Teaching Documents by Ege Doğaç Ersoy
Lisans Ödevi, 2017
Çalışmada öncelikle mobilya sektörünün dünya ve Türkiye'deki genel durumu tartışılmış olup sektör... more Çalışmada öncelikle mobilya sektörünün dünya ve Türkiye'deki genel durumu tartışılmış olup sektör artı ve eksileri kapsamında ele alınmıştır. Ayrıca sektörde faaliyet göstermek isteyen firmalar için kuruluş aşamaları, pazarın genel durumu, pazarlama stratejileri, sektördeki yönelimler, üretim-finans-yatırım organizasyonu ve AR-GE faaliyetleri çalışma kapsamında tasarlanan örnek bir işletme üzerinden değerlendirilmiştir. Son olarak mobilya sektörü için halkla ilişkilerde iletişim ve tutundurma stratejilerine seçilen örnek firma üzerinden değinilmiştir.
Drafts by Ege Doğaç Ersoy
Lisans Ödevi, 2016
Gıda sektöründe vegan ürünler üreterek faaliyete geçen örnek bir işletmenin kuruluş aşaması ile ... more Gıda sektöründe vegan ürünler üreterek faaliyete geçen örnek bir işletmenin kuruluş aşaması ile birlikte pazarlama-üretim-finans-yönetim planları ele alınmıştır.
Papers by Ege Doğaç Ersoy
Yüksek Lisans Ödevi, 2019
TAV Havalimanları Holding AŞ'nin 31 Aralık 2018 tarihli finansal tabloları üzerinde Oran Analizi,... more TAV Havalimanları Holding AŞ'nin 31 Aralık 2018 tarihli finansal tabloları üzerinde Oran Analizi, Trend Analizi, Yatay Analiz ve Dikey Analiz uygulaması yapılmış ve yorumlanmıştır.
Yüksek Lisans Ödevi, 2018
1950’lerde ortaya çıkan ve devlet girişimciliğinin bir mahsulü olarak değerlendirilen varlık fonl... more 1950’lerde ortaya çıkan ve devlet girişimciliğinin bir mahsulü olarak değerlendirilen varlık fonlarının küresel etkinlik biçimi ve Türkiye'deki durumu ele alınmıştır.
Conference Presentations by Ege Doğaç Ersoy

Sunum, 2019
Sermaye bütçelemesi; işletmelerin arzu ettiği karlılık ve verimlilik kriterleri açısından hayata ... more Sermaye bütçelemesi; işletmelerin arzu ettiği karlılık ve verimlilik kriterleri açısından hayata geçirilecek alternatif projelerin araştırılması ve bu projeler için belirli bir ekonomik ömür boyunca gereken teknolojik kapasite, üretim altyapısı, pazarlama olanakları ve finansman kaynakları gibi değişkenlerin incelenmesinden yatırım kararı alınmasına dek sürdürülen faaliyettir.
Her İşletme, yatırım harcamalarının finansmanını hedef sermaye yapısını koruyacak şekilde optimum sermaye bütçelemesi düzeyi ile gerçekleştirme eğilimindedir. İşletmeler, kaynaklarını aynı anda farklı projelere tahsis etmenin yüksek analiz maliyeti ve finansman sıkıntısı gibi sorunları beraberinde getireceği varsayımıyla yatırım alternatifleri arasından en uygun olanı belirlemek isterler.
Çok uluslu işletmelerde sermaye bütçelemesi ilk kez 1965 yılında J.R. Bugnion’ın “sermaye bütçelemesi sürecindeki nakit akımı farklılıklarını” konu edinen makalesiyle başlamıştır. Bugnion sermaye bütçelemesi teorisinin aslında yerel firmalar için tasarlandığını, çok uluslu işletmelere doğrudan uygulanamayacağını savunmuştur. 1968 yılında Stonehill ve Nathanson çok uluslu işletmelerde sermaye bütçelemesi sürecine “nakit akımlarının riske göre nasıl ayarlanması gerektiği” hakkında yaptıkları çalışmalarla katkıda bulunmuşlardır. Bu çalışma işletmelerin uluslararası yatırımlarda hangi metotlara göre değerleme yaptıklarını ortaya koymuştur.
Sunum, 2019
Irving Fisher 1930’da indirgenmiş nakit akımları yöntemini geliştirmiştir. Bu yöntem nakit yaratm... more Irving Fisher 1930’da indirgenmiş nakit akımları yöntemini geliştirmiştir. Bu yöntem nakit yaratmayan varlıkların değerlemede saf dışı kalmasını hedeflemektedir. Böylece benzer riskliliğe sahip yatırımlar arasında en fazla getiri sağlayanın değer yaratabileceği düşüncesi ortaya çıkmıştır. İndirgenmiş nakit akımları yönteminde serbest nakit akımlarından faydalanılmaktadır.
