Papers by Serkan Düzgün
International Journal of Educational Research Review, 2023
The present study attempted to uncover pre-service teachers' attitudes toward online learning and... more The present study attempted to uncover pre-service teachers' attitudes toward online learning and investigate the relationship between these attitudes and their learning styles, year of study, gender, enrolled program, and grade points average (GPA). In this descriptive survey study, we recruited 337 pre-service teachers enrolled in a state university in Türkiye and having had to attend the emergency remote learning process during the COVID-19 pandemic in the spring semester of the 2020-2021 academic year. The findings revealed the participating pre-service teachers overall held positive attitudes toward online learning. Besides, while they had a high general acceptance of online learning, their attitudes toward its usefulness were relatively low. Most of the participants often adopted a multimodal learning style, and the kinesthetic learning style was highly preferred among unimodal learners. Those adopting the kinesthetic learning style had a more positive view of online learning than their peers adopting the visual and read/write learning styles. In addition, the male participants had more positive attitudes toward online learning than their female counterparts. However, the pre-service classroom teachers had lower attitudes toward online learning than their peers in the other programs. Finally, it is surprising that the participants with lower GPAs had higher attitudes toward online learning.
Erzincan Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2022
Bu araştırmanın amacı, Covid-19 pandemisinde acil uzaktan öğrenmeye katılan üniversite öğrenciler... more Bu araştırmanın amacı, Covid-19 pandemisinde acil uzaktan öğrenmeye katılan üniversite öğrencilerindeki üç etkileşim (öğrenci-içerik, öğrenci-öğretmen, öğrenci-öğrenci) türünde öz düzenlemeli öğrenme durumları ile bu durumlarının akademik başarı ve bazı değişkenlerle (cinsiyet, yaş, eğitim düzeyi, alan, sınıf düzeyi) ilişkisini incelemektir. Araştırmanın katılımcılarını Covid-19 pandemisi acil uzaktan öğrenme sürecinde çevrimiçi öğrenmeye katılan Türkiye'de bir devlet üniversitesindeki 913 öğrenci oluşturmuştur. Araştırma sonucunda, bu süreçte öğrencilerin en fazla ücretsiz sanal sınıf uygulamalarını kullandıkları, ayrıca akıllı telefonlarını, ev ve telefon interneti ile birlikte çevrim içi öğrenmeye katılmada önemli bir araç olarak kullandıkları görülmektedir. Çevrimiçi öğrenmeye katılan öğrencilerin öz düzenlemeli öğrenme puanlarına göre yaşı büyük olanların yaşı küçük olanlara göre ortalamalarının daha yüksek olduğu, üst sınıflarda okuyan öğrencilerin alt sınıflarda okuyan öğrencilere göre ortalamalarının daha yüksek olduğu, ön lisans öğrencilerinin lisans öğrencilerine göre ortalamalarının daha yüksek olduğu, ön lisans ve sosyal bilim programlarındaki öğrencilerin fen, mühendislik, sağlık ve öğretmenlik öğrencilerinin ortalamalarına göre daha yüksek olduğu görülmektedir. Ayrıca öz düzenlemeli öğrenme düzeyleri yüksek olan öğrencilerin, akademik başarılarının da yüksek olduğu görülmektedir. Çevrim içi öğrenme ortamlarında öz düzenlemeli öğrenme ile ilişkili önemli bir unsurun başarı olduğu söylenebilir. Başka bir ifade ile öz düzenlemeli öğrenme becerilerinin başarıyı arttırdığı ifade edilebilir.
Turkish Online Journal of Distance Education, 2022
The present study explored emotion transfer-related views of teachers holding online classes in e... more The present study explored emotion transfer-related views of teachers holding online classes in emergency remote teaching during the COVID-19 pandemic. We carried out the study with 630 teachers, the majority of whom were primary school teachers, serving at public and private K-12 schools. This was a descriptive survey study as it described the teachers' views as they were. The data were collected using the "Emotional Presence in Online Learning Scale" (EPOLS) and analyzed using descriptive statistics, independent sample t-test, and one-way analysis of variance (ANOVA). The findings revealed that the majority of teachers used the EBA Virtual Classroom application in emergency remote teaching while a small number of them utilized other virtual classroom applications. In addition, the teachers reported using messaging applications effectively, but it was not the case for social media. The private school teachers found virtual classroom applications efficient in transferring (conveying and receiving) emotions compared to public school teachers. The scores on the EPOLS and receiving emotions subscale pointed out that the female teachers found virtual classroom applications more effective than their male counterparts. Moreover, it was found that the preschool teachers and classroom teachers found virtual classroom applications more effective in receiving emotions than the high school teachers and middle school teachers, respectively. Finally, those with undergraduate and postgraduate education recognized emotion transfer in virtual classrooms more efficient than the teachers with an associate degree.
Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2022
Bu araştırmada Covid-19 pandemisinde uzaktan eğitime katılan okul yöneticilerinin teknolojik lide... more Bu araştırmada Covid-19 pandemisinde uzaktan eğitime katılan okul yöneticilerinin teknolojik liderlik öz yeterlikleri ile uzaktan eğitime yönelik görüşlerinin ilişkisi incelenmiştir. Araştırmanın katılımcılarını, 119 okul yöneticisi oluşturmuştur. Araştırmada betimsel tarama yöntemi kullanılmıştır. Veri toplama aracı olarak “Eğitim Yöneticileri Teknoloji Liderliği Öz Yeterlik Ölçeği” ve “Uzaktan Eğitime Yönelik Görüşler Ölçeği” kullanılmıştır. Analiz sürecinde doğrulayıcı faktör analizi, parametrik ve parametrik olmayan testler kullanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre; okul yöneticilerinin çoğunluğunun (%84) sanal sınıfları, mesajlaşma uygulamalarını (%54) ve eğitim portallarını (%51) kullandıkları görülmektedir. Okul yöneticilerinin teknolojik liderlik öz yeterlik puanlarının genel olarak yüksek olduğu buna karşın uzaktan eğitime yönelik görüş puanlarının genel olarak düşük olduğu görülmektedir. Özel okulda görev yapan okul yöneticilerinin devlet okullarında görev yapan okul yöneticilerine göre uzaktan eğitime yönelik görüşlerinin daha olumlu olduğu görülmüştür. İlkokulda görev yapan okul yöneticilerinin uzaktan eğitime yönelik görüşleri, ortaokulda ve lisede görev yapan okul yöneticilerine göre daha olumlu düzeydedir. Ortaokulda görev yapan okul yöneticilerinin teknolojik liderlik öz yeterlikleri, lisede görev yapan okul yöneticilerine göre daha yüksek düzeydedir. Okul yöneticilerinin teknolojik liderlik öz yeterliklerinden; vizyoner liderlik, dijital çağ öğrenme kültürü, profesyonel uygulamada mükemmellik ve sistematik gelişim alt boyutlarının, uzaktan eğitimin kişisel uygunluğa ait görüşleri ile pozitif yönde ilişkisinin olduğu görülmektedir.
