that the prices in Türkiye are quite affordable compared to the world in general.
Considering that one of the biggest motivations of medical tourists is price, it can be said that Türkiye
has a high competitive advantage compared to other countries.
2019 yılının Aralık ayında Çin'in Wuhan Eyaletinde ortaya çıkan yeni koronavirüs (SARS-Co... more 2019 yılının Aralık ayında Çin'in Wuhan Eyaletinde ortaya çıkan yeni koronavirüs (SARS-CoV2), ölümcül bir solunum sendromu salgınına (COVID19) yol açmıştır. Salgın kısa sürede dünyanın büyük bir kesiminde sağlığı, ekonomiyi ve refahı tehdit eden bir pandemiye dönüştür. 11 Mayıs 2020 itibariyle 212 ülkede görülen salgın yaklaşık 4 milyon insanı enfekte etmiş olup, 300.000 bin civarı insanın ölümüne neden olmuştur (WHO, 2020). Dünya’da salgının başladığı 2019 Aralık ayından sonra 10 Mart 2020 tarihinde ilk vakanın da Türkiye’de görülmesiyle birlikte hastalığın klinik tablosu ile deneyimler artmıştır. Bu çalışmanın amacı; Türkiye’de Covid-19 ile ilgili yapılan araştırmaların olgu ve olaylar hakkındaki bilgileri analiz etmek suretiyle, Türkiye ‘de ilk 2 ay boyunca salgınla mücadeleyi tanı, teşhis, tedavi, alınan önlem ve yasaklar, bilim kurulu kararları, sağlık çalışanların sayıları, soysal ve ekonomik etkileri yönünü ile ele almaktır. Ayrıca bu çalışma 2 ay boyunca Sağlık Bakanlığının sunduğu verileri çeşitli tablo ve grafiklerle göstermeyi amaçlamıştır. The new coronavirus (SARS-CoV-2), which occurred in December 2019 in Wuhan Province, China, caused a fatal respiratory syndrome epidemic (COVID19). The epidemic soon turns into a pandemic that threatens health, economy and welfare in a large part of the world. As of May 11, 2020, the epidemic in 212 countries infected about 4 million people and caused the death of about 300,000 people (WHO, 2020). With the experience with the clinical picture of the disease seen in the first case of Turkey on March 10, 2020 in the month of December 2019 after the start of the epidemic in the world it has increased. The purpose of this study; of research related to Covidien-19 in Turkey by analyzing information about facts and events, Turkey's diagnosis fighting secretion during the first 2 months, diagnosis, treatment, taken precautions and prohibitions, science, board resolutions, the number of health care workers, social and economic is to deal with the effects. In addition, this study aimed to show the data presented by the Ministry of Health with various tables and graphics for 2 months.
This study investigates the perceptions of patient communication and medical service quality in r... more This study investigates the perceptions of patient communication and medical service quality in relation to the demographic and occupational characteristics of medical staff working in Alanya. A significant relationship was found between perceptions of patient communication and the field of expertise of the staff and the foreign language they speak. This indicates that, in medical tourism contexts, the patient communication perceptions of medical staff affect first-hand perceptions of health service quality. To increase health service quality and patient communication motivation, it is recommended that revenues from patients or insurance companies be distributed to all staff involved with medical tourists. Furthermore, apart from doctors and nurses, staff believe health service quality and communication are low. Therefore, it is recommended to provide in-service training for this area.
The recent Covid-19 pandemic first appeared in China in the last months of 2019 and affected the ... more The recent Covid-19 pandemic first appeared in China in the last months of 2019 and affected the whole world. The first Covid-19 case in our country was seen on March 11, 2020, and it spread throughout the country in a short time. Within this period, the Ministry of Health has actively struggled with healthcare personnel by determining extremely active measures and treatment methods. With the current study, it aimed to evaluate the perspective of healthcare personnel on the Covid-19 virus in the months when the cases increased. For this purpose, data were collected from physicians, dentists, midwives, nurses, health officers, medical technicians, laboratory technicians, paramedics, emergency medical technicians and other staff consisting of 1062 people working for the Ministry of Health in Turkey. In the data analysis process, SEM based on least squares regression was used in the study, and the analysis was conducted with Smart PLS 3.9 program. As a result of the study, the psychological, behavioural, risk perception and attitudes of the healthcare personnel towards Covid-19 were evaluated. They stated that healthcare professionals are at the risk of Covid-19, that they can infect themselves and infect their families despite taking protective measures, that they should cooperate with experts in the fight against the Covid-19 virus, and that citizens do not comply with protective measures in terms of transmission of the virus.
Aim: The aim of this study is to determine the gender attitudes and determinants of university st... more Aim: The aim of this study is to determine the gender attitudes and determinants of university students. Method:Personal presentation form and gender relations scale were used to collect the data of the cross-sectional study. The universe of the study consists of undergraduate students studying at a university in Alanya in 2021-2022. Percentage, frequency, mean and multiple regression analysis were used in the analysis of the collected data. Before starting the research, permission was obtained from the ethics committee of the university where the research would be conducted. Results: 55% of the research group was female, and the age distribution was 20.85±1.25 (18-24). It was determined that the gender relations scale was affected by gender, class, department, father's education status and dating relationship, the equality sub-dimension was affected by gender, class, father's education level and family type, and the power sub-dimension was affected by gender, department, fa...
Aphasia is a communication disorder manifested by amnesia that occurs due to processes
consisti... more Aphasia is a communication disorder manifested by amnesia that occurs due to processes
consisting of written, audible and other symbols that affect verbal and auditory transmission
that occurs during the daily lives of people and enable us to communicate with other people.
Aphasia is a language disorder that generally affects auditory and verbal transmission.
Aphasia occurs due to traumas in the shell of the brain or as a result of brain tumors, infections
and epileptic problems. Although there is no clear answer on how long the aphasia process will
take, it is 6-12 months on average or 3-5 sessions per week. The purpose of this review; The
aim of the treatment is to draw attention not only to the correction of speech, but also to the
correction of social environment and relations.
Sağlık turizmi hastaları tedavi olmak için kendi ülkelerinden başka ülkelere seyahat etmek sureti... more Sağlık turizmi hastaları tedavi olmak için kendi ülkelerinden başka ülkelere seyahat etmek suretiyle şifa aramasına denilmektedir. Son dönemlerde yurtdışından çok sayıda turistin sağlık turizmi kapsamında ülkemize tedavi olmak amacıyla ziyarette bulunmaktadır. Ülkemizde sağlık turizmi hizmeti veren şehirlerin sayısının arttırılması ülke ve bölge ekonomisine olumlu katkı sağlayacaktır. Pisidia bölgesi tarihi ve doğal güzellikler açısından turizmde ilgi odağı olan bölgedir. Turizm alanlarının çeşitlendirilmesi açısından bölgede sağlık turizmi hizmetlerinin yaygınlaştırılması yurtdışından çok sayıda ziyaretçinin bölgeyi tercih etmesine sebep olacaktır. Bu çalışmada, Pisidia bölgesi şehirleri olan Burdur Isparta İllerinde sağlık turizmi açısından hastanelerin kalite ölçeklerinin değerlendirilmesi ve sağlık turizminin etkilerine yönelik tutumun değerlendirilmesine yöneliktir. Çalışmanın amacı bölgede sağlık turizmine yönelik hizmetlerin verilmesinin ekonomik, sosyo-kültürel ve çevresel etkilerini değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Sonuç olarak bölgedeki hastanelerin kalite ve sağlık turizmi etkileri değerlendirildiğinde, sağlık turizminin yaygınlaşmasının bölgeye ekonomik, sosyo-kültürel ve çevresel etkiler anlamında olumlu katkı sağlayacağı ortaya çıkmıştır. Yapılan araştırmada kent hastaneleri kalitesinin sağlık turizmine; ekonomik, sosyo-kültürel ve çevresel faktörlerin olumlu etkileri üzerine kurulan hipotezler desteklenmiştir. Kent hastaneleri kalitesinin sağlık turizmine; ekonomik, sosyo-kültürel ve çevresel faktörlerin olumsuz etkileri üzerine kurulan hipotezler desteklenmemiştir.
Son donemlerde, ozellikle saglik calisanlarina yonelik siddet egiliminde artis gozlenmektedir. Bu... more Son donemlerde, ozellikle saglik calisanlarina yonelik siddet egiliminde artis gozlenmektedir. Bu egilimde ozellikle hastalarin siddet uyguladigi genel gorusu hâkim olsa da, yapilan arastirmalar hasta yakinlarinin daha cok siddete basvurdugu, siddete basvuranlarin ise fiziksel siddetten cok sozel siddete yoneldigi bulgulanmistir. Saglik alaninda hasta ve saglik calisanlarinin yasadiklarini bir problem haline donusturen faktorlerin tespiti problemin cozumu icin onemlidir. Bu nedenle saglikta siddeti tetikleyen nedenlerin tespiti hem saglik calisanlari, hem de hasta ve hasta yakinlari cercevesinde empatik bir yaklasimla tasarlanan arastirmada taraflari siddete yonelten sebepleri ve uygun ortami hazirlayan nedenlerin ortaya cikartilmasi amaclanmistir. Arastirma cercevesinde Burdur Ili’nde bulunan saglik tesislerinde siddet olaylarina karismis, yer almis, siddet uygulayan ya da uygulanan adli makamlara intikal etmis, 8 saglik calisani ve 7 hasta ve hasta yakini olmak uzere toplam 15 kis...
