Journal of Bartin Faculty of Forestry, Apr 15, 2021
Bu çalışmada, Phlomis chimerae Boiss. türüne ait yarı odun çeliklerinin köklenme özellikleri üzer... more Bu çalışmada, Phlomis chimerae Boiss. türüne ait yarı odun çeliklerinin köklenme özellikleri üzerine kontrol dahil dört farklı İndol-3-Bütirik Asit (IBA) (1000, 3000, 5000 ppm ve kontrol (0 ppm IBA)) uygulamasının etkisi araştırılmıştır. Çalışma, kontrollü serada, sisleme altında ve perlit köklendirme ortamında gerçekleştirilmiştir. Deneme 3 tekerrürlü ve her tekerrürde 10 çelik olacak şekilde tesadüf parselleri deneme desenine göre planlanmıştır. Çalışma başlangıcından 14 hafta sonra sonlandırılan denemede, köklenme oranı (%) (Kök%), kök sayısı (kök sayısı/çelik) (KökSay), ortalama kök uzunluğu (KökUz) (cm.), kök (KökKur) (gr.) ve ramet gövde kuru (RamKur) (gr.) ağırlığı tespit edilmiştir. Araştırma sonucunda, farklı dozlardaki IBA uygulamalarının Phlomis chimerae çeliklerinde köklenmeye etkisi ölçülen bazı özellikler açısından anlamlı bulunmuştur. Çeliklere uygulanan farklı IBA dozları arasında köklenme oranı incelendiğinde IBA dozları ile köklenme oranları arasında matematiksel olarak artış olmasına rağmen bütün dozlar Duncan testi sonucuna göre aynı homojen grupta yer aldığından, köklenme oranı bakımından istatistiki olarak anlamlı fark bulunamamıştır. Kök sayısı, kök uzunluğu, kök ve ramet kuru ağırlığı değişkenlerinde ise en yüksek değerlerin 5000 ppm IBA uygulanan çeliklerinde olduğu belirlenmiştir. Genel olarak çeliklere uygulanan IBA dozu arttıkça KökSay, KökUz, KökKur, RamKur' da artış olduğu gözlemlenmiştir.
Peyzaj genetiği yaklaşımı, popülasyon genetiği ve peyzaj ekolojisi konularının teorik ve analitik... more Peyzaj genetiği yaklaşımı, popülasyon genetiği ve peyzaj ekolojisi konularının teorik ve analitik metotlarını dikkate alarak peyzaj ve çevresel özelliklerin popülasyonların genetik yapısını nasıl etkilediği hakkında bilgi üretmeyi amaçlamaktadır. Bir türün genetik varyasyonunun bir peyzajdaki değişimlere nasıl tepki verdiğini anlamayı ve genetik çeşitliliğin peyzajlar arasında dağılımını sağlayan mikro evrimsel süreçleri inceleme olanağı sağlar. Bu çalışmanın amacı, peyzaj unsurlarının relikt endemik Dorystoechas hastata türü özelinde türün genetik yapısına olan etkisinin ortaya konulmasıdır. Bu kapsamda D. hastata türünün doğal yayılış gösterdiği Antalya ili Kemer-Kumluca-Korkuteli ilçelerinde bulunan alanlardan çeşitliliği temsil edecek şekilde belirlenen 15popülasyondan toplam 56 genotip çalışılmıştır. Alana ait uydu görüntüsü yardımıyla popülasyonlar arasındaki peyzaj unsurları (ArcGIS 10.1 yazılımı) belirlenmiş ve habitat bağlantısallığı (CONEFOR 2.6 yazılımı) ilgili indeksler ...
Bu çalışmanın amacı Akdeniz Üniversitesi yerleşkesi özelinde otoparkların bitkisel materyal çeşit... more Bu çalışmanın amacı Akdeniz Üniversitesi yerleşkesi özelinde otoparkların bitkisel materyal çeşitliliği, bitkisel tasarım öğeleri ve kriterleri kapsamında değerlendirilmesidir. Yerleşkede 97 otopark alanı belirlenmiş olup bu alanlarda 43 ağaç, 7 ağaççık, 22 çalı ve 3 sarılıcı bitki türü olmak üzere toplamda 75 bitki türü tespit edilmiştir. Otoparklarda en çok tercih edilen türlerin Platanus orientalis ve Pinus brutia olduğu tespit edilmiştir. Otoparklarda yer alan ağaç ve ağaççıklar çoğunlukla gölgeleme ve mekân oluşturma işlevlerini sıklıkla karşılamakta olduğu belirlenmiştir. Otoparklarda en sık kullanılan çalı türleri Nerium oleander, Lantana camara, Pittosporum tobira olup bu türler sınırlandırma ve yönlendirme işlevlerine sahip oldukları belirlenmiştir. Bitkisel tasarım öğeleri açısından sahip oldukları farklı çiçek yapıları ve sonbahar renk değişimi gibi dendrolojik özellikleriyle; renk, farklı yaprak ve dallanma özellikleriyle; doku açısından ele alındığı, tasarım ilkelerinden ise alle ağaçlandırma tekniğinin hâkim olduğu bölgelerde ritim-tekrar ilkesinin hâkim olduğu belirlenmiştir.
Dinding geser pada bangunan tinggi berfungsi untuk meningkatkan ketahanan gedung bertingkat tingg... more Dinding geser pada bangunan tinggi berfungsi untuk meningkatkan ketahanan gedung bertingkat tinggi terhadap beban lateral. Penelitian ini bertujuan untuk membandingkan kinerja struktur bangunan gedung 8 (delapan) lantai eksisting yang didisain sebagai struktur rangka pemikul momen khusus (SRPMK) terhadap gedung yang diredesain sebagai sistem ganda, yang terdiri atas: waktu getar struktur, gaya geser dasar, perpindahan, dan simpangan. Tiga buah konfigurasi peletakan dinding geser direncanakan berbentuk: (1) L, terletak di sudut salah satu sisi bangunan berjumlah 2 (dua) buah (SW1); (2) L, terletak pada ke-empat sudut bangunan berjumlah 4 (empat) buah (SW2); dan 3) I, terletak di sepanjang sisi gedung berjumlah 6 (enam) buah (SW3). Simulasi dijalankan menggunakan program Etabs dengan memperhitungkan beban mati, beban hidup, dan beban gempa. Hasil menunjukkan bahwa penambahan dinding geser dapat: (1) mereduksi periode getar struktur hingga 62,55% pada SW3, (2) meningkatkan gaya geser dasar hingga 86,34% pada SW3, (3) mereduksi perpindahan hingga 90,97% pada SW3, dan (4) mereduksi simpangan antar lantai hingga 89,58% pada SW3. Walau demikian, desain SW2 dinilai lebih baik diterapkan pada gedung tersebut dengan memperhatikan faktor kinerja struktur, efektivitas, dan efisiensi.