Bu araştırmanın amacı, Covid-19 pandemisinde uzaktan eğitime katılan öğretmenlerin öz düzenlemeli... more Bu araştırmanın amacı, Covid-19 pandemisinde uzaktan eğitime katılan öğretmenlerin öz düzenlemeli öğrenme öz yeterliklerini; görev yaptıkları kademe, eğitim durumu, cinsiyet, branş, yaş ve hizmet süresi değişkenleri ile ilişkisini incelemektir. Araştırmada tarama yöntemi kullanılmıştır. Covid-19 pandemisi kısıtlamaları göz önünde bulundurularak uygun örnekleme yöntemi kullanılmıştır. Örneklem, Ankara'daki devlet okullarında eğitim veren 543 öğretmenden oluşmaktadır. Veriler, kişisel bilgi formu ve öğretmenler için öz düzenlemeli öğrenme öz yeterlik ölçeği kullanılarak 2020-2021 eğitim öğretim döneminde toplanmıştır. Verilerin analizinde parametrik testler kullanılmıştır. Öğretmenlerin çoğunluğunun sanal sınıfları, mesajlaşma uygulamalarını ve eğitim portallarını kullandıkları görülmektedir. Öğretmenlerin öz düzenlemeli öğrenme öz yeterliklerinin genel olarak yüksek olduğu görülmektedir. Lisede görev yapan öğretmenlerin öz düzenlemeli öğrenme öz yeterliklerinin diğer kademelerde görev yapanlara göre düşük olduğu bununla birlikte okul öncesi öğretmenlerinin diğer branşlarda görev yapan öğretmenlere göre öz düzenlemeli öğretmen öz yeterliklerinin yüksek olduğu söylenebilir. Öğretmenlerin görüşlerinde cinsiyetlerine göre zayıf düzeyde anlamlı farklılık vardır. Öğretmenlerin yaşları arttıkça öz düzenlemeli öğrenme öz yeterliklerinin düştüğü görülmüştür. Sonuç olarak; öğretmenlerin öz düzenlemeli öğrenme öz yeterliklerinin farkında olmaları; öğrencilerinin akademik düzeylerine uygun öz düzenlemeli öğrenme içerikleri ve yöntemlerini seçmeleri açısından önemlidir. Bu sayede öğrencilerin akademik performansı arttırılabilir.
International Online Journal of Educational Sciences, 2021
The aim of this study is to determine the self-regulated learning skills of primary school studen... more The aim of this study is to determine the self-regulated learning skills of primary school students in the distance education process of the Covid-19 pandemic, according to some variables. In this study, relational scanning, one of the quantitative research methods, was used. 240 students were randomly selected by cluster sampling method. It was observed that the students' academic success in distance education is mostly respectively by success of students in face-to-face education, level of selfregulated learning, adequacy of communication tools and infrastructure used in distance education. It was observed that attitudes of students towards the distance education process is affected respectively by adequacy of communication tools and infrastructure used in distance education, the participation of the family in the process, the number of daily lessons in distance education. In the study, it was observed that the most important factor predicting success in distance education was success in face-to-face education and then self-regulated learning, while the effect of other variables was quite low.
International Journal of Progressive Education, 2020
In this research, teachers' attitudes toward Turkey Education Informatics Network (EIN) during th... more In this research, teachers' attitudes toward Turkey Education Informatics Network (EIN) during the distance education period in the Covid-19 Pandemic are examined. The participants of the study, which was carried out in the descriptive survey model, consisting of 789 teachers, most of whom are primary school teachers, who provide distance education in the Covid-19 pandemic. "Educational Informatics Network Attitude Scale" was used as a data collection tool in the study. As a result of the research, it is seen that most of the teachers use EIN and the EIN Live Lesson application, and they access EIN mostly with their personal computers and smartphones. However, teachers stated that they used messaging applications effectively in the distance education process. Besides, when the attitudes of teachers towards EIN were examined according to the levels they worked at, it was seen that secondary school teachers showed a more positive attitude towards EIN than primary and high school teachers, and they found EIN more necessary. When the attitudes of teachers towards EIN were examined according to their branches, it was seen that foreign language teachers showed a more positive attitude towards EIN compared to primary school teachers and teachers in other branches, and found EIN more necessary. It has been observed that young and junior teachers have increased positive attitudes towards EIN and they think EIN is necessary. The results of the research show that teachers use the EIN. However, there was not enough opinion among teachers about the applicability of EIN.
Uluslararası Hakemli İletişim ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi, 2019
Amaç: Kültürel diplomasi, ülkeler arasında iyi ilişkiler oluşturmak için önemli bir araçtır. Bu a... more Amaç: Kültürel diplomasi, ülkeler arasında iyi ilişkiler oluşturmak için önemli bir araçtır. Bu aracın etkili kullanılması için farklı platformlar oluşturmak gereklidir. Bu çalışmanın amacı; kültürel diplomasi platformu olarak uluslararası radyoların değerlendirmesini yapmak ve ülkemiz adına yayın yapan Türkçenin Sesi Radyosunun önemini ortaya koymaktır. Yöntem: Bu çalışma, betimsel bir araştırma olup araştırma yöntemlerinden tarama modeli kullanılmıştır. Tarama modeli tavırları, davranışları karşılaştırmak ve betimlemek için bir veri toplama sistemidir. Bulgular: Dünyada, kültürel diplomasi yürütmek amacıyla pek çok devletin radyo yayıncılığı yaptığı görülmektedir. Bunlardan; Voice of America (VOA), BBC, Radio France Internationale (RFI), Deutsche Welle (DW) ve Türkiye’nin Sesi Radyosu (TSR) örneklerine ait veriler ortaya konmuştur. Türkçenin Sesi Radyosuna ait veriler de araştırma kapsamında ortaya konmuştur. Buna göre; 2015-2016 yayın döneminde; Avrupa Dilleri Ortak Çerçeve Programı ile uyumlu olarak sınıflandırılmış 24 program 390 bölüm hazırlandığı, 2017-2019 yayın döneminde; 31 program, 878 bölüm hazırlandığı, 2016 yılında 38.283 kişinin radyoya eriştiği ve 228.009 defa sayfaların görüntülendiği ortaya konulmuştur. Sonuç: Dünyadaki örnekleri de incelendiğinde; Türkçenin Sesi Radyosunun kültürel diplomasi alanına katkısı açıktır. TRT’nin gerçekleştirdiği; Türkiye’nin Sesi Radyosu (TSR), TRT WORLD ve Voice of Turkey (VOT) WORLD gibi çalışmalar da son derecede önemlidir. Türkçenin Sesi Radyosu, programlı olarak Türkçe öğretimine yönelik radyo programları yapmaya devam etmelidir. Özellikle dijital mecralarda radyonun tanıtımı yapılarak radyoya erişim sayısı arttırılmalıdır. Radyo yayınlarında; A1-A2-B1-B2 seviyelerinde programların yapılması daha çok yabancı ülkelerin ve yabancı dinleyicilerin radyoyu tercih etmelerine sebep olacaktır. Türkçenin Sesi Radyosu, bu sayede üstlendiği misyonu daha iyi yerine getirecektir. Anahtar Kelimeler: Kültür, Diplomasi, Dil, Sanat, Türkçe, İletişim, Radyo