2019 yılının Aralık ayında Çin'in Wuhan Eyaletinde ortaya çıkan yeni koronavirüs (SARS-CoV2), ölü... more 2019 yılının Aralık ayında Çin'in Wuhan Eyaletinde ortaya çıkan yeni koronavirüs (SARS-CoV2), ölümcül bir solunum sendromu salgınına (COVID19) yol açmıştır. Salgın kısa sürede dünyanın büyük bir kesiminde sağlığı, ekonomiyi ve refahı tehdit eden bir pandemiye dönüştür. 11 Mayıs 2020 itibariyle 212 ülkede görülen salgın yaklaşık 4 milyon insanı enfekte etmiş olup, 300.000 bin civarı insanın ölümüne neden olmuştur (WHO, 2020). Dünya’da salgının başladığı 2019 Aralık ayından sonra 10 Mart 2020 tarihinde ilk vakanın da Türkiye’de görülmesiyle birlikte hastalığın klinik tablosu ile deneyimler artmıştır. Bu çalışmanın amacı; Türkiye’de Covid-19 ile ilgili yapılan araştırmaların olgu ve olaylar hakkındaki bilgileri analiz etmek suretiyle, Türkiye ‘de ilk 2 ay boyunca salgınla mücadeleyi tanı, teşhis, tedavi, alınan önlem ve yasaklar, bilim kurulu kararları, sağlık çalışanların sayıları, soysal ve ekonomik etkileri yönünü ile ele almaktır. Ayrıca bu çalışma 2 ay boyunca Sağlık Bakanlığının sunduğu verileri çeşitli tablo ve grafiklerle göstermeyi amaçlamıştır. The new coronavirus (SARS-CoV-2), which occurred in December 2019 in Wuhan Province, China, caused a fatal respiratory syndrome epidemic (COVID19). The epidemic soon turns into a pandemic that threatens health, economy and welfare in a large part of the world. As of May 11, 2020, the epidemic in 212 countries infected about 4 million people and caused the death of about 300,000 people (WHO, 2020). With the experience with the clinical picture of the disease seen in the first case of Turkey on March 10, 2020 in the month of December 2019 after the start of the epidemic in the world it has increased. The purpose of this study; of research related to Covidien-19 in Turkey by analyzing information about facts and events, Turkey's diagnosis fighting secretion during the first 2 months, diagnosis, treatment, taken precautions and prohibitions, science, board resolutions, the number of health care workers, social and economic is to deal with the effects. In addition, this study aimed to show the data presented by the Ministry of Health with various tables and graphics for 2 months.
Özet Bu çalışmanın amacı, Sağlık Bakanlığı'nın son yıllarda sağlıkta yapılanma programı kapsamınd... more Özet Bu çalışmanın amacı, Sağlık Bakanlığı'nın son yıllarda sağlıkta yapılanma programı kapsamında Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları hakkında çıkartmış olduğu, Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameler ve bu Kanun Hükmünde Kararnameler öncesi ve sonrasında sağlık sistemi ve acil sağlık hizmetlerinin karşılaştırılarak muhtemel etkilerini değerlendirmektir. 663 Sayılı kanun Hükmünde Kararname ile 3 (üç) kuruma ayrılan taşra teşkilatı, 694 Sayılı kanun Hükmünde Kararname ile tekrar tek yapı altında toplanmıştır. Bu yeni yapı ile karar merciinin tek elden olması sonucu yapılacak olan iş ve işlemlerin hızlanacağı, karar alma süresinin minimum düzeye ineceği, sunulan sağlık hizmetlerinin verimli ve etkili olacağı düşünülmektedir. 663 Sayılı KHK sağlık sistemini kendi içerisinde 3 (üç) başlı hale getirmiş, özellikle taşra teşkilatlarında yönetimde fikir ayrılıklarının ortaya çıktığı, sağlık kuruluşları arasında nitelikli personel planlamasının etkin bir şekilde koordine edilemediği, bu sebeple sağlık hizmeti ve acil sağlık hizmetlerinin sunumunda bazı sorunları gündeme taşımıştır. Hastane öncesi Acil Hizmetleri, Acil servisler, ileri tetkik ve tedavi merkezlerinin bütüncül bir şekilde yönetim ve koordinasyonun 694 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile taşrada tek yetkiliye verildiği, bu tarz yönetimlerin daha etkin ve verimli sağlık hizmeti verilmesine katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Abstract The purpose of this study is to evaluate the health system and emergency health services before and after Decree Laws and Decrees on the Organization and Duties of the Ministry of Health and the Affiliates of the Ministry of Health within the scope of the health restructuring program in recent years. The provincial organization which was divided into 3 (three) institutions by the Decree Law No. 663 has been gathered back under a single structure by a single Decree with the Decree Law No. 694. It is thought that, with this new structure, the decision makers will be the only one and as a result of this, work and transactions to be done will be able to speed up, decision making time will be minimized, and it will be efficient and effective. It is thought that with the Decree No. 663, the health system has become 3 (heading) in itself, especially in provincial organizations, disagreements in management, lack of coordination of qualified personnel planning among health institutions and problems in presentation of health services and emergency health services .It is thought that such administrations will contribute to the provision of more effective and efficient health services by administering and coordinating the pre-hospital Emergency Services, Emergency Departments, Advanced Examination and Treatment Centers in a single way by means of the Decree Law No. 694.
Bu çalışmanın amacı, Sağlık Bakanlığı'nın son yıllarda sağlıkta yapılanma programı kapsamında Sağ... more Bu çalışmanın amacı, Sağlık Bakanlığı'nın son yıllarda sağlıkta yapılanma programı kapsamında Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları hakkında çıkartmış olduğu, Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameler ve bu Kanun Hükmünde Kararnameler öncesi ve sonrasında sağlık sistemi ve acil sağlık hizmetlerinin karşılaştırılarak muhtemel etkilerini değerlendirmektir. 663 Sayılı kanun Hükmünde Kararname ile 3 (üç) kuruma ayrılan taşra teşkilatı, 694 Sayılı kanun Hükmünde Kararname ile tekrar tek yapı altında toplanmıştır. Bu yeni yapı ile karar merciinin tek elden olması sonucu yapılacak olan iş ve işlemlerin hızlanacağı, karar alma süresinin minimum düzeye ineceği, sunulan sağlık hizmetlerinin verimli ve etkili olacağı düşünülmektedir. 663 Sayılı KHK sağlık sistemini kendi içerisinde 3 (üç) başlı hale getirmiş, özellikle taşra teşkilatlarında yönetimde fikir ayrılıklarının ortaya çıktığı, sağlık kuruluşları arasında nitelikli personel planlamasının etkin bir şekilde koordine edilemediği, bu sebeple sağlık hizmeti ve acil sağlık hizmetlerinin sunumunda bazı sorunları gündeme taşımıştır. Hastane öncesi Acil Hizmetleri, Acil servisler, ileri tetkik ve tedavi merkezlerinin bütüncül bir şekilde yönetim ve koordinasyonun 694 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile taşrada tek yetkiliye verildiği, bu tarz yönetimlerin daha etkin ve verimli sağlık hizmeti verilmesine katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
This study investigates the perceptions of patient communication and medical service quality in r... more This study investigates the perceptions of patient communication and medical service quality in relation to the demographic and occupational characteristics of medical staff working in Alanya. A significant relationship was found between perceptions of patient communication and the field of expertise of the staff and the foreign language they speak. This indicates that, in medical tourism contexts, the patient communication perceptions of medical staff affect first-hand perceptions of health service quality. To increase health service quality and patient communication motivation, it is recommended that revenues from patients or insurance companies be distributed to all staff involved with medical tourists. Furthermore, apart from doctors and nurses, staff believe health service quality and communication are low. Therefore, it is recommended to provide in-service training for this area.