Süleyman Demirel Üniversitesi Orman Fakültesi Dergisi Seri: A, 2011
1850 sanayi devrimi ile birlikte küresel çapta çevre sorunları dünyamızı ve özelliklede doğamızı ... more 1850 sanayi devrimi ile birlikte küresel çapta çevre sorunları dünyamızı ve özelliklede doğamızı tehdit eder hale gelmiştir. Doğanın ve doğal kaynakların sürdürülebilirliğinin sağlanması kapsamında öncelikle bireylerin çevreye yönelik duyarlılıklarının belirlenmesi ve çevre bilincinin oluşturulması gerekmektedir. Bu çalışmada Ortaca Meslek Yüksekokulunda aktif olarak eğitim alan öğrencilerin, çevreye karşı davranış ve tutumlarının ne düzeyde olduğunun belirlenmesi ve bilinç düzeylerinin geliştirilmesine yönelik önerilerin oluşturulması amaçlanmıştır. Bu bağlamda 17 soruluk anket çalışması yapılmış ve ankete katılan 284 öğrencinin sorulara verdiği cevaplar ayrı ayrı değerlendirilmiştir. Sonuç olarak katılımcıların çevreye ve çevre sorunlarına karşı duyarlı oldukları ancak tutum ve davranışlarının yeterli düzeyde olmadığı anlaşılmaktadır. Bireylerin çevre ve doğa korumaya ilişkin bilincinin geliştirilebilmesi için bu konularda verilmesi gereken eğitimin doğduğu andan itibaren aile ve yakın çevresiyle başlaması, eğitim öğretim hayatının her döneminde ilgili alanda verilebilecek dersler ile geliştirilmesi ve desteklenmesi gerekmektedir.
Dorystoechas hastata Boiss. and Heldr. Ex Bentham is the only species in the Dorystoechas genus o... more Dorystoechas hastata Boiss. and Heldr. Ex Bentham is the only species in the Dorystoechas genus of Lamiaceae (Labiateae) [1]. The plant is a relict endemic to Antalya province of Turkey and protected as Vulnerable status in IUCN Red List Categories [2, 3]. As with many of the Lamiaceae members, it has dense volatile and aromatic oil content [4], known for its medicinal properties and used in medical and perfumery industry [3]. D. hastata leaves are used to make an aromatic tea locally named as "Çalba tea" used as a healing beverage against common cold or as a health drink by the local inhabitants. Its pharmacological properties including etheric oils [3], antioxidant activity and essential oil composition [3-5] have been reported.
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi, 2021
Kullanılabilir su varlığının azalması sonucu arazide su verimliliği de giderek artan bir sorun ha... more Kullanılabilir su varlığının azalması sonucu arazide su verimliliği de giderek artan bir sorun haline gelmektedir. Son on yılda su kullanımına ilişkin farkındalık artmış olsa da yeşil alanların sulanması hala su tüketiminin büyük bir yüzdesini oluşturmaktadır. Bu nedenle arazide su kullanımının azaltılması, su kaynaklarının korunması için hayati bir adımdır. Artık yoğun sulama gerektiren klasik peyzaj anlayışından vazgeçilerek, suyu etkin kullanımını sağlanmasını öneren “Kurakçıl Peyzaj” (Xeriscape) gibi peyzaj yaklaşımlarına gereksinim duyulmaktadır. Kurakçıl peyzaj tasarımı su ve enerjiyi etkili kullanan yaratıcı peyzajlar oluşturarak ekolojik, ekonomik ve estetik birçok fayda sağlamayı hedefleyen bir tasarım yaklaşımıdır. Bu çalışmada Antalya ili Muratpaşa ilçesinde kent halkı tarafından oldukça yoğun kullanılan bir bölgede yer alan Serdengeçti Parkı, su etkin peyzajlar yaratan xeriscape yaklaşımını tanıtmak ve bir cazibe merkezi oluşturmak amacıyla kurakçıl peyzaj tasarım yaklaş...
Özet: 1850 sanayi devrimi ile birlikte küresel çapta çevre sorunları dünyamızı ve özelliklede doğ... more Özet: 1850 sanayi devrimi ile birlikte küresel çapta çevre sorunları dünyamızı ve özelliklede doğamızı tehdit eder hale gelmiştir. Doğanın ve doğal kaynakların sürdürülebilirliğinin sağlanması kapsamında öncelikle bireylerin çevreye yönelik duyarlılıklarının belirlenmesi ve çevre bilincinin oluşturulması gerekmektedir. Bu çalışmada Ortaca Meslek Yüksekokulunda aktif olarak eğitim alan öğrencilerin, çevreye karşı davranış ve tutumlarının ne düzeyde olduğunun belirlenmesi ve bilinç düzeylerinin geliştirilmesine yönelik önerilerin oluşturulması amaçlanmıştır. Bu bağlamda 17 soruluk anket çalışması yapılmış ve ankete katılan 284 öğrencinin sorulara verdiği cevaplar ayrı ayrı değerlendirilmiştir. Sonuç olarak katılımcıların çevreye ve çevre sorunlarına karşı duyarlı oldukları ancak tutum ve davranışlarının yeterli düzeyde olmadığı anlaşılmaktadır. Bireylerin çevre ve doğa korumaya ilişkin bilincinin geliştirilebilmesi için bu konularda verilmesi gereken eğitimin doğduğu andan itibaren ai...
Düzce Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Dergisi, 2021
Bu çalışmada, Antalya ilinde yer alan beş yıldızlı otellerin iç mekânlarında kullanılan bitki tür... more Bu çalışmada, Antalya ilinde yer alan beş yıldızlı otellerin iç mekânlarında kullanılan bitki türü tercihlerinin, bitkisel tasarım kriterleri açısından değerlendirilmesi ve bakım uygulamalarının belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu kapsamda Türkiye’nin en önemli turizm destinasyonlarının başında gelen Antalya İlinde bulunan yirmi otelde yer alan iç mekan bitkileri, yerinde yapılan gözlemler ve sorumlu departmanlarla yapılan görüşmeler ile işlevleri, bakım uygulamaları, bitkisel tasarım öğeleri ve ilkeleri açısından değerlendirilmiştir. Elde edilen bulgular, ekonomik kaygılar ve bakım zorluklarından dolayı tercih edilen iç mekan bitkisi seçiminde genellikle az bakım isteyen ve ekonomik bitkilerin seçildiğini göstermiştir. Ayrıca bitkilerin estetik özelikleri ve vurgu yapma işlevleri nedeniyle bitkisel tasarımlarda yer bulurken, hava kalitesini iyileştirme, insan psikolojisine olumlu katkı sağlama, iş verimini artırma, sınırlama ve yönlendirme işlevlerinin nispeten ön plana çıkmadığı belirl...
Gunumuzde, kentsel alanlarda kentsel yasam kalitesini artirmaya yonelik yapilan fiziksel planlama... more Gunumuzde, kentsel alanlarda kentsel yasam kalitesini artirmaya yonelik yapilan fiziksel planlama calismalari dogal kaynaklar uzerinde baski olusturmaktadir. Dogal ve kulturel sureclerin surdurulebilirliginin saglanabilmesi icin insanoglunun yasadigi ekosistemler ile uyumlu ve dengeli bir iliski gelistirmesi gerekmektedir. Kentsel ekosistemlerin ve biyolojik cesitliligin sagligi, dogal, kulturel ve sosyal cevrenin uyum icerisinde gelismesi ile saglanabilir. Bu nedenle biyolojik varliga iliskin calismalar ozellikle kentsel alanlarda onem kazanmaktadir. Bu calismada, kentsel alanlarda biyolojik cesitliligi destekleyici olanaklar tartisilmis, koruma kullanma dengesini saglamaya yonelik oneriler gelistirilmistir. Sonuc olarak kentlerde biyolojik cesitliligin surdurulebilirligini saglamak uzere oncelikle nadir ve endemik turler icin tur bazinda koruma yaklasimlarinin uygulanmasi, kentsel arazi kullanimlarinin belirlenmesinde ekolojik odakli yaklasimlarin gelistirilmesi, yesil altyapi sis...