Milli Eğitim Dergisi , 2020
Bu makalede Covid-19 pandemisi sürecinde uzaktan eğitim uygulamalarına geçen üniversitelerdeki öğ... more Bu makalede Covid-19 pandemisi sürecinde uzaktan eğitim uygulamalarına geçen üniversitelerdeki öğretmen adaylarının uzaktan eğitim uygulamalarına ilişkin görüşlerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Betimsel tarama modelinde gerçekleştirilen araştırmanın çalışma grubunu, bir devlet üniversitesinin 2019-2020 eğitim öğretim döneminin bahar yarıyılında Sınıf Eğitimi ve Matematik Eğitimi Ana Bilim Dallarının 1-4. sınıflarında uzaktan eğitim yoluyla öğrenim gören toplam 132 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak “Uzaktan Eğitime Yönelik Öğrenci Görüşleri” ölçeği kullanılmıştır. Ölçeğin Cronbach Alpha iç tutarlılık katsayısı 0.86 olarak hesaplanmıştır. Veri toplama sürecinde, ölçek maddeleri web tabanlı olarak öğretmen adaylarına uygulanmıştır. Elde edilen veriler, betimsel istatistikler (frekans, aritmetik ortalama, standart sapma), bağımsız örneklem t testi ve tek yönlü varyans analizi (ANOVA) kullanılarak analiz edilmiştir. İstatistiki açıdan anlamlı olan farkın hangi gruplar arasında olduğunun tespit edilmesi amacıyla LSD testi uygulanmış ve anlamlılık p <.05 temel alınarak hesaplanmıştır. Araştırma sonucunda, öğretmen adayları uzaktan eğitim uygulamalarının etkili olmadığını ancak öğretici olduğunu belirtmiştir. Genel olarak uzaktan eğitim uygulamalarını orta düzeyde (x̄=2.68) başarılı bulmuşlardır. Ayrıca öğretmen adaylarının görüşleri arasında cinsiyet ve öğrenim gördükleri ana bilim dalları değişkenlerine göre ölçeğin genel puanları incelendiğinde anlamlı bir farklılık olmadığı; sınıf düzeyi değişkenine göre anlamlı farklılık olduğu sonuçlarına ulaşılmıştır.
THE OPINIONS OF THE TEACHER CANDIDATES ON DISTANCE LEARNING PRACTICES IN THE COVID-19 PANDEMIC PROCESS
In this article, it is aimed to examine the opinions of teacher candidates' for with distance education practices in universities that have switched to distance education practices during the Covid-19 pandemic process. The study group of the research carried out in the descriptive survey model consists of a total of 132 teacher candidates. As a data collection tool in the research, "Student Views on Distance Education" scale was used. The Cronbach Alpha internal consistency coefficient of the scale was calculated as 0.86. The data obtained were analyzed using descriptive statistics, independent sample t test and ANOVA. In order to determine which groups the statistically significant difference is between, LSD test was applied and significance was calculated based on p <.05. As a result of the research, teacher candidates stated that distance education applications are not effective, but instructive. In general, they found distance education applications moderately successful (x̄ = 2.68). In addition, when the general scores of the scale were examined according to the variables of gender and departments of education, there was no significant difference between the opinions of the teacher candidates; It is concluded that there is a significant difference according to the grade level variable.
Erciyes İletişim Dergisi, 2018
Araştırmanın temel amacı; sınıf öğretmenlerinin derste öğrencileriyle göz teması
kurma davranışla... more Araştırmanın temel amacı; sınıf öğretmenlerinin derste öğrencileriyle göz teması
kurma davranışlarını ve bu davranışları hakkındaki görüşlerini, meslekî kıdemlerine,
cinsiyetlerine, algısal öğrenme stillerine ve öğrencilerinin akademik başarı düzeyleri
ile cinsiyetlerine göre incelemektir. Kıdem değişkenine göre odaklanma süresi anlamlı
olarak farklılaşmaktadır (p=0,039). Ancak, odaklanma sayısı kıdeme göre anlamlı
bir farklılık göstermemektedir (p=0,336). Başka bir anlatımla, sınıf öğretmenlerinin
kıdemi, odaklanma süresini anlamlı düzeyde etkileyen bir faktörken, odaklanma
sayısını anlamlı düzeyde etkileyen bir faktör olmadığı söylenebilir. Öğretmenlerin
öğrenme stilleri değişkenine göre odaklanma süresi anlamlı olarak farklılaşmaktadır
(p=0,004). Ancak, odaklanma sayısı öğretmenlerin öğrenme stillerine göre anlamlı
bir farklılık göstermemektedir (p=0,199). Öğrenci odaklanma süresi (p=0,031) ve
odaklanma sayısı (p=0,022) öğrenci not ortalaması değişkenine göre anlamlı bir
farklılık göstermektedir. Son olarak araştırma sonucunda elde edilen bulgulara göre
öğretmenlerin büyük çoğunluğunun derste öğrencileriyle gerçekleştirdikleri göz
teması kurma davranışları ile öğrencilerin akademik başarı düzeyleri arasında ilişki
ve etkileşimi olduğu düşünülmektedir. Bu araştırma sonucunda, öğretmenlerin hem kendileri hem de her bir öğrencinin
algısal öğrenme tercihini tespit etmesi ve bu tercihlere göre göz teması kurma
davranışını yönetmeye çalışması önerilebilir.
Analysing Theacher’s Eye-Contact Behaviours of Nonverbal Communication Based on Some Variables
The main objective of the present study is to analyze eye contact behaviors of classroom teachers during the class and their opinions about such behaviors of them based on their professional seniority, gender, perceptional learning styles and level of academic achievement of their students. There is a statistically significant difference in focusing time based on the seniority variable (p=0,039). However, there is no statistically significant difference in the number of focusing based on the seniority variable. (p=0,336). There is a statistically significant difference in focusing time based on the teachers’ learning styles variable (p=0,004). However, there is no statistically significant difference in the number of focusing based on the teachers’ learning styles (p=0,199). There is a statistically significant difference in focusing time (p=0,031) and number of focusing (p=0,022) the mean score of students shows a significant difference. Finally, according to the findings of the research, it is seen that the majority of the teachers think that the eye-building behaviors performed by the students are the relationship and interaction between the students’ academic achievement levels. As a result of this research, it may be advisable for teachers to identify perceptual learning preferences for themselves and for each student, and to try to manage the behavior of eye contact according to these preferences.