MEDİKAL TURİZMDE BREAST LİFT AMELİYATI YAPAN KLİNİKLERİN WHATCLİNİC İLE İNCELENMESİ: ANTALYA ÖRNEĞİ, 2024
Giriş: Estetik cerrahi işlemler dünya genelinde son yıllarda hızlı bir artış göstermiştir. Bu art... more Giriş: Estetik cerrahi işlemler dünya genelinde son yıllarda hızlı bir artış göstermiştir. Bu artışta sosyal
medya kullanımının etkisini gösteren birçok çalışma mevcuttur. Yapılan çalışmalarda bu işlemleri
yaptırmak için özellikle kadınların uzun seyahatleri göze aldıkları belirlenmiştir. Amerikan Plastik
Cerrahlar Derneğinin raporuna göre 2022 yılında 1.498.361 bireye estetik cerrahi işlem yapılmıştır. Bu
sayı pandemi öncesinde (2019) ise 1.225.228’dir. Yine aynı rapora göre en çok yapılan ilk beş estetik
cerrahi işlem sırasıyla Liposuction, Breast Augmentation, Abdominoplasty, Breast Lift, Eyelid
Surgery’dır. Amaç: Bu çalışmanın amacı Antalya’da Breast Lift ameliyatı yapan sağlık kurumlarının
beğeni düzeylerini, ameliyat ücretlerini ve takipçi sayılarını ortaya çıkarmaktır. Yöntem: Çalışmanın
amacını gerçekleştirmek için birçok farklı kliniğe ve tedaviye yorum yapılması nedeniyle Whatclinic
sitesindeki veriler incelenmiştir. Çalışmada nitel veri yöntemlerinden gömülü teori tercih edildi. Nitel
araştırma yöntemlerinden birisi olan gömülü teoride öncelikle veri toplama yöntemine karar verilir
ardından elde edilen veriler düzenlenerek gömülü olan henüz literatürde ifade edilmemiş veya gün
yüzüne çıkmamış veriler yorumlanmaktadır. Bulgular: Çalışmada öncelikle 15.10.2023 tarihinde
whatclinic sitesinin popüler tedaviler kısmına “Breast Lift”, lokasyon kısmına “Türkiye” yazılarak
Türkiye’de bu ameliyatı yapan tüm klinikler listelendi. Arama sonucunda toplam 498 klinik olduğu
belirlendi. Daha sonra Türkiye altında bulunan Antalya destinasyonu seçildiğinde klinik sayısı 43’e
düştü. Kliniklerin takipçi sayıları incelendiğinde en yüksek 8.240 en düşük ise 3 olduğu görüldü.
Kliniklerin beğeni puanlarına bakıldığında ise en yüksek 10 en düşük ise 5.7 olduğu görüldü. Yine
Breast Lift fiyatları incelendiğinde en yüksek fiyatın 152.317 TL, en düşük fiyatın ise 50.035 TL olduğu
tespit edildi. Ancak 43 klinikten 18 tanesinin hiçbir ameliyat için fiyat aralığı girmediği diğerlerinin ise
yaptıkları tüm ameliyatlar için fiyat aralığı belirttikleri tespit edildi. Tüm kliniklere yapılan yorum
sayısının ise 837 olduğu tespit edildi. Sonuç: Whatclinic sitesi üzerinden medikal turistler ücretsiz
olarak sağlık kurumlarını incelemektedirler. Bu nedenle Türkiye’de sağlık turizmi yapan tüm sağlık
kurumlarının bu siteye üye olması ve iletişim bilgilerini, yaptıkları tedavileri ve fiyat bilgilerini siteye
yüklemeleri önerilebilir.
AN ANALYSIS OF CLINICS PERFORMING GASTRIC SLEEVE SURGERY IN MEDICAL TOURISM WITH WHATCLİNİC: THE CASE OF TÜRKİYE, 2024
Obesity is emerging as a serious public health problem in both developed and developing countries... more Obesity is emerging as a serious public health problem in both developed and developing countries. It
is characterized by the accumulation of excess fat in the human body at a level that is detrimental to
health. Individuals' weight is shaped by a number of factors, such as poor eating habits, environmental factors, genetic predisposition and various psychological causes. The worldwide obesity rate tripled
from 1980 to 2018. By 2035, obesity (Body Mass Index ≥30kg/m²) is projected to affect the health of
2 billion adults, children and young people. For this reason, many obese individuals are traveling to
receive more cost-effective and quality healthcare services in order to regain their health. Türkiye is
one of the countries where obese individuals travel the most for bariatric metabolic surgery. The most
common type of bariatric netabolic surgery worldwide is gastric sleeve. Therefore, the aim of this
study is to determine the average prices of clinics that perform gastric sleeve surgery in Türkiye. In
order to realize the aim of the study, the data on the Whatclinic website were analyzed due to the
comments on many different clinics and treatments. Grounded theory, one of the qualitative data
methods, was preferred in the study. In grounded theory, which is one of the qualitative research
methods, firstly, the data collection method is decided, then the data obtained are organized and the
embedded data that have not yet been expressed in the literature or have not come to light are
interpreted. In the study, first of all, on 15.01.2024, "Gastric Sleeve" was entered in the popular
treatments section of the whatclinic website, "Türkiye" was entered in the location section and all
clinics performing this surgery in Türkiye were listed. As a result of the search, a total of 353 clinics
were found. Then, provinces were selected one by one in the location section and price comparison
was made. In the study findings, it was determined that the clinics that are members of the Whatclinic
website are located in Istanbul, Ankara, Antalya, Muğla, İzmir, Aydın, Eskişehir and Tekirdağ. It was
determined that only 329 clinics shared the price range of gastric sleeve surgery among these clinics. It
was determined that the highest price of the surgery was in Izmir (₺189,647) and the lowest price was
in Tekirdağ (₺74,210). When the world average prices were compared, it was determined that the
highest price was in Switzerland with 614,200 Turkish Liras and the lowest price was in Egypt with
92,130 Turkish Liras. The average price in Türkiye was 119,769 Turkish Liras. As a result of the
study, it is seen that the prices in Türkiye are quite affordable compared to the world in general.
Considering that one of the biggest motivations of medical tourists is price, it can be said that Türkiye
has a high competitive advantage compared to other countries.
2019 yılının Aralık ayında Çin'in Wuhan Eyaletinde ortaya çıkan yeni koronavirüs (SARS-Co... more 2019 yılının Aralık ayında Çin'in Wuhan Eyaletinde ortaya çıkan yeni koronavirüs (SARS-CoV2), ölümcül bir solunum sendromu salgınına (COVID19) yol açmıştır. Salgın kısa sürede dünyanın büyük bir kesiminde sağlığı, ekonomiyi ve refahı tehdit eden bir pandemiye dönüştür. 11 Mayıs 2020 itibariyle 212 ülkede görülen salgın yaklaşık 4 milyon insanı enfekte etmiş olup, 300.000 bin civarı insanın ölümüne neden olmuştur (WHO, 2020). Dünya’da salgının başladığı 2019 Aralık ayından sonra 10 Mart 2020 tarihinde ilk vakanın da Türkiye’de görülmesiyle birlikte hastalığın klinik tablosu ile deneyimler artmıştır. Bu çalışmanın amacı; Türkiye’de Covid-19 ile ilgili yapılan araştırmaların olgu ve olaylar hakkındaki bilgileri analiz etmek suretiyle, Türkiye ‘de ilk 2 ay boyunca salgınla mücadeleyi tanı, teşhis, tedavi, alınan önlem ve yasaklar, bilim kurulu kararları, sağlık çalışanların sayıları, soysal ve ekonomik etkileri yönünü ile ele almaktır. Ayrıca bu çalışma 2 ay boyunca Sağlık Bakanlığının sunduğu verileri çeşitli tablo ve grafiklerle göstermeyi amaçlamıştır. The new coronavirus (SARS-CoV-2), which occurred in December 2019 in Wuhan Province, China, caused a fatal respiratory syndrome epidemic (COVID19). The epidemic soon turns into a pandemic that threatens health, economy and welfare in a large part of the world. As of May 11, 2020, the epidemic in 212 countries infected about 4 million people and caused the death of about 300,000 people (WHO, 2020). With the experience with the clinical picture of the disease seen in the first case of Turkey on March 10, 2020 in the month of December 2019 after the start of the epidemic in the world it has increased. The purpose of this study; of research related to Covidien-19 in Turkey by analyzing information about facts and events, Turkey's diagnosis fighting secretion during the first 2 months, diagnosis, treatment, taken precautions and prohibitions, science, board resolutions, the number of health care workers, social and economic is to deal with the effects. In addition, this study aimed to show the data presented by the Ministry of Health with various tables and graphics for 2 months.
This study investigates the perceptions of patient communication and medical service quality in r... more This study investigates the perceptions of patient communication and medical service quality in relation to the demographic and occupational characteristics of medical staff working in Alanya. A significant relationship was found between perceptions of patient communication and the field of expertise of the staff and the foreign language they speak. This indicates that, in medical tourism contexts, the patient communication perceptions of medical staff affect first-hand perceptions of health service quality. To increase health service quality and patient communication motivation, it is recommended that revenues from patients or insurance companies be distributed to all staff involved with medical tourists. Furthermore, apart from doctors and nurses, staff believe health service quality and communication are low. Therefore, it is recommended to provide in-service training for this area.