Aim of the study:Dorystoechas hastata Boiss. & Heldr. ex Bentham is a woody shrub and relict ende... more Aim of the study:Dorystoechas hastata Boiss. & Heldr. ex Bentham is a woody shrub and relict endemic to Antalya located at the Mediterranean Region of Turkey. It is a protected species and listed as "Vulnerable" in IUCN Red List Categories. It possesses an economic value due to its intense volatile and aromatic content and is used as a raw material for pharmacology and cosmetics. The aim of this study was to determine genetic diversity among natural populations of D.hastata. Material and Methods: The 15 different natural populations of D.hastata, grown at elevations ranging from sea level to 1855 m and located in Kemer, Korkuteli and Kumluca districts of Antalya province were characterized at molecular level. The plant samples were collected from distribution areas between March and July 2016 for DNA extraction. SRAP (sequence region amplified polymorphism) and iPBS (interprimer binding sites) molecular marker systems were used to determine the genetic diversity of the populations. All clearly detectable SRAP and iPBS markers were scored as either present (1) or absent (0). Then, a similarity matrix was assembled using the markers. The matrix was then used for the following analyses: the percentage of polymorphic band, observed number of alleles (na), effective number of alleles (ne), Shannon's information index (I) and Nei's gene diversity (H). These measures were obtained at population level using the software package POPGENE. Genetic distance (D) and pairwise genetic differences (Fst) values were used with the aim of determining the genetic differences among D.hastata populations using POPGENE and ArleQuin sofwares. AMOVA (Analysis of Molecular Variance) was carried out using ArleQuin Software to understand how much of the observed total genetic variation was due to the variation between the populations and among the individuals within each population. Results: The 357 scorable bands were obtained with 13 selected SRAP and 11 iPBS primer combinations. The overall genetic diversity of D.hastata, was relatively high. The mean number of alleles per population (na) was 1.9692, the mean number of effective alleles (ne) was 1.5699, Nei's gene diversity index(h) was 0.3324, Shannon index(Ho) was 0.497, the number of polymorphic loci(nP) was 346, the ratio of polymorphic loci (Ppoly) was 92.9, and average number of polymorphic bands per primer was 14.4. AMOVA results showed that %51 of the total genetic variation was among the populations and %49 was within the populations. According to phylogenetic relationship among populations based on genetic distance Altinyaka and Sivridag populations were the most dissimilar (Fst=0.76), and Tunektepe and Hacisekiler populations were the closest genetically (Fst=0.15).
Teknolojideki gelismelere ve nufus artisina paralel olarak, plansiz ve sagliksiz gelisen kentleri... more Teknolojideki gelismelere ve nufus artisina paralel olarak, plansiz ve sagliksiz gelisen kentlerimizde dogaya olan ozlem giderek artmaktadir. Bu kapsamda, kentsel yesil alanlar ve bu alanlarin en onemli ve baskin elemanlari olan agaclar, insan ile doga arasindaki bozulan iliskinin dengelenmesinde ve kentsel yasam kosullarinin iyilestirilmesinde onemli yere sahiptir. Kent agaclandirmalarinda kullanilacak turlerin belirlenmesinde kent ekosistemine saglanan ekolojik, islevsel, estetik, ekonomik, sosyo-kulturel, rekreasyonel bircok faydanin goz onunde bulundurularak teknik ve rasyonel bir sekilde planlanmasi, tasarimi ve yonetilmesi gerekmektedir. Kent agaclarinin sagladigi faydalarin bilimsel arastirmalarla belirlenmesi ve envanter calismasinin yapilmasi, verilerin kent bilgi sistemlerine entegre edebilmesini saglayarak gelecege yonelik surdurulebilir planlama-tasarim, yonetim, organizasyonuna imkan saglayacagi dusunulmektedir. Bu calismanin amaci, Antalya ili Konyaalti ilcesinde yer a...
Peyzaj genetigi yaklasimi, populasyon genetigi ve peyzaj ekolojisi konularinin teorik ve analitik... more Peyzaj genetigi yaklasimi, populasyon genetigi ve peyzaj ekolojisi konularinin teorik ve analitik metotlarini dikkate alarak peyzaj ve cevresel ozelliklerin populasyonlarin genetik yapisini nasil etkiledigi hakkinda bilgi uretmeyi amaclamaktadir. Bir turun genetik varyasyonunun bir peyzajdaki degisimlere nasil tepki verdigini anlamayi ve genetik cesitliligin peyzajlar arasinda dagilimini saglayan mikro evrimsel surecleri inceleme olanagi saglar. Bu calismanin amaci, peyzaj unsurlarinin relikt endemik Dorystoechas hastata turu ozelinde turun genetik yapisina olan etkisinin ortaya konulmasidir. Bu kapsamda D. hastata turunun dogal yayilis gosterdigi Antalya ili Kemer-Kumluca-Korkuteli ilcelerinde bulunan alanlardan cesitliligi temsil edecek sekilde belirlenen 15populasyondan toplam 56 genotip calisilmistir. Alana ait uydu goruntusu yardimiyla populasyonlar arasindaki peyzaj unsurlari (ArcGIS 10.1 yazilimi) belirlenmis ve habitat baglantisalligi (CONEFOR 2.6 yazilimi) ilgili indeksler ...
1850 sanayi devrimi ile birlikte kuresel capta cevre sorunlari dunyamizi ve ozelliklede dogamizi ... more 1850 sanayi devrimi ile birlikte kuresel capta cevre sorunlari dunyamizi ve ozelliklede dogamizi tehdit eder hale gelmistir. Doganin ve dogal kaynaklarin surdurulebilirliginin saglanmasi kapsaminda oncelikle bireylerin cevreye yonelik duyarliliklarinin belirlenmesi ve cevre bilincinin olusturulmasi gerekmektedir. Bu calismada Ortaca Meslek Yuksekokulunda aktif olarak egitim alan ogrencilerin, cevreye karsi davranis ve tutumlarinin ne duzeyde oldugunun belirlenmesi ve bilinc duzeylerinin gelistirilmesine yonelik onerilerin olusturulmasi amaclanmistir. Bu baglamda 17 soruluk anket calismasi yapilmis ve ankete katilan 284 ogrencinin sorulara verdigi cevaplar ayri ayri degerlendirilmistir. Sonuc olarak katilimcilarin cevreye ve cevre sorunlarina karsi duyarli olduklari ancak tutum ve davranislarinin yeterli duzeyde olmadigi anlasilmaktadir. Bireylerin cevre ve doga korumaya iliskin bilincinin gelistirilebilmesi icin bu konularda verilmesi gereken egitimin dogdugu andan itibaren aile ve ...
Turkish Journal of Forestry | Türkiye Ormancılık Dergisi, 2020
Bu makalede, Antalya ilinde bugüne kadar tespit edilen anıt ağaçlara ait bazı bilgiler verilmiş v... more Bu makalede, Antalya ilinde bugüne kadar tespit edilen anıt ağaçlara ait bazı bilgiler verilmiş ve 12 anıt ağaç tanıtılmıştır. Araştırma alanında yapılan tespitlere bakıldığında, Toros sediri (Cedrus libani A. Rich), Boylu ardıç (Juniperus excelsa Bieb.), Doğu çınarı (Platanus orientalis L.) ve Anadolu kestanesi (Castanea sativa) türlerinden oluşan anıt ağaçların, bulundukları, yer, yaş, boy gibi fiziksel özellikler ve anlam açısından değerlendirmelere yer verilmiştir. Çalışmada anıt ağaçların doğa ve ağaç duyarlılığının arttırılmasında öğrencilere eğitici gezi ve uygun mekanlar oluşturarak katkı koyabilmesi yönünde öneriler sunulmuştur.