Turkish Studies Educational Sciences, 2018
Öğrenme stili doğuştan sahip olunan, kişiden kişiye farklılık gösteren ve akademik başarıya katkı... more Öğrenme stili doğuştan sahip olunan, kişiden kişiye farklılık gösteren ve akademik başarıya katkı sunan bir özelliktir. Öğrenme stilleri kavramı oldukça tartışmalı olmakla birlikte 70’in üzerinde öğrenme stili tanımlanmıştır. Bunlardan biri de "yaklaşım stili" (modality style) dir. Öğrencilerin duyusal yaklaşıma bağlı doğuştan gelen veya sabit özellikleri olan ve tercih ettikleri yaklaşıma bağlı öğrenme stratejileri kullanmanın, öğrenmeyi artıracağı varsayılmaktadır. Yaklaşım stili teorisi, farklı duyusal yaklaşımlara ilişkin dört öğrenme stilinin olduğunu savunmaktadır (Rolfe ve Cheek, 2012, s. 176). Duyusal yaklaşımda görsel (Visual/non-verbal (pictorial)), oku/yaz (Visual/verbal (read/write)), işitsel (Audiotary/verbal) ve kinestetik/dokunsal (Tactile/kinesthetic) olmak üzere 4 temel öğrenme stili belirlenmiştir (Fleming, 2001; Hawk ve Shah, 2007, s.6; Leite, Svinicki ve Shi, 2009, s.2). İnsanlar bilginin duyular yardımıyla alınması temeline göre farklılaşan algısal öğrenme stillerinden, görsel ve işitsel ya da kinestetik/dokunsal ve okuma/yazma öğrenme stilleri birlikte kullanılmaktadır. Ancak bazı kişilerde temel algısal öğrenme stilinden sadece biri baskındır ve bu tip kişiler diğer üç stilden öğrenme süreçlerinde hiç yararlanmamaktadırlar. Kişiler tarafından tercih edilen modaliteleri bulmak için kullanılan en yaygın envanter Fleming tarafından geliştirilen VARK modelidir. Bu çalışma ile Türkçeye çevrilen VARK envanterinin geçerlilik ve güvenirliğinin sınandığı araştırma sonucunda elde edilen bulgu ve yorumlara yer verilmiştir. Araştırma kapsamında 318 öğretmenden veri toplanmış ve ölçeğin güvenli ve geçerli olduğu tespit edilmiştir.
VERIFICATION OF VARK LEARNING STYLES INVENTORY TRANSLATED INTO TURKISH WITH VERIFIED FACTOR ANALYSIS MODELS: CLASSROOM TEACHER'S EXAMPLE
The learning style is an innate, distinctive personality and contributes to academic success. Over 70 learning styles have been defined, with the concept of learning styles being highly controversial. One of them is "modality style". It is assumed that students use learning strategies that have innate or fixed characteristics depending on the sensory approach and preference-based approach, which will increase learning. Approach style theory argues that there are four learning styles for different sensory approaches (Rolfe and Cheek, 2012, p. Four basic learning styles, visual / non-verbal (pictorial), visual / verbal (read / write), auditory (auditory / verbal), and kinesthetic / tactile (tactile / kinaesthetic) (Fleming, 2001, Hawk and Shah, 2007, p.6; Leite, Svinicki and Shi, 2009, p.2). People use visual and auditory or kinesthetic / tactile and read/write learning styles together from the perceptual learning styles which differ according to the basics of taking information with the help of the senses. However, in some people, only one of the basic perceptual learning styles is overwhelmed and such people do not benefit from learning from the other three styles. The most common inventory used to find preferred modalities by people is the VARK model developed by Fleming. In this study, the findings and interpretations of the validity and reliability of the VARK inventory translated into Turkish were included in the findings and interpretations obtained from the research. Data were collected from 318 teachers and it was determined that the scale was safe and valid.
Conference Presentations by Serkan Düzgün
4. Uluslararası Sosyal Beşeri ve Eğitim Bilimleri Kongresi, 2019
Kültürel diplomasi, ülkelerin kendilerine ait değer ve toplumsal birikimin yani kültürünün tanıtı... more Kültürel diplomasi, ülkelerin kendilerine ait değer ve toplumsal birikimin yani kültürünün tanıtılmasıdır. Bu bağlamda kültür, o ülkedeki insan topluluğu ile özdeşleştirilen sanat, gelenek, düşünce yapılarının yansıması olarak tanımlanabilir. Ülkelerin kültürel diplomasi yürütmedeki temel amaçları kendi kültür ögelerini tanıtmak ve bu ögeler üzerinden farklı ülkeler ile sürdürülebilir bir ilişki ağı oluşturmaktır. Dil, müzik, sinema, edebiyat, sanat ve spor; kültürel diplomasinin en güçlü alanlarını oluşturmaktadır. Bu alanları kitle iletişim araçları ile tanıtmak büyük önem taşımaktadır. Kitle iletişim araçlarından biri olan radyonun ülkeler için özel bir yeri vardır. Radyo, ülkelere, kültürlerini diğer ülkelere tanıtma fırsatı vermiştir. İngiltere, BBC’yi, Amerika, Voice of America’yı, Almanya, Deutsche Welle’yi, Rusya, Rusya’nın Sesi Radyosu’nu, Çin, China Radio International’ı, Fransa, Radio France Internationale’i, Türkiye, Türkiye’nin Sesi’ni kurarak yaptıkları uluslararası yayınlar ile kültürel diplomasi faaliyetlerini yürütmektedirler. Radyo ile hem dil öğretimini desteklemek hem de müzik ve radyo programlarıyla kültürün tanıtımını yapmak mümkündür. Özellikle; internet tabanlı web ve mobil radyo, podcast dosyaları ile dil öğrenimini kolaylaştırmakta, kültür öğelerini barındıran ve gerçek hayattan uyarlanmış programlarla kültürel diplomasiye katkı sağlamaktadır. Aynı zamanda ülkelerin kültürel diplomasi faaliyetlerini yürütmek için kurulan kültür merkezleri de önemlidir. Bu kapsamda; 2009 yılında kurulan Yunus Emre Enstitüsü Türk Kültür Merkezleri, yurt dışında Türkçe eğitimini yaygınlaştırmayı ve kültür sanat faaliyetleri ile Türk kültürünün tanıtılmasını hedeflemektedir. Bu amaçlara ulaşmada bir araç olarak, Yunus Emre Enstitüsü bünyesinde Türkçenin Sesi Radyosu kurulmuştur. Bu bildiride Türkçenin Sesi Radyosunun çalışmaları anlatılacak ve radyonun kültürel diplomasi girişimlerine katkısı ele alınacaktır. Anahtar Kelimeler: Kültür, Diplomasi, Dil, Sanat, Türkçe, İletişim, Radyo
4. Uluslararası Sosyal Beşeri ve Eğitim Bilimleri Kongresi, 2019