The recent Covid-19 pandemic first appeared in China in the last months of 2019 and affected the ... more The recent Covid-19 pandemic first appeared in China in the last months of 2019 and affected the whole world. The first Covid-19 case in our country was seen on March 11, 2020, and it spread throughout the country in a short time. Within this period, the Ministry of Health has actively struggled with healthcare personnel by determining extremely active measures and treatment methods. With the current study, it aimed to evaluate the perspective of healthcare personnel on the Covid-19 virus in the months when the cases increased. For this purpose, data were collected from physicians, dentists, midwives, nurses, health officers, medical technicians, laboratory technicians, paramedics, emergency medical technicians and other staff consisting of 1062 people working for the Ministry of Health in Turkey. In the data analysis process, SEM based on least squares regression was used in the study, and the analysis was conducted with Smart PLS 3.9 program. As a result of the study, the psychological, behavioural, risk perception and attitudes of the healthcare personnel towards Covid-19 were evaluated. They stated that healthcare professionals are at the risk of Covid-19, that they can infect themselves and infect their families despite taking protective measures, that they should cooperate with experts in the fight against the Covid-19 virus, and that citizens do not comply with protective measures in terms of transmission of the virus.
Aim: The aim of this study is to determine the gender attitudes and determinants of university st... more Aim: The aim of this study is to determine the gender attitudes and determinants of university students. Method:Personal presentation form and gender relations scale were used to collect the data of the cross-sectional study. The universe of the study consists of undergraduate students studying at a university in Alanya in 2021-2022. Percentage, frequency, mean and multiple regression analysis were used in the analysis of the collected data. Before starting the research, permission was obtained from the ethics committee of the university where the research would be conducted. Results: 55% of the research group was female, and the age distribution was 20.85±1.25 (18-24). It was determined that the gender relations scale was affected by gender, class, department, father's education status and dating relationship, the equality sub-dimension was affected by gender, class, father's education level and family type, and the power sub-dimension was affected by gender, department, fa...
Aphasia is a communication disorder manifested by amnesia that occurs due to processes
consisti... more Aphasia is a communication disorder manifested by amnesia that occurs due to processes
consisting of written, audible and other symbols that affect verbal and auditory transmission
that occurs during the daily lives of people and enable us to communicate with other people.
Aphasia is a language disorder that generally affects auditory and verbal transmission.
Aphasia occurs due to traumas in the shell of the brain or as a result of brain tumors, infections
and epileptic problems. Although there is no clear answer on how long the aphasia process will
take, it is 6-12 months on average or 3-5 sessions per week. The purpose of this review; The
aim of the treatment is to draw attention not only to the correction of speech, but also to the
correction of social environment and relations.
Sağlık turizmi hastaları tedavi olmak için kendi ülkelerinden başka ülkelere seyahat etmek sureti... more Sağlık turizmi hastaları tedavi olmak için kendi ülkelerinden başka ülkelere seyahat etmek suretiyle şifa aramasına denilmektedir. Son dönemlerde yurtdışından çok sayıda turistin sağlık turizmi kapsamında ülkemize tedavi olmak amacıyla ziyarette bulunmaktadır. Ülkemizde sağlık turizmi hizmeti veren şehirlerin sayısının arttırılması ülke ve bölge ekonomisine olumlu katkı sağlayacaktır. Pisidia bölgesi tarihi ve doğal güzellikler açısından turizmde ilgi odağı olan bölgedir. Turizm alanlarının çeşitlendirilmesi açısından bölgede sağlık turizmi hizmetlerinin yaygınlaştırılması yurtdışından çok sayıda ziyaretçinin bölgeyi tercih etmesine sebep olacaktır. Bu çalışmada, Pisidia bölgesi şehirleri olan Burdur Isparta İllerinde sağlık turizmi açısından hastanelerin kalite ölçeklerinin değerlendirilmesi ve sağlık turizminin etkilerine yönelik tutumun değerlendirilmesine yöneliktir. Çalışmanın amacı bölgede sağlık turizmine yönelik hizmetlerin verilmesinin ekonomik, sosyo-kültürel ve çevresel etkilerini değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Sonuç olarak bölgedeki hastanelerin kalite ve sağlık turizmi etkileri değerlendirildiğinde, sağlık turizminin yaygınlaşmasının bölgeye ekonomik, sosyo-kültürel ve çevresel etkiler anlamında olumlu katkı sağlayacağı ortaya çıkmıştır. Yapılan araştırmada kent hastaneleri kalitesinin sağlık turizmine; ekonomik, sosyo-kültürel ve çevresel faktörlerin olumlu etkileri üzerine kurulan hipotezler desteklenmiştir. Kent hastaneleri kalitesinin sağlık turizmine; ekonomik, sosyo-kültürel ve çevresel faktörlerin olumsuz etkileri üzerine kurulan hipotezler desteklenmemiştir.
Son donemlerde, ozellikle saglik calisanlarina yonelik siddet egiliminde artis gozlenmektedir. Bu... more Son donemlerde, ozellikle saglik calisanlarina yonelik siddet egiliminde artis gozlenmektedir. Bu egilimde ozellikle hastalarin siddet uyguladigi genel gorusu hâkim olsa da, yapilan arastirmalar hasta yakinlarinin daha cok siddete basvurdugu, siddete basvuranlarin ise fiziksel siddetten cok sozel siddete yoneldigi bulgulanmistir. Saglik alaninda hasta ve saglik calisanlarinin yasadiklarini bir problem haline donusturen faktorlerin tespiti problemin cozumu icin onemlidir. Bu nedenle saglikta siddeti tetikleyen nedenlerin tespiti hem saglik calisanlari, hem de hasta ve hasta yakinlari cercevesinde empatik bir yaklasimla tasarlanan arastirmada taraflari siddete yonelten sebepleri ve uygun ortami hazirlayan nedenlerin ortaya cikartilmasi amaclanmistir. Arastirma cercevesinde Burdur Ili’nde bulunan saglik tesislerinde siddet olaylarina karismis, yer almis, siddet uygulayan ya da uygulanan adli makamlara intikal etmis, 8 saglik calisani ve 7 hasta ve hasta yakini olmak uzere toplam 15 kis...
2019 yılının Aralık ayında Çin'in Wuhan Eyaletinde ortaya çıkan yeni koronavirüs (SARS-CoV2), ölü... more 2019 yılının Aralık ayında Çin'in Wuhan Eyaletinde ortaya çıkan yeni koronavirüs (SARS-CoV2), ölümcül bir solunum sendromu salgınına (COVID19) yol açmıştır. Salgın kısa sürede dünyanın büyük bir kesiminde sağlığı, ekonomiyi ve refahı tehdit eden bir pandemiye dönüştür. 11 Mayıs 2020 itibariyle 212 ülkede görülen salgın yaklaşık 4 milyon insanı enfekte etmiş olup, 300.000 bin civarı insanın ölümüne neden olmuştur (WHO, 2020). Dünya’da salgının başladığı 2019 Aralık ayından sonra 10 Mart 2020 tarihinde ilk vakanın da Türkiye’de görülmesiyle birlikte hastalığın klinik tablosu ile deneyimler artmıştır. Bu çalışmanın amacı; Türkiye’de Covid-19 ile ilgili yapılan araştırmaların olgu ve olaylar hakkındaki bilgileri analiz etmek suretiyle, Türkiye ‘de ilk 2 ay boyunca salgınla mücadeleyi tanı, teşhis, tedavi, alınan önlem ve yasaklar, bilim kurulu kararları, sağlık çalışanların sayıları, soysal ve ekonomik etkileri yönünü ile ele almaktır. Ayrıca bu çalışma 2 ay boyunca Sağlık Bakanlığının sunduğu verileri çeşitli tablo ve grafiklerle göstermeyi amaçlamıştır. The new coronavirus (SARS-CoV-2), which occurred in December 2019 in Wuhan Province, China, caused a fatal respiratory syndrome epidemic (COVID19). The epidemic soon turns into a pandemic that threatens health, economy and welfare in a large part of the world. As of May 11, 2020, the epidemic in 212 countries infected about 4 million people and caused the death of about 300,000 people (WHO, 2020). With the experience with the clinical picture of the disease seen in the first case of Turkey on March 10, 2020 in the month of December 2019 after the start of the epidemic in the world it has increased. The purpose of this study; of research related to Covidien-19 in Turkey by analyzing information about facts and events, Turkey's diagnosis fighting secretion during the first 2 months, diagnosis, treatment, taken precautions and prohibitions, science, board resolutions, the number of health care workers, social and economic is to deal with the effects. In addition, this study aimed to show the data presented by the Ministry of Health with various tables and graphics for 2 months.