Turkish Journal of Agriculture - Food Science and Technology, 2020
Bu çalışmanın amacı, Akdeniz Üniversitesi yerleşkesi içerisinde yer alan birimlerde görev yapan a... more Bu çalışmanın amacı, Akdeniz Üniversitesi yerleşkesi içerisinde yer alan birimlerde görev yapan akademik ve idari personellerin iç mekân bitki tercihlerinin, sahip oldukları iç mekân bitkilerine uyguladıkları bakım işlemlerinin belirlenmesidir. Bu kapsamda 382 adet akademik ve idari personellere ait ofis ziyaretinde bulunulmuş, ofis büyüklüleri lazer metre ile ölçülmüş, ofislerde bulunan iç mekân bitki türleri teşhis edilmiş ve birebir görüşmeler ile anket formu katılımcılara uygulanmıştır. Elde edilen sonuçlara göre Akdeniz Üniversitesi yerleşkesi içerisindeki örneklenen akademik ve idari personel ofislerinin büyüklüğü ortalama 19 m2 olup, sahip olunan iç mekân bitki ortalaması ise 2,3‘dür. Katılımcıların gelir durumu, cinsiyetleri, görev yapmakta oldukları birimler (mesleki eğitimleri) ile ofislerde iç mekân bitkisi bulundurulması arasında istatistiksel açıdan anlamlı bir sonuç bulunmuştur. Orkide ve kaktüs türlerinin ofislerde en çok tercih edilen türler olduğu belirlenmiştir. Ka...
Hybrid bermudagrass (Cynodon dactylon (L.) Pers. × C. transvaalensis Burtt-Davy) is widely used f... more Hybrid bermudagrass (Cynodon dactylon (L.) Pers. × C. transvaalensis Burtt-Davy) is widely used for turf throughout subtropical and tropical climates because of its superior quality and performance. Development of cultivars adapted to broad range of environments is the main goal of many breeding programs. There is large variation for turfgrass characteristics and drought resistance among native bermudagrass (C. dactylon) germplasm originating from the Mediterranean region. Hence, the aim of this study was to develop triploid turf-type bermudagrass hybrids by making use of native genetic resources. Drought resistant tetraploid C. dactylon genotypes originating from the Mediterranean coastal region of Turkey were crossed with a diploid accession of C. transvaalensis from South Africa in 2011 and 2012. The hybrids were first identified using SRAP molecular markers. Then, phenotypic pre-selection was made for leaf shape, color and density and 273 hybrids were transplanted into the field. Two SSR markers further confirmed the true hybridity of 170 (62%) of these genotypes. Establishment rates in 2013, and turfgrass characteristics in 2014 and 2015 were recorded. Transgressive segregation was evident for estabilishment rate, turfgrass quality and color, and shoot density among progenies. Correlation analysis indicated that selection for shoot density, leaf texture, and prostrate growth habit could increase turf quality. The genotypes ‘45’ and ‘150’ were identified as promising parents for future breeding efforts as they provided positive general combining ability. The best ten hybrids with acceptable turfgrass characteristics were evaluated further under replicated field trials and line T4-C3 has just been released for commercial use.
Site selection for agricultural products is an important research area because determining accura... more Site selection for agricultural products is an important research area because determining accurate areas is essential for the successful growth of the products and for sustainable agriculture. The purpose of this study is to select suitable sites for avocado cultivation using geographical information system (GIS)-based multi-criteria decision Analysis (MCDA). Seven important factors for the growth of avocado trees were determined: forest border, slope, permeability, soil depth, land use capability, protected areas/forbidden zones, and average and minimum temperature. In the study, the overlay and analytical hierarchy process (AHP) analyses were used and integrated for efficient evaluation of the determined factors. The proposed approach was implemented in the Antalya province of Turkey, which has great potential for avocado production due to its climatic and environmental conditions. As a result, 602.12 km 2 and 653.14 km 2 areas were determined to be the most suitable and moderately suitable for avocado cultivation, respectively. Using two MCDA analyses and determining the intersection areas in the site-selection studies would be robust. By using this methodology, suitable lands for avocado cultivation were determined effectively and accurately. However, the avocado harvested area and avocado production increased to 488 ha and 1950 tons, respectively, by 2016. To generalize conventional avocado production in Turkey, the Fuerte, Hass, Bacon, and Zutano cultivars were taken from California to Turkey by the FAO in the early 1970s (Bayram et al., 2014). These cultivars experienced different ecological circumstances in the Antalya, Dalaman-Mugla, Alata-Mersin, Adana, and Iskenderun provinces. Some areas of Turkey's
Turfgrasses are an important component of the landscape adding social, physical, and economic val... more Turfgrasses are an important component of the landscape adding social, physical, and economic value to our lives. The demand for green space in densely populated urban areas continues to rise. However, the general public where turfgrass exacerbate pressure on available water resources, are prone to develop a negative environmental perception for turfgrass. In general, turf sites of urban cities cause considerable water consumption and therefore is not considered sustainable. But many turfgrass species have the ability to survive for extended periods without water. There are many strategies to reduce irrigation and other management inputs on turfgrasses and hence to alleviate pressure on fresh water resources caused by landscaping. Using native and well adapted grass species may offer sustainable solution. Interest is in the rise among landscape managers for native plants in urban landscaping in recent years. Because of dry summers, limited water, high temperature stress and salinity, it is both expensive and challenging to maintain traditionally used cool-climate grasses not well adapted to Mediterranean region. Therefore, several warm-climate turfgrass species/cultivars were compared for their drought resistance and adaptability to the region. To develop native bermudagrass cultivars, bermudagrass genotypes were collected from the Mediterranean region of Turkey and were characterized for drought tolerance and turf qualities. Results from these studies indicated that several turfgrass species/cultivar and native germplasms offer great potential for use in sustainable urban landscapes in semiarid climates.
Kastamonu Üniversitesi Orman Fakültesi Dergisi, 2017
Planting trees in urban areas has a number of environmental, social and ecological benefits, and ... more Planting trees in urban areas has a number of environmental, social and ecological benefits, and roadside trees are an integral part of urban green space. Having a broad diversity of trees in urban roadsides can guard against the possibility of large-scale devastation by both native and introduced insect and disease pests. Urban foresters and municipal arborists are advised to follow guidelines for tree diversity within their areas of jurisdiction: (1) plant no more than 10% of any species, (2) no more than 20 % of any genus, and (3) no more than 30 % of any family. The aim of the study was to assess biological diversity on the five major urban roadsides (Atatürk Boulevard, Yüzüncüyıl Boulevard, Hürriyet Street, Serik Street, Palmiye Street). The species are identified and counted. Face to face interviews were carried out with landscape architects/municipal arborists to understand decision making process on selecting and deciding the species to be planted. Results showed that three species and one genus do not fit to the expected ratio. Municipals lacked an inventory list and a biodiversity scale for planning and planting in ratios necessary to keep a diverse biological environment. Based on the shortcomings, we would recommend to establish an inventory to do more informed decision first, and plan new plantings in a way that would increase biodiversity in species and genus level.