Dünyada ve ülkemizde “21. yüzyıl becerileri” olarak adlandırılan; problem çözme, eleştirel düşünm... more Dünyada ve ülkemizde “21. yüzyıl becerileri” olarak adlandırılan; problem çözme, eleştirel düşünme, üretkenlik, takım çalışması ve iletişim becerilerini, temel eğitim ve orta öğretim kurumlarında, öğrencilere kazandırmak amacıyla öğretim programlarında yer almaktadır. Küresel eğitim yaklaşımı; üretkenlik, iletişim, ekip çalışması, eleştirel düşünce gibi becerilerin öğrenciler tarafından kazanılmasını, onların gelişimi ve olgunlaşması açısından önemli bulmaktadır. Bu çerçevede; Milli Eğitim Bakanlığı “2023 Eğitim Vizyonu” ile çocuklarımızın ilgi, yetenek ve mizaçlarına yönelik gelişimleri için ilkokuldan başlanarak tüm öğretim kademelerinde “Tasarım-Beceri Atölyeleri” kurulacağını ilan etmiştir. Bu atölyelerdeki etkinlikler bilim, sanat, spor ve kültür odaklı yapılandırılacak, 21. yüzyıl becerilerinin kazandırılması için somut mekânlar olarak düzenlenecektir. Bu atölyeler, öğrencilerin düşünmeye, tasarlamaya ve üretmeye zaman ayırabileceği, bir ortaya çıkarma sürecini yaşayacağı yerler olacaktır. Bu bildiride; kurulacak beceri atölyelerine bir örnek olması açışından, iletişim beceri atölyesi olarak web tabanlı okul radyosu sunulacaktır. Web tabanlı radyo uygulamaları; okullardaki eğitim-öğretim süreçlerini desteklemek amacıyla, ülkemizde ve yurt dışındaki birçok okulda her gün artarak kullanılmaktadır. Radyo programları sunmak ve hazırlamak, öğrencilerin; kişiler arası iletişim becerilerini geliştirmelerine, öz güvenlerini artırmalarına, takım çalışması becerilerini geliştirmelerine onlar için önemli olan konuları hoşgörülü ve demokratik biçimde tartışmalarına fırsat veren bir süreçtir. Okul radyosu; okullarda öğrencilerin görüşlerini; kontrollü olarak, güvenli bir ortamda dile getirebilecekleri, onların eğitim süreçlerine etkileşimli bir şekilde katılabilecekleri merkez haline getirmektedir. Aynı zamanda öğretmenlerin öğretim programlarındaki becerileri etkili bir şekilde öğrencilerine kazandırmalarına yardımcı olmaktadır. Bu kapsamda; okul radyosunun dünyada ve ülkemizdeki kullanımına yönelik çalışmalar tartışılacaktır. Anahtar Kelimeler: İletişim, Beceri, Atölye, Okul, Radyo, Eğitim, Vizyon
Procedia - Social and Behavioral Sciences, 2015
Aiming to scrutinize interactive boards from various perspectives, this study was conducted in a ... more Aiming to scrutinize interactive boards from various perspectives, this study was conducted in a private school located in Istanbul in the spring semester of 2012. Participants were 1st, 2nd, 3rd, and 5th graders from this school, as well as the class teachers of grades 1, 2, 3, 4 and 5. The study used the qualitative mode, and data was collected by using the interview technique. These interviews were video-and audio-recorded. The data collection tools used in the study were student and teacher forms with semi-structured questions. Data was analyzed by using content analysis; and student and teacher beliefs were presented with an evaluation of the positive and negative implications of using boards.
Thesis Chapters by Serkan Düzgün
Gazi University Institute of Education Science, 2003
Bu araştırma İlköğretim 5. sınıf matematik dersi kesirler ünitesinde bilgisayar destekli öğretimi... more Bu araştırma İlköğretim 5. sınıf matematik dersi kesirler ünitesinde bilgisayar destekli öğretimin öğrenci erişisine etkisini incelemek amacıyla yapılmıştır. Çalışma grubunu, Eskişehir ili Günyüzü ilçesi Gümüşkonak İlköğretim okulu ile Kayakent İlköğretim okulundan, random yöntemiyle seçilen yetmiş 5. sınıf öğrencisi oluşturmaktadır. Seçilen öğrencilerin karne notlarına ve sosyo-ekonomik düzeylerine bakılarak grupların denk olması sağlanmıştır. Araştırmada kullanılan veriler araştırmacı tarafından geliştirilen “ön-son test” aracılığıyla toplanmıştır. Test oluşturulurken ilk olarak belirtke tablosu oluşturulmuş ve her davranış ile ilgili iki soru hazırlanmıştır. Hazırlanan ön uygulama testi Günyüzü İlköğretim okuluna uygulanmış ve üzerinde madde analizi yapılmış, sonucunda alfa katsayısı (α) .92 çıkmıştır. Ayrıca uygun olmayan maddeler çıkarılmış gerekli maddeler düzeltilmiştir. Hazırlanan test öğrencilere deney öncesi ve sonrası uygulanmıştır. Elde edilen veriler SPSS 10.0 paket programı t-testi ile sınanmış, .05 düzeyinde manidarlığı test edilmiştir. Araştırmada elde edilen sonuçlar kısaca şöyledir; 1. Deney grubu ile kontrol grubunun ön test puan ortalamaları arasında manidar bir fark bulunmamıştır. 2. Deney grubu ile kontrol grubunun son test puan ortalamaları arasında deney grubu lehine manidar fark bulunmuştur. 3. Deney grubu ile kontrol grubunun fark puanları (erişi puanları) ortalamaları arasında deney grubu lehine manidar bir fark bulunmuştur. 4. Deney grubunun erkek öğrencileri ile kız öğrencilerinin fark puanları (erişi puanları) ortalamaları arasında manidar bir fark bulunmamıştır. 5. Kontrol grubunun erkek öğrencileri ile kız öğrencilerinin fark puanları (erişi puanları) ortalamaları arasında manidar bir fark bulunmamıştır. THE EFFECT OF COMPUTER ASSISTED INSTRUCTION ON STUDENT ACQUİISİTION IN 5 TH GRADE MATHEMATICS LESSON FRACTIONS UNIT This research has been made to investigate the effects of computer assisted Instruction for 5th grade primary school students acquisition in mathematics fractions unit. The study group in constituted by two primary schools in two different towns of Eskişehir, one of which is Gümüşkonak primary school in Günyüzü and the other Kayakent primary school in Günyüzü. The study group is constituted by means of seventy 5th grade students whom were chosen through random selection method. The equality of chosen groups is provided by taking into account the points and the socio-economic levels of the students. The data, used in the research, were gathered by means of “pre and post test” which was developed by the researcher, while developing test, first the indicator chart was developed and then for each action two guestions were prepared. The pre-treatment test which was prepared beforehand was applied to the students of Günyüzü primary school and item analysis was made either. As a conclusion the alpha (α) coefficient of the test appeared as ‘.92’. The unsuitable items were eliminated and required items were eradicated. The prepared test was applied to the students before and after the experiment. The data gathered from the test were analysed by means of SPSS 10.0 packet program t-test and the meaningfulness was tested at, .05 level. The results obtained from the research are briefly as follows: 1. There is no meaningful difference was found between the pre-test point averages of experiment group and control group. 2. There is a meaningful difference was found in favor of experimental group between the post-test point averages of experiment group and control group. 3. There is a meanigful difference was found in favor of experimental group between the differency points (acquisition points) averages of experiment group and control group. 4. There is no meaningful difference was found between differency points (acquisition points) averages of male and female students of experiment group. 5. There is no meaningful difference was found between differency points (acquisition points) averages of male and female students of control group.