Özet Bu çalışmanın amacı, Sağlık Bakanlığı'nın son yıllarda sağlıkta yapılanma programı kapsamınd... more Özet Bu çalışmanın amacı, Sağlık Bakanlığı'nın son yıllarda sağlıkta yapılanma programı kapsamında Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları hakkında çıkartmış olduğu, Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameler ve bu Kanun Hükmünde Kararnameler öncesi ve sonrasında sağlık sistemi ve acil sağlık hizmetlerinin karşılaştırılarak muhtemel etkilerini değerlendirmektir. 663 Sayılı kanun Hükmünde Kararname ile 3 (üç) kuruma ayrılan taşra teşkilatı, 694 Sayılı kanun Hükmünde Kararname ile tekrar tek yapı altında toplanmıştır. Bu yeni yapı ile karar merciinin tek elden olması sonucu yapılacak olan iş ve işlemlerin hızlanacağı, karar alma süresinin minimum düzeye ineceği, sunulan sağlık hizmetlerinin verimli ve etkili olacağı düşünülmektedir. 663 Sayılı KHK sağlık sistemini kendi içerisinde 3 (üç) başlı hale getirmiş, özellikle taşra teşkilatlarında yönetimde fikir ayrılıklarının ortaya çıktığı, sağlık kuruluşları arasında nitelikli personel planlamasının etkin bir şekilde koordine edilemediği, bu sebeple sağlık hizmeti ve acil sağlık hizmetlerinin sunumunda bazı sorunları gündeme taşımıştır. Hastane öncesi Acil Hizmetleri, Acil servisler, ileri tetkik ve tedavi merkezlerinin bütüncül bir şekilde yönetim ve koordinasyonun 694 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile taşrada tek yetkiliye verildiği, bu tarz yönetimlerin daha etkin ve verimli sağlık hizmeti verilmesine katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Abstract The purpose of this study is to evaluate the health system and emergency health services before and after Decree Laws and Decrees on the Organization and Duties of the Ministry of Health and the Affiliates of the Ministry of Health within the scope of the health restructuring program in recent years. The provincial organization which was divided into 3 (three) institutions by the Decree Law No. 663 has been gathered back under a single structure by a single Decree with the Decree Law No. 694. It is thought that, with this new structure, the decision makers will be the only one and as a result of this, work and transactions to be done will be able to speed up, decision making time will be minimized, and it will be efficient and effective. It is thought that with the Decree No. 663, the health system has become 3 (heading) in itself, especially in provincial organizations, disagreements in management, lack of coordination of qualified personnel planning among health institutions and problems in presentation of health services and emergency health services .It is thought that such administrations will contribute to the provision of more effective and efficient health services by administering and coordinating the pre-hospital Emergency Services, Emergency Departments, Advanced Examination and Treatment Centers in a single way by means of the Decree Law No. 694.
Bu çalışmanın amacı, Sağlık Bakanlığı'nın son yıllarda sağlıkta yapılanma programı kapsamında Sağ... more Bu çalışmanın amacı, Sağlık Bakanlığı'nın son yıllarda sağlıkta yapılanma programı kapsamında Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları hakkında çıkartmış olduğu, Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameler ve bu Kanun Hükmünde Kararnameler öncesi ve sonrasında sağlık sistemi ve acil sağlık hizmetlerinin karşılaştırılarak muhtemel etkilerini değerlendirmektir. 663 Sayılı kanun Hükmünde Kararname ile 3 (üç) kuruma ayrılan taşra teşkilatı, 694 Sayılı kanun Hükmünde Kararname ile tekrar tek yapı altında toplanmıştır. Bu yeni yapı ile karar merciinin tek elden olması sonucu yapılacak olan iş ve işlemlerin hızlanacağı, karar alma süresinin minimum düzeye ineceği, sunulan sağlık hizmetlerinin verimli ve etkili olacağı düşünülmektedir. 663 Sayılı KHK sağlık sistemini kendi içerisinde 3 (üç) başlı hale getirmiş, özellikle taşra teşkilatlarında yönetimde fikir ayrılıklarının ortaya çıktığı, sağlık kuruluşları arasında nitelikli personel planlamasının etkin bir şekilde koordine edilemediği, bu sebeple sağlık hizmeti ve acil sağlık hizmetlerinin sunumunda bazı sorunları gündeme taşımıştır. Hastane öncesi Acil Hizmetleri, Acil servisler, ileri tetkik ve tedavi merkezlerinin bütüncül bir şekilde yönetim ve koordinasyonun 694 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile taşrada tek yetkiliye verildiği, bu tarz yönetimlerin daha etkin ve verimli sağlık hizmeti verilmesine katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
ÖZET Son dönemlerde, özellikle sağlık çalışanlarına yönelik şiddet eğiliminde artış gözlenmektedi... more ÖZET Son dönemlerde, özellikle sağlık çalışanlarına yönelik şiddet eğiliminde artış gözlenmektedir. Bu eğilimde özellikle hastaların şiddet uyguladığı genel görüşü hâkim olsa da, yapılan araştırmalar hasta yakınlarının daha çok şiddete başvurduğu, şiddete başvuranların ise fiziksel şiddetten çok sözel şiddete yöneldiği bulgulanmıştır. Sağlık alanında hasta ve sağlık çalışanlarının yaşadıklarını bir problem haline dönüştüren faktörlerin tespiti problemin çözümü için önemlidir. Bu nedenle sağlıkta şiddeti tetikleyen nedenlerin tespiti hem sağlık çalışanları, hem de hasta ve hasta yakınları çerçevesinde empatik bir yaklaşımla tasarlanan araştırmada tarafları şiddete yönelten sebepleri ve uygun ortamı hazırlayan nedenlerin ortaya çıkartılması amaçlanmıştır. Araştırma çerçevesinde Burdur İli'nde bulunan sağlık tesislerinde şiddet olaylarına karışmış, yer almış, (şiddet uygulayan ya da uygulanan) adli makamlara intikal etmiş, 8 sağlık çalışanı ve 7 hasta ve hasta yakını olmak üzere toplam 15 kişi ile yüz yüze derinlemesine görüşmeler yapılmıştır. Elde edilen veriler nitel araştırma yöntemlerden biri olan tematik analiz yöntemi kullanılarak değerlendirilmiştir. Görüşme esnasında katılımcılardan sağlık çalışanlarına demografik, çalışma koşulları, sağlık çalışanlarının hasta ve yakınlarını algılama düzeyi, olay örgüsüyle ilgili bilgiler, şiddeti tetikleyenler sebepler; hasta ve hasta yakınlarına da demografik, olayın gelişimi, bilgi düzeyi, olayın nasıl algıladığı, şiddete yol açan sebepler ile ilgili sorular yöneltilerek veriler toplanmıştır. Sonuç olarak sağlık çalışanlarının için motivasyon araçlarındaki eksiklikler, hasta ve yakınlarıyla aralarındaki iletişim eksiklikleri, yönetimden kaynaklı aksaklıklar ile hasta ve yakınlarıyla etkileşim kaynaklı faktörler; hasta ve yakınlarının ise hasta öncelikleri ve hasta hakları konusundaki bilgi eksiklikleri, medyada yer alan sağlıkta şiddet içerikli haber ve programlardan etkilenme, bireysel çıkarları için kurallara uygun olmayan istekler, iletişim eksikliği veya yanlış anlamlandırmalar, olayın kendileri için taşıdığı önem ve gelişim hızından kaynaklı etkiler, ekonomik ve psikolojik durumlarını içeren faktörler gergin ortamın ortaya çıkışını tetikleyen faktörler olarak bulgulanmıştır.