Journal of Bartin Faculty of Forestry, Apr 15, 2021
Bu çalışmada, Phlomis chimerae Boiss. türüne ait yarı odun çeliklerinin köklenme özellikleri üzer... more Bu çalışmada, Phlomis chimerae Boiss. türüne ait yarı odun çeliklerinin köklenme özellikleri üzerine kontrol dahil dört farklı İndol-3-Bütirik Asit (IBA) (1000, 3000, 5000 ppm ve kontrol (0 ppm IBA)) uygulamasının etkisi araştırılmıştır. Çalışma, kontrollü serada, sisleme altında ve perlit köklendirme ortamında gerçekleştirilmiştir. Deneme 3 tekerrürlü ve her tekerrürde 10 çelik olacak şekilde tesadüf parselleri deneme desenine göre planlanmıştır. Çalışma başlangıcından 14 hafta sonra sonlandırılan denemede, köklenme oranı (%) (Kök%), kök sayısı (kök sayısı/çelik) (KökSay), ortalama kök uzunluğu (KökUz) (cm.), kök (KökKur) (gr.) ve ramet gövde kuru (RamKur) (gr.) ağırlığı tespit edilmiştir. Araştırma sonucunda, farklı dozlardaki IBA uygulamalarının Phlomis chimerae çeliklerinde köklenmeye etkisi ölçülen bazı özellikler açısından anlamlı bulunmuştur. Çeliklere uygulanan farklı IBA dozları arasında köklenme oranı incelendiğinde IBA dozları ile köklenme oranları arasında matematiksel olarak artış olmasına rağmen bütün dozlar Duncan testi sonucuna göre aynı homojen grupta yer aldığından, köklenme oranı bakımından istatistiki olarak anlamlı fark bulunamamıştır. Kök sayısı, kök uzunluğu, kök ve ramet kuru ağırlığı değişkenlerinde ise en yüksek değerlerin 5000 ppm IBA uygulanan çeliklerinde olduğu belirlenmiştir. Genel olarak çeliklere uygulanan IBA dozu arttıkça KökSay, KökUz, KökKur, RamKur' da artış olduğu gözlemlenmiştir.
Peyzaj genetiği yaklaşımı, popülasyon genetiği ve peyzaj ekolojisi konularının teorik ve analitik... more Peyzaj genetiği yaklaşımı, popülasyon genetiği ve peyzaj ekolojisi konularının teorik ve analitik metotlarını dikkate alarak peyzaj ve çevresel özelliklerin popülasyonların genetik yapısını nasıl etkilediği hakkında bilgi üretmeyi amaçlamaktadır. Bir türün genetik varyasyonunun bir peyzajdaki değişimlere nasıl tepki verdiğini anlamayı ve genetik çeşitliliğin peyzajlar arasında dağılımını sağlayan mikro evrimsel süreçleri inceleme olanağı sağlar. Bu çalışmanın amacı, peyzaj unsurlarının relikt endemik Dorystoechas hastata türü özelinde türün genetik yapısına olan etkisinin ortaya konulmasıdır. Bu kapsamda D. hastata türünün doğal yayılış gösterdiği Antalya ili Kemer-Kumluca-Korkuteli ilçelerinde bulunan alanlardan çeşitliliği temsil edecek şekilde belirlenen 15popülasyondan toplam 56 genotip çalışılmıştır. Alana ait uydu görüntüsü yardımıyla popülasyonlar arasındaki peyzaj unsurları (ArcGIS 10.1 yazılımı) belirlenmiş ve habitat bağlantısallığı (CONEFOR 2.6 yazılımı) ilgili indeksler ...
Bu çalışmanın amacı Akdeniz Üniversitesi yerleşkesi özelinde otoparkların bitkisel materyal çeşit... more Bu çalışmanın amacı Akdeniz Üniversitesi yerleşkesi özelinde otoparkların bitkisel materyal çeşitliliği, bitkisel tasarım öğeleri ve kriterleri kapsamında değerlendirilmesidir. Yerleşkede 97 otopark alanı belirlenmiş olup bu alanlarda 43 ağaç, 7 ağaççık, 22 çalı ve 3 sarılıcı bitki türü olmak üzere toplamda 75 bitki türü tespit edilmiştir. Otoparklarda en çok tercih edilen türlerin Platanus orientalis ve Pinus brutia olduğu tespit edilmiştir. Otoparklarda yer alan ağaç ve ağaççıklar çoğunlukla gölgeleme ve mekân oluşturma işlevlerini sıklıkla karşılamakta olduğu belirlenmiştir. Otoparklarda en sık kullanılan çalı türleri Nerium oleander, Lantana camara, Pittosporum tobira olup bu türler sınırlandırma ve yönlendirme işlevlerine sahip oldukları belirlenmiştir. Bitkisel tasarım öğeleri açısından sahip oldukları farklı çiçek yapıları ve sonbahar renk değişimi gibi dendrolojik özellikleriyle; renk, farklı yaprak ve dallanma özellikleriyle; doku açısından ele alındığı, tasarım ilkelerinden ise alle ağaçlandırma tekniğinin hâkim olduğu bölgelerde ritim-tekrar ilkesinin hâkim olduğu belirlenmiştir.
Dinding geser pada bangunan tinggi berfungsi untuk meningkatkan ketahanan gedung bertingkat tingg... more Dinding geser pada bangunan tinggi berfungsi untuk meningkatkan ketahanan gedung bertingkat tinggi terhadap beban lateral. Penelitian ini bertujuan untuk membandingkan kinerja struktur bangunan gedung 8 (delapan) lantai eksisting yang didisain sebagai struktur rangka pemikul momen khusus (SRPMK) terhadap gedung yang diredesain sebagai sistem ganda, yang terdiri atas: waktu getar struktur, gaya geser dasar, perpindahan, dan simpangan. Tiga buah konfigurasi peletakan dinding geser direncanakan berbentuk: (1) L, terletak di sudut salah satu sisi bangunan berjumlah 2 (dua) buah (SW1); (2) L, terletak pada ke-empat sudut bangunan berjumlah 4 (empat) buah (SW2); dan 3) I, terletak di sepanjang sisi gedung berjumlah 6 (enam) buah (SW3). Simulasi dijalankan menggunakan program Etabs dengan memperhitungkan beban mati, beban hidup, dan beban gempa. Hasil menunjukkan bahwa penambahan dinding geser dapat: (1) mereduksi periode getar struktur hingga 62,55% pada SW3, (2) meningkatkan gaya geser dasar hingga 86,34% pada SW3, (3) mereduksi perpindahan hingga 90,97% pada SW3, dan (4) mereduksi simpangan antar lantai hingga 89,58% pada SW3. Walau demikian, desain SW2 dinilai lebih baik diterapkan pada gedung tersebut dengan memperhatikan faktor kinerja struktur, efektivitas, dan efisiensi.