Gazi University Institute of Education Science, 2015
Araştırmanın temel amacı; sınıf öğretmenlerinin derste öğrencileriyle göz teması kurma davranışla... more Araştırmanın temel amacı; sınıf öğretmenlerinin derste öğrencileriyle göz teması kurma davranışlarını ve bu davranışları hakkındaki görüşlerini, meslekî kıdemlerine, cinsiyetlerine, algısal öğrenme stillerine ve öğrencilerinin akademik başarı düzeyleri ile cinsiyetlerine göre incelemektir. Bu temel amaç doğrultusunda araştırmanın ilk iki bölümünde eğitim ve iletişim literatürü çerçevesinde araştırmanın problem durumu ve kuramsal çerçevesi tanımlanmış, sözsüz iletişim becerileri ile algısal öğrenme stilleri kapsamında araştırmanın temel kavramları teorik düzeyde incelenmiştir. Ayrıca araştırma kapsamında, veri toplama yöntemi olarak kullanılan göz izleme sistemi ve teknolojileri hakkında bilgiler verildikten sonra, farklı bilim alanlarında yapılan göz izleme çalışmalarının sonuçlarına göre; öğretmenlerle öğrenciler arasında gerçekleşen göz teması kurma davranışlarının bu yöntemle ölçümlenip ölçümlenemeyeceği tartışılmıştır. Araştırmanın yönteminin anlatıldığı üçüncü bölümde, öncelikle araştırmanın modeli, değişkenleri, çalışma grubu, veri toplama yöntemleri ve araçları, sınırlılıkları, veri analiz süreçleri anlatılmıştır. Araştırmanın dördüncü bölümünde ise, araştırma kapsamında yapılan göz izleme testi ve diğer veri toplama yöntemleriyle ulaşılan bulgular, öncelikle öğretmenlerin göz teması kurma davranışları, daha sonra ise bu davranışları hakkındaki görüşleri kapsamında iki başlık altında anlatılarak yorumlanmıştır. Kıdem değişkenine göre odaklanma süresi anlamlı olarak farklılaşmaktadır (p=0,039). Ancak, odaklanma sayısı kıdeme göre anlamlı bir farklılık göstermemektedir (p=0,336). Başka bir anlatımla, sınıf öğretmenlerinin kıdemi, odaklanma süresini anlamlı düzeyde etkileyen bir faktörken, odaklanma sayısını anlamlı düzeyde etkileyen bir faktör olmadığı söylenebilir. Öğretmenlerin öğrenme stilleri değişkenine göre odaklanma süresi anlamlı olarak farklılaşmaktadır (p=0,004). Ancak, odaklanma sayısı öğretmenlerin öğrenme stillerine göre anlamlı bir farklılık göstermemektedir (p=0,199). Başka bir anlatımla, sınıf öğretmenlerinin öğrenme stilleri, odaklanma süresini anlamlı düzeyde etkileyen bir faktörken, odaklanma sayısını anlamlı düzeyde etkileyen bir faktör olmadığı söylenebilir. Öğrenci not ortalması değişkenine göre odaklanma süresi (p=0,031) ve odaklanma sayısı (p=0,022) öğrenci not ortalamasına göre anlamlı bir farklılık göstermektedir Başka bir anlatımla, öğrencilerin not ortalamasının, odaklanma süresini ve odaklanma sayısını anlamlı düzeyde etkileyen bir faktör olduğu söylenebilir. Araştırmanın beşinci ve son bölümünde, öğretmenlerin meslekî kıdemlerinin, algısal öğrenme stillerinin ve öğrencilerin akademik başarılarının göz teması kurma davranışları arasında anlamlı bir ilişki olduğu ortaya çıkmıştır. Ancak öğretmenlerin cinsiyet değişkeninin ve öğrencilerin cinsiyet değişkeninin öğretmenlerin göz teması kurma davranışları üzerinde açıklayıcı etkiye sahip olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Son olarak araştırma sonucunda elde edilen bulgulara göre öğretmenlerin göz teması kurma davranışlarını geliştirmeye yararlı olabilecek ve gelecekte aynı konuda yapılacak araştırmalara ışık tutacak önerilerde bulunulmuştur. ANALYSING EYE CONTACT BEHAVIOURS OF CLASSROOM TEACHERS BASED ON SOME VARIABLES The main objective of the present study is to analyze eye contact behaviors of classroom teachers during the class and their opinions about such behaviors of them based on their professional seniority, gender, perceptional learning styles and level of academic achievement of their students. In line with this primary objective, the problem situation and the theoretical framework of the study is defined under the educational and communication literature in the first two chapters of the study, and then the main concepts of the study are analyzed in a theoretical level under the non-verbal communication skills and perceptional learning styles. In addition, upon giving information on the eye tracking system and technologies used as a data collection method, whether the eye contact behaviors between teachers and students can be measured through this method is discussed based on the results of the eye tracking studies conducted in different scientific disciplines. In the third chapter of the study where the method used is discussed, primarily the model, variables, work group, data collection methods, data collection tools, restrictions, data analysis of the study are described. In the forth chapter of the study, the findings obtained through the eye tracking test performed under the study and other data collection methods are interpreted in two headings: firstly, eye contact behaviors of teachers, and secondly, their opinions about such behaviours of them. There is a statistically signifant difference in focusing time based on the seniority variable (p=0,039). However, there is no statistically significant difference in the number of focusing based on the seniority variable. (p=0,336). In other words, while the seniority of the classroom teachers affects the focusing time significantly, it is possible to say that it does not affect the number of focusing significantly. There is a statistically significant difference in focusing time based on the teachers' learning styles variable (p=0,004). However, there is no statististically significant difference in the number of focusing based on the teachers' learning styles (p=0,199). In other words, while the classroom teacher's learning styles variable is a factor that affects the focusing time significantly, it is possible to say that it is a factor that does not affect the number of focusing significantly. There is a statistically significant difference in focusing time (p=0,031) and number of focusing (p=0,022) based on the students' grade point average variable. In other words, students' grade-point average is a factor that significantly affects the focusing time and number of focusing of the students. In the fifth and final chapter of the study, it reveals that there is a statistically significant relation between the eye contact behaviours, professional seniority and percentional learning styles of teachers, and academic achievement of students. However, it is found that teachers' gender variable and students' gender variable do not have a descriptive influence on the eye contact behaviours of the teachers. Consequently, according to the findings obtained at the end of the study, recommendations are made that would help improve the eye contact behaviors of the teachers and shed light on the future studies on the same issue.