Son dönemlerde, şiddet özellikle de sağlık çalışanlarına yönelik şiddet
eğiliminde artış gözlenme... more Son dönemlerde, şiddet özellikle de sağlık çalışanlarına yönelik şiddet eğiliminde artış gözlenmektedir. Bu eğilimde özellikle hastaların şiddet uyguladığı genel görüşü hâkim olsa da, yapılan araştırmalar hasta yakınlarının daha çok şiddete başvurduğu, şiddete başvuranların ise fiziksel şiddetten çok sözel şiddete yöneldiği bulgulanmıştır. Sağlık alanında hasta ve sağlık çalışanlarının yaşadıklarını bir problem haline dönüştüren faktörlerin tespiti problemin çözümü için önemlidir. Bu nedenle sağlıkta şiddeti tetikleyen nedenlerin tespiti hem sağlık çalışanları, hem de hasta ve hasta yakınları çerçevesinde empatik bir yaklaşımla tasarlanan araştırmada tarafları şiddete yönelten sebepleri ve uygun ortamı hazırlayan nedenlerin ortaya çıkartılması amaçlanmıştır. Araştırma çerçevesinde Burdur İli’nde bulunan sağlık tesislerinde şiddet olaylarına karışmış, yer almış, (şiddet uygulayan ya da uygulanan) adli makamlara intikal etmiş, 8 sağlık çalışanı ve 7 hasta ve hasta yakını olmak üzere toplam 15 kişi ile yüz yüze derinlemesine görüşmeler yapılmıştır. Elde edilen veriler nitel araştırma yöntemlerden biri olan tematik analiz yöntemi kullanılarak değerlendirilmiştir. Görüşme esnasında katılımcılardan sağlık çalışanlarına demografik, çalışma koşulları, sağlık çalışanlarının hasta ve yakınlarını algılama düzeyi, olay örgüsüyle ilgili bilgiler, şiddeti tetikleyenler sebepler; hasta ve hasta yakınlarına da demografik, olayın gelişimi, bilgi düzeyi, olayın nasıl algıladığı, şiddete yol açan sebepler ile ilgili sorular yöneltilerek veriler toplanmıştır. Toplanan verilerin değerlendirilmesi sonucunda hem sağlık çalışanları, hem de hasta ve hasta yakınlarının karşılıklı iletişimleri esnasındaki sorunları bağlamında yanlış anlaşılmalar neticesinde şiddete başvurulduğu; medyanın olayları sunumundan etkilendikleri; sağlık çalışanlarının çalışma saatleri, alınan ücret ve yönetim kaynaklı problemler yaşadığı; hasta ve yakınlarından şiddet olaylarına karışan kişilerin bir sonraki sağlık ihtiyacı için aynı kuruma tekrar başvurma konusunda tedirginlik hissettikleri; hasta ve hasta yakınlarının sağlık tesislerinden hizmet alımında kendi haklarının ihlal edildiğini düşündükleri ve bunu düşünmelerine yol açan nedenin, hasta haklarına ve hasta önceliklerine yönelik bilgi eksikliklerinden kaynaklandığı bulgulanmıştır. Sonuç olarak sağlık çalışanların için motivasyon araçlarındaki eksiklikler, hasta ve yakınlarıyla aralarındaki iletişim eksiklikleri, yönetimden kaynaklı aksaklıklar hasta ve yakınlarıyla etkileşiminde; hasta ve yakınlarına ise hasta öncelikleri ve hasta hakları iv konusundaki bilgi eksiklikleri, medyada yer alan sağlıkta şiddet içerikli haber ve programlardan etkilenmeleri, bireysel çıkarları için kurallara uygun olmayan istekleri, iletişim eksikliği veya yanlış anlamlandırmalar, olayın kendileri için taşıdığı önem ve gelişim hızı kaynaklı etkileri, ekonomik ve psikolojik durumlarından dolayı sağlık çalışanları ile etkileşimlerinde gergin ortamın ortaya çıkışını etkileyen faktörler olarak belirtilebilir. Anahtar Kelimeler: Sağlıkta şiddet, hasta ve hasta yakını, nitel araştırma tematik analiz, sağlık çalışanları, Recently an increasing tendency to violence, especially towards healthcare professionals, has been observed. Although the opinion that it is patients that exert violence is widely held, research has found that relations of patients resort to violence more than patients themselves, and that violence is often verbal rather than physical. To arrive at a solution, it is essential to determine the factors which turn the experiences of both patients and healthcare professionals into problems. Therefore, adopting an empathetic approach, the study aims to reveal the factors contributing to the formation of an environment which leads both patients and their relations as well as healthcare professionals to violence. Within the framework of the study, face-to-face interviews were done with 15 individuals - 8 healthcare professionals and 7 patients and relations - all of whom were involved in violent incidents at health centers (either as the doer or the receiver) and were brought to the judicial authorities. The data were evaluated by means of Thematic Analysis Method, a qualitative research method. During the interviews, the healthcare professionals were asked questions about their demographic background, working conditions, level of perceiving patients and patients’ relations, details about the incidents, and factors triggering violence, whereas the patients and their relations were asked questions about their demographic background, how the incident occurred, their level of knowledge, how they perceived the incident, and factors triggering violence. As a result of the analysis of the data, it has been found that both parties resorted to violence due to misunderstandings in their communication, that they were affected by the media’s presentation of the events, that healthcare professionals have problems related to their working hours, salaries and management, that patients and their relations who previously experienced a problem feel nervous about consulting the same institution again, that patients and their relations feel their rights are being violated while getting service from the health institutions and the reason why they feel so is due to their lack of knowledge. To conclude, the factors triggering violence can be listed for healthcare professionals as lack in motivational tools, lack of communication with patients and their relations, management-related problems, whereas the list for patients and their relations include factors such as lack of information about patient-priority and patient rights, the effect of media coverage of violent incidents in health centers, unlawful vi demands regarding their self-interest, lack of communication, misunderstanding, the effects of the incident related to the level of importance and how fast the incident came to pass, and their economic and psychological conditions. Keywords: Violence in health sector, patient, patient’s relations, qualitative research thematic analysis, healthcare professionals.
Elderly is a process that occurs physically and where the individual cannot escape from this situ... more Elderly is a process that occurs physically and where the individual cannot escape from this situation. In our country between the years 2008-2040 will increase by 201% of the elderly population is predicted based on the current situation of Turkey's statistical agency elderly population ratio from 3.9% in 1935, according to the data in our country, it was 9.1% in 2019. 44% of the population over 65 is composed of men while 56% is composed of women. It is seen that the rate of elderly population increased as time went on. Old age is a problem in our country as well as in the whole world. Especially while establishing units such as elderly care centers for the elderly, health services such as home health are provided. This review aims of old age, old age syndrome draw attention to the problems and is to provide an overview of the age in Turkey.
Uploads
Papers by Erhan DAĞ
medya kullanımının etkisini gösteren birçok çalışma mevcuttur. Yapılan çalışmalarda bu işlemleri
yaptırmak için özellikle kadınların uzun seyahatleri göze aldıkları belirlenmiştir. Amerikan Plastik
Cerrahlar Derneğinin raporuna göre 2022 yılında 1.498.361 bireye estetik cerrahi işlem yapılmıştır. Bu
sayı pandemi öncesinde (2019) ise 1.225.228’dir. Yine aynı rapora göre en çok yapılan ilk beş estetik
cerrahi işlem sırasıyla Liposuction, Breast Augmentation, Abdominoplasty, Breast Lift, Eyelid
Surgery’dır. Amaç: Bu çalışmanın amacı Antalya’da Breast Lift ameliyatı yapan sağlık kurumlarının
beğeni düzeylerini, ameliyat ücretlerini ve takipçi sayılarını ortaya çıkarmaktır. Yöntem: Çalışmanın
amacını gerçekleştirmek için birçok farklı kliniğe ve tedaviye yorum yapılması nedeniyle Whatclinic
sitesindeki veriler incelenmiştir. Çalışmada nitel veri yöntemlerinden gömülü teori tercih edildi. Nitel
araştırma yöntemlerinden birisi olan gömülü teoride öncelikle veri toplama yöntemine karar verilir
ardından elde edilen veriler düzenlenerek gömülü olan henüz literatürde ifade edilmemiş veya gün
yüzüne çıkmamış veriler yorumlanmaktadır. Bulgular: Çalışmada öncelikle 15.10.2023 tarihinde
whatclinic sitesinin popüler tedaviler kısmına “Breast Lift”, lokasyon kısmına “Türkiye” yazılarak
Türkiye’de bu ameliyatı yapan tüm klinikler listelendi. Arama sonucunda toplam 498 klinik olduğu
belirlendi. Daha sonra Türkiye altında bulunan Antalya destinasyonu seçildiğinde klinik sayısı 43’e
düştü. Kliniklerin takipçi sayıları incelendiğinde en yüksek 8.240 en düşük ise 3 olduğu görüldü.
Kliniklerin beğeni puanlarına bakıldığında ise en yüksek 10 en düşük ise 5.7 olduğu görüldü. Yine
Breast Lift fiyatları incelendiğinde en yüksek fiyatın 152.317 TL, en düşük fiyatın ise 50.035 TL olduğu
tespit edildi. Ancak 43 klinikten 18 tanesinin hiçbir ameliyat için fiyat aralığı girmediği diğerlerinin ise
yaptıkları tüm ameliyatlar için fiyat aralığı belirttikleri tespit edildi. Tüm kliniklere yapılan yorum
sayısının ise 837 olduğu tespit edildi. Sonuç: Whatclinic sitesi üzerinden medikal turistler ücretsiz
olarak sağlık kurumlarını incelemektedirler. Bu nedenle Türkiye’de sağlık turizmi yapan tüm sağlık
kurumlarının bu siteye üye olması ve iletişim bilgilerini, yaptıkları tedavileri ve fiyat bilgilerini siteye
yüklemeleri önerilebilir.
is characterized by the accumulation of excess fat in the human body at a level that is detrimental to
health. Individuals' weight is shaped by a number of factors, such as poor eating habits, environmental factors, genetic predisposition and various psychological causes. The worldwide obesity rate tripled
from 1980 to 2018. By 2035, obesity (Body Mass Index ≥30kg/m²) is projected to affect the health of
2 billion adults, children and young people. For this reason, many obese individuals are traveling to
receive more cost-effective and quality healthcare services in order to regain their health. Türkiye is
one of the countries where obese individuals travel the most for bariatric metabolic surgery. The most
common type of bariatric netabolic surgery worldwide is gastric sleeve. Therefore, the aim of this
study is to determine the average prices of clinics that perform gastric sleeve surgery in Türkiye. In
order to realize the aim of the study, the data on the Whatclinic website were analyzed due to the
comments on many different clinics and treatments. Grounded theory, one of the qualitative data
methods, was preferred in the study. In grounded theory, which is one of the qualitative research
methods, firstly, the data collection method is decided, then the data obtained are organized and the
embedded data that have not yet been expressed in the literature or have not come to light are
interpreted. In the study, first of all, on 15.01.2024, "Gastric Sleeve" was entered in the popular
treatments section of the whatclinic website, "Türkiye" was entered in the location section and all
clinics performing this surgery in Türkiye were listed. As a result of the search, a total of 353 clinics
were found. Then, provinces were selected one by one in the location section and price comparison
was made. In the study findings, it was determined that the clinics that are members of the Whatclinic
website are located in Istanbul, Ankara, Antalya, Muğla, İzmir, Aydın, Eskişehir and Tekirdağ. It was
determined that only 329 clinics shared the price range of gastric sleeve surgery among these clinics. It
was determined that the highest price of the surgery was in Izmir (₺189,647) and the lowest price was
in Tekirdağ (₺74,210). When the world average prices were compared, it was determined that the
highest price was in Switzerland with 614,200 Turkish Liras and the lowest price was in Egypt with
92,130 Turkish Liras. The average price in Türkiye was 119,769 Turkish Liras. As a result of the
study, it is seen that the prices in Türkiye are quite affordable compared to the world in general.