Süleyman Demirel Üniversitesi Orman Fakültesi Dergisi Seri: A, 2011
1850 sanayi devrimi ile birlikte küresel çapta çevre sorunları dünyamızı ve özelliklede doğamızı ... more 1850 sanayi devrimi ile birlikte küresel çapta çevre sorunları dünyamızı ve özelliklede doğamızı tehdit eder hale gelmiştir. Doğanın ve doğal kaynakların sürdürülebilirliğinin sağlanması kapsamında öncelikle bireylerin çevreye yönelik duyarlılıklarının belirlenmesi ve çevre bilincinin oluşturulması gerekmektedir. Bu çalışmada Ortaca Meslek Yüksekokulunda aktif olarak eğitim alan öğrencilerin, çevreye karşı davranış ve tutumlarının ne düzeyde olduğunun belirlenmesi ve bilinç düzeylerinin geliştirilmesine yönelik önerilerin oluşturulması amaçlanmıştır. Bu bağlamda 17 soruluk anket çalışması yapılmış ve ankete katılan 284 öğrencinin sorulara verdiği cevaplar ayrı ayrı değerlendirilmiştir. Sonuç olarak katılımcıların çevreye ve çevre sorunlarına karşı duyarlı oldukları ancak tutum ve davranışlarının yeterli düzeyde olmadığı anlaşılmaktadır. Bireylerin çevre ve doğa korumaya ilişkin bilincinin geliştirilebilmesi için bu konularda verilmesi gereken eğitimin doğduğu andan itibaren aile ve yakın çevresiyle başlaması, eğitim öğretim hayatının her döneminde ilgili alanda verilebilecek dersler ile geliştirilmesi ve desteklenmesi gerekmektedir.
Dorystoechas hastata Boiss. and Heldr. Ex Bentham is the only species in the Dorystoechas genus o... more Dorystoechas hastata Boiss. and Heldr. Ex Bentham is the only species in the Dorystoechas genus of Lamiaceae (Labiateae) [1]. The plant is a relict endemic to Antalya province of Turkey and protected as Vulnerable status in IUCN Red List Categories [2, 3]. As with many of the Lamiaceae members, it has dense volatile and aromatic oil content [4], known for its medicinal properties and used in medical and perfumery industry [3]. D. hastata leaves are used to make an aromatic tea locally named as "Çalba tea" used as a healing beverage against common cold or as a health drink by the local inhabitants. Its pharmacological properties including etheric oils [3], antioxidant activity and essential oil composition [3-5] have been reported.
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi, 2021
Kullanılabilir su varlığının azalması sonucu arazide su verimliliği de giderek artan bir sorun ha... more Kullanılabilir su varlığının azalması sonucu arazide su verimliliği de giderek artan bir sorun haline gelmektedir. Son on yılda su kullanımına ilişkin farkındalık artmış olsa da yeşil alanların sulanması hala su tüketiminin büyük bir yüzdesini oluşturmaktadır. Bu nedenle arazide su kullanımının azaltılması, su kaynaklarının korunması için hayati bir adımdır. Artık yoğun sulama gerektiren klasik peyzaj anlayışından vazgeçilerek, suyu etkin kullanımını sağlanmasını öneren “Kurakçıl Peyzaj” (Xeriscape) gibi peyzaj yaklaşımlarına gereksinim duyulmaktadır. Kurakçıl peyzaj tasarımı su ve enerjiyi etkili kullanan yaratıcı peyzajlar oluşturarak ekolojik, ekonomik ve estetik birçok fayda sağlamayı hedefleyen bir tasarım yaklaşımıdır. Bu çalışmada Antalya ili Muratpaşa ilçesinde kent halkı tarafından oldukça yoğun kullanılan bir bölgede yer alan Serdengeçti Parkı, su etkin peyzajlar yaratan xeriscape yaklaşımını tanıtmak ve bir cazibe merkezi oluşturmak amacıyla kurakçıl peyzaj tasarım yaklaş...
Özet: 1850 sanayi devrimi ile birlikte küresel çapta çevre sorunları dünyamızı ve özelliklede doğ... more Özet: 1850 sanayi devrimi ile birlikte küresel çapta çevre sorunları dünyamızı ve özelliklede doğamızı tehdit eder hale gelmiştir. Doğanın ve doğal kaynakların sürdürülebilirliğinin sağlanması kapsamında öncelikle bireylerin çevreye yönelik duyarlılıklarının belirlenmesi ve çevre bilincinin oluşturulması gerekmektedir. Bu çalışmada Ortaca Meslek Yüksekokulunda aktif olarak eğitim alan öğrencilerin, çevreye karşı davranış ve tutumlarının ne düzeyde olduğunun belirlenmesi ve bilinç düzeylerinin geliştirilmesine yönelik önerilerin oluşturulması amaçlanmıştır. Bu bağlamda 17 soruluk anket çalışması yapılmış ve ankete katılan 284 öğrencinin sorulara verdiği cevaplar ayrı ayrı değerlendirilmiştir. Sonuç olarak katılımcıların çevreye ve çevre sorunlarına karşı duyarlı oldukları ancak tutum ve davranışlarının yeterli düzeyde olmadığı anlaşılmaktadır. Bireylerin çevre ve doğa korumaya ilişkin bilincinin geliştirilebilmesi için bu konularda verilmesi gereken eğitimin doğduğu andan itibaren ai...
Düzce Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Dergisi, 2021
Bu çalışmada, Antalya ilinde yer alan beş yıldızlı otellerin iç mekânlarında kullanılan bitki tür... more Bu çalışmada, Antalya ilinde yer alan beş yıldızlı otellerin iç mekânlarında kullanılan bitki türü tercihlerinin, bitkisel tasarım kriterleri açısından değerlendirilmesi ve bakım uygulamalarının belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu kapsamda Türkiye’nin en önemli turizm destinasyonlarının başında gelen Antalya İlinde bulunan yirmi otelde yer alan iç mekan bitkileri, yerinde yapılan gözlemler ve sorumlu departmanlarla yapılan görüşmeler ile işlevleri, bakım uygulamaları, bitkisel tasarım öğeleri ve ilkeleri açısından değerlendirilmiştir. Elde edilen bulgular, ekonomik kaygılar ve bakım zorluklarından dolayı tercih edilen iç mekan bitkisi seçiminde genellikle az bakım isteyen ve ekonomik bitkilerin seçildiğini göstermiştir. Ayrıca bitkilerin estetik özelikleri ve vurgu yapma işlevleri nedeniyle bitkisel tasarımlarda yer bulurken, hava kalitesini iyileştirme, insan psikolojisine olumlu katkı sağlama, iş verimini artırma, sınırlama ve yönlendirme işlevlerinin nispeten ön plana çıkmadığı belirl...
Gunumuzde, kentsel alanlarda kentsel yasam kalitesini artirmaya yonelik yapilan fiziksel planlama... more Gunumuzde, kentsel alanlarda kentsel yasam kalitesini artirmaya yonelik yapilan fiziksel planlama calismalari dogal kaynaklar uzerinde baski olusturmaktadir. Dogal ve kulturel sureclerin surdurulebilirliginin saglanabilmesi icin insanoglunun yasadigi ekosistemler ile uyumlu ve dengeli bir iliski gelistirmesi gerekmektedir. Kentsel ekosistemlerin ve biyolojik cesitliligin sagligi, dogal, kulturel ve sosyal cevrenin uyum icerisinde gelismesi ile saglanabilir. Bu nedenle biyolojik varliga iliskin calismalar ozellikle kentsel alanlarda onem kazanmaktadir. Bu calismada, kentsel alanlarda biyolojik cesitliligi destekleyici olanaklar tartisilmis, koruma kullanma dengesini saglamaya yonelik oneriler gelistirilmistir. Sonuc olarak kentlerde biyolojik cesitliligin surdurulebilirligini saglamak uzere oncelikle nadir ve endemik turler icin tur bazinda koruma yaklasimlarinin uygulanmasi, kentsel arazi kullanimlarinin belirlenmesinde ekolojik odakli yaklasimlarin gelistirilmesi, yesil altyapi sis...