Firmaya serbest nakit akımları(FCFF) indirgenmiş nakit akımları yöntemiyle firma değerlemenin bir ayağı olup hisse senedi sahipleri, bono sahipleri ve imtiyazlı hissedarlar dahil şirketteki bütün hak sahiplerine olan nakit akımlarının ağırlıklı ortalama sermaye maliyeti(WACC) kullanılarak bugüne indirgenmesiyle elde edilir. WACC yatırımlarda aranan verimlilik için bir alt limit göstergesi olup FCFF değerini iskonto ettiğinde işletme aktiflerinin değerine ulaşmayı sağlar.
Sunum, 2018
Çalışma kapsamında Türkiye'de türev ürünler piyasasının gelişimi açıklanmış ve türev finansal var... more Çalışma kapsamında Türkiye'de türev ürünler piyasasının gelişimi açıklanmış ve türev finansal varlık istatistiklerine değinilmiştir. Diğer taraftan Forward ve Future sözleşmeler ile Swap ve Opsiyon anlaşmaları yapısal özellikleri dahilinde ele alınmış, benzer ve farklı yönleri izah edilmiştir.
Uploads
Teaching Documents by Ege Doğaç Ersoy
Drafts by Ege Doğaç Ersoy
Papers by Ege Doğaç Ersoy
Conference Presentations by Ege Doğaç Ersoy
Her İşletme, yatırım harcamalarının finansmanını hedef sermaye yapısını koruyacak şekilde optimum sermaye bütçelemesi düzeyi ile gerçekleştirme eğilimindedir. İşletmeler, kaynaklarını aynı anda farklı projelere tahsis etmenin yüksek analiz maliyeti ve finansman sıkıntısı gibi sorunları beraberinde getireceği varsayımıyla yatırım alternatifleri arasından en uygun olanı belirlemek isterler.
Çok uluslu işletmelerde sermaye bütçelemesi ilk kez 1965 yılında J.R. Bugnion’ın “sermaye bütçelemesi sürecindeki nakit akımı farklılıklarını” konu edinen makalesiyle başlamıştır. Bugnion sermaye bütçelemesi teorisinin aslında yerel firmalar için tasarlandığını, çok uluslu işletmelere doğrudan uygulanamayacağını savunmuştur. 1968 yılında Stonehill ve Nathanson çok uluslu işletmelerde sermaye bütçelemesi sürecine “nakit akımlarının riske göre nasıl ayarlanması gerektiği” hakkında yaptıkları çalışmalarla katkıda bulunmuşlardır. Bu çalışma işletmelerin uluslararası yatırımlarda hangi metotlara göre değerleme yaptıklarını ortaya koymuştur.
Firmaya serbest nakit akımları(FCFF) indirgenmiş nakit akımları yöntemiyle firma değerlemenin bir ayağı olup hisse senedi sahipleri, bono sahipleri ve imtiyazlı hissedarlar dahil şirketteki bütün hak sahiplerine olan nakit akımlarının ağırlıklı ortalama sermaye maliyeti(WACC) kullanılarak bugüne indirgenmesiyle elde edilir. WACC yatırımlarda aranan verimlilik için bir alt limit göstergesi olup FCFF değerini iskonto ettiğinde işletme aktiflerinin değerine ulaşmayı sağlar.
Her İşletme, yatırım harcamalarının finansmanını hedef sermaye yapısını koruyacak şekilde optimum sermaye bütçelemesi düzeyi ile gerçekleştirme eğilimindedir. İşletmeler, kaynaklarını aynı anda farklı projelere tahsis etmenin yüksek analiz maliyeti ve finansman sıkıntısı gibi sorunları beraberinde getireceği varsayımıyla yatırım alternatifleri arasından en uygun olanı belirlemek isterler.
Çok uluslu işletmelerde sermaye bütçelemesi ilk kez 1965 yılında J.R. Bugnion’ın “sermaye bütçelemesi sürecindeki nakit akımı farklılıklarını” konu edinen makalesiyle başlamıştır. Bugnion sermaye bütçelemesi teorisinin aslında yerel firmalar için tasarlandığını, çok uluslu işletmelere doğrudan uygulanamayacağını savunmuştur. 1968 yılında Stonehill ve Nathanson çok uluslu işletmelerde sermaye bütçelemesi sürecine “nakit akımlarının riske göre nasıl ayarlanması gerektiği” hakkında yaptıkları çalışmalarla katkıda bulunmuşlardır. Bu çalışma işletmelerin uluslararası yatırımlarda hangi metotlara göre değerleme yaptıklarını ortaya koymuştur.
Firmaya serbest nakit akımları(FCFF) indirgenmiş nakit akımları yöntemiyle firma değerlemenin bir ayağı olup hisse senedi sahipleri, bono sahipleri ve imtiyazlı hissedarlar dahil şirketteki bütün hak sahiplerine olan nakit akımlarının ağırlıklı ortalama sermaye maliyeti(WACC) kullanılarak bugüne indirgenmesiyle elde edilir. WACC yatırımlarda aranan verimlilik için bir alt limit göstergesi olup FCFF değerini iskonto ettiğinde işletme aktiflerinin değerine ulaşmayı sağlar.