Considering that one of the biggest motivations of medical tourists is price, it can be said that Türkiye
has a high competitive advantage compared to other countries.
consisting of written, audible and other symbols that affect verbal and auditory transmission
that occurs during the daily lives of people and enable us to communicate with other people.
Aphasia is a language disorder that generally affects auditory and verbal transmission.
Aphasia occurs due to traumas in the shell of the brain or as a result of brain tumors, infections
and epileptic problems. Although there is no clear answer on how long the aphasia process will
take, it is 6-12 months on average or 3-5 sessions per week. The purpose of this review; The
aim of the treatment is to draw attention not only to the correction of speech, but also to the
correction of social environment and relations.
büyük bir kesiminde sağlığı, ekonomiyi ve refahı tehdit eden bir pandemiye dönüştür. 11 Mayıs 2020
itibariyle 212 ülkede görülen salgın yaklaşık 4 milyon insanı enfekte etmiş olup, 300.000 bin civarı
insanın ölümüne neden olmuştur (WHO, 2020). Dünya’da salgının başladığı 2019 Aralık ayından sonra
10 Mart 2020 tarihinde ilk vakanın da Türkiye’de görülmesiyle birlikte hastalığın klinik tablosu ile
deneyimler artmıştır.
Bu çalışmanın amacı; Türkiye’de Covid-19 ile ilgili yapılan araştırmaların olgu ve olaylar
hakkındaki bilgileri analiz etmek suretiyle, Türkiye ‘de ilk 2 ay boyunca salgınla mücadeleyi tanı,
teşhis, tedavi, alınan önlem ve yasaklar, bilim kurulu kararları, sağlık çalışanların sayıları, soysal ve
ekonomik etkileri yönünü ile ele almaktır. Ayrıca bu çalışma 2 ay boyunca Sağlık Bakanlığının sunduğu
verileri çeşitli tablo ve grafiklerle göstermeyi amaçlamıştır.
The new coronavirus (SARS-CoV-2), which occurred in December 2019 in Wuhan Province,
China, caused a fatal respiratory syndrome epidemic (COVID19). The epidemic soon turns into a
pandemic that threatens health, economy and welfare in a large part of the world. As of May 11, 2020,
the epidemic in 212 countries infected about 4 million people and caused the death of about 300,000
people (WHO, 2020). With the experience with the clinical picture of the disease seen in the first case of
Turkey on March 10, 2020 in the month of December 2019 after the start of the epidemic in the world it
has increased.
The purpose of this study; of research related to Covidien-19 in Turkey by analyzing information
about facts and events, Turkey's diagnosis fighting secretion during the first 2 months, diagnosis,
treatment, taken precautions and prohibitions, science, board resolutions, the number of health care
workers, social and economic is to deal with the effects. In addition, this study aimed to show the data
presented by the Ministry of Health with various tables and graphics for 2 months.
medya kullanımının etkisini gösteren birçok çalışma mevcuttur. Yapılan çalışmalarda bu işlemleri
yaptırmak için özellikle kadınların uzun seyahatleri göze aldıkları belirlenmiştir. Amerikan Plastik
Cerrahlar Derneğinin raporuna göre 2022 yılında 1.498.361 bireye estetik cerrahi işlem yapılmıştır. Bu
sayı pandemi öncesinde (2019) ise 1.225.228’dir. Yine aynı rapora göre en çok yapılan ilk beş estetik
cerrahi işlem sırasıyla Liposuction, Breast Augmentation, Abdominoplasty, Breast Lift, Eyelid
Surgery’dır. Amaç: Bu çalışmanın amacı Antalya’da Breast Lift ameliyatı yapan sağlık kurumlarının
beğeni düzeylerini, ameliyat ücretlerini ve takipçi sayılarını ortaya çıkarmaktır. Yöntem: Çalışmanın
amacını gerçekleştirmek için birçok farklı kliniğe ve tedaviye yorum yapılması nedeniyle Whatclinic
sitesindeki veriler incelenmiştir. Çalışmada nitel veri yöntemlerinden gömülü teori tercih edildi. Nitel
araştırma yöntemlerinden birisi olan gömülü teoride öncelikle veri toplama yöntemine karar verilir
ardından elde edilen veriler düzenlenerek gömülü olan henüz literatürde ifade edilmemiş veya gün
yüzüne çıkmamış veriler yorumlanmaktadır. Bulgular: Çalışmada öncelikle 15.10.2023 tarihinde
whatclinic sitesinin popüler tedaviler kısmına “Breast Lift”, lokasyon kısmına “Türkiye” yazılarak
Türkiye’de bu ameliyatı yapan tüm klinikler listelendi. Arama sonucunda toplam 498 klinik olduğu
belirlendi. Daha sonra Türkiye altında bulunan Antalya destinasyonu seçildiğinde klinik sayısı 43’e
düştü. Kliniklerin takipçi sayıları incelendiğinde en yüksek 8.240 en düşük ise 3 olduğu görüldü.
Kliniklerin beğeni puanlarına bakıldığında ise en yüksek 10 en düşük ise 5.7 olduğu görüldü. Yine
Breast Lift fiyatları incelendiğinde en yüksek fiyatın 152.317 TL, en düşük fiyatın ise 50.035 TL olduğu
tespit edildi. Ancak 43 klinikten 18 tanesinin hiçbir ameliyat için fiyat aralığı girmediği diğerlerinin ise
yaptıkları tüm ameliyatlar için fiyat aralığı belirttikleri tespit edildi. Tüm kliniklere yapılan yorum
sayısının ise 837 olduğu tespit edildi. Sonuç: Whatclinic sitesi üzerinden medikal turistler ücretsiz
olarak sağlık kurumlarını incelemektedirler. Bu nedenle Türkiye’de sağlık turizmi yapan tüm sağlık
kurumlarının bu siteye üye olması ve iletişim bilgilerini, yaptıkları tedavileri ve fiyat bilgilerini siteye
yüklemeleri önerilebilir.
is characterized by the accumulation of excess fat in the human body at a level that is detrimental to
health. Individuals' weight is shaped by a number of factors, such as poor eating habits, environmental factors, genetic predisposition and various psychological causes. The worldwide obesity rate tripled
from 1980 to 2018. By 2035, obesity (Body Mass Index ≥30kg/m²) is projected to affect the health of
2 billion adults, children and young people. For this reason, many obese individuals are traveling to
receive more cost-effective and quality healthcare services in order to regain their health. Türkiye is
one of the countries where obese individuals travel the most for bariatric metabolic surgery. The most
common type of bariatric netabolic surgery worldwide is gastric sleeve. Therefore, the aim of this
study is to determine the average prices of clinics that perform gastric sleeve surgery in Türkiye. In
order to realize the aim of the study, the data on the Whatclinic website were analyzed due to the
comments on many different clinics and treatments. Grounded theory, one of the qualitative data
methods, was preferred in the study. In grounded theory, which is one of the qualitative research
methods, firstly, the data collection method is decided, then the data obtained are organized and the
embedded data that have not yet been expressed in the literature or have not come to light are
interpreted. In the study, first of all, on 15.01.2024, "Gastric Sleeve" was entered in the popular
treatments section of the whatclinic website, "Türkiye" was entered in the location section and all
clinics performing this surgery in Türkiye were listed. As a result of the search, a total of 353 clinics
were found. Then, provinces were selected one by one in the location section and price comparison
was made. In the study findings, it was determined that the clinics that are members of the Whatclinic
website are located in Istanbul, Ankara, Antalya, Muğla, İzmir, Aydın, Eskişehir and Tekirdağ. It was
determined that only 329 clinics shared the price range of gastric sleeve surgery among these clinics. It
was determined that the highest price of the surgery was in Izmir (₺189,647) and the lowest price was
in Tekirdağ (₺74,210). When the world average prices were compared, it was determined that the
highest price was in Switzerland with 614,200 Turkish Liras and the lowest price was in Egypt with
92,130 Turkish Liras. The average price in Türkiye was 119,769 Turkish Liras. As a result of the
study, it is seen that the prices in Türkiye are quite affordable compared to the world in general.