Aim of the study:Dorystoechas hastata Boiss. & Heldr. ex Bentham is a woody shrub and relict ende... more Aim of the study:Dorystoechas hastata Boiss. & Heldr. ex Bentham is a woody shrub and relict endemic to Antalya located at the Mediterranean Region of Turkey. It is a protected species and listed as "Vulnerable" in IUCN Red List Categories. It possesses an economic value due to its intense volatile and aromatic content and is used as a raw material for pharmacology and cosmetics. The aim of this study was to determine genetic diversity among natural populations of D.hastata. Material and Methods: The 15 different natural populations of D.hastata, grown at elevations ranging from sea level to 1855 m and located in Kemer, Korkuteli and Kumluca districts of Antalya province were characterized at molecular level. The plant samples were collected from distribution areas between March and July 2016 for DNA extraction. SRAP (sequence region amplified polymorphism) and iPBS (interprimer binding sites) molecular marker systems were used to determine the genetic diversity of the populations. All clearly detectable SRAP and iPBS markers were scored as either present (1) or absent (0). Then, a similarity matrix was assembled using the markers. The matrix was then used for the following analyses: the percentage of polymorphic band, observed number of alleles (na), effective number of alleles (ne), Shannon's information index (I) and Nei's gene diversity (H). These measures were obtained at population level using the software package POPGENE. Genetic distance (D) and pairwise genetic differences (Fst) values were used with the aim of determining the genetic differences among D.hastata populations using POPGENE and ArleQuin sofwares. AMOVA (Analysis of Molecular Variance) was carried out using ArleQuin Software to understand how much of the observed total genetic variation was due to the variation between the populations and among the individuals within each population. Results: The 357 scorable bands were obtained with 13 selected SRAP and 11 iPBS primer combinations. The overall genetic diversity of D.hastata, was relatively high. The mean number of alleles per population (na) was 1.9692, the mean number of effective alleles (ne) was 1.5699, Nei's gene diversity index(h) was 0.3324, Shannon index(Ho) was 0.497, the number of polymorphic loci(nP) was 346, the ratio of polymorphic loci (Ppoly) was 92.9, and average number of polymorphic bands per primer was 14.4. AMOVA results showed that %51 of the total genetic variation was among the populations and %49 was within the populations. According to phylogenetic relationship among populations based on genetic distance Altinyaka and Sivridag populations were the most dissimilar (Fst=0.76), and Tunektepe and Hacisekiler populations were the closest genetically (Fst=0.15).
Teknolojideki gelismelere ve nufus artisina paralel olarak, plansiz ve sagliksiz gelisen kentleri... more Teknolojideki gelismelere ve nufus artisina paralel olarak, plansiz ve sagliksiz gelisen kentlerimizde dogaya olan ozlem giderek artmaktadir. Bu kapsamda, kentsel yesil alanlar ve bu alanlarin en onemli ve baskin elemanlari olan agaclar, insan ile doga arasindaki bozulan iliskinin dengelenmesinde ve kentsel yasam kosullarinin iyilestirilmesinde onemli yere sahiptir. Kent agaclandirmalarinda kullanilacak turlerin belirlenmesinde kent ekosistemine saglanan ekolojik, islevsel, estetik, ekonomik, sosyo-kulturel, rekreasyonel bircok faydanin goz onunde bulundurularak teknik ve rasyonel bir sekilde planlanmasi, tasarimi ve yonetilmesi gerekmektedir. Kent agaclarinin sagladigi faydalarin bilimsel arastirmalarla belirlenmesi ve envanter calismasinin yapilmasi, verilerin kent bilgi sistemlerine entegre edebilmesini saglayarak gelecege yonelik surdurulebilir planlama-tasarim, yonetim, organizasyonuna imkan saglayacagi dusunulmektedir. Bu calismanin amaci, Antalya ili Konyaalti ilcesinde yer a...
Peyzaj genetigi yaklasimi, populasyon genetigi ve peyzaj ekolojisi konularinin teorik ve analitik... more Peyzaj genetigi yaklasimi, populasyon genetigi ve peyzaj ekolojisi konularinin teorik ve analitik metotlarini dikkate alarak peyzaj ve cevresel ozelliklerin populasyonlarin genetik yapisini nasil etkiledigi hakkinda bilgi uretmeyi amaclamaktadir. Bir turun genetik varyasyonunun bir peyzajdaki degisimlere nasil tepki verdigini anlamayi ve genetik cesitliligin peyzajlar arasinda dagilimini saglayan mikro evrimsel surecleri inceleme olanagi saglar. Bu calismanin amaci, peyzaj unsurlarinin relikt endemik Dorystoechas hastata turu ozelinde turun genetik yapisina olan etkisinin ortaya konulmasidir. Bu kapsamda D. hastata turunun dogal yayilis gosterdigi Antalya ili Kemer-Kumluca-Korkuteli ilcelerinde bulunan alanlardan cesitliligi temsil edecek sekilde belirlenen 15populasyondan toplam 56 genotip calisilmistir. Alana ait uydu goruntusu yardimiyla populasyonlar arasindaki peyzaj unsurlari (ArcGIS 10.1 yazilimi) belirlenmis ve habitat baglantisalligi (CONEFOR 2.6 yazilimi) ilgili indeksler ...
1850 sanayi devrimi ile birlikte kuresel capta cevre sorunlari dunyamizi ve ozelliklede dogamizi ... more 1850 sanayi devrimi ile birlikte kuresel capta cevre sorunlari dunyamizi ve ozelliklede dogamizi tehdit eder hale gelmistir. Doganin ve dogal kaynaklarin surdurulebilirliginin saglanmasi kapsaminda oncelikle bireylerin cevreye yonelik duyarliliklarinin belirlenmesi ve cevre bilincinin olusturulmasi gerekmektedir. Bu calismada Ortaca Meslek Yuksekokulunda aktif olarak egitim alan ogrencilerin, cevreye karsi davranis ve tutumlarinin ne duzeyde oldugunun belirlenmesi ve bilinc duzeylerinin gelistirilmesine yonelik onerilerin olusturulmasi amaclanmistir. Bu baglamda 17 soruluk anket calismasi yapilmis ve ankete katilan 284 ogrencinin sorulara verdigi cevaplar ayri ayri degerlendirilmistir. Sonuc olarak katilimcilarin cevreye ve cevre sorunlarina karsi duyarli olduklari ancak tutum ve davranislarinin yeterli duzeyde olmadigi anlasilmaktadir. Bireylerin cevre ve doga korumaya iliskin bilincinin gelistirilebilmesi icin bu konularda verilmesi gereken egitimin dogdugu andan itibaren aile ve ...
Turkish Journal of Forestry | Türkiye Ormancılık Dergisi, 2020
Bu makalede, Antalya ilinde bugüne kadar tespit edilen anıt ağaçlara ait bazı bilgiler verilmiş v... more Bu makalede, Antalya ilinde bugüne kadar tespit edilen anıt ağaçlara ait bazı bilgiler verilmiş ve 12 anıt ağaç tanıtılmıştır. Araştırma alanında yapılan tespitlere bakıldığında, Toros sediri (Cedrus libani A. Rich), Boylu ardıç (Juniperus excelsa Bieb.), Doğu çınarı (Platanus orientalis L.) ve Anadolu kestanesi (Castanea sativa) türlerinden oluşan anıt ağaçların, bulundukları, yer, yaş, boy gibi fiziksel özellikler ve anlam açısından değerlendirmelere yer verilmiştir. Çalışmada anıt ağaçların doğa ve ağaç duyarlılığının arttırılmasında öğrencilere eğitici gezi ve uygun mekanlar oluşturarak katkı koyabilmesi yönünde öneriler sunulmuştur.