Books by Serkan Düzgün
Eğitim Bilimlerinde Araştırma ve Değerlendirmeler, 2021
Bu araştırmanın amacı; ilköğretim 5. sınıf matematik dersindeki kesirler konusunun öğrenilmesinde... more Bu araştırmanın amacı; ilköğretim 5. sınıf matematik dersindeki kesirler konusunun öğrenilmesinde bilgisayar destekli yapılan öğretim ile geleneksel öğretim yapılan öğrencilerin başarıları arasında manidar bir fark olup olmadığını ortaya çıkartmaktır.
Eğitimde Araştırma ve Değerlendirmeler, 2022
Öğrenenlerin bireysel farklılıklarından öğrenme stillerinin eğitim sürecindeki etkisi yadsınamaz.... more Öğrenenlerin bireysel farklılıklarından öğrenme stillerinin eğitim sürecindeki etkisi yadsınamaz. Uzaktan eğitimde de öğrenme stillerinin önemine değinen bu bölümde; öncelikle, uzaktan eğitim yaklaşımlarına değinilmiştir. Ardından; uzaktan eğitimde kullanılan öğretim uygulamaları, öğrenme stilleri, uzaktan eğitimde kullanılan teknolojiler ve öğrenme stilleri bağlamında sınıflandırılmış web 2.0 araçlarına örnekler verilmiştir.
Uploads
Papers by Serkan Düzgün
THE OPINIONS OF THE TEACHER CANDIDATES ON DISTANCE LEARNING PRACTICES IN THE COVID-19 PANDEMIC PROCESS
In this article, it is aimed to examine the opinions of teacher candidates' for with distance education practices in universities that have switched to distance education practices during the Covid-19 pandemic process. The study group of the research carried out in the descriptive survey model consists of a total of 132 teacher candidates. As a data collection tool in the research, "Student Views on Distance Education" scale was used. The Cronbach Alpha internal consistency coefficient of the scale was calculated as 0.86. The data obtained were analyzed using descriptive statistics, independent sample t test and ANOVA. In order to determine which groups the statistically significant difference is between, LSD test was applied and significance was calculated based on p <.05. As a result of the research, teacher candidates stated that distance education applications are not effective, but instructive. In general, they found distance education applications moderately successful (x̄ = 2.68). In addition, when the general scores of the scale were examined according to the variables of gender and departments of education, there was no significant difference between the opinions of the teacher candidates; It is concluded that there is a significant difference according to the grade level variable.
kurma davranışlarını ve bu davranışları hakkındaki görüşlerini, meslekî kıdemlerine,
cinsiyetlerine, algısal öğrenme stillerine ve öğrencilerinin akademik başarı düzeyleri
ile cinsiyetlerine göre incelemektir. Kıdem değişkenine göre odaklanma süresi anlamlı
olarak farklılaşmaktadır (p=0,039). Ancak, odaklanma sayısı kıdeme göre anlamlı
bir farklılık göstermemektedir (p=0,336). Başka bir anlatımla, sınıf öğretmenlerinin
kıdemi, odaklanma süresini anlamlı düzeyde etkileyen bir faktörken, odaklanma
sayısını anlamlı düzeyde etkileyen bir faktör olmadığı söylenebilir. Öğretmenlerin
öğrenme stilleri değişkenine göre odaklanma süresi anlamlı olarak farklılaşmaktadır
(p=0,004). Ancak, odaklanma sayısı öğretmenlerin öğrenme stillerine göre anlamlı
bir farklılık göstermemektedir (p=0,199). Öğrenci odaklanma süresi (p=0,031) ve
odaklanma sayısı (p=0,022) öğrenci not ortalaması değişkenine göre anlamlı bir
farklılık göstermektedir. Son olarak araştırma sonucunda elde edilen bulgulara göre
öğretmenlerin büyük çoğunluğunun derste öğrencileriyle gerçekleştirdikleri göz
teması kurma davranışları ile öğrencilerin akademik başarı düzeyleri arasında ilişki
ve etkileşimi olduğu düşünülmektedir. Bu araştırma sonucunda, öğretmenlerin hem kendileri hem de her bir öğrencinin
algısal öğrenme tercihini tespit etmesi ve bu tercihlere göre göz teması kurma
davranışını yönetmeye çalışması önerilebilir.
Analysing Theacher’s Eye-Contact Behaviours of Nonverbal Communication Based on Some Variables
The main objective of the present study is to analyze eye contact behaviors of classroom teachers during the class and their opinions about such behaviors of them based on their professional seniority, gender, perceptional learning styles and level of academic achievement of their students. There is a statistically significant difference in focusing time based on the seniority variable (p=0,039). However, there is no statistically significant difference in the number of focusing based on the seniority variable. (p=0,336). There is a statistically significant difference in focusing time based on the teachers’ learning styles variable (p=0,004). However, there is no statistically significant difference in the number of focusing based on the teachers’ learning styles (p=0,199). There is a statistically significant difference in focusing time (p=0,031) and number of focusing (p=0,022) the mean score of students shows a significant difference. Finally, according to the findings of the research, it is seen that the majority of the teachers think that the eye-building behaviors performed by the students are the relationship and interaction between the students’ academic achievement levels. As a result of this research, it may be advisable for teachers to identify perceptual learning preferences for themselves and for each student, and to try to manage the behavior of eye contact according to these preferences.