Considering that one of the biggest motivations of medical tourists is price, it can be said that Türkiye
has a high competitive advantage compared to other countries.
consisting of written, audible and other symbols that affect verbal and auditory transmission
that occurs during the daily lives of people and enable us to communicate with other people.
Aphasia is a language disorder that generally affects auditory and verbal transmission.
Aphasia occurs due to traumas in the shell of the brain or as a result of brain tumors, infections
and epileptic problems. Although there is no clear answer on how long the aphasia process will
take, it is 6-12 months on average or 3-5 sessions per week. The purpose of this review; The
aim of the treatment is to draw attention not only to the correction of speech, but also to the
correction of social environment and relations.
büyük bir kesiminde sağlığı, ekonomiyi ve refahı tehdit eden bir pandemiye dönüştür. 11 Mayıs 2020
itibariyle 212 ülkede görülen salgın yaklaşık 4 milyon insanı enfekte etmiş olup, 300.000 bin civarı
insanın ölümüne neden olmuştur (WHO, 2020). Dünya’da salgının başladığı 2019 Aralık ayından sonra
10 Mart 2020 tarihinde ilk vakanın da Türkiye’de görülmesiyle birlikte hastalığın klinik tablosu ile
deneyimler artmıştır.
Bu çalışmanın amacı; Türkiye’de Covid-19 ile ilgili yapılan araştırmaların olgu ve olaylar
hakkındaki bilgileri analiz etmek suretiyle, Türkiye ‘de ilk 2 ay boyunca salgınla mücadeleyi tanı,
teşhis, tedavi, alınan önlem ve yasaklar, bilim kurulu kararları, sağlık çalışanların sayıları, soysal ve
ekonomik etkileri yönünü ile ele almaktır. Ayrıca bu çalışma 2 ay boyunca Sağlık Bakanlığının sunduğu
verileri çeşitli tablo ve grafiklerle göstermeyi amaçlamıştır.
The new coronavirus (SARS-CoV-2), which occurred in December 2019 in Wuhan Province,
China, caused a fatal respiratory syndrome epidemic (COVID19). The epidemic soon turns into a
pandemic that threatens health, economy and welfare in a large part of the world. As of May 11, 2020,
the epidemic in 212 countries infected about 4 million people and caused the death of about 300,000
people (WHO, 2020). With the experience with the clinical picture of the disease seen in the first case of
Turkey on March 10, 2020 in the month of December 2019 after the start of the epidemic in the world it
has increased.
The purpose of this study; of research related to Covidien-19 in Turkey by analyzing information
about facts and events, Turkey's diagnosis fighting secretion during the first 2 months, diagnosis,
treatment, taken precautions and prohibitions, science, board resolutions, the number of health care
workers, social and economic is to deal with the effects. In addition, this study aimed to show the data
presented by the Ministry of Health with various tables and graphics for 2 months.
eğiliminde artış gözlenmektedir. Bu eğilimde özellikle hastaların şiddet uyguladığı
genel görüşü hâkim olsa da, yapılan araştırmalar hasta yakınlarının daha çok şiddete
başvurduğu, şiddete başvuranların ise fiziksel şiddetten çok sözel şiddete yöneldiği
bulgulanmıştır.
Sağlık alanında hasta ve sağlık çalışanlarının yaşadıklarını bir problem haline
dönüştüren faktörlerin tespiti problemin çözümü için önemlidir. Bu nedenle sağlıkta
şiddeti tetikleyen nedenlerin tespiti hem sağlık çalışanları, hem de hasta ve hasta
yakınları çerçevesinde empatik bir yaklaşımla tasarlanan araştırmada tarafları şiddete
yönelten sebepleri ve uygun ortamı hazırlayan nedenlerin ortaya çıkartılması
amaçlanmıştır. Araştırma çerçevesinde Burdur İli’nde bulunan sağlık tesislerinde şiddet
olaylarına karışmış, yer almış, (şiddet uygulayan ya da uygulanan) adli makamlara
intikal etmiş, 8 sağlık çalışanı ve 7 hasta ve hasta yakını olmak üzere toplam 15 kişi ile
yüz yüze derinlemesine görüşmeler yapılmıştır. Elde edilen veriler nitel araştırma
yöntemlerden biri olan tematik analiz yöntemi kullanılarak değerlendirilmiştir. Görüşme
esnasında katılımcılardan sağlık çalışanlarına demografik, çalışma koşulları, sağlık
çalışanlarının hasta ve yakınlarını algılama düzeyi, olay örgüsüyle ilgili bilgiler, şiddeti
tetikleyenler sebepler; hasta ve hasta yakınlarına da demografik, olayın gelişimi, bilgi
düzeyi, olayın nasıl algıladığı, şiddete yol açan sebepler ile ilgili sorular yöneltilerek
veriler toplanmıştır.
Toplanan verilerin değerlendirilmesi sonucunda hem sağlık çalışanları, hem de
hasta ve hasta yakınlarının karşılıklı iletişimleri esnasındaki sorunları bağlamında yanlış
anlaşılmalar neticesinde şiddete başvurulduğu; medyanın olayları sunumundan
etkilendikleri; sağlık çalışanlarının çalışma saatleri, alınan ücret ve yönetim kaynaklı
problemler yaşadığı; hasta ve yakınlarından şiddet olaylarına karışan kişilerin bir
sonraki sağlık ihtiyacı için aynı kuruma tekrar başvurma konusunda tedirginlik
hissettikleri; hasta ve hasta yakınlarının sağlık tesislerinden hizmet alımında kendi
haklarının ihlal edildiğini düşündükleri ve bunu düşünmelerine yol açan nedenin, hasta
haklarına ve hasta önceliklerine yönelik bilgi eksikliklerinden kaynaklandığı
bulgulanmıştır.
Sonuç olarak sağlık çalışanların için motivasyon araçlarındaki eksiklikler, hasta
ve yakınlarıyla aralarındaki iletişim eksiklikleri, yönetimden kaynaklı aksaklıklar hasta
ve yakınlarıyla etkileşiminde; hasta ve yakınlarına ise hasta öncelikleri ve hasta hakları
iv
konusundaki bilgi eksiklikleri, medyada yer alan sağlıkta şiddet içerikli haber ve
programlardan etkilenmeleri, bireysel çıkarları için kurallara uygun olmayan istekleri,
iletişim eksikliği veya yanlış anlamlandırmalar, olayın kendileri için taşıdığı önem ve
gelişim hızı kaynaklı etkileri, ekonomik ve psikolojik durumlarından dolayı sağlık
çalışanları ile etkileşimlerinde gergin ortamın ortaya çıkışını etkileyen faktörler olarak
belirtilebilir.
Anahtar Kelimeler: Sağlıkta şiddet, hasta ve hasta yakını, nitel araştırma tematik analiz, sağlık çalışanları,
Recently an increasing tendency to violence, especially towards healthcare
professionals, has been observed. Although the opinion that it is patients that exert
violence is widely held, research has found that relations of patients resort to violence
more than patients themselves, and that violence is often verbal rather than physical.
To arrive at a solution, it is essential to determine the factors which turn the
experiences of both patients and healthcare professionals into problems. Therefore,
adopting an empathetic approach, the study aims to reveal the factors contributing to the
formation of an environment which leads both patients and their relations as well as
healthcare professionals to violence. Within the framework of the study, face-to-face
interviews were done with 15 individuals - 8 healthcare professionals and 7 patients and
relations - all of whom were involved in violent incidents at health centers (either as the
doer or the receiver) and were brought to the judicial authorities. The data were
evaluated by means of Thematic Analysis Method, a qualitative research method.
During the interviews, the healthcare professionals were asked questions about their
demographic background, working conditions, level of perceiving patients and patients’
relations, details about the incidents, and factors triggering violence, whereas the
patients and their relations were asked questions about their demographic background,
how the incident occurred, their level of knowledge, how they perceived the incident,
and factors triggering violence.
As a result of the analysis of the data, it has been found that both parties resorted
to violence due to misunderstandings in their communication, that they were affected by
the media’s presentation of the events, that healthcare professionals have problems
related to their working hours, salaries and management, that patients and their relations
who previously experienced a problem feel nervous about consulting the same
institution again, that patients and their relations feel their rights are being violated
while getting service from the health institutions and the reason why they feel so is due
to their lack of knowledge.
To conclude, the factors triggering violence can be listed for healthcare
professionals as lack in motivational tools, lack of communication with patients and
their relations, management-related problems, whereas the list for patients and their
relations include factors such as lack of information about patient-priority and patient
rights, the effect of media coverage of violent incidents in health centers, unlawful
vi
demands regarding their self-interest, lack of communication, misunderstanding, the
effects of the incident related to the level of importance and how fast the incident came
to pass, and their economic and psychological conditions.
Keywords: Violence in health sector, patient, patient’s relations, qualitative research thematic analysis, healthcare professionals.