Turkish Journal of Agriculture - Food Science and Technology, 2020
Bu çalışmanın amacı, Akdeniz Üniversitesi yerleşkesi içerisinde yer alan birimlerde görev yapan a... more Bu çalışmanın amacı, Akdeniz Üniversitesi yerleşkesi içerisinde yer alan birimlerde görev yapan akademik ve idari personellerin iç mekân bitki tercihlerinin, sahip oldukları iç mekân bitkilerine uyguladıkları bakım işlemlerinin belirlenmesidir. Bu kapsamda 382 adet akademik ve idari personellere ait ofis ziyaretinde bulunulmuş, ofis büyüklüleri lazer metre ile ölçülmüş, ofislerde bulunan iç mekân bitki türleri teşhis edilmiş ve birebir görüşmeler ile anket formu katılımcılara uygulanmıştır. Elde edilen sonuçlara göre Akdeniz Üniversitesi yerleşkesi içerisindeki örneklenen akademik ve idari personel ofislerinin büyüklüğü ortalama 19 m2 olup, sahip olunan iç mekân bitki ortalaması ise 2,3‘dür. Katılımcıların gelir durumu, cinsiyetleri, görev yapmakta oldukları birimler (mesleki eğitimleri) ile ofislerde iç mekân bitkisi bulundurulması arasında istatistiksel açıdan anlamlı bir sonuç bulunmuştur. Orkide ve kaktüs türlerinin ofislerde en çok tercih edilen türler olduğu belirlenmiştir. Ka...
Hybrid bermudagrass (Cynodon dactylon (L.) Pers. × C. transvaalensis Burtt-Davy) is widely used f... more Hybrid bermudagrass (Cynodon dactylon (L.) Pers. × C. transvaalensis Burtt-Davy) is widely used for turf throughout subtropical and tropical climates because of its superior quality and performance. Development of cultivars adapted to broad range of environments is the main goal of many breeding programs. There is large variation for turfgrass characteristics and drought resistance among native bermudagrass (C. dactylon) germplasm originating from the Mediterranean region. Hence, the aim of this study was to develop triploid turf-type bermudagrass hybrids by making use of native genetic resources. Drought resistant tetraploid C. dactylon genotypes originating from the Mediterranean coastal region of Turkey were crossed with a diploid accession of C. transvaalensis from South Africa in 2011 and 2012. The hybrids were first identified using SRAP molecular markers. Then, phenotypic pre-selection was made for leaf shape, color and density and 273 hybrids were transplanted into the field. Two SSR markers further confirmed the true hybridity of 170 (62%) of these genotypes. Establishment rates in 2013, and turfgrass characteristics in 2014 and 2015 were recorded. Transgressive segregation was evident for estabilishment rate, turfgrass quality and color, and shoot density among progenies. Correlation analysis indicated that selection for shoot density, leaf texture, and prostrate growth habit could increase turf quality. The genotypes ‘45’ and ‘150’ were identified as promising parents for future breeding efforts as they provided positive general combining ability. The best ten hybrids with acceptable turfgrass characteristics were evaluated further under replicated field trials and line T4-C3 has just been released for commercial use.
Site selection for agricultural products is an important research area because determining accura... more Site selection for agricultural products is an important research area because determining accurate areas is essential for the successful growth of the products and for sustainable agriculture. The purpose of this study is to select suitable sites for avocado cultivation using geographical information system (GIS)-based multi-criteria decision Analysis (MCDA). Seven important factors for the growth of avocado trees were determined: forest border, slope, permeability, soil depth, land use capability, protected areas/forbidden zones, and average and minimum temperature. In the study, the overlay and analytical hierarchy process (AHP) analyses were used and integrated for efficient evaluation of the determined factors. The proposed approach was implemented in the Antalya province of Turkey, which has great potential for avocado production due to its climatic and environmental conditions. As a result, 602.12 km 2 and 653.14 km 2 areas were determined to be the most suitable and moderately suitable for avocado cultivation, respectively. Using two MCDA analyses and determining the intersection areas in the site-selection studies would be robust. By using this methodology, suitable lands for avocado cultivation were determined effectively and accurately. However, the avocado harvested area and avocado production increased to 488 ha and 1950 tons, respectively, by 2016. To generalize conventional avocado production in Turkey, the Fuerte, Hass, Bacon, and Zutano cultivars were taken from California to Turkey by the FAO in the early 1970s (Bayram et al., 2014). These cultivars experienced different ecological circumstances in the Antalya, Dalaman-Mugla, Alata-Mersin, Adana, and Iskenderun provinces. Some areas of Turkey's
Turfgrasses are an important component of the landscape adding social, physical, and economic val... more Turfgrasses are an important component of the landscape adding social, physical, and economic value to our lives. The demand for green space in densely populated urban areas continues to rise. However, the general public where turfgrass exacerbate pressure on available water resources, are prone to develop a negative environmental perception for turfgrass. In general, turf sites of urban cities cause considerable water consumption and therefore is not considered sustainable. But many turfgrass species have the ability to survive for extended periods without water. There are many strategies to reduce irrigation and other management inputs on turfgrasses and hence to alleviate pressure on fresh water resources caused by landscaping. Using native and well adapted grass species may offer sustainable solution. Interest is in the rise among landscape managers for native plants in urban landscaping in recent years. Because of dry summers, limited water, high temperature stress and salinity, it is both expensive and challenging to maintain traditionally used cool-climate grasses not well adapted to Mediterranean region. Therefore, several warm-climate turfgrass species/cultivars were compared for their drought resistance and adaptability to the region. To develop native bermudagrass cultivars, bermudagrass genotypes were collected from the Mediterranean region of Turkey and were characterized for drought tolerance and turf qualities. Results from these studies indicated that several turfgrass species/cultivar and native germplasms offer great potential for use in sustainable urban landscapes in semiarid climates.
Kastamonu Üniversitesi Orman Fakültesi Dergisi, 2017
Planting trees in urban areas has a number of environmental, social and ecological benefits, and ... more Planting trees in urban areas has a number of environmental, social and ecological benefits, and roadside trees are an integral part of urban green space. Having a broad diversity of trees in urban roadsides can guard against the possibility of large-scale devastation by both native and introduced insect and disease pests. Urban foresters and municipal arborists are advised to follow guidelines for tree diversity within their areas of jurisdiction: (1) plant no more than 10% of any species, (2) no more than 20 % of any genus, and (3) no more than 30 % of any family. The aim of the study was to assess biological diversity on the five major urban roadsides (Atatürk Boulevard, Yüzüncüyıl Boulevard, Hürriyet Street, Serik Street, Palmiye Street). The species are identified and counted. Face to face interviews were carried out with landscape architects/municipal arborists to understand decision making process on selecting and deciding the species to be planted. Results showed that three species and one genus do not fit to the expected ratio. Municipals lacked an inventory list and a biodiversity scale for planning and planting in ratios necessary to keep a diverse biological environment. Based on the shortcomings, we would recommend to establish an inventory to do more informed decision first, and plan new plantings in a way that would increase biodiversity in species and genus level.
Evaluation of Association between Morphological Traits and
Geographic Characters in Relict Endemi... more Evaluation of Association between Morphological Traits and Geographic Characters in Relict Endemic Dorystoechas hastata
Uploads
Papers by Ceren SELİM
Geographic Characters in Relict Endemic Dorystoechas
hastata