VERIFICATION OF VARK LEARNING STYLES INVENTORY TRANSLATED INTO TURKISH WITH VERIFIED FACTOR ANALYSIS MODELS: CLASSROOM TEACHER'S EXAMPLE
The learning style is an innate, distinctive personality and contributes to academic success. Over 70 learning styles have been defined, with the concept of learning styles being highly controversial. One of them is "modality style". It is assumed that students use learning strategies that have innate or fixed characteristics depending on the sensory approach and preference-based approach, which will increase learning. Approach style theory argues that there are four learning styles for different sensory approaches (Rolfe and Cheek, 2012, p. Four basic learning styles, visual / non-verbal (pictorial), visual / verbal (read / write), auditory (auditory / verbal), and kinesthetic / tactile (tactile / kinaesthetic) (Fleming, 2001, Hawk and Shah, 2007, p.6; Leite, Svinicki and Shi, 2009, p.2). People use visual and auditory or kinesthetic / tactile and read/write learning styles together from the perceptual learning styles which differ according to the basics of taking information with the help of the senses. However, in some people, only one of the basic perceptual learning styles is overwhelmed and such people do not benefit from learning from the other three styles. The most common inventory used to find preferred modalities by people is the VARK model developed by Fleming. In this study, the findings and interpretations of the validity and reliability of the VARK inventory translated into Turkish were included in the findings and interpretations obtained from the research. Data were collected from 318 teachers and it was determined that the scale was safe and valid.
Conference Presentations by Serkan Düzgün
Thesis Chapters by Serkan Düzgün
Books by Serkan Düzgün
THE OPINIONS OF THE TEACHER CANDIDATES ON DISTANCE LEARNING PRACTICES IN THE COVID-19 PANDEMIC PROCESS
In this article, it is aimed to examine the opinions of teacher candidates' for with distance education practices in universities that have switched to distance education practices during the Covid-19 pandemic process. The study group of the research carried out in the descriptive survey model consists of a total of 132 teacher candidates. As a data collection tool in the research, "Student Views on Distance Education" scale was used. The Cronbach Alpha internal consistency coefficient of the scale was calculated as 0.86. The data obtained were analyzed using descriptive statistics, independent sample t test and ANOVA. In order to determine which groups the statistically significant difference is between, LSD test was applied and significance was calculated based on p <.05. As a result of the research, teacher candidates stated that distance education applications are not effective, but instructive. In general, they found distance education applications moderately successful (x̄ = 2.68). In addition, when the general scores of the scale were examined according to the variables of gender and departments of education, there was no significant difference between the opinions of the teacher candidates; It is concluded that there is a significant difference according to the grade level variable.
kurma davranışlarını ve bu davranışları hakkındaki görüşlerini, meslekî kıdemlerine,
cinsiyetlerine, algısal öğrenme stillerine ve öğrencilerinin akademik başarı düzeyleri
ile cinsiyetlerine göre incelemektir. Kıdem değişkenine göre odaklanma süresi anlamlı
olarak farklılaşmaktadır (p=0,039). Ancak, odaklanma sayısı kıdeme göre anlamlı
bir farklılık göstermemektedir (p=0,336). Başka bir anlatımla, sınıf öğretmenlerinin
kıdemi, odaklanma süresini anlamlı düzeyde etkileyen bir faktörken, odaklanma
sayısını anlamlı düzeyde etkileyen bir faktör olmadığı söylenebilir. Öğretmenlerin
öğrenme stilleri değişkenine göre odaklanma süresi anlamlı olarak farklılaşmaktadır
(p=0,004). Ancak, odaklanma sayısı öğretmenlerin öğrenme stillerine göre anlamlı
bir farklılık göstermemektedir (p=0,199). Öğrenci odaklanma süresi (p=0,031) ve
odaklanma sayısı (p=0,022) öğrenci not ortalaması değişkenine göre anlamlı bir
farklılık göstermektedir. Son olarak araştırma sonucunda elde edilen bulgulara göre
öğretmenlerin büyük çoğunluğunun derste öğrencileriyle gerçekleştirdikleri göz
teması kurma davranışları ile öğrencilerin akademik başarı düzeyleri arasında ilişki
ve etkileşimi olduğu düşünülmektedir. Bu araştırma sonucunda, öğretmenlerin hem kendileri hem de her bir öğrencinin
algısal öğrenme tercihini tespit etmesi ve bu tercihlere göre göz teması kurma
davranışını yönetmeye çalışması önerilebilir.
Analysing Theacher’s Eye-Contact Behaviours of Nonverbal Communication Based on Some Variables
The main objective of the present study is to analyze eye contact behaviors of classroom teachers during the class and their opinions about such behaviors of them based on their professional seniority, gender, perceptional learning styles and level of academic achievement of their students. There is a statistically significant difference in focusing time based on the seniority variable (p=0,039). However, there is no statistically significant difference in the number of focusing based on the seniority variable. (p=0,336). There is a statistically significant difference in focusing time based on the teachers’ learning styles variable (p=0,004). However, there is no statistically significant difference in the number of focusing based on the teachers’ learning styles (p=0,199). There is a statistically significant difference in focusing time (p=0,031) and number of focusing (p=0,022) the mean score of students shows a significant difference. Finally, according to the findings of the research, it is seen that the majority of the teachers think that the eye-building behaviors performed by the students are the relationship and interaction between the students’ academic achievement levels. As a result of this research, it may be advisable for teachers to identify perceptual learning preferences for themselves and for each student, and to try to manage the behavior of eye contact according to these preferences.
VERIFICATION OF VARK LEARNING STYLES INVENTORY TRANSLATED INTO TURKISH WITH VERIFIED FACTOR ANALYSIS MODELS: CLASSROOM TEACHER'S EXAMPLE
The learning style is an innate, distinctive personality and contributes to academic success. Over 70 learning styles have been defined, with the concept of learning styles being highly controversial. One of them is "modality style". It is assumed that students use learning strategies that have innate or fixed characteristics depending on the sensory approach and preference-based approach, which will increase learning. Approach style theory argues that there are four learning styles for different sensory approaches (Rolfe and Cheek, 2012, p. Four basic learning styles, visual / non-verbal (pictorial), visual / verbal (read / write), auditory (auditory / verbal), and kinesthetic / tactile (tactile / kinaesthetic) (Fleming, 2001, Hawk and Shah, 2007, p.6; Leite, Svinicki and Shi, 2009, p.2). People use visual and auditory or kinesthetic / tactile and read/write learning styles together from the perceptual learning styles which differ according to the basics of taking information with the help of the senses. However, in some people, only one of the basic perceptual learning styles is overwhelmed and such people do not benefit from learning from the other three styles. The most common inventory used to find preferred modalities by people is the VARK model developed by Fleming. In this study, the findings and interpretations of the validity and reliability of the VARK inventory translated into Turkish were included in the findings and interpretations obtained from the research. Data were collected from 318 teachers and it was determined that the scale was safe and valid.